25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15MAYIS2005PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edirne Kocaelı Çanakkale Izmir Manısa Aydın Denizli PB PB PB PB B B B B 22 24 23 20 29 28 31 30 Sincp Sarrsun Trabzon Giresun Ankara Eski sehir PB 21 Korr Sıvas Zonguldak PB 19 Ant; PB 19 PB 18 PB 20 PB 19 PB 20 PB 22 Y 17 lya B 32 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıırt Hakkâri Van B PB PB PB PB Y Y Y 31 26 22 27 22 22 18 14 Y 14 Yurdun kuzey, ıç ve doğu ke- sımlerı parçalı bulutlu, Doğu Karadenız, Doğu Anadolu4- nun kuzey ve doğusu, Gu- neydoğu Anadolu'nun do- ğusu ıle sabah saatlerınde samsun, Amasya, Tokat ve Sıvas çevrelerı saganak ve gokgurultulu sağanak yağış- lı dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklı- ğı yağış alan yerlerde azala cak, dığer yerlerde onemlı bır değışıklık olmayacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn PB PB PB Y Y Y Y Y 1b 15 17 16 18 14 17 20 Münıh Y 22 Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zünh Y PB PB Y PB PB Y PB Y 19 22 21 21 22 19 21 24 ?? Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahıre Y PB PB Y Y Y Y A 1b 28 20 24 26 17 15 32 Şam A 30 Parçalı bulutlu Sıslı Bulutlu k Çok bulutlu • Yağmurlj Kariı Gok gurultulu GUNCEL,CUNEYTARCAYUREK I Baştarafı 1. Sayfada AİHM son kararı Bakaıjılar Konseyi'ne bıraktı. Şimdi, elbirliğiyle Konsey 'den yeniden muhake- me kararı çıkmasını ençıellemeyi başarırsak... öcalan yeniden muhakîme edilmez, tıkıldığı hücrede sonsuza değin kalabilir, diyeniere karşı giderek genişleyen bir cephe oluştu. Topal, şişman, iri veya iayıflardan kurulu yala- ka tayfası koro halinde yöniden muhakeme diye tepiniyor; ulusun, öcalanfı giderek içimizden bi- ri görmeye hazırlananlara|gösterdiği, gösterece- ği tepki, bu adamları bir iğne darbesi kadar etki- lemiyor. Onlar AİHM kararının tam metni yayımlanma- dan yeniden muhakemeyi zaten zorunlu görüyor- lardı. Bu görüşlerini günbegün yalaka mantığına uygun yeni gerekçelerle Zenginleştiriyorlar. İri kıyım, patron yararlarının takipçisi ve daha birçok yönüyle ünlü.. içlerinden biri; son yazısın- da AlH M' nin, "Öcalan suçsuz olduğu halde mah- kûm edildi" dememesim, yeniden muhakeme için yeterli buluyor. Deve boylu geçmişiyle boy- nu deve gibi eğri bu adana veya adamlara kar- şı, medya aynı ölçüde saldırısal bir hareket baş- latmıyor. Başlatmıyor, zira böyyü< medya, karardan ön- ce buluştuğu Dışişleri Balkanı Gül'e, karar bek- lendiği gibi çıkarsa aleyhte yayınlar yapmayaca- ğı sözünü verdi. Şimdi o umsuzluğu olumluya, aleyhimize olanı lehimize fcevirmeye çalışarak bu iktidara vaadini yerine ge{iriyor. Baykal, karar çıkmadarj önceki son konuşma- larından birinde, bu gerçe ği üstü kapalı biçimde yansıttı: "Iktidar kararı destekleyen makaleler için medyaya sipariş verdi" dedi. Gerçekleri bulutlandırrrtıak böyyük medyanın bir numaralı işi, sanatı. Işfci Partisi Genel Sekre- teri Mehmet Bedri Gültekin den bir mektup al- dım. Diyor ki; Isviçre, Türk Tarih Kurumu Başka- nı Prof. Halaçoğlu hakkında, Ermeni soykırımı yoktur dediği için soruşturma başlattı. Genel Başkanımız Doğu Perindek, 7 Mayıs günü Lo- zan'da, barış anlaşmasının imzalandığı binanın önünde, gündüz ve akşaırn da başkent Bern'de Isviçre polisinin gözü önünde kameralara Alman- ca ve Türkçe, soykırım yalanının Batı emperya- lizminin Türkiye'ye karşı kullandığı bir psikolojik savaş malzemesi olduğunu söyledi. Yazılı-görsel medyada tek satır yok. Gültekin, soykırım yok- tur demeyi suç sayan Isviçre'de bu karara katıl- madığımızı söyleyen, ülkosini savunan bir parti liderinin eylemiyle söyleciklerinin haber değeri yok mu, diye soruyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de medyaya tepkili ve hajklı. Incirlik ve başmü- zakerecilik üzerine iktidaıın yalanlarını burnun- dan yakalayan belgeli açıklamalar yapıyor, tek satır yok. ••• Usturuplu yalakalık gösterilerine örnek daha neler var değil, medyada^ ne yok diye sormak gerek. örneğin medya, IMF ile yeni üç yıllık stand-by anlaşmasını alkışladı. Niyet mektubunda 3 yıl IMF'ye sıkı maliye politikfsı uygulayacağı, böy- lece memura, işçiye zam olmayacağı, okula, has- taneye, yatırıma, yola, limana para ayırmayaca- ğı sözü verdi. Vergilerin arttırılmayacağını, halkı ezen KDV oranlarında incjirim yapılmayacağını, SSK ve benzeri kuruluşlardan yararlananların al- dıkları hizmetlere sınır geiirileceğini vaat etti. Üç yıl sonunda Türkiye güllük gülistanlık ola- cak diye hava basan hükümetin, toplumun he- men her katmanına getireceği ağır yükleri med- ya irdelemez, manşetlerde yer vermez. Iktidarın ve AB'nin kuyjruğuna yapışmış, adı böyyüğe çıkmış, halkın gözünde aslında giderek cüceleşen bu medyayla..^ Nereye? Çağdaşİık Çağdışılık... I Baştarafı 2. Sayfada "Zincirinden kurtu- laıı atonı gücü, her şe- yi değiştirmiş, yalnız bir şeyi olduğu gibi bı- rakmıştır: Düşünme tarzımızı. Bu yüzden, örneği görülmemiş bir felakete doğru kay- maktayız. İnsanlık ya- şayacaksa, yeni bir dü- şünme biçimi bulnıak zorundadır." Kötüye kullanılan in- san dehasının yarattığı yıkım çağdaşlıkla ne öl- çüde bağdaşabilir? Ölen her insanda gizli bir Mozart olacağına ina- nan "Küçük Prens"in ünlü yazarı Saint Exu- pery çağdaşlıktan söz ederken Mozart'lara öliime gitmemeleri çağ- rısını yapıyor, savaşın değil, sanatın bir yaşam biçimi olduğuna inanı- yordu. Cumhuriyet gazetesi yazan Sayın Ilhan Sel- ^uk9Mart 1979 tarihli yazısında çağdaşlık ko- nusunda şöylc diyor: "Çağdaşlık nedir ki? Savaş uçakları kentleri bombalarken tiyatro perdesini açan ;ağdaş insandır, lıii- LUIII borusu çalmadan ince cephede türkü »üyleyeıı çağdaş insan- lıı, bir ömür boyu mahpuslukta şiir ya- mn çağdaş insandır, doksan yaşındaykcn güzel bir resim karşı- sında yaşamın tadını damadığında duyan (ağdaş insandır." Ulkemiz ve dünyamız ;ağdaşça yaşamanın öz- |emini çekiyor. Çağdışı davrananlar günün bi- rinde "halkm gücünü" karşılarında bulacaklar- dır. Gelecek karanhk örünse de ülkemiz çağ- iışılıkla savaşarak mut- lu sona erişmenin özle- nini taşımaktadır. İpek için ömür boyu hapis istemi ANKARA (Cumhuriı Savcısı Metin Sezgin, et Bürosu) - Üç aylık bebeğinin yanında öldiirülen Hacettepe Hastanesi Odyoloji Bölümü'ndc uzman olarak çalışan Zerrin Fırat Tahincioğlu'nun (30) eve giren hırsız taıafından öldüriilmesine ilişkin soruşturmayı Ankara Cumhuriyet amamlayarak iddianameyi hazırladı. Iddianamede sanık Sebahattin Ipek'in ömir boyu hapsi istendi. AÇEV'in başlattığı '7 Çok Geç' kampanyasıyla ilgili araştırmalar tamamlandı Erken eğitimin getirisi yüksek EVRİM KAYA Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) tarafından 0-6 yaş gru- bundaki 7 milyon çocuğuıı oku- löncesi eğitim hizmetlerinden yararlanabilmesi hedefiylc baş- latılan "7 Çok Geç" kampanya- sı kapsamında yapılan "Erken Destek Projesi" ve "Türki- ye'de Okulöncesi Eğitimin Fayda-Maliyet Analizi" konu- lu araştırmalar tamamlandı. Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıba- şı, Prof. Dr. Sevda Beknıan ve Prof. Dr. Diane Sunar tarafın- dan yürütülen Erken Destek Projesi dahilınde hazırlanan "Erken Müdahalenin Eriş- kinlikte Süren Etkileri" ko- nulu ilk araştırmada, Istan- bul'daki geliri ve eğitim düze- yi düşük ailelerden gelen ço- cuklarauygulanan farklı müda- hale çahşmalarımn erişkinlıkte Unıversıte oğrenimı 30 6 EAA ve/veya AE AEK ve BAKIM veya AEK ve EV Eğitim amaçlı bir anaokuluna (EAA) gitmiş ^\kulöncesidönemortamınagöreokuldanayrılma ve/veya annesi eğitim almış (AE) katılımcılartn \J nedenleri. (EV grubundakiler, daha fazla oranda diğerlerine oranla üniversite ögrenim oranları. istemedikleri için okuldan aynldıklarını belirtiyorlar.) süren etkileri incelendi. Çalışmada, anaokuluna veya gündüz bakımevine gitmiş ya da anneleri eğitim programlan- na katılmış yetişkinler ile hiçbir şekilde erken çocukluk hizmeti almayan yetişkinler karşılaştı- nldı. Buna göre birinci grupta- kilerin ikinci gruba göre "üni- versiteye gitme ve yüksek sta- tiilü işlerde çalışma, bilgisa- yar ve kredi kartı sahibi olma- ları olasılıklarının daha yük- sek, dil beccrileri daha geliş- miş, çağdaş, sosyal ve ekono- mik yaşama katılınılarının daha iyi" olduğu saptandı.Tür- kiye'deki çok yetersiz düzeyde- ki okulöncesi eğitim hizmetle- rinin "yaşamsal öneme" sahip olduğu vurgulanan araştırma sonuçları, erken yaştaki eğitime yapılan yatırımın insan kapasi- tesi ya da insan sermayesine katkısının çok yüksek olduğunu ortaya koydu. Prof. Dr. Mehmet Kaytaz'ın hazırladığı Türkiye'de Okulön- cesi Eğitimin Fayda-Maliyet Analizi Raporu ile de okulönce- si eğitimin ekonomik boyutu ir- delendi.Raporda, erken çocuk- luk eğıtimi hizmetlerine yapı- lan her 1 birimlik yatırımın, 6.37 birime kadar bir getiri sağ- ladığı saptandı. Törene katilanlar ellerindcki kaıanfilleri Mahzuni'nin mezarına bırakarak saygı geçişi yaptı.l AA) Asık Mahzunî anıldı SELAHATTİN ŞAHİN ^ NEVŞEHİR - Halk ozanı Âşık Mahzuni Şerif, ölümü- nün 3. yıldönümünde, Nevşe- hir'in Hacıbektaş ilçesindeki mezan başında törenle anıldı. Çilehane mevkiindeki me- zan başında düzenlenen anma törenine, Mahzuni'nin eşi Fat- ma Mahzuni, çocukları Em- rah,Ali ve Yetiş Mahzuni, kız kardeşi FadimeAslan ile CHP İstanbul Milletvekili Ali Rıza Gülçiçek, Hacıbektaş Kayma- kamı Elif Nur Bozkurt Tan- doğan, sinema ve tıyatro sa- natçısı tlyas Salnıan sanatçı Kubilay Dökmetaş ve çok sa- yıda yurttaş katıldı. Hacıbektaş Belediye Başka- nı Ali Rıza Selmanpakoğlu, Âşık Mahzuni'nin, yüreği sev- gi ve özveriyle dolu bir insan olduğunu söyledi. Mahzuni'nin kazandığını çevresindeki ve ihtiyacı olan- lara dağıttığını ifade eden Sel- manpakoğlu, "Mahzuni, bir ozandı. Dünya edebiyat tari- hinde de yerini alacaktır.Ay- rıca Mahzuni bir düşünür- dü, bir filozoftu. Görüş ve düşünceleri bugün nasıl önem arz ediyorsa, gelecek- te de aynı önemi taşıyarak düşündürecektir" dedi. Mahzuni'nin oğlu Ali Şerif de "Babama karşı gösterilen bu sevginin halen var olnıa- sı bizim için büyük bir nnıt- luluk. Ben, babamın ölümü- nün acısını yüreğimde yaşı- yorum. Bu insanlar da bu acımızı bizimle paylaşıyor. Bu beninı için büyük bir mutluluk kaynağı" diye ko- nuştu. Âşık Mahzuni Şerif'i anma törenlerine daha sonra Hacıbektaş 60. Yıl Spor Sa- lonu'nda devam edildi. Öymenden tepkl 'Hükümet Indrlik'i açıklasın' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, "Türkiye ile ABD arasında im/alanan İncirlik Antlaşması'nda Amerika'nın da İncirlik'in de adının geçmediğine" dikkat çekerken, "Biz ne imzaladık" sorusuna yanıt istedi.Öymen, dün yaptığı yazılı açıklamada Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün Incirlik'ten kesinlikle asker geçmeyeceğini söylediğini anımsattı. Oymen, "Kararnamede personelden bahsediliyor. Asker değilse, kimdir bu personel, bahçıvan mıdır, temizlikçi midir, aşçı mıdır? Bu sorular yanıt bekliyor" dedi. Kararnameye göre Incirlik'in sadece Amerika'ya değil başka ülkelere da tahsis edilebileceğine dikkat çeken Öymen, konunun Meclis'e getirilmemesine de tepki gösterdi. Oymen, "AKP hükümetinden önceki bütün hükümetler, MeclisMn iradesine saygı göstermiş ve anayasanın 92. maddesindeki istisnalann arkasına saklanmamıştır. Bu ilk defa yapıhyor" diye konuştu. Vergi yükü dar gelirliyeH Baştarafı 1. Sayfada ve scrbest meslek sahiplerinin vergi oranla- rının aynı olması hedefleniyor. Mevcut sıs- temde ücretlilerin azami vergi oranı yüzde 35 iken esnaf, tüccar ve serbest meslek sahibi- ninki yüzde 40 idi. Tarifelerin birleştirilme- si ya ücretlinin oranlarının arttırılması veya tüccar, esnafın oranlannın indirilmesi sure- tiyle olacak. İşçiye, memura avantaj yok, es- nafa, tüccara, serbest meslek sahibine, kira geliri sahibine var. Gider indirimi sisteminin yeniden şekil- lendirilnıcsi: Vergi iadesi yeniden şekillen- dirilecck. IMF gelir azaltıcı önerilerde bu- lunmadığı için bu "şekillendirme"nin, kap- samı daraltmak ve oranları düşürmek şeklin- de olması olasıdır. Eğitim ve sağlık giderle- rinin belli bir kısmı vergi iadesi kapsamın- dan çıkarılabilir. Program dönemi boyunca KDV oranla- rı veya kapsamının değiştirilmesi tasar- lanmamaktadır: Hükümet 2005 yılında ba- zı eğitim ve sağlık kalemi KDV'lerinde indi- rınıe gitmişti. Hükümet IMF'ye program so- nuna kadar zorunlu ihtiyaçlar da dahil KDV indirimine gitmeyeceğini taahhüt etmiş olu- yor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tu- rizmcilere, turizmde KDV'nin yüzde 18'den yüzde 8'e indirileceği müjdesini vermişti. IMF'nin isteğiyle bu indirimin de yapılama- yacağı böylece ortaya çıkıyor. Banka Sigorta Muameleleri Vergisi (B- SMV) ve Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) kesintisinin program döne- mi içerisinde kaldırılması tasarlanmak- tadır: Hükümet,Türkiye'nin ihracattan son- ra en önemli gelir kaynağı olan turizme sağ- lamadığı avantajı, bankacıhk sektörüne sağ- lıyor. Denetim görevlilerinin sayısı Gelirler Genel Müdürlüğü personeli sayısının yüz- de 5'i seviyesinden uluslararası standart olan yüzde 20 veya daha yüksek bir sevi- yeye çıkarılacaktır: Niyet mektubunda ver- giyle ilgili tek olumlu ifade bu. 10 bin 700 olan vergi denetim elemanı kadrosunun sa- dece dörtte biri dolu. Bu kadroların doldurul- ması taahhüt ediliyor. 2004 yılı rakamlanna göre bir gelirler kontrolörünün bulduğu or- talama matrah farkı 16 trilyon lira. Bu, kayıt dışı ile mücadelenin olmazsa olmaz önlemi. Yeniden Kuvayı Milliye Hareketi Derneği üyeleri kendi olanaklanyla yaptırdılar Fatîh'e Atatürk heykeli düdlditstanbul Haber Servisi - Ye- niden Kuvayı Milliye Hareketi Derneği, Atatürk heykeli bulun- mayan Fatih ilçesinde kendi ola- naklarıyla yaptırdıkları heykeli dün törenle dikti. Yeniden Kuvayı Milliye Hare- keti Derneği Başkanı llakkı Se- vim, yönetim kurulu üyeleri, CHP'liler ve yurttaşlar Fındıkza- de Oğıızhan Caddesi ile Erseven Sokağı'nın keşiştiği parkta saat 14.00 sıralarında toplandılar. Dernek yöneticileri Inci Heykel- cilik'e yaptırdıkları 2.5 metre yüksekliğindeki plesiglas Koca- tepe figüründeki Atatürk heyke- lini yeşil alana dikmek istedi. Bu- nun üzerine güvenlik güçleri Fa- tih Kaymakamlığı'nın "heykelin belediye ile birlikte koordineli dikilmesi gerektiği" doğrultu- sundaki yazısını göstererek hey- kel dikimini engellemek istedi. Güvenlik güçleriyle konuşan Dernek Başkanı Hakkı Sevim, "heykel için kaymakamlığa ya- sal başvuruda bulunduğunu" anlatarak tebliğ edilmek istenen yazıyı imzalamadı. Fatih Beledi- ye Başkanı Mustafa Demir'le 18 gündür sürekli aramalanna kar- şın görüşemediklerini, sekreter- lerine yok dedirttiğini anlatan Se- vim, "Yasal müracaatlarımıza karşın hiçbir yanıt alamadıkve dernek olarak açılış günümüzü ilan ettik. Ancak açılış törenini haber veren pankartlarımız yırtılarak kaldırıldı" diye ko- nuştu.Güvenlik güçlennin çekil- mesi üzerine dernek üyeleri, Ata- türk heykelini Istiklal Marşı oku- yarak parka yerleştirdiler. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Marks! Buhara'yı kuşatan en büyük yol halkası Nakşi- bendi ile başlayıp Marks'la devam ediyordu. özbekistan'dan iki gündür gelen haberleri iz- lerken o caddeler üzerindeki gözlemlerimi, soh- betlerimi anımsadım. Gezideki başlıca gözlemim oydu ki; Orta Asya'nın en kalabalık ülkesi Özbe- kistan 21. yüzyıldaki ulusal kimliğini Timur'la öne çıkarmaya çalışıyordu. Pek çokyerin, caddenin, kurumun adı Amir Timur" olarak değiştiriliyor- du. Anlatılanlara göre, Özbekistan'ın kırsal kesi- mindeki köylerde, son bozkır imparatoru Ti- mur'un yaşadığına inananlar bile vardı. • • • 2004 sonunda Gürcistan'da, 2005 başında Uk- rayna'da, ardından Kırgızistan'dayaşanan "mey- dan darbeleri "n\n ardından şu soru ortaya atılmış- tı: Sırada hangi ülke var? Olasılıklar arasında Özbekistan da sayılıyordu. Devlet Başkanı Islam Kerimov'un muhalefete ödün vermez tutumu, buna karşılık çevre ülke- lerde yaşananlar yakın geleceği puslu kılıyordu. Fergana Vadisi'nin ortasındaki Andican ken- tinde başlayan gösterilerin yukarıda sözünü et- tiğimiz ülkelerdeki eylemlerle tam örtüşmediği dikkati çekiyor. Eylemciler özünde bir din devle- tinin kurulması için çaba harcayan muhaliflerin ta- raftarı. Özbekistan'ın Kırgızistan veTacikistan'la paylaştığı bereketli Fergana Vadisi radikal Islam- cılar açısından da verimli! Afganistan'dan kaçan Taliban militanlarının da bu bölgede üslendiği ha- berleri var. Dün akşam saatlerinde Andican'da isyancıla- rın bastırıldığı haberi geldi. Ancak böylesi olay- ların başlamış olması, bundan sonra özbekis- tan'dan bu yönde değişik haberlerin geleceğini gösteriyor. • •• Orta Asya ülkelerindeki değişim sancısını bir bakıma şöyle de özetleyebiliriz: 1980'lerin Moskova'sını yaşıyorlar! Bu yaklaşımı tamamlayan göstergelerden biri şu: Nazarbayev'den Türkmenbaşı'na kadar Or- ta Asya'nın ortasındaki devlet başkanlarının ço- ğu Gorbaçov döneminde göreve geldiler. 1991 'de Sovyetler'in yıkılmasından sonra bağım- sızlığın ardından devlet başkanı oldular. En kestirme istek şu: Bu ülkeler de hemen çok partili demokrasiye geçsin. Elbette en güzeli bu. Ancak demokrasinin ön- celikle tabandan gelen bir kültür ürünü olması ge- rektiğini unutmamak gerekiyor. İyi bir altyapı ku- rulamazsa bugünkü baskıcı yönetimlerin yerine başka baskıcı yönetimler gelebilir. Çözüm Kerimov'un yaptığı gibi bütün kapıları kapatmak da değil. Böyle bir arayış; pencerele- ri açık bir evin kapısını iki kat çelikle kapatmaya benzer. Bu konuda Türkiye'nin de olumlu katkısı ola- bilir..di. Ne var ki, son 15 yılda özellikle Özbekis- tan'la ilişkilerimizin muhasebesi yapılsa olum- suzluklar ağır basar. Bunu irdelemeyi bir başka yazıya bırakırken Kerimov'a bir atasözü armağan edelim: Değişim rüzgârları esmeye başlayınca aptallar duvar örer, akıllılar rüzgâr değirmeni kurar! ankcum ' cumhuriyet.com.tr MEDYA SEMPOZYUMU 'Teknoloji var yayıncılık yok' İstanbul Haber Ser- visi - Çok sayıda med- ya kuruluşunun genel yayın yönetmeni, yazı- işleri temsilcileri ve akademisyenlerin katıl- dığı "Küreselleşme ve Medyanın Kültür Üzerindeki Etkileri: Türkiye'nin Ulusal Yayın Politikası" ko- nulu sempozyumda ulusal bir yayın politi- kası oluşturulması ge- rektiği vurgulanırken gazetecilerin özlük hak- lanna sahip çıkabilme- leri için sendikaya üye olmaları çağnsı yapıldı. Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ile İstanbul Ticaret Üniversite- si'nin, üniversitenin Eminönü Yerleşke- si'nde düzenlediği sem- pozyumda medya tem- silcileri ve akademis- yenler, küreselleşme ve medyanın kültür üze- rindeki olumsuz etkile- rine dikkat çektiler. Sempozyumda konu- şan, RTÜK İstanbul Bölge Müdürü Cengiz Karakaşoğlu, Türki- ye'deki yayın kuruluşla- nnın teknolojik olarak Avrupa'daki benzerie- rinden daha iyi durum- da olduğunu dile getire- rek "Bu kadar mo- dern altyapıya rağ- men, ne yazık ki yayın- cılık anlayışı olarak teknolojik gelişnıele- rin gerisinde kalıyor" dedi. Karakaşoğlu "Ne yazık ki, reyting politi- kası sonucu Türk in- sanının hiçbir şekilde hak etmediği, kültür gelişimine katkıda bu- lunmayan programlar ekrana geliyor" dedi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Baş- kan Yardımcısı Zafer Atay da, Türk basın ta- rihini anlatarak 212 sa- yılı yasanın çıkışıyla gazetecilerin özlük haklarının korunduğu- nu dile getirdi. Sempoz- yumda konuşan Star Gazetesi Yazıişleri Mü- dürü Metin Yüksel'in "öğle yemekleri için verilen fiş karşılığın- da çalışan gazeteciler olduğunu ve özlük haklarından yoksun gazetecilerin varlığı- nı" anımsatması üzeri- ne, Yüksel'e yanıt ve- ren Atay, "Bunun çö- zıiıııü gidip sendikaya üye olnıaktır" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle