23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 2005 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TÜRKİYE lstanbul PB 4 Sinop Edirne Kocaeli PB Y _4 Samsun 6 Trabzon Adana PB 11 Çanakkale îzmlr PB 7 Giresun B 8 Ankara PB Manisa PB 8 Eskişehir PB 3 Aydın B 10 Konya B -1 Denizli B 8 Sıvas PB -5 Zonguldak Y 5 Antalya B 12 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB K Y K K K K 12 3 6 2 2 -7 -4 K -9 Açık ^ 2 3 Parçalı bulııtlu Yurdun kuzey ve clo ğu kesimlerı çok bulutlu, Batı ve Orta Karadeniz kıyıları, Doğu Kuradeniz, Doğtı vo Güneydoğu Anadolu'nun doğusu ıle Sykarya ve Kocaeli çev- releri kar yağışlı, dığer yerler parçalı ve. az bu- lutlu geçecek Hava sı- caklığı yurdun kuzeyba- tı kesimlerinde biraz ar- tacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih K K PB Y Y Y Y Y Y 2 -1 4 13 1ü 10 9 13 8 Berlın Budape^te Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y K PB Y PB Y Y B li S17 6 1ü 6 14 11 Moskova Aşkabat K B Astana Taşkent Baku Kahire Zürıh Y 8 Şam ! Sisli B u l u t | u b Çok bulutlu - Yagmurlu S Karlı GUNCEL CIJNEYT AKCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada Bu, RTE'nin devlet gelenek ve anlayışını hiçe saydığını gösteriyor ve daha vahimi Dışişleri arşiv- leri gibi geleceğe ışık tutan devlet belgelerinin ki- şisel görüşlere alet edildiğini ortaya koyuyor. Dışişleri arşivleri, Cumhuriyet kurulduğundan beri cumhurbaşkanlarının, başbakanların yaban- c\ devlet adamlarıyla yaptıkları gorüşmelerin "sa- dık tutanaklan"ru içeriyordu. Zira cumhurbaşkanı veya başbakan -tabii dışiş- leri bakanları- ikili görüşmeleri mutlaka dışişlerin- den hazır bulundurduğu bir elemanın izleyip yaz- masını sağlar; Dışişleri ilgilisi tarafından hazırlanan görüşme tutanağı ilgilisine gönderilir ve son biçi- mini alan tutanak metninin arşivlerde yer alması sağlanırdı. Gül'ün açıklamalan gösteriyor ki, ikili görüşme- lere Dışişleri'nden bir memuru almayı reddeden RTE, ikili görüşmeleri "istediğibiçimdeyazıp" Dı- şişleri'ne gönderiyor. Böylece son döneme ait Dışişleri arşivleri, artık önemli görüşmeleri somut biçimde yansıtmıyor. RTE sadece kişisel görüşleriyle tarihi yanıltmı- yor; ayrıca aynı konu ileriki günlerde ele alındığın- da devlet politikası açısından önemli yanılgılara olanak hazırlıyor. • •• Bu durumu Turgut Özal icat etti. İkili görüş- melerde tutanağı hazırlayacak Dışişleri'nden bir il- giliyi bulundurmamaya özen gösterdi. ABD başkanlarıyla (örneğin baba Bush ile) Be- yaz Saray'da yaptığı konuşmaya zamanın Dışiş- leri Bakanı'nın girmesini istemedi. ABD Dışişleri Bakanı görüşmede hazır bulunur- ken Türk Dışişleri Bakanı yandaki bir odada bek- lemek zorunda bırakıldı. O görüşmelerde (özal'ın tutanağa yazdığı bilgi- ler dışında) ABD Başkanı ile veya bir önemli dev- letin başbakanı ile neler konuşulduğu, neler vaat edildiği hiçbir zaman öğrenilmedi. Çankaya'da göreve başladıktan hemen sonra 9. Cumhurbaşkanı Demirel'e, Özal'ın özellikle ABD Başkanı Bush'la yaptığı gorüşmelerin tutanakla- rını görüp görmediğini sorduğumda aldığım yanıt; bir tutanak var olsa bile Özal tarafından yazıldığı- nı, kimi gorüşmelerin tutanağına rastlamadığını gösteriyordu. Gül'ün açıklamalarını, RTE'nin tutumunu yadır- gamamak gerekiyor. Gelişmelere, tepkilere, olası gelişmelere, olası tepkilere göre davranmak bu kadroya özel bir du- rum. Başbakan'ın tutanakları kendi görüşüne göre düzenlemesi (görüşmeyi kendine göre çarpıtma- sı) kendi geleceğiyle ilgili tutkusundan (belki de korkusundan) ileri geliyor. • •• Tsunaminin ağırvurduğu Aceh'teyıkılmayan ca- mi önünde Hac günlerinde Suudi Arabistan'dan şeriat nutukları atmakla ünlenen -bugünkü- Bayın- dırlık Bakanı Zeki Ergezen, gazeteciye "Görüyor musunuz heryer çökmüş ama cami ayakta kalmış. Allah'ın takdiri" diyor. Halkınınyüzdeyüzü Müslümanolan Aceh'in Dı- şişleri görevlileri "Bu bize Allah'ın tokatıdır. Bizi uyarıyor" diyorlar. Marmara depreminden sonra açık saçık giyinen Türk halkını Allah'ın cezalandırdığını söylemediler mi? 28 Şubat'ta irticai kadrolaşma savıyla Enerji Ba- kanlığı'ndan atılan Önder Piyade'yi -Cumhurbaş- kanı iki kez veto etmesine karşın- bu hükümet ba- kanlıkta üst düzey bir göreve getirmedi mi? Bu kafa değişmez. Ülkemizde de, Asya'nın bir ucunda da bu kafa aynı kafa. Eurovision'da 'Rimî Rimi Ley' • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Ukıay- na'da düzenlenecek 50. Eurovision Şarkı Ya- rışması'ndaTürkiye'yi Rimi Rimı Ley adlı parçayla Ciülseren temsil edccek TRT tarafindan düzenlenen Eurovision Şarkı Yanşması Türkiye Fınalı'nde, Türkiyc'yi yan- şan 7 eser arasından lirdmç Tunç'un Rimi Rimi Ley adlı şarkısıyla Gülseren'in temsil clmesine karar verildi. fstanburda lodos uyarısı I lstanbul Haber Servisi - Afct Koordinasyon Merkezi (AKOM) yetkilileri, bu akşamdan itibaren şiddetlı lodosla birlikte hızh kar eri- mesi beklendiğını ıfade elti. lstanbul Biiyük- şehır Belediycsi Başkanı KadirTopbaş da karlann erimesi sonucıı olıışabilecek su bas- kınlarına karşı sorunlu bölgelerdeki evlerın boşaltılabileceğinı söyledı. AKOM'dan yapı- lan yazılı açıklanıada, Istanbul'da pazartesi günü yağmvır beklendiğı belirtildi. Soba, aynı aîleden 4 can aldı • İSTANBUL (AA) - Kâğıthane'de, aynı aileden 4 kişi evde ölü bulundu. Yetkililer ailenin soba- dan sızan gazdan zehirlenmiş olabileceğini söyledi. MehmetAkıf ürsoy Mahallesı litibank (addesi'ndeki evlcrinde yaşayaıı Aksüt aılesın- den haber alamayan komşulan eve girdi. Evde, Muammer Aksüt (51) ve eşi Binnaz (44) ile ço- cuklan Jlyas Zafer (22) ve Süleyman Tuncay Aksüfün (24) cesedi bulundu. Aileden bir kişi de hastaneye kaldııılarak tedavi altına alındı. Putin: Dış borçları bîtîrîn • MOSKOVA (AA) - Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rıısya'nın dış borçlannın tü- münün, mümkün olan en kısa sürede kapatıl- masını istedi. Putin, Rusya Maliyc Bakanı Aleksi Kudrin ile göriişmesi sırasında, tiim dış borcun en kısa sürede kapatılması taraftarı olduğunu söyledi. Kudrin de yaptığı açıklamada, Rusya'nın dış borcıınun toplam 115 milyar dolar civarında olduğunu ve bu borcun ortalama faizinin yüzde 7 ve 13 arasında degiştiğini kaydettı. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin 2. olağanüstü genel kurulu bugün yapılacak Amacınıız Kemalizm iktidanANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu) - Atatürkçü Düşünce Der- neğı (ADD) Genel Başkanı Er- tuğrul Kazancı, ADD'nın, Ke- malist aydınlanma devrimi ve Atatürkçü düşünce sistemini bir halk organizasyonu şeklindc kökicştirmeyı amaçladıgını bc- lirterek "Amaç, Kenıali/mi si- yasal iktidar yapmaktır" dedi. ADD'nın 2. olağanüstü genel kurulu hugün yapılacak. Gazi Üniversitesıiktisadi îdari Bilim- ler Fakültesi Yüzüncü Yıl Salo- nu'nda gerçekleştirilecek genel kurul, saat 09.00'da başlayacak. Genel kurul öncesınde Cumhu- riyet'e açıklamalarda bıılurıan ADD Genel Başkanı Ertuğrul Kazancı, 520 şubesi bulunan derneğc bağlanmak üzere yurtdı- şındaki 40'tan fazla ADD örgii- tünün de başvurduğunu söyledi. Genel kurul kararı almalarında DerneklerYasası 'na uyarlamalar yapma gereğinin önemli rol oy- nadığını belirten Kazancı, bir di- ğer etkenin de "örgütün güve- nine tekrar başvurmak" oldu- f;unu söyledi. Kazancı, "tsmet nönü der ki 'Şartlar tanıamla- nınca ihtilallermeşrudur'. ADD Genel Kurulu, altı ok ilkesi et- rafında bir kadro haıekâlına, bir Anadolu devinimine, lııı kııksal perspektife güçlü bir şekilde sahne olacaktır" dedi. Ayakta kalan tek IdeoloJI 21. yüzyılın, emperyalist sal- dırılann diinya halklannı huzur- sıız ettiği bir dönem olduğuna dikkat çeken Kazancı, "20. yüz- yılın dünyayı kan ve atcş için- de bırakan sürecinden sonra, uygar ve akıllı bir gelişim tab- losuna ulaşılnıış değildir.Ayak- ta kalan tek ideoloji olan Ke- malizm, altı ok ilkt-sini içeren silinmez niteliğiyle Türk ulu- sıına rehbcr olma ö/elliğini u mut olarak sürdürmektedir" diye konuştu. Ne Batı ne de Doğu Günümüzde Türkiye'nin de içinde yer aldığı en büyük tehdi- din ABD'den geldiğini vurgula- yan Kazaneı, "Irak'taki çirkin savaşa, iç ve dış yardakçılarına karşın ülkemizi sokamayan ABD, Büyük Ortadoğu yoluy- la başta Ortadoğu olnıak üze- re Asya veAfrika halklannı is- tila etmek yolundadır. AB ise ABD'nin her açıdan yanında- dır" görüşünü dile getırdı. AB'nin Türkiye için en küçük yararı olmadıgını kaydeden Er- tuğrul Kazancı, AB politikasın- daki teıncl ögenin Sevr'e dayalı olduğunu ve sömürgeciliğe otur- duğunu belırtti. Ka/ancı, "Çağdaş uygarlık dü/eyi, ne Batı ve ne de Do- ğu 'ya dayalı, ancak Kemaliz- min altı ok ilkcsinde yer alan ve insanlığm ortak ilerleme, kal- kınnıa ürünlcrinden ve yine in- sanlığa nıal olmıış bilim, akıl ve teknikten hümaniznı esası- na dayalı olarak varılacak a- maç demektir" diye konuştu. Nysa antik kentinden çalınan kabartma Nazilli'debir bahçedegömülü bulundu Cumhuriyet yakalattı• Baştarafı 1. Sayfada guncular, kabartmayı koruyan demir parmaklıklan "elekt- rikli spiral testereyle" kestik- teıı sonra bir kamyonete yükle- yip kaçmışlardı. Yılbaşında bu haberi yayım- lamamızdan sonra yöredeki bir kaynağımız, kabartmanın Na- zilli'de olduğunu, el değiştirdi- ğini, hcnüz yurtdışına kaçınl- madığını bildirmişti. Bu bılgileri Nysa Kazı Heye- ti, Aydın Müzcsi ve yerel gü- venlik yetkilılenne aktardık. Zaman zaman yerel güvenlik yetkilileri de bizi arayıp bilgi- mıze başvurdular. Daha sonra Sultanhisar Em- niyeti'nin, bilgilerimizi dogru- layan istihbaratı üzerine, Aydın Emniyeti ıle Jandarmasının iş- bırliği sonucunda kabartma, Kadir Sevici adlı bir kişinin Pınarbaşı mahallesinde Zeytin- lik adlı bir yerdeki bahçesinde gömülü olarak ele geçirildi. CÖzaltında kalp ölümü Saıııklarda yapılan aramada ayrıca iki tabanca, mermiler, bir bıçak, birkaç kilo altın tozu •' •:;.••• ' ,• î * , : ve antık sikkeler bulundu. Ah- metTunç ve Ahmet Peker ad- lı kişilerin soygunda rol oyna- dıktan sonra bunları Latif Okay ve Yusuf Dönnıez'c 1600 dolara sattıklan, kabart- mayı da Sevici'nin bahçesine gömdükleri ve 100 bın dolara müşteri aradıkları saptandi. Kabartmanın ele geçirilmesin- den sonra gözaltına alınaıı üç kişiden Okay'ın, önceki gecc jandarma karakolunda, aşırı heyecan sonucunda kalp buna- hmından öldüğü, kaldırıldığı hastane yetkililerince açıklan- dı. Aydın Jandarma ve Emniye- ti'nce iki Ahmet'in arandığı öğrenildi. 'Kent, Aiiah'a emanef Nysa antik kenti daha önce birkaç kez soyulmuş, husızlar antik tiyatro içine soktuklan vinçleyükledikleri bazı kabart- nıaları dakaçırmışlardı. Sağla- dığımız bazı bılgiler sonrasın- da soyguncuların izlerinin be- Iirlenmesi üzerine Ödemış yo- luna bırakılan kabartmaları bir çoban bulmuştu. Nysa Kazı Heyeti Başkanı Vedat tdil, bu olaylar lıakkın- da şunları söyledi: "Kaçakçı- larııı Nysa'ya dadandıkları biliııiyordu. Beklenen bir so- ımçi n. Ören yerlerimizde gü- venlik kesinlikle yok. Dünya- ca iinlü kentlerinıiz Allah'a emanet. Güvenlik önemli." SARIGÜL: ÖNÜMÜ KESMEYE ÇALIŞTI BaykaVa manevi tazminatdavası UÜ'DEN TÜRKMENLERE DESTEK ABD konferansına üniversite engeli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP'denkesinih- racı istenen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a 100 milyar liralık manevi tazminat davası açtı. Baykal'ın, "kesin ihraç istemiyle" YDK'ye sevk edilen Sangül'e 45 milyar li- ralık tazminat davası açnıa- sının ardından, Sarıgül de Baykal'a 100 milyar liralık manevi tazminat davası açtı. Sangül'iin avukatı Murat llaznedar tarafından Şişli Nöbetçi Asliye Hukuk Mah- kemesi'ne verilen dilekçede, Baykal ve parti yönetimi eleştırildi. Baykal'ın San- giü'ü rüşvetçilik ve şarlatan- lıkla suçlayarak politik ola- rak öniinü kesmeyi hedcde- diğı belirlilen dilekçede l)avalı Deniz Baykal ne savcıdır ne de yargıçtır" denildı. Sarıgül ayrıca, kara- rın Türkiye'de en yüksek ti- rajlı üç gazetedcn birinde ya- yımlanmasını istedi. LEVENT GENCELLt BURSA-IJludagÜniver- sitesi (UÜ), Bursa Ticaret ve Sanayi Üdası (BTSO) bünye- sınde kurulan ABD Bilgı Bü- rosu'nun ABD lstanbul Baş- konsolosluğu ve BTSO kat- kılanyla gerçckleştırmek is- tedigi "ABD ve Ortadoğu İlişkileri" kt)nfcransı talebi- ni reddetti. Uludağ Üniversitesi Genel Sekreterlıği tarafından yapı- lan açıklamayı, Rektör Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran adı- na Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Geııç imzaladı. Açıklamada "Irak'ta ve özellikle Kerkiik'leki Türk- nıenlerin çıkarlarının ABD tarafından dikkate alınma- masıveTürknıenlerinetnik bir grubun insafına terk edilmesi nedenleriylc AB- D'li bir diplomatın Uludag Üniversitcsi'nde konuşma- cı olarak konuk edilmesi üniversitemizce uygun gö- rülmemiştir" denildi. I BaştarafıArha Sayfada Uyanık olup da başımıza iş gel- mesin diye bütün aklı erenler gece gündüz çalışıyorlar. Bu konuda reklam sektörü diye akıl almaz bü- yüklükte bir sektör yaratılmış du- rumda. "Aman, vatandaş uyanıp da kendine yararlı işleri dü.şün- meye kalkmasın" diye keskin akıllı, cin fıkirli kinı varsa bir ara- ya gelmiş, bize yol göstermeye başlamışlar. Ne iyi etmişlerkı biz- len düşüıınıe zahmetinden kurtaı- nıışlar. tşte biz de reklamlarla ne yenir, ne içilır, ne giyilir, neye bi- nilir, ncrde oturulur, öğrenip duru- yoruz. Eğer reklamlar olmasaydı ne yapardık! Sonra televizyonlar da "Aman öyle programlar ya- paum ki ınillet rahat rahat uyu- MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Niçinuyuyoruz?.. sun" diye dizi üstüne diziyaparak yardınıımıza koşuyorlar. Öyle ek- ranlara bakıp dururken düşünme- ye ne zaman kalıyor ne de mecal. Hani, aptal kutusıı diyorlar ya, sa- hiden dognı, bız baka baka aptal- laşıyoruz. Başkasını bilmem de bız aplal olmanın çok faydasını gör- dük. Etlıye sütlüye kanşmıyoruz. Otlııya da kanşmıyoruz ya, aptal- lık çok hoş bir şey. Ne gösterirler- se ona bakıyoruz. Neyı beğendi- rirlerse onu beğeniyoruz. Göster- nıedikleri şeylerden haberimiz ol- muyor ki bu da çok iyi. Uyanıp da ne olacak? Bu menılekette uyuya- nın başına iş geldiğini duyan var mı? Yaşasın mışıl mışıl uyİcular. uykudan kim zarar görmüş ki?.. jMTenı kardeşım, kım atıyor bu ±1 laflan ortaya? Ne demek "Neden uyuyoruz"? Uykum gel- di uyuyorunı, onun da hesabını mı vereceğız? Yoksa bu da Avrııpa standartlarına mı giriyor? Ben uyurum arkadaş, kime ne? Uykum kaçtığı zaman "Neden uykun ka- çıyor" diyen var mı? Hem bu uy- ku nereye kaçıyor? Siz bunlarla il- gilenın. Uykuyu sevmek de mi suç? Milletin işi gücü yok, "Ne- den uyuyoruz", bilmem "Neden öksürüyoruz" bunlarla uğraşı- yor. Yazık, bunlara verilen parala- ra. Benim uykum geliyor, yatıyo- rum, ııyuyorum. Kime dert oluyor bu? Şurda fakirin elınde bıruyku- su kalmış, onunla uğraşmayın beyler. Ister ııyur, ıster uyutulur. Siz milletı uyandırıp da ne yapa- caksınız? Tarih boyunca "Dyan ey millet" diye bağnlmış. İyi de "uyan" diyenlere ne olmuş, mil- let de uyanmış mı, buna bakacak- sınız. Sen bunlara aldırma vatan- daşım, söylenenler dipsiz kuyu, sen mışıl mışıl uyu. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada yolsuzluklarla suçlanıyor ama, aslında değişen bir durum yok. Ihaleler aynı yöntemlerle yapılıyor. Dev- let yine aynı yöntemlerle zarar ediyor. Yine aynı yön- temlerle yeni zenginler yaratılıyor. Öncelikle vurgulayalım ki, halen soruşturma ne- deniyle gözaltına alınanların suçlu olup olmadıkları kesin değil. Yargı süreci sonuçlanmadan bu konu- da kesin bir şey söylenemez. Ancak kesin olan bir şey var. O da şu: Siyasi iktidarlar kendilerinden önceki dönemde yapılan işlerin çoğunda yolsuzluk bulup üzerine gi- diyor ama, kendi dönemlerinde de aynı yöntemle- rinsürmesiniengelleyemiyorlaryadaengellemiyor- lar. Enerjiden başlayalım... Bugünkü anlaşma yön- temleri geçerli olduğu sürece Enerji Bakanlığı'nın başına kim geçerse geçsin yolsuzlukları önleyemez. Çünkü, halen etkin biçimde uygulanan yöntem şu: Devlete elektrik ve doğalgaz satan kurumlar, dev- let bunu alsa da almasa da paralarını eksiksiz ka- salarına koyuyorlar. Diyelim ki bir doğalgaz santralı devletle anlaşma yapıp belli bir fiyat üzerinden elektrik satmaya baş- ladı. Tüketimde azalma oldu ve gereksinim düştü. Santraldaelektrik üretmemeyebaşladı. Parasını yi- ne de alıyor. Adı serbest piyasa olup da kazancın bu kadar ga- rantili olduğu başka bir ülke var mıdır, bilmiyoruz! Hal böyle olunca sistemin işlemesi sektör temsil- cileriyle bürokratların eline kalıyor. Onlar da sık sık son operasyondaki suçlamaların kahramanı olu- yor... Bu bağlamda soralım: Sistem böyle devam ettikten sonra arada bir ya- pılan operasyonlar sepete su doldurmak değildir de nedir? Yolsuzlukla mücadele edeceğim diye iktidara ge- len AKP'nin pek çok ihale yöntemi tıpkı Enerji Ba- kanlığı'ndaki gibi tatsız dedikodulara yardım ve ya- taklık edecek açıklarla dolu. örneğin, iletişim teknolojileri konusunda anlaşma imzalanıyor, ortada ne proje var ne somut bir hedef. Ama, işin kime yaptırılacağı kesinleşiyor! Örneğin, bölünmüş yollar diye yeni bir karayolu ulaşım yöntemi ortaya atılıyor. Düşünce Türkiye ger- çeklerine ve güncel gereksinimlere uygun. Ancak ihale sistemine bakıyorsunuz, neredeyse her 40-50 kilometrede biryüklenici değişiyor. Ankara'ya kadar ulaşan fısıltılara göre, kimi kasabalarda iktidara ya- kın 3-5 serbest meslek sahibi bir araya geliyor. Şir- ket kurup yol ihalesi alıyor. Elinde malzeme, ekip- man olmadığı için de araya adam koyup Karayolla- rı Genel Müdürlüğü'nün olanaklarını kullanıyor. Böyle bir yapı bölünmüş yol kadar yolsuziuk da üretmez mi? Anadolu'dan Ankara'ya gelelim ve soralım: Başbakanlık binasının yenilenmesi için yaklaşık 20 trilyon lira harcandığı söyleniyor. Bu binayı kim ye- niledi? İşi hangi ihale yöntemiyle aldı? ödemeler nasıl yapıldı? Bu konuda da kulağımıza değişik söylentiler ge- liyor. Eğer Başbakanlık kamuoyunu aydınlatıcı bir açıklama yaparsa, biz de yazarız. Dedikoduların ger- çek olmadığı ortaya çıkar! Devlet elektrik mi üretir? Üretmeeeez... Devlet kâğıt mı üretir? Üretmeeeez... Devlet çimento mu üretir? Üretmeeez... Devlet demir-çelik mi üretir? Üretmeeez... Ne üretir? Sırtından dönem zengini üretir... ankcum(W cumhuriyet.com.tr Demirkent anıldı • lstanbul llaber Servisi - üünya gazetesinin kurucu.su Nezılı Demirkent, ölümünün 4. yı- lında törenlerle anıldı. Aşiyan Mezarlığı'ndaki mezarı başında yapılan aruna törenine Demir- kent'ın yakınları, İ iirkiye Gazeteciler C'emı- yctı Başkanı Orhan lîrinç, gazeteciler ve Diin- ya gazetesı çalışanları katıldı. Diinya Gazetesi Genel Yaym Yönetmeni Üsman S. Arolat, "Bireylcr doğar, yaşar, ölür. Bıreyler bıraktık- ları eserlerle yaşar. Nezih Demirkent de kur- muş olduğu Diinya gazetesi ile yaşamaya de- vam ediyor" dedi. Demirkent ayrıca tstanbul Sanayi Odasf nda düzenlenen "Kentler sana- yılerini anlatıyor" konulu toplantıda da anıldı. RJ ve IPI'den hükümete protesto • htanbııl Haber Servisi - 1 iirkiye Gazeteciler Sendıkası'mn da (TGS) üye olduğu Uluslarası Gazetecılık Federasyonu (VU) ve Uluslarası Basın Iinstıtüsü (IPI), Başbakan RecepTayyıp Eıdoğan'a mektup göndererek, Star gazetesi ve televizyonunda işten çıkanlan kişiler hak- kında duydıığu kaygıları dile getirdi. Mektup- ta hükümetten bu krizi TGS ile profesyonel bir diyalogla çözülmesi istenildi. Jandarmadan eroin operasyonu • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Van tl Jandarma Konnıtanlığı'nca şüpheli bir araçta yapılan aramada, aracın yan döşemeleri içinde ve koltıık altında gizlenmiş 176 adet paket halinde 90 kılo eroin ele geçirildi. Van îl Jan- danna Komutanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre araçta bulunan Naci Karataş ıle Rıfat Köse çıkarıldıklan malıkemeee tutuklanarak Van Gürpınar C'ezaevi'ne konuldu. Istasyonda yangın: 2 ölü • MURADİYE (AA) - Van'ın Muradiyc ılçe- sinde bir benzin istasyonıında çıkan yangında Nihat Songül (33) ve Sevdın Baydemir (31) yaşamını yıtirdi. Yangınm Nihat Songül ve Sevdin Baydemir'in sobayı benzinle tutuştur- mak istemesi üzerine benzin bidonunun alev almasından kaynaklandığı öğrenildi. Yangın- da Nizamettin An da yaralandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle