18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 ŞUBAT 2005 SALI I CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ozkan ye Onal Yiice Divan'da • ANKARA (AA)-Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan ile eskı Devlet Bakanı Recep Önal'ın, Türk Ceza Kanunu'nun "görevi kötüye kullanma" suçunu düzenleyen 240. maddesi (1 yıldan 3 yıla kadar hapis) uyannca cezalandırılmaları istemiyle Yüce Divan'da yargılanmalanna bugün başlanacak. tddia makamında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok yer alacak. Yüce Divan'a sevk kararında, özkan ve önal'ın, "Türkiye Halk Bankası AŞ'nin zarara uğramasına sebep olduklan" belirtiliyor. Şuayip Özcan yeniden başkan • ANKARA (Cumhuriyet) - Türk Eğitim-Sen'in genel başkanlığına 253 delegenin 207'sinin oyunu alan Şuayip Özcan yeniden seçildi. Özcan, 12 yıldır yürüttüğü görevinde 15'inci yılını garantılemiş oldu. Sendikanın ikinci merkez olağan genel kurıılu hafta sonu Büyük Anadolu Oteli'nde gerçekleştirildi. Seçimlcr sonucunda, merkez yönetim kurulu da şu isimlerden oluştu: "İsmail Koncuk-Genel Sekreter, Yaşar Yenıçerioğlu-Genel Mali Sekreter, Mustafa Kızıklı- Genel leşkılatlandırma Sekreteri, Firdes Işık-Genel Eğitim ve Sosyal lşler Sekreteri, Sayit Ali Kaplan- Genel Mevzuat vc Toplu Görüşme Sekreteri, Talip Geylan-Genel Dış tlişkiler ve Basın Sekreteri." Ahsen Coşar: Hâlâ duyarlıyız • ANKARA (Cumhuriyet) - Ankara Barosu Başkanı Alısen Coşar, laikliğin kabulünün 68. yılında, "bu ilkeye olan bağlılıklarını bir kez daha vurgulamayı" gerekli gördüklerini kaydetti. Coşar yaptığı açıklamada, laik değerlenn yalnızca düzene, rejime ve sisteme ilişkin alanda biçimsel dcmokrasinin işlemesi ve hukukun şeklen vaı olmasıyla sınırlı olmadığım, tersine toplumsal yaşamı bir arada tutan, toplumun demokrasi, hııkıık ve özgürlükler temelınde yaşamasını sağlayan en temel ilke olduğunu vurguladı. Belediye başkanına saldırı • MtLAS(AA)- Muğla'nın Milas llçe Belediye Başkanı l<'evzi Topuz, sılahlı saldınya uğradı. CHP'li Başkan Topuz'a, belediyeden otomobiliyle aynldıktan sonra Hoca Bedrettin Mahallesi'nde bir araçta bulunan ve kinılikleri tespit edilemeyen kişi veya kişilerce tabancayla ateş edildi. Topıız, saldından yara almadan kurtııldu. Bir hafta önce aynı sokakta Cl IP'li meclıs üyesı I lürol Önder'in işyeri de kurşunlanmıştı. Sezer'den Maraş mesajı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Maraş'a "Kahraman" unvanının verilmesi dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Maraşlılann, Kurtuluş Savaşı'na direnişleriyle moral ve güç verdiğini kaydeden Sezer, ı "Yüce Atatiirk'ün ilke ve devrimlerinın ışığında çağdaşlık yürüyüşünü sürdüren ıılusıımuz, Cumhıınyetini ve tekil devlet yapısmı koruyarak sonsuza kadar var olacaktir" dedi Başbakan Erdoğan'ın çalışmayı doğrudan özel bir ekibe hazırlattığı öğrenildi Türban tasansı 'örtülü'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Tayyip Erdo- ğan'ın "zaınan içinde günde- me gelecek" dediği türban tasa- rısını Başbakanlık'ta özel bir ckibc hazırlattığı öğrenildi. Par- ti yöneticileri, kendilerindende gizlenen tasannın Meclis'e kı- sa vadede sunulmasım bekleme- diklerini vurguluyor. Üniversitelerde türban ser- bestisi konusunda tabandan ve partililerden gelen baskıları şimdiye kadar geçiştiren Baş- bakan Erdoğan'ın yabancı ba- sına verdiği demeçle özel bir çalışmadan söz etmesi siyaset gündemini hareketlendirdi. Er- doğan'ın aynntısını vermedi- ği çalışmanın TBMM'deki ko- misyon başkanları veya AKP Genel Merkezi'ndeki yönetici- ler tarafından hazırlanmadığı belirtildi. Başbakan, özel bir • AKP yöneticileri, Başbakanlık'taki çalışmanın kısa sürede Meclis'e getirilmeyeceğini belirtiyor. Hangi yasanın değiştirileceğiyle ilgili seçenekler tartışılırken Başbakan'ın özel çalışmayı parti yöneticilcrinden bilc gizli tutması dikkat çekiyor. gruba yaptırdığı çalışmayı bir- çok parti yöncticisinden de giz- li tutuyor. AKP Grup Başkanvekili Fa- nıkÇeükdün gazetecilerin ko- nuya ilişkin sorulanna, "Gezi- den dönünce Sayın Başbakan'a sormanız la/ım. Ri/inılr payla- şılmış, göriişülmüş değü" yanı- tını verdi. Türban konusunda yasal kısıtlama olmadığını be- lirten Çelik, "Yasal sorun üni- versitelerin kcndi yöncfmeliklc- riyle ilgilL Nasd bir düzenlenıe yapılır bilmiyorunı anıa Türki- ye bu sorunlan aşacaktır 1 " dedi. Başbakan' ın gizli tuttuğu ça- lışmaya karşın konuyla ilgili parti yöneticilerinin üzerinde durduğubazı seçenekler şöyle: KAMIJSAL ALAN TANI- MI: Kamusal alan tanımı yapı- larak üniversitelerde hizmet alı- mının bu alana girmediği, yal- razca hizmet sunumu açısından devlet memurlan için türban yasağının söz konusu olduğu öngörülebilir. Bununyanı sıra, YOK Yasası ile bilimum dev- let memurlanrun kıyafetleriyle ilgili kararname hükümleri, ba- zı kisvelerin giyilemeyeceğine dair yasa, bu yasanın uygulama nizamnamesi, Devlet Memur- ları Yasası'na dayanılarak çı- kanlan yönetmelikler ve YÖK Genel Kurulu'nun 1988 tarihli kararı, üniversitelerin yönetim kurulu kararları ve Anayasa Mahkemesi kararlannın devlet memurlanyla ilgili hükümler içerdiğinin savunulması hedef- leniyor. YÖK YASASI: Türban ya- sağı, Anayasa Mahkemesi'nin YÖK Yasası'nın ek maddesiy- le ilgili karanna dayanıyor. Bu madde, "Yiiıüıuikteki kanun- lara aykın olmamak kaydıyla yükseköğretim kurumlannda lalık kıyaİct serbesttir" hükmü- nü öngörüyor. Yüksek mahke- me, bu hükmün türban serbes- tisi anlamında yorumlanama- yacağı kararına varmıştı. Bu yasaya, anayasanın temel hak ve özgürlüklerle ilgili 13. madde- si, din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili 24. maddesi ve eğitim-öğ- retim hakkıyla ilgili 42. madde- si hükümleri kapsamında üni- versitelerde türbanh öğrencile- re engel çıkanlamayacağına iliş- kin bir hüküm eklenebilir. KARAR YORUMU: TBMM Başkanı Bülent Annç ile bir- çok AKP yönetıcısı, türban ya- sağının Anayasa Mahkemesi kararımn geniş yorumlanma- sından kaynaklandığını savu- nuyor. Anayasa Mahkemesi'nin kuruluş yasasına eklenecek bir hükümle, "yüksek mahkeme- nin yasanın nasıl uygulanacağı konusunda bir direktif verme yefkisiııiıı bıılıınmadığııııır pe- kiştirilmesi, tartışılan seçenek- ler arasında. Böylece Anayasa Mahkemesi'nin 1989 ve 1991 tarihli kararlannın boşlukta bı- rakılması amaçlanabilir. ÖZYÜREK'TEN TEPKt: CHP türban dayatmasına direnecek ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Başba- kan Tayyip Erdoğan'ın, üniversitelerdeki türban yasağının kaldınlmasi- na ilişkin çalışma yap- tıklarını açıklaması, tep- kiyle karşılandı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, tür- ban konusunda Anaya- sa Mahkemesi'nin, Av- rupa lnsan Hakları Malı kemesi'nin ve Danış- tay'ın kararlanmn "or- tadaolduğumT söyledi. Erdoğan Teziç, "Avru- pa lnsan Hakları Mah- kemesi, Anayasa Mah- kemesi vc Danıştayımı- zm bu konuyla ilgUi ka- rarları karşısında, tür- banlailgiliyeni birdeğer- lendirme yapılması isa- betfi olmaz" dedi. Ko- nuyla ilgili anayasa de- ğişikliğinin de düşünül- memesi gerektiğini vur- gulayan Teziç, "Anaya- sa'nın 90. maddesinde- ki dcğişiklik karşısında AtHM ilebirlikte müta- laa edildiğinde bu konu- da bir anayasa değişik- liği yapılması da gün- demde yer almamah" diye konuştu. Mûcadelesini veririz CHP Genel Başkan Yardımcısı MustafaÖz- yürek ise Erdoğan'ın türbanla ilgili açıklama- larını, "AKP tabamna mesaj" olarak değerlen- dirdi. Özyürek, "Bunu kimi zaman gündeme getiriyorlar. Hatta bu- nun için yasa tasanlan bile ha/ırladılar. Ancak hem CHP'nin hem de kamuoyıııııın direnciso- nucu, bunu yaşama ge- çiremediler" dedi. Ka musal alandaki türban yasağının hem anaya- sadan hem de Anayasa Mahkemesi kararlann- dan kaynaklandığını be- lirten Özyürek, "Sayın Başbakan kendi tabanı- nı tatnıiıı etmek için bu tip nıesajlarveriyor. Tür- kiye'nin bugünkü şart- lanndaanayasa değisjk- liği yaparak, kamusal alanda türban yasağım kaldırniaları ınünıküu değildir" dedi. Özyü- rek, AKP'nin anayasa değişikliği konusunda somut bir girişimde bu- lunması durumunda, CHP olarak bunu engel- lemek için bütün ola- naklarını kullanacakla- nnı daifade etti. Ağar'dan destek DYP Genel Başkanı MehmetAğar ise Erdo- ğan'ın açıklamalarına destek verdi. Ağar, "Bu konularda bi/inı görüş.ü- müz değişmez. Buyur- sunlaryapsuılar.Biz da- ha önce destek verccc- ğimizi söylcdik" dedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART YINE VERMEDEN ALMAYIBAŞARDI! [email protected] 'Çatı çökerse altında kalınz' Yargıtay'ın laiklikle ilgili tartışmalı karanna şerh koyan Şener Güngör, yargının Atatürk ve Cumhuriyetin temel niteliklerini korumak zorunda olduğunu söyledi ANKARA (CumhuriyctBüro- su) - Yargıtay Ceza Genel Kuru- lu'nun laiklikle ilgili tartışmalı kararına karşı, Yargıtay üyesinden " Devletinçausıgidcrse hcpimizal- tında kahnz" uyarısı geldi. Yargıtay Ceza Genel Kuru- lu'nun yazar Sclahattin Aydar'la ilgili verdiği karara tepkiler sü- rüyor. Karara muhalefet şerhi ko- yan Yargıtay 10'uncu Ceza Da- iresi üyesi Şener Cüngör, AN- KA'ya yaptığı açıklamada, ka- rarın "Yargıtay görüşü" olarak değerlendirilmesi gerektiğini söy- ledi. Şener Güngör, karann ke- sinliklc bir içtihat olmadığını be- lirtirken "Birinci başkanvekili- nin(Osman Şirin)görüşünüyan- sıtanbirkarardır" diye konuştu. Güngör, Yargıtay'ın ancak ben- zerbir kaıar alması durumunda, söz konusu karann içtihat haline geleceğini kaydetli. Karan elcş- tiren Güngör, "Amacını aşan bir gerekçedir w yorumunu yaptı. Şcncr Güngör, "Ohımluoykul- lanan çoğunluktaki arkadaşlann lanianıınııı bu görüşü bcniınsedîk- lerinden emin değUim n dedi. 'Adalet devletin temelidir' "Devletin temelinin dayanak- sız olduğunu düşüncbilir misi- niz" diye soran Güngör, laikli- ğin, devletin ve Cumhuriyetin çatısı niteliğinde bulunduğunu belirterek "Çaü gidcrse hcpimiz bunun altında kalırı/." dedi. "Adalet devletin temelidir 1 ' sözü- nü anımsatan Güngör, yargının bu devletin ilkelerine sahip çık- mak zorunda olduğunu söyler- ken "Biz sahip çıkmazsak ülke de millet de gider. Atatürk vc Cumhuriyetin temel nitelikleri- ni korumak zorundayız" dedi. "Yargının devleti koruma gö- revi yoktur" şeklindeki bir dü- şünceyi kabul ctmcdiğini ve bu- nun "manüksızbiryorum" oldu- ğunu söyleyen Güngör, şunlan kaydetti: "Çünkü adalet devletin temelidir. Ordu ve Meclis devleti ne kadar korıımakla görevliyse yargı da o kadar devleti koru- makla görevüdir. Hâkim ve sav- cüann denıokratik, laik Cumhu- riyeti koruma görevi vardır." 'Gerekçeli karar' eleştirisi Yargıtay Ceza Genel Kurulu, konu hakkındaki kararını 23 Kasım 2004 tarihinde vermiş- ti. Ancak, gerekçeli kararşubat ayının ilk haftasında açıklandı. Aradan 2 aylık sürenin geçme- sinın ardından, gerekçeli kara- nn açıklanması, muhalefet şer- hi koyan üyelerın gerekçelerı- ni tamamıyla açıklayamamala- rına da neden oldu. 10. Ceza Daıresı Üyesi Şener Güngör, "Cerekçcli karan görseydik kar- şıoy yazımız daha farklı olur- du" eleştirisinde bulundu. Yargıtay'ın tartışmalı kararında ilk oylamada çoğunluk olanlar ikincide azınlığa düştü Heyet değişince karar da değişti İLHAN TAŞCI ANKARA - Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun "ayetlere" atıfta bulunduğu karann oyla- masına ilk katılanlar ile ıkmcı katılan üyeler arasında farklı- lık olduğu anlaşıldı. Karann ilk oylamasında 13 üyenin Se- lahattin Aydar' ın malıkûmiye- tini istediği, 11 üyenin ise bu- na karşı çıktığı belirtildi. An- cak üçte iki çoğunluğun bulu- namaması üzerine başka tarih- te ikinci oylamayapıldı. Bu oy- lamada ise ilk oylamada ço- ğunluk olanların azınlığa düş- tüğü ortaya çıktı. Yargıtay Ceza Genel Kıırıı- • Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 'laiklik ilkesinin artık korunmasma gerek kalmadığı' yönündeki karan için yapılan ilk toplantıdaki heyetle karann almdığı ikinci toplantıdaki heyetin farklı isimlerden oluştuğu ortaya çıktı. lu'nun tek oy farkla bıçak sır- lında aldığı karar, kamuoyun- da olduğu kadar kurum için- de de tartışmalaraneden oldu. Bazı Yargıtay üyeleri, "Bir ka- rann çıkması isteniyorsa, lıer- kes kendi grubunu oluşturup kurula katılacak. İçtihattartış- masından çok, iş tribün şovu- na dönüşecek. Bugüne değin kurulun en asgari üye (23) ile toplanması yerleşik kuralının altında yatan neden bunu ön- lemekti" yorumunu yaptılar. Yargıtay Ceza üenel Kurıı- lu'nda dosya ilk olarak 12 Ekim 2004 tarihinde oylandı. Bu oy- lamada, 13 üye Yargıtay Cum- huriyet BaşsavcılığYnın Selahat- tin Aydar hakkmdaki mahkûmi- yetm kaldınlması yönündeki ıtirazını reddetti. Kurula katılan 11 üye ise baş- savcılığın ceza venlmemesi yö- nündeki görüşü doğrultusunda oy kullandı. Yargıtay Yasası uya- nnca ilk oylamada üçte iki ço- ğunluğun bulunması gerekiyor. Buradan hareketle ilk oylama da 24 olan üçte iki çoğunluk sağlanamadığı için oylama 23 Kasım 2004 tarihine bırakıldı. Basit çoğunluğun arandığı ikin- ci oylamada, ilk oylamaya ka- tılan ve itırazin reddı yönünde oy kullanan üyelerden bazılan- nın değiştınldiği ve ikinci oy- lamanın yenı üyelerle yapıldı- ğı belirtildi. Daha önce itirazın reddı yö- nünde oy veren üyeler yerine ye- ni katılanlann itirazın kabulü yönünde oy kullandığı bildınl- di. Böylece, 13'e karşı 14 üye- nin oyuyla itiraz kabul edilmiş oldu. Genelkurmay Başkanlı- ğı'nın da Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun tartışmalı karannı istediği öğrenildi. Tartışmalı karann ardından, asıl tartışmanın gelecek hafta- larda Ceza Genel Kurulu'nda görüşülecek Mehmet Şevket Eygi dosyasında yaşanacağı be- lirtiliyor. Yargıtay 8. Ceza Da- iresi, Milli Gazete yazarı Meh- met Şevket Rygi'nin 312. mad- dcdcn 1 yıl 8 aylık mahkûmi- yet karannı, 2'ye karşı 3 üye- nin oyuyla bozmuştu. Dairenin bozma îcarannda, yazının 312. maddenin ikinci fikrasında ta- nımlanan suç tipıne uymadığı belirtildi POLİTtKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA •••Oyun Çoktan Başladı Bahçede çocuklar kartopu oynuyor. Kartane- leri havada uçuşuyor. Her yer bembeyaz... İlk haber saat dokuzda geldi: "Atatürk Havalimanı iniş ve kalkışlara kapan- dı..." Istanbul içinde anayollar açık, vapur seferleri ise tipi nedeniyle durdurulmuş... Hiç zorluk çekmeden gazeteye geldim... Gündeme bakıp, gazetelerin sayfalarında ge- zintiye çıktım... ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın Ankara gezisi neyi amaçlıyordu? Televizyon ekranlannda "Irak'ta demokrasi, öz- gürlükler" öne çıkarılıyordu... Inceden bir gözdağı yok muydu Rice'ın açık- lamalarında? Rice, ABD-Türkiye illşkllerinden söz cdcrkcn, açık açık şöyle diyordu: "Ortadoğu operasyonlarında sakın ABD'nin yanından ayrılmayın. Afganistan'da olduğugibi bugün Irak'ta, yarın birbaşka ülkede ABD'nin ya- nında olun." Irak'tan sonra bir başka ülke Iran'dı... Suriye'ye daha sonra sıra gelecekti... Zaten ABD'nin çağrılarını medyamızda "de- mokrasi ve özgürlüklerin sesi" olarak nitele- yenler de öteden beri yineleyip durmuyorlar mıy- dı? ••• Bir televizyon kanalında izlediğim tartışma ak- lıma geldi hemen... Meslektaşımız gözlerini aça aça konuşuyor- du: "1 Mart tezkeresi Türkiye'ye çok şey kaybet- tirdi. ABD, Irak'a demokrasi getirdi. EğerABD'nin yanından ayrılırsak çok şey kaybederiz..." Bir başka meslektaşımız ise şöyle diyordu: "Ortadoğu'ya Türkiye modeli getirilecek..." Nedense bu model birtürlü açıklanmıyordu... Aslında modelin adı "llımlı lslam"d\, o neden- le de Türkiye'de laiklik, demokrasi ve Cumhuri- yet devrimleri tartışılmaya başlanmıştı... Kimileri laiklik ve demokrasiyi kendi düşünce ekseninde benimsiyor, "sıkmabaş"\ kadın hak ve özgürlüklerinden sayıyordu... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da Alman gazetesi Welt am Sonntag'a verdiği demeçte, Kuran'a göre bir kadının toplumda türban takma- sı gerektiğini söyleyip ekliyordu: "Kızım, eşim ve ben inançlı Müslümanlarız. Kızım ve eşim dinimizin kurallanna göreyaşıyor..." Ne demek istiyordu Erdoğan? Benim anladığım şuydu sözlerinden: "İnançlı Müslüman kadınlar Kuran'a göre başlarını örtmelidirler..." Müslümanları "inançlı" ve "inançsız" diye iki- ye ayıran bir düşünce bugün iktidardaydı!.. ABD ve AB'nin "llımlı Islam modeli" yavaş ya- vaş yaşama geçiyordu... Aklıma Alman Doğu Enstitüsü Müdürü Uda Steinbach'ın 15 Eylül 1998'de yaptığı konuşma geldi... Steinbach şöyle diyordu: "Sorun, Atatürk'ün birpaşa fermanıyla yarat- tığıyapayürün Türk devleti ve Türk ulusudur. So- run, Kemalizm ve Kemalizmin ulusçuluk ve la- iklik ilkeleridir. O nedenle önce laik Türkiye ma- saya yatırılıp Kemalizmden uzaklaştırılmalıdır." CIA'nın Istasyon Şefi Paul Hanze'nin Türkiye'yle ilgili 1983 raporunu çoktan unuttuk... Her şey 12-13 yıl önce VVashington tarafından yazılıp çizilmiş... Paul Hanze'nin raporundan küçük bir bölüm aktanyorum: 'Türkiye 'nin Yeni Dünya Düzeni içindeki yeri llımlı Islamdır. Türkiye Kemalizmi bırakmalıdır. Batı'nın çıkarı, Türkiye'nin Batı ile llımlı Islamyo- luyla bütünleşmesidir. Atatürk ilkeleri, Yeni Dün- ya Düzeni'yle ölmüştür. Aydınların Imam Hatip Liseleri'y/e ilgili endişeleri yersizdir. Nurcular, Nakşiler ilerici ve demokrattır..." Açık açık şöyle deniliyor: "Türkiye'de laikliği ve demokrasiyi savunma- yın, llımlı Islam'a geçip Batı'yı kucaklayın..." Türkiye adım adım "din devleti"ne doğru gi- derken ABD, "Ortadoğu'da benimle ol" diyor... Türkiye'ye "llımlı Islam modeli" bu nedenle biçiliyor... Aydınlanma Devrimi'ni tarihin derinliğine göm- mek isteyen düşünce, Nakşi-Fethullahçı işbir- liğiyle Türkiye'yi kuşattı... Görüldüğü gibi fotoğraf ortada... [email protected] Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 ATILGAN'DAN ERDOĞAN'A: 'Takkesi düştü takıyyesi göründü' İstanbul Haber Servi- si - Avrupa- Atatürkçü Düşünce Dernekleri Fe- derasyonu Genel Başka- nı Dursun Atılgan, Baş- bakan'ın laikliğe karşı savaş için sinyal verdiği- ni belirterek "Başba- kan'ın takkesi düştu ve takıyyesigöründü" dedi. Dursun Atılgan yaptı- ğı yazılı açıklamada, Başbakan'ın Alman Welt am Sonntag gaze- tesine, verdiği demeci değerlendirdi. Federas- yon Başkanı Dursun Atılgan, bu söyleşide, Erdoğan'ın asıl niyetini ortaya koyduğunu belir- terek şöyle devam etti: "Başbakan'ın ortaya attığı bu anlayış, AKP'nin,Türkiye'deku- tuplaşmalar yarafcıbile- cekkorkunç bir uygula- maya yönekliğinin kauı- tıdır. Bunun anlamı iç banşı tehlikeye sokmak demekttr." Atılgan, Başbakan'ın söz konusu değerlendir- mesini, muhalefetin hiç duraksamadan, bir gen- soru önergesiyle TBMM'nin gündemine taşımasinin zorunlu ol- duğunu savundu. AKP iktidarının siya- seti ve adım adım yak- laştığı "İslam Devleti" anlayışının yaşamsal önem taşıdığının altını çizen Dursun Alılgan, Yargıtay'ın laiklik konu- sunda aldığı karann, yar- gı mensuplannın da ik- tidann etki alanına çe- kildiğini ortaya koyduğu- na işaret etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle