Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 2005 CUMARTESİ
HABERLER
DUNEADABUGUN
ALİ StRMEN
Yazarımız yurtdışında bulunduğundan
yazılarına ara vermiştir.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
PROF. DR. İSA EŞME:
Eğitim huzuru
bozulmak
isteniyor
FtGENATALAY
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın üııiversitelerdeki
türban yasağmın kaidırılmasına ilişkin çalışma
yaptıklannı açıklamasına eğitimcilerin tepkileri
sürüyor. Maltepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Dckanı Prof. Dr. tsa Eşme, "Türkiye türban ko-
nusunu, büyük bedeller ödeyerek aşmıştı. Bugün
iiniveı sitelcrinıizdc böylc bir sorıııı yoktur. Şinıdi,
lıem dc cn yclkililerin tcrcihi ilc konu ycnidcn gün-
deme getirilerek zihinler bulandırılmakta, eğitim
huzuru bozulmak istennıcktedir" dedi.
Prof. Dr. Eşme, AKP hükümetinin, iktidaragel-
dıği günden berı, ortaöğretimdeki eğitim soranla-
rı gündeme geldiğinde, "Mesleki Eğitim" adı al-
tında tmam Hatip Liseleri'ni, üniversitelerden ve
YÖK'ten söz edildiğinde de "okıınıa özgürlüğü'"
adı altında türban konusunu gündcmc gctirdigine
dikkat çekti. Eğitimde binlerce sorun varken, gün-
demde yine türbanın bulunduğunu vurgulayan
Prof. Dr. Isa Eşme şunlan söyledi:
"• Kız çocuklanmız
'inançları gereği' ba-
şörtülü olarak ııııi-
versiteye girseler ne
olacak diyoriar. Böy-
lcdüşünenlerşu soru-
lara da açık yürekli-
likle cevap vermeli-
dir:
• Okul çağında
bulunan 18 milyon
öğrendnin 8 milyonu
kız öğrencidir. lîa^-
bakanınuzın dcdiği
gibi 'ınançlı Müslü-
man olmanın gereği
türban takmak' ise,
bunu sorun gören 3-
5 binin dışındaki kız-
lanmızinançsız Müs-
lüman mıdır?
• tslamda kadın-
lar için bir kıyafet
standardıvar nudır?
Türbanın, başörtü-
sünedönüşmesi gibi, çarşaf ve peçeyedönüşmesi na-
sıl cngellcııcccktir?
• Bu serhestliğin arkasından, sınıfta kı/ ve er-
keklerin ayn saflarda oturnıası, inancuı gereği adı
altmda önc sürülccck ycni talcplcr nasıl cngellene-
cektir?
• 1980'li yülann ortalannda üniversitelerde
başörtülü olanlann sayısı parmakla gösterilecek
kadar azken, bu oran 28 Şubat 1998 öııccsi tersine
dönmüştü. Örtünme baskısuun sonucu olan bu ge-
lişmenin tekrarı nasıl engellenecek?"
'Türbanlı Cumhurbaşkanı eşlne alıştırma'
Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer de "Av-
rupa lnsan Haklan Mahkemesi'nin, Danıştay'uı ve
AnayasaMahkemesi'nin bu konuda verdiği karar-
lar ortada. Bu kararların ötesinde bir düzenleme-
yi yapnıayı zorlanıak, Türkiye'nin yeni beliısizlik-
lere,yeni krizlere sürü klcıımcsinc neden ohıcaktıı"
diye konuştu. AKP'lilerin, tabanlanna verdikleri
taahhütleri zaman zaman yerine getirmek adına bu
tür tartışmaları kamuoyuna getirdiklerini hatırla-
tan Dınçer, şöyle devam etti:
" Kcııdi doğallığuıa bırakılsa bu konuda böyle bir
sorun ortaya çıkmayacak. Ben kinısenin sırf moda
olsun diye siyasal simge haline getirilmiş olan tur-
banla kendini örttüğünü düşünmüyorum, bu bir
ideolojik Iavırdır, bir tutumdur. Yoksa doğal örtün-
meye kinısc bir şey demeyecektir. Bu konu, bir öz-
gürlük alanının genişletilmesi olarak değerlen-
diriiemez. Tam tersine kaduun özgürleşmesinin
önünde engeldir. Bu konunun gündcmc getiril-
mcsî, cumhurbaşkanlığı hamlelerinin altyapısuu
oluşturuyor. 'Cumhurbaşkanı eşi de türbanlı
olabilir'e ahşürıyorlar. Ağaca bakarken ormam
kaçırmamak la/ını."
-Zİğitimde binlerce
sorıuı varken,
gündemde yine
türbanın
bulunduğunu
vurgulayan Prof
Dr. tsa Eşmc,
bunun huzuru
bozmaktan başka
bir amaca hizmet
etmediğini belirtti.
AÇIKTEŞEKKÜR
Onlarca değerli tıp doktorunun
riskli bularak yapmayı göze alamadığı
Bel kayması ve bel kîfeçlenmesi ı
ameliyatını büyük bir başarı ile
gerçekleştirip mucizevi bir biçimde
ikinci gün beni yürütmeyi başaran,
ağrılarımı dindiren, kendini halkına ve
mesleğlne adamış, mütevazı
devlet memuru ve ulusumuzun
değerli tıp adamı,
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi
Beyin ve Sinir Hastalıkları Cerrahisi
Ana Bilim Dalı Başkanı (0532 261 50 25)
Prof. Dr.
SEBAHATTÎN ÇOBANOĞLU
ve değerli ekibine,
özveri ile çalışan bölüm personeline
teşekkür ederim.
NAHİDE TÜFEKCİ
YÖK Başkanı, AKP iktidarmı, yasalara ve kamu yararma duyarlı olunması için uyardı
Teziç: Türban siyasi simgeANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-Rektörler, öğrenci affı ve türban ko-
nusunda AKP hükümetıni uyardı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. ErdoğanTe-
ziç, üniversitelerde "siyasi simge ha-
line getirilen" türbana ilişkin yasa-
ğııı yargı kararlarıyla "açıklığa ka-
vuşturulduğıuur söyledi. Teziç, "Bu
kararlan aşahilmek vc yargı karar-
larını etkisiz hale getirmek için yapı-
lacak yasal düzenlemeler de yerine
göre ya kanuna karşı ya da anayasa-
ya karşı hilc oluşturur1
" dedi. Üniver-
sitelerarası Kurul (ÜAK) da "savu-
nulamaz" olarak nitelendirdıği öğ-
renci aftının "yarardan çok zarar
gctireceğini'" vuıguladı.
Rektörler Komitesi ve ÜAK dün
TEZİÇ'TEN ÇAÖR1
'Öğretim
üyelerine
zam
yapılsın'
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - YÖK Başkanı Prof. Dr. Er-
doğan Teziç, tüm öğretim üyeleri-
nin ücretlerinin arttırılması için
teklif hazırladıklarını bildirdi.
Profesör ve doçentlerin maaşla-
nna Bülent Ecevit hükümeti döne-
minde zam yapıldığını, ancak bun-
dan araştırma görevlilerinin, okut-
manların, çevirmenlerin ve uz-
manların yararlanamadığını kay-
deden Tezıç, aradakı açığı da ka-
patacak ve tüm öğretim üyeleriııi
kapsayacak şekilde yeni bir ücret
artışı teklifi hazırladıklarını söy-
ledi. Özellikle araştırma görevli-
lerinin ücretlcri düşük olduğu için
üniversitelerden aynlmaya başla-
dıklannı söyleyen Erdoğan Teziç,
bu önenlerinin ne kadarının kar-
şılanacağını bılemediklerini kay-
dederek "Biliyorsıuıu/; Türkiye'nin
ckonomisi1MF ilc bağh gidiyor. İs-
tckolsa bilc acaba ne kadar rahat
bir sonuca vanhrşüphelerimiz var.
Ancak biz pasif kalînadık. Bu ko-
nuda YÖK olarak hiç hareket et-
miyor değiliz" diye konuştu.
Teziç, emekli öğretim üyelerinin
vakıf üniversitelerinde sözleşmey-
le çalıştıklannda emekli maaşla-
nnı alma konusunda sıkıntı yaşa-
madıklarını ancak devlet üniver-
sitelerinde ek ders ücreti alama-
dıklannı anlattı.
• Rektörler Komitesi'nin ardından toplanan ÜAK'nin en önemli gündem maddesini öğrenci affı
oluşturdu. Kurul tarafından hazırlanan ortak açıklamada, affin üniversitelere büyük yük getirdiği
ve "vicdanlardaki eşitlik ilkesini ciddi olarak zedelediği" bildirildi.
YÖK'te toplandı. Rektörler Komi- "etkisiz hale getirmek* için yapıla- anlatan Teziç, "Bunun bugüııc ka-
tesi'nin açılışında konuşan YÖK
Başkanı Teziç, üniversitelerdeki tür-
ban yasağı ve öğrenci affı konusun-
da önemli açıklamalarda bulundu.
Türbanı, "Üniversitelerdesiyasi sim-
ge haline gelmiş giysi biçiıni" diye
niteleyen Teziç, konunun üniversi-
telerin konusu olmadığını söyledi.
"Bu konu, hem AİHJV1, hem Anaya-
sa Mahkcmcsi hem de Danıştayımı-
zın içtihatlarıyla, kararlarıyla açık-
hğakavuşmuşhirkonudur" diyen Te-
ziç, söz konusu kararlan aşmak ve
cak düzenlemelerin yasalara ve ana-
yasaya karşı "hile" oluşturacağını
vurguladı.
Teziç, öğrenci affı konusunda da-
ha önce Milli Eğitim Komisyonu
Başkanı Tayyar Alükulaç'a konuy-
la ilgili taraf olmayacaklarını söyle-
digini anımsattı. Görüşmelerinde af-
la ilgılı bir düzenleme yapılmadan
önce, affın konusu, amacı, kapsamı
ve hangi takvim diliminde bir değer-
lendirme yapılacağının iyi hesap-
lanması gerektiğini vurguladığını
dar alınmış sonuçlan çok cüzzi. Ya-
ni, öğrencilere tamnan olanaktan
sonra yüzde 3-4'ü geçemeyen bir
îirüıı aluuyoı" dedi.
2000 yılında çıkarılan Af Yasa-
sfnın halen uygulandığını anımsa-
tan Teziç, yapılacak düzenlemede
bunun da dikkate alınması gerekti-
ğini söyledi.
Hükümetin bu konuda siyasi ter-
cıhlerinı kullandığını anlatan Teziç,
siyasi tercihlerin, kamu yararına uy-
gun olması gerektiğinin altını çizdi.
YÖK Başkanı Teziç, üniversitelerdeki türban yasağı ve öğrenci affi konusunda önemli açıklamalarda bulundu. (Fotoğraf: AA)
Rahşan Ecevit'ten yazılı açıklama: Türban karın doyurmaz
'Asıl amaç gündem değiştirıne'
ANKAJRA (Cumhuriyet Bürosu) -
RahşanEcevit dün yaptığı yazılı açık-
lamada, "Türban karın doyurmaz.
Başbakan gündemin konusunu de-
ğiştirmek istiyor" dedi. Ecevit'in,
"Kuran'da /ina kesinUkle yasakür.
Buna rağmen kendi hükümeti yeni
TCK'ye /iııanın suç olduğu hükmü-
nü koyamadT sözlerı dikkat çekti.
Ecevit, türban tartışmaları konu-
sunda ilginç bir açıklama yaptı. Baş-
bakan Erdoğan'ın "Türbanyasağını
doğru bulmuyorum. Kuran'a göre
kaılıuı11 toplumda türban takması ge-
reldyor" dediğini aktaran Ecevit, şu
görüşleri dile getirdi:
"Sayın Başbakan bu sözleri durup
dururken neden söylemiştir? Sayın
Başbakan gündemin konusunu de-
ğiştirmekihtiyacıyla böyle konuşmuş-
tur. ÇünkU gündemdeki konu 27 mil-
yon çUtçiyi ilgilendiren bir konudur.
Sayın Başbakan AB istiyor diye 27
milyon çiftçiden devlet desteğini çeki-
yor. 27 milyon insaııı açuğa mahkûm
ediyor. BeUd bir bölümünün de açhk
nedeniyle suça yönelebileceğini de dü-
şünmüyor. Acaba türbamn karın do-
yuracağmı mı sanıyor?
Sayın Başbakan, Kuran'a göre ka-
dmların başlanm örtmeleri gerekti-
ğini söyhıyor. Sayın Başbakan önceçe-
lişkilerden kurtulmalı. Kuran'da zî-
na kesinUkle yasaknr. Buna rağmen
kendihükümeti yeni TCK'ye zinanın
suç olduğu hükmünü koyamadı.
Çünkü AB'ye göre zina suç değil.
Türban konusuyla ise Avrupa Birliği
ilgilenmediği için Sayın Başbakan
rahathkla bastırabiliyor. Oysa kos-
koca Almanya'da ve Fransa'da ve
herhalde başka ülkelerde de türban
dini simge olarak kabul edildiğin-
den kamusal alanlarda yasak. Geçen-
lerde Diyaneften Sorumlu Devlet
BakamMehmet Aydın da, 'Başı ört-
mek Kuran'da kesin emir değildir'
denüşti."
Üstü kapalı olarak hükümeti uya-
ran Teziç, " Yasanıa organının bü-
tün tasarruflan kanunlar, bir siyasi
tcrcihi ifade eder. Ama bütün kamu-
sal işlemlerde olduğu gibi, siyasi ter-
cihlerin de gene kamu yararı amacı
ile olması la/ıııı. Eğer bu amacm dı-
şına taşıyorsa, bu (asarrııl"da kaıııııı
lann anayasaya uygunluğunun yar-
gısal denctinıiniyapanAnayasa Mah-
kemesi taranndan değerlcııdirilîr"
diye konuştu.
Siyasi tercihin amaç dışında kul-
lanılmaya başlamasuıın konunun ge-
lecek yıllarda da gündemde kalma-
sına neden olacağını belirten Teziç,
" Bu sürekli gündeme geliş, üniversi-
teleri tedu*güı etmektedir" dedi.
Af yarar değll zarar getlrlr'
Öğrenci affı, Rektörler Komite-
si'nin ardından toplanan ÜAK'nin de
en önemli gündem maddesini oluş-
turdu. Kurul tarafından hazırlanan or-
tak açıklamada, affın üniversitelere
büyük yük getirdiği ve "vicdanlar-
daki eşitlik ilkesini ciddi olarak zede-
lediği" bildirildi.
Ortak açıklamayı okuyan ÜAK
Başkanı Prof. Dr. Ismet Vildan Alp-
tekin, teklıfleyükseköğretimkurum
larınm son 25 yılda Türk gençliği-
ne yararlı olmak amacıyla tüm ku-
rallan yerine getirerek ve anayasal
eşıtliği gözeterek, titizlikle uygula-
nan eğitim-öğretim çabalarımn "yok
sayıldığnır söyledi. Bugüne kadar ka-
muoyunda bu çerçevedeki düzenle-
melenn gençlere yarar getirmediği-
ni belirten Alptekin, yasalann, üni-
versitelerdeki eğitime büyük yük ge-
tirdiğini söyledi:
"Türk yükseköğretim sistemi, bu-
günkü durumuyla geçmiş 25 yılda
yükseköğretim kurumlanyla ilişkisi
kesilmiş milyonlarca öğrenciyi ycııi-
den üniversitelere alnıa imkânına ke-
siıı olarak sahip değildir. Böyle bir gi-
rişimin bir taraftan büyük giiçliikleı-
lc sürdüı ülcn cğitimi işlcmcz hale gc-
tircccğL, bir taraftan da başanlı öğ-
renciyi cezalandırma sonucu doğu-
rabilecek bu kanunun konusu açı-
sındaıı da hukuka ve kamu yararı-
na aykırı olması nedeniyle gcçcrli şe-
kilde savunulması mümkün olma-
yan bir tasarruf olduğu kamuoyuna
duyurulur."
Alptekin, toplantıda, görey süresı
2 Şubat 2005'te sona eren YÖKüye-
si Prof. Dr. Alpaslan Işıkh'nın yeri-
ne seçim yapıldığını kaydetti. Se-
çimde Prof. Dr. Işıklı'nın 47, Prof.
Dr. tsaEşme'nin 82, Prof. Dr. tbra-
lıiııı Kaplaıf ın 5 oy aldığını bildiren
Alptekin, en çok oyu alan Eşme'nin
isminin YÖK üyeliğinc atanması
için Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer'e bıldirüdığini belirtti.
NOKTASl /ORAL ÇALIŞLAR oralcallslarQcumhuriyet.com.tr
Kerkük'e Askeri Müdahale...
New York Times (NYT) gazetesi durup
durup "Türkiye Kerkük'e müdahale ede-
bilir" haberini neden yapıyor? New York Ti-
mes gazetesi ciddi birgazete, üstelikABD
yönetiminin eğilimlerini de iyi izleyebile-
cek bir haber ağına sahip. NYT, bu haber-
leri durduk yerde yapmaz, mutlaka bir bil-
diği vardır, diye düşünmek gerekiyor.
TV kanallarını izliyorum, özellikle emek-
li generaller, Türkiye'nin Kerkük'e bir as-
keri müdahale yapmasının mümkün olma-
dığının altını çiziyorlar. ABD'nin işgali altın-
daki bir ülkeye ABD'nin izni olmadan mü-
dahale edilebilir mi? Türkiye'nin, ne siya-
si, ne de askeri gücü ABD'ye rağmen böy-
le bir operasyona girişmeye yetmez. Tür-
kiye'de bazıları (Ümit Ozdağ gibi...) bunun
yapılabileceğini söyleseler de kimse bu
tezleri ciddiye almıyor.
Birinci olarak ABD, böyle bir müdaha-
leye yeşil ışık yakmadan olmaz. ABD ken-
di ordusu orada iken böyle bir girişime ne-
den izin versin ki! Çünkü böyle bir askeri
müdahale, oradaki Kürtlere karşı birsavaş
ilanı anlamına gelir. Daha doğrusu onlarla
savaşmak için oraya gidilir. Böyle bir sa-
vaş ya da çatışma, bölgenin zaten karışık
olan yapısını tamamen altüst eder ve
ABD'nin girdiği batağın daha da derinleş-
mesi anlamına gelir. Ayrıca bu batağın içi-
ne Türkiye de çekilmiş olur.
Ümit Ozdağ gibi şahinler bile böyle bir
müdahalenin ancak orada bir iç savaş çık-
ması halinde mümkün olacağını söyledik-
lerine göre, ortada böyle bir müdahalenin
maddi ortamı yok diyebiliriz. Peki bütün bu
tabloya rağmen, NYT bu haberleri nereden
aldığı bilgilerle imal ediyor? ABD içinde bir
grup acaba böyle bir müdahale haberi çı-
kararak bir şeyler mi ima ediyor? Türkiye
içindeki bazı güçlerin bunu düşündükleri-
ni biliyorlar da onların önünü mü kesmek
istiyorlar?
Başka bir senaryo da şu olabilir: ABD
Irak'tan çekilirken, bu bölgenin sorumlu-
luğunu bir şekilde Türkiye'nin sırtına yık-
mayı planlıyor olabilir. Çünkü Kuzey Irak'ta
Kürtler, Araplar ve Türkmenler arasında, şu
anda bir iç savaş ortamı yok. Ancak gele-
cekte bunun olmayacağını kim garanti
edebilir? Çünkü bölge üzerinde çeşitli si-
yasi hesapları olan ülkeler, bu hesaplarını
uygulayabilmek amacıyla, içerideki ger-
ginlikleri kışkırtıp, bir çatışma ortamı hazır-
layabilirler. örneğin Türkiye'de, "Neden
Kerkük'e seyirci kalıyoruz?" diye yükselen
sesler bulunuyor. Hükümetin açıklamala-
rı da bir gerginlik olduğu izlenimi veriyor.
ABD de bölgeyi terk ederken, Türkiye gi-
bi bir ülkenin buraya müdahale ederek işin
içine girmesini sağlayabilir. Türkiye'de de
bu konuda hevesli olan çevrelerin olduğu-
nu bildikleri bir gerçek değil mi?
Bütün bunlar, tabii ki birer senaryo. Ben
NYT gibi bir gazetenin uluorta bu haber-
leri yapmasını anlayabilmiş değilim. Aklı-
ma gelenleri sıralıyorum. Türkiye'de işin
uzmanları, böyle bir müdahalenin mümkün
olmadığını tekrartekrar ifade etmelerine rağ-
men, bu konunun sıcak tutulması anlaşı-
labilir gibi değil.
Türkiye, Avrupa Birliği ile bugünlerde
müzakerelerin altyapısını hazırlarken, "Tür-
kiye, Kuzey Irak'a askeri müdahaleye ha-
zırlanıyor" türünden haberler, olsa olsa
Türkiye konusunda kafaları karıştırmaya
yarar. Avrupa'da zaten kafalarında soru
işaretleri olan tutucu çevrelerin ekmeğine
yağ sürer. AKP Hükümeti de sert açıkla-
malarıyla bu endişeyi arttıracak bir tavır
sergileyince, iş iyice ilginç bir hal alıyor.
Ben komplo teorilerine hiçbir dönemde
itibaretmedim. Bu nedenle NYT'nin habe-
rini de bir komplo mantığıyla değerlendir-
mek istemiyorum. Ancak sürekli kafamı
zorlamama rağmen bu haberlerin makul bir
nedenini de bulamıyorum. Bulduğum ge-
rekçelere kendim bile inanamıyorum.
Bütün bunları düşündükten sonra,
NYT'nin haberinin sansasyon yaratmak
isteyen bir gazetecilik dürtüsünden kaynak-
landığı sonucuna varıyor, kendimi rahatla-
tıyorum. Ancak Kerkük sorunu çok da in-
sanı rahatlatacak kadar kolay bir sorun
değil. Türkiye'yi yönetenlerin de bu konu-
da çok makul bir yol izlemediklerini görüp
endişeye kapılıyorum.
Bakalım zaman ne gösterecek?
Bu sene
onu sevdiğinizi
farklı bir şekilde
söyleyin.
Kumaşını,
modelini siz seçin,
biz mesajınızı yazalım.
Galleria a.v.m dgr, 374 (Kuyumculat Boliiinu) Atakoy 34710 lıtanbul
Teh (0212) S60 XX 9S Faks: (0212) 560 39 26 www.ruyalbiced.Luiu • into@royalbrccd.com