14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EYLUL 2005 CUMA CUMHURlYET İlkokul Zehra Top: "Memur olamayan ilkokul mezunlanna müjde. Bekleyin; Anayasa değişince Cumhurbaşkanı olabileceksiniz. Işiniz hazır!" EMâtonik posta: tienizsoin9ciimhuriyatcom.tr www.dertizsofli.com SAYFA 17 Tel: 0.212.512 05 05 Faks; 0.212.512 44 9? - tskenderun limanı ABD üssü gibiymiş... "Hangi eyalete bağlı!" Celal Doğan: "Kürt partisi kurmak enayiliktir." Bizde onlardan çook! Mecelle Anıl Öçal: "Anayasa değişikliğine AKP .damgası: Yeni anayasanın adı Mecellediri" Alfabe Suat Özbilgi: "Başbakan'ın okuduğu alfabede 'Yat yat uyu. Uyu uyu yat' yazarmış. lyi eğitim almışlar; özellikle de Küttür Bakanı." İTÜ matematik mühendisliğini bu yıl bitirdikten sonra aynı ünıversitede yüksek lisans yapmak istiyor Candan Başak Erdinç. 150 milyon lıra ön kayıt, 50 milyon llra sınav ücreti ödedikten sonra iktisat programını kazanıyor. Sıra kayıt yapmaya geldiğınde neler oluyor: "Kayrtların nasıl yapılacağı, ne kadar para yatınlacağı açık seçik belirtilmiyordu. Belki yüz kez okulun otomasyon bölümünü aradım, üç kez açan oldu. Açanların hepsi kayıt zamanı, yatınlacak para ve paranın yatacağı banka ile ilgili farklı bilgiler verince okula gidip halletmeye karar verdim. Kayıt ıçin dıploma şarttı. Âma ben yaz okulu mezunu olduğumdan dıplomam çıkmamıştı. Fakültemden çıkış işlemlerini başlatmanın yolunu öğrendim ama otomasyondaki çalışanlar mezuniyet diplomam yerine lise diplomamı getirdiler. Fark etmesem dört yıllık emeğim boşa gidecekti; • •• ITUdiplomalann 1 ay sonra çıkacağını söylediler. Bu arada diploma yerine mezun olabilir belgesi alarak ve 275 milyon lira yatırarak iktisat yüksek lisans programına kayıt yaptırdım. Artık tüm belgelerim var. Fakat kaydımı yapan görevli iki-üç hafta sonra gelip diplomamı okula teslim etmemi söyledi. İTÜ'den mezun oluyorum ve İTÜ'ye kayıt oluyorum; diplomamı bir odadan yandakine kendim taşıyorum! Ve dedıler ki: Dıploma olmadan derslere kayıt olmaz. Derslere kayıt web sitesinden yapılıyor bu arada! Okulun web sistemine girdim, karşıma ders kayıt engeli çıktı, nedeni de diplomanın teslim edilmeyişiydi. Her şeyım hazır haftaya gider diplomayı odadan odaya taşır kayıt engelimi kaldınnm diye düşündüm. 14 Eylül sabaht erkenden okula grttim. Diplomamı istedim. Görevli diplomayı verecek kişinin olmadığını daha sonra gelmem gerektiğini söyledi. Ben diretince, daha diplomalann hazır olmadığını soytedi. 'Şimdi ben derslere nasıl kayıt olacağım' dedim. Beni bir başka görevliye gönderdiler. O da zamanında ders kaydı yaptırmadığım için beni 120 milyon lira para cezasına çarptıracaklarını söyledi. Zaten yaklaşık 500 milyon lira harcarnışım, babam emekli, üniversiteyi bitirmiş ama iş bulamamışım, kirada oturuyoruz. Ağlamaya başladım oracıkta, bu para cezasını ödeyemeyeceğimi söyledim. Beni başka bir görevliye havale ettiler. Şube müdürü konumundaki görevlinin odasında gerçekten ağlamaktan sinir krizi geçirdim. Beni rahatlamak için yardım edecegini, 19 Eylül'de gelmemi söyledi. Umanm öyle olur." Evet, ulusça umuyor ve sonucu bekliyoruz! Sesli Akif Kökçe: "Okurna yazma öğretilirken artık harf yerine ses kullanılacakmış. Başlıyoruz; Ibrahim Tatlıses, Müslüm • Gürses, Yıldınm Gürses, Hamiyet Yüceses, Sami Hazinses..." SESSÎZSEDASIZO) Tayyip; her şeyin cevabıdır! SIVASTAKİ Cumhuriyet Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mehmet Akçay, 1843 yılında Kahire'de dolaşan Gerard de Nerval'in Yapı Kredi'den çıkan Doğu'da Seyahat kitabından küçük bir alıntı göndermiş. "Gerçek bir Kahireli haline bürünebilmekten ve bu törende gerektiği gibi davranmış olmaktan büyük hoşnutluk duyarak 'eğlenceyi sürdürmek için düğün alayından aynlmamamızı isteyen tercümanıma': 'Ama bana bir şey söylenirse ne cevap vereceğim?' 'Sadece tayyib diyecekseniz. Bu her şeyin cevabıdır.' Mısır'da dilin temeiinin tayyib olduğunu daha önceden biliyordum. Bu kelime, sesinizin perdesine göre birçok şeyi ifade eder. Tayyib kelimesi yer yer şu anlamlara gelir. Çok iyi ya da işler yolunda ya da bu mükemmel ya da emrinizdeyim. Tonlama ve jestler de buna sayısız ince fark katar tabii." Tonlama ve jestlerin bütününe şimdi "vücut dili" diyorlar! İşler ise Amerika'dan görüldüğü gibi hem tıkınnda hem de mükemmel şekilde emrinizde! Yüksek Yerilim Hattı erdincutku ' yahoo.com AB'nin Türkiye şarkısı: "Arkanı dön ve çık, istenmiyorsun artık!" Evrime 6 Hayır!' Dedirten MERİÇ MILÎPEDEOĞLU Yaratılış - evrim karşıtlığı gündemdeki yerini hep koru- yor; son olarak konuyla ilgili bir yazısından dolayı TÜBİ- TAK'a dinci basından bilinen saldırılar yapıldı. TÜBİTAK "evrim safsatasını bıraktı" yol- lu haberier de AKP yanlısı ba- sındayeraldı. Aynca uzlaşma arayan kimi çevrelerce, "Hem yaratılış hem de evrimci görüş geçer- H olabilir; Tann insanoğiunu çamurdan değil de evrim yo- luyia maymunlann atalanndan yaratmış olamazmı?" gibi gö- rüşler de ortaya kondu. Oysa gerek AKP, gerekse "llımlı Islam su katılmış süt- tür!" diyen kesimler için "ev- rim" adeta bir ölüm-kalım so- runudur diyebiliriz; çünkü ev- rim, şeriatı, bir bakıma altüst eden bir görüştür. Doğal olarak bu görüş tek- • tannlı öteki dinler için de ge- ' çerlidir; bunu ilktektannlı dinin kutsal kitabının hemen birinci . sayfasında yer alan ve öteki ikisi tarafından da benimse- nen "yaratılış" söyleminde * görmek olası. Buna göre yaratılışın altıncı - gününe gelindiğinde Tann ' "yerin toprağından adamı ya- • par ve onun burnuna hayat fiefesi üfler", ardından "Aden'de bir bahçe dikip, yaptığı adamı oraya koyar". Günler geçer Adem'in canı sıkılmaya başlar ki, yaratan "Adem'in yalnız o/ması iyi de- ğildir" diye düşünür, aynca • onabir"yard/mc/"gerektiğine ' de karar verir; bunun için ya- rattığı her türden hayvanı ona 1 götürür ve onlara ad vermesi- t. ni ister. % Adem bu yaratıklan adlandı- - nrken bir yandan da gözden geçirir; onlann arasından ken- ; dine "yardımcı" arar; bu du- * rum şöyle dile getirilir: "Adem * bütün sığırlara ve göklerin * kuşlanna ve her kır hayvanına v ad koydu, fakat Adem için * kendine uygun bir yardımcı i bulunamadı." •• Anlaşılacağı üzere artık ka- dının yaratılma zamanı gelmiş- * tir; bilinen söylem tasarlanır; Tann, Adem'i derin bir uykuya daldırır, usulca kaburga ke- miklerinden birıni alır, yerini kapatır, gerisini okuyalım: "Ve Allah, Adem 'den aldığı kabur- ga kemiğinden bir kadın yap- tı ve onu Adem'e getirdi." Artık yapılması gereken, or- taya konan yaratığa bir ad ve- rilmesidir; Adem, nasıl bütün hayvanların adını koymuşsa bunun da adını koyar: "Şimdi bu benim kemiklerimden ke- mik ve etimden ettir, buna 'Ni- sa' den//ecek" diye belirtir. Tann bütün canlıları türleri- ne, cınslerine göre ayn ayn, di- şi ve erkegini de birbirinden bağımsız (aksi belirtilmediğin- den) yarattığı halde "Nisa" için bu yolu benirnsememiştir. Başka bir deyişle, hayvanla- nn her iki cinsinin yaratılış ne- denleri aynıdır, tasarlanış amaçlan bırdir. Insan türüne uygulanan bu aynmlı tutum, yani kadının er- keğin can sıkıntısını, yalnızlı- ğını giderici bir yardımcı olarak tasatianıp erkekten yaratılma- sı, cinsel ayrımcılığın başlangı- cını ve temelini oluşturur. Ay- nca kadının bir "yardımcı" ola- rak belirlenip yaratılması, onun bir "ast" olmasını ve "üst" olan erkeğe bağlanmasını gerekti- rir. Bu oluşum "üst"e özgü üs- tünlüklerin, yaptırımlann yolu- nu açarak şeriatın temel direk- lerinden biri olan cinsel eş'rtsiz- liği ortaya çıkarmıştır kı bu du- rum öteki eşitsizliklere de ka- pıyı açmıştır ve bu Islamda da- ha da derinleşmiştır. Ayrımcılıkla, eşitsizlikle te- mellendirilen "şeriat"ın variığı, görüldüğü gibi doğrudan "ya- ratılış"abağlıdır: "yaratılış"ye- rine "evrim "in geçmesi, yani kısaca cinsel aynmcılığtn yani kadının erkekten yaratılması- nın son bulması, şeriatın altı- nın oyulması demektir. "Yaratılış" bir ınançtan öte "şeriat"ın variığının nedenle- rinden biridir; bu yüzden taraf- tariarı kimileyin şiddetle, kimi- leyin de bilimin her an konuya açıklık getiremeyeceği inancı- nı yayarak, kimi aydınlardan da destek bularak saldırgan- lıklannı sürdüreceklerdir. KİM KtME DUM DUMA BEHÎÇ AK behicaka yahoo.com.tr ÇtZGtLlK KÂMİL MASARACI kamilmasaraci' mynetcom OTOBÜSTEKİLER KEMAL VRGENÇ kjurgencdı yahoo.com HAYAT EPİK TtYATROSU MVSTAFA B1LC/JV ACI KAYIP Annem Fatma Hikmet Alpat'ı kaybettim. Acım sonsuzdur. Cenazesi 16 Eylül 2005 Cuma günü (bugün) Moda Camii'nden öğle namazını müteakiben defnedilecektir. AHMET ALPAT SIZtN MEMLEKETTE YOK #& 'YKÜSÜ.. ESEK YOK MU?" hayatepiko mynetcom BİR ILCEMtZDE VASAKLANDtSmA ÖÖRE.. T 1 1 \ BU SORUNUN YANITI; "BÎZDE COK VAR" OLMAU!.. i L__J 1 t L TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKA* 16 Eylül wictc.nuuntaz~arikan.com Kalbinizi Koruyun TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/lstanbul Tel: (212) 212 07 07 (pbx) (10 hat) Faks:(212)212 68 35 Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. HASANAYHAN PRİMADONNANIN ÖLÜMÜ. HAAIKA CAUAS, S3 >*• ŞtNPA ÖtMÛfTÛ- YUUAN ASIUI BJK 6ÖÇJAEH AİU£N!H ÇO- CU6V OLA8AK AMe&i&'OA PÜA/MV4 6£l£N M4&A &UO6EgOFOUUS, 14 YAŞIHDA ATİNA'YA &İOEBEK KonseevAruAzpA Ö&ZEUİU eöeptijfru- iu: KEZ 'CAI/ALLSK/A GUSrrCAMH" OP£RJ4SMM tZOL ALA- ZAK SAHN5Y5 ÇIKAN CALLAS, ittSA SÜ E$İN£ AZ KASTLANAfJ S Û $ MARJA CALLAS'W ÛÇ ÖZ£cÜ6t P/U&Z£ P£S- TPN OLMUŞTV: S£S(, H{£ÇfMUĞf ı/E YÜNAN-, U ABMATÖK. ONASlS'UB UZATMALt tftRÇ<NUĞtUtN «£MD( PE „ BUUUN, BAKIŞ AÇISI GÜRBÜZ ÇAPAN 12 Eylül Ülkemizde korku imparatorluğu kuruldu 12 Ey- lül 80'de. Cumhuriyetin 60 yıllık kazanımlan adına ne birik- tirdiyse tümünü taşı demirden olan değirmende öğütüverdiler. Toplumun gözbebeği olan aydınlar, tek tek pusu kurularak öldürüldüler. Soğuk savaşın, gizti işgal- cileri 6-7 yıl siyaset mühendisliği yaptıktan sonra, tankın düğmesine bastılar. Bu projenin çoban ateşi ilkin Şili'de yandı. Son- ra Latin Amerika'yayayıldı. Arkasından Avrasya'nın kalbinde denediler. Ve Pakistan'da bir iblisle bira- der oluverdiler. Türkiye ve Pakistan geldikleri durum, son nokta; kara yazgı gibi ortada. Bir yanda siyasal Islam öte- de aynlıkçı Kürt hareketi. Abdülhamrt geleneği gereği, jumalcilik ya da iz- leme, içinde olma merakı sağın da solun da ta göz- bebeginde örgütlendiler. Sebepleri ne olursa ol- sun, sonuçlan itibanyla 12 Eylül'ün kara gözlüklü, yüreği kör kahramanlan ellerine kına yakabilirier. Niye yaptınız? Nasıl kıydınız ülkeme? Sorulannı mahkemelerde soramasak da yüreğimizin derinli- ğinde hep taşıyacağız. Korku da nöbet tutar!.. 15 yıl ben korkmuştum... Korkuyu yendim. Zor oldu. Ama sizler ömür boyu korkacaksınız. Bir kır kahvesinde otuımak, basit bir meyhane- de çilingir sofrası kurmak. Bir yakınınızın feryadına korumasız koşmak haramdtr size... En küçük ka- sabanın sahilinde bir ahbabınızla (ki sizde ahbap ne arasın) yürümek artık size düştür... Korkutarak, korku biriktirdiniz... Sizin korkulan- nızı 40 deve taşımaz... Kara gözlükleriniz yetmez, karabantlarla bağlamanız gerek gözlerinizi... Kor- kuttuklannız tanımasa da siztanırsmız onlan... Düz yurttaşlardır onlar... Bakmayın alık alık dolandıkla- nna, bir gün akıllan başlanna gelecektir. Bir seferi kayıtlı, iki sefer kayıtsız geçtim sorgu odalannız- dan. Sadece rfade tutanağını imzalamam istenirken altını çözmüştünüz gözbağlanmın. Orada ölmeyi becerememiştim, ancak dışanda uzun dönem te- davi görmüştüm. ömrümde yemediğim, yiyemediğim kadar aşu- re yedirtmiştiniz bir seferinde. Sonra saatlerce su veımediniz. Yalvarayım diye. Sonrası yemeyi içme- yi severim, ama yeme içme işine son vermiştim günlerce. Yeme içme neyse tuvalet ihtiyacını bile işkenceye çevirme cinliğinizi nasıl unuturum!.. 90 günde 6 dişimi hediye edip çıkmıştım size. Beton koğuşta başımın altına botumu koydum diye, lükse olan düşkünlüğümü fark edip başımı postallanyla ezenleri nasıl unuturum... Bir hücreden öbürüne götürülürken "eğil, eğil, tü- nel geçiyoruz, başın çarpmasın.." tekdüze insan- lık gösterinizi ne ben ne de hiçbir konuğunuz unu- tur mu? Unutabilir mi? Başımıza siz vursanız bile, tünel duvanna çarpmamıza gönlünüz asla razı ol- madığına tanık oldum kaç sefer. Bu yüksek insan- lık anlayışı unutulur mu? Tıp fakültesini bitirdiğim- de sabıka kaydı almam gerekti. Emniyetin önünde turluyorum. Içeri girmeye dizim tutmuyor. 3. kat penceresinde adımla çağırdı Komiser A. Küçük- barak "Hayrola ne dolanıyorsun"? Meramımı söy- leyince, "Yukan gel, bir şey olmaz"... Çıktım. Ar- kam sıra 5-6 polis memuru da girdi odaya. A. Kü- çükbarakonlara dönerek; "Çıkın birşeyyok!" "ha, bir de çay söyleyin". Şaşkınlığımı anlata- mam...Neyse ilk defa gönüllü girdiğim emniyette bir de çay içtikten sonra, sabıka kaydımı aldım. Son- ra da Diyarbakır, o düşler ve taşlar kentini arkam- da bırakıp, anılanmı sırtima yükleyerek aynldım. 1989 yılı belediye başkanıyım. Doktor olan bir arkadaşımı aldım arabaya (ara- bamı kendim kullanıyordum) Galeria'ya (alışveriş merkezi) gittik. Kapalı otoparka gireceğiz, muzip- liğim aklıma geldi "Vavuz başını ey" dedim. Yavuz başını eğdi. ikinci kata çıktığımızda ayıktı. "Sen ni- ye eğmiyorsun" deyinee başladık gülmeye! Hü- zünlü bir gülüşle korkuyu yenmeye çalışıyorduk. Ey kara gözlüklü kahramanlar, yüreğinizden kor- ku, yüzünüzden hüzün eksik olmasın, Korku gölgeniz oldu. Korkusuz kalmayın emi! Biz size rağmen Cumhuriyetimizin bekçiliğine devam edeceğiz!... gurbuzcapaneeksev.org.tr/Faks: 0212 672 73 79 BULMACA SEDAT YAŞAYAN 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Gazete, dergi gibi ya- yınlarda say- fa düzeni. 2/ Hastalıklı, sakat... Ba- yındır. 3/Siiıt ve Diyarba- kır yörelerin- de düzenle- nen "cigor" şenliği sıra- sında yapıl- ması gelenekselleş- miş olan bumbar dolmasına verilen ad. 4/ Dayanıklılık. 5/îtalya'dabirkent... Anadolu'da kıırul- muş eski uygarlık. 61 Japon link dramı... Küçük erkek kar- deş...Bırrenk.7/Bır 9 nota... Erden ça\ıışa kadar olan askerlere verilen ad. 8/ Çinakoptan biraz büyük lüfer. 9/ Metin To- ker tarafından yayımlanmış haftalık haber dergi- si...Dadı. YUKARIDÂN AŞAĞIYA.: 1/ Divan edebiyatında bazı kavramların anlatı- mında kullanılan kalıplaşmış söz... Nazi partisi- nin hücum kıtasını simgeleyen harfler. 2/Asya'da bir ırmak... Tozluk yerine, ayak bileğinden dizi- ne kadar dolanan ensiz ve uzun kumaş parçası. 3/ Islam devleti uyruklu gaynmüslim vatandaş... Hint-tran dil grubuna verilen ad. 4/Cazibe... Sa- hip. 5/Piston. 6/Bez parçalanndan dokunan adi kilim... Gelir. II Peşin parayla belli bir süre için bir şeye alıcı olma işi... Temel. esas. 8/ Arkası yırtmaçlı, etekleri uzun ve ön köşeleri yuvarlak kesilmiş resmi erkek ceketi. 9/ Sıcak ülkelerde ye- tişen çok sert bir ağaç... Uzaklık işaretı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle