17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2-NİSAN2005PAZAR CUMHURİYET SAYFA MUZtK ARSEN LÜPEN TURHAN SELÇUK DURUST TABİAÎLI ZSTANBUL 3FENDİSİ »-BEÜ1CAİÎBAZ1 IN HARİKTJ1ÂDE '-İACERAİARI KISIM 'LEKMİLİ BİEDEN E M Cğuz Aksaç, Oğuzname'de Anadolu'da gezerken başka diyarlara da küçük bir kaçamak yapıyor Türkülerlekol kolaIMİCE TUNCER G rup Çığ'ın solistlennden Oguz Aksaç, ilk solo albümu "Oğuzname"de türkülen ken- di dünyasına çekerek yorumluyor. Türkü- lerin koluna gınp başka ülkelere kısa bir ge- zinti yapıp yenıden Anadolu'ya dönüyor. lyi şeyler hıssetmek ve dinleyicisıne de iyi şeyler hissettırmek ıstiyor. Aksaç'la, Bakırköy'deki Yaşam Türkü- evı'ndekı üç saatlıkprogramının ardından heyecanı yatışmadan, teri kunımadan albü- mü ve türküler uzerıne söyleştık. HALKOYUNLARI VE DANS Erzıncanlı bir ailenin çocuğu olan ve An- kara'da büyüyen Oğuz Aksaç, yaşıtlan ko- nuşmaya yeni başlarken "türkü söyfcmeye" çabalarmış. Ortaokuldan sonra eğitimini sürdüremeyen Aksaç, boyacılık, simitçi- lik, mobilyacılık yaparak ailesinin geçimı- ne katkıda bulunmuş Bir yandan halkoyun- lanyla ilgılenerek bu alanda kendıni gelış- tıren Aksaç, dışardan sınavlara girerek li- seyi bitirmış. Halkoyunlan ekiplennde ve dans gruplannda profesyonel olarak çalı- şan Aksaç. 9O'lı yıllann başında müzikle daha yakırıdan ilgilenmeye başlamış. Çe- şitli gruplarda bağlama çalan Aksaç, An- kara'da Halkevleri'nde bağlama eğitmen- lıği yaptıgı yıllarda Mustafa Ozarsjan'la tanışmış. Mustafa Özarslan ve KemalÖzars- lan'la birlikte Ankara'da Ctopya Bar'da program yapmaya başlayan Oğuz Aksaç, grupta gıtar, ritm çalgılar ve kaval çalmış. Bar programlannda beğenilen ve giderek yeni elemanlann katıldığı grup için bir ar- kadaşlarının "Çığgibibüyüyorsunuz" söz- len üzerine kendilerine "Grup Çığ" adını vermişler. GRUP ÇIĞ GÜNLERJ Dinleyıci kıtlesı giderek genışleyen Grup Çığ, 1998'de "Çığ Türkükri" adh ılk al- bümiinü yayımladı. Grup Çığ, "Yayia Çi- çeğP, "Nîda", "MevsmT albümlerini çıka- nrken solistleri Mustafa Özarslan ve Oğuz Aksaç, grup dışında da kendı müzikal kim- liklerini göstermek ıstediler. Grup Çığ ola- rak hâlâ konserlere çıkmalanna karşın so- lo albümler yapan Mustafa Özarslan gibi Aksaç da ılk solo albümünü geçen günler- de tamamladı: "Çok eski güıüerden bu ya- na hep solo albüm fikri vardL Grup iüşki- leri içerisinde herkes kendine bir yön çiz- mek peşindeydi. Solo albümünün ileriye dönük kaçmümaz olduğu görüldü. İkride tek çahşacaksak bunu şimdiden hayata ge- çirethn dedik." ANADOLUDA CEZİNTİ Oğuz Aksaç, Beyoğlu Metropol Müzik etıketiyle Faruk Altun'un yapımcılığında yayımlanan Oğuzname albümünde Malat- ya'dan Adıyaman'a, Iç Anadolu'dan Erzu- rum'a, Adana'dan Dıyarbakır'a kadar 16 tür- kü seslendinyor: "Bu albümde biraz Doğu- hı bir tarz var. Asfanda ben daha uçuk, ar- monizasyonun ve vokal tekniklerinin daha yoğun kuOamkbğı bir çahşma düşünmüş- tüm. Ama seçtiğinıiz repertuvar albümü böyk yapmayı gerektirdL" Aksaç, sahne programlannda zaman za- man sesinin gücüne güvenerek yorumla- nyla türkülen alıp farklı yerlere sürükler- ken albümde geleneksele daha sadık kalın- mış ama denemelerden de vazgeçilmemiş. Türkülerin düzenlemelerinde îspanya, blues, caz ve funk renkleri kullanümış. Orient Expressıons'dan DJ Murat Uncuogju'nun Huma Kuşu'nu dü- zenlerken kullandığı elektronik seslerle Aksaç"ın içindekilerin sözcüsü olmuş: "tçimden gekn ama adını koymadıgım, kovma- ya da çahşmadığun şeykr var ve ben bunlan ifade edebüecek bir alan yaratmak istiyorum kendime. Bu riirkü de olabiür, beste de olabflir. heride besteterimde bu duygularmn an- latabitinm. Bir türküyü söylerken içimde • Grup Çığ'ın solistlennden Oğuz Aksaç ilk solo albümü Oğuzname'yi müzikseverietie buluşturdu. 'îyi şeyler hıssetmek ve dinleyicisıne de iyi şeyler hissettirmek isteyen'Aksaç albümünde 16 türkü seslendiriyor. Türkülerin düzenlemelerinde îspanya, blues, caz vefunk renkleri kullanan müzisyen dinleyicilerini Malatya 'dan Adtyaman 'a, Içanadolu 'dan Erzurum 'a, Adana dan Diyarbaktr'a götürüyor. kaynayan şeylerden birisi geçerse albume tasjryorum. Bazen 'Çaz yapıyorsun' diyor- lar, ben cazcı değUim, ama cazdan, blu- es'dan kulağımda kalan, beni muthı eden şeykri bu türkülerle buluşturmayı seviyo- rum. Türkülerin vokal teknikleriyle içim- den gelenleri yaprvorum, onlar da vokal teknikkri ohıyor. Sahne kocaman obnah ve ben dans etmeliyim, sahnenin ayak ba- sıhnadık yerini bıraknıamahynn. Davuku bir ritim atarken orada beni coşturmah. O ritimk birökte bambaşka bir şey hissetme- ye başlamahyım. Ben de bir şeyler yapma- ya başladığımda bu kez davuku da benden etkilenerek başka bir şeylerhissetmeye baş- lamah. Birbirimizi tetikknıeliyiz sürekli olarak." KOL KOLA Aksaç albümünde "kohından ruttuğunuz- da sizinle gelebflecek bir arkadaş gibi bir me- lodi yararmaya" çalışmış. Kendisırü de "jo- ker bir müzisven" olarak tanımlıyor: "Çok iyi bir sesim yok beüd ama geniş arahkfa bir seshn var. Festen ya da tizden okuyabüirim, Baüh tardan da güzel okuyabikceğınıi dü- şünüyorunı. Hayatta her şeyin müziği var ve benona en >-akm müziği bulmava cahşryorum, Önemli olan iyi şeyler hıssetmek bence. Bazılan kendilerini şanssız bulur. Paramyok, istediklerim olmuyor gibi düşüncelerle mutsuz olur. Oysa düşünün ki sabah kalktyorsunuz güneşin sıcaklığını hissediyorsunuz. Sadeceyaşadığımz için binlerce aynnttya tanık olma şansımız var. Demek ki aslında şanssız değiliz. ^ Türküler T ürkülenn, ılk yakıldığı günden değışe değışe günümüze geldı- ğuıı söyleyen Aksaç, türküler- le bırlikte değışiyormuş "Tür- kü, benim için bu coğrafyanın, uy- garhğm içimde yaratûğı çığhk, coşku, birildm, meJodi, söz ve duyaruhk. Bunlann bende oluşturduğu bir çap- radama duygu biçimL Başka bir nok- taya ghmesi beni hiç rahatsızetmn-or, korkutmuyor. Nereye gidersem gide- yim,onuntürkü obcağma inamyorum. Yüz yıl önce >uzılan bir türküyü 60 yıl önce söyleyen biraz değiştirmiş, söz yazmış. 50 \ıl önce söyleyen mü- ziğine bir nota katmış. Herkesûı kü- çük dokunuşlan ve ettalerhie bugü- ne gelmiş ve türkü olmuş. Aslında henı ögreni\t>rum hem de öğrendiğim şe> üzerinden başkalaşrvorum." Aksaç, günumüzü anlatan. çağı ku- caklayan bir "türkü" anlayışının he- nüz yakalanmadığı düşüncesını biraz espri katarak anlatıyor: "Türkülerin, çağm tanıklanolduğunu büiriz.' Ku- yudan su çekerler güyüm ıle' der bir türkü.Yani henüzmushıklarm evimiz- de obnadığı zamanlar. Şimdi bilgisa- yarçağındayiz. 'Sıberteknolojı ıle oy oy oy üıternete girdim bugün oy oy' drye bir şey olmuyor. Baü'da bazı fes- tivaDerde o günkü sorun neyse, dhe- lim sa\aş. ırk aynmı konularuıdan müzisyenkr doğaç sözkr ve müzik- lerle hemen şarkı ynpıyorlar. 'Bir da- ha yap' desen yapamryor. Bizim ozan- hk gekneğhnizdeki gibi. Ama günü- müzde melodik yapı \f sözk bu çağı yakalayacak türküleri uretemedik. Müzikal olarak Baüh, pop, caz dedi- ğuniz birçok ülkeden sesk kucakla- şabûiyorsak, 'bu bızden, bu bızden de- ğildır' dhe ayırmadan, 'çağm bu ya- nını kucaklıyor" diye düşünerek >^a- pabühorsak o bir türküdür dhe dü- şünüTOrum.'' bende hissettirdiği şeylere doğru çekmek is- thorum. Birbirimizi çeke götüre başka yer- kre vanyoruz." 'YAŞIYORUZ, ŞANSLIYIZ' Aksaç, henüz seslendırmedığı. türkü for- mu dıye nıtelenemeyecek besteler yapıyor. Üe- nde bunlan da bir albümde toplamayı plan- lıyor, ama bugünlerde eşi Funda Aksâç'ın al- bümü için çalışıyor: "Önemli olan, iyi şeyfcr hissetmek bence. Baztlan kendilerini şanssız buhır. Paranı yok, istedikkrim ohnuyor gibi düşüncelerle mutsuz olur. Oysa düşünün ki sabah kalkryorsunuz, güneşin sıcakuğını his- sediyorsunuz. Yağmur yağryor, eDerinize de- ğiyor. riizgâr parmaklannızın arasından ge- çiyor. Vâpur sesini duyuyorsunuz, bir kedi bacağınıza sırnaşıyor, birisiyie göz göze geü- yorsunuz.Ağaç. tahta, masa. cam, ışık, mum, şarap, binlerce şeye tanıksuuz. Sadece ya- şadığımız için binkrce ayrmtıya tanık ol- ma şansımızvar. Demekki ashnda şans- sız degitiz. Müzikçok sonra geüyor. In- sanlara iyi şeykr hissettirmeuyiz. Dün- yanın buna ihriyacı var. Birisi geür, bir programmda türkü dinler ağJar, evine gittiginde 'Çok güzeldi" der. Havatanla- nn toplamıdır, güzel anlan toplarsak ha- yat güzeldir. Bizi dinleyen msanlar haörlayıp nayatmm güzel anlan hanesine yazarlarsa o zaman biz yapnğunızı başarmış oluruz." Trabzon Gazeteciler Cemiyeti Koyuncu'ya sanat ödülü Trabzon Gazeteciler Cemiyeti 'rün geleneksel olarak çeşitli dallar- da verdiğı başan ödülleri kapsamında bu yıl "Sanat Ödülü"ne "Karadeniz müziğinin tamtımı ve gelişririlmesine yaptıgı katkılardan" dolayı Kaznn Koyuncu değer görüldü. Odülü- nü 29 Nisan Cuma gü- nü Trabzon'da Zorlu GrandOtel'del9.00'da düzenlenecek törende alacak olan sanatçı, ay- nı gün öğle saatlerinde Karadeniz Teknik Ünı- versitesı kampusunda öğrencilerle bir araya gelecek. Bir süredir kanser hastalığı nede- niyle tedavisi süren Kazım Koyuncu, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti ve KTÜ Rektörlüğü'nün desteğıyle 30 Nısan Cumartesı günü saat 16.00-17.00 ara- sında konser verecek. Leyla ve Fatih Korkmaz konseri Halk müziği ziyafeti... Halk müziğinin sevilen seslenn- den Leyla veFatih Korkmaz 30 Nisan Cumartesi günü saat 20.30'da Muammer Karaca Tıyatrosu'nda "Yü- reğini Türkükre Yaslayanlar" adıyla bir konser verecekler. Sıvas Hafik doğumlu olan ve halen tstanbul Büyükşehır Beledıyesı'nde müfettış olarak çalışan Leyla, TRT Mü- zik Eğitim Merkezlen'nde, lstanbul Belediye Konservatuvan'nda, lstanbul Üniversıtesı Halk Müziği Korosu'nda eğitim gördü. Arif Sağ Müzik Merke- zi, Kemal Kaplan, Tuğrul Şan müzik okullannda ve Ruhı Su Kültür Sanat Vakn'nda halk müziği çalışmala- nnı sürdüren Leyla, ge- çen yıl "Yâre Türkü- kr" adh tlk albümünü çıkardı Müzikle he- nüz çocuk yaşlannda tanışan Fatih Korkmaz, Üsküdar Musikı Ce- miyeti 'ne iJa yıl sürey- le devam etti. Halen — - ^ ^ — ^ ^ TBMM'demilletveki- li danışmanı olarak görev yapan ve ıki şiır kıtabı bulunan Korkmaz'ın geçen yıl "YoHayım" adh ilk albümü yayım- landı. Yön FM'de yayımlanan "Gurbetteki Süamız" adh programı hazu-layıp su- nan Leyla ve Fatih Korkmaz, birhkte kon- ser verme nedenlennı şöyle anlatıyor- lar: "Uzun zamandırbirikte türküler söy- lüyoruz. Doğal olarak süreç bizi bu kon- sere getirdL Bize göre, yaşarken en gü- zel şey türkü söykmek. tki bozkır insa- m olarak bu koca kentte karşılaşıp bir- likte türküler söyieyebüdigimiz için çok şansh olduğumuzu düşünüyonız." (0532 55106 63) Yeni Melek'te konser Kurban'ın yenileri Kurban grubu Pasaj Müzik etıketiyle ma- yıs ayı içerisinde yayımlanacak olan "tnsanlar" albümünün şarkılannı 29 Nisan Cuma günü Yeni Melek Gösteri Merkezi'nde- ta konserlennde söyleyecek. Albümlerinde, kendilerini, insanlığı, yaşamı sorgulayan mü- ziklerine Kurban tarzı admı veren grup, şarkı- lannı rockseverlere albümden önce duyurmak istiyor. 18 yaş sınınnın olduğu konser saat 22.00'de başlayacak. (0212 292 19 65) Bahara Merhaba pikniği • tdil Kültür Merkezi'nin geleneksel "Ba- hara Halayiaıia Merhaba" pikniği bugün Ke- merburgaz Azizpaşa Ormanı'nda gerçekleşti- nlecek. Pikniğe Hüseyin Turan, Rojin, Yasemin Göksu, Gökhan Birben, Kemal Kaplan, Leyla ve Grup Yorum Korosu şarkı ve türküleriyle katılırken tbrahim Karaca, Ruhan Mayruk ve Hasan Biber şiirlennden örnekler sunacak. (0212 245 00 70)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle