25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20EYLÜL20O6SAU CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 11 Paris'ten Inak'a gönüllü militan • PARİS(A_A)- Fransa'nın başkenti Paris'te, Irak 'taki ABD ordusuma karşı savaşmak üzere gönüllü milıtanlar gcnnderen bir şebekenin 6 miyesinin gözaltma alımarak sorgulandığı bıldirildi. Fransız basınında yer alan haberde, soruşturmanan, gönüllü militanlann Irak'a ulaşmadan cVnee hangi ülkelerden transıt olarak geçtikleri konusunda yoğunlaştığı belirtildi. Paris'te ocak ayında yapılan operasyonlarda, İrak'a gönül lü militan gönderdiği belirlenen 11 kışilık bir şebekenin üyelen göza-ltına alınmış, bunlardan 3 "ü daha sonra '"terör örgütleriyle ışbırliğı ıçın<de" olduklan gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine göndenlmişti. BM: Genci salıverilsin • CENEVRE(AA)- BM ifade ve fikır özgürlüğü özel raportörü Ambevi Lıgabo, tran'da 6 yıla nıahkrûm edilen muhalif gazeteci Ekber Genci'nin serbest bırakılmasmı ıstedı. Lıgabo, tran hükümetıne. sağlık durumu kötü olmasına rağmen hastaneden cezaevine nakledildiği bildirilen Genci'nin insani nedenlerle şartsız affedilmesi çağnsında bulundu. Genci, aydın ve yazar cinayetlerinde üst düzey yetkililerin parmağı olduğunu söylemek, yalan beyanda bulunmak \c ülke güvenlığıni tehlikeye düşürmek gibı suçlardan Ocak200rde6yılhapis cezasına çarptınlmıştı. İngiliz etçiliğinde patlama • ZAGREB(AA)- Hır\ atistan'ın başkenti Zagreb'deki tngiliz Büyükelçıliğı'nde dün bir patlama meydana geldi. Bü> ükelçilik sözcüsü Tessa Fras, sabah saatlerinde elçilıktek' posta odasında me\ dana gelen patlamada bir kişmin hafit yaralandığını söyledı Fras. elçilikte gü\ enlık önlemlerinin arttırıldığını, yerel yetkılılenn olayı soruşrurduğunu belirtti. K.Kore nükleerden vazgeçti • Dış Haberler Servisi - (,'in'ın başkenti Pekin'de sürdürülen görüşmelerde Kıızey Kore tüm nükleer faaliyetlennden vazgeçmeyi kabvıl etti. Kıi7ey Kore'nin nükleer programıyla ilgili görüşmelerde anlaşma sağlandı. Anlaşmaya göre Kuzey Kore petrol, enerji yardımı ve güvenlik garantileri sağlanması karşılığında tüm nükleer faalıyetlerinı tamamen durduracak. Anlaşma, \Vashington'ın Kuzey Kore'ye saldırmayacağı garantisini vermesini öngörüyor. Karamanlis'in ordu takıntısı • Dış Haberler Servisi - Yunanıstan Başbakanı Kostas Karamanlis, Amerikan PBS televizyonuna verdiği demeçte, Türkiye'nin AB üyeliğıne destek verdiklennı ancak Türkiye'nin, ordunun konumu ve ınsan haklan gibı konularda çok yol katermesi gerektiğıni sa\undu. Karamanlis AB üyelığınin Türkiye'nin A\ rupahlaşması ve relbrmlar ıçın en iyi teşvik olduğunu da belirtti. Karşı deklarasyonda, Rumlara 3 Ekim sonrası herhangi bir tarihte tanımayı dayatma yolu açıldı RumlanndediğiolduELÇtN PÖYRAZLAR BRÜKSEL - AB Daimi Temsücileri Komitesi (CO- REPER) dün yaptığı olağa- nüstü toplantı sonunda Kıb- ns deklarasyonu konusunda uzlaşıya vardı. AB Daimi Temsilcileri'nin kabul ettiği metinde Rumlann ek proto- kolün uygulanmasına yönelik daha sert ifadeler ve "müza- kere süreciode tanınmaya" yönelik talepleri yer aldı. Kıbns sorunuyla tanıma- nın iki bağımsız konu olarak ele alındığı deklarasyonda ta- • AB Daimi Temsilcileri Komitesi toplantısında ek protokolün uygulanmasına yönelik daha sert ifadeler karşı deklarasyon metnine sokuldu. Yükümlülüklerin tam olarak yerine getirilmemesi dunımunda ise müzakerelerin gelişimi bütün olarak bundan etkilenecek. nımaya ve ek protokolün uy- gulanmasına yönelik geliş- meleri AB Konseyi'nin ya- kından takip edeceği belirti- liyor. AB kaynaklan deklarasyon- da bulunan müzakere süre- cinde tanınma ifadeleri nede- niyle Kıbns Rum Kesüni'nin 3 Ekim'den sonra herhangi bir tarihte Ankara'ya tanın- mayı politik olarak dayatabi- leceği olasılığı üzerinde du- ruyorlar. AB Daimi Temsılci- leri'nin dün gece geç saatler- de uzlaşıya vardığı deklaras- yon metninde yapılan son de- ğişiklikler şöyle: • A\Tupa Topluluğu ve üye ülkeleri, ek protokolün ay- nmcılık yapılmadan bütün olarak uygulanmasını ve ula- şımdaki kısıtlamaları da içe- ren malların serbest dolaşımı içın bütün engellerin kaldı- rılmastnı beklcr. Türkiye. pro- tokolü AB üyesi tüm ülkele- n kapsayacak şekıkk uygula- malıdır. AB tam uygulamayı yakından takıp edecek \ e 2006 Şeker protestosu Türkiye'nin AB üyefiğjyle ilgili tarnşmalar sürerken birlik içinde özeUikle tanm refonrüanmn bir an önce nasü hayata geçirilecegi sorusuna yanıt aranıyor. AB'nin, AvTupah üreticilere yönelik şeker fiyatiannda verüen güvencelerin sona erdirilmesi ve birlik piyasasının rekabete açıbnâsını da içeren tanm reformu çahşmalan büyük tepküere neden oluyor. BrükseTde dün AB ülkeleri tanm bakanlannın görüşmesi öncesinde, bir gnıp şeker üreticisi birtiğin tanm poütikasuu protesto etti. (Fotoğraf: AP) yılında değerlendirecektir. Av- rupa Topluluğu ve üye ülke- leri. ilgili konularda müzake- re başhklannın açılmasının, Türkiye'nin tüm üye ülkele- re olan sözleşme yükümlü- lüklerini uygulamasına bağlı olduğuna işaret eder. Yüküm- lülüklerinı tam olarak yerine getirmede başansızhğa uğra- ması dunımunda müzakere- lerin gehşimi bütün olarak bundan etkilenecektir. • Avrupa Topluluğu ve üye ülkeleri, Kıbns Cumhuriye- ti'nin 1 Mayıs 2004 tarihin- de AB'ye üye olduğunu ha- tırlatır. Sadece Kıbns Cumhu- nyeti'ni uluslararası hukukun bir parçası olduğundan dola- yı tanıdıklannı vurgular. • Tüm üye ülkelerin tanın- ması katılım sürecinın gerek- li bir parçasıdır. Bu nedenle AB. Türkiye'nin tüm üye ül- keler ile ilişkılerinin mümkün olan en kısa zamanda normal- leşmesine verdiği önemin al- tını çizer. • Konsey, 2006 yılı içinde tüm bu konulardaki ilerleme- lerin ızlenmesini sağlayacak- tır. • Bu deklarasyonda AB ve üye ülkeleri BM Genel Sek- reteri'mn Kıbns sorununun ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlannın ve AB ılkeleri- nin doğrultusunda kapsamlı çözümüne kavuşması yönün- deki çabasını desteklemenin önemini ve kalıcı bir çözü- mün bölgede banş, istikrar ile uyumlu ilişküere katkıda bu- lunacağı konusunda da hemfi- kirdirler. AB'nin Kıbns deklarasyo- nunun bugün AB Konseyi ta- rafından onaylanması bekle- nıyor. Ekonomi alanmdaki yavaşlık, müzakere başhklannın açılmasını engelleyebilir Müzakerelerde ekonomi sıkıntısı MAHMUTGURER ANKARA - Avrupa Komisyonu'nun Türkiye masası yetkilileri, Ankara'nın ekonomi konusundaki yükümlülükleri- ni tam olarakyerine getırmediğini belır- tirken, bu nedenle müzakere başlıkla- nndan bazılannın 2007 yılından önce açılamayacagını söylüyorlar. Bu başlık- lann pazar ekonomısı, mallann serbest dolaşımı, vergilendirme, tanm ve küçük işletmelerin gelıştırilmesi olduğu öğre- nıldı. AB Komisyonu ekonomi masası yetkililerinden edınilen bılgiye göre Tür- kiye'nin 3 Ekim'de tarama sürecine baş- laması için önünde herhangi birengelbu- lunmuyor. Bunakarşın Türkiye'nin özel- likle bazı müzakere başlıklan konusun- daki yükümlülüklennı yerine getirmeme- si, taramanın 5 konu başhğında bitiril- mesinı engelliyor. AB yetkilileri. bu baş- lıklannpazar ekonomisi, mallann serbest dolaşımı. vergilendirme, tanm ve küçük işletmelerin gelıştirilmesi olduğunu be- lirtiyorlar. Türkiye'nin ekonomık anlamdakı kı- nlganhğını hâlâ üzerinden atamamasın- dan da şıkâyetçı olan AB, bu nedenle Türkiye'den bir an önce adım atmasını ıstıyor. Sermayenin serbest dolaşımına ilişkin başlık Gümrük Birliğı Anlaşma- sı'na dayanıyor. Bu konudaki tarama sü- recinin bitirilerek müzakerelere başla- nabilmesi için Türkiye'nin Kıbns ban- dıralı gemı ve uçaklara hmanlannı açma- sı gerekiyor. AB kaynaklan da Gümrük Birhgı ile ilgili sorunlar çozulmeden. mallann serbest dolaşımının yanı sıra kışilenn serbest dolaşımının da açılama- yacagını behrtıyorlar Öte yandan AB, şımdıye kadar tüm aday ülkelere 31 başlıkta müzakere açar- ken, Türkiye ile 35 başlıkta müzakere ede- cek. Kaynaklar, Türkiye'den fazladan b» şey istenmeyeceğini belirtırken. "Sade- cekonubaşUklanmparçajaaurdık. Tür- kiye büyükve çok kurumu olan bir ülke. O nedenleböykbir yöntenıe başvurduk" değerlendirmesını yaptılar Kaynaklar, AB'nin bugüne kadar Tür- kiye içın siyasi knterlere önem \ eıdığı- nı. bundan sonra ekonomik kriterlerin ağırlık kazanacağını kaydetti. INtF'nin kullandırdığı kredılerin reformlar için teşvık oluşturan bir denehm unsuru ol- duğunu. 2007'den sonra bu boşluğun doldurulması içın AB'nın denetimpara- metrelen önenlennın hazırlandığını an- latan AB kaynaklan, bu çerçevede 2-3 ayhk rapor ve görüşmelerle Türkiye eko- nomısını takıp edeceklerini bıldirdi. Genişletilmış ekonomik diyaloğun yıl- da 2 kez yapılmasının planlandığını ifa- de eden AB kaynaklan, AB'nin Türki- ye'nin 2007 yılında IMF programlanna son vererek kendileri tarafından hazırlanacak bir programı uygulaması- nı isteyeceğinı söylediler. /İP'DE 'TÜRKÎYE VEKÜRTLER'KONFERANSI Brüksel'den Kürdistan sesleri BRÜKSEL (Cumhuriyet) - Av- rupa Parlamentosu'nda (AP) dün başlayan tt AB,TürkiyeveKürÜer" konulu uluslararası konferansta bö- lücü unsurlar ön plana çıktı. AP Birleşik Sol Grubu (GUE) öncülüğünde düzenlenen konferan- sa katılan eski DEP milletvekili Hatip Dicle, "15 yılhk savaş süreci- nin Kürdistancoğrafyasında oluın- suz etkilerinin giderÛmesi için eko- nomikönlemleralınmasuu" istedi. Dıcle'ninAbduBahÖcaJan'dan "Sa- yın Öcalan" diye söz etmesi ve "dağlardaki silahh gerillalann" 1 si- yasi yaşama katılım haklan elde etmeleri yönündeki açıklamalan dikkat çekti. Türkiye'nin AB üyelik sürecine yönelik konuşan AP Birleşik Sol Parti üyesi VTttorioAgnotetto. "Tür- kiye için AB'ye giden yol Kürdis- tan'ınbaşkentindengeçTOr* şeklin- de konuştu. Agnoletto Kürt sorunu- na ihşkin AB'nin çok daha aktif bir rol üstlenmesi gerektiğine dikkat çekti. "Dafpardasavaşan KürÜerin kendiierini bir kahraman gibi his- settiğHÜ" söyleyen Agnoletto, si- lahlı mücadeledenvazgeçümesi için yetkin caydırma yöntemleri geliş- tirilmesi gerektiğini söyledi Eski DEP milletvekili Sefim Sa- dakkonuşmasında. "Kürtsorunu- nun ancakyereldemokrasi kültürü- nün esas ahnmasıyla çözüleceğini, anayasa başta olmak üzere tüm ya- sa ve me\^uatın \asakçı. tek tipçi ve otoriter bakış açısından anndınl- masıgerektiğini'' söyledi. Sadak ay- nca Ocalan'ın ağırlaştınlmış tecri- dinin kaldınlması çağnsında bu- lundu. Sadak, Türkiye'nin AB sü- recine. Kürtlerin Türklerden daha fazla destek verdiğini savladı. Avrupahnın asker fobisi Konferanstaki A\Tupalı konuş- macılar sıklıkla ordunun siyasi ya- şamdaki gücünün azaltılması ge- rektiği görüşünü yinelediler. AB-Türkiye Karma Parlamen- tosu Eşbaşkanı Joost Lagendijk. Kürt sorununa ilişkin Türklerin ya- nı sıra Kürtlerin de pek çok adım at- ması gerektiğini söyledi. Başbakan RecepTayyipErdoğanın Güneydo- ğu'dayaptığı konuşmasmdan ordu- nun ve milliyetçi çevrelerin mem- nun olmamalannı anlayabildiğini söyleyen Lagendijk, "Ben Kürtle- rin nhe Ocalan'a tek Kürt lideri gi- bi davrandığuıı; diL kültur haklan için dep de Ocalan'ın serbest kal- nıası için sokaklara döküldüğünü anla\'ami}t>rumn şeklinde konuştu. Yaralar sanlıyorABD'nin güney sahilkrindeki üç eya- leti vuran Katrina kasırgası ile ilgili yaralann sanbnasına devam ediüyor. New York'ta kasırga mağdurlan yaranna dü/enlenen yardun konserinde yanm milyon (500 bin) dolarla ABD'de yaşayan Türktoplumu en fazla bağışta bulunan ka- bhrncı oldu. "Higher Ground Kasırga \'ardını Fonu" tarafından düzenlenen yardım konserine, başta BM Genel Sekreteri Kofi Annan olmak üzere ABD'nin iş, sanat, si- yasetve medya çe\Telerinden pek çok önde gelen isim katıldı. (Fotoğraf: REUTERS) Avrupa Birliği potitikalannın yanı sıra Türkiye'nin üyelik sürecine iüşkin aktif çahşmalan olan John Palmer, Cumhuriyet'e 3 Ekim öncesi görüşkrini açıkladı. 'ABkriz yaşıyor ELÇİN POYTUZLAR BRÜKSEL - Avrupa Politikalan Merkezı (EPC) Siyasi Direktörü ve AB konusunda uzman bir danışman olan John Palmer 3 Ekim öncesi Türkiye'nin konumunu Cumhuriyet'e değerlendirdı. "2025 yılında çok daha çekırdek bir entegrasyona ancak geniş bir işbirliğı halkasına sahip bir Avrupa bulabiliriz" dıyen Palmer, Türkiye içın "komşuluk politikası" önerilebileceğini söylüyor. - Türkiye'mn 3 Ekim'de müzakerelere başlayamamasi gibi politik bir risk var nu? JOHN PALMER- lngütere Dışişlen Bakanı Jack Straw'un bu konuda dedıklennden daha farklı bir şey söyleyemeyeceğim. 3 Ekim tarihinde müzakerelerin başlayacağına inanıyorum. - Müzakereler öncesinde Kıbns fazlasıyla gündemde. Bu konudaki göriişleriıüz neier? - Kıbns sorununa acılen bir çözüm bulunması gerekiyor. Ankara ve Lefkoşa'mn bu süreci tamamlayacaklan yönünde tam bir sorumluluk içine girmelen gerekiyor. AB içinde sınırlara ve tanımaya yönelik temel sorunlar sürdürülemez. Bu BM'de veya uluslararası futbol federasyonunda olabilir ancak AB'de olamaz. Bu yüzden sorun çözülmelı. 'AB'nin de bmük sıkıntılan var' - AB neden Türkiye'nin deklarasyonuna karşı bir deldarasyonla yanıt verme ihtiyacı duydu? - AB'nin Kıbns sorununun çözümüne yönelik görüşlerini sunması açısından bu karşı deklarasyon önem taşıyor. Aynı zamanda AB çok zor bir dönemden geçıyor. Bu zorluklar konusunda dürüst olmalıyız. AB'nin bugünkü yetersiz yönetım yapısıyla bırakın 25 ülkeyi — — — — — — 15 ülkeyle bile sürmesi imkânsız. - İçinde bulunduğumuz süreç Türkiye'nin üyeüği için ölümcül olmayacakmı? - Bu süreç AB için ölümcül aslında. Türkiye üye olsun ya • mtiyazlı ortaklık kavramıyla ne kastedildiğini kimsenin bilmediğini savunan Palmer, tam üyeliğin atternattfinin komşuluk politikalan olabileceğini söylüyor. da olmasuı, eğer bizim yönetim biçimlerimiz elden geçirilmezse A\Tupa projesi kriz& girecektir. Türkiye'nin üyeliğinden bağımsız olarak eğer birlik içinde değişme ~™~~~~"^"~~™" olmazsa krize hazır olmahyız. Türkiye'nin üyeliği zaten 10 yıldan önce gerçekleşmeyecek. Bu sürenin sonunda her iki taraf da uzlaşıya vanp varamayacaklannı gözden geçirecekler. Bu arada dünya durmayacak elbette. Katılım müzakerelerinin ve kunımsal ve anayasal sonınlann dışında AB komşuluk politikalannı geliştirmeli. - Yani AB'nin komşuluk politikalan tam üyetiğe bir alternaüf olarak getirflebüır mi? - Bence komşuluk politikalan tam üyeliğe altematif olmalı. Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan ve Kazakistan'ın sonsuza kadar tam üyelik bekleyecek adaylar olarak kalabileceklerine cidden inanıyor muyuz? AB'yi kınkna noktasına getirecek kadar genışletirsek bu hiç kimsenin çıkanna olmayacaktır. Türkiye meselesinden farklı olarak üyelik isteyen başka ülkeler de söz konusu. Komşulukla neyı kastettiğimizi iyi belirlemelıyız. Kanımca komşuluk politikası belli düzeyde bir üyeliği ve bazı kurumlan içine almalı. 2025 yılında çok daha çekirdek bir entegrasyona ancak geniş bir işbirliği halkasına sahip bir Avrupa bulabiliriz. Bazı ülkelerin ortak çıkarlar doğrultusunda yalruzca bazı kurumlara katılmasına izin verilebilır. Bu, bugüne kadar ne komisyonun ne de konseyin tartıştığı bir tasan ancak eninde sonunda bu konuyu tartışmak zorunda kalacaklar. *İmti\'azJj ortaklığı kimse bihniyor' - AB içinde Türldye'ye hntiyadı ortakhk verilmesi yönünde görüşler var. tmtiyazlı ortaklıkla ne kastediliyor? - Bunu A\Tupa'da şu anda kimse bilmiyor. Ben kimsenin imtiyazh ortaklığın ne olabileceğine veya içeriğine yönelik bir bilgi verebileceğini sanmıyorum. Bugün imtiyazlı ortaklık önerilerini getirenler iç politikalannı rahatlatmaya yönelik olarak konuşuyoriar. Fakat komşuluk politikalan kavramı daha geniş bir kavTam. Eski Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın dediği gibi "La Grande Maison Europeen" (Büyük Avrupa Evi) bunu iyi açıkhyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle