22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA I CUMHURİYET 5 NİSAN 2005 SALI HABERLER Avusturyalı kadın gazeteci, Paşakapısı ve Ulucanlar cezaevlerinde yaşadıklarmı anlattı Türkiye'dekoşullariyileşmedf İKİLÎ tTÎRAFÇI AYGAN Okkan JİTEM'e karşı çıktı' • Yaşamı PKK ve JİTEM arasında itirafçılıkla geçen Abdülkadir Aygan, JlTEM'de çalıştığı döncmdc kendi ekibinin 36 kişiyi öldürdüğünü, eylctnlcrinde Gaffar Okkan haricinde pek çok yctkiliden destek aldıklannı ileri sürdü. DİYARBAKIR(Cumhuriye« Bürosu)-PKK itirafçısı Abdülkadir Aygan'ın yaşamı sürek- li saf değiştirmekle geçti. Iki kez PKK'ye ka- tllan Aygan, JİTEM 'den (Jandarma îstihba- rat ve Terörle Mücadele) kaçıp son olarak ye- niden örgüte sığındıktan sonra bu kez de îs- veç'e kaçtı. Aygan, JİTEM'in faaliyetleri sı- rasında, öldürülen Diyarbakır Emniyet Mü- dürü Caffar Okkan haricinde birçok devlet yetkilisinden yardım gördüklerini söylcdi. 1977 yılında PKK'ye katılan ve örgütün çekirdek kadrolarından olan Aygan, 12 Ey- lül sonrasında yakalandı ve 1.5 yıl cezaevin- de tutuklu kaldı. 1982 yılında Kıbns'ta asker- lik yaparken firar edip Avrupa'ya kaçan Ay- gan, yeniden örgüte katıldı. PKK, 1985 yılın- da silahlı faaliyetlerini arttırırken Aygan bu kez de örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim oldu ve îtirafçılık Yasası'ndan yarar- landı. 1990 yılından sonra firar ettiği için ya- nm kalan askerlik görevine yeniden dönen Ay- gan, bu sırada Cem Ersever'in girişimleriyle JlTEM'in ilk kadrolan içinde yer aldı. Itiraf- çılann sivil memur olarak istihdam edilme- lerine olanak tanınmasıyla, döncmin Jandar- ma üenel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis' in onayıyla devlet memurluğuna alındı. Aygan son olarakJİTEM'den de kaçarak bi- rimin yasadışı faaliyetlerini Özgür Gündem gazetesine anlattı. Şu anda Isveç'te olduğu öne sürülen Aygan, Expressen gazetesinde ya- yımlanan röportajında ise çarpıcı iddialara yer verdi. Röportajında kendi biriminde en az 36 kişinin katledüdiğini ifade eden Aygan, eljn- de "Tfrldye'ninABüyeliğMstopettirecekbel- geler" olduğunu iddia ettı. Röportajında Ay- gan, " Dcvlctiıı tünı yelltili organlarL, memur- lar, hüıokı ntlaı; başbakan vemahkemeler Jİ- TEM'in eylcmlerine yardımcı oldular. Sade- ce bir kişi, Diyarbakır Emniyet Müdürü Jt- TEM'e yarduıı etmeyi kabul etmedi" dedı. ^ÂTIŞMADA ÖLMÜŞLER Itirafçılar nüfusta kaybediliyor MAHMUTORAL DİYARBAKIR-Güneydoğu'da JİTEM adtna birçok faili rneçhul cinayet işlemek- le suçlanan PKK itirafç ılannın ilginç yön- temlerle koruma altına alındığı ortaya çık tı. ltirafçılar, Abdülkadir Aygan, Hüseyin TiUd ve Ali Ozansoy'un nüfus kayıtların- da ölü olarakgösterildiği, FethiÇetin'in ise Türk vatandaşlığından çıkarıldığı belir- lendi. Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı Mithat Özcan'ın bölgedeki 8 faili meçhul cinayet- ten soruınlu tutarak ömür boyıı hapisle cc- zalandınlmalarını istediği JÎTEM 'cilcr "Ye- şil" kod adlı MahmutYıldmm, emekli Bin- başı Abdulkerim Kırca, Jandarma Uzman Çavuş Yüksel Uğur, itırafçılar Abdülkadir Aygan, MuhsinGül,Fethi Çetin,KemalEm- lük ve eşi Saniye Emlük'le ılgili ortaya çı- kan gerçekler şaşırtıyor. Bu davanın yanı sıra Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2002 yılında açılan bir başka davada da yargılanan itirafçılar Abdülkadir Aygan, Fethi Çetin ile Hüseyin Tılkı ve Ali Ozansoy'un nüfus kayıtlannın düşürüldüğü bclirlendi. Durusma tutanak- lanna göre sanıklann nüfus kayıtlarını iste- yen mahkeme başkamna Aygan, Tilki ve Ozaıısoy'la ilgili olarak "NüfusKanunu'nun 39. maddesi gereği kayıtlannın kapatıldığıvı bilgisi verildi. Nüfus kayıtlarına göre sa- mklar "çatışmada öldü." Tunceli'nin Ovacık ilçesi nüfusuna ka- yıtlı Fethi Çetin'ın ise Bakanlar Kurulu'nun 25 Eylül 1992 tarihlı karanyla Türk vatan- da^lığından çıkarıldığı belirlendi. Dava dos- yasında itirafçı sanıklarla ilgili başka ilginç bilgiler de yer aldı. Hakkında gıyabi tutuk- lama kararı çıkarılan Siirt'in Eruh ılçesine nüfusuna kayıllı AdilTînnırtaşın Kara Kuv- vetleri Komutanlığı'nabağlı Özel Kuvvet- ler Komutanlığı'nca "Üstün Hizmet Bel- gesi"ylc ödüllendirildiği belirlendi. FRANKFURr(CumhuriyetBü- rosu) - Şubat ayında tstanbul'da gözaltına alınan ve 31 Mart'ta da sınır dısı edilen Avusturyalı kadrn gazeteci Sandra Bakutz, AB üye- liği içınhazırlanan Türkiye'de, ko- şulların değışmedığını savundu. AKP hükümetinin, AB üyelığı yo- lunda tam tersini iddia etmesine rağmen, koşullarda bir iyileşme- den söz edilemeyeceğmi ileri sü- ren Bakutz, cezaevi koşullarını da sert biçimde eleştirdi. 'Hastaneye gitmek işkence' Almanya'da günlük yayımlanan sosyalist eğilimli "Junge VVelt" adlı gazetenin sorulannı yanıtlayan Sandra Bakutz, gözaltına alındığın- da kendısine neyle suçlandığı ko- nusunda bilgı venlmediğini, önce Paşakapısı Cezaevı'ne, oradan da Ankara'daki Ulucanlar Cezaevı'ne gönderildiğini söyledi. AB üyesi birülke vatandaşı olmasına rağmen kendisine kötü davranıldığını kay- deden Bakutz, ayakkabılarının zor kullanılarak çıkanldığını vc her kontrol noktasında da kadın polis- F TİPİNDE 'YÜKSEK MORAL' DE YASAK ANKARA (AJNKA) - Mizah dergilerinin alınnıadığı cezaevlerine "moral yükseltici nıektup" yasağı da geldi. Edirne F Tipi Cezaevi Idaresi, "moral yükseltici" nitelikte olduğu gerekçesiyle mahkûmlara yazılan mektuplan vermedi. Edirne F Tipi Cezaevi'nde kalan mahkûmlar, uzun süre mektuplarına ulaşamadı. Bunun üzerine Cezaevi tdaresi'ne başvuran mahkûmlar, mcktuplarının kendilerine "sakuıcalı" olduğu gerekçesiyle verilmediğini öğrendiler. Adalet Bakanlığı F Tipi Kapalı Cezaevi Müdürlüğü Pisiplin Kurulu Başkanhğı tarafından mahkûmlara verilen yazılarda, mektuplann moral yükseltici olduğu gerekçesiyle verilmediği açıklandı. Söz konusu yazıda, "Mektuplann içeriğinde cezaevlerindeki örgüt mensuplanna moral kazandu-ıcı ifadelerin kullaıulması nedeniyle sakıncaü ve ilgilisine vcrilnıesinin uygun düşmeyeceğinin anlaşılmasına karar verilmiştir" ifadesi yer aldı. F tipi cezaeviııe bir dergi de, matbaada hazırlanmadığı gerekçesiyle ahnmadı. Disiplin Kurulu karannda "elle hazırlanan derginin bir nıatbaa ya da basımevince hazırlannıanuş olması, bu sebeple herhangi bir hukuki karar alınamaması nedeniyle" sahibine teslim edilmediği kaydedıldi. ler tarafından tamamen soyunmak zorunda bırakıldığını söyledi. Bu tür yasadışı ve insanın onumnu kıncı muameleyi kabul etmediğı- ni belirten Bakulz, sözlerini şöy- le sürdürdü: "Mahkememin Aııkaı a'da gö- riilmesi gerekiyordu. Ulucanlar Cezaevi'nde bir hücrede 24 siyasi nıahkûmisıhiıiikleyatnm.C'îrııpiçi koşullar, I tipi cezaevlerindeki tec- rit hücrelcrinde olduğu kadar kö- tü dcğildi gerçi, ama ben orada da knrkunç şeyler yaşadım. Öraeğin cezaevinden lıastaııeye gönderil- mek başlı başına bir işkcncc. 1 las- tanede iraanlar silahlı bir askcrin önündeve kelepçeli olarak muayc- ne cdiliyor. Eğer itiraz edilirse her türlü muayene engelleniyor." Açılan davanın "trajikomik" ve temelsiz olduğunu belirterek sav- cılığın elinde bir kanıt buluııma- dığı görüşünü savunaıı Sandra Ba- kutz, kcndisiyle ilgili Türkiye'den ve dünyadan gelen dayanışma et- kınliklenne ise çok sevindiğini bil- diıdi. Bakutz, tecrıt koşullarıyla ınücadelenin bırakılmaması ge- rektiğini de sözlerine ekledi. Bakutz'un davası 1 Haziran'a ertelenmiş ve kendisi de hemen Türkiye'den sınır dışı edilmişti. Omür boyu hapis istemiyle yargılanan şeriatçı Metin Kaplan'dan ilginç savunma 'Papa'yıfelamadavet ettim' • Metin Kaplan, düşüncelerini açıklamaktan başka bir suç işlemediğini savunarak Almanya'da yaşadığı sırada Papa'ya da îslama davet mektubu gönderdiğini belirtti. İstanbul Haber Servisi - Islami Cemiyet ve Cemaatler Birliği (ICC) yöneticisı Metin Kaplan, Alman- ya'da yaşadığı sırada Papa 2. Jean Paul'ü îslama davet ettiğini söy- leyerek "Papa'yı ölmeden önce yazdığını bir tebüğ ile İslanıa da- vet ettim. En azıııdan Allah'ın lııı- zurundamesuliyettenkurtulnıuş <>l- dunı" dedi. Sözde hılafet devrimi lideri Me- tin Kaplan'ın "anayasaldüzenisi- lah zoruyla değiştirmek" suçun- dan ömür boyu hapıs cezası iste- miyle yargılanmasına istanbul 14. AğırCeza Mahkemesi'nde devam edildi. Gıyabi tutuklu sanıklarEk- rem Seven, Nadir Scven, ErdalSe- ven ve Şeref Bilgin'in katılmadığı duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Süleyman Pehlivan, esas hakkın- daki mütalaasını sundu. Kaplan'ın anayasal düzeni silah zoruyla yı- karak, Anadolu'da şeri hükümler ıçeren bir hilafet devleti kurmak amacında olduğu ileri sürülen mü- talaada, Anıtkabir'e yönelik uçak- Kaplan, İstanbul 14 Ağır Ceza Mahkemesi'ne geniş güvenlik önlemlerialtmdagetirildi.(HlLAE KÖSE) la saldın planlandığı, 1998 yılın- da Fatih Camii'nin işgal ediîmesi hazırhğının yapıldığı ve söz konu- su eylemlere ilişkin talimatuı Kap- lan tarafından verildiği yönünde de- liller bulunduğu ileri sürüldü. Mü- talaada,Kaplan'ın,TCK'nin 146. maddesi gereğınce ömür boyu ha- pis cezasına çarptmlması istendi. Mütalaaya karşı söz alan Kap- lan "İnancımııı gereği gibi yaşa- mak, düşüncelerimi ve likirln imi rahathkla, çekinmeden ifade ct- mekistiyorıını. Asla eylemle değil, söylemle ifade etmek istiyorunı" dedi. Söylemlenn suç sayılmama- sı gerektiğinı savıınan Kaplan, 2001 yılında Almanya Anayasa Mahkemesi'nin hilafet devletinin terör örgütü olnıadığına karar ver- diğini dile getırdi. AB'ye girme- ye hazırlanan Türkiye'nin kendi- lerini terörist olarak görmcmesi gerektiğini söyleyen Kaplan, Al- manya'da yaşadığı sırada Papa'ya da tslama davet mektubu gönder- diğini belirtti. Kaplan'ın tutukluluk halinin de- vamına karar veren mahkeme he- yeti, duruşmayı erteledi. Dokuz teröristin öldürüldüğü Şırnak'taki operasyonda bir uzman çavuş şehit oldu Cudi<de yeniden çatışmalı günler Yıırt I laberleri Servisi- Şırnak'ta yapılan opcrasyonlarda 9 terörist öldürüldü, uzman çavuş Mustafa Civelekşehıtoldu. Şırnak Valiliği'nden yapılan ya- zılı açıklamada, güvenlik güçlerin- ce 31 Mart-4 Nisan tarihleri ara- sında Cudi Dağı'nda yapılan ope- rasyon sırasında bir grup terörist ile karşılaşıldığı belirtildi. Çıkan çatışmada, 9 teröristin öldürüldü- ğü, uzman çavuş Mustafa Cive- lek'in şehit olduğu belırtilcn açık- lamada, 17 mağara ve sığınakta yapılan aramada, 8 Kalaşnikof PKK YENİDEN KURULDU' Örgütün yayın organlarından Mezopotamya Haber Ajansı, PKK'nin yeniden kurulduğunu duyurdu. Ajansm dün servise koyduğu "Yeni PKK'nin kuruluşu ilan edildi" başlıklı haberde, "28 Mart tarihinde 205 delegeyle toplanan PKK Yeniden Yapılanma Kongresi'nuı tamamlandığı n belirtildi. PKK, 3 yıl önce aldığı kararla adını önce KADEK, sonra da KONGRA GEL olarak değiştirmiş ve tek taraflı ateşkes ilan etmişti. marka lüfek, 10 antitank mayrnı, 7 antıpersonel mayını, 6 kilogram C-4 patlayıcı, 35 el bombası, 1300 fişek, döşenmiş 8 antipersonel ma- yını, tuzaklanmış 4 RPG-7 roke- tatar mermisi, 2 havan mermisi, bomba yapımında kullanılan bol miktarda kimyasal madde, 3 dür- bün ile 2 ton gıda maddesi ele ge- çirildiği kaydedildı. PKK içindc- ki baskılara dayanamadığı belirtı- len «Kurt" kod adlı H. K' de, Şır- nak'ın Silopi ilçesinde güvenlik güçlerine teslim oldu. Şırnak'ta operasyonlar sırasın- da 3 gün önce mayına basarak şe- hit olan Mustafa Civelek'in cena- zesi dün Afyonkarahisar'ın Çay ilçesinde toprağa verildi. Törene, Afyonkarahisar Valisi Muzaffer Dilek, Bölge Komutanı Tuğgene- ral HalitÇakır, yetkililer ve çok sa- yıda vatandaş katıldı. ÖZCAN'IN ÖLÜMÜ DAVASI BAŞLIYOR 6 Polis kurşunu'na TBMM incelemesi DEVRlMCt 1 MAYIS PLATFORMU Işçiler 1 Mayıs'ta Taksîm'i îstiyor CAN HACIOĞLU ESKİŞEHİR - Eskişehir'in Malımudiye ilçesinde bir kişi- nin polis kurşunu ile öldürülme- si olayını, TBMM lnsaıı Hak- ları Inceleme Komısyonu taki- be aldı. Malımudiye ilçesinde 17 Şubat gecesi gasp ihban üzeri- ne harekete geçen polısın açtı- gı ateş sonucu SeydiBattalOz- can yaşamını yitirdi. Olayla il- gili olarak polis memuru Hüse- yin Durantutuklandı. Duran'ın ayağınm kayması sonucu sila- hını yanhşlıkla ateşlediği açık- landı. Duran ile birlikte polis memurları VedatAktaş ve Mu- rat Kayah'nın yargılanmasına bugün başlanacak. Duruşmayı izleyecek ve rapor hazırlaya- cak olan TBMM Insan Hakla- rı Komisyonu üyeleri kentte bir dizi görüşmelerde bulundu. İstanbulHaber Servisi-De v- rimci 1 Mayıs Platformu, "2005'te, 1 Mayıs'ın Taksim'de kutlanmasım" ıstedi. Aralarında Bağımsız Dev- rimci Sınıf Platformu, Demok- ratik Haklar Platformu, Dev- rimci Haıeket, Devrımci Müca- dele, Haklar ve Özgürlükler Ceplıesi, Halk Kültür Merkez- leri, Emekçi Haıeket Partısi, Kaldıraç ve Partizan'ın yer al- dığı platform, 1 Mayıs'ı Tak- sim'de kutlama karan aldığını açıkladı. TMMOB İstanbul Şu- besi'nde basın toplantısı düzen- leyenDevrimci 1 Mayıs Platfor- mu, "NATO'nuntopraklanmı- /ı komşu halklara karşı saldın iissü lıaline getirmesine dur de- ınek, 12 Eylül /jnciı lerini kıra- rak I aksiııı Meydam'm kazan- mak için işçileri alanlara çağı- rıyoruz" açıklamasını yaptı. SALI ORHAN BUUSALI Büyürken Küçülmek Başbakan Erdoğan'ın kucağında sevimli birke- di ile fotoğrafh haberinin AA tarafından servise kon- ması, rahat pazar günü evlerinin renkli esprisiydi herhalde! Gördük ki, kediler müthiş bir kroşe ile Er- doğan'ı yere sermiş, üstelik üzerine çıkıp tepiniyor- lar! Başbakan kedilere tam teslim! Ama bu teslimi- yet kedilerin çığlıklarını keser mi, sanmıyorum, üs- telik mart, nisan ayları! Devletin Ajansı'nın kedili başbakan servisi tabii ki kesmez.. Çünkü olay büyük! Dünyadaki havayı, suyu, yiyeceği, üstelik tıpkısının aynı binlerce geni de paylaştığı hayvanların çizimlerine birbiri ardına tazminat davalan açan Başbakan, müthiş bir imaj yitiminin eğik düzleminde kaymaya başlamıştı. Anlaşılan, danışmanı Ahmet Tezcan, Başba- kan'ı ta aşağılardan toplamamak için hemen el koymuş duruma! Aynı gün Hürriyet'te, AKP'nin "Başbakan'ın ka- fasının içini en iyi bilen kişi" ilan ettiği Fatih Altay- lı'nın Başbakan ile söyleşisini okuduk. Altaylı her şeyi sormuş sormasına da.. Erdoğan "Kasımpaşalı delikanlılığına" öyle ko lay toz konduracağa benzemiyor! Yanıtları hep amalı mamalı.. "Bu tartışmadan ke- diler kazançlı çıktı" diyor, Musa Kart'ın karikatü- ründe kedi gibi çizilmesine değil de imam hatip ko- nusunu ayağına dolandırdığı fikrine kızmış! öyle mi? O zaman bunun tazminat davasıyla ilgisi ne? Öy- leyse, yazılı olarak dile getirilen bu görüşlere bu- güne kadar kaç dava açtınız? Peki, Penguen der- gisinin hayvanlarından 40 bin YTL tazminat niçin istediniz? (Bütün hayvanların ağzı kulaklarında!) Erdoğan, "hata yaptım, bütün davalan geri çe- kiyorum, kedilerden ve penguenlerden özür dili- yorum" demediği sürece, Bremen mızıkacılarının seslerini keseceğini sanmıyorum. (Erdoğan'ın, TÜ- SİAD Başkanı ömer Sabancı'ya karşı yaptığı ayı- ba bile amalı bir gerekçesi var!) • •• Türkiye ekonomide "büyürken", bir liderin kari- katür sanatı karşısında, teşbihte hata olmaz diye- rek yazalım, '7cüçü/mes/"nin raslantısal ve yazgı- sal bir anlamı var mı bilmiyorum. Ama büyüme ve küçülme gündeme gelince baş- ka bir olgu sırıtıyor: Türkiye büyürken AKP neden küçülüyor? En azından Meclis'teki milletvekili sayısına göre bu böyle. Deniyor ki, AKP'deki emanet kişiler gidiyor. Er- kan Mumcu'nun(*) AKP'den düzenli geri çekilme ve parti lideri olarak siyaset sahnesine çıkma ka- rarı, şüphesiz bu çözülmede etken. Ancak hepsi bu mu? 1) AKP'de bir kaynaşma olmamış. Zaten olma- sı da zor ve belki de beklenmemeli. Ama, kaynaş- mayı birkenarabırakın, parti, birbirindenepeyfark- lı görüşleri AKP içinde uzlaştıramamış bile. 2) Bu durum, AKP içindeki "çekirdek" kadronun kesin patronluğunun ve egemenliğinin bir kanıtı mı? "Bizden"ve "onlardan "ayırımı, anlaşılan epey güçlü! 3) Milli Görüşçü fikriyat ne kadar "muhafazakâr demokraf'hğa dönüştürülmeye çalışılsa da arka planda "muhafazakâr demokratlığı da en iyi biz es- ki Miıli Görüşçüler yaparız" (en iyisi ailesi türban- lılar) görüşü egemen gibi. 4) Nitekim AKP'nin bu tavrı, kadro atamalarında daçokbelirgin. "Onlardan"olmayan kadrolan tas- fiye süreci epey hızlı çalışıyor! 5) AKP "bizden-onlardan" ayrımcılığını bırak- madığı ve nitelikli kadrolan bütün Türkiye havuzu içinde aramaya yönelmediği sürece, Türkiye'nin partisi olmaktazorlanacak, "ayrımcılığı" bütün çıp- laklığıylasırıtacaktır.. ••* Son olarak: Erdoğan, Kızılcahamam'damilletve- killerinin gönlünü almaya yöneldi. "Gûrüşmesek de gönlümüz birdir" gibi, herhalde çoğunluğun kanmadığı bir dizi söz... AKP'nin milletvekilleriyle ilişkisi, aslında bütün partilerin temel sorununu yansıtıyor... Partideki ve hükümetteki yönetici, fikrin emanetçileri vb. her şeye egemen.. Milletvekili ise parti grup toplantı- larında alkışçı ve Meclis'te parmak kaldırıcı! Yönetişimin olmadığı her yerde, sizler ve onlar vardır... Ve de derin yönetim problemleri... (*) ANAP'ın parti yönetimine, Yüce Divan'da yar- gılanan, arkasında Enerji Bakanlığı döneminde bir dizi dosya bırakanlar dahil, eski ANAP AŞ'nin bir dizi insanı da girdi. Bu durum, partinin AŞ niteliği- nin dinamizmini bütün gücüyle koruduğunu göste- riyor. Ahh o ballı börekli günler, neredesin! ANAP AŞ, şimdi Mumcu ile umut canlandırıyor, şüphesiz! obursalifa cumhuriyet.com.tr PKK SIĞINAĞI BULUNDU Sıvas'ta terör örgütü operasyonu SIVAS (AA) - Sıvas'ın Ulaş ilçesinde terör örgütü PKK/KONGRA-GEL'e aıt sığınak bulundu. Bir süre önce tutuklanarak cezaevıııe gönderilen terör örgütü üyesi bir kişinin ifadeleri sonucu, güven- lik güçleri, Ulaş'ın Çavdar köyü kırsal alanında arama-tarama çalışması yaptı. Çalışmalar sonu- cu, PKK üyclerinin 2004 yılı yaz aylarında oluş- turduklan tahmin edilen ve içinde gıda-giyim malzemesi bulunan sığınağa ulaşıldığı bildirildi. BULGARİSTAN THSLÎMEDECEK Uyuşturucu kaçakçısı Türk yakalandı SOFYA (AA) - Bulgarıstan lçışleri Bakanlığı Ge- nel Sekreteri General Boyko Borisov, Türkiye'de uyuşturucu kaçakçılığından hakkında dava açı- lan ve Türk polisi tarafından aranan Gazi Maza- reb adlı kişinin Bulgarıstan'a gıriş yapmaya çalı- şırken yakalandğını açıkladı. Borisov, Maza- reb'in Peru'dan Türkiye'ye kokaın kaçakçılığı organizc ettiğinin belirlendiğini öne sürdü. Ma- zareb'in işlemleri tamanılandıktan sonra Türk makamlarına teslim edileceği bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle