Katalog

SAYFA 4- CUMHURİYET 5 MART 2005 CUMARTESİ 6 HABERLER 'İşyerini terk etmeme' eylemi siyasi partiler, sendikalar ve emekçilerin muhalefet gösterisine dönüştü 'ya büyük destek• Türk-Iş'in bir günlük "işyerini terk etmeme" eylemini siyasi partiler, sendikalar, sivil toplum örgütleri dün gün boyu Türk-İş Genel Merkezi'ne yaptıklan ziyaretlerle desteklediler. Türk- Iş'i ziyaret eden KESK Başkanı Sami Evren, "Demokratik tepkiler sokağa taşmıştır, bunun sonu hükümetin sonudur" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-tş üyesi işçıler SEKA'nın kapatılmasını sabahın ilk ışıklanna kadar sürdürdükleri "işyeriniterk etmeme eylemi" ile protesto ettıler. Türk-lş Genel Başkanı Salih Küıç, bu eylemin hükü- mete uyan niteliğinde olduğunu ifade ederken protestocu işçiler "Her yer SEKA, her yer di- reniş" sloganlan attılar. Türk-lş'in, SEKA Izmit tşletmesi'nin ka- patılmaması için direniş gösteren SEKA işçi- lerini desteklemek amacıyla başlattığı bir gün- lük "işyerini terketmeme" eylemi, siyasi par- tiler, sendikalar, sivil toplum örgütleri tara- fından dün gün boyu Türk-lş Genel Merke- zi'ne yapılan ziyaretlerle toplumsal bir muha- lefet gösterisine dönüştü. Türk-lş Genel Merkezi'ni ziyaret eden KESK Genel Başkanı Sami Evren, AKP'nın SE- KA 1 ya dokunmaması, parlamentoda görüşül- meye hazırlanan Sağlıkta Dönüşüm Projesi ve Sosyal Güvenlik yasa tasanlanndan vazgeç- mesi gerektiğini ifade etti. Evren, şöyle konuş- tu: "Demokratiktepkiler sokağataşmıştır. Bu- nun sonu hükümetin sonudur. Bu eylem nıut- laka başanya ulaşacakür. SEKAve Türk-tş iş- çisiııin yanındayız." Salih Kılıç işçilerle Türk-lş Genel Başkanı Kılıç da akşam sa- atlennde SEKA ışçilerine destek amacıyla Basın-tş Sendikası'nın örgüt- lü olduğu Başbakanlık Basımevi'ni,Tanm- Iş Sendikası'nın örgütlü olduğu Tanm Işletme- leri Genel Mü- dürlüğü'nü ve Demir Yol-lş Sendikası'nın örgütlü oldu- ğu TCDDLo- komotif Ba- kımAtölyesi'ni ziyaret etti. İşye- rini terk etmeyen işçiler burada, "Işçi düşnıanı hükümet isti- fa, genel grev, genel direniş, her yer SEKA, her yer direniş, Türk-İş burada, hükümet nere- de?" sloganlan attı. Türk-lş Genel Başkanı Kı- lıç, Behiçbey'dekı TCDD Lokomotif Bakım Istasyonu'nda işçilere hitaben yaptığı konuş- mada, eylemlerine Türkiye'nin heryerindeki işyerlerinden katılım olduğunu belirterek bu- nun SEKA işçisınin 43 gündür verdiği çileli direnç ve kararlıhğa güç, destek verdiğini söy- ledi. Türk-tş Genel Başkanı, hükümeti de uyardı. Kılıç, "Sosyal diyaloğu,sosyalbanşıterk edenler aklıııı başına almazsa herhalde daha büyük birtakım tepkilerle karşı karşıya kala- cakör" dedi. Kılıç, geçmişteki başbakanlann "Türk-lş'in sesine kulakvermediğimizden ba- şuııı/j taşlara vurduk" dediklerini ifade ede- rek seslerine kulak verilmesinı istedi. CHP'den eyleme destek Öte yandan, CHP Grup Başkanvekili Ha- luk Koç ile milletvekılleri Bayram Meral, Mehmet Yıldıran ve Ergün Atay, eyleme des- tek amacıyla atölyeye geldi. Koç, "SEKA bir sembololmuştur.TürkiveV dayanlanplan,kü- çült, özelleştir, taşeronlaşür, terk et, üretmedir. Türkiye'nin çıkarlannı korumak için SEKA işçilerinin yannıdayız" dedi. Demiryolu Atölyesi'nde eyleme katılan iş- çilerdehükümetin politikalarını destek- lemediklerini belirterek, sonuna kadar SE- KA'nın arkasında olduklannı IMF'ninuygulat- tığı politikalarla SEKA'nın birilerine resmen peşkeş çekildiğinı kaydettiler. WtHK.QlL.ERI MITHATPAŞA VERGÎ »SYERİ TFMSİLCİLİGİ '•v. BES üyeleri Kızılay Meydanı'ndaki mitingde "Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "IMF'ye, Dünya Bankası'na, işsizliğe, işten atılmalara, emperyalizme ha- yır", "Emekçiyiz, haklıyız, kazanacağız" sloganlarını attılar. (Fotoğraflar: KORAY AVCI-AA) ZILAY'DA MİTİNG Büro emekçileri iş bıraktı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Büro Emekçileri Sendikası (BES) üyeleri, dün ülke genelinde tam gün ış bıraktı ve Kızılay'da mıting düzenledi. Mitingde konuşan BES Genel Başkanı Bülent Kaya, "Ne kadar paran varsa o kadar sağlık, anlayışına karşı mücadelemiz sürecektir" dedi. tşyerlen önünde dün sabah saatlerinde toplanan ve BES Başkanlar Kurulu'nun kararı doğrultusunda "Sosyal Güvenlik Retbrmu ve Gelir tdaresinin Yeniden Yapdandırılması yasa tasanlan ile kanııı çalışanlarının iş güvencesini tehdit ettiği gerekçesiyle Personel Rejimi Yasa Tasansı'mn geri çekilmesini" isteyen üyeler, gruplar halinde yürüyerek, Kızılay'daki SSK Işhanı'nın önüne geldiler. Burada düzenlenen mitingde konuşan BES Genel Başkanı Kaya, amaçlannın, kendilerini köleliğe layık gören AKP'ye karşı bir kıvılcım yaratmak olduğunu kaydetti. Bu kıvılcımı yakaladıklarını düşündüklerini ifade eden Kaya, "Ne kadar paran varsa o kadar sağlık, anlayışına karşı mücadelemiz sürecektir. Yeni personel yasası ile çahşanları sözleşmeli olmaya zorlayan sistemi kabul etmiyoruz" dıye konuştu.Mitingde "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek", "EVIF'ye, Dünya Bankası'na, işsizliğe, işten atılmalara, emperyalizme hayır", "Emekçiyiz, hakhyız, kazanacağız" sloganlan atan BES üyeleri davul zurna eşliğinde halay çektıler. KESK, Eğitim-Sen, Emeğin Partısi, Halkevleri, SDP, ESP üyeleri ile işten atılan EGO ışçileri destek verdiği mıting için emniyet kuvvetleri yoğun güvenlik önlemleri aldı. 'Kölelik yasaları geri çekflsin' BES üyesi Maliye çalışanları Eminönü'nde AKP hükümetûû protesto ettiler. İstanbul Haber Servisi - Büro Emekçileri Sendikası (BES) üyesi maliye çalışan- lan, AKP hükümetinın, "me- zarda emekUlik", "parau sağlık", "vergiadaletsizliği", "performansa göre ücretien- dirme" olarak nitelendırilen yasa tasanlannı protesto ede- rek tasarılann gen çekilme- sini ıstedıler. Eminönü'ndeki Kadıköy Iskelesi önünde toplanan BES üyeleri, "Sözleşmeli kö- leolmayacağız'' pankartı aça- rak "Kölelikyasalarıgeri çe- kilsin", "IMF'ye uşak, hal- ka Kasımpaşalı" sloganlan attılar. BES adına basın açık- lamasını okuyan Genel Mer- kez Örgütlenme Sekreteri Abidin Sırma, AKP'nin ya- salannın yoksulluğu arttıra- cağına dikkati çekerek Sos- yal Güvenlik Reformu'nun emeklılık yaşını 68'e çıkar- tacağını, Genel Sağlık Sı- gortası'nın sağlık hızmetle- rini paralı hale getıreceğini, Personel Rejimi Refor- mu'nun performansa göre ücrctlendirmeyle sözleşme- li çalışmayı dayatacağını ve Gelır Idaresı'nin Yeniden Yapılandırılması'nın da ver- gı adaletsizlığı ve maliye emekçılerinin tasfıyesını ge- tireceğıni vurguladı. Nakliyat-İş bir saat iş durdurma eylemi yaptı. Kendilerini zincirleyen Sosyalist Gençlik Derneği üyesi 3 kişi gözaltına alındı Çelebi: SEKA direnişin simgesi oldu DenizBaykal, Cevizli Sigara Fabrika- sı'nı ziyaret etti. (Fotoğraf: AA) tstanbul Haber Servisi- DİSK'e bağlı Türkiye Dev- rimci Kara Nakliyat Işçileri Sendikası (Naklıyat-lş) üyesi işçiler, SEKA işçilerine destek vermek ama- cıyla dün l saat iş durdurma eylemi yaptı. DlSK Ge- nel Başkanı Süleyman Çelebi, "SEKAişçilerinin mü- cadelesiIMF politikalanna karşıdirenişin simgesi ha- line gehniştir" dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal da eylemlere destek vermek amacıyla İstanbul Ce- vizli Sigara Fabrikası işçilerini ziyaret etti.SEKA iş- çilerine destek için kendilerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü bina- sı önünde direğe zincirleyen 3 kışı gözaltına alındı. Zeytinburnu'ndaki Naklıyecıler Sitesi'ndeki ey- lemin ardından basın açıklaması yapan DlSK Ge- nel Başkanı Çelebi, "SEKA işçilerinin mücadelesi, IMF politikalanna karşı direnişin simgesi haline «el- miştir" dedi. Çelebi, "Bugün ortaya konulan eylemi eleştirmiyorum. Ama gönül isterdi ki, bu noktaya gel- meden önce tüm Türkiye'de 2 saat iş durdurabilsey- dik" dedi. Çelebi, Başbakan Erdoğan'ın "SEKA kapanacak" diyerek rest çektiğını ifade ederek "Bu resti görmeli, yüz binlerle büiikte Kocaeli'de cevabı- mızı vermeliyiz" dıye konuştu.SEKA işçilerine des- tek amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlı- ğı İstanbul Bölge Müdürlüğü bınası önüne gelen "Sosyalist Gençlik Derneği" üyesi 3 kişi, "Her yer SEKA, her yer direniş" yazılı pankart açarak slogan attı. Daha sonra kendılenni zıncirlerle bina önünde- ki bayrak direğine bağladılar. Fırat Ç., Hasan B. ve Erdem S., zıncirlerin kesilmesınin ardından gözal- tına ahndılar. CHP lıderi Baykal dün akşam eylemlere destek vermek amacıyla Cevizli Sigara Fabnkası işçilerini ziyaret etti. lşyerlenni kapatarak, özelleştırerek, ça- lışanları ışsız bırakarak Türkiye'nin sorunlarının çözülemeyeceğini vurgulayan Baykal, Tekel'ın, Mil- lı Savunnıa Bakanlığı'nın bütçesınin 4'te 3 'ünü sağ- ladığına dıkkat çekti. Baykal, kendisınin de "birTe- kel çalışanımn çocuğu" olduğunu anımsattı. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Yurtsevmezlik... Dilimize Farsçadan gelmiş tuhaf bir sözcük var- dır: Merdümgiriz... Yemek adı olmaya sanki daha çok yakışabilecek bu sözcüğü konuşma dilinden değilse de yazı dilinden anımsıyorum... Sözlükte "Insanlaria karışmaktan hoşlanmayan, insanlardan kaçan (kimse)" diye açıklanıyor... (Böylelerine In- gilizdilinde "unsocıable", Fransızcada - Moliere'in ünlü oyun kahramanı için olduğu gibi- "misanth- rope" deniyor...) Türkçede, bileşik bir sözcük ya- parak, "insansevmez" de denebilir belki... Tıpkı bu- nun gibi, dilimızın en güzel sözcüklerinden "yurt- severlik" ve "yurtsever"\r\ karşıtları olarak da, "yurt- sevmezlik" ve "yurtsevmez" sözcüklerının kulla- nılabileceğinidüşündüm...Sözcükleryaşamınzo- runluluklarından doğduğuna göre, bu yeni söz- cüklere artık gereksinım olduğu kanısındayım... Bu güne kadar böyle bir gereksinim duymamış- tım. En doğal bir duygu sayılması gereken "yurt- severlik" duygusunun bir karşıtı olabileceğini dü- şünmemiştım. Meğer, insansevmezlik gibi yurt- sevmezlik de olabiliyormuş. Hatta günümüz Tür- kiyesi'nde herkesten daha demokrat, en demok- rat olmanın neredeyse başlıca ölçütü ve koşulu, yurtsevmezlik olacakmış gibi görünüyor... • • • Eğer bir yurtseverseniz, yurtsever olduğunuzu düşünüyor ve söylüyorsanız, yurtseverliği içiniz- de değerli bir duygu olarak taşıyorsanız, dilinızde, sözlüğünüzde bu sözcüklerin içerdiği kavramların olumlu biranlamı varsa, şoven milliyetçilikle, hat- ta faşistlikle suçlanmaya hazır olmalısınız... Yurt- severlikle şoven milliyetçiliğin ayrı şeyler olduğu- nu, kanıtlanmasına gerek olmayan bu apaçık ol- guyu istediğiniz kadar kanıtlamaya çalışın; sözge- limi, Ikinci Dünya Savaşı'nda şoven milliyetçi Na- zilere ve faşistlere karşı, işgal edilmiş ülkelerini sa- vunan kahramanların ya da bizim ulusal kurtuluş savaşı kahramanlarımızın şoven milliyetçi değil yurtsever olduklannı söyleyin, yurtsevmezler için fark etmiyor. Mademkı yurtseverlikten, ulusal de- ğerlerden söz ediyorsunuz, demek ki şoven milli- yetçi ve hatta faşıstsiniz. Böyle birenternasyonal- cilik ya da demokratlığın gelmiş geçmiş dünya ta- rihinde bir eşi sanırım görülmemiştir ve günümüz- de de herhangi bir başka ülkede bir benzerine rastlanabileceğini sanmıyorum. Belki işgal altında bir ülkede, o ülkenin, işgalcilerle işbirlıği yapan ki- şi ve çevreleri dışında... • • • Yurtseverlik, tıpkı insanseverlik ya da bir insa- nın hiç değilse kendi ailesini, yakınlarını, çoluğu- nu çocuğunu sevmesi gibi nasıl doğal birduyguy- sa, bunun karşıtı olan yurtsevmezlik (tıpkı insan- sevmezlik gibi) bana doğallık dışı, doğallık karşıtı bir duygu, bir hastalık, psikolojik bir rahatsızlık gi- bi görünüyor. Bunları polemik yapmak ya da alay olsun diye değil, yurtsevmezlik psikolojisinı anla- makçabasıylayazıyorum... Insansevmezliği, söz- gelimi, Freudcu verilerle açıklamaya çalışabiliriz. Çocukluktayaşanmışbirtravma, kımikezinsanın en yakınlarından, annesinden, babasından nefret etmesıne bile neden olabilir. Fakat bir insanın ken- di yurdunu sevmemesini, bununla da kalmayarak yurtseverliği doğal bir duygu olarak duyumsayıp yaşayan ve yeri geldiğinde de savunan kimseleri şovenlıkle suçlamasını hangi verilerle açıklayaca- ğız? Bir insan nasıl bir kişiliğe sahip olmalı ya da nasıl bir travma yaşamış olmalı ki yüreği kendi ül- kesine karşı soğuk olsun? Yurtsevmezler yoksul- lar arasından çıkıyor olsa, bu olguyu ekonomik nedenlerle açıklamak belki mümkün olabilirdı... Fakat tam tersine, yoksul (ya da varsıl) halk ınsan- larının, halktan kopmamış kimselerın yurtlarına çok daha bağlı oldukları görülüyor... Buna karşılık yurtsevmezlik, daha çok bir "aydın" hastalığı gi- bi... Ve bu yurtsevmez aydınların, okumuş yazmış kişilerin arasında burjuva kökenliler olduğu kadar, köylü, işçi vb. ailelerden gelmiş olan kimseler de yer alıyor... Eğıtim sıstemimızin bilinen sakathkla- rının bir sonucu mu? Sadece bununla açıklanacak olsa bütün okuryazarların yurtsevmez olması ge- rekirdi ki çok şükür öyle değil... öyleyse nedir bu yurtsevmezlik? Insansevmezliğin bir türevi mi? Bencillik mi? Kibir mi? Aşağılık duygusu mu? Hep- si birden mi? Her hasta için ayrıca irdelenmesi ge- reken bambaşka nedenlerin sonucu mu? • • • Ben tam bir açıklama bulamıyor; günümüzTür- kiyesi dışında hiçbir yerde (en azından bu ölçüde ve yaygınlıkta) rastlamadığım bu hastalığın, "yurt- sevmezlik" diye adlandırılmasını önerdiğim bu ruh sakatlığının tanısı ve tedavisi konusunda, başta psi- kologlar ve toplumbilimciler olmak üzere konu- nun uzmanlarını, tedirginlik ve kaygı duyan herke- si, elden geldiğince serinkanlılıkla düşünmeye ça- ğırıyorum... ataolbff/ cumhuriyet.com.tr Faks:(0212)513 85 95 İŞTEN ÇIKARILAN FALEZ IŞÇİLERİ: 'Tek umudumuz örgütlü mücadelemiz' ANTALYA (Cumhuriyet)- Vakıfbank'a bağlı Taksim Otelcilık tarafından Sönmez Holding'e satışı ya- pılan ve bir süredir kapalı bulunan Antalya'daki Fa- lez Otel'de işten çıkanlan işçiler yürüyüş yaptı. Falez Otel'de işten çıkanlan çalışanlar, üyesi olduk- lan Otel Lokanta ve Eğlence Yerlerı Işçılen Sen- dikası'nın (OLEYİS), Güllük Caddesı'ndekı şu- besinde toplandılar. Grup, sonra otelm ana gırış ka- pısı önünde toplandı. OLEYİS Şube Başkanı Ersin Altınkaya burada yap- tığı açıklamada, Falez Otel'ın 257 çalışanımn ış akit- lerini feshettiğını belirterek, "Falez Otel yeniden açıldığı takdirde eğer bizim işçilerimizin çalışnıa- suıa izin verilmezse, eylemlerimiz daha farklı yön- temleıie artarak devam edecektir" dedi. Otel çalışanlarının sendika üyesi oldukları ıçın dığer tesıslerde de ış bulmakta zorlandığını vurgulayan Altınkaya, şöyle konuştu: "Falezişçisiolmak, nıim- li bir işçi olmak halinc geldi. Devlet mekanizması- nın, çiğnenen hakların, yapılan haksızlıklann tes- pitinde bile zorluk yaşandığı ortamda, emekçilerin haklannı hiç hesaba katmadan politika üredneyi tenıcl felsefe halincgetirmiş iktidann bulunduğu bir ülkede, tekçıkaryolumuzörgütlü mücadelemizdir."