19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 22 MART 2005 SALI 8 HABERLERlN DEVAMI TUIRKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denızli Zonguldak PB PB PB PB B B B PB Y 10 12 11 11 17 15 19 16 9 Sinop 9 Adana Y 20 Samsun Trabzon Y 7 Gıresun Y Ankara PB 8 Eskişehir PB 8 Könyg PB 11 Sıvas Antalyp PB 6 Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Y Y Y Y Y Y Y 20 13 14 11 11 8 7 PB 20 Kars QiAçık Yurdun kuzey ve ba- tı bolgelerı parçalı çok bulutlu, OrtaveBatıKa- radenız kıyıları, Doğu Karadenız, Doğu Akde- nız, Doğu Anadolu'nun doğusu ıle Guneydoğu Anadolu yağışlı dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Yağışlar Kara- denız kıyıtannda karla karışık yağmur ve yağ- mur şekhnde olacak. DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn B B B Y PB Y Y A 4 -2 7 16 17 18 16 12 Münih A 18 Zürih Berün Budapeşte Madrid Viyana Bejgrad Sofya Roma Atina A A Y A A A PB Y 11 10 20 10 13 12 17 16 Moskova K -2 B 21 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire B K PB Y B K B 19 -1 19 12 14 -1 25 B 21 Parçalı bulutlu Sıslı , Bulutlu k Çok bulutlu ı Yağmurlu Karlı Taşkent •ultulu GUNCEL CÜNEYT AKCAYUREK • Baştarafı 1. Sayfada yan politikalarını, Ermenistan'ın soykırım savları- nı elbette haklı bulan yazılar yazılabilir. Irdeleme- ler yapılabilir. Amerikan karşıtlığının tırmandığı ülkemizde -Was- hington'da yerleşik- kimi gazete temsilcilerimizin Amerika'yı "anlatma çabalan", bir başka gelişme. örneğin, Savunma Bakanlığı Yardımcısı Wolfo- vvitz'in Türk milletvekilleriyle görüşürken Kong- re'nin soykırımı kabul etmesini isteyen Ermeni lo- bisinin baskılarına karşı çıkılacağını gösteren gü- venceyi vermekten sakınması... "Kongre'de Er- meni tezine karşı Türkiye'nin desteklenebilmesini koşula bağlaması... Ankarâ'nın 'yeni adımlar' at- masını" zorunlu görmesi (yönetim çevreleriyle sı- kı fıkı gazetecimizin VVashington'dan yazdığına göre) "bir tehdit" gibi algılanmamalıymış. Tersine ABD'nin amacı Türkiye'yi bu konuda "himaye et- mek veya desteklemekmişl" • • • Wolfowitz'i ne kadar yanlış yorumluyormuşuz meğer? VVashington'dan gönderdiği yazıda o ga- zeteci, "ABD yetkililerinin (Wolfowitz'in) mesajını Türkiye'de 'tehdit' gibi algılayanlan" fevkalade eleştiriyor ve: Tehdit ne münasebet diyor, "Şunu bilmeliyiz. Bush yönetimi soykırım tezine sahip çıkma niye- tinde değil". Malum tezi kabullenmek bugün Bush politika- larına uygun düşmeyebilir ama; ABD'nin Ermeni soykırımını başımızın üstünde Demokles'in kılıcı gibi tutacağını, işine geldiği zaman bu tehdidi kul- lanacağını gösteren işaretler yadsınabilir mi? Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in, "4. Pi- yade Tümeni Türkiye üzerinden girmiş olsaydı Irak'ta direnişin bu kadar geniş olmayacağını" -iki gün önce- bir kez daha yineleyerek Türkiye'yi sorumlu tutması da... Yalaka kafalara göre, Amerikalılar -herhalde- Irak'ta boşa kürek çeken hükümet politikalarının başarısını ve yararını anlatmak için bu demeçleri veriyorlar! • • • VVashington Post'un yazdığı gibi, "ABD, Türki- ye'nin kendisiyle koşulsuz işbirliği yapmasını isti- yor". 2003 yılında demeç vermek için özel olarak ABD'ye çağırdığı iki Türk gazetecisine Wolfowitz, Amerika'nın bu politikayı izleyeceğini şöyle açık- lamıştı: "... Yeni bir sayfa açacaksak, yeni bir ge- leceğe sahip olacaksak, Türkiye Amerikalılara, -Irak'ta- 'Evet, biz bir hata yaptık' demeli..." ABD, hâlâ ulusal yararları için attığı her adımı -Wolfowitz'in dediği gibi- "Türkiye'nin çıkarları için 'çok' önemli" diye yutturmaya çalışıyor. Oltadaki yem, bu! Parti içinde farklı sesler yükseliyor AKPMe sıkıııtılı dönemANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AB ve ABD ile ilişkilerde sorun yaşayan, Irak ve Kıbrıs sorununun çözümünde etkin olama- yan AKP hükümeti, parti içinde de sıkıntılı bir dönem geçiriyor. AKP Grup Başkanvekili Fa- ruk Çelik, "AKP'nin motorları stop etti" biçimindeki eleştirilere "Bazı hendekleri geçmek için hız alıyoruz" karşılığını verdi. AKP'nin sıkıntı yaşadığı bazı konular şöyle: Kıbrıs sorunu: Hükümetin, Ankara Anlaş- ması'nın genişletilmesine ilişkin protokolü ekime kadar TBMM'den geçirmesi gereki- yor. Başbakan ile Dışişleri Bakanı'nın "Pro- tokol Güney Kıbrıs'ın tanınması anlamına gelmiyor" açıklamalarına karşın kaygı gide- rek artıyor. Güney Kıbrıs'ı tanıyan parti ko- numuna düşnıek istemeyen AKP, AB ile iliş- kileri ağırdan alıyor. AKP'lı Faruk Çelik, ABD gezisinde, Kıbrıs konusunda sözlerin tutulmadığınınbelirtilmesi üzerine, Savunma BakanYardımcısı Paul Wolfowitz'in 30 mil- yon dolarlık yardımın tamamlanma aşama- sında olduğunu ve Avrupa'nın bu konuda yetersiz kaldığım söyledigini aktardı. Irak: Hükümet, kırmızı çizgilerin çiğnenme- sine göz yummak ve Irak'ta etkin olamamak- la suçlanıyor. Son olarak Kara Kuvvetleri Ko- mutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Türki- ye'nin Irak politikasının olmadığını belirtti. AB ile ilişkiler: 17 Aralık zirvesinin ardından hükümet ile AB arasındaki ilişkiler gerildi. Avrupa Komisyonu Türkiye Temsilcisi Hans- jörg Kretschmer'in "17 Aralık sonrası Türkiye'de dağınıklık olduğu" yönündeki açıklamasına tepki gösteren Abdullah Gül, "Kim oluyor Kretschmer?" dedi. Bu tartış- ma, ilişkilerin iyice gerilmesine neden oldu. ABD ile ilişkiler: 1 Mart tezkeresinin redde- dilmesi, Türk askerlerinin başına çuval geçi- rilmesi, ABD'nin PKK'yle mücadeleye Tür- kiye'nin beklediği desteği vermemesi, ilişki- leri zedeledi. Türkiye'deki Amerikan karşıtlı- ğı, ABD yönetimindc rahatsızlık yaratıyor. Ocalan'ınyargılanması:Öcalan'ın yeniden yargılanmasının önüılü açacak yasa değişik- liği hazırlığı, AKP'de büyük sıkıntı yaratın- ca tasarının görüşmeleri ertelendi. Milletvekilleri tasarılara tepkili: Televiz- yonların yabancılara satışını öngören tasan- ya, bir grup milletvekili muhalefet ederken Düzenleyici ve Denetleyici KurullarYasaTa- sarısı da millervekillerinin tepkisini çekti. Karamanlis'le görüşen Erdoğan 17 Nisan'dan sonra adım atılacağını söyledi Uzun Kıbns yemeği ELÇİN POYRAZLAR BRÜKSEL -Yunanistan Baş- bakanı Kostas Karamanlis ile Brüksel'de görüşen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Yuna- nistan'ın Türkiye'nin AB üyelik sürecine desteğinin süreceğini belirtti. Erdoğan, Kıbrıs sorunu konusunda 17 Nisan'da KK- TC'de yapılacak seçimlerden sonra BM zemininde çözüme u- laşmak için bir çalışma başlatı- lacağını söyledi. Karamanlis ise, Erdoğan ile Ankara protokolü- nün imzalanmasını teyit ettikle- rini söyledi. Avrupa Hıristiyan Demokrat- lar (EPT) zirvesine katılmak üzere Brüksel'e giden Erdoğan, dün akşam Karamanlis ile akşam yemeğinde bir araya geldi. Gö- rüşme sonrası basına açıklama- da bulunan Erdoğan, Yunanis- tan'ın 17 Aralık sonrası Türki- ye'nin AB üyelik sürecine destek vermeye devam edeceğini kay- detti. Ankara Anlaşması'na yö- nelik çalışmalann, müzakarele- rin başlama tarihi olan 3 Ekim'- den önce Türk hükümetinin siya- si iradesini aynı şekilde kullana- cağını ifade eden Erdoğan, ek protokole yönelik çalışmaların devam ettiğini söyledi. EPT zirvesine kendisini ilk da- vet edenin Karamanlis olduğunu söyleyen Erdoğan, liderler zir- vesinde gözlemci sıfatıyla ortak üyelik değerlendirmesi yaptık- larını söyledi. Bu konuda da Yu- nanistan'ın aynı desteği devam ettireceğini belirten Erdoğan, Türk- Yunan ilişkilerinde ekono- mik, ticari ve turistik alanlarda işbirliğine gidileceğini dile ge- tirdi. Erdoğan, bu alanda 1.8 mil- yar dolar olan işbirliği hacminin en kısa zamanda 5 milyar dola- ra çıkarılacağını kaydetti. Kıbrıs konusuna da değinen Erdoğan, garantör ülkeler ola- rak, konuya olumlu yaklaşan ta- raf olduklannı, KKTC'de 17 Ni- san'da yapılacak eumhurbaşkan- lığı seçimlerinden sonra adada BM zemininde bir çözüme ulaş- ma çalışmalanna devam edecek- lerini söyledi. Erdoğan, "Sayın Talat ve Papadopulos gereken çalışmaları yapacak. Biz çözü- mün her zaman BM zeminin- de devamından yanayız ve ta- raflarda da bu siyasi iradenin olduğunu gördük" dedi. Karamanlis ise görüşmede, ikili ilişkileri masaya yatırdıkla- nnı söyledi. Karamanlis, "Er- doğan ile Türkiye-Avrupa Bir- liği ilişkilerini görüştük. Bu konu, her aday ülke için oldu- ğu gibi Türkiye için de uzun ve zor bir yoldur. AB yolu, karşı- lıklı anlayıştan geçer. Türki- ye'nin üyeliğini destekliyoruz" dedi. Karamanlis, Ege sorunu- nun ise AB çerçevesinde çözül- nıesini istediklerini belirtirken Erdoğan ile Ankara protokolü- nün imzalanmasını teyit ettikle- rini söyledi. Karamanlis, "Kıb- rıs sorunu iseAnnan Planı çer- çevesinde ve AB'nin girişimle- ri ile çözümlenmelidir" dedi. Tayyip Erdoğan ve Kostas Karamanlis Brüksel'de akşam yemeğinde bir araya geldi. (Fotoğraf: AA) Schröder: Imzadan eminim Almanya ve Yunanistan başbakanlan görüş birliğinde olduklannı vurgulayarak 'Türkiye sorumluluklannı yerine getirmeli' dediler BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Türkiye'nin Ankara protokolünü imza- layacağından emin olduğunu kaydederek "Türki- ye sorumluluklannı yerine getirmeli ve getire- cektir. Türkiye'nin yaptığı reformlar kâğıt üze- rinde kalmamalı" dedi. Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis ise Türkiye'nin Ankara proto- kolünü zamanında imzalaması gerektiğini söyledi. Karamanlis dün Başbakan Recep Tayyip Er- doğan ile Brüksel'de yaptığı görüşme öncesi Schröder ile bir araya geldi. Karamanlis, görüş- mede Türkiye-AB ilişkilerini de ele aldıklarını belirterek "Türkiye'nin Avrupa yolunu destek- liyorum. Ancak şartları yerine getirmesi çok önemli" dedi. Schröder de Türkiye ile ilgili ola- rak Karamanlis ile görüş birliği içinde olduklan- nı belirterek "Türkiye'nin Ankara protokolünü imzalayacağına da eminim" dedi. Schröder, kendi partisinden bazı milletvekülerinin Türkiye ile müzakerelerin ertelenebileceği görüşünü dile getirdiklerinin anımsatılması üzerine de "Müza- kerelerin ertelenmesi gerektiği şeklinde bir gö- rüş duymadım. Ayrıca herkes kendi görüşünü açıklamakta serbest" karşılığını verdi. Türklye-Yunanistan Tarih için ortakhareket İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İki yakanın insan- lan ortak projelere imza ata- cak. Dikili'de bir araya gelen Türkiye'nin Kuzey Ege kıyı belediyeleri ile Yunanistan'ın Lesvos Adaları belediye baş- kanlan, yurtdışında bulunan eserlerin yurtlanna iade edil- mesi için ortak hareket edile- ceğini açıkladı. AB'nin çeşitli programları- na ortak projeler sunacak başkanlar, bu amaçla heyet oluşturma karan aldı. Baş- kanlar, Bergama'da bulunan Allianoi Antik Sağlık Merke- zi'nin Yortanlı Barajı'nın su- ları altında kalmaması için ortak girişimlerde buluna- caklarını da vurguladılar. Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, "İşbirli- ği sayesinde kentlerimizi koruyabiliriz" dedi. Lesvos Adaları Birliği Başkanı Stylianos Pavlis de vize so- rununun kaldırılması çalış- malara öncelik vereceklerini söyledi. 'YABANCILARA QY HAKKF İSTEMÎ Avrupa Birliği çifte standart uyguluyor CHP'Lİ ÖYMEN VE OYAN'DAN TEPKİ UygulamadıJdannı bizden isteyemezler Dış Haberler Ser- visi - Avrupa Bölge- sel Yerel Yönetimler Kongresi, Türki- ye'den anayasada de- ğişiklik yaparak "yabancı- lara yerel seçimlerde oy hakkı" tanınmasını isteme- sine karşın AB içinde farklı uygulamalann olduğuna dik- kat çekiliyor. Aralannda ln- giltere, Hollanda ve tsveç'in olduğu AB ülkelerinde, otur- ma hakkına sahip yabancılar yerel seçimlerde oy kullana- bilirken Fransa, Almanya ve Yunanistan'ın da dahıl oldu- ğu bazı ülkelerin anayasasın- da bu uygulamaya yer veril- miyor. lngiltere'de tngilizpa- saportuna gerek olmaksızın, 5 yıl çalışma ve oturma izni- ne sahip her yabancı, yerel seçimlerde oy kullanabılıyor. Belçika'da ilk uygulama Hollanda'da yabancılar 1986 yılının mart ayında ya- pılan belediye meclisi seçim- lerinden bu yana, yerel se- çimlerde seçme ve seçilme hakkına sahip. Bunun için seçim tarihinden önce kesin- tisiz olarak 5 yıl Hollanda'da oturuyor olma şartı aranıyor. Hollanda'nın aşın sağ parti- lerin yükselişini önlemeye yönelik geliştirdiği bu yön- tem, 2003 yılında Belçika'da da yasalaştınldı. 5 yıllıİc oturuma sahip yabancılara oy kul- lanma hakkı verilen Belçika'da, 2006 yılı- nın ekim ayında yapılacak yerel seçimlerde yabancılar ilk kez oy kullanacaklar. 10 milyon nüfuslu Belçika'nın en büyük yabancı grubunu 200 bin kişiyle ttalyanlar oluştururken Faslı yabancı- ların sayısı 121 bin civannda. 107 bin Fransız yurttaşın ya- şadığı Belçika'da 69 bin Türk yurttaşı bulunuyor. lsveç'teyse en az 3 yıl otur- ma izni olan yabancı ülke yurttaşlan, yerel seçimlerde seçme ve seçilme hakkına sa- hipler. lsveç'te ikamet eden ve Iskandınavya dışında bir ülkenin yurttaşı olan yabancı- lar, 5 yıl oturduktan sonra İs- veç vatandaşlığına geçebili- yorlar; bu süre, diğer Iskandi- nav ülkelerinin vatandaşlan içinse 2 yıl. lsveç'te birkaç yıl önce Türk vatandaşlarına çif- te vatandaşlık hakkı tanındı. Yunanistan'da izin yok Yunanistan'daysa yabancı- lann yerel seçimlerde oy kul- lanmalanna izin verilmiyor. Yunanistan'ın AB üyesi ol- duğu 1981 'den bu yana, ülke- de yaşayan hiçbir yabancı, seçimlerde oy kullanamadı. ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - CHP, Avrupa Bölge- sel Yerel Yönetimler Kongresi'nin, Türki- ye'den "bölgesel ve azınlık partilerine serbestlik ta- nınması" yönündeki istemi- ne karşı çıktı. Almanya'da Türklerin kurduğu bir parti olmadığını örnek gösteren CHP Genel Başkan Yardım- cısı Onur Öymen, "Kendi uygulamadıklarını bizden isteyemezler" dedi. Öymen, Cumhuriyet'in gündeme getirdiği Avrupa Bölgesel Yerel Yönetimler Kongresi aracıhğıyla Türki- ye'den istenen "siyasi talep- lerle" ilgili görüşlerini açık- larken AB ülkelerinde yaban- cıların oy kullanması konu- sunda farklı uygulamalarbu- lunduğunu söyledi ve şöyle konuştu: "AB ülkeleri ara- sında farklılıklar var. Hol- landa, Danimarka gibi ül- kelerde o ülkelerde yaşa- yan, oturma hakkı olan ya- bancılar yerel seçimlere ka- tılabilirken Almanya'da bir Türk 20 senedir orada yaşı- yor olsa bile yerel seçimlere katılanııyor. Diğer yandan, azınhklar konusunda da Avrupa'da yeknesak bir uy- gulama yoktur. Mesela Fransa azınlık kavramını tamamen reddedi- yor. Diğer bazı AB ülkeleri de kimin azınlık olacağına kendileri karar veri- yor. Bu konuda bir Azınhk- lar Çerçeve Sözleşmesi var. Bu sözleşmeye bir çok Avru- pa ülkesi şerh koymuş du- rumda. Netice itibarıyla AB üyeleri arasında hiç kimse birbirine sende şu azınlık vardır, bu azınlık vardır di- yemiyor. Dolayısıyla hiç kimse Türkiye'ye, bizim ül- kemizde kimin azınlık sayı- lacağını söyleyemeyeceği gi- bi azınlık partilerine ser- besti tanınmasını da isteye- mez. Örneğin, Almanya'da Türklerin oluşturduğu si- yasi parti var mı? Yok. Fransa'da Türk partisi var mı? Yok. Başka yerde olma- yan uygulamaları bizden is- temeleri akla aykırıdır.AB, üye ülkeler içinde uyunı, mevzuat birliği olmayan konularda bizden talepte bulunamaz." 'Üniter yapıyı bozar' CHP Genel Sekreter Yar- dımcısı Oğuz Oyan da etnik gruplara ve azınlıklara parti kurma hakkı verilmesinin, Türkiye'nin üniter yapısınm altüst edilmesi anlamına ge- leceğini ifade etti. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Milletvekillerine "işportacı" muamelesi yapıyor. Vekilin yaptığı bu benzetme iki yılı aşan Meclis yaşamından edinilen deneyimlerin bir yansıması olsa gerek. AKP iktidarının ilk günlerinde şu uyarıyı birkaç kez yapmıştık: Büyük oy almak büyük parti olmak anlamına gel- mez! AKP'deki genel denge bozuklukları ve Başba- kan'ın dengeyi tutturmaktazorlanması bu sözü ye- niden akhmıza getirdi. 2001 krizinin getirdiği büyük yıkımdan sonra ik- tidara gelen AKP, toplumun "Yeniden kriz gelir" korkusunu çok iyi kullandı. Değil AKP'li milletvekil- leri, muhalefet bile "Hükümetin şu tutumunu eleş- tirirsem ekonomi zora girer, şu yasaya karşı çıkar- sam borsa düşer" endişesini uzun süre üzerinden atamadı. Kriz korkusunun etkisi ikinci plana düşünce bu kez "AB süreci" hükümetin imdadınayetişti. AKP'Iİ- ler hangi düzenleme olursa olsun başına "AB'ye uyum çerçevesinde"^tanımını ekledi mi, netoplum- dan tepki geliyordu ne kitle örgütlerinden. AB'nin 17 Aralık zirvesinden çıkan kararlarla bir- likte bu süreç de "AKP'yikoruyan tabaka" özelliği- ni yitirmiş görünüyor. Artık gerçeklerin zamanı! • • • AKP'li vekillerin "AB istiyor" damgasıyla gelen her yasaya gözü kapalı evet deme dönemini kapat- tıkları anlaşılıyor. Bunun iki somutörneğini gördük: 1 - Yabancılara medya satışının serbest bırakıl- ması. 2- Öcalan'ın yeniden yargılanması. Medya, kim etkin kullanırsa onun gücünü olağa- nüstü arttıran bir unsur. Bu yüzden Batı'da da pek çok ülke, bu gücün kontrolsüz kullanımını sınırla- yan önlemler alıyor. özellikle yabancılara satışta her ülke kendine göre özel yöntem geliştirdi. AKP'nin sınırsız-sorumsuz satış hevesi bu parti içinde de farklı seslerin yükselmesine neden oldu. Kimi AKP'liler, "Nasıl olsa Çankaya'dan döner" düşüncesiyle vicdanını rahatlatıyor. öcalan'ın yeniden yargılanması için düşünülen hazırlıksa "eleştiriyi önleyici ön önlem" niteliğin- deymiş. AİHM, öcalan'ın yeniden yargılanması için karar almış ama, açıklamamış. Hükümet, bu karar açıklanınca eleştiriye uğramamak için önceden uy- mayı uygun görüyormuş. Karışık bir durum! • • • önümüzdeki günlerde AKP'nin içini doğrudan etkileyecek bir başka gelişme de Kıbrıs olabilir. Rum yönetimini tanıma ciddiye binince kimi vekil- ler "kul-time" politika yapmayı tümüyle bırakabilir! Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere AKP'li- ler "Düğmeye basıldı" nakaratını sık yinelemeye başladılar. Doğal olarak döne döne düğmenin ye- rini aramaya giriştiler. Amerika'da mı? Avrupa'da mı? Ankarâ'nın de- ğişik merkezlerinde mi? Boşuna orada burada aramasınlar. Düğmeye Anadolu'da basıldı... Milletvekülerinin kırmızı ışık- ları da bu yüzden yanıyor! ankcum(" cumhuriyet.com.tr TEMA Brüksel'de temsilcilik açtı • BRÜKSEL (ANKA) - Türkiye Erozyonla Mü- cadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA), Brüksel'de temsilcilik açtı. TEMA temsilciliği, AB'nin çevre ile ilgili düzenlemelerı konusunda çalışmalar yapacak. TEMA Başkanı Ni- hat Gökyiğit, mayısta AP'de Türkiye'deki çevre so- runları ile ilgili bir sunum yapacaklarını kaydetti. Türkiye'ye 2 milyar Euro kaynak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AB Yatırım Bankası'nın genişlemeden sorumlu yönetim kurulu üyesi NVolfgang Roth ile Türkiye masası şefi Hakan Lucius TBMM'de milletvekillerine bilgi verdi. Lu- cius, 3 yıl içinde Türkiye'ye en az 2 milyar Eu- ro'luk kaynak aktarmayı düşündüklerini, projelere bağlı olarak bu rakamın yükselebileceğini söyledi. Türk büfesine kundaklama girişimi • BERLİN (AA) - Almanya'nın Brandenburg eyaletindeki Bernau kentinde bulunan bir Türk bü- fesi, kundaklanmaya çalışıldı. Bernau polisi, bir grup aşın sağcının Türk büfesinın bulunduğu yerin yakınlarında duvarlara gamalı haç sembolleri bo- yadığını, daha sonra da büfeye molotofkokteyli at- tığını, ancak büfenin alev almadığını bildirdi. Açıklama • Gazetemizin 16 Mart 2005 tarihli nüshasında yayımlanan "Özel Kuvvetlerde Yolsuzluk" başlıklı haberle ilgili olarak Muhabere Kurmay Albay Ge- nel Sekreter Mustafa Küçükayan açıklama gönder- di. Açıklanıada, Milli Savunma Bakanlığı'mn Baş- bakanlık Insan Ilakları Başkanlığı'na verdiği ya- nıtta haberde yer alan ifadelerin olmadığı belirtile- rek "Görülmekte olan dava hakkında idarenin yar- gıya müdahalesi söz konusu değildir" denildi. KÜLTÜH • SANAT KONSERLER |0112) MJt» Ji I L. AMBRİKA FİLML.ERİ omer ozgeç-HinlztkıkHnur 22 MART SALI 20:30 emın ıgus Dffip îHHmmiuiNîHHmmiuiN Vft¥IHUNMAYAEAK nARn r*' n RRIAHIN > w t 23 MART ÇARŞAMHA 19:30 WHAlLltADFÛRl) 1134 30 MART CAR'JAMRA 19:30 27MART TÜMC Dünya Tiyatrolar Günü'nü cocuklarla birlikte kutluvoruz! Nâzım Hikmet Kültür Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle