Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 MART 2005 PERŞEMBE SPOR spor(ajcumhuriyet.com.tr Başkan Aziz Yıldırım 'EBahçe üzerinde büyük oyunlar oynandı' dedi ve ekledi: Hiçbirgüçbiziezemez• Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldınm "Spor sadece sahada oynanan bir oyun değildir" şeklindeki sözlerine açıkhk getirdi. Yıldınm, F.Bahçe'nin 1999'dabaşlatılan tesisleşme hamlesi ile yükselişe geçtiğini söyledi. Spor Servisi - Fenerbahçe Kulubü Başkanı Aziz Yıldınm, 12 Mart Cumartesi günü yapılan malı ge- nel kurul toplantısında söylediği, "Spor sadece sa- hada oynanan bir oyun değildir" şeklindeki sözle- rinin spor yazarlannca " Yıldınm teşvik primini sa- vunuyor" diye yansıtılarak gündem yaratılmaya ça- lışıldığını söyledi. Yıldınm, F.Bahçe Faruk llgaz Tesisleri'nde bir basın toplantısı düzenledi. Mali kongrede yaptığı konuşmanın bir bölümünü barkovızyondan basın mensuplanna yeniden izleten Yıldınm, bu sözü her- kesin kendine göre değerlendırdiğinı ifade ederek, şunlan kaydetti: "Söylediğim sözlerin altında ger- çekleri bilmeden yorunı yapmak çok kolay. O gün- lerde, o şartlarda sahada kazanılnıayacağuıı bildi- ğüniz için neler yapmaya çalıştık? Tesislcşmeyc baş- ladık. Mağlup olduk. Çok kötü spor neticeleri akb- ğımız halde tesisleşmeye başladık. Fenerbahçe tari- hinde hiç yapılmanuş, belki de Tiirkiye'de hiçbir s- por kulübünün yapmadığı tesisleşme hamlesine baş- ladık. Bu hamleye bütün branşlarda başladık. Fe- nerbahçe güçlü olursa bu gücüyle her şeyi yener' dedik. O gücü kazanmakiçin de öncetesisleşme, ar- kadan ekonomik olarak güçlü hale gehne, ekonomi güçlü olunca da kaliteli oyuncuian gctirerek, bu şe- kildc mücadele ederek ancak başannın yakalanaca- ğını düşündüğüm için de bu sözleri söyledim." 'F.Bahçe örnek alınmalı' Devletin yatınm yapmadığı bir dönemde F.Balı- çe Yönetim Kurulu'nun Şükrü Saracoğlu Stadı'nı yapmaya başladığını anlatan Yıldırım, "1999'larda ve 2000'de devlet hiçbir yatmm yapmıyordu. Şart- lar çok kötüydü. Biz yatuım yaptık. Bu kadar yan- CHRISTOPH DAUM SERT ÇIKTI: Kimse Fenerbahçe 'den daha büyük değildir Spor Servisi - Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Dauın. Hooijdonk konusunda bugüne dek doğru hareket ettiğine inandığını söyledi.Alman teknik adam, Hooijdonk'un son dönemde yaptığı açıklamalarla ilgili olarak, "Başkan Aziz Yıldınm'la bugün (dün) Hoüandalı futbolcu hakkında kuiüpte uzun bir görüşme yaptım. Başkan, aynı düşüncede olduğumuz görüşleri Hooijdonk'la birebir yapacağı göriişmede kendisine iletecek. Bu konu sadece sportif bir olay olnıadığı için Yıldırım konuyu, 'ben ele alacağım' deyip yürütnıek istedi. Bu görüşmeyle ilgili yorum yapmayacağım. Unutmanıak gerekir ki hiç kimse F. Bahçe'den daha büyük değildir, olamaz da" dedi. Daum, bu ay içınde yeni bir sözleşme yapmak üzere Sarı - Lacivertli kulüple masaya oturacağını da sözlerine ekledi. lıış bir düşünce ve karalama içindc insanlan kamu- oyunda olduğu karakterinden daha farklı göster- mek çok ayıp çok yanlış şeyier. Türk sporunu kara- lamakla hiç kimse bir yere gelemez. Aşağı çekersi- niz ve çekiyoriar. F.Bahçe bir örnektir, bu ömcği iyi incelemek gerekir'' diye konuştu. 'Bize haksızlıklar yapıldT F.Bahçe'nin geçmiş dönemde haklannm gasp e- dildiğini iddia eden Yıldınm şunlan kaydetti: "Geç- mişte çok hadiseler oldu. 6 yıllık bir federasyon dö- neminde F.Bahçe'nin çokhaklangaspedildi. F.Bah- çe üzcrinc çok oyunlar oynandığuu hepimiz biliyo- ruz. O günkü şartlarda Türk futbolunun yara aldı- ğını, yanlış şeyier yapıldığım söylcyen tck bendim. Ama ne yazık ki bugün 12 Mart'taki konuşmamı başka anlanıa çekenler bu söylediklerimi göz ardı ediyorlar." MHK'nın yeni federasyonla birlikte yeni bir du- ruş içinde olduğunu gördüğünü ifade eden Yıldı- rım, "Biz federasyon scçiminde oyumuzu verdik, a- mahiçbir kurula bir isimtavsiyeetmedik. Sağdasol- da federasyon çalışmalan yapıhyor, diye laflar du- yuyoruz. Bu federasyon 4 yılhğıııa seçildi, 4 yıl bo- yunca da yanında olacağız" diye konuştu. İlginç açıklamalar Önceki gün bir gazetede Galatasaraylı yönetici Refik Arkan'ın sözlerini okuduğunu ifade eden Yıldırım, "PFDK'ye baskı yapıyormuşum. Ben PFDK'den kimseyi tanımıyorum. Hiçbir gün biriy- le görüşmedim. Refik Arkan bu sözü söylediğinc göre benim kimlerc baskı yaptığımı çıkıp açıklama- sı gerekir" dedi. Hakemlerin bu sezon gençlikleri ve deneyimsiz- likleri nedeniyle hatalar yaptıklannı ifade eden Yıl- dınm, yabancı hakeme karşı olduklarını söyledi. Yıldırım, teknik direktör Daum'un da çeşitli çev- relerce yıpratılarakF.Bahçe'ye zarar verilmeye ça- lışıldığını savundu. ANLAŞMA SAĞLANDI Feyyaz Uçar Malatya da Spor Servisi-Malatyaspor, Aykut Ko- caman'm istifasıyla boşalan teknik direk- törlük görevine Feyyaz Uçar'ı getiriyor. Malatyaspor Kulübü Başkanı Hikmet Tannverdi, yaptığı açıklamada, şu anda Karşıyaka takımını çalıştıran Feyyaz Uçar ile görüştüklerini ve her konuda an- laştıklarmı belirterek "En kısa sürede bir araya gelerek resmi sözleşme imza- layacağız" dedi. Feyyaz Uçar ise açıklamasmda Malat- yaspor'da çalışmaktan mutluluk duya- cağını söyledi. GÜNÜNlÇtNDEN •TÜRKİYE15. - Türkiye FIFA ulusal ta- kımlar dünya klasmanında mart ayında ge- çen ay olduğu gibi 15. sırada yer alırken, Brezilya birinciliğini korudu. • HAZIRLIK MAÇI - Beşiktaş, bugün 3. Lig takımlanndan Beylerbeyi'yle BJK Nev- zat Demir Tesisleri'nde bir hazırlık maçı (16.00) yapacak. •HİDAYET'E YAZIK OLDU - NBA ta- kımlanndan Orlando Magic'de forma gi- yen Hidayet Türkoğlu, takımının pazartesi günü Charlotte Bobcats'le oynadığı maçta bileğinden sakatlanınca sezonu kapattı. •TURKCELL'LE DEVAM - Futbol Fe- derasyonu, 2002'den bu yana ulusal takım- lar ana sponsoru olan Turkcell'le sözleşme- sini, bugün Polat Renaissance Oteli'nde dü- zenlenecek törenle yenileyecek. • ÇOĞUM YOK - 15. Avrupa Şampiyo- nası 2. Eleme Grubu'nda yarın Istanbul'da Arnavutluk, 29 Mart'ta da deplasmanda Gürcistan'la karşılaşacak Ümit Ulusal Ta- kımı'nda sakatlığı süren Mehmet Ço- ğum'un bu 2 maçta da forma giyemeyece- ği bildirildi. • GÖRÜNMEZ KAZA - Elazığ'dabisik- letten düşerek beyin kanaması geçiren ulu- sal boksör Samet Keskin'in (20) durumu- nun iyi olduğu belirtildi. • HALTER - Bedensel Engelliler Halter Türkiye Birinciliği'nde 52 kiloda Turan Mutlu, 150 kiloluk derecesiyle Avrupa re- korunu egale etti. •BOKS - 9. Uluslararası Chowdry Boks Turnuvası'nda (Bakû); 51 kiloda Atasagun Yalçınkaya, 57 kiloda Yakup Kılıç, 64 kilo- da da Önder Şipal, rakiplerini yenerek tur atladı. 51 kiloda Güven Aydemir ise Özbek rakibine yenilince tribüne çıktı. •SUTOPU - Uluslararası ISPOLO Genç- ler Sutopu Turnuvası'ndaki ilk maçında Türkiye, Romanya'ya 10-9yenildi. •İKİNCİ LİG - (A) Kategorisi'nde yapı- lan erteleme maçında V Manisaspor, dep- lasmanda Mardin'i 1-0 yendi. •VOLEYBOLDA DÜN - Bayanlar: Em- lak Bankası-Beşiktaş: 0-3, A. Iller Banka- sı-SSK: 3-0, Göztepe-A. Numune: 3-1, Şa- hinbey Bld.- Eczacıbaşı: 1-3, t. Telekom AVEA-F. Bahçe: 3-0, Dicle Üniv -Emlak TOKİ: 0-3, TED Kolejliler-DYO Karşıya- ka: 0-3, Şişli - Yeşilyurt: 0-3. • ADANASPOR'A HACİZ ŞOKU - Ikinci Lig (A) Kategorisi takımlanndan Adanaspor'da iki eski çalışanın açtığı dava sonucu haciz görevlileri, bilgisayar ve ya- zıcılan icra yoluyla götürdü. • BECKENBAUER DA ADAY -Franz Beckenbauer, UEFA başkanlığı için aday olacağını açıkladı. 0 ALTILI - Adana at yanşlannda altılı gan- yan; 4-5-7-8-9-17/1 kombinesini bilenler, 10 bin 276.65'er YTL ikramiyö kazandı. TBMMKomisyonu 'na bilgi veren Konyaspor Başkanı Ahmet Şan, 'Tehdit ve şike 'yi örnekle anlattı 'Futholculara silalı gösterildi'AYŞE SAYIN ANKARA-TBMM Araştırma Komis- yonu'na bilgi veren Konyaspor Başkanı Ahmet Şan, 2000-2001 sezonunda Diyar- bakırspor'la yaptıkları "süper lige yüksel- me" maçında, sahadaki görevlilerinin fut- bolcularına "silah göstererek", gözdağı verdiğini anlattı. Gaziantepspor Başkanı Celal Doğan, naklen yayın gelırlerinin yüzde 48'ini büyük takımların aldığına dikkat çekerek, gelirlerin daha "adil" da- ğıtılması için yeni bir yöntem getirilmesi- ni istedi. TBMM Sporda Şiddet, Şike ve Rüşvet lddialannı Araştırma Komisyonu dün de spor kulüplerinin başkanlannı dinlemeye devam etti. Futboldaki "şikevetehdit" ko- nusunda dün en çarpıcı açıklamayı Kon- yaspor Başkanı Ahmet Şan yaptı. Diyar- bakırspor'la yaptıklan "birinci lige yük- selme" maçını örnek gösteren Şan, şu bil- gileri verdi: "2000-2001 sezonunda süper lige yükselme maçında Diyarbakır ile oy- nayacaktık. Diyarbakır kulübüne yardım için maç öncesinde telkinler geldi. Hakenı 4 kırmızı kartgösterdi. Futbolculanmız, 5. kırmı/.ı kartı da görüp, maçı tatil ettirmek için hakeme hakaret ılahil her şeyi yaptı a- ma kart göstermedi." O maçda 5-1 yenildiklerine dikkat çe- ken Şan, "Ama futbolcular üzerinde öyle bir baskı yaratıldı ki 10 gol de yiyebiürdik. Futbolculanmızın oynayacak dermanı kal- madı. Futbolcularımıza maç öncesinde si- lah gösterenler oldu. Bu kişilerin maç sıra- sında sahada bulunan görevli kişiler oldu- ğunu gördük" diye konuştu. Doğan: Yayın gelirleri adil değii Komısyonun bilgisine başvurduğu Ga- ziantepspor Kulübü Başkanı Celal Doğan, naklen yayın gelırlerinin futbol kulüpleri arasmda adil dağıtılmadığından yakına- rak, "yanşmayı ve futbolculan teşvik ede- cek yeni bir formül" bulunmasını önerdi. Mevcut uygulamada, havuzdan üç bü- yük takımın gelirlerin yüzde 48'ını paylaş- tığına dikkat çeken Doğan. "Bunlarayine belli bir pay verilsin. Ama diğer takımlar arasında yanşmayı teşvik edecek şekilde örneğuı galibiyet durumunda pay verilebi- lir" önerisinde bulundu. Kendi takımından örnek veren Doğan, "Biz ligde düşmeme- yi garantilemişiz. Bundan sonraki maçla- n gazozuna yapacağız. Çünkü futbolcuyu motive edecek hiçbir şey yok. Gaübiyet du- rumunda havuzdan para verilse, futbolcu motive olur" görüşünü dile getirdi. Milyonlarca dolara hükmeden kulüple- rin "dernek" statüsünde faaliyet gösterdi- ğine dikkat çeken Doğan, "Orneğin biz 7 milyon dolarhk bütçeyi dernek statüsünde yönetiyoruz. Bu da çok sıkınhlı ve zor olu- yor. O nedenle kulüpler, anonûn şirket ola- rak yapılandınlmaİı" dedi. SporToto, ld- da oyunlanndan kulüplere verilen yüzde 7'lik payın yetersız olduğunu savunan Do- ğan, "Bayilere bile yüzde 9 veriliyor. Ama ana unsur olan kulüplere daha az pay öde- niyor. Kulüplerin sırtından başklanna pa- ra aktardıyor" dedi. Hakemlerin kulüp ve medya baskısı altında olduğunu kaydeden Doğan, hakemlere "kanaate göre şike ka- ran verme" yetkisı tanınmasını istedi. Malatyaspor Başkanı Hikmet Tannver- di ise Anadolu'ya deplasmana giden ta- kımlara, ilin emniyet müdürü, valisi dalıil, yoğun baskı yapıldığım belirterek. bu ne- denle maçlarda, komşu ilin emniyet güç- lerinin görevlendirilmesi ni önerdi. Kulüplerin dernekler statüsünde yöne- tilmesine de karşı çıkan Tanrıverdi, yeni bir yapılanmaya gidilmesi gerektiğini i- fade etti. G.Saray'ın gençleri dört dörtlük Galatasaray: 4 - IFK Göteborg: 1 SlPS:AHSamiYen HAKEMLER: Orhan Erdemır (6), Bülent Gökçü (5), M. Şahin (6) GALATASARAY: 4y/ta/ (6), Arcla (6) (dk. 75 Ferhal), Uğur (6), Cı- han Can (6), Ergim (5) (dk. 46 Mülayım 6), Hasan Şaş (7) (dk 61 Mehmet 5), Zafer (5), Volkcın (6) (dk. 61 Özgürcan 5), Cafercan (7) (dk. 75 llamza), Arif(6) (dk. 46 Aml 5), Hasan Kabze (7) (dk. 75 Aydın) GÖTEBORG: Anderssun (3). Adam Johansson (4). Rısp (4), Mag- nusJohansson (3), Wendt (5), Smegerk (4), Sebastian Johansson (4), Hakan (5), tlenriksson (4)x, Ljeh (4), Selukoviç (4) GOLLER:M. 25 H.Şaş, dk. 27 Cafercan, dk. 31 Volkan, dk. 79 L- jeh, dk. 90 Özgürcan NEVZAT DtNDAR Galatasaray'ın gençleri de Avrupalı. San - Kırmızılılar, ulusal maçlar için verilen ara- da Isveç'in IFK Göteborg ta- kımıyla yaptığı özel maçı 4-1 kazandı. Teknik direktör Ha- gi, 11 'de sahaya sürdüğü kad- roda sadece Arif, Ergün, Ha- san Şaş ve Volkan gibi tecrü- beli isimlere yer verdi. Bu fut- bolculan ikinci yanda oyun- dan alan Rumen teknik adam, bir anlamda PAF takunını sa- haya sürdü. Hasan Şaş'ın go- lüyle öne geçen Cim - Bom, Cafercan'la farkı ikiye çıkar- dı. Ardından da Volkan'ın muhteşem golü geldi. Korner- den gelen topu bekletmeden kaleye gönderen Volkan, je- neriklere geçecekbirgole im- za attı. Ikinci bölümde oyun dengelendi. tsveç ekibi L- jeh'le şeref sayısını yakaladı. Noktayı ise Özgürcan koydu: Galatasaray 4 - Göteborg 1. Arif Erdem vasat göriinrii çizdi. (SAMİ GÜREL) ERGUN GURSOY: Şikâyetçi değiliz Spor Servisi - Galatasaray Kulü- bü Ikinci Başkanı Ergun Gürsoy, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldınm'ın basın toplantısındaki açıklamalarında endişe edilecek bir durumun söz konusu olmadığını söyledi. Gürsoy, Ali Sami Yen Sta- dı'nda basın mensuplannın ısteği üzerine sorulan yanıtladı. Gürsoy, Yıldınm'ın söylemlerinin kendile- rinı rahatsız etmediğini ima eder- ken, "Sadece gazetelerdeufaktefek haberler var. Seyrantepe ile ilgili ha- berler yeraldı. Soruşturdukve bun- lann espri olduğunu söylediler. Do- layısıyla herhangi bir şikayetimiz yok" dedi. Bu arada G.Saray'da dün gerçek- leşen yönetim kurulu toplantısı son- rası Başkan Özhan Canaydın ile 2. Başkan Ergun Gürsoy'un Federas- yon Başkanı Levent Bıçakcı ile görüştükleri öğrenildi. Canaydm ve Gürsoy'un bu görüşme nedeniyle maça geç geldikleri bildirildi. M G O R U Ş / DOĞAN HASOL E-Posta: merkezfa hasmimarlik.com.tr - Faks: (212) 2113420 Son günlerde futbolumuz şike ve teş- vik primi söylentileriyle çalkalanıyor. Fede- rasyonun soruşturmaları sonuç vermedi. TBMMaraştırmasısürüyor. "Alanrazı, ve- ren razı" ve "Alan suçlu, veren suçlu"ol- duğu için şikenin de, teşvik priminin de ka- nıtlanması kolay değildir. Hani bir ara dil- lerde olan bir deyiş vardı: "Rüşvetin bel- gesi mi olur?" Bu da onun gibi bir şey. Bu nedenle Meclis araştırması sonucunda da bir şey çıkacağını sanmıyorum. Son teşvik primi olayını ortaya atan fut- bolcu bin pişman. Spor adamları ve kimi sporcular konunun varlığından genelde söz etmekten kaçınmasalar da aynntıla- ragirmıyorlar. örneğin, yurtdışındaçalışan bir antrenör, "Ben, Mustafa Denizli ve Fatih Terim yabancı hayranlığı, şike ve kokuşmuşluk yüzünden Türkiye'de gö- revalmadık" diyor. Bir futbolcu ise, "Ke- sinlikle şike var. Hatır şikesi bana da tek- lif edildi" diye yakınıyor. Türkiye'de şike de var, teşvik de... Her- kes biliyor, ama kanıtlanamıyor. Şikenin ne Şike ve Teşvik Primi olduğunu herkes bılirsanıyorum, ama teş- vik priminin ne olduğu çokça soruluyor. Teşvik primi, bir takıma karşılaştığı takımı yenmesi için bir başka kulüpçe ödenen primdir. Şimdi pek çok kişı, "Bunun ne- resi kötü? Bir takımın daha iyi oynaması için verilen primde nasıl bir kötülük ola- bilir" diye sorabilir. Teşvik primi parasal dopingdir; ilaç yerine para... Masum sa- yılamaz. Söz konusu olan, şampiyonluk yarışı ya da ligde kalma, ya da düşme sa- vaşımıdır. Ortada para söz konusu olun- ca, paranın arttırılması amacıyla başka pazarlıklar gündeme gelebilir, başka an- laşmalarla iş şikeye kadar varabilir. Her i- ki durumda da, yani şikede de teşvik pri- minde de, parayı verenin öne geçmesiy- le ligin kaderi değişir. Sormak gerekiyor: Paranın egemen güç olduğu yerde spor ahlakı kalır mı? Son zamanlarda, ortada teşvik primi esın- tisinin olmadığı durumlarda bile, bu tür baskılar ve söylentiler nedeniyle Anadolu takımları büyük takımlara karşı iyi oyna- maktan korkar oldular Maçtan sonra ne- redeyse suçlanıyorlar: "Oyuna neden bu denli asıldınız? Yoksa teşvik primi mi al- dınız?" Görüldüğü gibi şike de teşvik primi de spor ahlakına sığmıyor ve sonuçta ikisi de aynı yere çıkıyor. Kısaca, "Şike neyse teşvik primi de odur" denebilir. Ortada dönen kara paradır, kayrt dışı- dır. Kirli anlaşmalar genelde kulüplerin dı- şındadöner. Ortadaki kişiler çoğu kez ku- lüplerin yöneticileri de değildir. Bu neden- le de parayı kimin verdiği, kimin aldığı ko- lay saptanamaz. Kulüplerin birçoğunda var olan parasal sıkıntılar ve sporculara olan borçiarda şike-teşvik primi türünden alışverişleri kolaylaştırır. Son günlerın bir başka tartışması da 4- maliyenin kulüplerin hesaplarını incele- mek istemesi. Haklı olarak, "Bu konu ni- çin tartışılıyor, bundan daha doğal ne ola- bilirki?" diyebilirsiniz. Ama bakın, bütün kulüpler incelenmeye karşı çıkıyor. Kulüp- ler Birliği adına llhan Cavcav, kulüplerin anahtarlarını Maliye'ye teslim etmekten dem vuruyor. Evet, kayrtdışılık ülkede her alanda, ticarette, sanayide olduğu gibi sporda da sürüp gidiyor. Kulüpler, en büyük parasal anlaşmala- rı sporcularve antrenörlerle yapıyorlar. Pa- zarlık ve anlaşma net ücret üzerinden ya- pıldığı için vergi yükü kulüplerin sırtına ka- lıyor. Kulüpler büyük parasal sıkıntı içinde olduklarından, vetgiden kaçınmak üzere çoğu kez anlaşma rakamlannı kâğıt üze- rinde düşük gösteriyorlar; aksi halde ver- giyi ödemektezorlanıyorlar. Istisnalar var- sa da genelde durum budur. Kulüpler güçsüz. Spor kulüplerinin geliri, tümüyle gösteriye dönüşmüş sporcanavannı bes- lemekte çaresiz kalıyor. Sonuçta çaresiz- lik, sistemi yozlaştırıyor. NEYMIŞ ABDULKADİR YUCELMAN Daha Onceleri Neredeydiniz? TBMM Araştırma Komisyonu, spor adamlannı ve aklına ge- len birtakım kişileri Ankara'ya çağırıp ifadelerini alıyor. Eh ne de olsa Meclis'in içinden çıkan bir komisyon, yapacak elbet- te; gücü var kuvveti var. Bugüne dek birçok kişiyi konuştur- muş. Acaba bir şey çıktı mı, diye düşünüyorum, belki... Ya da dağ fare mi doğuracak; öyle mi? Yok bu kez öyle değil, ama insanın aklına şu soru geliyor: "Sayın komisyon üyeleri bey- ler, sayın milletvekillerim, sizin böyle bir araştırma komisyo- nunda görev almadan önce bir çalışmanız oldu mu, futbo- lun nerden geldiğini, bugünlere nasıl gelindiğini biliyor mu- sunuz? Haluk Ulusoy federasyonu hakkında Mesut Yılmaz döneminde Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun hazırladığı rapo- ru okudunuz mu, okumuşsanız neden bugüne dek bir araş- tırma istemediniz, neden Meclis 'e soru önergesi getirmedi- niz?" Bugün Meclis Araştırma Komisyonu'nun bir üyesi açıkla- ma yapıyor: "Futbol Federasyonu'nun eski muhasebe mü- dürü Nihat Saydan, milli takımın sponsoru olmasına ve da- ha fazla faiz vermesine rağmen federasyonun parasını Top- rakbank'a yatırdı. Saydan, federasyon kayıtlan dışında de- ğişik zamanlarda federasyona aitparadan 850 bin dolar çek- ti. "Araştırma komisyonu üyesine koskoca birgünaydın. Üs- küdar'da sabah oldu beyim. Bugün yaptığın açıklama Cum- huriyet gazetesinde bu köşede 2001 yılında yazıldı. Yani 4 yıl geçti aradan. Toprakbank'ın Beşiktaş Şubesi müdiresi o ne- denle de görevinden kaçtı gitti. Futbol Federasyonu'nun es- ki muhasebecisi Nihat Saydan ilk ifadesinde, "Buparayı ama- törsporfederasyonuna ve Anadolu kulüplerine verdim, pa- ranın 100 bin dolan da federasyonun Riva tesislerinin ona- nmında kullanıldı"^demişken, son ifadesi daha da ilginç: "Pa- ra banajestiyon olarak verildi." Jestiyon ne demek biliyor mu- sunuz, sayın araştırma komisyonu üyesi, bahşiş demek. Ar- tık rüşvet sözcüğü kullanılmıyor, kılıfına soktular, haberiniz var mı? Komisyon üyeleri elâlemin lafına değil, Başbakanlık Tef- tiş Kurulu'nun raporuna baksa daha neler görecekler neler. Ne jestiyonlar, ne yolsuzluklar, ne ihale hikâyeleri... Bütün bunlar yine Neymiş köşemde yazıldı, herkes kulağının üstü- ne yattı, medyamız dahil. AKP döneminde de Başbakanlık Teftiş Kurulu, futbolun he- saplarını araştırdı, bu raporun idari yani açıklandı ve Başba- kan Yardımcısı spordan sorumlu Bakan Sayın M.AIİ Şahin düğmeye bastı. Ama o raporun mali yani henüz açıklanmış değil, neden açıklanmıyor, onu da bilemem. Araştırma komisyonu uyuyor, daha doğrusu uyutuluyor, doğru söyleyen de çok az. O nedenle de bugüne dek her- hangi bir şey elde edilmedi, herkes sütten çıkmış ak kaşık. Bugün TBMM adına araştırma yapan komisyonun gireme- yeceği yer, bulamayacağı belge yok, her şey elinin altında ve buna rağmen eğer hâlâ bir şey bulamayacaksa Türk futbolu son fırsatı da kaçırmış olacak. Ve TBMM'nin araştırma ko- misyonu da "Araştır-ma" komisyonu olarak anılacak. Futbol dünyamızda çok kimse medyanın susturulacağı 1 Nisan'ı bekliyor; rahat biroh çekmek için. Ne ilginç değil mi?.. E-Posta: ayucelman(ayahoo.com - Faks: (212) 5138595