27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 ARALIK 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER ‘ABD askerlerini kovun’ ? Dış Haberler Servisi İran, Arap ülkelerine, topraklarındaki Amerikan askerlerini kovma çağrısı yaptı. İran Yüksek Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Ali Laricani, Arap ülkelerinden bunun yerine bir bölgesel güvenlik ittifakında Tahran’a katılmalarını istedi. Laricani, Dubai’de düzenlenen bir konferansta Arap ülkeleri liderlerine hitaben yaptığı konuşmada, “ABD’nin bölgenin çıkarlarına karşı ilgisiz olduğunu ve artık işine yaramadığını düşündüğü anda da bölge ülkelerini bir kenara atacağını’’ söyledi. Laricani, “bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanmasına ihtiyaç olduğunu ve bunu dışardan yabancı güçler getirilerek değil, bölge içindekilerin kendisinin yapması gerektiğini’’ kaydetti. “Kendi ayaklarımız üzerinde durmalıyız’’ diyen Laricani, halen bölgede bulunan Amerikan üsleri yerine bir güvenlik şemsiyesi oluşturulabileceğini söyledi. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Fransa ile Almanya, Türkiye’yle müzakerelerin gözden geçirilmesi için 18 ile 24 ay arasında bir süre önerdi 2009’a kadar üstü kapalı askı METTLACH (Cumhuriyet) Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac Türkiye’yle müzakerelerin gözden geçirilmesi için 18 ile 24 ay arasında bir süre önerdi. Öneriye İtalya, Portekiz, Yunanistan ve Rum kesiminden destek var. Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Türkiye’nin AB üyeliği konusunu gözden geçirmek üzere tarih belirlenmesi çağrısı yaptı. Türkiye’deki seçimlerin ve AB seçimlerinin de geçmesini istediklerini söyleyen Merkel, yeni bir raporun hazırlanması ve Türkiye’deki ilerlemelerin incelenmesinin 2009 yılı ortalarını bulacağını söyledi. Almanya’nın Mettlach kentinde bir araya gelen MerkelChirac ikilisi bu konudaki değerlendirmenin Türkiye’de Kasım 2007’de yapılacak seçimlerle 2009 yılında Avrupa Parlamentosu seçimleri arasındaki dönemde yapılması konusunda ortak tutum belirledi. Görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında Merkel, AB Komisyonu’nun Türkiye ile 8 başlıkta müzakerelerin askıya alınması yönündeki önerisine destek verdiklerini ancak komisyonun bu konuda bir rapor daha hazırlamasını istediklerini dile getirdi. Türkiye’de 2007’de yapılacak seçimlerin geçmesini bunun ardından belirli bir takvimin belirlenmesi gerektiğini söyleyen Merkel, Türkiye’nin bu süre içinde ek protokolü uygulayıp uygulamadığını görmek istediklerini ifade etti. Türkiye’ye bir ültimatom vermek istemediklerini söyleyen Merkel, Avrupa Komisyonu’nun raporuna zemin hazırlayacak gözlem süresinin, Kasım 2007’de başlayarak en geç 2009 sonbaharında sona ermesi gerektiğini söyledi. Merkel bu erkel, Türkiye’deki seçimleri ve AB seçimlerini beklediklerini, Türkiye’deki ilerlemelerin incelenmesinin 2009 yılı ortalarını bulacağını söyledi. Böylece iki lider, Türkiye’nin AB üyeliği konusunu gözden geçirmek üzere tarih belirlenmesini istemiş oldular. nun Türkiye ile ilgili tutumun sertleştirilmesi olarak algılanmaması gerektiğini söylemesine karşın “Türkiye bizim beklentilerimizi yerine getirmedi. Bunun sonuçlarına katlanmak zorunda. Bizim asıl amacımız Türkiye’nin Ankara Protokolü’nü yerine getirmesidir” şeklinde konuştu. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac da, görüşmede Türkiye’nin Avrupa’ya entegrasyonu konusunu ele aldıklarını belirterek “Ankara Protokolü’yle ilgili olarak gelişme olmaması üzücü. Olumlu gelişmeler olmasını ümit ediyoruz” diye konuştu. Bu konuda Fransa’nın Almanya ile aynı görüşleri paylaştığını ifade eden Chirac, Polonya’nın görüşlerinin de kendi görüşlerinden fazla farklı olmadığını savundu. Polonya Devlet Başkanı Kaczynski ise “Türkiye ile müzakerelerin sürdürülmesinden yanayız. Bu, uzun bir süreç. Sonuçlarını uzun zaman sonra alacağız. Ancak bu konudaki tutumumuz değişmedi” dedi. Polonya’nın Türkiye’ye yakınlık duyduğunu ifade eden Kaczynski, “Bu konuda karar değiştirmedik. Gelişmeler Türkiye’ye bağlı, ancak mevcut sorunların çözülebileceğine inanıyorum. Türkiye’ye yakınlık duyuyoruz. Ancak Avrupa standartlarına da uyulmalı, AB tarafından da” şeklinde konuştu. Paris ve Berlin’in bu konuda ortak tutum belirlemesi AB’nin Türkiye’ye yönelik kararını şekillendireceği yönünde yorumlara neden oldu. Kıbrıs Rum Kesimi, Yunanistan, Portekiz, Hollanda, Danimarka gibi ülkelerin Türkiye’ye takvim verilmesi konusuna destek verdiklerine dikkat çeken kaynaklar, AB Komisyonu’nun geçen hafta yaptığı önerisinin bu yönde değişebileceğine işaret ettiler. ChiracMerkel görüşmesinden önce M Cumhuriyet’e konuşan Genişleme Komiseri Olli Rehn’in sözcüsü Krisztina Nagy, Rehn’in sözlerini anımsatarak “AB’nin bir tarafta yükümlülüklerini yerine getirmeyen bir aday ülkenin ne gibi sonuçlarla karşılaşabileceğini gösterecek, diğer tarafta Avrupa ve Türkiye için stratejik önemi olan katılım sürecini canlı tutmasını sağlayacak dengeli bir çözüm bulması gerekiyor” dedi. Rehn önceki gün limanların açılması konusunda Türkiye’ye kesin bir tarih vermenin çözüm üretmediğini söyleyerek Merkel ve Chirac’a bu konuda tutum belirlememeleri konusunda çağrıda bulunmuştu. (Fotoğraf: AFP) ‘Uzlaşma zor görünüyor’ Yunanistan’a resmi ziyarette bulunan İtalya Başbakanı Romano Prodi, MerkelChirac buluşması öncesinde Yunan televizyon kanalı Mega’ya yaptığı açıklamada, FransızAlman projesinin, Türkiye’nin önündeki seçim sürecinden geçmesi için zaman tanınmasını sağlayacaksa yararlı olabileceğini söyledi. Prodi, buna karşın Türkiye’den AB üyeliği için ek koşullar talep edilmesi yönündeki her türlü fikri reddettiğini belirtti. Belçika Dışişleri Bakanı Karel de Gucht, 11 Aralık’ta yapılacak AB dışişleri bakanları toplantısında, uzlaşma sağlanmasının zor göründüğünü ifade etti. Rum Dışişleri Bakanı Yorgos Lillikas da 11 Aralık’ta, işlerin hiçbir taraf için kolay olmayacağını ve şartlarından vazgeçmeyeceklerini vurguladı. Lillikas Avrupa Komisyonu’nun tavsiyesinin birçok noktasının tatmin edici olmadığını, daha katı bir tutum takınması gerektiğini savundu ve Türkiye’ye bir son tarih verilmesini istedi. Elçilik önünde ateş açıldı ? Dış Haberler Servisi Yemen’in başkenti Sanaa’da dün ABD Büyükelçiliği önünde ateş açıldı. Saldırıda elçilik çalışanlarından kimsenin yaralanmadığı ve otomatik silahla elçiliğe ateş açan kişinin polis tarafından yaralanıp, yakalandığı bildirildi. Saldırı nedeniyle en az bir gün elçilik çalışanlarına izin verildi. Saldırının Batılı hedeflere yönelik saldırı planladığından kuşkulanılan El Kaide üyesi 22 kişinin sorgulanmalarından 2 gün sonra gerçekleşmesi dikkat çekti. Lordlar: Türk halkına hakaret Açık mektup yayımladılar: Laik Türkiye İslami köktendinciliğe doğru itilmektedir. AB’nin bu kararı muazzam bir hata olarak görülecektir. Kıbrıs bahanesi kabul edilemez Dış Haberler Servisi İngiltere’de Lordlar Kamarası’nın sekiz üyesi, Daily Telegraph gazetesinde “Türkiye’ye hakaret” başlığıyla açık bir mektup yayımlayarak AB’yi ağır bir dille eleştirdi. Lordların mektubunda “Türkiye’nin Avrupa Birliği’yle üyelik müzakerelerinin kısmen askıya alınması, Türk halkına bir hakarettir. Laik bir devlet ve NATO’nun önemli bir üyesi olan Türkiye, Avrupa’dan uzaklaştırılıp İslami köktendinciliğe doğru itilmektedir” uyarısı yapıldı. Daily Telegraph gazetesinin mektuplar köşesinde “Türkiye’ye hakaret” başlığıyla yayımlanan mektubu Lord Ahmed, Lord Harrison, Lord Kilclooney, Lady Knight of Collingtree, Lord Maginnis of Drumglass, Lord Monson, Lord Rogan ve Lady Butterworth imzaladı. Mektupta şu ifadelere yer verildi: “Türkiye’nin Avrupa Birliği’yle üyelik müzakerelerinin kısmen askıya alınması, Türk halkına bir hakarettir. Laik bir devlet ve NATO’nun önemli bir üyesi olan Türkiye, Avrupa’dan uzaklaştırılıp İslami köktendinciliğe doğru itilmektedir. Avrupa Birliği’nin bu kararı muazzam bir hata olarak görülecektir. Kıbrıs bahanesi kabul edilemez.” B AZI ÜYELER BASTIRIYOR Başlık sayısı yetmedi ELÇİN POYRAZLAR Fiji’de darbe ? Dış Haberler Servisi Ada devleti Fiji’de, ordu 10 sene içinde 4. darbesini yaparak yönetime el koydu. Fiji Genelkurmay Başkanı Frank Bainimarama, dün geçici olarak devlet başkanlığı görevini üstlendiğini ve bir süre sonra yetkilerini Cumhurbaşkanı Ratu Josefa İloilo’ya devredeceğini, daha sonra da seçimlerin yapılabileceğini belirtti. Fiji Genelkurmay Başkanı, birçok defa hükümeti devirmekle tehdit etmişti. Genelkurmay Başkanı, hükümeti yolsuzlukla suçluyordu. Fiji Başbakanı Karase, istifa etmeyi reddetmişti. Cumhurbaşkanı İloilo parlamentoyu feshederek ordunun yönetime el koymasının önünü açmıştı. “Yasal olarak hâlâ başbakanım” diyen Karase, darbeyle 900 binlik nüfusun yarısının yoksulluğa sürükleneceğini kaydetti. BRÜKSEL AB Komisyonu’nun Türkiye ile müzakerelerin 8 başlıkta askıya alınması önerisini yetersiz bulan bazı AB ülkelerinin, takvim koşulunun yanı sıra gümrük birliği dışındaki başlıkların da askıya alınması yönünde tutum belirlediği öğrenildi. Aralarında Fransa, Kıbrıs Rum Kesimi, Avusturya ve Hollanda gibi ülkelerin bulunduğu bir grup AB üyesi gümrük birliğini ilgilendiren başlıkların yanı sıra siyasi kriterlere ve Güney Kıbrıs’la ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik başlıkların da askıya alınmasını istiyor. Türkiye’nin siyasi kriterleri bütünüyle yerine getirmediğini ileten AB diplomatik kaynakları, yargı ve temel haklar, bilgi toplumu ve medya, eğitim ve kültür gibi başlıkları siyasi kriterlerle ilişkilendiriyor. AB’nin Kıbrıs konusuna fazla odaklanmış olduğunu söyleyen kaynaklar, bu konuyla Türkiye üzerinde siyasi reformlara yönelik baskının hafiflediğini savunuyorlar. Finlandiya’nın Başbakanı Vanhanen (solda), “Tren geçici olarak yavaşlayabilir” uyarısında bulundu. (Fotoğraf: AP) Takvim paragrafının dili Almanya ve Fransa’nın, limanlarını Güney Kıbrıs’a açması konusunda Türkiye’ye takvim verilmesine yönelik ortak tuB kaynakları, tum belirlemesinin ardından Brüksel’de söz konuilişkilerin su takvim paragrafının dinormalleştirilmesini li üzerinde tartışmalar başladı. AB’nin Türkiye’ye ilgilendiren limanlar konusunda “sert” “Dış Güvenlik bir dille tarih vermesi duve Savunma rumunda ilişkilerin zedeleneceğini ifade eden kayPolitikaları” başlığının da askıya naklar, bu paragrafın “yumuşak” ifadelerle yazılalınması gerektiğini ması gerektiğini belirttiler. “2008 yılında Türkiileri sürdüler. ye’nin ek protokole yönelik yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda tüm müzakere sürecinin durabileceği” yönündeki bir ifadenin “çok sert” olacağını söyleyen kaynaklar, genel bir değerlendirme ifadesinin AB içinde kabul görebileceğini söylediler. İngiltere, İsveç ve İspanya’nın Türkiye’ye takvim verilmesine karşı çıktıkları biliniyor. AB’nin Türkiye’ye yönelik alacağı kararda en iyi senaryonun komisyonun önerisinin değişmeden kabul edilmesi olduğunu söyleyen kaynaklar, en kötü senaryonun sert bir takvim ifadesi getirilmesi, öneride çözüme yönelik atıf yapılan BM ifadesinin çıkarılması ve hiçbir başlığın açılmaması şeklinde olduğunu belirttiler. Kaynaklar AB Komisyonu’nun başlıkların açılması ve BM ifadesinin kalması konusunda Dönem Başkanı Finlandiya’ya çekincelerini sunduğunu belirttiler. AB yetkilileri bu noktadan sonra hiçbir başlığın açılmamasının “de facto” donma olacağını söylediler. Türkiye kararı konusunda derin görüş ayrılıkları yaşayan AB üyelerinin AB Daimi Temsilciler Komitesi’nin (COREPER) bugünkü toplantısında komisyonun önerisine yönelik tutum belirlemesi bekleniyor. Finlandiya kısmen askıdan yana BRÜKSEL (Cumhuriyet) AB Dönem Başkanı Finlandiya’nın Başbakanı Matti Vanhanen, AB Komisyonu’nun Türkiye ile müzakerelerin kısmen askıya alınması yönündeki önerisine destek verdiklerini açıkladı. Avrupa Parlamentosu’nda (AP) Avrupa’nın Geleceği konulu karma parlamenterler toplantısında konuşan Vanhanen, “AB Komisyonu’nun 29 Kasım’da yaptığı öneri 11 Aralık’taki Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi’nin kararı için iyi bir temel oluşturuyor’’ dedi. Türkiye ile müzakerelerde zor bir dönemden geçildiğini söyleyen Vanhanen, “Tren geçici olarak yavaşlayabilir’’ uyarısında bulundu. Türkiye’ye yönelik kararın 11 Aralık’ta AB dışişleri bakanları düzeyinde alınması gerektiğini söyleyen Vanhanen, “Bu konuyu liderler doruğuna taşımayacağız’’ dedi. AB Kıbrıs’ta sözünü tutmadı AB’nin Birleşmiş Milletler planı lehinde oy kullanılması halinde Kıbrıslı Türklerin izolasyonunu sona erdireceğine söz verdiğini ancak bu sözünü tutmadığını hatırlatan mektupta buna karşılık, planı reddeden Kıbrıslı Rumların üyelikle ödüllendirildiği kaydedildi. Lordlar mektubunda, AB üyesi olan Kıbrıs Rum kesiminin, Ermeni meselesi konusunda ifade özgürlüğünü suç sayan Fransa ve Avusturya’nın teşvikiyle Türkiye’nin AB üyeliğini veto etmeye hazırlandığını belirterek şunları vurguladı: “Türkiye, Birliğe üye olduğunda elbette Kıbrıs’ı tanımak zorundadır. Ama bugünkü Kıbrıs’ı değil, Türk ve Rum halklarının üzerinde anlaşmaya varacakları tüm adayı kapsayan bir Kıbrıs’ı. Avrupa Birliği’nin, hem Türkiye’den limanlarını Kıbrıs’a açmasını istemesi hem de Avrupa limanlarını Kıbrıslı Türklere kapatması haksız ve anlamsızdır. İngiltere hükümeti, tek taraflı olarak Kuzey Kıbrıs’a doğrudan uçuşlara izin vermelidir.” ‘Genişleme durdurulamaz taşıyıcı bir bant değil’ Aynı toplantıda konuşan AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, komisyonun Türkiye’ye yönelik önerisinin “genişleme konusunda ilerlemenin hızının, sonuçlara bağlı oldu Çizgi filmde Bush ? WASHINGTON (AA) ABD Başkanı George W. Bush yönetimi, Comedy Central adlı Amerikan televizyon kanalında, “Küçük Bush: Amerikan Sakini” adındaki bir çizgi dizide yaramaz ilkokul öğrencileri olarak karikatürize edilecek. Dizinin bir bölümünde Küçük Bush ve arkadaşları, okul yemekhanesinde Amerikan tarzı ekmek arası sosis yerine “felafel’’ çıkması üzerine yemekhane çalışanlarını, Bağdat’taki Ebu Garib Hapishanesi skandalına benzer şekilde cezalandırıyor. ğunu gösterdiğini’’ söyledi. Barroso, “Komisyonun geçen hafta Türkiye’ye yönelik hazırladığı öneriler genişleme konusundaki ilerlemenin hızının sonuçlara ve AB’nin temel değeri olan hukukun üstünlüğüne saygıya bağlı olduğunu gösteriyor. Genişleme bir süreçtir, durdurulamaz taşıyıcı bir bant değil’’ şeklinde konuştu. Genişlemenin kendiliğinden değil, önceden tasarlanmış bir seçim sonucu gerçekleştiğini söyleyen Barroso, son altı aydaki gelişmelerin genişleme üzerindeki yanlış anlamaları düzelttiğini belirtti. A D ış Haberler Servisi İngiliz Financial Times gazetesi, Rum kesiminin 2004 yılında AB’ye kabul edilmesinden bu yana beklenen “tren kazasının” gerçekleştiği ve gelecek hafta ilişkilerin daha da kötüye gideceği değerlendirmesinde bulundu. Financial Times yazarı Quentin Peel, müzakerelerin Kıbrıs’taki sorunlar yüzünden kısmen askıya alınması yolunda alınacak kararın ilişkilere yeni sorunlar katacağını savundu. Rum kesiminin, Kıbrıs sorunu çözülmeden AB’ye alınmasından beri “tren kazası” potansiyelinin bulunduğunu kaydeden yazar, Kıbrıslı Türk ve Rumlar arasında kalması ihtimali daha kuvvetli olan bir anlaşmazlığın, yaşananlar yüzünden Türkiye ile AB arasında bir soruna dönüştüğüne dikkat çekti. Peel, sorunun yıllar süren olumsuzluklara yol açabileceği uyarısında da bulundu. Yazar, “Geçmişte Türkiye, sorunun çözümü için Washington da Brüksel de umursamaz diğer müttefiki olan Amerika’ya giderdi. Washington da gerçekten NATO üyesi olan müttefiklerine uzlaşmaya yanaşmaları için baskı yapardı. Zorlu geçen birkaç yılın ardından, ilişkiler normale dönerdi” ifadesini kullandı, ancak bugün Ankara’nın Washington’la ilişkilerinin de en az Brüksel’le olduğu kadar zorlu bir dönemden geçtiğini savundu. Türkiye’nin ne Avrupa ne de ABD için kolay bir müttefik olduğunu, ancak stratejik öneminin hep bilindiğini belirten Peel, Türkiye’nin geçmişte eski Sovyetler, şimdi de Ortadoğu için bir cephe oluşturduğunu hatırlattı. Hem Washington hem de Brüksel ile ilişkilerdeki bozulmanın Türkiye’nin “sivriliğinden” ziyade Batılı müttefiklerinin umursamazlığından kaynaklandığını vurgulayan yazar, AB’nin Kıbrıs sorununu Türkiye ile ilişkilerini etkilemeyecek şekilde çözmeyi başaramadığına işaret etti. CUMHURİYET 11 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle