Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 EYLUL 2005 PAZAR
12 1 A # J / \ ffl J\A_FI^I U VF U leyla.tavsanoghı(â cumhuriyetcom.tr
İstanbul Başkonsolosu Büyükelçipayesindeki Damir Perincic'le Hırvatistan
9
ın üyelik müzakerelerinin askıya
ahnmasını, Türkiye ile olan ilişkilerini ve 'Balkan Kargo SüperKoridoru' adını verdiği özgünprojesini konuştuk
Konularımızdan birisi
AB *nin Hırvatistan 'la
üyelik müzakerelerini
askıya alması. Perincic
bu sorunu yakında
aşacaklarına
inandtklarını söylüyor.
Biz Hırvatistan olarak
giiçlü tıırizmimizle
öğünürüz. Çünkü gerçekten
giiçlü bir turizm sektörümüz
var ve bu alanda söz
hakkımız da bulunuyor.
4
Bakın, '60'lıyıllardan
beri biz turizmimizi
geliştiriyoruz. Bütün
Avrupa ülkelerinden turist
akını oluyor. ^
4
U Türkiye 'de durum
her geçen gün
düzeliyor. AB değerlerini
uyguluyor; bunlara
• uyıAn sağlıyor.
AB üyesiolmak'SÖYLEŞİ
LEYLATAVŞANOĞLU
Hırvatistan, eskı Yugoslavya'nın dağıl-
masından sonra kurulan bağımsız bir
cumhuriyet. Türkiye'nin burnunun di-
binde olmasa bile çok yakınlannda bir ül-
ke oluşuna karşın burada pek de tanın-
mıyor. Kim bilir belki küçüklüğü, nüfu-
sunun azlığı bunda etken. Ancak yaban-
cı televizyon kanallannı seyredenler Hır-
vatistan Turizm Bakanhğı'nın verdığı tu-
rizm kliplerini mutlaka izlemişlerdir, dı-
ye düşünüyorum. Bu kliplerde Hırvatis-
tan'ın Adriyatik kıyılannın güzellikleri
gözler önüne seriliyor. Zaten ülke de ken-
dını ağırlıklı olarak turizme odaklarruş.
Bir yandan da hanl hanl AB'ye gırme uğ-
raşı içinde. Ama geçen aylarda biryol ka-
zasına uğramış ve AB'yle müzakereler
asbya alınmış. İstanbul Başkonsolosu
Büyükelçi payesindeki DamirPerinck'le
Tepebaşı'ndakı konsoloslukta konuşu-
yoruz. Konulanmızdan birisi AB 'nin Hır-
vatıstan'la üyelik müzakerelerini askıya
alması. Perincic bu sorunu yakında aşa-
caklanna inandıklannı söylüyor. Ülkesi-
nin Türkiye'yle pek çok alanda işbirlıği
içme girmek istediğini anlatıyor. Bir de
Balkan Kargo Süper Koridoru adını ver-
dığı özgün projesinin aynntüannı açık-
lıyor:
-SizyaklaşıkbiryddırHırvatistan 'ın İs-
tanbulBaşkonsolosluğugöreviniyaptyor-
sunuz, Dahaönce l zakdoğu 'da, Bahık ül-
kderi veIsveçHe büyükelçüikgörevindey-
diniz. Görevliolduğunuzöbürülkelerlekh
yasladığınızda Türkkiütiirününasddeğer-
lendiriyorsunuz?
PERtNCİC - istanbul'da yaşamak Do-
ğu baharatıyla tatlandınlmış bir Batı ya-
şam biçimi. Istanbul'da yaşamak ger-
çekten bir ayncalık. Elınızin altında pek
çok seçenek var. Zaten yaşam seçenek-
lerden oluşmuyor mu? Aradan ikı-üç yıl
geçıp de Türkiye'nin doğu bölgelerine
gitme fırsatını bulduğumda bakalım ne
gibi izlenimler edineceğim.
Türklye'de turlzm döneml uzun
- Bakarsmız fikrinizi değiştirirsiniz...
(Gülüyoruz).
PERtVCÎC - Ama en azından şimdi-
lik gördüklerimden ve yaşadıklanmdan
çok etkilendiğirm söyleyebilirim. Bir ke-
re Türkiye'nin özellikle turizm alanın-
da çok önemli firsatlan ve olanaklan var.
Turistler ıçin bir cazibe merkezi olmayı
çok iyi biliyor. Biz Hırvatistan olarak
güçlü tunzmimizle övünürüz. Çünkü
gerçekten güçlü bir turizm sektörümüz
var ve bu alanda söz hakkımız da bulu-
nuyor.
Ama burayı gördükten sonra Türki-
ye"den esinlenip bunu Hırvatistan'da uy-
gulamamız gerektığini düşünüyorum.
Çünkü Türkiye'de turizm tekbir mevsim-
le sınırlı kalmıyor. Turizm dönemi çok
uzun. Bizim de Hırvatistan"da bunun
üzerinde kafa yormamız gerektiğini dü-
şünüyorum.
- Hırvatistan 'ın Adriyatik sahil şeridt-
ninMminin.intafyayöresinoümeçokben-
zediğinibüiyvrum. Dolaytsıylagüneş, kum
ve denizi burada çok iyi satabüiyorsunuz.
Öbür bölgeler nasıl?
PERtNCtC - Evet, bizim Adnyatik
kıyılarınınki Antalya'mn iklimine ya-
kın. Burada uzunbir turizm mevsimimiz
var. Ama Hırvatistan olarak turizmı çe-
şitlendirmenin arayışı içindeyiz. Bize
göre artıkturizm sadece denizde yüzmek-
le sınırlı kalmamalı; turiste çok daha faz-
la seçenekler sunabilmeliyiz. Bakın,
'6O'lı yıllardan beri biz turizmimizi ge-
liştiriyoruz.
Bütün Avrupa ülkelerinden turist akı-
nı oluyor. Bu sektörde bayağı bir geliş-
mişlik düzeyimız var. Hatta 100 yıldan
eski turizm yörelerimiz olduğunu söy-
leyebilirim.
-Ömeğin?
PERİNCİC - Oparja gibi yöreler. Bü-
tün Adriyatik kıyısı boyunca, sizlerin
köy bıle tabir edebileceğınız küçük kü-
çük kentlerimiz var. Sokaklan arnavut-
kaldınmı... Açık hava kahveleri turistle-
re hizmet veriyor. Ortam çok hoş. Bu
kentlerde butik dedığimiz küçük oteüer
de var. Ama artık daha fazla büyük ve
lüks otellere yatuım yapmamız gereki-
yor. Böylece de turizmi daha kalitelı ha-
le getirmış oluruz. Bir de Hırvatistan'ın
yat tunzmı çok önemli. Bu işı yapan
100'den fazla şirket var. Tunzm ekono-
mimızin çok önemli bir unsuru. Önü-
müzdeki yıllarda daha da önem kazana-
cağını umuyorum.
- Peki, Türkiye'yle turizm alanında or-
takgirişanleriniz var mt?
PERINCİC - Daha bu işın başlangıcın-
dayız. Hırvatistan'da yaklaşık 200 Türk
şirketı yatınm yapıyor. Şu anda elimiz-
de özelleştirme kapsamında ihaleye çı-
kacak devlet otelleri var. Sanıyorum,
Türk şirketlen bızdekı bu özelleştirmey-
le yakından ılgıleneceklerdır.
flgilenenlerden birisi Rixos Otelleri.
Biz Hırvatistan olarak Hıristiyan dünya-
sının da doğu sınınnı oluşturuyoruz. Os-
manlı dönemınde de bu böyleydi. Bakın,
denizden ya da karadan yolculuk ettiği-
nizde 100 kilometre sonra îtalya, Sloven-
ya ya da Avusturya'dasınız. Bunlann
hepsi AB üyelen. Hırvatistan'ın da iki
yıl içinde AB üyesi olacağını umuyo-
rum. Türkiye'nin de önemli çıkan AB
ülkelerine ihracatı kolaylaştırmaktır. Do-
layısıyla Türkiye'den taşunacılık şirket-
len doğrudan Hırvatistan'a gelip bura-
dan çeşitli AB ülkelerine gidebilirler.
Olayı tersine çevirelun. AB'den Türki-
ye'ye ihracat da doğrudan Hırvatistan
üzerinden çok kolaylaşabilir. AB ürün-
leri Turkiye'den Ortadoğu ve Asya pa-
zanm daha kolayca yakalayabılir. Buna
da Balkan Kargo Süper Kondoru diye-
bıliriz. Ucuz fiyatlarla ve uygun bir bi-
çimde bu taşımacıhğı ortaklaşa yaparsak
muazzam bir iş sektörü yaratmış oluruz.
İklncl bir taşımacılık
- Bir zamanlar, Yugoslavya parçalan-
madan önce Türkiye 'den bauya taşımaa-
boyunca dikkatimi bu taşunacılık ala-
nında odaklamak istiyorum. Bu Hırva-
tistan ve Türk ekonomilerini kalkındır-
makla sınırlanmayacak. Çok büyük bir
iş bu. Üstelik bunu gerçekleştirebilirsek
pek çok da istihdam alanı yaratmış ola-
cağız.
- Hırvatistan 'm olası AB üyeliğinden
söz ederken ülkenkin AB'yle üyelik mü-
zakerelerinin askıya ahndığını biüyorum.
Buna da bayağı büyük boyutlu bir skan-
dalneden olmustu. Bunu anlatirnusınız?
PERİNCtC - Bakın, Hırvatıstan sıya-
si sorunlann ortaya çıkmasıyla değil, bir
savaşın patlak vermesınden sonra doğ-
du. Hırvatistan'm her zaman hedefı ba-
ğımsız olmak ve Avrupa'nın birlığine
dahil edihnekti. O zamanlar AB'mn adı
AET'ydi. Ama artık bu anlayış çok de-
ğişti. Artık AB üyeliği Avrupa değerle-
rini paylaşmak ve korumak anlamına ge-
liyor. Bu da Hırvat toplumunun bir de-
ğişım sürecme gırmesine yol açtı.
Bir Sovyet-komünist modelinden yo-
la çıkmıştık. Şimdi her şeyimizi değiş-
tiriyoruz. Evimizi tümüyle, yeniden el-
den geçirip ıçini temızliyoruz. AB üye-
Perincic, 'Biz Avrupa'nın göbeğinde olan bir ülkeyiz. Öte yandan Türirîye'siz Avrupa tarihi olabilir mi? Akıl alacak iş değil' diyor.
- Sizin, Hırvatistan ekonomisini iyice
canlandırmak için Türkiye 'yle ortakgiri-
şimleregirmedüşünceniz vardu Buproje-
niz ne asamada?
PERİNCİC - Türkiye'yle ticaretimiz
350 rrulyon dolar crvarında, ki bu da dü-
şük bir rakam. Çek daha yüksek olabi-
lir. Biz Turkiye'den otomobil, başka ta-
şıt araçlan, metal sanayi ürünleri, özel-
likle demir ve çelik, tekstil, son zaman-
larda da ev gereçleri, beyaz eşya, tele-
vizyon, başka elektronik aygıtlar alıyo-
ruz. Özellikle de sizin Beko marka ürün-
ler bızde çok satıyor. Bunlar da bizim ıt-
halatımızın aslan payını oluşturuyor. Tür-
kiye'ye ise bır miktar petro-kımya ürü-
nü, sanayi malzemesi ve taşıt yedek par-
çası satıyoruz.
Aynca DElK bünyesinde Türkıye-Hır-
vatistan tş Konseyi kuruldu. Birkaç top-
lantı yapıldı. Bu da iyi bir gelişme. Bu
tür bağlantılarla ılişkilen genışletebili-
rız, diye düşünüyorum.
Balkan Kargo Süper Koridoru
-Bir detaşanaahk konusunda işbirliği-
ni geliştirme projeniz var. Buna Balkan
KargoSüperKoridoru adını veriyorsunuz.
Buprojenizi anlatir nusınız?
PERİNCİC - Var. Aslında Türkiye de
Hırvatistan da jeopolitik konumlanm
azamıye çıkarmabdırlar, inancındayım.
hk Yugoslavya üzerindenyapdnuyormuy-
du?
PERİNCİC - Yapıhyordu, tabıi. Ama
Yugoslavya parçalanınca Türkiye ro-ro
gemilerıni doğrudan îtalya'nın Tneste li-
manı yoluyla Batı Avrupa'ya gönder-
meye başladı. Ama Trieste limanının ka-
pasitesı sınırlı. Dolayısıyla da ikinci bir
taşımacılık noktasına ihtıyaç var.
Şımdi Türkiye'nin Avrupa'yla ilişki-
leri daha sıkılaştıkça daha çok TIR ve ge-
mı Turkiye'den Batı Avrupa'ya gidecek.
Bu taşımacılık için de bizim Adriyatik
kıyısındaki Rijeka limanı çok uygun.
Başka bir seçenek de karayolu. Biz Ri-
jeka'dan Slovenya sınınna kadar olan
otoyol tnşaatını bitırdik. Bu alandakı ge-
lişmenin yakında gerçekleşeceğini düşü-
nüyorum.
- PeMya demiryolu?
PERİNCİC - O da var. tstanbul'dan
dırekt Zagreb bağlantısıyla yıne kolay-
ca Avrupa'ya ulaşıyorsunuz. TIR'lan
tren vagonlanna yükleyip bu yolu kolay-
ca almak mümkun. Sanıyorum, bunu da
önümüzdeki yılın başında başaracağız.
Bunu başarmadan önce de Türk TIR şo-
förlerinm araçlanm güvenli bir bıçimde
park edecekleri, dinlenip yemek yiye-
cekleri dinlenme alanlan yapıyoruz. Bir
başka gelişme de Sırbistan srnrruıa uza-
nan otoyol inşaatının tamamlanma aşa-
masmda oluşu. Buradakı görev sürem
si olabilmek için de eski sorunlann hep-
sini geride bırakmamız lazım. Yugos-
lavya'daki savaşta savaş suçu işlemekle
suçlanan bir generalimiz Lahey'deki
LTuslararası Adalet Divam'nda suçlu
bulundu ve ceza yedi. Ama kaçak oldu-
ğu için de ceza karan gıyabında verildi.
Onun Adalet Divanı'na teslim olması
gerekiyor.
imajımızı düzeltmek
zorundayız
- Kendisi hâlâ kaçak mı?
PERİNCİC - Hâlâ kaçak. Uluslarara-
sı toplum Adalet Dıvanı tarafindan mah-
kûm edilen bir kişınin teslim olması ge-
rektiğini ve Hırvatistan'ın da bu ilkenin
arkasında durmasnun zorurüu olduğunu
beyan edıyor. Dogru. Ama bu şahıs Hır-
vatistan'da değilse kendisım nasıl tes-
lim edebilınz? Bulunduğu yeri bilmiyo-
ruz. Son aylarda samyorum Hırvatistan
hükümeti, tutumunu anlatabihne olana-
ğını buldu. Yakın gelecekte bu sorunu aşa-
cağınııza inamyorum. Çünkü doğnı yol-
da olduğumuza inanıyonım. Ülkede ol-
mayan bir şahsı nereden bulup da teslim
edebiliriz? Dolayısıyla da bu konunun
müzakerelerin askıya alınma nedeni ol-
maması gerektiğini düşünüyorum.
Kısa süre sonra müzakerelerin yeniden
başlaması konusunda çok iyimserim. Ta-
bii müzakerelerin kolay geçmeyecegini
de bilıyorum.
Kolay olsa bile bir de AB mükteseba-
tına uyum yasalannnı çıkarüması ve bun-
lann gündelik yaşama uyarlanması me-
selesi bulunuyor. Yine de bütün bu zor-
luklar aşılacaktn1
. Ama tabii hiç kimse-
yi bizi iyi gözle görmeye zorlayamayız.
Biz kendi imajımızı düzeltmek zorunda-
yız. Ülkedeki bütün siyasi partiler de so-
runun nihai çözümü için tek cephe oluş-
turmuş durumdalar. Aralannda hiçbir
görüş aynlığı yok.
Teknik bazı engeller
- Peki, siz Türkiye'ninAB 'yetam üyelik
oiasüıklannt nasü değerlendâiyorsunuz?
PERtNCİC - Bakın, müzakereler sü-
recınde Türkiye'nin önüne teknikbazı en-
geller, zorluklar çıkacaktır. Ama şunu
anlamamız lazım: Bu öbür tarann de-
ğerlenni tam olarak kendınize uygulama-
yı başarabilmeniz sürecidir. Bunu yap-
tığınız zaman da birleşirsiniz. Esas ko-
nu budur. Türkiye gerçekten AB'ye tam
üye olmak istiyorsa bunlan yenne getir-
P O R T R E
BÜYÜKELÇÎ DAMİR
PERESCİC
Hır\>atistan/Karlovac, 1953
doğumlu. Zagreb Üniversitesi
îktisat Fakültesi 'nde
vükseköğrenimini tamamladıktan
sonra Malezya 'nın başkenti Kuala
Lumpur'da buiunan Keban
Üniversitesi 'nde yüksek lisans
çalışmasım bitirdi. Ülkesinde
sigortacıhk ve turizm
sektörlerinde çalıştı. I990'da
daha Yugoslavya 'nın dağılmadığı
dönemde Hırvaîistan Turizm
Bakan Yardımcısı oldu.
Hm'atistan bağımsızlığını ilan
ettikten sonra Isveç, Lih'anya,
Letonya, Estonya, Malezya, Laos,
Vietnam büyükelçisi olarak görev
yaptı. 2004 'ten beri de
Hırvatistan 'ın İstanbul
Başkonsolosu.
melidir. O zaman da Türkiye'nin AB'ye
üye olmaması için birneden kalmayacak-
tır.
-FransavedzefSkledeAlmanya 'dakiBir-
lik PartUeri Türkiye'nin Avrupa'nın bir
parçasıolmadığını, dolaytsıyladaAB yehiç-
bir zaman üye olamayacağını savunuyor-
lar. Siz bu görüşe ne diyorsunuz?
PERİNCİC - Evet, bu gelişmeleri ben
de izhyorum. Bakın, bir ülkenin içinde
bır siyasi parti kimi konulan farklı ba-
kış açılanndan ele alabüir. Bunun nede-
ni kimi zaman o ülkenin, çözmeleri ge-
reken ıçişleriyle ilgili olabilir. Bu ıç so-
run halıhazırdaki uluslararası konulardan
tamamıyla farklı da olabilir. Bu konuyu
istanbul'daki öbürülkelerin başkonsolos-
lan olan meslektaşlanmla konuştum.
AB'nin temeli kültür farklılıklanna sa-
hip oluşu. AB tek tip, sadece Hıristiyan-
lann ya da tek bir siyasi görüşün hâkım
olduğu bir topluluk değil.
AB'de çok çeşitlilik var. Bu da onun
zengınlığı. Eğer dinden söz ediyorsak
farklı dinlerbir sorun olmamalıdır. Ama
konuyu yerel sorunlara ve konulara in-
dirgiyorsanız bu sorun oluşturur. AB'de
önyargılarla hareket edemeyız. AB
demokrası, kültür zenginliğı, insan çeşit-
lüığı zenginliğı, insan haklan kavTamlannı
içerir. Dolayısıyla da sorunlann bu kav-
ramlar çerçevesi içinde çözülmesi gerek-
mektedir.
Perincic: Türkiye siz Avrupa tarihi olmdz
-1949'daAvrupa Konseyi kuruhırken
Türkiye kurucu üyelerden birisiydL Da-
ha sonra 1963'teAET'nin ala çetdrdek
ülkesisadece Yunanistan ve Türkiye'yle
ortakhk anlaşması imzalamısa. Türİd^v
o zamanlariyiydideşimdıneden kötüol-
du, sizce?
PERİNCİC - Tarihe dönüp bakarsak
herkesin söyleyeceği çok şeyi \ardır. Hır-
vatistan, A\Tisturya-Macaristan Impa-
ratorluğu'nun bünyesinde Avrupa'nın
tam merkezindeydi. tkinci Dünya Sa-
xaşı sonunda komünist devrim yüzün-
den Avrupa'nm dışrna itildik. Şundiy-
se geri dönmeye çalışıyoruz, ki bu bü-
yük bir saçmahk. Biz Avrupa'nın gö-
beğinde olan bir ülkeyiz. Öte yandan
Türkiye'siz Avrupa tarihi olabilir mi?
Akıl alacak ış değil.
- Kimileri Türkiye'nin Avrupa ve Or-
tadoğu arasında çok iyi bir tampon ülke
görevigörebileceğigöriişünüsavunuyor.
Bu görüşe ne diyorsunuz?
PERİNCİC-Bakın. Türkiye'nin Av-
rupa değerlenni özümsemesi durumun-
da AB 'ye tam üye olmasının ne gibi sa-
kıncalar doğurabileceğini anlamıyo-
rum. AB' nm kesinlikle coğrafi bir bir-
hk olmasına gerek yok ki... Evet, ismi
AB. Dolayısıyla da bütün Asya ya da
başka ılgisız bölgelen bünyesine ahna-
sı gibi bır durum söz konusu değil. Öte
yandan kendini tam Avrupah gören
AB'nin merkezindeki olan üUceler de
bu aidiyetı sıkı sıkı korumaya çalışıyor.
- Üstelikfederasyon çalışmalan bu du-
rumu daha da güçlendirmiyor mu?
PERİNCtC - AB'de ışler biraz fazla
süratli gelışıyor. Bakın, Soğuk 8 3 % ^ ^
bitmesinm üzennden 15 yıl geçti. Es-
ki Demir Perde ülkeleri şımdi AB'ye
üye oldu. Evet, belki 15 yıl tarih için
çok kısa bır dönem. Öte yandan AB pro-
jesini başlatan, sizin deyiminizle çe-
kirdek ühVeler de kendi sorunlarmı tam
olarak çözemediler.
Malezya'da görev yaparken yaptı-
ğım bir gözlemimi anlatayrm. Biliyor-
sunuz Malezya, Ingiliz ÜUceler Toplu-
luğu üyesi bir ülke. Topluluğun gide-
rek güçlendiğinı bizzat görerek yaşa-
mıştım. Ingiltere aym zamanda AB 'nin
bır üyesi. Dolayısıyla AB içüıdeki so-
runlara da bır biçimde çözüm bulacak-
lanm, yaşananlan doğru biçimde özüm-
seyeceklerini umuyorum. Ama tabii kı
biz kendimize bakalım.
Türkiye'de durum her geçen gün dü-
zeliyor. AB değerlerini uyguluyor; bun-
lara uyum sağlıyor. Bu uzun bir süreç.
Tek bir hükümetle bu ış başanlmaya-
bilir. Sonuca ulaşıncaya kadar pek çok
hükümetin gelip geçmesi gibi bir du-
rum ortaya çıkabilır. Başka üye adayı
ülkelerde de aym şey olmadı mı? Za-
man meselesi...
- Hükümetier gelip geçer diyorsunuz,
amaya bir başka hükümetAB üyeliğine
yeterince destek vermezse ne ohır?
PERtNCtC -Bakın. ben Isveç'te gö-
rev yaparken şöyle bir deneyim yaşa-
dım. Isveç'te eski başbakan CarlBild'in
muhafazakâr hükümeti AB'yle müzâ-
kereleri başlatmıştı. Derken genel se-
çimler oldu. Bild hükümeti kaybetti.
Sosyal demokratlar iktidara geldi. Is-
veç AB'ye tam üye olduğunda sosyal
demokratlar iktidardaydı. Dolayısıyla
da övgüleri onlar aldılar.
Bu da politikada olağan olaylardan.
O