Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2AĞUSTOS2005SALI
14 KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr
SAHNEDEN AYŞEGÜL YÜKSEL
Darmen'denCMIICUadaylarmaTanıdığımen'olduğugibi' sanat-
çılardandır Haldun Dormen. Nere-
deyse hiç ara vermeden -tiyatro, si-
nema ve televizyonda- sürdürdüğü
sanat yaşamının 60. yılına yaklaşı-
yov olmasına karşın bu özelliğini yi-
tirmetniştır. Dormen'in son kitabı
'Onnak ya da Olmak', yayımcısı-
nın isteğine karşı duramadığı için
yazdığını söylediği, genç oyuncu-
lara seslenen bir kitap. Dormen, on-
ca birikimını hiçe sayacak düzeyde
alçakgönüllü olduğundan, 'neme la-
zım' diyerek bırkaç kez vazgeçmış
kitabı yazmaktan... Ama iyi ki yaz-
mış sonunda...
Epsilon Yayınlan'ndan Mart 2OO5'te
çıkan 'Olmak ya da Olmak' oyuncu
adaylannı, sanat yaşamlarmda yüz-
leşmelen gereken gerçeklerle yüz
yüze getiriyor. Dormen, iki ucu kes-
kin bir kılıçla dalıyor, şu anda bir ti-
yatro bölümünü kazanabilmek için
hanl hanl çalışmakta olan ya da ti-
yatro bölümü mezunu olup da işsiz
olmanın sıkıntısını yaşayan gençle-
rin arasına. Onlan hem eleştiriyor
hem de yüreklendiriyor. Böbürlen-
mek, başkalanna tepeden bakmak gi-
bi bir tutuma yenik düşmediği, söz-
lerini süsleyip daha 'önemM' kılma-
ya yüz vermediği, kendi deyişiyle,
'Ukalahk etmeden ne söylemem ge-
rekir' kaygısını ön düzeyde tuttuğu
için de, keyıfle bir solukta okunuve-
riyor kitap...
Oyunculuk clddlbirIştlr
Her şeyden önce, oyuncu olmayı
seçme aşaması önemlidir. Dormen'e
göre laf olsun diye ya da kendinizi
yetenekli hissetttiğiniz ya da güzel
takht' yaptığınız için oyuncu olma-
ya karar verilmez. Çünkü tiyatro
oyunculuğu, 'operacı ve baleci' ol-
mak kadar çok çalışma ve dısiplin
isteyen, 'ciddi bir iş' tir. Oysa, tele-
vizyon dizılerinde oynamanm iyi
para getirdiğini düşünen bir kesim
genç, oyunculuğu 'köşe dönme'nın
kolay bir yolu olarak görme yanıl-
gısmı yaşamaktadır. Bu çeşit genç-
lerden bir bölümü başlangjçta ba-
şarılı da görülebilir, ama kısa za-
» Yenl bir yapıt: Karla
: Ege de bir
Anadolu
uygarhğı
KiiltürServia- Arkeolog CananKü-
çükeren'inyenı kitabı 'Ege'de bir Ana-
dolu Uygarhğı, Karia' okurla buluştu.
Kitap, Bodrum Belediyesi'nin kültürve
sanat etkinlikleri kapsamında düzenle-
nen bir tanıtım ve imza günüyle arke-
oloji meraklılanna tanıtıldı. Ekin Yayın
Grubu tarafından Türkçe ve tngilizce
olarak yayımlanan kitap, Batı Anado-
lu'nun bilinen en eski halklanndan bi-
ri olan Karialılan ele alıyor. Yazar ki-
tabında, Kariahlann yarattığı uygarb-
ğın derinliklerini, bugünkü kuşaklaraak-
tarmayı amaçlıyor; üzerinde yaşadığı-
mız topraklann zenginliklerine dikkat
çekerekbumira-
sa mutlaka sahip
çıkılması ve ko-
runması gerekti-
ğini vuruluyor.
Imza ve tanıtım
gününde konuş-
ma yapan Küçü-
keren, "Benimbu
kitabı yazmakta-
kigavçmbiraz ol-
sun üzerinde ya-
şadığımıztoprak-
lan tanunak ve
tanıtmak,ona sa-
hipçıkmakvebu
muhteşem nürası genç kuşaklara ak-
tarmak" dedi.
Yazar sözlerine şöyle devam etti: "Bu
zengin mirasabizsahipçıkmadıkçabaş-
kalan sahip çıkmakta. Eğer geçmişimi-
zesahipçıkmazsakgekceğimizenasıl sa-
hip çıkacagız. Bau'nınbölgeye büyükil-
gisinevetalanına rağmenAnadohı'nun
bu en bakir ve hakettiğinden az araşo-
rianyazısıhenüzç«zühnemiş,buneden-
ledeincetenmesiçokzorolan biruygar-
hğıanlatmayaçahştnn sizlere. Tarilıiyo-
rumlarken gerçeklerden uzaklaşma-
maya, araşürmalanmı yaparken hep
antik kaynaklara inmeye çahşüm. Ka-
ria dahaçokokunsun bflinsin ki korun-
sun diye düşündüm ve inamyorum ki,
Anadolu uygarhklan hak ettiğj nokta-
ya mutlaka ulaşacak ve genç kuşaklar
yaşadığı topragm geçmişini ögrendikçe
bizden daha iyi konıyacaklardır.''
H.aldun
Dormen, Epsilon
Yayınları 'ndan
Mart 2005 'te
çıkan 'Olmak
ya da Olmak'
kitabında,
oyuncu
adaylarına
gösteri
dünyasında
var olmanın
önkoşullarını,
alçakgönüllü ve
keyifli bir dille
anlatıyor.
manda 'foyası' ortaya çıkabilir. Ger-
çek bir oyuncu adayı iseniz "bu işi
çok çok sevmeniz, geri kalan her şe-
yinizi feda edecek kadar çok sevme-
niz gerekbdir."
Bu sevginin sağlam temellere otur-
ması için her bir adayın kendisi için
sağlam bir altyapı oluşturmasını is-
tiyorDormen: "™önceilkveortaöğ-
renimimizi bitiretim, bu arada bol
bol kitap okuyahm, olanak bulduk-
ça oyunîan ve iyi filmleri izleyelim,
okulun tiyatro çahşmalannda görev
alahm» boylefikle de seçtiğimiz mes-
lekteki ilk adımlan atmış olanm."
Bir sonraki adım ise -oyunculuk
alanuıda rekabetin yüksek, iş ola-
naklannın ise sanıldığı kadar geniş
olmayışı nedeniyle- bir yükseköğre-
tim kurumunda oyunculuk eğitimi
görmektir. Dormen, sınava hazırlık
aşamasında her adayın -sevdiği par-
çalan değil- kendi özelliklerine gö-
re parça seçip çalışmasını, sınava
girerken giysUerirun oynayacağı par-
çalara aykın düşmemesi için özen
göstermesüıi, yıllardır ortada dola-
şan 'torpfl' söylentilerine yüz verme-
mesini, özellikle de sınav sırasında
üstünlük taslamaya kalkışmamasını
öneriyor.
Bır oyunculuk bölümünde oku-
maya hak kazanmış gençlere Dor-
men'ce yapılan uyanlar da şöyle:
Eğirim çevresine hızla uyum sağla-
mak, 'dinlemeyi öğrenmek' (Dor-
men, "son yıDarda gençierin hatta her
yaştaki insanın. en büyük sorunlarm-
dan birinin, karşısındakine kendini
dinletememek" oldugunu, bu ne-
denle de kendi derdini anlatma kay-
gısı içinde karşısındakinin lafim din-
lemediğıni çok haklı olarak dile ge-
tiriyor.), karşıruzdakinin ne söyle-
diğini tam kavramadan kendi dü-
şüncelerinizi ortaya atmamak, bir
iki başanü performanstan sonra ken-
dini beğenme hastalığına tutulup
'geçmiş'te ve 'şimdi'de yapılanlan kü-
çümseme tuzağına düşmemek, müm-
kün olduğu kadar çok gösteri izle-
mek (Dormen, 'birikim' oluşturma
adına, 'kötü' gösteriler izlemenin en
az 'iyi' olanlan izlemek denlı yarar-
lı oldugunu ileri sürüyor; ben de ken-
disine yürekten katılıyorum.), çok
okumak, çevrenizde olan biten her
şeyle ilgilenmek, farklı durumlar-
dakı farklı ilişkileri, tepki ve davra-
nışlan gözlemlemek, hayal gücünü
hep canlı tutmak, meslekteki geçmiş-
te ve şimdide oluşmuş değerlerin bi-
lincinde olmak, eğitim gördüğü ku-
rumu 'en iyi' ya da 'en kötü' olarak
damgalama yanlışına düşmemek...
Deneylmler. Ipuçları
Dormen, kıtabını 'provalar', 'yö-
netmenKk', 'müzikaDer', 'star obna',
'televizyon ve sinema oyunculuğu',
'turneler' gıbı başlıklar altında sür-
dürüyor. Bır yandan, oyuncu aday-
lanna deneyimle edinilmiş çok sağ-
lam ipuçlan verirken bır yandan da
'genel kültür' sahibi olmanın 'oyun-
culuk' uğraşı için ne denli önemli
oldugunu sürekli olarak vurguluyor.
Belli ki yıllardır yüzyüze olduğu
oyunculuk öğrencilerinin tiyatro ve
gösteri sanatlanyla ilgılı temel bil-
gilerden yoksun oluşu onu dehşete
düşürmeyi sürdürüyor. Sırfbu neden-
le, kitabın son bölümüne, 'sözü ge-
çen kişiler ve olaylar hakkmda bilgi-
ler' veren otuz sayfalık 'açıklayıcı
paragraflar' eklemiş. En az ana me-
tin denli keyifle okunan...
Dormen tüm genç sanatçılara ses-
lendiği kitabında 'alçakgönüllü' ol-
manın erdemlerinin altuıı özenle çı-
ziyor ve sanat dünyasının en çok ge-
reksinim duyduğu dersi satırlanna sı-
kıştınveriyor: "»unutmayahmki, ti-
yatro dünyanm en önemli işi değüdir.
Bir doktor hata yaparsa hastasını öl-
dürebilir, bir hâkim yanhş karar ve-
rirse bir insam sürüm sürüm sürün-
dürebilir, ama bir aktör kötü bir oyun
oynarsa en fazla seyircisi tarafindan
yuhalanır. Bu nedenle, fj\atro\ıı çok
ciddiye almama rağmen bu işi dün-
yanın en önemB işi hafine getirenler
bana hep çok komik gebniştir.^
Ağzına sağlık Haldun Dormen...
18 filmin yarışacağı Locarno Film Festivali yarm başlıyor
Kestival
kapsamında
gösterilecek
fılmlerden biri de
Wim Wenders'in
'Gelip Kapıyı
Çalma' adlı yapıtı.
Wim Wenders
Avrupa, Terry
Gillian Amerika
ve Abbas
Kiarostami de
Asya adına
Yaşam Boyu
Başarı Altın
Leoparı alacak
bu yıl.
Yılmaz Arslan yarışmada
GÖNÜL DÖNMEZ^COLIN
LOCARNO - Yann akşam başlayacak olan
Locarno Film Festivali'nde 18 film yanşacak.
Bunlann arasında Yümaz Arslan'm Almanya-
Lüksemburg-Fransa ortak yapımı, Türkçe ve
Kürtçe konuşulan 'Kardeş Katüi' de var. Di-
ğer ilgiyle beklenen film ise Belçika-Fransa-
Italya-Slovakya ortak yapımı, Hanna Schygul-
la'nın da rol aldığı 'Yann veya Başka Bir Gün'.
Son yıllarda Hint sinemasına karşı artan il-
ginin bir örneği açılış filmleri. Pizza Gran-
de'nin dev perdesinde önce 68 saniyelik 'Köy
Futbolu' filmini izleyeceğiz Sainatb Choud-
huy'dan.
Onun arkasmdan da çağdaş Hint sineması-
nın en önemli isimlerinden Ketan Mehta'nın
'Yükseüş-Mangal Panday Baladı' buluşacak
izleyiciyle. Bu fümle birlikte 'Lagaan' filmin-
deki rolüyle ün salan gözde oyuncu Amir Khan
da selamlayacak Locarno izleyicisini.
Avrupa'nın en büyük beyazperdesine sahip
olmakla övünen Pizza Grande Meydam'nda
hava koşullan izin verirse iki film izleyeceğiz
her akşam.
Cüncel konular
Bunlann arasında dikkati çeken, WlmWen-
ders'in 'Gelip KapmÇalma' adlı yapıtı. Wim
Wenders Avrupa, İerry Gillian Amerika ve
Abbas Kiarostami de Asya adına Yaşam Bo-
yu Başan Altın Leopan alacak bu yıl. Oyun-
cu Susan Sarandon ile oyuncu ve yönetmen
JohnMalkovich'e de 'Üstünlük' ödülü verile-
cek.
însan Hakları bölümünde Irak savaşı, Ja-
ponya'da çocuk haklan. Iran ve ABD'de ka-
dm hapishaneleri, Hindistan'da 'dokunulmaz-
lar' kastı, Romen Çingene|er, Afganistan'da ma-
yın tarlalan, îsrail'de lezbiyenlik ve Kırgızis-
tan'da kız kaçırma olaylan başta gelen güncel
konular.
Festivalin sanat yönetmeni Ireni Bignanö'ye
göre geçen yıl 9/11 olayına tepkiyi ana konu
alan yapıtlara karşın bu yıl, eğer bir genelle-
me yapılabilirse kendi kendini sorgulama, ruh-
sal analiz, kişisel hesaplaşma ön planda. Kuş-
kusuz her zaman olduğu gibi toplumsal içe-
rikli ve aynı zamanda auteur niteliği taşıyan
yapıtlar seçıhniş programa.
franlı oyuncu Niki Karimi Italya'dan yine
oyuncu Valerio Adami. Ingiliz yapmıcı Linda
Myles, Tayvanlı yönetmen Tsai Ming-Liang,
sanat kitaplan yayımcısı Richard Schlagman,
Italyan görüntü yönetmeni Vittoria Storaro ve
Hintli oyuncu ve yönetmen Aparna Sen'den olu-
şanjüri, En iyi Fihn ve En iyi Kadın ve Erkek
Oyuncu'ya verilecek Altın ve Gümüş Leopar-
lan 13 Ağustos kapanış gecesi açıklayacak.
YAZIODASI
SELİM tLERİ
Ahmet Haşim Anıları
veistanbuld)
Behçet Necatigil, sözlüğünde, Ahmet Ha-
şim'i değerlendiren yirmiyi aşkın kitap oldugu-
nu belirtir. Bu rakam bugün daha da artmış ol-
malı.
öte yandan şiirinin ötesindeki Ahmet Haşim'i
dile getiren eserlerin sayısı azdır. Denebilir ki,
Ahmet Haşim'e ilişkin anılar, yıllar arasında yi-
tip gitmiştir.
Hatıralar ortasındaki Ahmet Haşim'i, ilk, Ab-
dülhak Şinasi Hisar'ın Ahmet Haşim I Şiiri ve
Hayatı adlı kitabından okumuştum. Bu eserde
Abdülhak Şinasi, sevgili arkadaşını adeta şef-
katle örtmek istiyordu.
Gerçi Yakup Kadri'nin Gençlik ve Edebiyat
Hatıraİan'ndan bir bölüm, çocukluğumda, Ha-
yat mecmuasında tefrika edilmişti; burada "Mer-
diven" şairi de yer alıyordu ama, bende o za-
manlar pek iz bırakmamış.
Ahmet Haşim / Şiiri ve Hayatı 1963'te, Genç-
lik ve Edebiyat Hatıraları ise 1969'da kitap ola-
rak yayımlanır.
Altmışlı yıllarda Abdülhak Şinasi büsbütün
unutulmamıştı; eserinetutkun kişiler yaşıyordu.
Bu kişilerin çoğu Haşim'in şiirine detutkundu-
lar. Abdülhak Şinasi'nin kitabı onları etkilemiş
olmalı.
Kitap, değişik zamanlarda yazılmış yazılann
'artistik' bir sıralamayla yan yana gelişinden
oluşmuştur. Abdülhak Şinasi bazan bir anı ya-
zan, bazan bir romancı, çoğu kez de bir şair tav-
rıyla kaleme getirmiştir Haşim yazılarını.
Galatasaray'daki Ahmet Haşim, daha ilk say-
fada, ilk paragrafta bir hayal ülkesinden çıka-
gelir
"Ahmet Haşim'in nadir olarak, bazı Bağdat
hatıralannı da yâd ettiği olurdu. Orada küçü-
cük arkadaşlarıyla Efganlı, sert çehreli, lalala-
nn yanlannda, koşa koşa o rengârenk çinili ca-
milerin havuzlu odalannda, hasırtar üstünde, ta-
lebeler, muallimler ve güvercinlerin kanştıkla-
n ders odalannda en önce hüsn-i hat, sonra
Kur'an cüzleri okuharmış."
Istanbul'un Sandık Odası'nda Ahmet Ha-
şim'in Istanbul yazılanndan söz açmıştım. Is-
tanbul'u eleştirel bir gözle değerlendiren Haşim,
çocukluğunun kenti Bağdat'tan düzyazılannda
hep uzak durmuş.
Galatasaraylı Ahmet Haşim, Abdülhak Şina-
si için, yalnız ilk gençlikte o kadar şiddetli du-
yumsanabilecek 'edebiyat tutkusu'nun gerçek
bir sırdaşı, paydaşıdır.
Aslında dönem ve atmosfer de sanat heye-
canlarına, taşkınlıklarına denk bir akış gösterir
Bazan açık pencereden, ötelerdeki başka bir
mektebin dersliklerinde çalınan bir çalgının se-
si işrtilir. Herfıalde Ortaköy olmalı; bazan bir şir-
ket vapuru "uzun uzun gönlünü boşaltır gibi"
haykırır...
'Şirket vapuru' sözü, günümüzün genç okur-
lan için, biliyorum, pek bir şey ifade etmiyor. Ama
uzun uzadıya açıklamak, bilgiler döktürmek de
yazılann incelik çabasını enikonu zedeliyor...
Galatasaray'da başlayan dostluk, hiç değil-
se Abdülhak Şinasi açısından, bir ömür boyu
sürmüş. Haşim'in kırgınlıklarına, küskünlükle-
rine değinen, ama bunlara pek aidırmayan Bo-
ğaziçi Mehtaplan yazan Ahmet Haşim şirine ger-
çekten gönül vermiştir.
Abdülhak Şinasi, arkadaşını son dönemler-
de de ziyaret eder. Haşim'in erken sayılabile-
cek ölümünden sonra, andığım eserini bütün-
lemeye koyulur. Belki de yıllar boyunca bu ese-
re bir iki satır ekler, bir cümleyi değiştirir; Ha-
şim için edebiyata bir kitap bırakmaya çalışır.
Ahmet Haşim / Şiiri ve Hayatı'nı, Hisar'ın öte-
ki kitabıyla, Yahya Kemal'e Veda'yla bir arada
okumak ayrı tatlar verir. Hem Ahmet Haşim'in,
hem Yahya Kemal'in şiirine bağlı Abdülhak Şi-
nasi, bana sorarsanız, gizliden gizliye, "Akşam,
yine akşam, yine akşam" diyen şaire daha ya-
kındır.
1960'larda, çocukluğumda, çevremde hâlâ
Haşimciler ve Yahya Kemalciler vardı. Bugün
için şaşılacak bir şey ama, toplantılarda, söy-
leşilerde kıyasıya tartışılırdı...
Önerilen
Kitap / Bütün Şiirleri, Ahmet Haşim, Hazıriayan-
lar: Inci Enginün - Zeynep Kerman, Dergâh Ya-
yınları, 2003.
Nazan Öncel turnede
• Kültür Servisi - Nazan Öncel, Beşiktaş
Kültür Merkezi tarafindan düzenlenen mini bir
turneyle Bursa ve Altınoluk'taki hayranlanyla
buluşacak. Eski ve yeni şarkılannı konserinde
seslendirecek olan sanatçı, bugün 21.15'te
Altınoluk Belediye Amfitiyatrosu'nda, 4
Ağustos'ta da 21.15 'te Bursa Fuar Açıkhava
Tiyatrosu'nda sevenleriyle buluşacak.
Biletler Biletk'ten temin edilebilir.
Tarihi Irgandı Köprüsü
• BURSA (AA) - Bursa'nın Osmangazi ve
Yıldınm ilçelerini birbirine bağlayan ve
dünyadaki 4 arastalı (Çarşılarda aynı işi yapan
esnafın bir arada bulundugu bölüm) köprüden
biri olan Irgandı Köprüsü, geleneksel el
sanatlan öraeklerinin yer aldığı bir 'Sanat
köprüsü' olarak yeniden yapılandı.
Osmangazi Belediye Başkanı Recep Altepe,
Irgandı Köprüsü'nün, 'Tarih ve Kültür Yolu
Projesi'nin en önemli ayaklanndan biri
oldugunu söyledi. Köprünün 1442 yılında inşa
edilen 31 dükkân ve bir mescitten oluşan
arasta yapısından, yaşanan yıkıcı depremler
nedeniyle günümüzde hiçbir şey kaknadığını
belirten Altepe, Osma Köprüsü (Bulgaristan),
Ponte Vecchio ve Ponte Rialto (Italya) ile
birlikte dünyada 4 arastalı köprü arasında yer
alan Irgandı Köprüsü'nün restorasyon
çalışmalannın, 2004 yılında tamamlandığını
kaydetti. Bu çerçevede yapılan çalışmalar ile
köprünün üzerinde hat, ebru, tezhip, minyatür,
sedefkârlık, ahşap oymacılığı, nakkaşlık,
geleneksel Türk el sanatlan, Bursa bıçağı ve
metal işleme sanatı, Bursa-Iznik yöresi
çiniciliği, Bursa dağ yöresi kültürü
ziyaretçilere tanıtılacak.