22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25SUBAT2005CUMA HABERLER YÖK Başkanı Teziç, gelecek yeni bir öğrenci dalgasının 'eğitim kalitesini' tartışmaya açacağını söyledi 'Af özetidiğebirmüdahaledir' F1RATKOZOK ANKARA-YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, TBMM Genel Kurulu'nda önceki gün kabul edılen öğ- renci affinın, "Ünîversitele- rin biHmselözerkHğine yapıl- mış bir müdahale" nitcliği ta- şıdığını söyledi. Afla birlik- te üniversitelere "yeni bir öğ- renci dalgası" geleceğini belir- ten Teziç, eğitim kalitesi üze- rinde yeni tartışmalar açılacağını vurguladı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, TBMM Genel Kurulu'nda ka- bul edilen öğrenci affı- nı Cumhuriyet'e değer- • YÖK Başkanı Prof. Dr. Teziç, öğrencilere kaç sınav hakkı tanınacağı, sınavlann nasıl yapılacağı gibi konulara ünivcrsitclerin karar vermesi gerektiğini bclirtcrek "Bu konulan siyasi bir organm yapnıası üniversitc özerkliğiyle başdaşmaz" diye konuştu. Başbakan Erdoğan ise "Affi umutla bekleyenlere hayırlı olsun" dedi. lendirdi. Teziç, ünıversıtelerin, konuyla ilgilinettavırlannı 11 Şubat'taki Üniver- sıtelerararası Kurul (ÜAK) toplantısının ardından dile getirdiklerini anımsattı. 'Büyük sıkıntı yaratacak1 Afla birlikte üniversilelerc yeni bir öğ- renci dalgasının geleceğini kaydeden Te- ziç, "Üniversitelerin, sınavla aldıklan öğ- renci sayısı kadar yeni öğrenci gelecek ba- /ı fakültelere. Buradaki derslerin devamı nasıl olacak, laboratuvar çalışnıaları nasıl yapılacak? Bütiin bunlar önceden ince- lenmemiş, öngörülnıemiş sorunlar" dıye konuştu. Bu konulann ünıversıtelerde "bü- yüksıkıntı yaratacağuıa" dikkat çeken Te- ziç, "lîuııa bağımlı olarakda eğitimin ka- litesi üzerinde birtakım yeni laruşmalar açı- lacak" dedi. "Af kanunu, üniversitelerin bilinısel özerkliğine yapılmış bir müdahaledir,baş- ka bir şey değildir" diyen Teziç, öğrenci- lere kaç sınav hakkı verileceğine, nasıl sı- nav yapılacağına üniversitelerin karar ver- mesi gerektiğini söyledi. Teziç, "Bu ko- nulan siyasi bir organın yapmasının iiııî- versite özerldiğiyle bağdaşmadığını" vur- guladı. 'Avrupa'da sorun olacak' Avrupa'da Türk üniversitelerinin bağlan- tı kurduğu, değişim programlan yaptığı üni- versitelerin hiçbirinde bu tür bir yasal dü- zenleme görülmediğine işaret eden Te- ziç, "•Bu durum, ileride Türk üniversite- lerininüzerinde büyük sorunlar yaratabi- lir. Avrupa Birliği çcrçevesindeki üniver- sitelerle bu noktada da biivük sıkınnlaı; so- runlar yaşayabiliriz" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, yasayla ilgili olarak "Bunun umut içeri- sinde af beklentisi taşıyan tüm üniversite- ligençlerimiziçin hayırlı olmasınıdilerün" dedi AKP AFTA 330'U ARAIVIADI Nitelikli çoğunluk tartışması • CHP'li anayasa hukukçulan, yasadaki 'her ne sebepten olursa olsun' ifadesi ve disiplin cezalanna getirilen af nedeniyle nitelikli çoğunluk aranması gerektiğini savunuyor. AKP'li yöneticiler ise 'disiplin cezaları affı veya kayıttan silinmenin düzenlenmediğini' belirtiyor. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TBMM Ge- nel Kurulu'nda üniversi- te affinın kabulünde nite- likli çoğunluk aranmama- sı nedeniyle "Anayasaya uygunluk" tartışması çük- tı. Anayasanın 87. mad- desine göre, genel veya özel affa karar vermek için Meclis üye tam sayısının beşte üç çoğunluğu olan 330 milletvekilinin kabul oyu gerekiyor. 'Anayasada ayrım yok' Anayasa hukukçıısu, CHP milletvekili Oya Arash, anayasada "idari af, yargısal af, hürriyeti bağlayıcıcezalann affi veyaparaceza- lannın affı" gibi ayrım yapılmadı- ğını vurguladı. AKP'li yönetici- leri oylama önce- si uyaran Araslı, "Disiplin cezaları idari aftır, 87. maddeninkapsa- nu dışında diye- bilme imkânıımz yoktur. Kaldı ki bundan önce Cumhurbaşkanı da benzer gerek- çeyle at yanşlan hakkında kanu- nu değiştiren dü- zenlemeyi TBMM'yeiadeet- miştir" dedi. 'Disiplin sueuna af yapılmadı' maddeye bakryonız. Geçi- ci maddede diyot ki 'Bu kanunun yürürlüğe girdi- ği tarihten önce işlenmış fiiller sebebıyle verilmiş disiplin cezaları, bir defa- ya mahsus olmak üzere, bütün sonuçlanyla birlik- te kaldınlmıştır; ancak, bu durum ılgililere daha ön- ce verilmiş ve uygulan- mış olan cczalardan do- layı atın, ikramiye ve sa- ir mükafatlan ile herhan- gı bir parasal talep için hak doğurmaz.' Demek ki burada, parasal yönü de olan bir af sözkonusudur. Her ne sebeple olursa ol- sun, ilişkileri kesilen öğ- rencilerden söz edilmiştir. Netice itibanyla, disiplin cezası alarak üni- versitelerden ilişi- ğini kesen öğrenci- lerin sayısı 677 bin içinde sadecc 271 kişidir." T. Altıkulaç Oya Araslı TBMM Milli Eğitim Komisyonu Başka- nı Tayyar Altıkulaç ise "Biz, herhangi bir öğren- cinin disiplin suçunun af- fedilmesi ya da bunların sicillerinden sünunesi gi- bi bir öneri getirmiyoruz. Sadece,onlarııı öğrencilik iliskikîiııın kurulmasını sağlamayı amaçlryoruz. Disiplin cezaları dosyala- rındakalmaya devanı ede- cektir" dedi. Altıkulaç, at yanşlany- la ilgili yasa ile öğrenci affinın farkü olduğu konu- suııda şu görüşlcri kaydet- ti: "SayınCumhurbaşka- nı'nın geri gönderdiği Sadık Yakut Yakut: Baslt çoğunluk aranır Oturıımu yöne- ten TBMM Baş- kanvekili Sadık Ya- kut da Anayasa Mahkemesi'nınaf tanımını anımsata- rakAKP'liyöneti- cilerin görüşlerinc katıldı. Yakut, "Anayasa Mahke- IIK sinin kararına göre af; suç teşkil eden füller için ce- za vermek lıakkını ortadan kaldıran, verilmiş olan ceza- lann kısınen veya tamamen infa/mı önleyen,yetkili mcrcilerce yapılnuş hukuki tasarruf- lardır. Af yetkisinin kıılla- nılması, netice itibanyla devleüniTzalaııdınıuılıak- kından geçici olarak fera- gat etmesi anlamına gel- mektedir" dedi. Başkaııvekili, af olarak kabul etmediği düzenle- meyi yasalaştınrken ba- sit çoğunluk aradı. Mec- lıs'te 365 sandalyesi bulu- nan AKP'nin yöneticile- ri milletvekillerinin genel kurula devammı sağla- makta zorlandığı için öne- ri, 330'unaltındaoylaya- salaştı. uncelVdejandarmadanöğrencilereyardım TIJNCELI (Cumhuriyet) - Tunceli Jandarma Koıııııtanlığı, kent geneliııdeki ilköğretim okullaı uıda okuyan çocukların cğiü'ıninc katkı sağlamak amacıyla başlatnklan kampanya kapsamında, 3 bin çocuğa giyim ve lurtasiye yardımında bulunmayı hedefliyor. Tunceli'nin Nazüniye ilçesüıdeki Kurtulu; llköğrctinı Okulu ile Vadlı Bölge İlköğretim OkuhTnda okuyan 500 çocuğa yardım için düzenlenen törene, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Osman Eker, 4. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Süha Tanyeri, Jandarma Alay Komutanı Knrmay Albay Namık Dursun ve Vali Mustafa Erkal kaüldı. Vali Erkal, Tunceli'de son yıllarda sağlanan başarının daha iyi bir düzeye geunesi için çaba gösterdiklerini belirterek "Jandarma Komutanhğmıız eğitimin her alanuıda her zaman gerekcn yardımları yapmıştu*. Uinıiz geneünde 3 bin çocuğun tepeden nrnağa giydirilıııcsi son derece önemli bir katkıdır. Aynca cski olan Nazimiye YTBO'nun ihtiyacı olan yeni binasının yapımına da en kısa süredc başlanacakbr" dedi. Tümgeneral Osman Eker dc öğrencileıie sohbet ederek gereksinimlcrini sordu. Diğer komutanlar ve eşleri de çocııklara armağan paketlerini dağıttılar. Vali Erkal ve komutanlar daha sonra Halk Eğitim Mcrkezi'ne giderck 50 yoksul aileye gıda yardmunda bulundular. Daha kaü ördemler afansm Temel eğitimin önemine dikkat çeken TBMM Sokak Çocukları Komisyonu raporunda çocuklanm okula göndenneyen velilerden velayetin alınmasını önerdi EMtNE KAPLAN ANFKARA - AKP hükümetı, çocuğunu okula göndermeyen aılelere para cezası verilmesini ye- terlı bulurken; TBMM Sokak Ço- cuklannı Araştırma Komisyonu, bu konuda daha katı önlemler alınmasını istedi. Sokak çocuklarının yüzde 53'ünün ilköğretim ara sınıfla- nndan tcrk, yüzde 11 'inın de hiç okula gitmeyen çocuklardan oluş- tuğuna dikkat çeken komisyon, çocuğunu okula göndcrmeme ko- nusunda ısrar eden aılelerden ve- layetin alınmasını önerdi. çocukların yüzde 11'I hiç okula gltmedl Komisyon raporunda, çocuk- - lann sokakta çalışmasi- nı önlemek için tam za- manlı eğitime geçil- mesi, ilköğretim çağındaki ço- cuklann ızlen- mesi için Mil- li Eğitim Ba- kanlığı bünyesin- dc birim oluşturulması önerilen de yer aldı. Komısyonun raporu, sonınun çözümünde temel eğiti- min önemini ortaya koydu. Ko- misyonun taslak raporunda, şu saptama ve önerilere yer venldi. • 222 sayılı İlköğretim Yasa- sı'nın 52. maddesi "aileleri ço- cuğunu okula göndermek ve dc- vamını saglanıakla" yükümlü kıl- makta ve çocuğunu okula gönder- meyen aileler hakkında cczai yap- tınm öngörmektedır. Sokakta ya- şayan-çalışan çocuklar ile ilgili ya- pılan çalışmalarda SHÇEK ve- rilerinc göre çocukların yüz- de 53'ünün ilköğretim ara sınıftan terk ve yüzde 1 l'inin hiç okula gitmedi- ği belirlcnmiştir. Çocuklan okulda tutacak önlemler ivedı- likle alınmalıdır. • Çocuğunu okula gönderme- yen veya devamını sağlamayan ai- leler hakkında tlköğretim Yasa- sı'nın öngördüğü hükümler uy- manlı eğıtıme geçilme- lidir. Ailelere rehberlik hizmetleri verilmeli • Çocuklann okul dışı boş zamanlarını değerlendirmelerinde Gençlik ve Spor müdürlüklerıne bağh gençlik mer- kezlerinin yaygınlaş- tırılması ve daha fa/.la sayıda ço- cuğa ulaşılması hedeflenmelıdir. • Gençlik merkezleri aktivite- lerine risk gruplanndan katıla- cak çocuklar için katılım ücret- TBMM Sokak Çocuklarını Araştırma Komisyonu çocuğunu okula göndermeyen ailelere para cezasının verilmesini yeterli bulmuyor. Çocukların sokakta çalışmasını önlemek için tam zamanlı eğitime geçilmesini öneren komisyon, ilköğretim çağındaki çocukların izlenmesi için birim oluşturulması ve başarısız öğrencilere ücretsiz eğitim verilmesini istedi. gulanmalıdır. Okula göndcrmc- yerek çocuğunun eğitim hakkını elinden almada ısrar eden aileler- den velayetınin alınması yönün- de gerekli yasal düzenleme yapıl- malıdır. Tam zamanlı eğitime geçllsln • Çocuklann sokakta çalışma- sını önlemek ıçııı nsk altındaki ai- lelerin ikamet ettiği semtlerde derslik sayısı arttınlarak tam za- siz olmalıdır. • Risk altındaki aile ve ço- cukların yaşadığı bölgelerdeki ilköğretim okullannda sosyal hız- met uzmanı Mılli Eğitim Bakan- lığı'nca istihdam edilmelidir. • llköğretime devam etmesi gereken çocuklann izlenmesi için ülke genelinde çocuk izleme ve denetleme mekanizması MEB bünyesinde oluşturulmalıdır. • Okul aile birlikleri, çocukla- nn okullaşması ve devamı konu- sunda harekete geçirilnıeiidir. Yoksul bölgelerdeki okul aile bır- likleri güçlendirilmeli ve nsk gruplannın bulunduğu bölgeler- den "kardeş okul" seçilmelidir. • Eğitim sistcmine dahil ola- mamış çocuklann 8 yıllık eği- tımlennı tamamlamaları için halk eğitim merkezleri bünyesinde 1 ve 2. kademe eğitimin yanı sıra 8 yılı kapsayacak biçimde bir ka- deme daha düzenlenmesi gerek- mektedir. Başarısız öğrenciler İçin ücretsiz eğitim • Sokakta yaşayan-çalışan ço- cuklardan eğitim sistemine da- hil olamayanlann sosyal ve psi- kolojik durumları göz önünde bulundurularak esnek eğitim programlan geliştirilme- lidir. • 10-15yaşara- lığında yoğunla- şan sokakta yaşa- yan-çalışan çocuk- lann eğitim başansı- nın düşük olması ve eği- tim sisleminden kopma- ' sına karşj önlemler alınmalı- dır. İlköğretim ve ortaöğretim reh- berlik servisleri acilen yeterli ha- le getirilmelidir. Risk durumun- daki çocuk, gcnç ve aileler ile il- gili çalışmalar ilgili kuruluşlarca yapılmalıdır. Başansız öğrenciler için dcrs- lerle ilgili ücretsiz takvıye eğitim programlan okullannda düzenlen- melidir. BÎR BAKIMA SERVER TANİLLt Yola Çıkarken Notlar... Yine Türkiye yollarındayım ve ilk uğrak da Istan- bul. Ülkemizin birkaç büyük eğitimcisinden biri olan Profesör Necdet Sakaoğlu'dan aldığım yeni yıl mektubundaki şu satırları hiç unutmadım; diyor- du ki: "Kitap, yazı uğraşıları arasında yeni biryıla daha girmiş bulunuyoruz. Fakatbu 'yeni' sözcü- ğü öz anlamını çağrıştırmaktan uzak. Milyon mil- yon kabaran halkyığınlarımız eğitimden, bireysel, onursal edinimlerden yoksun, her 'sözde' yeniyı- lın cenderelerlnde ezıle bozula, kırı kente taşıya- rak, göç denklerinin arasında yoksulluğu geri bı- rakmayarak çözümlere koşuyorlar. Olacak şey mi?" Evet, olacak şey mi? Türkiye'nin -biryarım yüzyılı aşan birsüredir- için- de çalkandığı koşunun şu son yılları, zehirli mey- velerini de ortaya koymuş halde: Şiddet, korku, asa- yişsizlik. Başta büyük kentlerde, önce de Istanbul'da. Kaynağında ne var asayişsizliğin? Işsizlik, göç ve eğitim. Bir de, somut bir gerekçe: Yıllarca Güneydoğu'yu yakıp yıkmış olan savaş... Ama gökten mi indi bu afetler? Artık, ilk anda yakasına yapıştığımız ifrit, 12 Ey- lül'dür, sonra da, 1950'lerden başlayarak uygula- nagelen -dışarıya bağımlı- kalkınma yöntemi ile, kültür ve eğitim politikası; yine 80'lerden başlaya- rak, Türkiye'yi "yeni liberalizm"\r\ yağmasına aç- mak. Bir parça dikkatlerinizi toplayıp eğilin o yıllara, yanhşlar silsilesini ilmik ilmik yakalayacaksınız... • öte yandan, unutmadığım bir yazı. Gazetemizin 14 Şubat günlü nüshasında, Em- re Kongar'ın bir yazısı yayımlandı. Dış Dinamik Tür- kiye'ye Nasıl Egemen Oldu? adlı yazısında, Ho- ca, "Bugün Türkiye, hemen hemen tümüyle dış dinamik öğelerine teslim olmuş durumda" deyip onları sıralıyordu: Ekonomimiz IMF, hukukyapımız Avrupa Birliği, dış politikamız da Amerika Birleşik Devletleri'nce belirleniyor. Kültürümüz-vemedyada-ABD'ye teslim olmuş halde. Atatürk'ün Nutuk'ta çizdiği tabloyu hatırlatı- yor... Bu badireye sürükleyen süreç de şu: 1) Orta sağ'ın yolsuzluklarla çökmesi, 2) Orta sol'u lider- lerin tıkaması; 3) Siyasal seçenek olarak kala ka- la, 1945'ten beri uluslararası ve ulusal resmi güç- lerce desteklenen ve sürekli güçlenen dinci sağ'ın kalması. AKP, iştebusürecinürünüdürveABDdesteğiy- le iktidara geldi. Arkasından da, "ılımlı Islam" desteği! Buna demokrasi de diyebilir misiniz? Bağımsızlığını kaybetmiş bir ülkede demokrasi olamaz. Türkiye, demokrasi adına da, önce bağım- sız olmalıdır. Türkiye, Türkiye'den yönetilmelidir! • Istanbul'un doğası, tarihi ve güzelliği yağma- landı; yurdumuzun başka köşelerinde de bastıran bu olay, Istanbul'u çok daha fazla yıktı. Şimdi, yitirdiği "A;uzur"unu da arıyor... Orhan Veli, bugün yaşasaydı, "Istanbul'u Din- liyorum"u, o güzelim şiirini yazabilir miydi bu çığ- rından çıkmış kentte? TÜMTİS yöneticisi bıçaklandı • İSTANBUL (AA) - lkitelli'de, işten çıkanlan ış- çilere destek veren l'ürkiye Motorlu Taşıt Işçileri Sendikası (TÜM'l'lS) lstanbul Şube Sekreteri Ça- yan Dursun, kavgada bıçakla yaralandı. Bir şirkette işten çıkanlan 34 kişi, işyeri önünde toplanarak işe geri alınmalan yönünde slogan attı. tşçilerin dağıl- mamalan üzerine, işveren tarafından olduğu belirti- len bazı kişilerlc işçiler arasında kavga çıktı. Kav- gada Çayan Dursun bıçakla, scndika üyelen I lanm Bıılııt ve Erdal Bozkurt ise sopa darbeleriyle yara- landı. Yarahlar lstanbul Hospital'a kaldırılırken, kavgaya kanşan taratlardan 20 kişi gözaltına alındı. Tigürler'i bilîrkişi inceleyecek • lstanbul Haber Servisi - Ressam Cevat Dereli'nin imzasını taşıyan ve 2002 yılındaki bir müzayedede satışaçıkanlan "lıgürler" adlıyağlıboyatablonun sahte olduğunu öne siiren ressam Gülsün Erbil hak- kında açılan tazminat davasında, tablonun incelen- mesi için bilirkişi oluşturulması kararlaştınldı. Er- bil, "Cevat Dereli'nin hayatı boyunca yaptığı 20-21 tablo var. Ancak piyasada Dereli'nin 300-500 resmi dolaşıyor. Bu tablo, çizgisi, tarzı, renkleri, teknik ve imzası itibanyla beniın hocama ait değıl" dedi. Yurtta kalan genç ölü bulundu • AFYONKARAHÎSAR(AA)-Afyonkarahisar I'evzı Çakmak Yetiştirme Yurdu'nda kalan M.A.A. (16), cami avlusunda ölü bulundu. Yurttan kaçarak Sandıklı ılçesine giden gencin, anne-babasının eve almaması ve yurda dönmesini istemesi üzerine hır- sızlık olaylarına karıştığı öğrenildi. Talihsiz gencin boynundan kesilerek öldürüldüğü belirlendi. Evinin önünde öldürüldü • tstanbul Haber Servisi - Istanbul'da bir kişi ta- bancayla vurularak öldürülürken, bir üniversite öğ- rencisinin telefonu gasp edildi. Küçükçekmece'de evinin önünde silahlı saldırıya uğrayan Hüseyin Demiryürek (42), kafasına isabet eden 4 kurşunla olay yerinde hayatını kaybettı lstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesı öğrencisi Ali Yücel Doğan'ın (20) cep telefonu, Bahçelıevler Merkez Mahallesi Gülter Hanım Sokak'ta adres sonna bahanesiyle yanına yaklaşan 2 kişi tarafından gasp edildi. Polis şüplıcli bir kişiyi gözaltına aldı Endonezya'da 6'lık deprem • CAKARTA (AA) - Endonezya açıklarında Rıch- ter ölçeğine göre 6 büyüklüğünde bir deprem mey- dana geldi. Banda Aceh Meteoroloji Bürosu'nun açıklamasında, depremin Aceh eyaletindeki Sime- ıılue bölgesmde meydana geldiği belirtildi. Dcp- remde ilk belırlemelere göre can ya da mal kaybı ol- madı. Endonezya'da Sumatra'nm kuzeyinde 26 Arahk'ta meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem ve ardından gelen tsunami, 234 binden fazla kişinin ölümüne ya da kaybolmasına yol açmıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle