Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 MART 2005 ÇARŞAMBA 14 J V U l - i X U J t l . kulturCaJcurnhuriyet.com.tr 2-17 Nisan tarihleri arasında yapılacak olan 24. Istanbul Uluslararası Film Festivali'nin programı açıklandı yüzler,yeni bölümler...ECE BAKTIAYA tstanbul Kültür Sanat Vakfı'nca (IKSV) bu yıl 2-17 Nisan tarihle- ri arasında düzenlenecek olan 24. Uluslararası Istanbul Film Festiva- li'nin programı önceki gün Istan- bul Modern C'afe'de yapılan basın toplantısında açıklandı. Toplantı- da konuşan ÎKS V Yönetim Kuru- lu Başkanı Şakir Eczacıbaşı, fes- tivalin bu yıl yeni bölümlerle ve çe- şitli uluslararası konuklarla daha zengin olacağını belirtti. Toplan- tıya festivalin kapanış filmı 'Bom- bon-El Perro/ Bombon-Köpek' ad- h filmin yönetmeni Carlos Sorin de katıldı. özel gösterimler, söyleşller Akbank sponsorluğunda gerçek- leşecek festivalde gösterimler Emek, Atlas, Sinepop, Beyoğlu ve Rexx sinemalarında. 62 ül- keden 170'iaşkınfıl- mın gösterileceği fes- tivalde iki de yeni bö- lüm var. 'Geleceğin ka- ranlıkyüzü' ve 'Genç- ler... Gençler...' Özel gösterimlerin ve yıldız konuklarla us- ta yönetmenlerin katı- lacağı söyleşilerın de yapılacağı festivalin açı- lış filmi, Ingiltere'nin en önemli Shakespeare oyuncularından Charies Dance'ın yönettıği 'La- vanta Kokulu Kadınlar / Ladies in Lavender'. Geçen yıl önemli fes- tivallere katılıp övgü ve ödüller almış yeni yapıtlann yanı sı- ra, unutulmaz klasik filmler ve si- nema tarihınin usta yönetmenleri- nin başyapıtlarından seçmeler içeren programda, belgeseller ve canlan- dırma sınemasının yaratıcı örnek- leri de yer alıyor. Festivalin en çok ilgı gören bö- lümlerinden biri olan 'GeceyansıSi- neması' bu yıl 6 çarpıcı filmle, her cuma Beyoğlu Sıneması'nda ve her cumartesi Atlas Sineması'nda saat 24.00'teki seanslarla sürüyor. 'ÖzelGösteriler'de, sessiz dönem komedüerinin 'taş suratlı' yıldızı \ LavantaKokulu stanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nca düzenlenen festival, îngiltere'nin en Önemli Shakespeare oyuncularından Charies Dance'ın yönettiği 'Lavanta Kokulu Kadınlar' adlı filmle açılacak. Festival süresince 62 ülkeden 170'i aşkın film, izleyiciyle buluşacak. BusterKeaton'ın yönetipbaşrolü- nü oynadığı 'General/TheGeneraT, Akbank Oda Orkestrası'nın seslen- dıreceği Carl Davis'in bestesi eşlı- ğınde gösterılecek. İkinci özel gösteride ise 'sessiz filnılcrin Latin kökenlikralı' Rudolf Valentino'nun son ve en iyi filmı 'Şeyhin Oğlu / The Son of the Sheik' var. Yönctmen George Fitzmauri- ce'in filmi CRR Konser Salonu'nda Sarband Topluluğu'nun özel beste- leri ve bendir, kanun, kemençe gibi Türk çalgılan eşliğınde buluşacak ız- leyıcisiyle. Yeni bölümlerden 'Geleceğin Ka- ranlık Yüzü: Distopya'da George Lucas'ın ilk filmı, geçen yıl yapılan yeni kurgusuyla sunulacak 'THXH38'; TerryGilliam'ınBerli- nale'den sonra dünyada ilk kez îstan- bul 'da gösterilecek olan bilimkurgu klasiğı 'Brazil'; RidleyScott'ınThe Guardian'ın tüm zamanlann en ıyı bilimkurgu filmi seçtiği yapıtı 'Bı- çak Sırtı / Blade Runner'; Jean-Luc Godard'ın başyapıtlarından 'Hafta- sonıı/ Week-end' ve Godard'ın son filmi 'Müziğiıniz/OurMusic' gös- terilecek. Gençlere aynlan yeni bö- lümde ıse büyüklerin arasında ken- dılerini yabancı hisseden, kendi özel dünyalarında, farklı değer yargıları ve kurallarla yaşayan gençlerin dün- yasını anlatan filmler var. LucreciaMartel'in 'KüçükAzize / The Holy Girl' ve Maria Victoria Menis'ın 'Minik Gökyüzü / Little Sky'ı bunlar arasında. Bu yıl Türkiye'den kısa filmlere de ev sahipliği yapacak olan festi- valde, ılkı Boğaziçı Ünıversitesi Mit- hat Alam Film Merkezi tarafından 18-22 Nisan 2005 tarıhlen arasın- da düzenlenen 'HisarKısaFflmSeç- kisi'nin ilk gösterimi de program- da. 'Piyano' filmiyle Cannes'da Al- tın Palmiye kazanan ilk kadın yönet- men olan Jane Campion, Italya'nın son dönemde yetiştirdığı en başan- lı kadın oyunculardan ValentinaCer- vi ve sinema tarihinin en önemli er- kek oyuncularından Harvey Keitel festivalin konukları. Campion, fes- tivalin uluslararası Altın Lale Yarış- ması Seçicı Kurul Başkanı; Keitel'a ise festivalin 'Yaşam Boyu Başarı Ödülü' sunulacak. 'Sinema Onur Ödülü' ıse açılışta, Fransız sınema- sının ünlü oyuncusu Emmanuelle Beart'a verılecek. Crlllet'ye yaşam boyu başarı ödülü Kore sinemasının en üretken ve başanlı yönetmenlerinden KimKi- duk; yönetmen, senaryo yazarı ve yapımcı, festivalin seçici kurul üyelerinden Amerıkah yapımcı Monty Montgomery; Fransız 'ye- ni ronıan' akımının öncüsü ve 'si- ne-roman' türünün yaratıcısı yazar ve yönetmen Alain Robbe-Grillet de beklenen konuklar arasında. 'Ustalara Saygı' bölümünde beş filmi gösterilecek olan Alain Rob- be-Grillet'ye 'Yaşam Boyu Başa- rı Ödülü' sunulacak. Festival, Mıthat Alam Film Mer- kezi işbırliğiyle 'AB ile Yüzleşen Balkan Sineması' başlıklı bir yu- varlak masa toplantısına da ev sa- hipliği yapacak. Türkıye, Yuna- nistan, Bulganstan ve Romanya'dan sinema çalışanlarının katılacağı toplantıda Balkan sinemasının so- runlan tartışılacak. Toplantının ko- ordınatörlen F1PRESCI (Uluslara- rası Sinema Eleştırmenleri Birliği) Başkan Yardımcısı Bojidar Ma- nov; F1PRESCI Türkıye Temsılci- sı Atilla Dorsay ve tstanbul Film Festıvalı Yönetmeni Hülya Uçan- su. Festivalin Emek Sıneması'nda- kı galalarında gösterilecek film- lerden bazılanysa Mike Leigh'in son çalışması 'VeraDrake', Hong Kong sinemasının büyük ustası WongKar-Wai'nin beş yıldır me- rakla beklenen son filmi '2046\ 'Garden State' ve Woody Allen' ın son filmı Melinda ve Melinda'. www.iksv.org Klara Beer'in yapıtları 11 Mart'a kadar Bakraç Sanat Galerisi'nde sergileniyor Paris'e sığmayan ressam... ESRAALKAN Ressam Klara Beer Türkıye için Paris'te yaptıkları çalışmaları anlatırken "Türkkül- türünün Avrupa kültürü içinde yok olma- sından korkuyorum" diyor. Geçten kasım ayında tstanbul'da açılan 2004 Sanat Fuan'na da katılan Klara Beer, Mac 2000 Parıs'ın sanatçısı (Paris Taylor Vakfı'nın da üyesi) ve "Espace Beaujon" kültür merkezi görev- lısi. Fakat bu yazımızda özellikle konu ede- ceğimiz, sanatçının Plastık Sanatlar Avru- pa Platformu'nu kuran ekipten olması. Bu platformun amacı, olanaklan sınırlı genç sa- natçılara başka bir Avrupa kentinde sanat- larını geliştirme olanağı sağlamak. İşe sanat ve kültür alanındaki gençlerimiz- le başlamış Klara Beer. tstanbul ıçin daha önce girişimde bulunmuş ama sonuç alama- mış. Şimdilerde Marmara Üniversitesi'yle görüşüyormuş, çok iyi de destek almış. Sanatçının 19. kişlsel serglsl 1996da "PaintingChampsElysees"yı kur- muş Klara Beer. 2000 yılına kadar, her yıl ha- ziran başlarında Paris Belediyesi işbirliğiy- le gerçekleştirilen, 1000 ressamın Champs Ely- sees'de aynı gün aynı ışık altında çalışması- nı düzenlemış. 2000 yılında Paris, Londra, Martinik Adaları ve İstanbul'da sergilenen "Ut Pictura Poesis" temalı sergiyi oluştur- muş. Ve şimdi de yapıtlanyla tstanbul'da Klara Beer. Bakraç Sanat Galerisi'nde açılan ser- gisi 11 Mart'a, bu hafta sonuna kadar açık. Bu, sanatçının 19. kişisel sergisi. Şimdı dönelim Avrupa Platformu'na. Tür- kiyeli gençler bu tasarıyla Avrupa kentlerin- de akademik çalışmalar yapabilecekler, ser- gı açabılecekler. İstanbul'da Doç. Dr. Bünya- min Özgültekin bu tasarı için çalışmalarına başlamış bile. Avrupa'nın homojen olmayan yapısından konuşuyorıız. "Kale Avrupa" dıyorum. Ken- dini surlarla çevirmiş, Ortadoğu ve Orta As- ya'da ihtirash olmayan, sadece derinlemesi- ne bütünleşmek isteyen bir Avrupa diyorum Klara Beer'e. "Kale veya tutucu Avrupa, gotik katedral- lerin sınırlandırdığı Avrupa" dıyor. Ve ke- sınlikle "6 ülke için" diye eklıyor. "Amerika'yla rekabet etmek isteyen, gözü Ortadoğu, Orta Asya ve Kafkaslar'da olan, Türkiyelibir AB'nin daha güçlü olacağını dü- şünen 'Agresif Avrupa' için ne dersin?" dı- yorum. "Evet" diyor Klara. "Tampon Türkiye!.. Büyükorduya sahip." Öyle ya! Böyle bir or- du tran'a döncrse Avrupa güçlü bir düşman yaratacak. Kendine alırsa tampon yapacak. Aslında herkesin düşündüğü bu, ama söy- lenmiyor. Ritmı, temposu farklı bir ülke Türkıye. Bu süreçte çağdaş Türk sanatçılarının Avrupa'yı dolaşması gerekecek. Üniversıtelerde niçın yoklar? Ankara-Paris Siyasal Bilgıler Fakül- teleri, Öteki fakülteler neden yeterince ışbır- liğine girmiyor? Paris'te sema gösterilerinin olduğundan söz ediyor. "Sufi felsefesini tanıdılar, birden- bire sakinleştiler. Çünkü bildiğimiz şeylerden korkmuyoruz." Sanatçı konuşmasını sürdiı- rüyor. 2 ay önce Sınematek'te Sınematek Başkanı Mr. Tubinana ve Kosta Gavras'la bırlıkte YünıazGüney'ın "Endişe" filminı ız- lemış. "Toplumu duyahnı" diyor. "Biryerde çok heyecanlanıyorum. Bir yerde de korku- larım var Türkiye için." Pln sınırlarını aşabllmek "Uzaktan bakuıca, Türkiye'nin kendisi- ni korunıası için koruma kemeri ha/ııia- ması gerekiyor. Türk kültürünün, Avrupa kültürü içinde yok olmasından korkuyo- rum. Avrupaular kendilerini önce bunun için hazırladılar. İlk adım kendi kültürleri- ni iyi koruyacak önlemleri almaktı. Sonra dışanya açıldılar. Bir süreç yaşandı Avru- pa'da. Kendi tarihlerini, kendi bakışlaruu de- ğişrirdiler, aynaya baktüar, bu güzel, burası çirkin dediler. 63'ten beriyapıldı bu çalışma. • Ressam Klara Beer'in kuruculanndan olduğu Plastik Sanatlar Avrupa Platformu, Türkiyeli gençlerin Avrupa kentlerinde akademik çalışmalar yapabilmelerini, sergi açabilmelerini sağlayacak. Türk kültürünün Avrupa kültürü içinde yok olmasından korktuğunu söyleyen Klara Beer, "Avrupalılar kendi kültürlerini korumak için önlem aldılar. Türkiye'nin de buna gereksinmesi var" diyor. Türkiye'nin de buna gereksinmesi var. Ba- tı kültürünün bizi zenginleştirmesi için Do- ğu kültürünü sağlama almak gerek. Tek kültür eksik olnıaz mı? Doğu-Batı kültür- lerini iyi yerleştirmeliyiz. Sorunla karşılaş- tığımda dilimi değiştiririm. 3 dilde rüya gö- rürünı. Başka kanala girer oradan konuşu- rum. Bunu genişletmeliyiz. Osmanlı Bizans'ı alıp genişletmiş, sindir- miş ve ana kültürüne katnıış... Avrupa da Os- manh'dan çok etkilenmiştir ashnda." " Ya ekümeniklik?" diyorum. Yeniden tar- tışma konusu olduğu bu süreçte ekümenik- lığı konuşuyoruz. "Dinin ötesi insanı görmek" diyor sanat- çı. "Fransa yasaları laik yasalardır, ama Fransıztoplumu laikdeğildir. Katolikbir top- lumdur. Katedraller çıkar ortaya. Türki- ye'nin getireceği en önemli şey bu din sınu-- larıııı aşabilmesi. İnsan değeri öne çıkacak. Dinin değeri önce düşünmeyi öğretmesL Vol- taire 'sınırları aşmak' değil mi?" DEFNE GOLGESt TURGAY FİŞEKÇİ Kâmil Masaracı'mn Karikatürleri Geçen cuma günü, Istiklal caddesi 302 nolu ya- pının girişinde Kamil Masaracı'mn karikatürlerinin sergilendiği geniş salona girdiğimde, sıkıntılar için- de mutsuz bir insandım. Mutsuzluğun bir yanı bi- reysel sorunlar olsa da öte yanı içinde yaşadığımız ülkenin ve dünyanın insan üzerinde yarattığı baskı. Kolay değil, buncasavaşın, baskının, sömürünün, vurdumduymazlığın hüküm sürdüğü bir dünyada kendinı mutlu hıssedebilmek. Karıkatürlere baktıkça ıçimdeki karanlıklar dağıl- dı, çizgi ve yazılardan yansıyan neşeye bıraktı yeri- ni. Gazetemizde karikatürleri yayımlanan bırbirinden değerli sanatçılarımızdan bıri Kâmil Masaracı. Kül- tür sayfasında ve kültür sorunları üstüne çizmesi- nin de ayrı bir tadı var benim için. Güncel olayları kendine özgü alaycılığıyla ele al- dığı konulu karikatürlerdir onun ürünleri. Önce gü- lümsetici bir olay yansır izleyene. öyle bir olay ko- yar ki önümüze, şaşırır, bu olmayacak şey karşısın- da gülümseriz. Ama bu gülümseme, ardında ancak mizahla anlatılabılecek denli acı ve keskin gerçek- ler gızler. Onun mızahındaki çarpıcılık da buradan doğar: Olmayacak şey diye gülümsediğimiz olay aslında her gün gördüğümüz sıradan şeylerden biridir. Bu konularının başında da artık büyük ölçüde ha- yatın dışına çıkmış olmasına karşın sanat, sanatçı gibi kavramların toplum hayatında hâlâ önemliymiş gibı durması, gösterilmesi yolunda karşılaşılan ko- mikliklerdir. Sanatın uzağındaki insanların sanat olaylarına kendi günlük hayatlarının dar pencerelerinden bak- masıyla oluşan karşıtlıkların doğurduğu çarpıcı mi- zah... Günümüz ıletişim olanaklarının ınsanları bilgilen- dirmek yerine şaşkına çevırmesinin parlak yansıma- ları görülür bu karikatürlerde. Her gün kitap okuma- nın kolesterolü düşüreceği ya da okur sayısındakı azlığın Çin'den ithalatla giderileceği gibi çarpıcı kar- şıtlıklar yaratır mizahı. Karikatürlerinden rasgele seçtiğim cümlelere ba- kalım: Resim sergisi gezmeden önce brokoli, portakal gibi bol renkli gıdalar tüketebilirsiniz. Kitabı bir çırpıda okuyan adama dün tatbikat yaptırıldı. Başbakan dün operaya gitti. Yetkililer olayın ne- denlerinin araştınldığını söylediler. Düşünen adam basın toplantısında tecrübesini konuşturdu. Kefil yok, beklemek yok. Bi bilet alıyosun, tiyat- roya gidiyosun. Demek sanatçısınız, hangi sunucusunuz? Ingi- liz Edebiyatında durumlarnasıl? Arsenal götürürabi. Sevgiliseyirciler, ressam kırmızıyı fazla kaçırdı, ger- gin bekleyiş sürüyor. Sanatçının yurtdışında yarattığı büyük başanyla ilgili soruşturma sürüyor. Çızgiyle birleştiğinde daha da ağırlaşan bu koyu mizah, ne yazık ki ülkemizin bugün içinde yaşadığı karanlık süreçten besleniyor. öyle bir karanlık ki, sanatçılıkla televizyon sunuculuğu, edebiyatla fut- bol, resim yapmakla suç işlemek, buzdolabı almak- la tiyatroya gitmek birbirinden ayrılamıyor. Toplum öyle bir yozlaşma süreci içinde ki akıl ve ruh sağlı- ğından kuşku duymamak elde değil. Sanki bütün iletişım olanakları toplumu çıldırtmak için seferber olmuşlar. Bütün bu süreç elbette kültürsüzlükle başarıya ula- şabilir. Bu yüzden kültüre, sanata ilişkin her şey Kâ- mil Masaracı'mn karikatürlerinde yansıdığı gibı, top- lumsal yaşamın yozlukları içinde eriyip gitmektedir. Kâmil Masaracı'mn karikatürlerinden içımize iş- leyen acı gülümseyiş işte bu yok oluş sürecinin üze- rimizde bıraktığı tattır. turgay@fisekci.com Blue'nun Türkiye turnesi iptal • Kültür Servisi - Blue'nun Türkiye'yi de kapsayan 'Best of Blue' Avrupa turnesi iptal edildi! Lee Ryan'ınboğazındaki problem nedeniyle sesini iki ay dinlendırmesı gerektiği uzmanlarca açıklanınca grubun turnesi iptal edildi. Lee, "Hayranlarımızı hayal kınklığına uğrattığım ıçin çok üzgünüm. Doktorlar, turneyi iptal etmeyip devam etmemın sesime kalıcı zarar verebıleceğını söylüyorlar" şeklinde açıklama yaparken turnenın ılen bir tarihte yapılacağı belirtıliyor. K Ü L T Ü R İ Ç İ Z İ K K A M I L M A S A R A C I ^