17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 ARALIK 2006 CUMA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB S S PB PB PB PB S K 9 8 9 11 12 10 14 10 6 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y B B B S S B B B 10 5 8 8 6 6 6 2 15 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B B B B B B 14 15 5 6 2 3 4 2 5 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Kuzey ve doğu kesimleri parçalı çok butlu, sabah saatlerinde Rize ve Hopa çevreleri ile öğleden sonra Batı Karadeniz kıyıları yağmur ve karla karışık yağmurlu, diğer yerler az bulutlu geçecek. Yurdun kuzey iç ve doğu kesimlerinde gece ve sabah saatlerinde kuvvetli buzlanma ve don olayı ile birlikte sis bekleniyor. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo K 0 Helsinki PB 1 Stockholm PB 0 Londra Y 12 Amsterdam B 6 Brüksel B 6 Paris B 4 Bonn B 6 Münih B 8 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B 6 K 6 B 11 B 5 B 4 B 8 B 15 B 14 B 6 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı B 3 B 4 B 7 K 10 B 7 K 8 A 8 B 15 B 8 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada tartışmalara yol açtı. Siyasetçiler de hukukçular da ikiye bölündü. 367’yi gerekli görenler de var, görmeyenler de... İktidar, Kanadoğlu’nun görüşüne soğuk bakıyor. RTE henüz susuyor. İkinci dereceden AKP’li yetkililer 367’nin RTE’nin cumhurbaşkanlığını önlemek için piyasaya sürüldüğünü söylüyorlar. Adalet Bakanı Çiçek Cemil, öneriyi “postmodern ve ideolojik yorum” diye karşılıyor. Emekli cumhurbaşkanlarından Demirel 367’yi gereksiz buluyor.1982 Anayasası’nın baş mimarı Evrensel Kenan Paşa ise üçte iki çoğunluğu partiler arasında uzlaşma olsun diye anayasaya koyduklarını, şayet 367 oy sağlanmadan oturum açılırsa seçimi Anayasa Mahkemesi’nin iptal edeceğini öne sürüyor. ??? Partilere gelince; Deniz Baykal, “iddiaları önemseyerek” gerçeğin ortaya çıkmasını sağlamak amacıyla bir komisyon oluşturmayı kararlaştırdıklarını söyledi. 367 “durumu” olsa da olmasa da CHP’nin “RTE’nin cumhurbaşkanı seçim senaryosunun dekoru haline gelmeyeceğini” açıkladı. Kamuoyunda adı geçen partilerden Meclis’te grubu bulunan Anavatan ile diğeri genel başkanı ve üç beş milletvekili ile temsil edilen DYP’nin; RTE’nin veya AKP’nin dilediğini cumhurbaşkanı seçmeyi öngören tutumuna karşı nasıl bir davranış gösterecekleri belli değil. Mehmet Ağar, cumhurbaşkanının toplumun büyük çoğunluğuna her şeyiyle güven veren kişi olması gerektiğine değiniyor ama; RTE’nin böyle bir kişilik sergilemediği için cumhurbaşkanı olmasına karşı olduklarını, aday olması durumunda oylamaya katılmayacağını söyleyemiyor. Erkan Mumcu yine kıvrak bir üslup kullanıyor. Cumhurbaşkanı seçiminde devşirme grubu ile anahtar rolüne soyunarak siyasette büyük oynayan parti veya genel başkan tanımını kazanmak istiyor. CHP’yi suçlayarak oy toplamaya çalışıyor. Baykal gibi çıkıp ekrana RTE aday olursa veya düşündüğü senaryoyu uygulamaya koyarsa cumhurbaşkanı seçimine katılmayacağını ve bu vesileyle Çankaya sorumluluğunu üstlenmeyeceğini ilan edemiyor. Örneğin milletvekili arkadaşlarının vicdanlarının sesine uyarak oy kullanmalarını sağlamak amacıyla Anavatan grubunu serbest bırakmaya hazırlanıyor olabilir. Karşı eleştirilere kalabalık ağızla yanıt vermesi elbette olası. ??? Dikkati çeken bir başka gelişmenin kaynağı TBMM Başkanı Arınç. Bugüne kadar cumhurbaşkanları seçimine ait gerekli bilgilerin toplanmasını parlamentonun ilgili servislerinden bir mektupla istediği bildirildi. Daha sonra bu girişimi “Meclis Başkanı’nın böyle bir istemde bulunmadığını içeren, ancak ismini vermeyen kimi Meclis yetkililerinin yalanladığı” haberi geldi. AKP yönetimi Meclis’te görevli hukukçuların 367’yi gerekli görmelerinden kaygılanmış olabilir. Nitekim bu kuşkuyu doğrulayan bir hareket, hukuksal araştırma yapacağı sanılan Bay Arınç’tan geldi. Meclis Başkanı 367’yi reddetti, 184 oyun oturumun açılmasına yeteceğini ilan etti. ??? Tartışmalar bayram ertesi bugün sergilendiği düzeyde sürebilir. Ne ki hukuksal ve siyasal alandaki tartışmalarda ortak bir sonuca varılamayacağı anlaşıldı. Kanadoğlu’nun öne sürdüğü görüşü karara bağlamak gerekiyor. Ne çare, anayasanın kimi maddelerini yorumlayacak bir kurul, bir kurum yok. Bir partinin başvurusu üzerine 367 sorununu çözme görevi TBMM’ye düşerse... AKP’nin başvuruyu Meclis Danışma Kurulu’na, oradaki görüşmelerden sonra genel kurula getirmesi olasılığı doğabilir... 367 sorununun AKP oylarıyla reddedileceğine kesin gözle bakabilirsiniz. AKP’nin izleyeceği bu veya buna benzer bir yöntem; AKP grubunun cumhurbaşkanını muhalefetin katılmayacağı bir ortamda seçmesi, bugünlerde yaşanan küçük kıyameti bir anda büyük kıyamete dönüştürebilir. Yaşam insana duygular yükler kimi zaman... Bir suskunluk!.. Bazen bir çığlık... Kara bir balçıkta esen bir güney rüzgârı, gökyüzünde uçan turnalar... Denize melek gibi çizilmiş bir serçe... Ölüm mangaları... Geçen gün bir haber okumuştum. ABD, Afganistan ve Irak için 350 milyar dolar harcamış bugüne dek. Bu rakamı Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice açıkladı. Rice, kongreden 100 milyar dolarlık ek bütçe istedi. Haberi okuyunca gözlerim faltaşı gibi açılmıştı... Rice şöyle diyordu: “Bu sadece bir para meselesi değil. Irak can kayıplarına harcanan paralara değer bir yatırım...” Binlerce, on binlerce insan öldü... Bir o kadar insan sakat kaldı... Bunların çoğu çocuklardı... İsrail neredeyse bir yıldır Filistin’e yönelik siyasi ve ekonomik baskı sürdürüyor... Ortadoğu’yu çok iyi bilen NTV Haber Müdürü Mete Çubukçu, Birgün’de olayı tüm ayrıntılarıyla ortaya koyarken şöyle diyordu: “... Bir yıldır açlık çeken Filistin halkını sofrasındaki yemek ile demokrasi talepleri arasında bir tercihe zorlayan İsrail, halkın sofrasına yemek koyabilmesi için siyasi rüşvet veriyor...” Nedir bu rüşvet? İsrail sözde jest yapıyor, Filistin’in 600 milyon dolarının 100 milyonunu özgür kılıp El Fe POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Suskunluk ve Çığlık... tih lideri Mahmut Abbas’a veriyor... İsrail’in yapmak istediği şu: “Filistin halkı, Hamas’ı desteklemesin...” ??? ABD, Irak ve Afganistan için 350 milyar dolar harcıyor bugüne dek... ABD’nin Irak, Afganistan ve Filistin’e yönelik politikaları onbinlerce insanı öldürürken, AB ülkelerinin sesi soluğu kesilmiş, sadece seyrediyor... Neymiş efendim, “Ortadoğu’ya barış ve demokrasi” getirecekmiş, insanlar oralarda özgürce yaşayacaklarmış!.. Geçin efendim geçin!.. Irak’ta işgalin kaçıncı yılına girildi? Dördüncü yılına!.. 2007 yılı dünyada barış yılı mı olacak? Bu söze kargalar bile güler!.. ABD emperyalizmi Ortadoğu’nun, mazlum ve yoksul halkını eziyor; Irak’ta her gün onlarca insan ölüyor... Bilmem ABD’li şair Allen Ginsberg’i (19261997) tanır mısınız? Ginsberg’in “Amerika” adlı şiirini çok severim ben... Dün sabah okudum bir kez daha Ginsberg’in dizelerini... “Amerika ne zaman bitireceğiz insanlarla savaşı?/ Al da kıçına sok atom bombanı./ Keyfim yerinde değil sıkma canımı./ Kafam düzelmeden yazmayacağım şiirimi./ Amerika ne zaman melekleşeceksin?/ Ne zaman soyunacaksın çırılçıplak?/ Ne zaman bakacaksın kendine mezarlıktan?/ Ne zaman yaraşır olacaksın milyonlarca Troçkistine?/ Amerika neden gözyaşı dolu kitapların?/ Amerika bu senin çılgın isteklerinden artık bıktım.” ??? ABD’nin istekleri biter mi hiç? Ortadoğu’ya “barış ve demokrasi” getireceği yalanının ardında doğal kaynaklar var... ABD, doğal kaynaklara Kuzey Irak Kürtlerinin ve Şiilerin desteğiyle el koyacak, Irak’ı üç ayrı devlet haline getirecek, ardından da Suriye ve İran’ın defterini dürecekti... Evdeki hesap çarşıya uymadı... ABD kan gölünde boğuldu!.. Saddam Hüseyin’in “ölüm cezası” gerçekleşince her şeyin düzeleceği, ABD şirketlerinin petrolü bölüşeceği sanılıyor... Bunların hepsi hayal!.. Yaşamın bölük, pörçük duyguları Ortadoğu’nun mazlum ve yoksul halklarının daha da gözünü karartıyor!.. O suskunluk çığlığa dönüşüyor, kara bir balçıkta güney rüzgârı eserken... Haberiniz olsun!.. GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Uyuşturucu ilköğretimde ? Baştarafı 1. Sayfada Cumhuriyet 2007’ye ‘Merhaba’dedi İstanbul Haber Servisi Gazetemiz 2007’ye önceki akşam Şişli’deki Günay Restaurant’da düzenlediği yılbaşı partisiyle “Merhaba” dedi. Yeni yıl kutlamasına Cumhuriyet Vakfı Başkanı ve gazetemiz İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk, yazarlarımız, Cumhuriyet çalışanları, sanat, spor ve iş dünyasından birçok isim katıldı. Sanatçı Vedat Sakman, Ufuk Karakoç, Yasemin Göksu, Hasan Yükselir, Pınar Sağ, Pınar Aylin ve Nükhet Duru’nun sahneye çıktığı gecede halaylar çekildi, şarkılar söylendi. Yılbaşı partisine sanat dünyasından sinema sanatçısı Tarık Akan, tiyatro sanatçısı Rutkay Aziz, Rahmi Saltuk, Rojin, Bedri Baykam, Doğan Hasol, Nedim Gürsel, Enis Batur, Hikmet Altınkaynak, Arif Keskiner; iş dünyasından Ciner Grup Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner, Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Derneği Başkanı Yahya Arıkan, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği Genel Saymanı Hüseyin Yıldız, Altınbaş Holding sahibi İmam Altınbaş, Sadık Delipınar, Mis Keyveni Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Çelik, Kavram Dershanesi sahiplerinden Hikmet Tarhan, Armada Otel Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tansuğ; spor dünyasından Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı Togay Bayatlı, UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik, eski federasyon sorumlusu Ayhan Bermek, eski spordan sorumlu Devlet Bakanı Erdoğan Toprak, eski İçişleri Bakanı Kutlu Aktaş, Ülker Grubu Koordinatörü Ali Doğan, Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz, 19 Yaş Altı Ulusal Takım Teknik Drektörü Tolunay Kafkas, eski Ulusal Takımlar Menajeri Can Çobanoğlu, Galatasaray Futbol AŞ Genel Müdürü Adnan Sezgin, eski Galatasaray Yöneticisi Turgay Kıran, eski Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Başkanı Onur Belge, Beşiktaş Erkek Basketbol Takımı Antrenörü Murat Didin ve eşi Sibel Didin, SiyahBeyazlı basketbolculardan Erdal Bibo, Erkan Veyseloğlu, Teknik Direktör Lemi Çelik, eski hakem Serdar Çakır, İstanbul İl Gençlik Spor Müdürü Tamer Taşpınar, Fenerbahçeli eski kaleci İlhami Şarkan, TRT yöneticisi ve TSYD Genel Sekreteri Orhan Ertenhan katıldılar. Yılbaşı etkinliğine ayrıca ABD Başkonsolosluğu İstanbul Basın ve Kültür İlişkiler Müdürü Craig Kuehl, Emekli tümgeneral Doğu Silâhçıoğlu, Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer, CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen, CHP Parti Meclisi (PM) üyesi Hülya Alp, CHP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı Mehmet Polat, beyin cerrahı Prof. Dr. Cengiz Kuday, gazeteci Metin Tükenmez, Aujourd’hui la Turquie Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Latif, Kanal D yöneticisi Süleyman Sarılar katıldı. Ayrıca Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Beşiktaş Kulübü İkinci Başkanı Murat Aksu, Beşiktaş Futbol Altyapı Komitesi Başkanı Sinan Vardar, Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Atilla Cömert, eski Trabzonspor ve ulusal takım teknik direktörü Şenol Güneş ve Çaykur Rizespor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay da yolladıkları mesajla Cumhuriyet ailesinin yeni yılını kutladılar. Artık Saddam bir “bombadır”. Cezanın infazı halinde bu bomba hangi tarafa doğru patlatılmış olacak? Parça tesirli bomba kime ne kadar zarar verecek? Bu soruların yanıtı nasıl verilirse verilsin görünen gerçek o ki, Saddam’ın idamıyla birlikte Irak’ın parçalanmasına giden yol kısalacak, direnişçilerin eylemleri artacak, bunun beraberinde belirsizlik daha da derinleşecek. Saddam, veda mektubunda cennet yolculuğundan söz ettikten sonra, Irak’ın kan gölüne dönmesinin iki sorumlusu olduğunu söylüyor: ABD ve İran... Çok da haksız sayılmaz! ABD, Irak halkının birbirine girmesinden, böylece gücünün önemli bir bölümünü birbirine karşı kullanmasından ne kadar rahatsız olur, bilmiyoruz! Zira ABD, okların kendisine dönmemesi için her şeyi yapma havasında. İran da Irak içindeki Şiilerin nüfus gücünün nüfuz gücüne de dönmesi için her şeyi yapıyor. ABD’ye karşı direnen Şiilere yardım ediyor, güçlensinler diye. ABD’nin yanında yer alan Şiilerle iyi geçiniyor, bu durum sürdüğü sürece kendi etkisi de artsın diye! ??? Saddam’ın idamı Kürtleri nasıl etkileyecek? Her şeyden önce Talabani’yi fazlasıyla etkilemiş görünüyor! Irak anayasasının 73. maddesine göre idam kararında son imza cumhurbaşkanının. Yani Talabani’nin. Ama, imzalamak istemiyor. Neden? Görünen o ki sorumluluk almaktan korkuyor. Bu durumda sorumluluk Talabani’nin iki yardımcısına kalıyor. Yardımcılardan Adil Abdülmehdi Şii, Tarık Haşimi Sünni... Onlar ne diyecek, henüz bilmiyoruz. Söz Talabani’den açılmışken, geçen günlerde konuğu olan İran heyetinin bazı üyeleri tutuklandı. Kim istediği için? ABD... Talabani buna şiddetle karşı çıktı ama, elbet şiddeti ne kadarsa o kadar etkili oldu! Talabani, son dönemde İran’a biraz daha yakın dururken şöyle düşünüyor olsa gerek: “Irak’ta İran giderek güçleniyor. İleride ABD ayrılacak olursa başım derde girmesin. Şimdiden ona da hizmet edebileceğimi hissettireyim!” Tanrı baba, bir ülkede manda yönetimi kurmak isteyen herkese Talabani gibi bir mandabaşı versin! Kürtler son dönemde ABD’nin isteği üzerine Şiilerle işbirliğine gittiler. Kuzeyde Kürtler, güneyde Şiiler, ortada Sünniler... Saddam’ın idamıyla birlikte Kürtlerle Şiilerin ortasındaki Sünniler bir arada yaşama ortamının son kalıntılarının da yok olup gittiğini düşünecek. Bu durum ne getirir? Daha çok kan... Daha çok intikam duygusu... Saddam bombasının buradaki parça tesiri de böyle olur! ??? İnsan hakları deyince mangalda kül, kepte püskül, edebiyatta fasikül, ağırlıkta baskül bırakmayan AB dolaylarından Saddam’ın idamına bir ses yok... Arkadaşların başlıca görüşü, insan haklarının evrensel olduğu, ölüm cezasının bir ceza olmadığı, planlayarak adam öldürmek olduğu yönünde... Bu durumda Saddam’ın idamına karşı çıkmaları gerekmez mi? Gerekir... Ama karşıda ABD olduğu için ses çıkarmıyorlar! Türkiye’nin tutumu ise şöyle: Biz Irak’ın içişlerine karışmayız! Daha 15 gün önce İstanbul’da Irak’taki Sünni grupların toplantısına ev sahipliği yapan bir ülke için son derece inandırıcı bir yaklaşım! AKP hükümeti, son dönemde ABD’nin de isteği doğrultusunda Ortadoğu’daki Sünni bloka daha yakın duruyor. Hatta bu blokun içinde yer aldığı değerlendirmelerine ses çıkarmıyor. Saddam’ın idamıyla birlikte Sünnilerin durumu yukarıda aktardığımız öngörülere dayalı olarak değişecek. Belki daha fazla direnişe kayacaklar... Bu durumda Türkiye, elini taşın altında tutmak istemiyor olmalı... Önümüzdeki dönem ABD’den AB’ye, İran’dan Suudi Arabistan’a yoğun bir “idam diplomasisi” yaşanacak... Irak Amerikan gölünde de ölü sayısı milyona doğru gidecek... Eyy insan hakları, ne evrensel bir kavramsın... Kan seli oldun, akıyorsun! ankcum?cumhuriyet.com.tr Fotoğraflar: VEDAT ARIK / FATİH ERDOĞDU İran Adalet Bakanı kazada öldü ? TAHRAN (AA) İran Adalet Bakanı Cemal Karimirad, trafik kazasında öldü. Bakan Karimirad, ailesiyle birlikte Tahran’dan İsfahan kentine giderken arabasıyla kaza geçirdi. Kazanın ardından bakan ve aile üyelerinin Kum kentindeki bir hastaneye kaldırıldığı ancak Bakan Cemal Karimirad’ın yaşamını yitirdiği bildirildi. paket olan sigara tükemi, 3 kilograma yükselmiş durumda. Raporda, sokak çocuklarının yüzde 84’ünün sigara, yüzde 68’inin alkol, yüzde 82’sinin ise uyuşturucu kullandığı belirtiliyor. Son üç yılda İstanbul’da liseli gençler arasında eroin kullanımı yüzde 100, ecstasy hapı kullanımını ise yüzde 300 arttı. Raporda İzmir’de öğretmenler arasında yapılan bir ankete de yer verildi. Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 70’i öğrencilerin haraç, gasp ve uyuşturucu kıskancında olduğunu, yüzde 72’si de okul çevrelerinde uyuşturucu satıldığını ifade etti. Sayıştay’da seçim heyecanı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yaş haddinden emekliye ayrılan Sayıştay 5. Daire Başkanı Ahmet Koç’un yerine Ruhi Salihoğlu seçildi. Salihoğlu, 1944 yılında Rize’nin Fındıklı ilçesinde doğdu. 1965 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun olan Salihoğlu, 1967 yılında PTT Genel Müdürlüğü’nde çalıştı. 1968 yılında Sayıştay’da göreve başlayan ve 1990 yılında Sayıştay üyeliğine seçilen Ruhi Salihoğlu, evli ve 3 çocuk babası olup Almanca biliyor. Madende patlama ? Baştarafı 1. Sayfada Korsanla mücadele yasalaştı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda, Fikir ve Sanat Eserleri Yasası, Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Yasası ile Turizmi Teşvik Yasası ve Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yasa Tasarısı kabul edildi. Buna göre, fikri mülkiyet haklarının korunması ve takibinin sağlanması amacıyla süreli yayın basılan yerler dışındaki eserlerin çoğaltılması, materyallerin üretilmesi, dolumu, çoğaltımı ve satışını yapan yerler, ücret karşılığı sertifikalandırılacak. Korsan olarak çoğaltılan nüsha ve yayınların ele geçirilmesi halinde, önleme, izleme ve soruşturmakla görevli olan denetim komisyonu başkan ve üyelerinden kamu görevlisi olanlara, ikramiye ödenecek. Maden ocağının proje müdürü Vedat Okyar, patlamanın, ateşçinin aynaya dinamit yerleştirdiği sırada meydana geldiğini açıkladı. Yetkililer ise soruşturmanın sürdüğünü bildirdiler.Koza, Mastra’nın yarı hissesini Newmont Mining ve diğer yarısını da Dedeman Madencilik şirketlerinden 2005’te satın almıştı. Çevrecilerin tepkisini çeken Koza’nın işlettiği Bergama Ovacık’taki altın madeniyle ilgili, İzmir 4. İdare Mahkemesi, İl Özel İdaresi’nce verilen imar izinlerini iptal etmişti. Ancak işletme verilen yeni ruhsatlarla çalışmasını sürdürüyor. Koza, Ovacık’ta siyanürlü işleme tesisinin aynısını patlamanın olduğu köyde de kurmayı planlıyor. C umhuriyet’in yeni yıl kutlamasında sahneye çıkan Nükhet Duru, Hasan Yükselir,Yasemin Göksu, Ufuk Karakoç, Pınar Sağ, Vedat Sakman ve Pınar Aylin şarkıları, türküleriyle geceye renk kattılar. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle