14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16EYLUL2005CUMA ıo EVCELEME MYüRESELLEŞME ETKîsî ; Afetten en fazla etkilenen New Orleans'ta yaşamın ne zaman normale döneceği bilinmiyo ŞXŞen Katıîııa sfldi süpürdü insanoğlu '~W^aşanan çe\Tenin sürprizli olabilecek JL koşullanna dikkat etmeyen, aynca o ç=evrenın doğadan gelen fiziksel varlığını de- vamlı rahatsız eden insanoğlu, afetlerin ha- sarlanna ve zararlanna davetiye çıkarmak- tadır. Bu durum, son yanm yüzyılda hızla- n a n bır doğa ve çevre katliamma dönüşmüş- tmir. Kentleşme ve sanayıleşmenin ihtiyacı olduğu gerekçesiyle habıre yeni teknik eko- nomik ve sosyal amaçlı kullanım alanlan £«çan insanoğlu, afetleri kontrol edebüme ala- rnındagittikçe mesafe kaybettiğinin farkın- c9a değildir. Doğaya insan ve toplumlar eliyle getirilen ervrensel ve küresel ölçekteki bozukluklann kefaletini yıne insan çekmektedir. Deniz, göl, umakkıyılanndaki yapay dolgularla ve civanndaki tüm ağaçlann kesilmesiyle çıp- l.aklaşmış alanlarda yeni kent dokulan yara- taldığında deprem afetinin hasarlanna ve za- rarlanna davetiye çıkanlmaktadır. Ülkemizden bir öraek verilecekse, Dev- r e k Çayı'ndan söz etmek gerekir. Eski ya- tağında binlerce >-üzyıl boyunca akıp durduk- t a n sonra son dönemlerde, ınnağın kenann- d a yeni kullanım ve inşaat alanlan kazanmak üzere suyun mecrasının daraltılması yoluna gidilmiştir. Yağmuru davet eden ormankk böl- g e özelliği ve aynca Iç Batı Karadeniz'e öz- g ü genel nem yükseklıği dolayısıyla şiddet- U yağışlar, taşkınlar ve seller bu yöreyi her birkaç senede bir yoklamaktadır. DoĞANIN BİLCELICİ Bu yoklamanın şiddetine bağlı olarak, ye- ni mecrasının kenanna konulan betonarme koruma perdelerini de yıkıp sürükleyen ne- hir ikı yakada da kasabanın içine doğru taş- •naktadır. Bu taşkmlarda suyun ulaştığı en son nokta, derenin yatağına müdahale edil- meden önce mevcut doğal mecranın sınır- l a n olmaktadu". Bu doğanın insanoğlunu ikaz etmedeki bügeliğinı de ortaya koyan de- rin anlamlı bir olgudur. Gelişmekte olan ûlkeler epeyce başka ko- aıuda da olduğu gibi afete hazırlanma konu- sunda da kendilerini çok aşağılayıcı biçim- de ve şiddetle eleştirip ileri gitmiş ülkelerin <lurumuna öykünürler: "Bakadamlarda 7 bö- yüklüğünde deprem olmuş, bina yıkılma- mış, insan öünemiş" 1 ya da "Oralan da sel- ler basmış ama iki günde kontrol alüna al- mışlar, yaşam hemen normale dönmüş." Japonya'da on yıl öncenın bır Kobe dep- rem faciasında binlerce insanın öldüğü, ha- yatın bölgesel ölçekte tamamen felce uğ- radığı ve miryarlarca dolarlık zarann orta- ya çıktığı hususuna pek değinilmez. Kara- yibler ve Meksika Körfezi dolaylarında yaklaşık her yıl tekrar eden kasırganın, her seferinde bu New Orleans faciasındaki ka- dar kapsamlı olmasa da büyük zararlara yol açtığından söz edilmez. Küreselleşmenin insanlığa eşit dağıtılmış büyük refah getireceğinı hayal olarak kafa- lanndan geçirenlerin alması gereken ders- lerdeeksikdeğil. Kûreselleşme olayının ipini çeken en zen- gin ûlkeler grubunun ve özellikle onlann da en başında bulunan Birleşik Amerika'nın, yerküresinde ve atmosferde çevreyi koruyu- cu ve bu haliyle insanlığa gerçekten yardı- mı olabilecek önlemler alınmasına karşı çık- tığı haûrlanmalıdır. Insanlığın, toplumlann, uygarhğın geleceğini küreselleşmede gö- renler için bu son Katrina trajedisı düşün- dürücü bır ders olmalıdır. tnsanoğlunun toplumlann ve hat- ta devletlerin doğayla dengeleşme- nin nazik ve riskli bir iş olduğunu göz ardı etmesi sonucu meteorolojik ka- rakterli afetlerin etkileri gittikçe bü- yümektedir. Çünkü, doğanınmilyon- larcayıllık etkileşimle yaratmış oldu- ğu çevre dengeleri ve ekolojik koşul- lar altüst olmaktadır. îlk bakışta sadece bir hava hareke- ti gibi gözüken kasırga ve çok şiddet- li kasu"ga tûrü afetlerin eserek üstün- den geçtikleri bölgelerin nem duru- muna bağlı olarak şiddetli yağış ya- ratabileceği de bilinmektedir. Karayip ve Meksika Körfezi yöre- lerinde Atlantik Okyanusu'nun daha açıktaki kesimlerinden gelen şiddet- li hava hareketlerinin gözlendiği bi- linmektedir. Buharlaşması bol ve nem- flfetin açığa"-" cıkardıkl 3 ^ERHAN KARAESMEN A BD'nin güney sahillerini vuran kasırga, yerleşim / • yerlerine yaklaşırken daha önce tahmin edilen hızı *A(\A. düştü. Ancak çok nemli ve şiddetli bir esintinin de etkisiyle felaket yeni boyutlar kazandı. Tüm bu unsurlar kentin altyapı yetersizlikleriyle birleşince sonuç yıkıcı oldu. li bir Meksika Körfezi'nin üzerinden geçerken bu hava hareketinin çok şid- detli esintiyle birlikte sağanak yağmur- lara yol açabildiği öteden beri gözlem- lenmiştir. ANDREVVUN ETKİSİ On yıl öncenin Andrevv büyük ka- sırgasmda ulaşılan maddi hasann bü- yüklüğü ABD sigortacılık şirketinin göçmesine yol açacak mertebedeydi. Dolayısıyla, ilk bakışta bır kasırga imajı olarak köklenmış ve yollara devrilmiş ağaçlar akla gehyor olmak- la birlikte çatı uçması, duvar çatlama- sı, binalann ve tanm arazisınin gün- lerce sular altında kalması gibi unsur- lar bir büyük tayfunun zarar bilanço- sunun ana göstergeleridir. Andre\v'da bu olay yaşanmıştı. Yer- leşke ve kent dokusu boyutunda bü- yük hasar olmamakla birlikte tekil kü- çük yapüardaki hasarlann yaygınhğı ile yerel sosyo-ekonomik yaşamdaki anzalann yarattığı zararlar sigorta şir- ketlerine diz çöktürmüştü. 2005 Kat- rina'sının durumu epeyce farklı ve Andrew'unldnden daha kötüdür. RAFİNERİLER ETKİLENDİ Meksika Körfezi'nin geniş havza- sı içinde ABD'nin petrol işleme ka- pasitesinin yaklaşık yüzde 8'ine kar- şıhk gelen bir rafineri ağnım bulun- ABD'nin gerekü önhazırhklan yapmadığı ve beklenenin çok ötesinde bir felakete dönüşen Katrina kasırgası nedeniyle öienlerin sayın resmi olarak 710 oldu. Busayuun artması bekleniyor ve kimi > etkihler binlerce kişinin ölmüş olabfleceğhıi söylüyor. Yine de Katrina bu sayıyla ABD tarihminen fazla can kaybına yol açan doğal afetleri sıralamasında 7. sıraya yerleşti Kasırga nedeniyle kentten aynlan 485 binden fazla kişinin yakiaşık 180 bininin gelecek hafta kente dönebileceği açıklandı. ^Fotoğraf: REUTERS) ABD de müdahaledeyetersiz kaldıA fete karşı hazırlıklı olma ve afetten ıM. hemen sonra acil müdahalede bulunabilme yetileri bakımından New Orleans, deneyimli, çok ileri girmış ülkelerde bile ne denli büyük yetersizlUderin mevcut olduğunu ortaya koymuştur. FEMA gibi prestijli ve pınltılı imaja sahıp, afet mücadelesinde deneyimli resmi kurumlann varlığma rağmen Amerikan kamu sisteminin Katrina faciasında tam bir müdahale aczi içinde bulunduğu gözlemlenmiştir. Kasırga afetine maruz olduğu bilinen bir bölgenin sahil kentinde su baskınına korugan olarak planlanmış ve inşa edılmış yapı parçalanmn şiddetli fırtına etkisine dayanacak biçimde tasarlanmaması çok önemli ve dramatik bir eksiklık olarak gözükmektedir. Aynca böyle bir kentte deniz seviyesiyle hemzemin ve yer yer onun aşağısında kalan yeni mahalleler oluşturulmasına izin verilmesinin imar düzeni açısından çok yanhş olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu olgu, aynı zamanda "afete hazniıkh olnıa parolasTnın, ona ileri düzeyde uyulduğu varsayılan ülkelerde bile çok hafife almdığını göstermesi bakımından da çok önemli ve anlamlıdır. duğu bilinmekteydi. Bu ağda, rafi- neri tesislerinin uğradığı fiziki zarar- lardan dolayı büyük verim düşüklü- ğü olduğu gözlenmişrir. Dünya pet- rol fiyatlanndaki genel artışa ek ola- rak ABD içinde petrol sektöründe fazladan bir artışa neden olacak ka- dar bir dalgalanma yaşanmıştır. Yanm milyonu aşlon nüftısa sahip New Orleans kentinde kendini kurtar- mış ve orta üstü gelire sahip belli bir kesim bulunmakla bırlikte, orta altı ge- lirli ve büyük çoğunluğu Afrika kö- kenli insanlardan oluşan gruplann yaşadığı da bilinmekteydi. Ancak, geçen yıl yaşanmış olan bir başka küçük kasırga daha beklentisiy- le kenti boşaltıp yeniden dönme id- manına ve deneyimine sahip New Or- leanslılar bu kez daha büyük olduğu haber verilen kasırgada kenti yine çok yoğun biçimde terk etme yoluna git- mişlerdir. Dar gelirli ve daha gariban Afrika kökenli kesimin ise şehri terk edemeyip büyük spor salonlannda, geniş mekânlı kamu alanlannda ba- nnak bulduğu gözlemlenmiştir. SELE DÖNUSTÜ Katrina hava hareketinin Louisiana sahillennın henüz açıklanndayken en şiddetli etkı kategorisı olan 5 (beş) dü- zeyinde olduğu kestirilmişti. Kente yaklaştıkça hızının biraz azalması. tayfunu dördüncü kategorideki (yani bır parça daha hafif şiddette) bir ola- ya dönüştürmüş gibiydı. Ancak bu biraz hafıflemış haline karşın çok nemli ve çok şiddetli bir esintı söz konusuydu. Yukandan ya- ğış, deniz yüzeyınde ise ın dalgalar kentin sahil kesimini sularla buluştu- ruyordu. Öte yandan, bunlara ek ola- rak rüzgânn şiddetının deniz ve ne- hir kanşımının oluşturduğu geniş bır su rezervuan alanuıın kentle buluştu- ğu sımrlardaki koruyucu duvarlan yer yer yıktığı anlaşılmaktadu. Böy- lece zaten alçak tabanh bir dolgu mal- zemesi üzenne yerleşmiş, denize ya- km mahallelenn tamamen sular altın- da kahnasuıa yol açıhtuştu-. Kentsel altyapının parçası olan drenaj sistem- lerinin ani olarak \ e çok büyük mik- tarlarda gelen çamurlu su fazlasını aktaramadan yer yer koptuğu ve hiz- met dışı kaldığı anlaşılmaktadır. Bas- kın suyunun yayılış yoğunluğu ve yaygınlığının iyice arttırümasına böy- lece yol açılmıştır. Çogunlukla bir ya da ıki katlı tekil evlerden oluşan kent dokusu, giriş kat- lannın ya da alt katlann büyük ölçü- de sular altında kahnası sonucu tama- men altüst olmuştur. Tel ve kablo bağ- lantılı bütün ıletışım sistemlerinin göç- tüğü anlaşıhnaktadu:. Kentin büyük üniversitesi (Tulane) hem su baskın- lannın yarattığı fiziki hasar ve zarar hem de çahşanlannın kendi bireysel ve aıle hayatlannda içıne düştükleri bü- yük. güçlükler dolayısıyla yeni akade- mik yanyıl boyunca faaliyet vereme- yeceğini açıkladı. Dolayısıyla, yaşa- nan zarar benzeri görülmemiş bir sos- yal boyut daha kazanmıştır. SÖZDESOYnmMTAS,4JUSIULUSUMR4SIİÜŞKİLERKOMİTESrNDEKABULEDlWÎ Ermeni lobisi tezkereyi koz yaptı BÜYÜKÇEKMECE 3. ASIİYE HUKLîK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo:2004 1647 Davacı Maliye Hazınesi vekili Av. Sıbel Burul tarafından davalı Tünay Öz Tunalı aleyhine mahkememize açılan tapu iptalı meni müdahale ve kal davası nedeniyle; îlgili davacının dilekçesınin ve da\ ; ayla ilgili 22.12.2005 tarihınde saat 09.00'da ya- pılacak duruşma gününün yapılan araştırmalarla bulunamayan Tünay Öz Tunah'ya ilanen tebliğine karar verilmiştir. Yukanda yazılı davayla ilgili mahkememız duruşma salonunda yapılacak 22.12.2005 tanhinde saat 09.00'da yapılacak duruşmaya davalı Tünay Öz Tunalı'nın gelmesi gerektiğı ve kendısini bir vekille temsıl ettırmesi varsa diyeceklerini ve bel- gelerini dosyaya ibraz etmediği takdude yokluğunda duruşmaya devam edilip karar verileceği hususu davahya ilanen tebliğ olunur. 24.08.2005. Basın: 42548 A.KÇ-A.KOCA O R M A N DENİZ SESSİZLİK O38O61 1 A43& www mesenot^l oom /f. WASHINGTON (AA) - ABD Temsücüer Mecüsi Uluslararası Üiş- kiler Komitesi, sözde Ermeni soy- lfinmmm tanınmasına ilişkin ifade- ler içeren iki ayn tasan dün oylana- rakkabul edildi. ABD Dışişleri Ba- kanlığı'nın, komite başkanına mek- tup göndererek tasanlann kabul edil- mesine Amerikan yönetiminin kar- şı olduğunu bildirdiği öğrenildi. Görüşmeler sırasında Cumhuri- yetçi Parti'den Indiana milletvekili Den Burton, tasanlann kabul edil- mesine karşı çıkan bir konuşma yap- tı. Kouyla ilgili sağlamkanıt bulun- madığını ifade eden Burton, Ame- rikan Kongresi'nin bu konuyu her yıl ısınp ısıtıp gündeme getirmesinin başka konulardaki çahşmalan en- gellediğüü söyledi. Tezkeyi 'neden' gösterdi Görüşmeler sırasında Demokrat Parti California milletvekili Tom I^intos, "Ben Ym konuda 5 yıl önce- ki pozisyonumu değjşnriyorum" 1 di- yerek, tasanya sürpriz bir şekilde destek verdi. Lantos, 5 yıl önce Ermeni tasan- sı görüşülürken Türldye'nin tezleri- ni savunan açıklamalar yapmıştı. TBMM'nin, Amerikan askerlerinin Türkiye üzerinden Irak'a gitmesini kabul etmeyen 1 Mart tezkeresi yü- zünden bugün daha fazla sayıda Amerikan askerinin Irak'ta öldüğü- nü söyleyen Lantos, bu gerçeğin gör- mezden gelinemeyeceğini ileri sür- dü. Lantos, "Türld\'ebizimçıkarla- nmızı umursamadı. Suriye konu- sunda. Irak'a kuze>' cephesinin açd- nıası konusunda bize yardım etme- di. Bu çerçevede iki Ermeni tasansı- nı da destekliyorum. Çünkü bizim Rus\u, Hindistan, Türkiye gibi iilke- lerie ilişkilerinıizde vereceğnııiz des- tek, onlann bizim içjn önemli olan ko- nulara verecekleri destekle bağlan- üL Bu ülkelerin bunu ivi anlaması laam" dedi. Komitede dün oylanan tasanlart» dan ilki 11'e 35 diğeri ise 7"ye 40 oyla kabul edildi. Tasanlann Tem- sücüer Meclisi genel kuruluna gel- mesi öngörülmüyor. Tasanlann ge- nel kurul gündemine getirilmesi, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Dennis Hasterfın tasarrufunda bu- lunuyor. Tasanlann içeriği Tasanlardan birinde, ABD Başka- nı (korge Bush'a, ABD dış politi- kasuıı "Ermeni soykınmına" iliş- kin anlayış ve duyarlılığı yansıta- cak şekilde yönlendirmesi çağnsın- da bulunuluyor. Bu tasan Cumhuriyetçi Parti mil- letvekili George Radanovich tara- fından kongreye sunuldu. tkinci ta- san ise 1915-1923 tarihleri arasın- daki sözde Ermeni soykınmını an- ma çerçevesinde, Türk hükümetini, Osmanlı tmparatorluğu döneminde Ermenilere yapılanlan tanımaya ça- ğınyor. Bu tasan da Demokrat Par- hli mıllervelali Adams Schiff tara- fından kongreye sunuldu. İLAN PEKTEK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2002 98 - Karar No: 2004 11 Davacı K.H. tarafından davalılar llçe Nüfus Müdürlüğü, Murat Yağar ve Deniz Ya- ğar aleyhine açılan lsım Tashıhı Davasının yapılan açık duruşması neticesinde verilen karar gereğınce; Mahkememizce verilen 24.02.2004 tarih, 2002 98 Esas ve 2004 11 Karar sayılı üa- mı, C. Savcısı tarafından temyız edilmekle Yargıtay 18 Hukuk Dairesi"nin 04.07.2005 tarih, E: 2005'5971 ve K: 2005'7072 sayılı ilamı ıle hüküm bozularak gehnekle. davalılardan Deniz Yağar'a Yargıtay bozma ilamı teblig edilemediğinden 7201 sa\ılı Tebligat Kanunu'nun 28 . 29 ve 30 maddeleri gereğince adı geçen da\-a- lıya karann ilanen tebliğine. aynı kanunun 31. maddesi gereğince ılan tarihinden 15 gün sonra tebüeatın yapılmış sayılacağına karar verilmiştir. Ilan olunur. 05 09.2005 Basın: 42749 GOKÇE YILMAZ (ÇALBUR) ile CÎHAN YILMAZ evlendiler. Yaşam boyu mutluluklar diliyoruz. 15.09 2005, Beyoğlu AStYE - BASRİ YILMAZ J Sahibinden Kayışdağı'nda Yeditepe Üniversitesi'nin Alt Cad. 1. Kat. 100 m2, Amerikan dolaplı, pimapenli, çelik kapılı daire. (Seksen milyar) 0532 52411 86 - 0216 420 46 94 Kasımpaşa'daki evimde çocuk bakarım. 0212 235 68 02 KOCAELİ 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAVZİHİLANI 2002 63-Tal. Cumhuriyet gazetesınin 21 8.2005 tanh ve 28179 sayılı nüshasında yayınlanan ve; Kocaelı 2 lcra Müdürlüğü'nün 2002 63-Tal. sayılı dosyasından 04.10.2005 ve 14.10 2005 tanhlennde saat 14.00 - 14.10 arasında satışa çıkkrtılan Kullar köyü Mah- mutpaşa mevkiindekı taşınmazın parsel numarası ilanda belırtıldiği gibi 12 ohnayıp 5691 olduğu. m2'sinın 262.00 m2 olmayıp 983.23 m2 olduğu tavzihan ilan olunur 08.09.2005. i) Basın: 42686 Askeri kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. FEHMİMETE Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. BEFL4TZELİHA ŞENAT Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. GÜNEY GÜNÇIKAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle