Katalog

22 MART 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türkiye'nin çeşitli illeri ve Türk cumhuriyetlerindeyapılan kutlamalarda barış ve dostluk mesajları verildi Türkmenistan'da Nevruz, Kadın Bayramı ile birliktc kııtlanıyor. Nevnız'un üç gün rcsnıi tatil olarak kutlandığı ülkede, kanıu- da çalışan kadınlarla kız öğ rendlere 200'er bin Türkmcn Ma- nadı dağılıklı. lzmir'de Nevnız kutlamalan Ege Üniversitesi Kül- tür Sanat Evi'nde düzenlenen törenlerlc başladı. Açıkhavada devanı edcn etkinliklcrde yöresel oyunlardan örnekler sunuldu. Bakû'da Nevruz Bayramı başkcntin 'İçeri Şehir' kcsiminde düzenlenen etkinliklerlc kutlandı. (Fotoğraflar: AA) YürttaNevruzcoşkusuİSTANBUL/ANKARA/tZMtl|t (Cumhuriyet) - Nevruz etkınlikleri çerçevesinde, Kültür ve Tu- rizm Bakanlığı'nca Atatürk Kıiltür Merkezi fuar alanında Nevruz şenliği, tzmir'de ise Valılık ıle Ege Üniversitesi'nin (EÜ) ışbiniğiyle Ege Üni- versitesi Kültür Sanat Evi'ndejtören düzenlendı. Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Nevruz'un herhangi bir kavme ve gruba aidıyetinin söz ko- nusu olmadığını belırterek "Bu gün, biiliin Orta- doğu'nun, bütiin Türk dünyasının ve biiliin insan- lığın günüdür" dedi. Ankara'd^ki şenlığe, 15 il- den gelen öğrenci gruplarının yanı sıra Ankara'da eğitim gören Türk cumhuriyetîennden öğrenci- ler, Nahcivan'dan gelen Nahcijan Filarmonisi Araz ve Müzik Dans Topluluğp, Kültür ve Tu- rizm Bakanlığı Gençlik HalkoVunları Topluluğu, Türkıye Halkoyunları Federasyonu'na bağlı An- kara'da faaliyet gösteren halkoyunu dernek ve kulüpleri, Kırşehir-Kaman davul topluluğu ile öğrenci gruplan katıldı. Kültüı ve Turizm Bakanı Koç, şenliğin açılışında yaptığ: konuşmada, Nev- ruz'un bahara giriş günü, sevgyi ve yenıden doğ- mayı başlatan bir gün olduğunu söyledi. Azer- baycan Kültür Bakanı Polat Bülbüloğlu da Nev- ruz Bayramı'nı kutladı. Nevruz'un Türk mılleti- ne atalanndan mıras kaldığını oıle getiren Bülbü- loğlu, Nevruz'un barış ve kardpşlik bayramı ol- duğunu belırtti. Konuşmalannjardından iki bakan yumurta tokuşturarak Nevruz şenliklerini başlat- tılar. Bakan Koç, daha sonra, kutlamalara katılan öğrenci ve öğretmenlere çeşitlı hedıyeler verdi. Şenlik alanında hazırlanan gelgneksel Nevruz ateşıni yakan Koç ve Bülbüloğlu, halkoyunları gösterilerini izlediler ve Nevruz pilavı yediler. İstanbul Valiliği ile Türk Düıtıyası ve Akraba Toplulukları Koordinatörlüğü'nce Sultanah- met Meydanı'nda Nevruz şöleni düzenlendi. Şölende konuşan Vali Muammcr Güler, Türk dünyası ve akraba toplulukları tarafından uzun yıllardır kutlanan Nevruz'un, parışın, baharın gelişi ve yenılenmenin simges| olduğunu söyle- di. Konuşmalann ardından Vali Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 66. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgefıeral İhsan Bala- banlı, Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er ve törene katılan Türk dünyası teınsilcileri, Nevruz ateşi üzerinden atlayarak, Türl:lerin Ergene- kon'dan çıkışını temsilen demir dövdüler, yu- murta tokuşturdular. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ankara Atatürk Kültür Merkezi fiıar alanında Nevruz şenliği düzenledi. Kültür ve Turizm Bakanı Koç, şenliğin açılışında yapüğı konuşmada, Nevruz'un bahara giriş günü, sevgiyi ve yeniden doğmayı başlatan bir gün olduğunu söyledi. (Fotoğraf: KORAY AVCI) Oğrencilerle halay çektiler tzmir'de Ege Üniversitesi Kültür Sanat Evı'nde düzenlenen törende, Kültür ve lurizm Bakanlı- ğı'nın açtığı şiir, resim ve kompozisyon yarışma- sında dereceye girenlere ödüllerini veren tzmir Valisi Yusuf Ziya Göksu, Nevru/'un, insanlann bir araya geldiği, küskünlerin barıştığı, kaynaş- manın sağlandığı, kardeşliğın r erçinlendiği en önemli günlerden biri olduğunu söyledi. Yarış- mada, resim dalında Ekin Sıla İJstüner, şiir dahn- da Sevim Eriş ve kompozisyon dalında da Gökçe Güdünü birinci oldu Tören, "Türk Dünyasında Nevruz" konulu panelle sona erdi. Türk dün- yasından gelen ve Ege Ünıvers^tesf nde öğrenım gören öğrenciler, panelde, kenci ülkelenndekı Nevruz etkinlikleri hakkında bılgi verdiler. Nevruz kutlamasının düzenlendiği Diyarbakır-Kla/ı» volunun 13. kilometresindekiFuar Alanı'nasa- bah erken saatlcrden itibaren yüz binlerce kişi akuı etti. Sık sık "Biji Serok Apo", "Ya çözüm ya çö- züm'' sloganlannı ataıı gruplar, polis noktalanndan arandıkta sonra alana «irebildi. Kudamalar Çe- rinOraner, KomaÇiya,Gülistan Perver,CiwanHaco, tbrahim Tatlıseskonserleriylesonbuldu. Diyarbakır'daki kutlamalarda Norveçliler ve Almanlar halay çekti Yabancüardan Ocalan sioganı DİYARBAKIR (Cumhuriyet) -Diyarbakır'daki Nevruz kutla- malanna gözlemci olarak katı- lan 150 kadar yabancı, PKK ve Abdullah Öcalan lehine slogan- larattı. Kutlamalan izleyenNorveç'in Ankara Büyükelçisi HansWil- helm Longva, mıting alanında atılan sloganların "Türkiye'de demokratikleşmenin gösterge- si" olduğunu savundu. Diyarbakır'daki Nevruz kut- lamalarına gözlemci olarak ge- len ve çoğunluğunu Norveçli ve Almanlann oluşturduğu grup, kutlamalar sırasında halay çe- kip sarı-kırmızı-yeşıl renkli ak- sesuvarlan boyunlarına dolaya- rak PKK. ve Abdullah Öcalan le- hıne sloganlar attı. Diyarbakır polisi ıse kente gelen yabancıları miting bıti- mıne kadar takip ederek sürek- li kamerayla görüntüledi. Diyarbakır Büyükşehir Bele- diye Başkanı Osnıan Bayde- mir'in davetı üzerine gelerek Nevruz kutlamalarını izleyen Norveç'in Ankara Büyükelçisi Hans Wilhelm Longva, kutlama- ların ardından Diyarbakır Vali- si Efkan Ala'yı ziyaret etti. DİYARBAKIR LeylaZana 'ortaklık' istedi İBRAHİM KARAARSLAN ARİFARSLAN DİYARBAKIR/ BATMAN - Diyar- bakır ve Batman'da yüz binlerce kişi alanlarda Nevruz'u kutladı. Kutlama- larda sık sık Abdullah Ocalan lehine slo- ganlar atıldı, PKK/KONGRA GEL bay- raklan açıldı. Nevruz kutlamasının düzenlendiği Di- yarbakır-Elazığ yolunun 13. kilometre- sindeki Fuar Alanı'na sabah erken saat- lerden itibaren yüz binlerce kışı akın et- ti. Sık sık "Biji Serok Apo", "Ya çözüm yaçözüm" sloganlannı atan gruplar, po- lis noktalannda arandıktan sonra alana gi- rebildi. Kutlamalara AP Milletvekilı Feleknas Uca, Norveç-Ankara Büyükelçisi Hans VViIhelm Longva, KESK Genel Başkanı Sami Evren, Demokratik Toplum Hare- keti Kurul üyeleri Leyla Zana, HatipDic- le, Orhan Doğan, Ahmet Türk, Selim Sa- dak, DEHAP Genel Başkanı Tuncer Ba- kırhan ve çok sayıda davetli katıldı. Nev- ruz ateşı saat 10.30'da yakılırken alanda Abdullah Öcalan posterleri ve PKK/KONGRA GEL bayrakları açıldı. KESK Genel Başkanı Sami Evren, "AKP'nin, bölgeden yükselen banş ta- leplerini duyması gerekir" dedı. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Baş- kanı Osnıan Baydemir ise "Artık devir, çanşma vesavaşma devri dcgildir. Gün ye- niden inşa günüdür" dıye konuştu. DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakır- han, AKP'nin ıktidara gelmesıyle bır- likte bölgede yargısız infazlann yeniden başladığını vurgulayarak "Erdoğan böl- gedeki sorunlan çözmeye karar versin. Kürtlerve temsilcilerinin projeleri hazır- dır" dedi. Son olarak kürsüye çıkan Leyla Zana ise şunları söyledi: "Diyarbakır, Abdul- lah Öcalan'uı geliştirdiği projeye sahip çıkmışür.Bu demokratikcumhuriyet pro- jesidir. Kimsc bunu yanlışyorunılamasın. Kürtlerdemokratik cumhuriyeti düşünü- yorsa bu kimliklerinden vazgeçmeleri aıı- îamına gelmiyor. Bunu böyle düşünenler yaııılıvor. Kürtler ortaklık istiyoı; bunun da koşulları var. Biz bu ülkenin her açı- dan ortağıyız, herkes böyle bilsin. Başba- kan Erdoğan'a sesleniyorum. Kendisi 'Ben kolay kolay zıhniyeti değiştiremem' diyor. Ancak zihniyeti değişn'rmeye önce kendinden başlasın. Biz yolumuzadcvam edeceğjz." ENTERNET / MEHMET SUCU mehmet(« cumhuriyet.com.tr Türkiye ağırağırda olsa e-devlet sürecine yak- laşmaya çalışıyor. Her ne kadar bu köşeden sık sık vurgulamaya çalıştığımız sayısal uçurum, ya- nı bilgi teknolojilerini kullanmalktaki bölgelera- rası farklılıklar giderilmese de pek çok kurum bu yüzyılın teknolojilerinin yaygınlaşması için çır- pınıyor. Türkiye Bilişim Derneöi de bunlardan birisi. Bu ayın başında Ankara'da düzenledik- lerı e-devlet uygulamaları konferansı ve sergi- si de bu etkinliklerden birisi. Toplumun her ke- siminden yaklaşık 7 bin kişinin katıldığı "e-Dev- let Uygulamaları Sergisi"nöe 40'a yakın kamu kurum ve kuruluşu projelerini yurttaşlarla pay- laştı. Yargıdan su faturasına, isosyal sıgorta- dan vergi borcuna, aile kütüğünden emekli sandığına, hava durumundan öiyanet işlerine, tren biletinden sınav sonuçlarlna hayatın için- den bırçok konuda vatandaşbra hizmet ver- meye yönelik proje sergilendi. TBD Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Akte- pe, e-Devlet Konferansı ile ilgili konuşmasın- da derneğin hedefini şöyle adıklıyordu: "Tür- kiye Bilişim Derneği'nin hedııfi bilgiyi kulla- e-Devlet Projeleri Klasik Yöntemlerle Ünetilemez nan, bilgiyi üreten ve bilgiyle güçlenen bir Tür- kiye 'dir." Derneğin Türkiye'nin, Avrupa Birliği sürecin- de önemli adımlar atma aşamasında ve bölge- sinde yetkin, güçlü, rekabet edebilir bir ülke ol- ma hedefı ve arzusu içerisinde olduğunu be- lirten Aktepe, "Hedeflerimize yönelik gerçek- leştirdiğimiz bu etkinliğimizde de toplumun her kesiminden 7 bin kişiyi e-devlet çalışma- ları çerçevesinde bir araya getirdik, kamu ku- rumlan sürdürdükleri e-devlet projelerini birer kullanıcı olarak yararlanması beklenen vatan- daşlarımızla paylaştılar. Bu etkinlik sonuçla- rıyla şunu gösteriyor ki e-devlet anlayışı yal- nızca bilişim teknolojilerı ve uygulamalannı de- ğil, bir felsefi dönüşümü de işaret etmektedir. Bu anlayışı hayata geçirirken teknolojiyi araç olarak değerlendirerek, temel olarak ülkemi- zin sürdürülebilir kalkınmasınm ve vatandaşı- mızın mutluluğunun amaçlanmasının esas ol- duğu yönünde tüm ilgili kesimlerde ortaya çı- kan fikir birliği bizleri ayrıca mutlu etmiştir" dı- ye konuştu. Yine konferansta bir sunum yapan ODTÜ Rektör Danışmanı Fatoş Yarman, Türkiye'nin e-devlet için sahip olması gereken ulusal viz- yonun genel çerçevesinı çizdi. Yatay bir orga- nizasyon ile yurttaş merkezli sistemin önemi- ne değinen Yarman, hiyerarşiye göre değil iş- leme göre organizasyon yapılması gerektiğine değindi. Türkiye'de her proje için ayrı sözleş- meler yapıldığını ve bunun sonucunda da yük- sek cihaz fiyatları ile yüksek yazılım lisans üc- retleri ödendiğini belirten Yarman, ulusal endüst- rinin gelişiminin ön plana alınmasının önemine değinirken şunları belirtti: "Bu plan dahilinde ulusal endüstrileşme mo- deli ve öncelikli teknoloji yatırım alanlan sap- tanmalı, dış satınalma, merkezi planlar dahi- linde gerçekleştirilmelidir. Çünkü e-devlet pro- jeleri klasik yöntemlerle üretilemez." Aslında e-devlet uygulamalarının gerçekleş- mesi durumunda Türkiye'nin ciddi kazanımla- rı olacak. Uluslararası rekabet gücüne sahip ye- ni markalar yaratılabilecek; eğıtimli, bilinçlı ve katılımcı bir yurttaş topluluguna sahip olabile- ceğiz. Devlet ve birey arasında doğrudan ve ka- lıteli bir etkileşim ve iletişim olacak. Ancak ne yazık ki Yarman'ın belırttiğı gibi e- devlet projelerini yaşama geçirecek bir endüst- rileşme ve proje üretme modeli mevcut olma- dığı gibi ülkemizle Batı arasında ve ülkemizin bölgeleri arasındaki sayısal uçurum giderek büyümektedir. Bu gözle bakınca Prof. Yarman'ın sunuşunun sonuç bölümündeki değerlendirmelehne katıl- mamak elde değil: Hızlı değişimler içinde eski kavram ve yak- laşımlarla bir şeyler yapmaya çalışıyor, ama gi- derek gerilere kayıyoruz. Türkiye'nin e-dönüşüm projelerini yaşama geçirmede kaynak sorunu yoktur. Kaynakları- nı kullanmada ve örgütlenmede sorun vardır. DUZYAZI ORHAN BÎRGİT Demokratik Konfederalizm! Diyarbakır'da Nevruz töreninde taşınan dövizler arasında 12 metre uzunluğunda ve anlamı Türki- ye, Suriye ve /ran'daki Kürtleri tek çatı altındatop- lamak olan "Demokratik Konfederalizm Ortado- ğu'nun Kurtuluşudur" da var. öylece miting ala- nında dağıtılan ve bu oluşumun sınırlarını gösteren haritalar, dahaanlam kazanıyor. DEHAP Genel Baş- kanı Tuncer Bakırhan, kutlama mitingindeki ko- nuşmasında Başbakan Erdoğan'a tarihe geçme- si için "Sayın Öcalan'/n fikirlerinitartışmasını"tav- siye ediyor! Türkiye'deki Kürt hareketinin yeni amacı, bu kon- federalizm dövizleri ile bu yılın Nevruzuna damga- sını basıyor. AlHM'nin Imralı'daki müebbethapis hükümlüsü için yeniden yargılanma isteyeceğine ilişkin ilk kö- şe yazısını önceki gün Emin Çölaşan yazmıştı. Dün sabahki TV haberlerinde benzer bir yorum An- kara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün tarafın- dan da açıklandı. Böylesine duyarlı olunması ge- reken birsorunda, hükümetın üç maymunlarfigü- rüne benzer birtutum izlemesinin anlamı nedir? öca- lan'ı yargılayan DGM'deki askeri üye, davanın baş- lama aşamasında çekilmiş ve yerini bir doğal yar- gıç almış değil miydi? "Biji Serok Apo" haykırışları ve Leyla Zana'nın Fatma Öcalan'ın elini öpen fotoğraflarının sade va- tandaşlardaki tepkilerini, AKP iktidarı çok kolay ve oturduğu yerden mini bir çalışma ile ölçmek isti- yorsa, internetten dünkü "Hürriyetim" sitesini tık- layabilir. Ben saat 14.00'te rastladım. "Imralı Nev- ruzu" başlıklı habere yorum yazan okurlar AB'ye, bölücü örgüte, AKP'ye ve maalesef Başbakana ağır eleştiriler göndermekteydiler. Arzı mevud haritası "Maalesef" diyorum. Seversiniz, sevmezsiniz Erdoğan, bizim şu anda Başbakanımızdır. Üç gün önce Çanakkale Zaferi'nin 90. yıldönümü törenle- ri sırasında Mecidiyeköy Tabyası'nda yapılan tem- sili gösterileri izlerken "Vatanımızın ve milletimizin yüce varlığına el uzatmaya yeltenenlere vereceği- miz cevabın bundan 90yıl öncekinden farklı olma- yacağını" söyleyen Başbakan'ın, aynı gece Antal- ya'da turizme yönelik alanların yabancıların mülki- yetine geçebilmesi için çıkartılmış olan yasa nede- niyle partisine ve kendisine "vatan satıcılığı" suç- lamasını yapanların sözlerinden rahatsızlık duydu- ğunu da okumuş olmalısınız. Yabancılara taşınmaz mal devri ile ilgili yasayı Anayasa Mahkemesi iptal etti. Gerekçeli kararı henüz görmedim. O yasa eleş- tirılebilir. Eleştiriler çok ağır dozlarda da olabilir. Ama yasayı çıkartanlariçin vatanı satıyorlarsözün- de abartı bulunmalıdır. Peki vatan nasıl satılır? Vatan hainlerini, bebek katillerıni, 30 binden fazla insanımızın ölümüne ne- den olan bir insanlık düşmanını serbest bırakma- ya yönelik koşullara sessiz kalmanın anlamı sizce nasıl açıklanır? Yada Diyarbakır'daki Nevruz töreninde dağıtılan ve özlenen "arzı mevud"u gösteren haritalarda ulaşılmak istenilen amacın anlamı? Demokratik konfederalizmi, "Güneydoğu sorununu"savunan- lar nasıl açıklıyorlar? Ve bu gelişmeleri eleştirdiği için Orgeneral Bü- yükanıt'a ağız payı vermeye kalkışan gazeteciler... Adını açıklamayan Dışişleri Bakanlığı çevreleri? Benzer bir başka uzun yürüyüş 17 Nisan'da Cum- hurbaşkanı'nı yenileyecek KKTC'de yaşanmıyor mu? Dün Alman ve Yunan başbakanları 3 Ekim gö- rüşmelerinin başlaması için Türkiye'nin Rum kesi- miyle Ankara protokolünü imzalaması şartını tek- rarlamadılar mı? Bu yaşananları elbette Erdoğan da çoğumuz- dan daha yakından izliyordur. AB yolculuğu sıra- sında, toprağın ayaklannın altından yavaş yavaş kay- dığını görüyor; hissediyordur. Belki de çoğu gece- ler uykusunda da tedirgın; rahatsız ve kâbuslarla boğuşmak zorunda kalıyor, gecenin bir yarısında "Hayırben vatanı satmıyorum. Hocam sen de söy- le ben vatan satarmıyım" diye kan ter içinde uya- nıyordur. Tanrı kimseyi böylesine karmaşık bir ortamda AB'nin güdümüne sokmasın. Ve girenler varsa, bir an önce gaflet uykularından uyandırsın. Faks: 0 212 677 08 21 obirgitC" e-kolay.net AlHM KARARI BEKLENtYOR AKP'den Öcalan konusunda geri adım ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu)-AKP hü- kümetı, Abdullah Öca- lan'a yeniden yargı yo- lunu açan düzenleme- den vazgeçti. Hüküme- tin, Avrupa Insan Hak- ları Mahkemesi'nin (AÎHM) karannı bek- leme karan aldığı öğ- renildı. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "AİHM'nin karannı görmemizlazım" dedi. AKP hükümeti, par- tı ıçindeki tepkıler ne- deniyle Abdullah Öca- lan'ın yeniden yargılan- masının yolunu açacak düzenlemeyi getiremi- yor. Adalet Bakanı Çi- çek, Bakanlar Kurulu sonrasında gazetecile- rin konuyla ilgili soru- lan üzerine, böyle bir önerge olmadığını belir- tirken "Konuzaten Av- rupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin öııiin- de. İlgili dairenin verdi- ği karara karşın temyiz ettik. O karan görme- nıizlazıın" dedi. Mev- zuat açısmdan böyle bir hazırlıklannın olmadı- ğını savunan Çiçek, "Böyle bir hazırhğımız olup olmadığını,bir gün daha sabredin, görür- sünüz Meclis'teki gö- rüşmelerde" dedi. Hükümet, Ceza Mu- hakemesi Yasası'nın yü- rürlüğü ve uygulama- sına ilişkin yasa tasarı- sı görüşülürken Öca- lan'ın yeniden yargılan- masını engelleyen hük- mü kaldırmaya dönük önerge hazırlamış, an- cak parti içinde yaşa- nan kriz nedeniyle öner- ge verilememişti. Ba- kan Çiçek ve Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan, böyle bir önergenın verilme- si durumunda hükümet sıralanna oturmayacak- larını bildirmiştı.