Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 EYLÜL 2005 PERŞEMBE
HABERLER
DUNYADABUGUN
ALt StRMEN
'Hepimiz Katiliz'
195O'li yıllarda seyretmıştim, Andre Cayat-
te'in filmi "Hepimiz Katiliz"\. Bir suç makinesi
haline dönüşmüş sonu darağacında noktalana-
cak olan delikanlının öyküsünü anlatırken hu-
kukçu kökenli sinemacı Cayatte, onu toplumun
kendi davası adına nasıl öldürmeye alıştırdığını,
kahraman görüntüsü altında, gerçekten nasıl bir
cinayet aleti yaratıldığını gösteriyordu.
Cenazesi önceki gün Fatih Camii'nden kaldın-
lan Ata Türk'ün annesi meşhur Semra Hanım
oğlunun şehıt olduğunu söyledi ve haklı olarak
da çok tepki çekti.
Gerçekten de, ne kadar zorlarsanız zorlayın
Ata'nın şehit olduğunu söylemek mümkün değil-
di.
Ama çok bilmiş, lafazan kadın bir şeyler anlat-
mak, oğlunun bazı şeylerin kurbanı olduğunu
söylemek istiyor olmalıydı.
Bu saptamada bir gerçeklik payı vardı, ama
doğrusu ya yakınma konusunda, en son hak sa-
hibi olacak olan kişi, oğlunun sırtına basarak şöh-
ret basamaklannı tırmanan annenin kendisiydi.
Ata, herhangi biri olmayan bir herhangi kişiy-
di. Hiçbir özelliği olmayan bu çocuğun ölümü-
nün medyada uyandırdığı yankı da bunu göste-
riyor. 20 Eylül günü kimi TV ekranlannı en fazla
işgal eden haber bu olduğuna, aynı gün Hürri-
yetim internet sitesine olayla ilgili olarak gönde-
rilen yorum sayısının "çok önemli olaylar"da gö-
rülen 600 rakamını aştığına göre, günün en ilgi
çeken haberi ile karşı karşıyaydık.
• • •
Ata Türk'ü şöhrete ulaştıran, herhangi bir hü-
neri, bilgisi veya kişiliğinin gücü değil. "Gelinim
Olur musun" adlı ipe sapa gelmez bir realty
showda, daha çok buyuran anası Semra Ha-
nım'ın çenesi ve huysuzluğuyla, kamuoyunun il-
gisini çekmesi sayesinde, bu delikanlının aşk
öyküsü toplumun gündemine oturdu.
Andy Wartıool'un da dediği gibi artık herke-
sin bir günlüğüne hatta birkaç saatliğine meşhur
olma olanağının bulunduğu bir dönemin yeni
kahramanlanndan biri oldu, hiçbir özelliği olma-
yan Ata Türk.
Eğer toplumun btı düzeysizliği olmasaydı, Ata
belki de sıradan bir insan olarak daha uzun bir
yaşamı sürdürecekti.
Başannın üretime, yaratıcılığa bağlı olmadığı,
köşe dönmenin her türlüsünün kabul gördüğü
bir toplum düzeninde, adına televizyon denen,
bilgiyi, dünyayı evimize getirebilecekken, yeni
değer yargılannı egemen kılmayı yeğleyen, az
okuyan, kıt düşünen bir topluma neyi, nasıl dü-
şüneceğinı, neyi nasıl tüketeceğini dayatan alet
en yoz en alt beğeni düzeyini standartlaştınp,
tüm katmanlara egemen kılma işlevini yüklenen
ve hanenin hem eğlence aygıtı, hem buyurganı
haline gelen bu garip nesne insanlan hız.h yeni
yaşam ve algılama bçimine doğru götürürken
yaşamımıza da yeni kahramanlar sokuyordu.
• • •
Bu düzenin yeni, partaklığı çabuk solmaya
aday kahramanlanndan biri de Ata idi.
Ata'yı küçümseyenler, annesi Semra'ya acuze
diyenler hata ediyorlardı. Çünkü onlar kendilik-
lerinden var olmamışlar, toplumun talebinin bir
ürünü olarak ortaya çıkmışlardı.
Ata - Semra programlanna kızan, hatta o ve o
gibi programlann yasaklanmasını isteyenler de
haklı değillerdi.
Kendisini ve bütün toplumu kimin yöneteceği-
ne seçimiyle karar verme hakkına sahip insanla-
ra demokratik bir düzen içinde, "Sen kendini,
hatta çoğunlukta olduğuna göre, beni de yöne-
tecek olanları seçme hakkına sahipsin, ama
hangi programı izleyeceğine karar veremezsin,
onu ben söylerim!" demek mümkün müydü?
Her şey alan razı, veren razı düzeni içinde gi-
diyordu.
Zavallı şaşkın Ata, bir şeyler olduğunu, birden
şöhrete eriştiğini, sonra nedenini sağlıklı bir bi-
çimde kavramadığı şöhretin, elinden yine hızla
kaydığını görüyor, sıfırdan gidiş dönüş bileti al-
dığını, artık dönüş kuponunu kullanmakta, çıkış
noktasına dönmekte olduğunu sezer gibi oluyor,
panikliyordu.
Ata kısa yaşamı içinde, toplumun istediği bu
oyunun oyuncusu ve kurbanı olmuştu.
Anne Semra, şehitlikten söz ederken belki de
bu kurbanlığı kastediyordu. Ama yanılıyordu,
oğlu ne şehit olmuştu ne de gazi...
Toplum, Ata'nın öyküsü ve cenazesiyle katar-
sis (annma) yaşadığını sanırken de galiba yanılı-
yordu. Çünkü "Afe şehit oldu ne gazi, yok yolu-
na gitti Niyazi" gibi, o da izleyicisi olduğu oyu-
nun bütün sonuçlanyla yozlaşarak yoz seferinde
yok yoluna gidiyordu.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
Keyfl gözaltı iddiası
HÖCtemsücileri
suç duyurusuyaptı
İstanbul Haber Ser-
\isi - Haklar ve Özgür-
lükler Cephesi (HÖC),
18 Eylül'de Ümrani-
ye'de Yürüyüş Dergisi
sattıklan sırada bir gru-
bun saldınsına uğrama-
sına karşın polis tara-
fından gözaltına alın-
dıktan sonra tutuklanan
Onur Urbay'ın serbest
bırakılması için tstan-
bul Cumhuriyet Başsav-
cılığı'na suç duyurusun-
da bulundu.
Sultanahmet Adliye-
si önünde toplanan
HÖC temsılcisi bir grup
"Kahrolsun faşizm, ya-
şasın mücadelemiz".
"Onur Urbayserbest bı-
ratalsın", "Provakas-
yonlarason", "Yürüyüş
Dergisi susturulamaz"
sloganlan attı. Olay gü-
nü gözaltına alınan
HÖC temsilcisi Emel
Benek "Keyfi bir şekü-
de dergi satışuıa engel
olmaya çabşan polis, be-
raberinde getirdiği shil
faşistterle beraber bize
saktırarakprovakasyon
yöntenıine başvurdu. Ve
:
BunlarPKK'li'diyeba-
' dedi.
Ümraniye Cumhun-
yet Başsavcılığı'na gön-
derilmek üzere, Istan-
bvd Cumhuriyet Başsav-
cüığı'na suç duyunısun-
da bulunan HÖC temsil-
cüen, "BizterHÖCtem-
sikieri olarak sakhnyıkı-
myoruzve mücadeiemi-
zi sürdüreceğiz'' dedi.
ABD'li komutanlar ve Irak Devlet Başkanı Talabani'nin söz vermesine karşın faaliyetleri engellenemiyor
Kuzey Irak'taPKK karakoluANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
ABD'li komutanlar ile Irak Devlet
Başkanı Celal Talabani'nin PKK ile
mücadele sözü vermesine karşın Irak'ın
kuzeyındekı PKK varlığı gıderek ar-
tıyor. Terör örgütünün merkezi Za-
ho'da olmak üzere 3 karakol kurduğu,
bu karakollar aracılığıyla, kimlik sor-
ma ve üst arama yaptığı ifade ediliyor.
Diplomatik kaynaklardan edınilen
bilgilere göre, Irak'ta PKK terörörgü-
tü kendi alanını oluşturmaya başladı.
Ilk önce Irak Kürdistan Demokratik
Çözüm Partisi adı altında siyasi büro-
lar açan örgüt, bu kez de Zaho, Duhok
ve SüJeymaniye'de karakollar kurdu.
Karakollarda çok sayıda silah ve mü-
himmat bulunduğu ifade edilirken, te-
Para kaynağl kurutUİacak PKK'nin mali kaynaklannın kurutulması için ABD ile
Türk makamlan arasında geçen hafta yapılan toplantılarda genel anlayış birliği sağlandı.
tki ülke düzenli aralıklarla toplanacak bir çalışma grubu oluşturacak.
röristlerin eğitımlerinin gerçekleşti-
rildiği kaydedildi. Diplomatik kay-
naklar, merkez karakolun Zaho'da ol-
duğunu ve tüm PKK teşkilatının bu-
radan yönlendirildiğini söylediler.
Kaynaklaraynca 3 kontrol noktasın-
da tüm araçlann arandığını, bulunan
silah ve mühimmatlara da el konuldu-
ğunu anlatnlar. Irak Devlet Başkanı Ta-
labanı, daha önce yaptığı açıklamalar-
da Irak'ta PKK'nin hareketlenmesine
izin verilmeyeceğini söylemiş, bu kap-
samda ellerinden geleni yapacaklan-
nı açıklamıştı. Ancak karakollardan
birinin bulunduğu Süleymaniye ken-
tı Talabani aşiretinin kontrolü altında
bulunuyor. Diğer karakollann bulun-
duğu Zaho ve Duhok kentleri ise Kür-
distan Demokratik Partisi Başkanı Me-
sud Barzani'nin kontrolü altında bu-
lunuyor. ABD'li dıplomat ve üst dü-
zey askeri yetkililer ıse Türkiye'ye
geldiklerinde h-ak'ın kuzeyındekı PKK
yapılanmasına karşı büyük mücadele
verdiklerini anlatmış ve bunun süre-
ceğım dile getirmişlerdi.
PKK'nin mali kaynaklannın kuru-
tulması için ABD ile Türk makamla-
n arasında geçen hafta yapılan toplan-
tılarda genel anlayış birliği sağlandı.
tki ülke, düzenli aralıklarla toplanacak
çahşma grubu kurulması konusunda
anlaştı. Orgütün mali kaynağının bü-
yük bölümünü sağladığı Avrupa ülke-
lennın de bu mekanizmaya dahil edil-
mesi için girişünde bulunulacak.
flcı ülke terör ve maliye uzmanlan-
nm yer alacağı bir grup kurulması ka-
rarlaştınlan toplanüda, bu grubun ön-
20 EYLÜL'DE BÎTÎRECEKTÎ
PKK, eylemsizlik
karannın süresini
3 Ekim 'e ıızattı
• PKK/KONGRA-GELbiraçıklama
yaparak eylemsizlik sürecinin Türkiye'nin
A\Tupa Birliği ile müzakerelere başlayacağı
3 Ekim tarihine kadar uzatıldığını duyurdu.
jTÜRK *A*
.ARİ
DtYARBAKIR (Cum-
huriyet Bürosu)- Terör
örgütü PKK' KONGRA-
GEL, bir süre önce 20 Ey-
lül'de sona ereceğıni açık-
ladığı eylemsizlik karan-
nı, Türkiye'nin AB'yle
müzakerelere başlayaca-
ğı tarıh olan 3 Ekun'e ka-
dar uzattı.
PKK/KONGRA-GEL
ve örgütün yeni siyasi ya-
püanması Koma Komelen
Kürdistan ortak bir açıkla-
ma yaparak eylemsizlik
sürecini 3 Ekim tarihine
kadar uzattığını duyurdu.
AKP hükümeünı ve Baş-
bakan Tayyip Erdoğan' 13
Ekim'e kadar olan süreyi
değerlendirmeye ve so-
rumlu davranmaya çağı-
ran örgüt, Erdoğan'ın Di-
yarbakır'da söylediği söz-
İerin arkasındadurmadığı-
nı,pratikte hiçbir girişim-
de bulunmadığını duyur-
du. ABD ve AB'nin Kürt
sorununun çözümü konu-
sunda girişünde bulunma-
dığı ve Türkiye ile birlik-
te ortak konseptler oluş-
turduğu öne sürülen açık-
lamada, Kuzey Iraklı Kürt
örgütlerin de çözümün
önünü tıkadığı savunuldu.
Açıklamada şu görüşle-
re yer verildi: "Gefiştirdi-
ğimiz bir ayhk e\1emsizlik
süreci çokönemli ve değer-
K bir süreç olmuştur. Hü-
kümetin Kürt sorununun
çözümü konusunda içten
vesamimiounadığını orta-
yaçtkarnuşür. Türkiye'nin
AB'ye giriş sürecini sabo-
te etme pozis\onunda de-
ğiliz. Türkiye'nin ÂB ile
müzakere tarihi olan 3
Ekim öncesi sürecin çok
dikkatü de ahnması gere-
ken bir hassasrveti içerdi-
ğuıi düşünmekteviz. Hem
taşjdığırnız bu hassashetin
ve sorumluluğun bir gere-
ği olarak ve hem de Türki-
ye'dedönemselbirkaossü-
reciyaraop rant sağlamak
iste\en uiiçı-nüllrv'etçi ke-
simlerin ortamı provoke
edici durumunu dikkate
aimak gerekmektedir.''
TÎMMOB İstanbul h Koordinasyon Kurulu mitinge destek çağnsı yapti. (BARIŞ MUMYAKMAZ)
TMMOB 8 Ekim'de 'Savaşa, eşitsizliğe, şiddete hayır' diyecek
însancayaşam' çağnsı
İstanbul Haber Senisi - Türk Mühendis ve Mi-
mar Odalan Bırlığı (TMMOB) İstanbul tl Koor-
dinasyon Kurulu üyeleri, "Savaşa, eşitsizliğe, şid-
dete, sömürüye karşı başka bir Türkiye ve başka
bir dünya" sloganıyla 8 Ekim'de Ankara'da ya-
pılacak olan "TMMOB Mitingi''ne destek çağ-
nsında bulundu.
Taksim Gezi Parkı'nda yapılan basın açıklama-
sını okuyan TMMOB tstanbul Ü Koordinasyon Ku-
rulu Sekreteri Meftun Gürdallar, son 25 yılda uy-
gulanan yeni liberal ekonomik pohtikalar sonu-
cunda üretim yerine ranta dayalı bir modelin hâ-
kim kılmmaya çahşıldığma dikkat çekerek "Üre-
timin asli unsurlanolan mühendisJer, mimariar ve
plancılar açhğa, yoksulluğa mahkûm edflmiştir"
diye konuştu. Gürdallar, "BohıTüneB'ni bitirmek
için kilometresine 35 mirvon dolar harcandı. Oy-
saki Vlanş Tündi'ni İngilider Idlometresini 20 mil-
yon dolara getinniştir. Şimdi AKP aynı uygulama-
yı 'Kentsel Dönüşüm' projesinde >aprj»r. Bu "kent-
sel" değil 'rantsal' dönüşümdür" dedi.
Sermayenin çıkarlan için yürütülen değışim pro-
jelenne karşı emeği ve demokrasıyi savunacakla-
ruıı belirten Gürdallar, TMMOB'nin talaplerım
şöyle srraladı: "OzeOeştirmelerin durdunilması,
Telekom'un, TÜPRAŞ'm ve diğer özeDeştirilen ku-
rumlann sabşmın iptal edilnıesL Ranta, faize, borç
ödemelerine odaklanan degiL haOan intiyaçlannı gö-
zeten bir bütçenin ha/ıriannıası. VoksuDuğun, işsiz-
Kgin ve eşitsizliğinin teüklediği tophımsal şiddetin
önlenmesi, toplumsal dtşlamanın ortadan kaldml-
ması için sosyal polirikaJann gerçekleştirilmesi"
celikli görevınin ise örgütün başta Av-
rupa ülkelerindeki ohnak üzere legal
ya da illegal kuruluşlarmın ortaya çı-
kanhnası olduğu ifade ediliyor.
Toplantılarda yapılan tespitlere gö-
re, örgütün mali kaynağının önemli
bölümünü, Avrupa ülkelerinde yaşa-
yan Kürt vatandaşlanyla yurtıçinden
topladığı haraçlar oluşturuyor. Topla-
nan paralann, örgüte transferinde, ge-
nellikle kuryeler, zaman zaman da sı-
radan kişiler üzerine açılan paravan
banka hesaplan kullanıhyor. Orgütün
diğer bir gelır kaynağını da uyuşturu-
cu ve ınsan kaçakçılığı oluşturuyor.
Orgütün bütün bu yollarla yılda 100
milyon dolara yakın para topladığı
tahmın ediliyor.
DÎLEKÇE VERDI
Sakk: Silah
deposunu
göstereceğim
Haber Merkezi - Yıllar-
ca terör örgütü PKK'nin
eylemlerini yönlendiren
Şemdin Sakık ile kardeşi
ArifSalok, mahkemeye di-
lekçe vererek PKK'nin si-
lah deposunu gösterebıle-
ceklerini açıkladılar.
Topluma Kazandırma
Yasası'ndan yararlanmak
içinböyle bir girişimde bu-
lunduklan behrtilen Sakık
kardeşler dılekçelennde,
"Bizi, Amanos Dağjan'na
görürün. PKK'nin orada-
kiiki silah deposunugöste-
reüm" dedi. Dılekçenin
ulaştığı mahkeme, Sakık
kardeşlerin Amanos Dağ-
lan'na götürülüp götürü-
lemeyecekleri konusunun
bildinlmesi için Jandarma
Genel Komutanhğı'naya-
zı yazdı. Şemdin Sakık,
Topluma Kazandırma Ya-
sası'ndan yararlanmak için
iki yıl önce tçişleri Bakan-
lığı'na başvurmuştu. 10
Şubat 2005'te gelen cevap-
ta Şemdin Sakık'uı talebi
reddedümişti.
AKP içinde oluşturulan komisyon, Terörle Mücadele Yasa Taslağı üzerindeki çalışmalannı tamamladı
4
Taslak öz^ürlülderi kısıthyor'
ANKARA (Cumhuri>«tBürosu) - Te-
rörle Mücadele Yasa (TMY) Taslağı ile
ilgili olarak AKP içinde oluşturulan ko-
misyon, taslakla ilgili çalışmalannı ta-
mamladı. Birçokmaddeninözgürlükle-
ri kısıtladığı dile getinlirken taslağın
tam araştırma yapıhnadan hazrrlandığı
değerlendirmesi yapıldı. Başbakan Taj-
jip Erdoğan' ın dinci yaygrn organlan
ve parti içinden gelen yoğun eleştiriler
üzerine hukukçu kurmaylanndan oluş-
turduğu komisyon, TMY Taslağı ile il-
gili çalışmasını son aşamaya getirdi.
AKP Genel Başkan Yardımcı Dengir
Fırat başkanlığmda oluşturulan komis-
yon, çalışmasım raporlaştırarak Başba-
kan Recep Tayyip Erdoğan'a sunacak.
• Komisyon, taslağın birçok maddesinin özgürlükleri kısıtladığı,
"önleyici tedbirler" başlıklı bölümde yer alan maddelere göre
"izlenimin bile gözaltı nedeni sayıldığı" sonucuna vardı.
Prof Dr. Ferklun Yenisey başkanlığm-
da Adalet Bakanlığı, Içişleri Bakanhğı,
Genelkurmay Başkanlığı tarafindan ha-
zrrlanan TMY Taslağı AKP'li bir ko-
misyonca Yeni Türk Ceza Yasası, Ceza
Muhakemesi Yasası, anayasa, uluslara-
rası sözleşmeler dikkate ahnarak karşı-
laştırmalı bir şekilde değerlendırildi. Ko-
misyon, taslagm birçok maddesının öz-
gürlükleri kısıtladığı, "önleyici tedbir-
ler" başlıklı bölümde yer alan madde-
lere göre "izlenimin bile gözalü nedeni
sonucuna vardı. Komisyon
üyeleri, mülki idare amirinin karanyla
giriş çıkışın, iletişimin yasaklanması,
birmeslek veya sanann yerine getrrilme-
sinin lasıtlanması, gözaltına ahnma içm
kışınin yaıunda bulunan materyaller dik-
kate alındığmda kişinin terör ile ilgili
bir faaliyete katıldığı izleniminin doğ-
masınm yeterli bulunması, kişinin belli
bir zaman dilimi içerisinde kalmak ko-
şuluyla bir yerleşün yerine veya bir yer-
de bulunmasınm engellenmesine ilişkin
düzenlemelere karşı çıktı.
Taslakta yer alan terör tanımı da eleş-
tiri konusu olurken, tanımın çok muğlak
olduğu, kötü niyetli olarak kullanılabile-
ceği değerlendirmesi yapüdb. Yeni TCY'de-
ki terör tanımının gereksinimleri karşıla-
dığı görüşü dile getirildi. Komisyon, ye-
ni TCY ve CMY'de yer alan düzenleme-
lenn taslakta tekrarlandığı sonucuna va-
nrken taslağın tam araştırma ve ınceleme
yapılmadan hazırlandığı kaydedildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ko-
misyonun raporunu inceledikten sonra
taslak üzerinde değişiklik yapılıp ya-
pılmayacağına karar verilecek. Bazı par-
ti yöneticileri, mevcut yasalardaki dü-
zenlemelerin terörle mücadele için ye-
terli olduğunu, yeni bir yasaya gerek
olmadığı görüşünü savunuyor.
DANÎMARKA
RojTV'yi
kapatma
istemine ret
DçHaberlerServisi-Da-
nimarka radyo televizyon
üstkurulu, Türkiye'nin, te-
rör örgütü PKK yanlısı ya-
yınlar yapan Roj TV'nin
yayın izninin iptal edilme-
si istemini geri çevirdi.
Türkiye'nin Kopenhag
Büyükelçüiğı, Roj TV'nin
kapanlması için Danimar-
ka'nın radyo televizyon
üst kuruluna başvuruda
bulundu. Ancak Danimar-
ka radyo televizyon üst ku-
rulu Türkiye'nin istemini
reddetti. Kurul karara ge-
rekçe olarak Roj TV'nin
Danimarka yasalanm ih-
lal etmediğinı gösterdi.
Danimarka Başbakam
Anders Rasmussen, Roj
TV yayınlanndan Başba-
kan Recep Tayyip Erdo-
ğan'ın kendısine söyle-
mesiyle haberdar olduğu-
nu beürtmişti.
CEM VAKFI'NDAN BAŞBAKAN ERDOĞAN'A TEPKİ 24 YILLIK DEV-SOL ANA DAVASINA DEVAM EDÎLDÎ
'AIHM'ye kadar gideriz' İçinden çıkılmaz bir dava'
İstanbulHaber Servisi-Cem Vakfı Başka-
nı İzzetün Doğan, cem evlerine ibadethane sta-
tüsü verilmesinin mümkün ohnadığını savu-
nan Başbakanlık' a karşı, yann Ankara İdare
Mahkemesi'nde 2 bin dava açacaklannı be-
lirtti. Doğan, iç hukuk yollarrmn tükenmesi
halinde ATHM'ye gideceklerini söyledi.
Izzettin Doğan, Istanbul'da bulunan cem
evleri dernekleri başkanlan, Galata Mevlevi-
hanesi temsücileri, Alevi Vakıflan Federas-
yonu ve Hukuk Komisyonu avukatlanyla Tak-
sim Pera Palas Otel'de basın açıklaması yap-
tı. Laik Cumhunyet anayasasına göre Diya-
net tşleri Başkanlığı'nın salt Islam dinı esas-
larmı öğretmek için değil, tüm yurttaşlann
inançlarını gözeterek dini ihtiyaçlannı karşı-
laması için kurulduğunu belirten Doğan, "Bu
aynmcı u>gulama Sünnive Alevi topluluklar
arasma 'nifak tohumlan' eker" dedi.
Izzettin Doğan, AKP iktidarınm Alevile-
rin beklentilerini makasla keser gibi kestığı-
ni beurterek "Başbakan Recep Tayyıp Erdo-
ğan, Berim'de 'AlevilerMüslüman ise camı-
lere gitsin" sözü\1e Alevüere balaş açısmı or-
taya ko>muşrur. RandeMi taleplerimiz göz
ardı edfldi 20 mihon Alevi yok kabul edik-
rekyola dev am edilmiştir. Bizkrin tüm talep-
lerine, iç faukukta 'Alevi' keümesinin buhın-
madığı gerekçesiyle tatmin edki yanıtlar \e-
rilmedi" diyekonuştu. Inanç özgürlüğü kav-
ramını çarpıtarak bu denli saptıran bir ikti-
darla AB'ye girilemeyeceğini vurgulayan
Doğan, iktidann demokrası söylemlerinin
kimseye inandmcı gehnediğını söyledi.
kanhMHaberServia-İsianbull OrduSıkryöne-
tim Askeri Mahkemesı tarafindan 1981 yıhn-
da açılan ve Yargıtay'm "eksikevrak" nede-
niyle bozduğu 1243 sanıklı Devrımci Sol ana
dayasma devam edildi.
Üsküdar 1. AğırCeza Mahkemesi'ndeki du-
ruşmaya, 23 samk katıldı. Yargıtay'ın bozma
ilarruna karşı diyeceklen sorulan sanıklar, 12
Eylül döneminde birçok işkenceden geçiri-
lerek hakiannda dava açıldığım kaydederek
"12 Eytül hukukunu tarumrvoruz. Baskı ve iş-
kence alnnda alınan ifadelerle yapılan yargı-
lamayı kabul etmiyoruz. 12 Eylülün topladı-
ğı deÛDeıie açılan davannı tümüvle reddedü-
mesmiistiyonız" dediler. Mahkemenin 24 yıl-
lık mağduriyetlerini nasıl gıdereceğini soran
samk Burhan Kızılgedik, "Kavıp 19. çuvalın
bulunduğu sövieniyor.Ama şüpbelerimiz var.
Bu şekilde adil vargüama olmavacağı açıknr.
Yangmdan mal kaçınr gibi >argıJanr\oruz"
dıye konuştu. Samk Mehmet Akdemir de
M
Bu davada be>et, savcılar, adlrye büıası, bir-
çok şey değişti. Bu davada yarguanan arka-
daşımın kövü ilçe oldu. Ama değişnıeven 12
Eylül hukuku. Siyasüerin, 12 Eylül general-
lerinin silahlan ile yargüandık. Cesaret edin,
bu davayı düşürün" dedi. Avukat Nebi Bar-
lasdadavanın içinden çdafanazbirdava" ola-
rak anılacağını kaydettı. 24 yıllık bir davanm
uzatılacağı düşüncesiyle haraket edibnesi-
nin usul hükümlerine uymayacagını söyleyen
Barlas, mahkemenin tüm sanıklara tebhgat ya-
parak Yargıtay'ın bozma ilamma karşı diye-
ceklerini sorması gerektiğini kaydetti.