Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 NİSAN 2005 CUMA
4 HABERLER
DUNYÂDABUGUN
ALİ SİRMEN
Bu Kafa Değişmeden...
En sevmediğim mesellerimizden biri, "Biz
adam olmayız" deyişidir.
Aşağılık kompleksinin en güzel göstergesi olan
bu ifade ne zaman gelip yerleşmiş acaba dilimi-
ze?
Nasıl kabullenebilir bir insan kendi toplumu için
böyle bir nitelemeyi?
Üstelik, şu sıralarda adamlık sıralamasında,
en üst basamaklarda bulunan birtoplum olma-
sak bile, tarihin belirli dönemlerinde, adam ola-
bileceğimizi parlak örneklerle kanıtlamışız da...
Bu noktayı böylece belirttikten sonra, hemen
belirteyim ki, bu kafayı değiştiremediğimiz tak-
dirde, gerçekten adam olabilmemiz zor.
Şu olaya bakın! Isparta'nın Sütçüler llçesi Kay-
makamı Mustafa Altınpınar, görüşlerini beğen-
mediği Orhan Pamuk'un ilçe kütüphanelerin-
de bulunan kitaplarının imha edilmesini istiyor.
Olay basına yansıyor, kıyamet kopuyor, ney-
se zararın neresinden dönülse kârdır misali ka-
rar geri aldırılıyor, ardından da kaymakam hak-
kında soruşturma başlatılıyor.
"Eh"diyebilirsiniz, "hiçdeğilsekarar düzeltil-
miş, kaymakam hakkında da soruşturma açıl-
mış, oysa geçmişte nice bu türkarakuşi davra-
nışlar karşılıksız kalmıştı."
• ••
Ama Türkiye'nin gerçeklerini bilenler, kim bi-
lir, bu kaymakamın kaç tasarrufundan, kaç kişi-
nin perişan olduğunu tahmin edeceklerdir.
Üstelik emin olabilirsiniz ki, Mustafa Altınpınar
tek bir örnek değil. Kim bilir Türkiye'nin dört bir
yanında "Altınpınar" türü kaç kişi devlet memu-
ru olarak görev yapmaktadır.
Yasaları vatandaşlara uygulayacak olan in-
sanlar bunlardır.
Bulunduğu mahallin en yüksek devlet memu-
runa bakın siz! Düşüncelerini beğenmediği Or-
han Pamuk'un kitaplarının imhasına karar vere-
biliyor.
Orhan Pamukbiryazar, kimilerine göre çok ay-
kırı düşünceleri var, onların bazılarını ben de be-
ğenmiyorum. Ama Orhan Pamuk, kendisini ne
kaymakama ne de bana beğendirmek zorunda.
Düşündüklerini çıkıp söylemek özgürlüğüne sa-
hip, hatta isterse desteksiz de atabilir, onun mü-
eyyidesi de, kimini beğendiğim, kimini çok be-
ğendiğim, kimini hiç beğenmediğim kitaplarının
imha edilmesi olamaz. Desteksiz attığını düşün-
düğünüz düşüncelerini ciddiye almaz, üzerinde
durmaya değer bulmazsınız.
Ama buradan hareketle, ne eserlerini imha et-
tirebilirsiniz ne de eserlerinin değerlerini yadsı-
yabilirsiniz.
•••
Türkiye kafa değiştirmeden, yasa değiştirse de
bir yere varamaz.
Nitekim yasa değişiklikleri yapılıyor, ama o ya-
saları uygulayacak olanlara bakınca insanın tüy-
leri diken diken oluyor.
Kadın haklarının savunucusu görünümünde
olan ve bu alanda kimi mahcup girişimlerden ge-
ri kalmayan Hükümet'in Milli Savunma Bakanı
Vecdi Gönül'ün geçenlerde yaptığı açıklamayı
okumuş olmalısınız.
Avrupa'daki kadınların yüzde 27'sininçocuk-
larını evlilik dışı doğurduğunu ileri sürüyor ve
Türk kadınınınsa evinin ziyneti, kocasının iftihar
kaynağı olduğunu söylüyordu.
Avrupa'da kadınların ne kadarının evlilik dışı
çocuk doğurduğunu bilmiyorum. Bu oranda ol-
duğunu sanmıyordum. Ama varsalım ki öyle ol-
sun. Çocuk tek başına mı yapılıyor, burada bir
sorumluluk varsa o çocukların babaları da so-
rumlu değil mi?
Türk kadınını evinin ziyneti gibi nitelemek, ona
evine ve erkeğine oranla değer biçmek ne ka-
dar çağdaş bir düşünce?
Bu kafa mı ulaştıracak Türkiye'yi çağına?
Yaşamın heryönündetoplumun her katmanın-
da benzer örnekler bulabilirsiniz ve de sanırım,
bunları görünce "Bu kafayı değiştirmedikçe
adam olmayız" sözüne hak verirsiniz.
Onun için bir kez daha derim ki, önce kafala-
rı değiştirelim, ardından yasaları. Çünkü birinci-
si olunca ikincisi kendiliğinden gelir.
[email protected]
Gövcte gösterîsî yapmayı planlıyor
ANAP kongre için
kesenin ağzmı açtı
ANKARA (ANKA) -
Eski giinlerine dönmeyi
hedefleyen ANAP, yeni
liderini seçeceğı kong-
resi için kesenin ağzını
açtı.
ANAIM'üncüOlağa-
nüstü Kongresi hafta so-
nu Atatürk Spor Salo-
nu'nda toplanacak.
Kongrede Nesrin Nas'ın
kasım ayında istifasıyla
hoşalan genel başkanhk
ve MKYK ile disiplin
kurulu için seçim yapı-
lacak.
MyaziKahveci'nin de
aday olduğu kongrede
Isparta Millctvckili Er-
kan Mıımcıı'nun genel
başkanlığa seçilmesine
kesin gözüyle bakılıyor.
Kongrede doğal delege-
lerle birlikte 70 ilden ge-
lecektoplam 1064 dele-
ge oy kullanacak.
l\ırgutÖ/aL Yıldınm
Akbulııt, Mesut Yılmaz,
Ali Talip Özdemir, Nes-
rin Nas'ın ardından 6'ncı
genel başkanını seçecek
olan ANAP, sönük ge-
çen son iki kongresini
dikkate alarak bunu göv-
de gösterisine dönüşrür-
meyi hedefliyor. Buçer-
çevede 46 milyar lira İcar-
şılıgında Atatük Spor Sa-
lonu iki günlüğüne kira-
lanırken delegeler Ulus
ve Sıhhiye civannda bu-
lunan otellerde ağırlana-
cak. Kongrede delege ve
konuklar için 10-15 bin
arası kumanya dağılıla-
cak. Salon, otel, ulaşım
ve konaklama giderleri-
nin 200 milyar lira dola-
yında olacağı bildirildi.
Kongreye eski genel
başkanlar, siyasi parti
temsilciieri, yabancı nıis-
yon mensupları da da-
vet edildi.
Transferler, 3 Kasım seçiminde eşikte kalan partiler için baraj hesaplarmı gündeme getirdi
Merkezsağda kritikdengeBÜLENT SARIOĞLU
AJNKARA - AKP'den ayrılacak
milletvekilleriyle haziran ayından
önce grup kurmayı hedefleyen
ANAP'taki yeni oluşıım, merkez sağ
siyasetteki dengclcri etkiliyor. 3 Ka-
sım 2002 seçiminde kritik oy fark-
lanyla Meclis'in eşiğinde kaîan sağ
partilerde baraj hesapları yapılırken
ANAP Malatya Millervekili Süley-
man Sarıbaş, "Ekimde baskın se-
çim olacak. lîi/iııı baraj surunumuz
yok, çünkü dört egilime dönüyoruz.
ldeolojik bir parti değüiz" dedi.
DYP ile ANAP, Meclis'te sandal-
ye yarışında başa baş gıdıyor. 6 mil-
letvekili bulunan DYP'ye pazar gün-
küîstanbul il kongresinde Erzurum
Milletvekilı İbrahim Özdoğan'ın
katılması, yine 6 milletvekilı bulu-
nan ANAP'a da cumartesı günkü
kongrede lzmir Millervekili Serpil
• AKP'den nisan ve mayıs ayında ayrılacak milletvekilleriyle grup kurmayı hedefleyen ANAP'in
gelişimi, siyasette, yeni denklemleri gündeme getiriyor. Meclis'te daha fazla tcmsil sağlamak için
DYP ile ANAP arasında örtülü bir yanş yaşanıyor. ANAP milletvekili Sanbaş, "Ekimde baskın
seçim olacak. Bizim baraj sorunumuz yok, çünkü ideolojik bir parti değiliz. Dört eğilimi
kucaklayacağız. Seçmenin yüzde 66'sı AKP'yc oy vermedi, 12 milyon seçmen sandığa gitmedi" dedi.
Yıldız başta olmak üzere birkaç mil-
letvekilinin geçmesi bekleniyor.
ANAPyöneticileri, AKP'den istifa-
lann nisan ve mayıs ayında sürece-
ğini, haziran aymdan önce gmp ku-
racaklarını savunuyor.
Sağ partiler, siyasetteki hareketli
lik üzerine yeni hesaplar yapıyor. 3
Kasım 2002 seçiminde DYP yüzde
9.54 oy oranıyla baraj eşiğinde ka-
lırken MHP yüzde 8.35, Gcnç Par-
ti yüzde 7.25 ve ANAP yüzde 5.11
oranında oy almıştı. Cem Uzan' ın li-
derliğini yaptığı Genç Parti'deki çö-
küşün ardından milliyetçı seçmene
seslenen MHP ve DYP'nin baraj so-
runu kalmadığına dönük yorumlar
yapılırken ANAP'daki yeni olusum
dengeleri değiştırdi. Gelecek süreç-
te sağ partiler, Meclis'teki sandalye
yarışının yanı sıra "merkez siyaset-
te çekim merkezT olmak için de mü-
cadele edecek.
ANAP Malatya Milletvekili Süley-
man Sanbaş, baskın seçımın ekım
ayında gündeme geleceğini savun-
du. "Seçimin şartlan vardır" diyen
Sanbaş, "Kriterlerinedir? Bir siya-
si iklidiiı ııı genel başka nı, normal se-
çime 2.5 sene varken 'Benim için
düğmeye bastılar' dedikton sonra
2.5 senc mağdurları oynayarak ikti-
claıı götürebilir mi? Bunu dediğine
göre artık yönetme yeteneği bii ıııiş
tir.Buarnk'Ben kabul görmüyorum'
anlamındadır" görüşünü savundu.
Sanbaş, ilk seçımde en az 250 AKP
milletvekilinin AKP'nin seçim lis-
tesindc olmayacağını ileri sürdü.
'MHP üe işbirliği yok'
ANAP yöneticileri, yeni oluşum
hareketinde partinin siyasi sözleşme-
sini de yenıden tanımlamaya hazır-
lanıyor. Bazı AKP yöneticilerinin
"ANAP'lıIar MHP ile işbirliği yapa-
cak" iddiasını reddeden Sanbaş, şu
değerlendirmeyi yaptı:
"• liizinı hareketimiz bir kere libe-
nıl, ırkçıhğa dayanmayan, özgürlük-
ler esasnıa dayanan bir harekct. Ni-
ye MHP ile işbirliği yapalım? MHP
3 Kasım seçimlerinden sonra halka
bir proje mi sundu, söylemini mi de-
gişrirdi, kadrosunu mu değiştirdi? 3
Kasım'daki MHP ile bugünkü MHP
arasında fark var mı? Bizim baraj
sorunumuz olmaz. Çünkü ideolojik
parti değiliz. DYP geleneklerin par-
tisidir. Her ilde belirli ailelcı iıı gele-
neksel partisidir, açılım yapnıası da-
ha zordur. ANAP tabanda Alevisiy-
le de Sünnisiyle de, Kürt'üyle de
Türk'üyle de rahatbkla kucaklaşır.
Zatcn dört eğilimdir. Artık sağ-sol
kavramlan da soğuk savaş dönemin-
de kaldı. 21. yüzyılda demokrasi, in-
san iıaklaı ı, bireysel özgürlüklcr gi-
bi değer kavraınları vardır. Biz bu te-
mel evrensel değerler üzerine siyase-
l inıizi inşa edeceğiz."
KOÇYİCİT DE ANAP YOLCUSU
CHP'de kan
kaybı sürüyor
• Olağanüstü kurultayda Şişli
Belediye Başkanı SarıgüTü
destekleyen Diyarbakır
Milletvekili Muhsin Koçyiğit
partisinden istifa etti. Koçyiğit'in
istifasıyla CHP'nin TBMM'deki
sandalye sayısı 162'ye indi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM'de
grubu bulunan iki partide kan kaybı sürüyor.
AKP'de önceki gün yaşanan iki istifanın
ardından dün de CHP Diyarbakır Milletvekili
Muhsin Koçyiğit partisinden istifa etti.
Koçyiğit'in ANAP'a geçeceği bildirildi. CHP
olağanüstü kurultay sürecinde Şişli Belediye
Başkanı Mustafa SangüTü destekleyen
Diyarbakır Millervekili Koçyiğit dün akşam
saatlerinde partisinden istifa etti. Muhsin
Koçyiğit, TBMM Başkanlığı'na verdiği
dilekçede, "gördüğü lüzum üzerine" istifa
ettiğini bildirdi. Koçyiğit'in istifasıyla CHP'nin
parlamentodaki sandalye sayısı 162'ye indi.
Koçyiğit'in, Isparta Milletvekili Erkan
Mumcu'nun genel başkanlığa seçilmesine kesin
gözüyle bakılan ANAP'ın yann Atatürk Spor
Salonu'nda yapılacak kongresinde partiye
katılması beklenirken bir süre önce partiden
istifa eden Şanlıurfa Milletvekili luran
Tüysüz'ün kayınpederi Nad Aslan'ın da istifa
ederek ANAP'a geçeceği öğrenildi. Koçyiğit'in
CHP'den istifasıyla, TBMM'deki sandalye
dağıhmı şöyle oldu: "AKP 357, CHP 162, DYP 6,
AJNAP 6, SHP 5, HYP1, Bağımsız: 12, Boş: 1."
tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN TAKVtM HAZIRLANIYOR
Kurultay için
çalışmalara
başlandı
• CHP Genel Başkanı
Baykal'ın talimatıyla Genel
Sekreter Önder Sav, kurultay
takvimi için çalışma başlattı. Mayıs aymdan
itibaren kurultay sürecini başlatması
beklenen CHP'nin olağan kurultayını kasım
ya da aralık ayında yapması planlanıyor.
AYŞE SAY1N
ANKARA-Son 2 yıl-
da iki olağanüstü kurultay
yaşayan CHP'de yönetim,
"olağan kıırııltay
n
için ha-
rekete geçti. CHP lideri
Deniz Baykal'ın talimatı
doğrultusunda, Genel
Sekreter Önder Sav, ola-
ğan kurultay takvımını
belirlemek için çalışma
başlattı.
Hazırlıklar kapsamın-
da, kurultay takvimi ko-
nusunda çalışma başlatan
Genel Sekreter Önder
Sav'ın bu ay içinde ku-
rultay takvimini açıkla-
ması bekleniyor. Kurul-
tay takviminin açıklan-
Maliye Bakanlığı'nm ANAP ve SHP'nin başvurusuna yanıtmda Sezer'in tutumu etkili olacak
Hazîne yardımı Köşk'ü beldiyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-ANAP ve SHP'ye Hazi-
ne yardımımn yapılıp yapılma-
ması konusu, Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'in "Siyasi
Partilere I lazine Yardımrnı ye-
niden düzenleyen yasaya iliş-
kin kararını bekliyor. Edinilen
bilgiye göre yeni milletvekille-
rinin katılımının ardından eski
yasaya göre 1.3'er trilyon lira
Hazine yardımı almaya hak ka-
zanan iki partiden ANAP, bu
yardımın kendilerine ödenme-
si için Maliye Bakanlığı'na ge-
rekli başvuruyu yaptı.
Maliye Bakanlığı' nda millet-
vekili sayılarının belirlenmesi
• Üçer milletvekili sınınna ulaşan ANAP ve SHP'ye Hazine yardımı
yapılmasına engel olan yasa Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in kararını
bekliyor. ANAP yardım için Maliye'ye başvuruda bulunurken son kararda
Cumhurbaşkanı Sezer'in tutumu etkili olacak.
için TBMM Başkanlığı'na gön-
derilecek olan yazı ile yine yar-
dım için istenen teşkilatlanma
koşullannınyerine getirilip ge-
tirilmediğinin saptanması için
Yüksek Seçim Kurulu (YSK)
Başkanlığı'na gönderilecek ya-
zılar hazulandı.
Bakanlık, prosedürün başla-
tılması için de Cumhurbaşkanı
Sezer'in ANAP ve SHP'ye Ha-
zine yardımı yapılmasını engel-
leyen yeni kanıınla ilgili kara-
rını beklemeye başladı.
Bir Maliye Bakanlığı yetkili-
si, "Yardım konusunda geçmi-
şedönükuygulamaöngören bir
de yeni kanuni düzenleme var.
Bu şartlarda biz de gerekU pro-
sedürleri başlatmak içut Cum-
hurbaşkanı'nın kararını bekle-
mekdurumundayız''dedi. Ma-
liye Bakanlığı yardım ve yeni
düzenleme konusunda bakanlı-
ğın Baş Hukuk Müşavirliği'nden
de görüş alacak.
Siyasi Partiler Yasası'nın "en
az3 milletvekUuıe sahip partile-
rin 11«i/ine yardunından yarar-
lanmasına Uişldn" geçici 16.
maddesini iptal eden yasa tek-
lifi 29 Mart'ta TBMM Genel
Kurulu'nda kabul edihnişti. Hü-
kümet, böylece son dönemde
Meclis'teki transferlerle 3'er
milletvekili sın^rına ulaşan
ANAP ve SHP'nin 1.3 trilyon-
luk yardım ahnasının önünü tı-
kamak istiyor.
Cumhurbaşkanı Sezer, yasa-
yı bu şekliyle kabul ederse, par-
tilerin yardım alabilmesi için
gerekli tek nitelik "seçimlerde
yüzde 7 barajuu aşmı; olmala-
n" olacak. Bu dunımda ANAP
ve SHP yardım alamayacak.
Buna karşın partiler, yardımı
yasanın çıkmasından önce hak
ettikleri gerekçesiyle yargıya
gidebilecek. Cumhurbaşka-
nı'nın yasayı Meclis'e iade et-
mesi durumunda da ANAP ve
SHP kazanılmış hak iddiasın-
da bulunabilecek.
masının ardından mayıs
ayından itibaren delege
seçimleriyle, kurultay sü-
recinin resmen başlaya-
cağı ifade ediliyor. Yaz
aylannda il ve ilçe kong-
relerini tamamlamayı he-
defleyen CHP yönetimi-
nin, kasım ya da aralık
başında olağan kurultayı
gerçekleştirmesi bekleni-
yor. CHP son olağan ku-
rultayını 24 Ekim 2003 'te
yapmıştı. Siyasi Partiler
Yasası ve CHP Tüzüğü
gereği olağaıı kurultayın
2 yılda bir yapılması ge-
rekiyor.
Değişim beklentisi
CHP'nin 13. olağanüs-
tü kurultayında yönetim
ve genel başkan değişik-
liği konusunda yenilgiye
uğrayan parti içi muhalif-
ler umudunu olağan ku-
rultaya bağlamış durum-
da. Parti içinde sayıları
şu anda 31 olan muhalif
milletvekillerinin kurul-
tay takviminin belli ol-
masının ardından Bay-
kal'a karşı "tek aday çı-
karma" ya da parti yöne-
timinde "köklü değişik-
lik" önerisi götürme se-
çeneklerini tartışmaya aç-
ması bekleniyor.
CHP lideri Baykal'ın
olağanüstü kurultayda,
parti vitrininde değişime
gitmemcsi, muhaliflerin
yanı sıra partiye "taze
kan" gerektiğini savunan
çok sayıdaki milletveki-
linde hayal kınklığı ya-
ratmıştı.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected]
Her ülkenin, her ulusun tarihinde
farklı bir uluslaşma serüveni yatar. Bu
köşede, Sanayi Devrimi'yle birlikte
Avrupa'da ulus devletlerin ortaya çı-
kışı ve milliyetçiliğin bu sürecin bir
parçası olarak geliştiğini detalarca di-
le getirdim. Onları tekrar etmeyece-
ğim. Milliyetçiliğin öncüsü burjuvazi-
dir. Ulus devletin kurucusu da milli
burjuvalardır. Fakat her ulusun kuru-
luşunda en büyük rolü emekçiler ve
geniş yığınlar oynamışlardır. Her dö-
nemde de ulusal sorunların asıl kitle-
lerini emekçiler oluşturdular.
Milliyetçilikle yurtseverlik aynı şey
midir? Milliyetçiliğin ne kadarı iyidir,
ne kadarı fazladır? Milliyetçilikle yurt-
severlik bazı zamanlarda çakışma-
sına rağmen, çoğu zaman farklı de-
ğerlendirilecek farklı durumları açık-
larlar. Yurtseverlik daha çok duygu-
sal bir ruh halini ifade eder. Bir insa-
nın, doğduğu, yaşadığı topraklarla il-
gili sevgisini, bu topraklaraolan bağ-
Milliyetçilik ve Yurtseverlik
lılığını açıklar.
Milliyetçilik ise daha çok toplumsal
bir anlayışa, belli bir dile, etnisiteye,
hatta dine ve kültüre dayanır. örne-
ğin bir Ermeni Türkiye'yi sever, bu ül-
kenin insanlarını sever, ama Türk mil-
liyetçiliği yapmaz, yapamaz ama Tür-
kiye yurtseverliği yapabilir. Bir Kürt, bu
toprakların çocuğudur, bir Arap da
öyledir. Onlar Türk milliyetçiliği yap-
mazlar, yapamazlar. Milliyetçilik so-
nuç olarak bir etnisiteye bağlılığı ifa-
de eder. Bir Ermeni, Ermeni milliyet-
çisi, bir Arap ya da Kürt, Arap ve Kürt
milliyetçisi olabilir. Mutlaka olacaktır
demiyorum, olabilir. Bir Türk milliyet-
çisi için de aynı şeyler geçerlidir.
•••
Yurtseverlik, milliyetçilikten bu ne-
denle daha geniş bir duygu dünyası-
nı ifade eder. Millet ve din; insanın do-
ğuştan kazandığı birkimliktir. Bu kim-
liği seçmek insanın iradesinin ötesin-
dedir. Annesinin, babasının, atasının
tercihleri onun da tartışmasız tercihi
ve kimliği haline gelir. Mensup oldu-
ğumuz din, millet ve de mezhep bi-
zim için bir üstünlük ya da gerilik öl-
çüsü sayılamaz.
İnsan doğup büyüdükçe, gördüğü
eğitime, aldığı kültüre, çevresine, ça-
lışma ortamına göre bir kimlik edin-
meye başlar. Bu, insanın gerçek kim-
liğinin oluşması sürecidir. Işte gerçek
insanlık serüveni böyle başlar. İnsan
yalnızca mensup olduğu millete, di-
ne ve mezhebe tutunarak yaşıyorsa,
bu onun kimliğini zenginleştiremedi-
ği anlamına gelir.
• • •
Bir insanı, mensup olduğu ulusun,
dinin, mezhebin, ya da aynı toprak-
larda yaşadığı farklı milliyetlerin men-
suplarının başarıları mutlu eder, ede-
bilir. örneğin, bir ülkede dünya ça-
pında bir romancı çıkarsa, bundan o
ülke insanlarının mutlu olması gere-
kir. Bir ünlü sinema yıldızı, bir ünlü
sporcu, bir ünlü bilim insanı çıkarsa
bu ona gurur verebilir.
Bir insanın kendi ulusundan insan-
ları gerçekten sevebilmesinin önem-
li ölçülerinden birisi başka insanları
da sevebilmesidir. Yani sizinle aynı et-
nik kökeni, aynı dini, aynı mezhebi, ay-
nı düşünceyi taşımayan insanları se-
vebiliyorsanız, onları anlayabiliyorsa-
nız, bu sizin insanlığınızın geliştiği an-
lamına gelir.
••*
Milliyetçilik ise daha çok kendi et-
nisitesine bağlılık, ona gereğinden
fazla anlamlar ve yetenekler yükle-
mek anlamına gelir. Her ülkenin milli-
yetçiliği farklı dozda da olsa, birçok
noktada ortak özelliklertaşır. Hİtler Na-
zizminin, Mussolini faşizminin, milli-
yetçiliği aşırı saldırgan birşekilde kul-
landıkları doğrudur. Ancak, onların
asıl harekete geçirdikleri de sıradan in-
sandır, sıradan milliyetçiliktir.
Bir ülkeyi sevmek, o ülkeyi yöneten-
leri sevmek anlamına gelmez. Bir ül-
keyi sevmek o ülkedeki haksızlıkları,
işkenceyi, adaletsizliği görmezden
gelmek anlamına gelmez. Bu yurdu se-
viyorsanız; bu ülkede gelir adaletsiz-
liğine, yoksulluğa karşı çözümler üre-
tebilmek amacıyla projeler geliştirme-
li, yaratıcı eserler vermeli, bilimsel
alanda keşifler yapılması için ter dök-
meli, çaba sarf etmelisiniz.
• • •
Orhan Pamuk'un kitaplarını imha
edin diye emir veren kaymakam han-
gi tür milliyetçiliğin ürünüdür? Kararı
siz verin.