Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 AĞUSTOS 2005 SALI
HABERLERİN DEVAMI
TURKIYE
1 stanbul
EEdime
Kocaeli
Çafiakkale
Izmır
Marısa
A.ydın
Oenızli
Y
Y
SY
PB
B
B
B
B
29
33
31
34
35
37
39
38
Sinop Y 28 Adana
Samsun Y 28 Mersin
Trabzon Y 29 Diyarbakır B 38
Giresun _Y 28 Şanlıurfa B 38
Ankara PB 31 Mardin B 37
Eskişehır PB 31 Siirt
Konya
B 37
PB 32 Hakkâri PB 32
Sıvas Y 30 Van PB 30
Zo-ıguldak Y 25 Antalya Y 37 Kars Y 28
YLfdun kuzey, ıç ve
doğu kesımlen parçalı
bulutlu, Marmara'nın
kuzey ve doğusu, Kara-
denîz, Iç Anadolu'nun
kuzey ve batısı ıle Doğu
Akdenız'ın doğusu sa-
ğanak ve gok guoıltulu
sağanak yağışlı. dığer
yerter az bulutlu ve açık
geçecek. Yağışiar Doğu
Karadenız'de etkılı ola-
cak Havaacaklığıyağış
alan yerlerde azalacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Parıs
Bonn
Y
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
20
22
24
23
21
22
24
23
Münıh Y 22 Zürıh
Beriin
Budapeşte
Madrtd
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
HB
PB
Y
Y
Y
Y
B
B
22
30
29
30
31
29
32
36
Y 16 Şam
Moskova
Afkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tıflıs
Kahire
Y
A
Y
PB
PB
Y
Y
PB
26
37
27
35
31
32
30
36
PB 36
Parçalı bulutlu ^ Çok bulutlu . Yagmurlu GoK guruttuiu
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
alanlarını Güney Kıbrıs uçak ve gemilerine kapa-
yan kesirrbildirimden vazgeçiliyor.
Gerçek ortada. Güney Kıbrıs'ı tanımadığımızı
ifade eden satırların değersizliğini; Ingiltere, ay-
nı gün yazılı açıklamasında "Kıbns Cumhuriyeti
-Güney Kıbns- u/us/ararası hukuka göre AB üye-
si bir ülkedir" tanımıyla kanıthyor.
Tony'nin Türkiye aleyhine sonuçlar vereceğini
söyleyerek dostu Tayyip'e yaptığı baskı üzerine
Türkiye; deklarasyondaki hava ve deniz limanla-
nyja ilgili kısıtlamaları çıkarmak zorunda kalıyor.
Üstelik bu hükümet sayesinde Türkiye bir baş-
ka açmazın içine sürükleniyor. Türkiye, Güney
Kıbrıs'ı Gümrük Birliği haklanndan yararlanacak
bir ülke olarak kabul ediyor. öte yandan bu ülke-
yi tanımadığını açıklayarak tartışmalara yol açıyor.
Bir yandan Güney Kıbrıs'la bir anlaşma yapı-
yor, öte yandan tanımadığı Güney Kıbns ile Kıb-
ns sorununa çözüm arayan müzakereiere hazır-
lanıyor.
Protokole göre Kıbrıs'la yapılacak ticarette ge-
çerli olacak menşe şahadetnameleri için tek oto-
rite Kıbns Cumhuriyeti'ni temsil eden Rum kesi-
mi. Gümrükler Rumlann denetiminde olacak.
Basmış protokole imzayı hükümet ve "bu im-
zayla 'Yeşil Hat'ın güneyinde birdevletin varlığı-
nı' kabul ve ilan" ediyor. Rumlar da -Avrupa Par-
lamentosu, hatta AB- "Kuzey'de işgal var" diyor.
• • •
Birbirine ters düşen bu davranışlardan sonra
Güney Kıbns Rum lideri Papadopuios deklaras-
yonu değerlendirirken, "Türkiye'nin Kıbns Cum-
huriyeti'ni tanımadığına ilişkin açıklamasının hiç-
bir hukuki geçerliliği yoktur" dedi ise, AKP Dışiş-
leri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger gibi
"mendil kadarbir ülkenin" sözünün kıymet-i har-
biyesi olamayacağını söyleyerek işin içinden sıy-
rılabilir misiniz?
Tabii bütün bu eleştiriler Başbakan'a göre
önemsenmeyecek "çeşitli yakıştırmalar"ü\r ve
bunların yüzde 34 oyla tek başına çoğunluğu ya-
kalayan bir iktidar sahibine vız geldiğinin somut
göstergeleridir.
O kadar ki, tevazuyu da bıraktı artık; bu ülke-
de kendinden daha vatansever kimse olmadığı-
nı ilan etti. AKP lideri dışında ülke sorunları üze-
rinde söz sahibi olanlar, muhalefet liderleri, hat-
ta muhalefet yapan sivil toplum örgütleri, tabii
medyadaki bir iki gazete ile bir iki TV, bir kısım
yazarlar Başbakan indinde, Başbakan kadar va-
tansever değil!
Bir sözünü anımsatarak Başbakan'ı ve icraatı-
nı özetlemek de olanaklı: "Lafla peynir gemisi
yürümediğini çok acı bir şekilde tecrübe ettik."
Bir soru da yantt arıyor. Peki ama kendinden
sonraki en büyük vatansever kim ola?
Kuşku yok; "beraber yürüdüğü, yağan yağ-
murda beraber ıslandığı" Emine Hantm!
Hey gidi Türkiye; sen sabır taşı mısın?
AL GOZÜM SEYREYLE
IŞIL ÖZGENTÜRK
Aybar, Nesin ve
Sandalcı'yı öderken
• Baştarafı Arka sayfada
Biz kurucular, 12 Eylül sonrasının getirdiği der-
nek kunna zorluklanyla boğuşurken, bütün bu
dersleri de öğrenmek için kulağımızı dört açar din-
lerdik. Gerçekten o günlerde, herhalde bir yirmi yü
öncesinden söz ediyorum, insan haklan ve ihlal-
leri bizim için çok yeni bir şeydi.
Bazen kendi kendime Aziz Nesin'in sözlerini
yanlış mı duydum, derdim. Buna göre bir işken-
cecinin bile hakkını korumamız, savunmamız ge-
rekiyordu. Bu kadar tarafsız olmaya hazır mısın,
diye kendimi sorgulardım. Ama başlamıştık bir
kere ve düşe kalka öğrenecektik.
tlk yıllar, özellikle Emil Abi'nin başkanlığında
yönetimdeyken, gerçekten işler çok güzel gitmiş-
ti. Derneklerin, sendıkalann kapatıldığı. tüm sol ve
sağ örgütlerin sindirüdiğı bir dönemde, yapacak o
kadar çok şey vardı ki...
Bazı işleri şimdi bile gülümseyerek anımsıyo-
rum. O iîk yürüyüşü, her görüşten insanın yanı ba-
şında, cinsel aynmcılığa uğrayan travestilerin uzun
topuklu ayakkabılanyla, herkesin hayret bakışlan
arasında yürümelerini hiç unutmayacağım. Onlar
için de bu bir ilkti, bizim için de.
Sonra Haliç kıyılannda yaptığımız ilk uçurtma
şenliğini; şenlikteki her bir uçurtma içerde yatan
anneye, babaya, kardeşe gönderilen bir mesaj gi-
biydi. Çok ağladığımı anımsıyorum.
Daha pek çok şey, sonra ne oldu ne olmadı, "hiç
çahşmadılar" diye ağır suçlamalarla Emil Abi ve
o günkü yönetim kurulu şaşırtıcı bir oylamayla gö-
revden alındı. O günü çok iyi anımsıyorum, bana
en çok " hiç çaüşmadılar" suçlaması ağır gelmiş-
ti, o günkü yönetim kurulunun bu travmayı hiç unut-
madığına eminim. Sonra ne oldu, açıkça söylemem
gerekirse o günden sonra İnsan Haklan Derneği'nin
küçülme, etkisini yitirme süreci başladı. Çünkü ar-
tık ana ilkeden taviz verilmeye başlamıştı.
Arada ana ilke anımsansa da artık genel kanı In-
san Haklan Derneği'nin etnik kökene dayalı bir
milliyetçiliğe doğru hızla ilerlediğiydi.
Evet, bütün bunlan neden yazdun, kuruculardan
Adalet Ağaoğlu'nun dernekten istifa karannı öğ-
rendiğım gün, (bu, geçen hafta içinde oldu) hem
çok üzüldüm hem de Ağaoğlu haklı dedim, kendi
kendime. Sağ ve sol ideolojilerin birbirine kanştı-
ğı, akla karanın pek seçilmediği, iç savaş provala-
nnın yapıldığı bu dönemde, birilerinin tnsan Hak-
lan Derneği yöneticilerini yeniden düşünmeye ça-
ğrrması gerekiyordu. Biz ne yapıyoruz? Asli gö-
revimiz ne? Bu soruyu ben kurucu bir üye olarak
kendime de soruyorum. Keşke Aziz Nesin, Emil
Abi bize daha çok ders verseydi. İyi olurmuş.
[email protected]
Rum uçağma izin yok
Dışişleri kaynakları, "Kıbrıslı Türklere yönelik izolasyonlar kaldınlana kadar
Rumlar Türk deniz ve hava limanlannı kullanamayacaidar" açıklamasını yaptı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türkiye, AB'nin tek ta-
raflı deklarasyonu resmen kabul
etmemesine karşın, Rum gemi
ve uçaklaruım Türk liman ve ha-
vaalanlanna girmemesine iliş-
kin karannı uygulamaya devam
edecek. Dışişleri kaynaklan bu
kapsamdaTrabzonsporile Şam-
piyonlar Ligi maçı yapmak üze-
re Türkiye'ye gelecek olan Kıb-
ns Rum Kesimi'nin Anorthosis
takımının adadan kalkarak doğ-
rudan Trabzon Havaalanı'na in-
mesine izin verilemeyeceğini
söyledi. Kaynaklar, "Kıbnsh
Türklere yönelik izolasyon
kalkana kadar Rumlar Türk
deniz ve havalimanlarını kul-
lanamayacak" görüşünü dile
getiriyorlar.
Ek protokolün imzalanması-
nın ardından Türkiye ile Kıbns-
lı Rumlann temsil edildiği
"Kıbns Cumhuriyeti" arasın-
da gümrük birliği esaslannm na-
sıl uygulanacağı sorun oldu.
Kıbns Rum Kesimi, Türk hava
ve deniz limanlanndan doğru-
dan ticarete başlayabileceğini
açıklamasına karşın, Türkiye
yayımladığı deklarasyon nede-
niyle bunun söz konusu olmadı-
ğını belirtiyor.
'Yükümlülüklerimizi
yerine getiriyoruz'
Dışişleri kaynaklan, "Kıbns-
h Rumlann AB'ye üye olması-
nın ardından anlaşmaya iliş-
kin tüm yükümlülüklerimizi
yerine getiriyoruz. Kıbrıs
Rum malları Türkiye'ye baş-
ka ülkelerin gemi ya da uçak-
larıyla girebiliyor ve satUıyor.
Gümrük Birliği diğer AB üye-
si ülkeler ile Türkiye arasında
ne öngörüyorsa Rumlara da
aynı esaslar uygulanıyor. Yani
önceki gün ek protokolün im-
zalanması ile zaten 1 Mayıs
2004'ten beri uygulanagelen
fîili durum sadece tescil edil-
di" görüşünü dile getiriyorlar.
Ankara, AB'nin karşı tutumu
nedeniyle deklarasyonunda
mallann serbest dolaşımına yer
vermese de geri adım atmıyor.
Dışişleri kaynaklan, liman ve
havaalanlan konusunda Rumla-
ra karşı bir yükümlülük altma
girilmediği görüşünü korudu-
ğunu belirterek şu kritik değer-
lendirmeyi aktardı:
"AB'nin bize uygulamadığı
bir özgürlüğü biz neden
Rumlara uygulayalım? Tür-
kiye daha önce Kıbrıs ile ilgi-
li kısıtlamaların, Rum tarafı
ve AB ülkelerinin Kıbnsh
Türklere uyguladığı izolasyo-
nun sonlandınlmasıyla eşza-
manlı olarak kaldınlması
önerisinde bulundu. Türkiye,
havaalanlan ve limanlar ko-
nusunu gümrük birliği çerçe-
vesinde değil, sözkonusu öne-
ri kapsamında görmektedir.
Bu konuda ısrarlıysalar öne-
rimizi kabul etsinler. Rumlar
mallarını Türkiye'ye sokabi-
liyor ve satabiliyorlar. Artık
Yunan gemileri ile mi yoksa
başka ülke gemileri ile mi ge-
tirirler, bizi ilgilendirmiyor.
Türkiye Kıbrıslı Türklere yö-
nelik izolasyon kalkana ka-
dar geri adım atmayacak."
'Eski uygulama sürecek'
Dışişleri Bakanlığı kaynakla-
n,Trabzonspor'un Şampiyonlar
Ligi'ndeki rakibi Anorthosis'in
Türkiye'ye doğrudan uçuş yap-
ması gibi bir durumun söz konu-
su olamayacağını söylediler.
Kaynaklar, "Rumlar bize baş-
vuruda bulunsalar bile bu
reddedilir. Böyle bir şey söz
konusu olamaz. Eski uygula-
ma devam edecek. Bu da
uçakların Girit ya da Atina
üzerinden Türkiye'ye gelme-
sidir" diye konuştular.
^tm
^« İK ÜSSÜIRAKTA İŞGALE HAYIR KÜUKU.IÎKSS«-
TUZLA DERİ İŞ EMEKLİ SEN 1 NO'LU ŞUBE - BES \ST. 1 NO'LU
îşgale karşı încirlikyürüyüşü Irak'ta tşgale Hayır Koordinasyonu, Bağımsız Devrim-
ci Sınıf Platformu, Belediye-tş, Tuzla Deri-tş, Emekli-
Sen, Büro Emekçileri Sendikası 1 ve 2 No'lu şubeleri, em-
peryaUzme, Büyük Ortadoğu Projesi'ne ve işbirlikçi polirikalara karşı Încirlik Cssü'ne jürüyüş gerçekleştirecek. Yürü-
yüş 26 Ağustos'ta tstanbul'dan başlayacak ve 28 Ağustos'ta tncirlik İ ssü'nde sona erecek. Galatasaray Lisesi önünde ya-
pılan açıklamada. AKP'nin işbirlikçi politikalan eleştirilerek 'Irak işgalini ve Büyük Ortadoğu Projesi'ni lanetlemek için
emperyalistlerin ve işbirlikçi iktidarların kanlı ellerini Irak'tan, Filistin'den ve direnen haklarının geleceklerinden çekme-
si için încirlik Üssü'ne v^rüyoruz" denildi. Grup, açıklamamn ardından olaysız dağıldı. (Fotoğraf: CÎHAN ORUÇOGLU)
YüksekAskeri Şûra toplandı
• Baştarafı 1. Sayfada
fa Kemal Atatürk'ün göster-
diği yolda ulusumuzun ba-
ğımsızlığının ve Cumhuriye-
timizin bekasının güçlü gü-
vencelerinden olan Türk Si-
lahlı Ku\"vetleri, üstün kabi-
liyet ve dinamizmiyle değişen
güvenlik koşullarına uyum
sağlamakta, ulusça gücümü-
ze güç katmaktadır. Bu
inançla, Ağustos 2005 YAŞ
çalışmalarının ülkemiz esen-
liğine, demokratik hayatımı-
za ve kahraman Türk Silahü
Kuvvetleri'ne başarılar getir-
mesini dilerim."
Atama ve terfiler
Bu YAŞ'tan sonra Deniz
Kuvvetleri Komutanı Oramiral
Özden Örnek. Hava Kuv\etle-
ri Komutanı Orgeneral Halil
tbrahim Fırtına ve 1. Ordu
Komutanı Orgeneral Hurşit
Tolon emekliye aynlacak.
Emekli generallerin yerine se-
çihnek için en çerin rekabet Ka-
ra Kuvveueri'nde yaşanacak.
Orgeneral Tolon'un yerine 7
korgeneral yanşacak.
Örnek'in yerine ise Deniz
Kuvvetleri'nde bir koramiral
oramiralliğe terfi edecek. Ör-
nek'in yerine Donanma Komu-
tanı Oramiral Yener Karaha-
noğlu getirilirken boşalan bir
oramirallik için Kuzey ve Gü-
MAĞAZALARDAKİ REKLAM PANOLARINA BOYALI SALDIRI
îç giyime de
dayanamadılar
tstanbul Haber Ser-
visi - Dinci anlayışın he-
defi, şimdi de Kocamus-
tafapaşa ve Şehremini
semtlerindeki kadın iç
giyim mağazalan oldu.
Zarara uğradıklanm ifa-
de eden mağaza sahiple-
ri "Atatürk Havalima-
nı'ndaki mayo reklamı
bahane edildi ve rek-
lamlar kaldırtıldı. O
zihniyet şimdi iç çamı-
şın satan işyerlerini çe-
şitli şekillerde rahatsız
ediyor" dediler.
Negrita Iç Giyim ma-
ğazasına birçok kez 'bo-
yaü' saldında bulunul-
du. Mağazanın reklam
tabelalannda bulunan
kadın resimlerini boya
ve ziftle kapamaya çalı-
şan kimliği belirsiz kişi-
ler yan sokakta bulunan
Yeterler Iç Giyim mağa-
zasına yaptıklan saldın-
larla da tabelanın değiş-
tirilmesine neden olarak
mağaza sahibine yakla-
şık 4 milyar liralık zarar
verdiler. Negrita'nın yö-
neticisi Hacer Özkan,
saldınlann nisan ayında
vitrinlerine boya atıhna-
sıylabaşladığını söyledi.
Mağazaya daha önce sal-
dın düzenlendiğini anla-
tan Özkan, "tleri gitme-
lerinden çekiniyoruz"
dedi. Yeterler mağazası-
nın yetkilisi Yücel Sami
de "Bazı kişilerin ma-
ğazamızın mal sahibini
olaylardan önce tabela-
ların değiştirilmesi için
tehdit ettiğini duyduk"
diye konuştu.
tstanbul Şehremini ve Kocamustafapaşa'da-
ki kadın iç giyim mağazalarına bovalı saldı-
rı düzenlendi. (Fotoğraf: ALPERÎZBUL)
ney Deniz Saha komutanları
yanşacak.Fırtına'nın yerine
Harp Akademileri Komutanı
Orgeneral Faruk Cömert ata-
nırken bu kuvvetten yeni bir or-
general çıkıp çıkmayacağına
toplantıda karar verilecek.
Harp Akademileri'ndeki or-
general kadrosuna Kara Kuv-
vetleri'nden bir atamanın da
yapılabileceği kulislerde dile
getiriliyor. Genelkurmay 2.
Başkanı Orgeneral İlker Baş-
buğ'un bu ağustos itibanyla 1.
Ordu Komutanlığı'na atanma-
sı bekleniyor.
Orgeneral Ilker Başbuğ'un
yerine yeni terfi edecek bir or-
generalin getirilmesinin ağır
bastığı sa\-unuluyor. Aynca Ge-
nelkunnay Genel Sekreterli-
ği'nde 2. yılını dolduran Tüm-
general Sabri Demirezen kıta
görevine giderken yerine yeni
atama yapılacak.
TSK'den ihraçlar
Irticai \e bölücü faaliyetlere
katılan TSK personeli hakkın-
da hazırlanan dosyalar da rutin
olarak ağustos dönemi YAŞ
toplantılanna sunuldu. YAŞ'a
dosyası sunulan personel hak-
kında, yapılacak değerlendir-
meler sonucunda karar verile-
cek. Irticai ve bölücü faaliyet-
leri nedeniyle, disiplinsizlik ge-
rekçesiyle TSK'den bu toplan-
tılar sonucunda 6 ila 10 arasın-
da personelin ilişiğinin kesile-
bileceği öğrenildi.
YAŞ'a dosyası sunulan per-
sonelin büyük çoğunluğunun
ırticai faaliyetleri tespit edilen-
lerden oluştuğu kaydedildi. T-
SK ile ilişiği kesilecek persone-
lin kesin sayısmm toplantılarda
yapılacak görüşmeler sonucun-
da ortaya çıkması bekleniyor.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
I Baştarafı 1. Sayfada
rini açıkladıktan sonra önümüzdeki dönem yapı-
lacak satışların biçimini şöyle özetledi:
"Parayı verene satacağız!"
Ardından da çok derin bir değerlendirme yaptı:
"Parayı veren düdüğü çalar!"
Düdük bir satış anlayışı!
Oysa dünyadaki gidişe baktığımızda, ülke gibi
olan ülkeler stratejik alanlardaki yatırımlarını ras-
gele satmıyorlar. Çin, demir-çelik sektöründe ya-
bancıların ağırlığını arttırmama kararı aldı. ABD,
Çin'e kimi seçilmiş alanlardaki şirketlerini verme-
me eğiliminde. Son olarak Fransa da "ulusal şir-
ketlerimizden" dediği Danone'nin yabancılara sa-
tışının sakıncalarını tartışıyor.
Türkiye ise yol geçen hanı gibi. Handa iki gün
geceleyen "Burayı atmalı" diyor... Bizimkiler de
anında yanıt veriyor:
"Almalı mı dedin? Al malı!"
• • •
Şimdi sırada limanlar var. Bakan yine aynı biçim-
de, parayı verenin limanı alacağını duyurdu. Oy-
sa Rekabet Kurulu bile bir kişiye birden fazla liman
satmanın sakıncalarını dile getiriyor.
Mersin, Iskenderun, Izmir, Bandırma, Derince ve
Samsun iimanlarının satışı gündemde.
3 yanı denizlerle, içi de yüzme bilmeyenlerle
çevrili Türkiye'nin bu sektördeki potansiyelini kul-
lanamadığı kesin. Komşumuz Yunanistan deniz
taşımacılığından yılda 100 milyar doları aşkın ge-
lir elde ederken, biz tek haneli rakamlarda tekli-
yoruz.
Ancak AKP'nin tutumu her konuya bakışı gibi:
Sorunun üzerine git, kendine yontarak çöz!
Türkiye'nin gümrükleri, liman çevreleri ne yazık
ki kaçakçılık sektörünün başlıca uğraş alanı. Pek
çok devlet kurumu kaçakçıların kullandığı araçlar-
dan biri haline geldi desek, abartmış sayılmayız.
Devlete ait büyük limanların çevresindeki özel is-
keleler nedense 24 saat dolu iken, devlete ait li-
manlar nojmal mesai saatlerinde dahi boş. Oysa,
1987'de Özal döneminde bu özel iskeleiere izin
verilirken, "öncelik devlet limanlarının olacak, iş
hacmi artarsa özel iskeleler devrede olacak" ilkesi
benimsenmişti. Kaldı ki, özel iskeleler de kendile-
rine ait ürünler için çalışmak üzere yola çıkmıştı.
• • •
Şimdi bu limanların hangi anlayışın eline geçe-
ceği belirsiz! Girişte sözünü ettiğimiz gibi pek çok
ülke limanlannı ya hiç özelleştirmedi ya da özel-
leştirirken denetim unsuru olabilecek bir oranı
kendi elinde tuttu.
Başta ERDEMİR, TÜPRAŞ, Telekom olmak üze-
re kimi önemli alanlardaki satışa, sadece gelenek-
sel olarak özelleştirmeye karşı olanlar değil, özel-
leştirmenin bir an önce tamamlanmasını isteyen-
ler bile karşı. Onlar da her ülkenin kimi stratejik
alanları kontrol etmesi gerektiğini ya da devlet te-
kelini kaldırırken yeni tehlikeli özel tekeller yaratıl-
maması gerektiğini savunuyorlar.
Inleyen var, dinleyen yok!
Artık Sümerbank tarihe karıştı, sömürbank var!
ankcum'' cumhuriyet.com.tr
Türkiye tehdit edlllyor
İBDA/C'den
'Kaide' dergisi
lstanbul Haber Servisi - Şeriatçı terör örgütü
tBDA'C üyeleri, El Kaide'yi öven dergi çıkardı.
"El Kaide dünyayı özgürleştiriyor" başhğının
kullanıldığı dergide, Londra saldınlan için "Allah
için gerçekleşriri-
len intikam eyle-
mi" denildi.
El Kaide, saldın-
lannı sürdürürken
Istanbul'da bu ör-
gütün eylemlerine
övgüler düzen
"Kaide" adlı bir
dergi yayın faaliye-
tine başladı. Lider-
liğini "Salih Mir-
zabeyoğlu" olarak
bilinen Salih Izzet
Derginin arka kapağında Sa-
lih Mirzabeyoğlu 'nun Usame
bin Ladin 'le benzer giyindiği
fotoğrafı bulunuyor.
Erdiş'in yaptığı
iBDACtarafmdan
çıkanlan dergide ür-
kütücü ifade ve teh-
ditler yer alıyor. El
Kaide'nin bildirileri-
nin yayımlandığı dergideki yazılarda, "Taliban
600 conhi öldürdü" gibi başhklar kullamldı.
Usame bin Ladin'den "kahraman" olarak bah-
sedilen dergideki yazüann bırinde, "Batı'mn ha-
talannı düşünmesi açısından bombaların çok
yararu" olduğu belirtildi. "Londra taarruzlan
vesilesiyle" diye başlayan yazıda, "Sömürgeci-
lerle aramızdaki tüm köprüleri vıkmak istiyo-
ruz. Her gün Irak'ta seyrettiğimiz manzarala-
nn aynısını ABD, Ingiltere, tspanya ve ttalya'da
da sevretmek istiyoruz. Afrika'daki açhğı, bu
açhğin nedeni olan Batı dünyasında da seyredip
kanıksamak istiyoruz. Mısır'daki Şarm el Şeyh
beldesi, başta Yahudiler olmak üzere Batüı sos-
yetenin fuhuş ve eğlence yaptığı bir yer. Burası
aynı zamanda ABD ve tsrailli yetkililerin bulu-
şup pazarlık yaptığı bir nokta. Bu anlamda bu-
radaki eylenı emperyalizme yapılmış anlamlı
bir darbedir" denildi.
El Kaide'nin Türkiye'ye yeni bir saldın gerçek-
leştirip gerçekleştirmeyeceğini ise AKP iktidannın
politikalanna bağlayan dergide şöyle denildi: "Siz
Müslümanlara zulmedenlerle ittifak kurup di-
renişçilere karşı ortak mücadele çağrılan ya-
parsanız bunun bedelini ödersiniz."