Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3AYFA CUMHURİYET 14 EYLÜL 2005 ÇARŞAMBA
HABERLER
Savcılık ifadesinde Başbakan Erdoğan'ı terör olaylanna karşı duyarsız olmakla suçladığı belirtildi
SuikastçıBağdattutukiandıKÜTAHYA / MERSİN (Cumhuriyet) - Başbakan Re-
cep Tayyip Erdoğan'a "suikast girişiminde buhın-
mak istetöği'" gerekçesiyle gözaltına alınan Musta-
fa Bağdat tutuklandı. Bağdat'ın taşıdığı sılahın ku-
rusıkı olduğu ancak yakın mesafeden yumuşak do-
ku üzerinde etkili olabileceği belırlendi. Başbakan
Erdoğan'a suıkast gırişiminde bulunacağı gerekçe-
siyle gözaltına alınan Bağdat, Kütahya Terörle
Mücadele Şubesi'nde sorgulandıktan sonra adliye-
ye götürüldü. Yaklaşık 1.5 saat savcıya ifade veren
Bağdat mahkemeye se\k edildi. Kütahya Adliye
Sarayı"na arka kapıdan sokulan Bağdat sorgulama-
nın ardından tutuklanarak Kütahya Cezaevi'ne gö-
türüldü. Bağdafın ifadesınde, Erdoğan'ı terör
olaylanna karşı duyarsız olmakla suçladığı belırtıl-
dı. Bağdat'ın, *Bu işi Bolu'da bitirecektim. ama ol-
madı. Kütahya'ya gel-
dfan" dedıği öğrenildi. Er-
doğan, 4 Eylül günü Bo-
lu Dağı Geçişi Proje-
si'nin açılışına katılmıştı.
Olaydan bir gün önce
Kütahya'ya ulaştığını an-
latan Bağdafın "OJay
günü kurşun koyduğu ta-
bancasryla tören alanına
gittiğini ancak Erdo-
ğan'ın alandan aynknğı
sırada yaşlı bir vatanda-
şm sevgi gösterisinde bu-
tunması üzerine paniğe
kapihnca yflkalanriıgını"
söyledıği bildirildi. Ülkü
Ocaklan Egitim ve Kül-
tür Vakfı Genel Merke-
zi'nden yapılan açıkla-
mada, Bağdat'ın Mersın
Ülkü Ocaklan eski baş-
kanı olmadığı belirtildi.
Açıklamada "Mustafa
Bağdafın Clkü Ocaklan
Egitim ve Kültür Vakfı ik ne geçmişte ne de bugün
bir inşkisi bulunmamaktadır" denildı.
Silah kurusüa çıktı
Bağaf ın taşıdığı tabancanın kriminal incelemesi
tamamlandı. tncelemede, silahın kurusıkı olduğu
ortaya çıkarken, bu tabancalarda mermi çekirdeğı
çıkışıru engelleyen artı şeklüıdeki demirin meka-
nizma ıçensınden söküldüğü belırlendi. Sılahta
mermının hız ve hedefini ayarlayan *yiv ve set"in
bulunmadığı şarjördeki fişeklerin de kurusıkı ta-
bancaya ait olduğu bildirildi. tncelemede "saç-
ma"ya benzeyen metal yerleştinldığı belirtildi. Si-
lahlarda yer alan ve bir merminin çıkışından sonra
hazneye diğer mermiyı almayı sağlayan mekanız-
manın da tabancada çalışmadığı belirlendı.
İĞNELtFIRÇA ZAFERTEMOÇİN
Erdoğan 'a suikast
girişiminde bulunan
Mustafa Bağdat, pa-
niğe kapihnca yaka-
landığını söyledL
SEZER, ERDOĞAN'I ELEŞTİRDİ
'Irtica reklamına
malzeme oldu
y
ANKAR\(Cumhuriyet
Bürosu)-DSP Genel Baş-
kanı Zeki Sezer, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın
ırtıcaı gösten yapüacağını
bile bile Hacıbayram Ca-
misi'ne gittiğini belirterek
"Böyleceashnda ogösteri-
nin mabemea oturken,rek-
lamıolmasıkonusunda da
ne yazık ki katkısı bulun-
du diyedüşünüyorum" de-
di. Sezer, Erdoğan'ın ve
AKPhükümetinin tutumu-
nun bölücü ve irticai çev-
releri hareketlendirdigini
vurguladı.
DSP Genel Başkanı Se-
zer, dün toplanan parti
meclisinde yapnğı konuş-
mada, Türkiye'nin her
alanda çok kritik bir süreç-
ten geçtiğini ifade ettı. Se-
zer, özellikle son dönem-
de "böKküterörkaHaşma-
sı ik hilafet ve rejtan deği-
şikliği'" isteyenlerın başlat-
tığı hareketnedenıyle top-
lumun gelecekle ilgili bü-
yük bir sıkıntı ve kaygı
içinde olduğunu dile ge-
tirdi. Başbakan Erdoğan'ı
irtaci gösterilere pnm ver-
mekle suçlayan Sezer. "tr-
ticai gösteri yapıiacağun
bik bile Başbakan o ca-
mi>eghtLBöylece ashnda
o gösterinin malzemesi
olurken. reklamı olması
konusunda da ne yazık ki
katkısı bulundu diye dü-
şünüyorunı. Bunu da la-
ik. Atatürkçü ve demok-
ratik Cunıhumetin hak
etmediği kanaatindeyim1
*
dedı.
AB süreci bahane edile-
rek verilen ödünlerin ve
kabul edilen dayatmalann,
üniter yapıyı tehükeye sok-
mak isteyenlerın önünü aç-
üğını söyleyen Sezer, "Son
haftalardabölücü terörün
artmasıyla toplıunun ka\-
gısı ve dolayısıyla tepkisi
çok üst noktaya taşınmış
oldu. SaymBaşbakan'mve
hükümetin başuıdan beri
hem dış politikada, hem
ulusal konularda hem de
bölücüveirticaihareketier-
k ilgili takuıdığı rutum bu
kesimlericesaretkndimıL
<
r
tir" diye konuştu.
Eski enerji bakanlan Ersümer ve Çakan hn Yüce Divany
dakiyargılanmalanna devam edildi
Emniyet: Yiğit'in kasetine rastlanmadıANKARA(CumhuriyetBürosu)-Eski Ener-
ji bakanlan Cumhur Ersümer ile Zeki Ça-
kan'ın Yüce Divan'da yargılandıklan davanın
dünkü oturumunda, Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcılıgı ve müdahil DSl'nin, Erzurum Içme-
suyu tsale Tüneh'nin inşaatında venlen keşif
artışına ilişkin bilirkişi incelemesi yaptınlma-
sı, aynca DSt müfettişlerinin tanık olarak din-
lenme isteklerine karşı sanık avukatlan görüş-
lerini bildirdi. Ersümer'in avukan BükntAcar.
müfettişlerin idareninbirer ajanı olduğunu öne
sürerek tanıklık yapamayacaklanm söyledi.
Çakan'ın a\
r
ukatı Turgut Kazan ise keşif artjş-
lannın bugünkü bakan döneminde de yapıldı-
ğını belirterek istemlerinreddini talep etti. Mü-
dahiller ıse keşif artışlanyla 17 kat fazla fiyat
uygulandığını ileri sürdü.
Duruşmada tanık olarakdinlenen TEDAŞ iş-
letme Hakkı Devir thalesi Alt Komisyonu Üye-
si An Akış, ihale şartnamesi ve taslak sözleş-
melerin değiştirildigi ni söyledi. Oturumda, ts-
tanbul Emniyet Müdürlüğü, işadamı Korkmaz
Yiğif in ışyerinde yapılan aramada bulunduğu
ileri sürülen video kasete rastlanmadığını bil-
dirdi. Yiğit'in anlatımına göre, kasette Ersü-
mer'in bir yemekte "Enerji dağıûm ihaleieriy-
k ilgili konuştugu'" üeri sürülüyordu.
TÜRKKONUT-VAKIFBANK
işbirlifiiyle
AO^r,45/ /ORALÇALIŞLAR oricaisiarictanhıırycUom.tr
Almanya Seçimleri ve Türkiye
SABIT KREDILI SISTEM'e ilkadım
hayaller -*$
Bizi izlemeye devam edin...
vokıfBonk
Bu hafta sonu gerçekleşecek olan
Almanya'daki seçimler, Avrupa'nın
geleceğini etkileyecek bir sonuca ne-
den olabilir mi? Seçim kampanyası
başladığında CDU-CSU (Hıristiyan
Demokratlar-Hıristiyan Sosyal Biriiği)
ittifakıyla FDP'nin (Liberaller) ortakla-
şa oyları yüzde 50 oranını geçiyordu.
CDU-FDP ikilisi ıktidara gelebilecek
oy desteğine sahipti.
Seçim kampanyası geliştikçe, Sos-
yal Demokratlarla Hıristiyan Demok-
ratlar arasındaki fark kapanmaya
başladı ve daha da önemlisi, yapılan
kamuoyu yoklamaları Hıristiyan De-
mokratların ortaklan Liberallerle ço-
ğunluğu yitirdikleri görüldü.
• • •
Pazar günü anketlerdeki oranlar
doğru çıkarsa Hıristiyan Demokratlann
iktidar hesaplan büyük ölçüde bozul-
muş olacak. Sosyal Demokrat-Yeşiller
koalisyonu da gereken çoğunluğa sa-
hip olamayacak. O zaman ortaya iki
seçenek çıkacak. Birinci seçenek, bü-
yük koalisyon adı verilen, Sosyal De-
mokratlarla Hıristiyan Demokratlann
birlikte hükümet kurmalan.
LJderler böyle bir koalisyondan ya-
na olmadıklarını açıkladılar. O zaman
ikinci bir seçenek olarak üçlü sol ko-
alisyon gündeme gelebilir. Sosyal De-
mokrat Parti'den istifa eden. bu hare-
ketin önemli isimlerinden Oskar La-
fontaine in PDS (Demokratik Sosya-
listler) ile kurduğu ittifak sonucu orta-
ya çıkan partinin oyları yüzde 7-8 ora-
nında görünüyor. Bu oran Sosyal De-
mokratlarla Yeşiller ittifakına eklenirse
hükümet kuracak çoğunluğu oluştu-
rabilir. Oskar Lafontaine de bu tür bir
koalisyon istemediğini söylüyor.
• • •
Seçimler kesin olarak sonuçlanın-
caya kadar Almanya'da nasıl bir hü-
kümet kurulabileceği anlaşılamaya-
cak. Üçlü sol koalisyon mu olacak,
yoksa büyük koalisyon mu, görece-
Ancak seçim kampanyası ilginç
özellikler taşıyor. Sosyal Demokratla-
nn son haftalarda yükselişe geçmesi-
nin ardında, Hıristiyan Demokrat lider
Angela Merkel'in, Sosyal Demokrat
Başbakan Gerard Schröder'le yaptı-
ğı dış politika tartışmalarında Schrö-
der'in daha ikna edici bir tutum alma-
sı yatıyor.
• • *
Irak'ın ABD-lngiliz kuvvetleri tarafın-
dan işgaline Schröder'in başında bu-
lunduğu hükümet kararlılıkla karşı çık-
tı. Fransa'yla birlikte hareket eden Al-
man hükümeti, bu konuda ABD ile
ilişkilerin bozulmastna neden olacak
kadar tutarlı bir çizgi izledi. Seçim tar-
tışmaları sırasında bu konu, günde-
min önemli bir konusuydu. Angela
Merkel'in ABD'ye yakın çizgisi ve sa-
vaşa destek veren tutumunun ona
puan kaybettirdiği söyleniyor.
• • •
Sosyal Demokratların güç kaybet-
mesinin asıl nedeni ekonomiydi. Al-
man ekonomisi Avro'ya geçişten bu
yana ciddi bir gerileme içine girmişti.
Ekonominin liberalleştirilmesi rüzgarı
Alman hükümetini zor durumda bı-
rakmıştı. überal ekonominin gerekle-
rini yerine getirmeye çalışırken, bir
sosyal devlet özelliğiyle öne çıkan Al-
manya'nın bu özelliklerine bağlı kal-
mak istemeleri arasındaki çelişmeye
yenilmişlerdi.
• • •
Alman seçimlerinin yeni bir boyutu
da artık Alman vatandaşı olan Türkiye
kökenli yurttaşlanmız. Geçmişte, da-
ha çok Almanya'daki sağ partileri
destekleyen yurttaşlarımız şimdi yön-
lerinı sol partilere çevirmiş durumda-
lar. Daha önce Türkıye'de muhafaza-
kâr görüşlerin etkisiyle hareket eden
yurttaşlarımız, giderek Almanya'nın iç
siyasetinin parçası olarak hareket
eder hale geldiler.
Almanya'daki yabancılara karşı da-
ha dost davranan partıler Türklerin
tercihi haline geldi. 800 bine yakın oy-
lanyla seçimlerde etkili bir güç haline
dönüşen Türkiye kökenliler, bundan
böyle Almanya'nın siyasi yaşamında
da eskisinden daha etkili olacaklar.
• • •
3 Ekim'de müzakerelerin başlaması
tartışmalan arasında yapılan bu seçim
Türkiye'nin kaderini de etkileyecek
özellikler taşıyor. Seçim kampanyası-
nın başındaki tablo öyle devam etse
ve sağ koalisyon seçim kazansaydı
Türkiye'nin işi zor olacaktı.
Görünen o ki, Alman seçimlerinden
sağcılar bir zaferle çıkamayacaklar.
Bu gelişme ise Avrupa'nın demokrasi
ve sosyal haklar ideali açısından bir
tehlikenin bertaraf edılmesı olarak da
kabul edilebilir.
• • •
Türkiye'dekı sağcıların da solculann
da Almanya'da sol partilerin kazan-
masını istemesini nasıl yorumlamak
gerekiyor? Almanya'da solculann bü-
tün aşınmalara rağmen sağ partiler-
den daha özgürlükçü, daha azınlıkla-
ra yakın, daha çalışanlardan yana ol-
ması önemli degil mi?
Bunun Türkiye solu açısından bir
anlamı olabilir mi?
GLOBALPOÜTÎKÜLTÜR
ERGIN \1LDıZOĞLU
DörtYılSonra11 Eylül (II)
Balkan Ghosts (1993), The Coming Anarchy
(1994, 2001) gibı ABD dış politika çevrelerinde
etkili kitaplann yazarı Robert Kaplan, son kitabı
Imperial Grunts'da (2005), 11 Eylül'ün ABD tari-
hinde, "geçici ama büyük bir moment yarata-
rak", "ikinci sefere çıkma dönemıni başlattığını"
savunuyor. ABD "beyaz adamın yükünü" omuz-
layacak, "özgür topiumu, iyi yönetimi, kaos böl-
gelerine uiaştıracaktı'"?... "Bugün terorizme karşı
küresel savaş bu sınırlann dışındakilerin ehlileş-
tirilmesinden başka bir şey değildi."
1998'de kurulan The Project for New Ameri-
can Century adlı "neocon" düşünce kuruluşu,
bu imparatorluğa giden yolun tasanmını hazırla-
dı. Bush yönetimi bu tasarımı 11 Eylül'den sonra
"Yeni Savunma Stratejisi" olarak benimsedi. Ne
ki tasanm uygulamaya konulunca, bir imparator-
luk ınşa etmek yerine, ABD'nin zaaflannı gözler
önüne senmeye başladı.
Tasarıma göre ABD rakıpsiz askerı-teknolojık
üstünlüğüne dayanarak dış politika hedeflerini tek
başına gerçekleştirebılecektı. Afganistan ve Irak
işgallerı, ABD'nin bu gücünü dosta düşmana gös-
terecek, müstakbel rakıplerının sinmesıne. dostla-
rının ABD imparatorluğunun çatısı altına sığınma-
sına, dümen suyuna girmesine yol açacaktı.
Bu süreçte. ABD'nin büyük askeri birliklere, iş-
gal güçlerine gereksinimi yoktu. Küçük, yüksek
teknolojiyle donanmış, hızlı, özel birlikler, dünya-
nın her yerinde, adeta "Kızılderili savaşlanndaki
kaleleri" anımsatan üsler oluşturacaklar, "yerlile-
ri", buralardan çıkararak hizaya sokacak, sonra
kalelerine geri döneceklerdi. "Tüm dünya adeta
Vahşi Batı ("Injun Country"-Kızılderili ülkesi),
ABD'nin arka bahçesiydi. Ancak evdeki hesap
çarşıya uymadı. ABD'nin o muazzam gücü topra-
ğa ayağını bastıktan, ancak üç-dört hafta sonra
Bağdaf a ulaşabildi. Bağdaf a geldiğinde düzen
değil kaos yarattı. Daha sonra bu muazzam aske-
ri güç yüzde 9O'ı yerel halktan oluşan bir gerilla
savaşında, hafif silahlaria el yapısı derme çatma
patlayıcılaıia durduruldu. Irak hâlâ kaos içinde ve
iç savaşa, dağılmaya gidiyor. ABD, bir başka bü-
yük savaşa girmeyecek biçimde bölgeye saplan-
dı. 19 Ağustos'ta Urdün'ün Akabe limanında ABD
gemilerine yönelık roketli saldırıysa, direnişin
Irak'ın dışına taşmaya başladığını gösteriyordu.
Bu sırada dünyada...
Imparatorluk rüyasıyla dünyanın her yerinde
üsler kurmaya çabalarken ABD'nin, hem Avrupa
ve Batı Pasifık bölgesindeki ittifaklan zayıflama-
ya, hem de gelişmekte olan ülkelerin düşmanlığı-
nı kazanmaya başladı. Wall Street Journal'ın edi-
törlerinden Mark Helprin'in endişeyle vurguladı-
ğı gibi, "böylece oluşan jeopolitik koridorda,
şimdi Çin dolaşıyor, daha önce ulaşamadığı böl-
gelere ulaşıyor, gelişmekte olan ülkelerle yeni
bağlar kuruyor, böylece yeni bir hegemonik blo-
kun temel taşlannı" yerleştiriyordu.
Latin Amerika ülkeleri ABD etkisi dışına çıkarken
Çin buralara ulaşarak yatırım ve tıcaret anlaşmalan
yapıyor. Ama geçen ay olduğu gibi Rumsfeld, Pe-
ru'dan bir askeri üs olanağı istediğinde, Başkan
Toledeo'nun önce Uluslararası Ceza Mahkeme-
si'ne gir, sonra gel öğüdünü dinlemek zorunda ka-
lıyordu. ABD, Venezüella'ya bir şey yapamıyor,
tüm dünya bu iktidarsızlığı görüyordu. Ufacık öz-
bekistan, ABD'nin bölge politikalarından rahatsız
olunca, "imparatora" kapıyı gösteriyordu.
Büyük Ortadoğu Projesı'yse AB ve bölge ülkele-
rinin itirazlan altında, rafa kalktı (birisi bunu bizimki-
lere söylese...). Buna karşılık bu projenin en büyük
hedefi Iran'ın jeopolitik etkisi, Saddam rejimi yıkıl-
dıktan sonra, giderek arttı. Bir taraftan nükleer
enerji alanında ilerlerken Iran, petrol ve gaz kaynak-
lanna dayanarak Rusya, Çin, Hindistan gibi büyük
güçlerle ticaret anlaşmaları, boru hattı projeleri
oluşturarak stratejik avantajlar elde etmeye, Pepe
Escobar'ın deyimiyle boru hatlan diyarında (pipe-
landistan) etkin olmaya başladı (The Asia Times).
Katrina felaketiyse ımparatorun, başka ülkele-
re uygarlık götürmek bir yana, kendi ülkesinde
bir doğal afet karşısında, uygarlığının nasıl bir
anda çöktüğünü, çare olarak kendi ülkesinde bir
kenti işgal etmek zorunda kaldığını dosta düş-
mana gösterdi. 11 Eylül'le başlayan Yeni Ameri-
kan yüzyılı rüyası, daha ılk beş yılını doldurama-
dan, imparatorluk kurmak bir yana var olan dü-
zeni de dağıtmaya başladı. Şimdi John Bol-
ton'un Bırleşmiş Mılletler'deki kaprisleri, günde-
me gelen küçük çaplı, kullanılabilir, nükleer silah-
lar projesı, bu ımparatorluk rüyasının, bir histeri
krizıne dönüşmeye başladığını gösteriyor: "Ya
benimsin ya toprağın!"
ergin.yildizogluC" gmail.com
Binyıl Kentler Kampanyası'
• DÎY\RRAKIR (Cumhuri>et Bürosu) - Birleş-
mış Nlilletler (BM) ve Yerel Yönetimler Dünya
Teşkilatı üyesi olan Diyarbakır Büyükşehir Beledi-
yesi. BM'nın düzenledıği "Binyıl Kentler Kam-
panyası" çalışmalanna kahlacak. Diyarbakır Bü-
yükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Bin-
yıl Kentler Kampanyası kapsamında, 14-16 Eylül
tarihleri arasında belediye binasına beyaz bayrak ve
kentin dört bir yanına kampanya hedeflerinin yazılı
olduğu afişler asacaklannı söyledi.
ABD Teiatep'i TürksüdeştiPiyor1
• İstanbul Haber Servisi - tP Genel Başkanı Do-
ğu Perinçek. ABD'nin 3 Eylül'den bu yana Tela-
fer'de yürüttüğü operasyonlann amacının "bölge-
yi Türkmenlerden temizlemek'" olduğunu söyledi.
IP'nin Taksim'deki il merkezinde basın toplantısı
düzenleyen Doğu Pennçek, ABD"nin Telafer'de
'"napabn ve misket bombalan, kimyasal silahlar
ve seyreltilmiş uran>oım ıçerikli bombalar" kul-
landığını öne sürerek operasyonlarda 350'yi aşkın
Türkmenin hayahnı kaybettiğini belirtti.
Sa.dir.lar protesto edildi
• İstanbul Haber Servisi - Irak'ta Işgale Hayır Ko-
ordınasyonu. ABD'dekı ırkçılığı, faşıst saldinlan
ve Türkıye'de son dönemlerde yaşanan lüıç gjri-
şimlerini protesto etti. Koordinasyon Sözcüsü Ha-
kan Bıngöl, Türkiye'de devrimci-demokratik hare-
kete yönelik saldınlann arttığını belirterek "Em-
per>alizmden ve uşağı faşist anlayıştan beslenen
bu tür şovenist saldınlara karşı mücadelenin savu-
nuculan olmaya devam edeceğiz" dedı.