Katalog

3 KASIM 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kazanın üzerinden 10 yıl geçmesine karşın, devlet içinde yapılanan güçler aydınlatılamadı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Susurluk hâlâ karanlık Gül, Irak’ın dikkatini çekti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Kuzey Irak’ta yeni PKK bürolarının açılmasıyla ilgili olarak, ‘‘Kuzey Irak’takilerin, oranın liderlerinin açıkçası bir kez daha dikkatlerini çekiyoruz, onların tek yapacağı şey Türkiye’yi kazanmaktır. Türkiye’yi kaybetmenin onlara ne büyük maliyetler getireceğini çok iyi hesap etmeleri gerekir’’ dedi. Gül, Rusya dönüşünde Esenboğa Havalimanı’nda, ‘‘PKK’nin Irak’ın kuzeyinde yeni bürolar açmakta olduğuna’’ ilişkin haberlerin anımsatılması üzerine, Türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan bütün haklarını kullanmaya her zaman hazır olacağını kaydetti. İstanbul Haber Servisi Mafya, siyaset ve devlet üçgenindeki kirli ilişkileri ortaya çıkaran Susurluk kazasının üzerinden tam 10 yıl geçti. Devlet içinde yapılanan karanlık güçler ve 17 bin 500 faili meçhul cinayet hâlâ aydınlatılmadı. Susurluk’ta 3 Kasım 1996’da meydana gelen bir kamyonla Mercedes marka otomobilin çarpıştığı trafik kazası, devlet içindeki yapılanmayı açığa çıkardı. Kazada Bahçelievler katliamı sanığı ‘‘Mehmet Özbay’’ sahte kimlikli Abdullah Çatlı, sevgilisi Gonca Us ve İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Kocadağ öldü. DYP Milletvekili Sedat Edip Bucak yaralı olarak kurtuldu. Daha sonra, Susurluk’ta açığa çıkan karanlık ilişkileri araştırmakla görevli MİT üyesi Ertuğrul Berkman, Başbakanlık Hukuk Müşaviri Hakim Akman Akyürek ve Gaziantep Milletveki Antalya’da Turizm... Türkiye’nin bir turizm politikası var mı yok mu? Hükümete göre elbet var. Hükümet mayıs ayında altı yıllık bir turizm programı belirledi. Dokuzuncu Kalkınma Planı’nda turizm ‘‘öncelikle geliştirilecek sektör’’ kapsamına alındı. Programa göre KDV oranları düşürülecek, indirimli enerji politikası uygulanacaktı... Bir de halen 450 bin olan bakanlık onaylı konaklama tesisi sayısı 650 bine çıkarılacaktı... Dün Antalya’da Akdeniz ülkeleri turizm bakanlarının katıldığı önemli bir toplantı başladı. Toplantıyı Antalya Sanayi ve Ticaret Odası düzenledi. Aynı zamanda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı olan Kemal Özgen, toplantının ‘‘Akdeniz ülkelerinin işbirliğini’’ geliştirme amacı taşıdığını belirtti. Akdeniz’e her yıl 240 milyon turist geliyor... Peki, Türkiye 240 milyon turistten kaçını Güney Akdeniz’e çekebiliyor? Yüzde dördünü!.. ATS Başkanı Kemal Özgen, Antalya’da turizmin gelişmesi, Amerika, Kanada, Japonya gibi ülkelerden Antalya’ya turist çekilebilmesi için yoğun bir çaba harcıyor... Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık ve yönetim kurulu üyeleriyle Cumhuriyet ekibi olarak görüştük Antalya’da... Başta belirttim, sorunlar saymakla bitmiyor... Alev Coşkun eski Turizm Bakanı olarak Güney Akdeniz’deki başlangıç tarihiyle ilgili önemli bilgiler aktardı Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Osman Ayık ve yönetim kurulu üyelerine... Dünya Bankası’ndan gelen 25 milyon doların öyküsünü, 197879 yılında bakanlık olarak yaptıkları çalışmaları uzun uzun anlattı Alev Coşkun... ??? Türkiye’de turizm sektörünün yüzde 95’i ulusal sermayedir... TÜROFED Başkanı Osman Ayık ve yönetim kurulu üyeleri Yaşar Sunal, Fikret Demirtürk, Bekir Akkaş, Tayfun Zeytinbaş, Hamdi Çalık, Cenk Halil Beyaz, Ali Kızıldağ ve Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Özgen 2006 yılının ‘‘sıkıntılı’’ olduğunu vurguladılar toplantı sırasında. 2006 yılının ilk on ayında 6 milyon 89 bin 834 turist gelmiş. 2005 yılının ilk on ayında ise bu sayı 6 milyon 895 bin 459. Bir yıl önceye göre 800 bin düşüş bulunuyor. Yüzde 12’lik iniş var turist sayısında. AB üyesi pek çok ülkede turizmin KDV’si yüzde 10’un altında bugün. Bu sayı, turizmi salt Karadeniz’de yapan Bulgaristan’da sıfır. Sektör temsilcileri şöyle diyor: ‘‘Türkiye’de bu oranın yüzde 18 olması şaşırtıcı. Vergi inince Maliye’nin gelir kaybı olmayacağını gösteren raporu bakanlığa sunduk. Vergi indirim sistemimiz IMF’ye gitti ve 2007’de sonuçlanacak. KDV inmezse Türk turizmi ciddi anlamda tehlikede.’’ Bu bir Türkiye fotoğrafı bence. Hüzün verici. Türkiye’nin IMF’ye ne denli teslim olduğunun en somut örneği. Türkiye kendi kendine karar veremiyor!.. Turizmden 18.5 milyar dolar giriyor Türkiye’ye. Bunun yüzde 3.3’ü KDV olarak devletin Hazine’sine giriyor. Böyle turizm olur mu? Sektör ayağa kalkar mı? Kültür ve Turizm Bakanlığı ilgisiz... Tanıtım yok doğru dürüst... 18.5 milyar dolar turizm girdisine karşılık tanıtıma harcanan değer ne kadar biliyor musunuz? 70 milyon dolar!.. Güler misin ağlar mısın? ? 3 Kasım 1996’da Hasan Gökçe’nin kullandığı kamyonun çarptığı otomobilde katliam sanığı Abdullah Çatlı, DYP milletvekili Sedat Bucak ve eski İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Kocadağ’ın bulunması, kirli ilişkiler ağının ortaya çıkmasının başlangıcı oldu. li Bedri İncetahtacı da kuşkulu trafik kazalarında yaşamlarını yitirdi. Susurluk kazasında ölen Bahçelievler katliamı sanığı Abdullah Çatlı’nın iş ortağı ve en yakın arkadaşı Efraim Barut da trafiğe kurban gitti. Barut’la birlikte MHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı İbrahim Uçar da 29 Mayıs 2003 tarihinde Gebze’de yaşamını yitirdi. Kazanın ardından İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı ilk iddianamede, Ömer Lütfi Topal cinayeti, Tarık Ümit’in öldürülmesine, Bucak, Çatlı, İbrahim Şahin, Korkut Eken ve özel harekât polisleri arasındaki ilişkilerine yer verilerek, bu kişilerin ‘‘yasadışı eylem için’’ buluştuklarının anlaşıldığı belirtildi. Davayı 12 Şubat 2001’de karara bağlayan DGM, sanıklardan Şahin ve Eken’i çete suçundan 6’şar yıl, özel harekâtçı polisler, Bucak’ın şoförü Abdülgani Kızılkaya, katliam hükümlüsü Haluk Kırcı, Yaşar Öz, Sami Hoştan ve Ali Fevzi Bir’i de 4’er yıl hapis cezasına mahkum etti. Çete suçundan ceza alan 14 sanık, Ömer Lütfi Topal, Cem Ersever, Behçet Cantürk, Musa Anter cinayetleri, Özgür Gündem’in bombalanması, Azerbaycan’da darbe girişimi, uyuşturucu ticareti ve kara para aklama suçlarından yargılanmadı. DGM’nin tarihi kararında, ‘‘Suç işleyip de bazı siyasi, sosyal, idari ve yasal koruma kalkanlarının arkasına sığı nanlar ile bu koruma kalkanlarını muhafaza edenler ya da kaldırmayanlar unutmamalıdır ki adalet bir gün onlara da lazım olacaktır’’ denildi. Dönemin içişleri Bakanı Mehmet Ağar ise dokunulmazlığı nedeniyle yargılanmadı. Bucak’ın davası sürüyor Kazadan yaralı kurtulan ve beraat kararı Yargıtay tarafından ‘‘ceza alması gerektiği’’ yönünde bozulan Sedat Edip Bucak’ın yeniden yargılanması ise sürüyor. Dava 6 Kasım’daki oturumda karara bağlanacak. Tetikçi olarak bilenen ve birçok faili meçhul cinayeti gerçekleştirdiği belirtilen ‘‘Yeşil’’ kod adlı Mahmut Yıldırım ise ortadan kayboldu. Kazanın ertesi günü kamyon şoförü Hasan Gökçe tutuklandı. Gökçe, 3 yıl hapis ve 1 milyon 260 bin lira para cezasına çarptırıldı. Hapis cezası 6 milyon 420 bin lira ağır para cezasına çevrildi. FİKRİ SAĞLAR VE ERGİN CİNMEN ‘Yapılanma faaliyetlerini sürdürüyor’ HİLAL KÖSE Erdoğan, Hariri’yi kabul etti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Oger Telecom Başkan Yardımcısı Muhammed Hariri’yi kabul etti. Başbakanlık Merkez Bina’daki görüşme, yaklaşık yarım saat sürdü. Hariri’nin, Başbakanlık’tan ayrıldığı sırada Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül de Başbakanlık’a geldi. Bu arada Gül ile Hariri, kısa bir süre ayaküstü sohbet ettiler. Görüşme talebinin, Oger Telecom’dan geldiği öğrenildi. TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu üyelerinden Fikri Sağlar ve Yurttaş Girişimi sözcülerinden avukat Ergin Cinmen’e göre Susurluk kazasında ortaya çıkan ve devlet içinde yapılanan karanlık güçler faaliyetlerini sürdürüyor. ‘‘Kod Adı’’ adlı dizinin konsept danışmanlığını yapan Sağlar’a göre, Susurluk düzeninin oluşturduğu kara para, finans ve medya sektörüne akma teşebbüsleri ortaya çıkarılmış olsaydı, hukuk devleti çabası amacına gerçekleşmiş olacaktı. Türkiye’nin Dünya Bankası’na, IMF’ye bağımlılığının altında yatanın da bu düzen olduğunu vurgulayan Sağlar, ‘‘Devlet sadece banka hortumlarına 75 milyar dolar ödedi. Bu düzenin ortaya çıkması için bazı kodlar açıklanmalı’’ diye konuştu. 10 otobüs ve 2 minibüsle Ankara’ya giden TAYAD’lılar, İnsan Hakları Anıtı önünde biraraya geldiler. ‘Bildiklerini açıklamadılar’ Öldürülenlerin, kaçırılanların ve benzeri birçok faaliyetin ne olduğunun açıklanması gerektiğini kaydeden Sağlar, aynı dönemle ilgili 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in de bilgilerini aktarması gerektiğini, eski başbakanlardan Mesut Yılmaz’ın da bazı bilgileri söyleyip arkasını getirmediğini ifade etti. Dönemin emniyet müdürü Kemal Yazıcıoğlu’nun özel harekâtçıları sorgulama bandına ulaşılmadığını kaydeden Sağlar, şöyle devam etti: ‘‘En önemlisi, Doğan Güreş’in bildiklerini açıklaması. Eşref Bitlis’in uçağının düşmesi ile ilgili soruşturmanın neden çabuk kesildiğini, neden şimdiye dek konuşmadığını açıklamalıdır. TSK’nin ilk kez yaptığı bir uygulama ile Güreş’in ismini garnizonlardan sildiği iddiaları var. Bu doğru mudur, gerekçesi nedir? Bunların bugün, Susurluk’un 10. yılında açıklanması Türkiye’nin içinde bulunduğu düzenin görülmesi, binlerce yurttaşın yaptığı aydınlık eylemleri adına önemlidir.’’ TAYAD’dan F tipi eylemi ANKARA/ADANA (Cumhuriyet) Türkiye’nin ri sırasında Yüksel Caddesi’nde beklemeye başlaçeşitli illerinden otobüslerle dün Ankara’ya gelen yan diğer TAYAD’lılar ise türkü söyleyerek halay Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma ve Daya çekti. TAYAD’lıların milletvekilleri ile görüşmelenışma Derneği (TAYAD) üyeleri, F tipi cezaevleri rine bugün de devam edecekleri, 2 gün içinde önceden randevu aldıkları 60 milletvekili ile görüşnin kaldırılmasını istediler. 10 otobüs ve 2 minibüsle Ankara’ya ulaşan TA meyi planladıkları öğrenildi. YAD’lılar, Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde toplandılar. ‘‘Tecridi kaldırın’’ yazılı Avukatlara saldırıya tepki Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile Ceza ve Tevkifevpankart açarak sloganlar atan TAYAD’lılar, ‘‘ölüm orucu’’na başlamış 3 hükümlünün fotoğraflarının leri Genel Müdürü Kenan İpek hakkında tazminat bulunduğu dövizler taşıdılar. Grup adına basın açık davası açmak üzere Sirkeci Adliyesi’ne gelen İstanbul Tecride Karşı Dayalamasını okuyan TAYAD nışma Komitesi üyesi Başkanı Mehmet Güvel, 20 ? TAYAD Başkanı Mehmet Güvel, 26 avukatın Çevik KuvEkim 2000 yılından itibaAdalet Bakanı ve milletvekillerinden vet’te görevli polisler taren 122 hükümlünün ‘‘tecF tipi cezaevlerinin kaldırılması için rafından zor kullanılarak ride karşı başlattıkları ölüm girişimde bulunmasını istedi. dışarı çıkarılmasına teporuçlarında öldüklerini’’ ki gösteren Adana Besöyledi. Güvel, Adalet Bakanı ve milletvekillerinden F tipi cezaevlerinin kal hiç Aşçı ile Dayanışma ve Tecride Karşı Dayanışdırılması için girişimde bulunmasını istedi. Açık ma komiteleri, saldırının utanç verici bir hukuk lamanın ardından TAYAD’lılar 3’er kişilik heyet skandalı olduğunu belirterek Çiçek’in özür dileler halinde randevu aldıkları milletvekilleriyle gö mesini istedi. Adana Adliyesi’nin arka giriş kapısı rüşmek üzere TBMM’ye gittiler. Heyetlerin CHP önünde yapılan ortak basın açıklamasını okuyan avuDiyarbakır milletvekili Mesut Değer, Anavatan Par kat Şiar Rişvanoğlu, saldırıyı kınadıklarını belirtetisi Mersin Milletvekili Hüseyin Güler, CHP Ada rek ‘‘Bir kez daha meslektaşımız, kardeşimiz avuna Milletvekili Kemal Sağ, AKP Hakkâri Millet kat Behiç Aşçı’nın sadece müvekkillerinin değil, vekili Mustafa Zeydan, CHP Balıkesir Milletveki bütün mahkumların ‘yaşam hakkı’nı savunmak li Sedat Pekel ve AKP Bingöl Milletvekili Abdu adına kendi yaşamını ortaya koyduğu bu onurlu eylemin ardındaki bütün talepleri desteklediğimizi ilan rahman Anik ile görüştükleri öğrenildi. TBMM’ye gönderdikleri heyetlerin görüşmele ediyor, kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz’’ dedi. ??? Alkollü içkide ÖTV yüzde 75’e dayanmış... Bu turizme destek mi yoksa köstek mi? Hangisi?.. Antalya’ya doğrudan yurtdışı seferleri yapılmıyor. Turistler İstanbul’a geliyor, oradan da Antalya’ya... Bu durumda kongre turizmi gelişir mi? Türk Hava Yolları neden doğrudan gidişgeliş seferleri yapmıyor Antalya’ya? Yazın yabancı uçaklar ise dolmuş seferi yapıyor sadece... Terör, kırmızı noktalar, kuş gribi, altyapı sorunları, ÖTV turizmdeki gelir kaybının başlıca nedenleri arasında yer alıyor... Zaman zaman şöyle haberler de çıkıyor: ‘‘Yabancı sermaye turizm sektörüne giriyor...’’ Yok öyle bir şey!.. Yabancı sermaye bugüne dek 50 milyon dolarlık yatırım yaptı... Cumhuriyet’in Antalya Temsilcisi Ahmet Oruçoğlu’na dönüşte söz verdim; Antalya’ya yeniden gelip turizmin geldiği noktayı, sorunları yeniden irdeleyeceğim!.. Turizmde tehlike çanları çalıyor!.. Kısa dönemlere subaylık yolu ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ‘‘Türk Silahlı Kuvvetleri’nde İstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar Hakkında Yasada Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı’’ dün TBMM’ye sunuldu. Tasarıyla, 21 Haziran 2001’den bu yana yürürlükte olan 4678 sayılı yasanın değiştirilmesi öngörülüyor. Tasarıya göre; artık kısa dönem erbaşlık yapan üniversite mezunları da terhis olmayı beklemeksizin sözleşmeli subaylığa başvurabilecek. ‘Buzdağının küçük bölümü’ Yurttaş Girişimi sözcülerinden avukat Ergin Cinmen, devleti sarıp sarmalayan Susurluk kod adlı suç ilişkilerinin hâlâ devam ettiğini Şemdinli’deki olayların gösterdiğini belirtti. Dönemin İçişleri Bakanı DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar’ın ‘‘ilginç bazı işlere’’ soyunduğuna dikkat çeken Cinmen, Ağar’ın Susurluk yapılanmasının başında görülmesine karşın yargılanamadığını anımsattı. Cinmen, ‘‘Susurluk kazasına ilişkin bazı insanlar hakkında mahkumiyet kararları verildi. Ama buzdağının küçük bir bölümüydü. Koca bir bölüm, icrai faaliyette’’ dedi. Cinmen, Danıştay üyelerine yönelik katliamda, suç ilişkilerinin Susurluk’ta adı geçen kişilere kadar ulaştığını ancak soruşturma geçirmediklerini ifade etti. ??? Kanaltürk ikinci yaş gününü görkemli bir biçimde kutluyor. Atatürkçü, Cumhuriyetçi, laik, yurtsever, demokrat, özgürlükçü, çağdaş bir televizyon kanalı Kanaltürk, Tuncay Özkan’ın kaptanlığında iki yıldır ilkeli yayıncılığa imza attı. Programlarını zevkle izliyorum. Cüneyt Ağabey (Arcayürek), Oktay Ekinci, Kemal Yavuz, Erbil Tuşalp, Merdan Yanardağ, Oğuz Oyan, Hulki Cevizoğlu, Mine Kırıkkanat, Namık Koçak, Tunç Mollaveyisoğlu’na, tüm Kanaltürk emekçilerine kucak dolusu sevgiler. İyi ki varsınız!.. TRT’de alkolsüz kokteyl gerginliği ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TRT’de 31 Ekim’de düzenlenen ve radyo televizyon yayınlarını konu alan konferansın ardından verilen kokteylde, alkol gerginliği yaşandı. Edinilen bilgilere göre, TRT’de AGB Reyting ölçümü ile ilgili bir toplantı yapıldı. Toplantıya RTÜK Başkanı Zahit Akman ve bazı RTÜK üyeleri, iletişim fakültelerinden öğretim üyeleri ile çok sayıda iletişim uzmanı da katıldı. TRT’nin vekil Genel Müdürü Ali Güney’in katılmadığı toplantının kokteylinde içki sunulmaması, bazı davetlilerin tepkisini çekti. Bazı konuklar, protesto için toplantıyı terk etti. Bayrampaşa Cezaevi’nde 12 kişinin ölümüne neden olanlar yargı önüne çıkarılamıyor hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ‘Hayata Dönüş’e soruşturma izni yok İstanbul Haber Servisi Bayrampaşa Cezaevi’ne düzenlenen “Hayata Dönüş” operasyonunda 12 kişinin ölümüne neden olan sorumlular yargı önüne çıkarılamıyor. Eyüp Cumhuriyet Savcılığı’nca başlatılan soruşturma 6 yıldır sürüyor. Ankara Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı, operasyonda müdahale grubu olarak kimlerin görev yaptığının tespiti için sayısız yazı yazılmasına karşın savcılığa yıllardır hiçbir bilgi vermiyor. İstanbul Valiliği, kimlikleri bile belirlenemeyen jandarma görevlileri hakkında soruşturma yürütülmesine üçüncü kez izin vermedi. Eyüp Cumhuriyet Savcılığı ise “delillerin takdirinin adli makamlara bırakılması gerektiğini” belirterek karara yeniden itiraz etti. İstanbul Valiliği, Eyüp Cumhuriyet Savcılığı’nın başlattığı Bayrampaşa’daki operasyona katılan jandarma personeli hakkındaki soruşturmaya üçüncü kez izin vermedi. ‘Görevini gerçekleştirdiler’ İl Jandarma Komutanlığı’nın ön inceleme yaptığını belirten valilik, savcılığa gönderdiği kararda, C Blok’ta ölen 12 kişiye hiç değinmedi. Bazı jandarma personelinin emir almadan C Blok’a girdiği kaydedilerek, inisiyatif kullanan iki astsubay, bir jandarma uzman çavuşun, durumun aciliyeti nedeniyle bir grup erbaş ve er ile gardiyanları güvenli bölgeye ulaştırmaya çalıştıklarının anlaşıldığı belirtildi. Durumu haber alan birlik komutanının içeri giren personeli derhal geri çağırdığı ifade edilerek “Yapılan in celemede cezaevini tahliye etme amacında olan jandarma, aşırı ve orantısız güç kullanmadan, tahriklere kapılmadan, amaç ve emirleri dışına çıkmadan, hiçbir tutuklu ve hükümlüye kötü muamelede bulunmadan görevini gerçekleştirmiştir” denildi. diğini kaydeden cumhuriyet savcısı, bu kararın da bozulmasına hükmeden mahkemenin, usulüne uygun yapılmayan ön inceleme raporunun da iadesine karar verdiğini kaydetti. 74 görevlinin ifadesi alınmadı Mahkemenin, ceza verme zamanaşımı süresi dikkate alınmadan, gecikmeye neden olarak dosyanın sürüncemede bırakılmasına sebep olan kamu görevlileri hakkında da suç duyurusunda bulunulmasına hükmettiğini anımsattı. İstanbul Valiliği’nin 10 Nisan 2006 tarihinde, yeniden soruşturmaya izin vermediğini belirten savcı, haklarında soruşturma izni istenen jandarma görevlilerinden 74’ünün ifadesinin alınmadığını, eksik ön incelemeyle karar verildiğini kaydetti. Savcı itiraz etti Eyüp Cumhuriyet Savcısı Ali İhsan Demirel de İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne üçüncü kez itiraz etti. Cumhuriyet savcısı, valiliğin 2003 yılında verdiği bu yöndeki kararının, “operasyona katılan personelin kimliklerinin açık olarak belirlenmediği, ifadelerinin alınmadığı” gerekçesiyle bozulduğunu anımsattı. Valiliğin, 2005 yılında yeniden soruşturma izni verme CUMHURİYET 05 K