Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 ARALIK 2006 ÇARŞAMBA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB S PB PB PB PB Y PB PB 13 12 13 14 16 14 15 14 11 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB PB PB PB S S S S S 12 13 14 12 11 10 9 7 20 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B PB B B B B B B B 19 19 11 14 12 12 5 5 3 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun batı kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Batı Akdeniz kıyıları ile Muğla ve Aydın çevreleri hafif sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Marmara ile yurdun iç kesimlerinde sabah saatlerinde yoğun olmak üzere sis görülecek. Hava sıcaklığında önemli bir değişiklik olmayacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 5 9 10 10 12 9 9 13 13 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y Y Y Y Y Y Y Y 15 13 13 12 14 12 18 15 10 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y PB K B Y B Y Y B 7 13 1 7 13 6 5 19 15 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada şimlerinin sonuçsuz kalacağı söylenebilir ama... Bu tartışmaların, inişli çıkışlı sürecin sonunda Türkiye ile AB arasındaki müzakereler olumlu sonuçlansa bile nihai kararı, kimi üye ülkelerde referandumlar verecek. Fransa gibi örneğin Hollanda halkının ret kararı, yirmi yıllık bir düşün iflası anlamına gelecek. Son günlerde medyada konuşan AKP dışındaki siyasetçilerle emekli ama deneyimli diplomatlar, ilim adamları; AB üyeliğimizi, son komisyon kararı ve gelişmelerden sonra Kafdağı’nın ardındaki “umutsuz vaka” olarak görüyorlar. ??? AB zirvesinden “istemediği bir karar çıkması halinde” hükümetin bir eylem planı olup olmadığı sorusuna sözcü Adalet Bakanı Cemil Çiçek, sanki bir (B) planı varmış, ama bunu bugünden açıklamanın sakıncalarını gözetiyormuş gibi davranıyor. “Biz kendi yönümüzden üzerimize düşeni yapalım.. ötesini onlar (AB) düşünsün” gibi doyurucu olmayan, kabul edemeyeceğimiz kararlara karşı hükümet olarak gerekeni yaparız gibi hiç değilse kararlılık ifade eden bir şeyler söyleyemiyor. Mahmut Gürer’in haberine göre, bir yandan da Dışişleri kanalıyla zirveden medyaya istenilmeyen kararlar çıkarsa “iplerin kopma noktasına” geleceğini yayıyor. Hükümet: Türkiye üzerinde AB’deki bölünmeden sonra ChiracMerkel ittifakını destekleyen veya bu görüşe yaklaşan bir karar çıkmayacağını umuyor. ??? Haklı olduklarını kanıtlamak için diplomatik açıklamalara sığınacakları yerde diledikleri zaman Güneydoğu’ya Kürt sorununu kışkırtmak için sık sık gelen heyetleri veya Avrupa medyasını Anadolu’ya gönderseler... Bu kez çağdaşlığa ve Batı’ya açılan Atatürk Türkiyesi’nin yer yer AKP iktidarı sayesinde ne hale geldiğini... Batı ölçeklerinden uzaklaşarak nasıl Doğulaştığını görebilir... AKP, RTE’yi cumhurbaşkanı seçerek bir beş yıl daha iktidarda kalacak olursa ülkenin bir Arapİslam karışımı renge bürüneceğini pekâlâ saptayabilirler. ??? Hürriyet’te Bekir Coşkun, dünkü yazısında Anadolu’da; “Laik Cumhuriyete karşı gerçekleştirilen ‘karşıdevrim’in nasıl başarıldığını, uygarlıkçağdaşlık umutlarının nasıl yerle bir edildiğini” anlatıyor: “Koca şehirlerde bir tek başı açık, medeni giyimli, ‘Atatürk kızı’ gördüğünüzde gözleriniz nasıl takılı kalacak, nasıl tuhaf bir şey görmüş gibi arkasından bakacaksınız, nasıl onun yapayalnız ve istisna olduğunu düşüneceksiniz.. 7 cumhuriyet okuluna karşı 14 tarikat okulu kurabilmiş yobazlar. Belediyelerde, hastanelerde, kamu kurumlarında artık türbanlı memurlar var. Cumartesi sabahı dolaştığım Urfa’nın o bir zamanlar tiyatro salonunun bulunduğu, sinemaların yer aldığı, şık restoranların sıralandığı ünlü caddesine baktım: Sanki Arabistan... ... Gidin görün Anadolu’yu. Dört bir yanı esir almış sinsi değişimi, bir gizli savaşı, bir yok edilişi gidin görün...” ??? Örneğin liderler gidiyorlar, geziyorlar; gözleri sağduyuları kör sanki. Gördüklerini, toplumdaki değişimi ve o değişimi kışkırtan, yaratan ve daha da genişlemesi, gelişmesi için önümüzdeki beş yılı planlayanların bu yüzünü, sinsi değişimi yeterince sergileyemiyorlar. Değişimi simgeleyen türbanın, değişimi destekleyen kocasıyla birlikte Çankaya’ya çıkmasını kıyafete karışmayız gibi laik rejimi yadsıyan bir mantıkla onaylıyorlar. Bir not düşelim. Siyasi veya değil, asker ya da sivil bugün söz sahibi olanlar şunu unutmasınlar: Giderek sözde, kâğıt üzerinde kalacağa benzeyen Cumhuriyet ilkelerine ve çağdaş Türkiye’deki bu yobaz değişime bugün tepki göstermeyenleri tarih asla affetmeyecek! YİMPAŞ’lı savcı yalanlandı ? Baştarafı 1. Sayfada 15 ASKER YARALANDI tanıdığını ve Petek’e şirketin Kazakistan’daki faaliyetleri için vekâlet verdiklerini açıkladı. Almanya’nın tüm dünyada Interpol kanalıyla aradığı YİMPAŞ Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar, aynı zamanda İsviçre’deki YİMPAŞ’ın da en üst düzey yöneticisi konumunda bulunuyor. Cumhuriyet, YİMPAŞ’ın İsviçre’deki yöneticilerinin polis ve savcılık ifadelerine ulaştı. İslami holdingin İsviçre’deki kuruluşu YİMPAŞ Group AG’nin kurucularından olan İsmail Can, İsviçre polisi ve savcılığına verdiği ifadelerde önemli bilgiler veriyor. Basel polisinin, Can’a, eski Başsavcı Petek’e yönelik sorular yöneltmesi dikkat çekiyor. 2 Eylül 2002’de Basel Polis Karakolu’nda ifadesi alınan Can’a yöneltilen sorular ile YİMPAŞ yöneticisinin verdiği yanıtlar şöyle: 12. Soru:YİMPAŞ Kazakistan’ın sorumlusu kim? CAN: Şu anda kim olduğunu ? bilmiyorum. 13. Soru: Orada irtibat kurduğunuz kişi kim? CAN: Birkaç kere bir kişiyle telefonda görüştüm ama doğrudan bir iletişimimiz olmadı. Biz genellikle YİMPAŞ Holding yöneticisi Reşat Petek aracılığı ile Kazakistan ile iletişim kuruyorduk. Ona verdiğimiz vekâletname ile şirket adına faaliyette bulunuyordu. 49. Soru: Reşat Petek’i tanıyor musunuz? CAN: Evet onu tanıyorum. Şu anda YİMPAŞ Yönetim Kurulu’nda yer almaktadır. 50. Soru: Ne kadar zaman ? ? İsviçre Federal Savcılığı’nca YİMPAŞ hakkında kara para aklama ve dolandırıcılık suçlamasıyla yürütülen soruşturma kapsamında YİMPAŞ Group AG’nin beş yöneticisi suçlanıyor. Bu isimler YİMPAŞ Group AG’nin Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar ile yönetim kurulu üyeleri Dieter Kraus, Abdurrahman Çiğdem, Hüseyin Özbek ve İsmail Can. Bu soruşturmayla ilgili olarak Bern’le Ankara arasındaki yazışmalar hâlâ sürüyor... ? Can'ın Basel polisindeki sorgu belgesi. YİMPAŞ Group AG en yeni firmaydı. Bana göre bu temsilciler daha önceleri Türkiye ve Almanya’da bulunan şirketler için çalışmış olanlardı. İki defa Türkiye’de bu kişiler ile görüşülmesinde bulundum. Bu görüşmeler normal bir şirket toplantısı olarak Uyar tarafından gerçekleştiriliyordu. Savcılık: Uyar dışında kimler yönetimde söz sahibiydi? CAN: Ben sadece Uyar’ı tanıyorum. Kısacası ‘o’ mutlaka birisini bizim yanımıza gönderiyordu. Dolayısı ile o her zaman için kontrolü elinde tutan kişiydi. Şırnak’ta saldırı: 2 er şehit ? Baştarafı 1. Sayfada dan beri tanıyorsunuz? CAN: Üç yıldan beri. 51. Soru: Bu kişi YİMPAŞ yönetiminde hangi görevi yerine getiriyor? CAN: Bu konuda bilgim yok. İsmail Can, 17 Eylül 2004 tarihinde de İsviçre Federal Savcılığı’nda ifade verdi. Federal savcılığın, Can’a yönelttiği sorular ve yanıtları da özetle şöyle: Savcılık: Dursun Uyar Avrupa’da para toplayanları nerede ve nasıl organize ediyordu? CAN: İsviçre’de değil, Almanya ve Türkiye’de para toplayan kişileri organize ediyordu. Bu işler 19 yıldır sürmesine rağmen yan bir er olay yerinde şehit oldu. 15 asker ise çeşitli yerlerinden yaralandı. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada ise, Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesi dağlık kesiminde dün gerçekleştirilen arazi arama ve tarama faaliyeti esnasında saat 08.00 sıralarında bir grup terör örgütü PKK/Kongra Gel mensubu ile karşılaşıldığı belirtildi. Güvenlik güçlerinin “teslim ol’’ çağrısına teröristlerin ateşle karşılık vermesi üzerine çıkan çatışmada 5 terör örgütü mensubunun silah ve teçhizatları ile birlikte ölü olarak ele geçirildiği bildirilen açıklamada, çatışma sonrası bölgede yapılan arama faaliyetinde terör örgütünün kış tertiplenmesinde kullandıkları kamp ve sığınakların da ortaya çıkarıldığı kaydedildi. Açıklamada, sığınaklar ve malzemelerin yerinde imha edildiği, ele geçirilen silahlarla ilgili balistik inceleme başlatıldığı bildirildi. Papakçı’nın yorumu İsmail Can’ın, Reşat Petek’in geçen ay yaptığı açıklamalarından yaklaşık 4 yıl önce İsviçre makamlarına verdiği ifadeyi gazetemize değerlendiren avukat Acun Papakçı şunları söyledi: “İsmail Can, 2 Eylül 2002’de verdiği ifadede Reşat Petek’i 3 yıldır tanıdığını belirtiyor. Bu ifadeye göre YİMPAŞ hakkında suç duyurularının yapıldığı 1999’da Reşat Petek,YİMPAŞ’ın Yozgat’taki, Türkiye’deki yöneticilerini bırakın, bu şirketin İsviçre’deki adamları tarafından bile tanınıyor. Bu durum, bu başsavcının daha görevini yürütürken YİMPAŞ ile çok yakın ilişkide bulunduğunu ortaya çıkarıyor bence. Başsavcının emekli olduğu yıl, yani 1999’da YİMPAŞ’a hukuki danışmanlık yaptığını açıklaması bile bence yeterlidir. Başsavcı da biliyordur ki Dursun Uyar, 1999’daki bir suçlama nedeniyle 3 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Bu dava hâlâ Yargıtay’da temyizdedir ve görülmeyi beklemektedir...” Eski Başsavcı Petek ne demişti? Yozgat’ta 23 Ocak 2007’de görülecek YİMPAŞ davası için hakkında yakalama emri çıkarılan iki sanıktan biri olan Reşat Petek, YİMPAŞ hakkında ilk suç duyurusu yapıldığı 1998’de Yozgat Cumhuriyet Başsavcısı’ydı. Kendi döneminde bu konuda herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığını hatırlamadığını söyleyen Petek, 1999’da emekliye ayrıldı ve aynı yıl FP’den Burdur milletvekili adayı oldu. Seçimleri kazanamayan Petek, aynı yıl YİMPAŞ’a hukuki danışmanlık yaptı, daha sonra YİMPAŞ’ta yönetim kurulu üyeliğinde bulundu. 2002 yılının başında YİMPAŞ’a ait bütün şirketlerden ayrıldığını açıklayan Petek, YİMPAŞ’a ait çok sayıda şirketin yönetiminde de yer aldı. İstanbul Ticaret Odası kayıtlarında YİMPAŞ Holding bünyesinde bulunan Ümran İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ’nin büyük hissedarı olduğu ASG Mimarlık İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ’de adı Dursun Uyar ve İsmail Aslan ile yönetim kurulu üyesi olarak görünen Petek, geçen ay yaptığı açıklamada bu durum için, “ASG aktif midir, değil midir, eski kayıt mıdır bilmiyorum” açıklamasını yapmıştı. Kayıtlara göre, Petek’in ismi Uyar’ın İran’da yatırım yaptıklarını belirttiği şirket olan Hazar Petrol Kimya Madencilik Metal Taşımacılık AŞ’de de yönetim kurulu üyesi olarak geçiyordu. Petek, bu duruma ilişkin olarak da, “Yönetim kurulu üyeliğim olmaması lazım” yanıtını vermişti. Söz konusu şirkette yönetim kurulu üyelerinin arasında eşi Şerife Petek’in isminin de geçmesi dikkat çekmişti. Şehide son görev Öte yandan Ağrı’nın Patnos ilçesinde, askeri aracın TIR’la çarpışması sonucu şehit olan erlerden Hakan Yılmaz’ın cenazesi, İstanbul’da Edirnekapı Şehitliği’nde toprağa verildi.Terhisine 2 ay kala şehit olan Yılmaz için Ataköy 5. Kısım Camisi’nde düzenlenen törene 3. Kolordu Komutanı Korgeneral Ethem Erdağı, 52. Zırhlı Piyade Tümen Komutanı Tümgeneral M. Cengiz Arslan, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Osman Eker ile Yılmaz’ın yakınları ve arkadaşları katıldı. Bu arada kazada yaralanan Uzman Çavuş Faik Demirkıran tedavi gördüğü hastanede kurtarılamadı. ACARİSTANBUL PROJESİ Orman talanına yargı yolu açıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay 1. Dairesi, İçişleri Bakanlığı’nın Acaristanbul Projesi’yle ilgili eski Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler ve diğer belediye görevlileri hakkında soruşturma izni vermemesi kararını kaldırarak, orman talanının ‘sorumlularına’ yargı yolunu açtı. Dairenin gerekçesinde, bölgede inşaat yapılması olanağı olmamasına ve ön iznin iptaline karşın yapılaşmanın sürmesinin hukuken mümkün olmadığı vurgulandı. Acarlar AŞ’ye Çevre ve Orman Bakanlığı’nın izni olmadığı bilindiği halde inşaat için Serdaroğlu Özel Ormanı’nda yapı ruhsatları düzenledikleri iddiasıyla eski Beykoz Belediye Başkanı Köseler, belediye yapı kontrol müdür vekilleri İlhan Özkaya, Ali Esat Yaşar ile İmar Müdür Vekili Hüseyin Tuncer hakkında soruşturma yapılması istendi. İçişleri Bakanlığı, 27 Nisan 2006’da Acaristanbul Projesi’yle ilgili mülkiye başmüfettişi tarafından düzenlenen rapor üzerine, Köseler ve diğer belediye görevlileri hakkında soruşturma izni vermedi. Karara yapılan itiraz üzerine dosya Danıştay 1. Dairesi’ne gönderildi. Danıştay 1. Dairesi, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun 27 Nisan 2006 tarihli kararının, Köseler ve Tuncer için soruşturma izni verilmemesine ilişkin kısmının kaldırılmasına ve dosyanın Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine oybirliğiyle karar verdi. Danıştay 1. Dairesi’nin gerekçesinde, Acarlar AŞ’nin taşınmazlardaki yapılaşma için “kesin izin’’ verilmesi istemiyle Orman Genel Müdürlüğü’ne yaptığı başvurunun, 7 Kasım 2002 günlü yazıyla reddedildiği kaydedilerek Orman Bakanlığı’nın 14 Kasım 2002 günlü oluru ile de “ön izin’’ onayının iptal edildiği vurgulandı. Daire, dosyayı Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Başsavcılık, bu kişiler hakkında dava açabileceği gibi takipsizlik kararı da verebilecek. Bakan Atalay, TRT’de toplumun ihtiyacı olan konulara yer verildiğini ileri sürdü Dini yayınlara savunma ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Bakanı Beşir Atalay, AKP döneminde TRT’de dini yayınlarda artış olduğu eleştirilerine ilişkin “TRT, toplumun televizyonudur. Dolayısıyla toplumun ihtiyacı olan dini konularda da yayınlar yapmaktadır” diye konuştu. CHP’li Berhan Şimşek TRT’yi “Tayyip Radyo Televizyonu” olarak tanımlarken, CHP’li Emin Koç da dini değil, dinci yayınlara karşı olduklarını dile getirdi. TBMM’de CHP ve ANAVATAN milletvekillerinin TRT hakkında verdikleri araştırma önergesi görüşüldü. TRT’de dini yayınların arttığı yönündeki eleştirilere yanıt veren Atalay, bunların gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü. Atalay, TRT’nin 1974’ten bu yana dini yayınlar yaptığını anımsatarak, “TRT, toplumun televizyonudur. Dolayısıyla toplumun ihtiyacı olan dini konularda da yayınlar yapmaktadır” dedi. CHP grubu adına konuşan Koç, TRT’nin güvenilir olmasına karşın izlenmediğini belirterek “Birçoğunuzun odasında haber dinlemek için NTV açık” diye konuştu. “Dini yayınlara değil, dinci yayınlara karşıyız” diyen Koç, dini yayınların bir tarikata teslim edildiğini ifade etti. Burdur’da kaza: 12 ölü ? BURDUR (AA) Burdur’da kamyonun yolcu otobüsü ve bir başka kamyonla çarpıştığı kazada ilk belirlemelere göre, 12 kişi öldü, 20’nin üzerinde kişi yaralandı. BurdurAntalya karayolu Kurna rampasındaki kazada, Antalya’dan Burdur yönüne gitmekte olan ve sürücüsü ve plakası henüz belirlenemeyen domates yüklü kamyon, önce karşı yönden gelen Metro Turizme ait Ahmet Sert’in kullandığı 07 L 3444 plakalı yolcu otobüsü daha sonra da, sürücüsü henüz belirlenemeyen 06 PCK 54 plakalı saman yüklü kamyonla çarpıştı. Burdur Valisi Rasih Özbek, yağış nedeniyle meydana gelen kazada yaralananların Burdur Devlet Hastanesinde tedavi altına alındığını bildirdi. Erdoğan, işadamlarıyla buluştu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Sanayicileri Yuvarlak Masası (ERT) yöneticileriyle Başbakanlık Resmi Konutu’ndaki yemekte bir araya geldi. ERT Genişleme ve Avrupa Sahası Çalışma Grubu Başkanı Antony Burgmans, Erdoğan’ın “Türkiye’nin AB’ye ihtiyacı olduğu kadar, AB’nin de Türkiye’ye ihtiyacı vardır’’ sözlerine değinerek, “Biz de bu tespite katılıyoruz’’ dedi. (Fotoğraf: AA) Savcılara 5 yıl erteleme hakkı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, ceza mevzuatına uyum amacıyla çeşitli yasalarda değişiklik öngören yasa teklifinin, cumhuriyet savcılarına dava açılmasını 5 yıl erteleme yetkisi veren 22. maddesi değiştirilerek kabul edildi. AKP milletvekillerinin verdiği önergeyle teklifte yer alan “iki yıl veya daha az süreli hapis cezası” ifadesi, “bir yıl veya daha az süreli hapis cezası” olarak değiştirildi. Kabul edilen maddeye göre, cumhuriyet savcıları, soruşturulması veya kovuşturulması şikâyete bağlı olup, bir yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı, yeterli şüphenin varlığına rağmen kamu davası açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine karar verebilecek. Sezer, Kanaltürk’ün gecesinde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kanaltürk’ün, yeni yayın döneminin başlaması nedeniyle düzenlediği resepsiyona Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve eşi Semra Sezer’in yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Kanaltürk’ün kurucusu Tuncay Özkan, Kanaltürk’ün Cumhuriyet değerlerine ve demokrasi değerlerine sahip bir kanal olduğunu vurguladı. Kanaltürk yeni yayın döneminin başlaması nedeniyle dün Sheraton’da bir resepsiyon düzenledi. Resepsiyona Cumhurbaşkanı Sezer ve eşi Semra Sezer, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kenan Nehrozoğlu, TBMM Genel Sekreteri Rauf Bozkurt, CHP lideri Deniz Baykal, ANAVATAN lideri Erkan Mumcu, DSP lideri Zeki Sezer, Türkİş Başkanı Salih Kılıç, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, TESK Başkanı Derviş Günday, ASO Başkanı Zafer Çağlayan, ATO Başkanı Sinan Aygün, Danıştay saldırısında yaşamını yitiren 2. Daire Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin’in eşi Sema Özbilgin ve oğlu Gökhan Özbilgin, milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. Tuncay Özkan, resepsiyonda Kanaltürk’ün bir demokrasi platformu ve Türkiye’de sesini duyuramayanların sesi olduğunu dile getirdi. Gecede Hacettepe Üniversitesi Senfoni Orkestrası’ndan sanatçılar bir dinleti verdi. Erol Evgin’in de “Mustafa Kemal’i Gördüm Düşümde” adlı programını sunduğu gecede Emel Sayın, Türk sanat müziği eserleri seslendirdi. Pamuk, ödülünü almaya gitti ? İstanbul Haber Servisi Yazar Orhan Pamuk, Nobel ödül törenine katılmak üzere Frankfurt’a gitti. Buradan Stockholm’e geçecek olan Pamuk, Atatürk Havalimanı’nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Pamuk, “Nobel Edebiyat Ödülü ilk defa Türkiye’de. Heyecanlanmamak mümkün değil. Perşembe günü Nobel konuşmamı yapacağım. Pazar günü de ödülü alacağım. Ruh halim, İstanbul’dan İsveç’e gidip Nobel ödülünü Türkiye’ye getirmek. Bunun keyfini yaşıyorum” dedi. ‘Tayyip Radyo Televizyonu’ Önerge sahipleri adına konuşan CHP’li Şimşek de, TRT’nin duayenlerinin iş akitlerinin feshedildiğini ve daire başkanları ile genel müdür yardımcılarının da değiştirildiğini söyledi. Şimşek, şöyle devam etti: “TRT’yi özelleştirmediniz, AKP’ye hediye ettiniz. TRT’yi, Tayyip Radyo Televizyonu yaptınız” dedi. Daha sonra yapılan oylamada TRT için Meclis araştırması açılması kabul edilmedi. Her şeyiyle doğru Her şeyiyle yanlış Candan SARVAN Artık yok! Türkel MİNİBAŞ CUMHURİYET 08 K