Katalog

AHUIK 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET J l i J V v J I l UİVJJ. ekonomi(5cumhuriyet.com.tr T İ SİAD Başkanı Sabancı, ekonomi ile ilgili algılamalann değişmesi gerektiğini söyledi Cari açıkriskinedikkat! Ayüenfîasyon 179 0.48 j ı Enjlasyona gıda ve giyim darbesi Ekanoıi Servisi - Kasımda tü- keticı ft-atlan, gıda, giyım ve ki- raflaki }ûksek oranlı artışlar ne- deniyle voizde 1.4'le tahminlerin oldukça üzerine gerçekleşirken TÜFE '±ki yıllık enflasyon yüzde 7.52'der yüzde 7.61'eyükseldi. Kasında yüzde 0.95 düşen üre- tici fijilanndaki (ÜFE) yıllık enilasycn ise yüzde 1.60'a kadar geriled;. Türkiye Istatistik Kuru- mu'nunlTÜlK), 2003 baz yıllı verilerİK göre, kasım ayı itibany- la yıllıjc enflasyon ise TÜFE'de yiLzde 7 6 1 , ÜFE'de yüzde 1.60 oldu. Yıın 11 ayında fiyat artış- lan da tiketicide yüzde 7.27, üre- tici fiyatarında yüzde 2.71 olarak hesaplardı. Kasım ayı itibanyla 12 aylık ortalamalara göre yıllık enüasyoı ise tüketici fiyatlannda yilzde 831, üretici fiyatlannda yazde 6*9 oldu. Ayncaçekirdek enflasyon yeri- ne açıklaıan TÜFE göstergeleri, mevsimlk ürünler hariç kasımda binde O.05, işlenmemiş gıda üriin- leri hariç yüzde 0.61, enerji hariç yüzde 1 »5 oranında arttı. Yenı etdekse göre, kasımda ay- lık baztte TÜFE'deki artış yüzde 1.40, yıllk enilasyondaki artış da yüzde 7 61 olarak gerçekleşti. TEVTİIC BJLGYN:~~ Yapı Kredi de ayarlama yapüdı İSTANBUL(AA) Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Ku- rumu(BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin. "Yapı Kredi büanço- ssnda son dönemde yaşanan geliş- mekr, ahcı ile sancı grupların bazı kilemler üzerindeki ayariamala- rodan, yani karşıhk ayırmalann- dtn kavTiâklanmaktadır'* dedı Bılgın, AA muhabirinin, Yapı Kredi Bankası 'nın 9 aylık bılanço- & ile ilgili sermaye yeterliliği ko- Ejsundakı tartışmalara ilişkin so- nsu üzenne, Yapı Kredi Banka- s. nın sermaye yeterlilik rasyosu- Ejı hıçbir dönemde.yüzde 8'ın al- na düşroediğini, yüzde 10'un al- ua dahi inmediğini söyledi Hem vainde hem uzaklan denetimlerde idediklen rasyonun yüzde 10'un aana inmediğini belirten Bilgin, -una YapıKredi bilançosunda son iinemde yaşanan gelişmeJer. 30 [•Hilbilançosu. abcı ile satKi grup- Inn bazı kalemler üzerindeki rarlamalanndan yani karşıhk »ırmalanndan kaynaldanınakta- ir. Bunun dışındaki ayarlamalar & bence Koç Grubu ile Çukurova Grubu'na sorulması gereken kar- aklardır" dedı Öte yandan bugünden iribaren şçerlı olmak üzere banka, YTL .nsı konut kredisinin aylık faız aanı yüzde 1 .20'den yüzde 1.14'e aiirdi. Ekonomi Servisi - Türki- ye Sanayici ve İşadamlan Derneği (TL'SİAD) Başka- m Ömer Sabancı. cari açı- ğın milli gelire oranının 2005 'te yüzde 6.5 civannda gerçekleşeceğini tahmin et- tiklerini, bu boyutta bir açı- ğın, geçmiş deneyımler ışı- ğında değerlendirildığinde, bir risk faktörü olarak gö- rühnesinin doğal olduğunu söyledi. Ancak Sabancı, fi- nansman yapısındaki iyi- leşmenin, Türkiye'de cari açık ve yarattığı riskler ko- nusundaki algılamalann değişmesi gerektirdiğini de ifade etti. • Bu yıl için açığın Mili Gelir'e oranını yüzde 6.5 olarak tahmin ettiklerini belirten Sabancı, bunun risk olduğunu ama ekonominin yapısındaki değişimin de gözden kaçınlmaması gerektiğine, açığın finansmanında olumlu yönde farklılaşmalar yaşandığına dikkat çekti. TÜStAD ile Koç Cniver- susa yeterti ölçüde yer ver- nında olumlu yönde ciddi sitesi Ekonomik Araştırma Forumu'nun düzenlediği "Uluslararası Sermaye Ha- rekeüeri: Yükselen Piyasa- lar İçin Sırada Ne Var?" başlıklı konferansta konu- şan Ömer Sabancı, geçmişi temel alan değerlendirme- lerde ekonominin yapısın- daki degişim ve açığın fı- nansman yollan noktaları- nın gözden kaçırılmaması gerektiğine dikkat çektı. Ömer Sabancı, "Bu iki hu- meyen değerlendirmelerde, cari açığın yol açabüeceği risklerin çok daha büyütül- müş olduğunu ve bu dunun karşısında uygulanması ge- reken ekonomi politikası önerilerinin de doğru nokta- ya odaklanmadığını görii- yoruz" değerlendirmesi yaptı. "Bugün karşı karşıya bu- lunduğumuz açık rakanum, geçmiş yülaıia karşılaşürdı- ğunızda açığın finansma- farknlaşma olduğunu görii- yoruz. tçinde bulunduğu- nıuz dönemde, kamu fi- nansman dengelerinde gö- rülen ciddi ivileşme, cari açı- ğın finansmannun geçmişe oranla çok daha sağhkh ya- pdmasma imkân sagiamak- tadır. Cari açığın finansma- nı, bütçe açıklaruun; faizle- rin, enflasyonun düştüğü ve kurda oynakhğın azaldığı bir ortamda gerçekkşmek- tedir" dıyen Sabancı'ya gö- re daha uzun vadeli ve borç yaratmayan finansman yol- lanna doğru bir yönelim var. Şoka karşı tedbirti olun IMF Türkiye Temsilcisi Hugh Bredenkamp ise, geçmişte cari açığın hızla büyüyen ithalata dayandı- ğını, kriz öncesi ithalatın büyüme hızmın ihracatm 6 katı olduğunu belüierek "Ekonomi daha evvelki dö- neme göre çok daha güçlü. Ama yine de bir şok olsa. bu şokıuı nasıl karşılanacağına üişkin tedbûier konusunda her zaman hazır olunmah" dedı. Reklamcı Ali Taran'a göre, akıllarda kalmak için tüm yerli ürünlerde kullanılmalı Türkiye bayrakla markal AüTaran. Ekonomi Servisi- Ünlü reklam- cı Ali Taran. sanıldığının aksıne Türkiye'nın dış ülkelerde seçkın bir ımaja sahip olduğunu ıfade ederek "eğer Tûrkne kötü tanını- yor olsaydı yabancdar geHp bura- da büyük yaarunlar vapmazdj" dedı. " Yüreklı Eğitım ve Danışmanlık tarafından bu yıl altıncısı düzenle- nen "Marka Konferansr dünya- nın önde gelen marka ve ıletışim danışmanlannjn konuşmalanyla devam ediyor. Marka konferansının ikıncı gü- nünde "Türkiye Markaa" konu- sunda bir konuşma yapan ünlü reklamcı Taran, Amenkalılann • Ali Taran, Amenkalılann ürettikleri her ürüne kendi ba>Taklannı yapıştırdıklannı, bunun için de dünyada herkesin Amerikan bağrağını ezbere çizebileceğini kaydederken konferansta Hülya Avşar ve Okan Bayülgen de konuştular. ürettıkleri her ürüne kendi bayrak- lannı yapıştırdıklannı. bunun için de dünyada herkesin Amerikan bağrağını ezbere çizebileceğini kaydetti. Türkiye'nin de bu konu- da şanslı olduğunu kaydeden Ta- ran. "Bizim bayTağımız da akılda kaucı, göze hitap eden bir unsur. Bu bakınıdan markalaşmakama- cıyla bayrağunızdan yararlanma- lnız" dedı. Konferansta konuşan sanatçı Hülya A\ r şar, Türkiye'de sanatçı ohnanın önce kötü bir ış yapılı- yormuş gibi algılandığını, daha sonra sanatçının canı çıkıncaya kadar çalışarak kendisirü ispat ettiğini söyledi. Avşar, "En sonunda gerçek sanatçı unva- nına ka\ uşuyorsunuz. Slarka- laşmak, önce sanatçı ol- maktan geçiyor. Marka ohnak, bi- razukalahkveşi- mankhk gerekrj- rir" dedı. r Emekli Sandığı öldükten sonra 1618 kişiye ödediği 5.7 trilyon liranın peşine düştü Mezardald emeküye ıııaaş Genç aileler küçükaraba pazarını büyüttü FORD YENİ FIE8TA VE FUSİON'U TANITTI Ekonomi Servisi - Ford Otosan Genel Müdürii TurgayDurak, Türkiye'nin demografik yapısındaki değişiklik ve genç ailelerin ortaya çıkmasıyla küçük otomobil pazannını büyüdüğünü açıkladı. 2002'de Türkiye pazanna sunulan ve bugüne kadar 33 bini aşan satış rakamıyla Fiesta. Ford Focus'un ardından Ford markasının Türkiye'de en çok satılan ikinci modeli oldu. Ford Otosan Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Aykut Ozüner, Fiesta'nın Türkiye'de elde ettiği başanrun arkasında birkaç önemli falctör bulunduğunu belirterek "Fiesta, ilk 2002'de lanse ettiğimiz 1.4 lirre TDCi motor seçeneği ile küçük otomobillerde sessiz, ekonomik ve güçlü dizel motor dönemini başlatû. Geçen 3 >ıl içinde 5 kapıh araç saüşlan içinde payını artörarak 1 Kasım 2005 itibanyla B segmentinde en çok satılan 5 kapıh modd oldu" dedi. Fiesta ve Fusion'da 1.4 litre TDCi motorun yanı sıra yenı nesil 1.6 litre 90 PS TDCİ motor seçeneği de yer alıyor. • 70 yaşm üzerinde görünen emeklilerin kayıtlan incelenerek başlanan geniş çaph araştrrma sonucu Emekli Sandığı, ödediği paralan gen ahna yoluna gidecek. Ekonomi Servisi-Emekli Sandığı, öl- düğü halde yakınlan tarafından maaş- lan ahnan 'mezardald emeJdfler'in pe- şine düştü. Emekli_Sandığı Genel Mü- dürii Mehmet AB Özy«r'in verdıği bü- giye göre sandık, mezardaki emekhler için bir araştırma başlara. Ök aşamada kurum siciünde 70 yaşuı üzerinde gö- rünen emeklilerin kayıtlan tarandı ve bu kişilere üişkin bilğiler tek tek gün- celleştirildi. Bu inceleme sonucunda Emekli Sandığı'ndan aylık alan 70 yaş üzerindeki 321 bin 822 hak sahibinden 1618'inin hayatta olmadığı, ancak ölüm olayı bildirilmediği için kurumun buki- şilere maaş göndermeye de\'am ettiği belirlendi. Bu kişilerin emekli ayhklannın da ATMkartlanyla yakınlan tarafindan çe- kildiği belirtildi. Emekh Sandığı, ölüm tarihlerine göre 1618 kişiye öldükten sonra bu şekilde toplam 5.7 trilyon lira maaş ödendiğini ortaya çıkardı. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü, 70 ve üstünde yaş grubuna girenlerden sonra 60-69 yaş grubundaki emekhler için de aynı tür inceleme başlattı. San- dık, daha sonra da 60 yaşın alnnda olup da kurumdan emekli maaşı alanlan in- celemeye alacak. 1618 kişinin maaşlannın nerede ve ne şekilde çekildiğinin araştınldığını be- hrten Emekli Sandığı Genel Müdürü Özyer, "Tespitlerinardından emekliay- iüdarmı alan kişüeriçin smcılara suçdu- \ıuiısunda bulunacağız. Haksız yere ödenen emekli aybklarmı da Merkez Bankası'nuıreeskontfaiziniişleterekge- ri abna yoluna gideceğiz" dedi. Ölüm sonrası emekli maaşı ödenme- si işlemi, daha önce de SSK ve Bağ- Kur'da gündeme gelmişti. ÖNCELlK 9'DA Nemalar 8 Aralık'ta ödenecek Ekonomi Servisi - Zo- runlu Tasarruf nema öde- melennin 8'incisi 8 Ara- lık'ta başhyor. Sekizinci taksit ödeme- leri, daha önce anapara ile önceki nema ödemelerin- de olduğu gibi, işveren veya kişisel baş.vuru şek- linde yapılabılecek. Kişisel başvurularda ödemeler aşağıdakı plan çerçevesinde, tasarrufu teşvik hesap numarasınm son hanesine göre sırayla yapılacak. Buna göre, ta- sarrufu teşvik hesap nu- marasınm son hanesi 9 olan hak sahiplerine 8 Aralık'ta ödeme yapıla- cak. 1 olan hak sahipleri nemalannı 20 Aralık'ta alabilcek. DÖNERZORDA Ruslar Jast food'aalıştı Ekonomi Servisi - Rusya'nm başkenti Moskova'da geçen yıl 750 miryon dolarlık bü- yüklüğe ulaşan fast food sektörünün. bu yıl en az yüzde 20'lik büyüme ile 1 milyar dolar sınınnı aşacağı bildiriliyor. Türk döneri ise Mosko- va'da hijyenik şartlardan uzak yerlerde satıhnası nedeniyle istenen yere gelebilmiş değil. Mazotu koklar, 4 cebinizi kollar. Temsa Prestij Deluxe az yakar, çok kazandmr. «MKjansaarıt "Otıbüsit daka kıyifl!" İŞÇİNİN EVRENENDEN ŞÜKRAN SONER Suçüstü Işkence için dolaştınlan marıkûmlan taşıyan uçak- lann ortaya çıkması, suçüstü, bence ABD'den çok AB'liler için geçerli. Ne de olsa ABD'nin savaş suçla- n, işkence dosyaları sabıkaları çok yükselmişti. Ebu Garib, Guantanamo cezaevlerinden dünya kamuoyu- na ulaşan fotoğraflar, insanlık suçunun boyutlannı ka- nrtlama anlamında yeterince çarpıcıydı. Mahkûmların taşındığı CIA'ya bağlı şirketlere ait uçakların görüntüleri, "seyyar ışkence merkezleri" kavramını yerleştirme anlamında bir başka soğuk duş etkisi yapıyor. Tek ideoloji, dünyaya demokrasıyi yay- ma görevini üstlenmiş zengin kuzey ülkelennin, em- peryalizmin, aslında çıkarlan adına ikiyüzlülüğünün sı- nır tanımazfığını, insan haklan ihlallerinde, vahşette yaratacılık boyutlannın nerelere vardınlabileceğini gös- teriyor. Doğrusunu ararsak, ABD, AB cezaevlerindeki ko- şullan yansıtan çok fazla sinema filmi gördüğümüz için, demokrasi, hukuk düzeninde bile sınırtann, yön- temlerin insanı donduran acımasızhk boyutlannda ola- bileceği üzerine bir fikrimiz var. Yine de ABD, AB hu- kuku, demokrasilerinin elvermeyeceği işkence, sorgu- suz, hukuksuz tutuklama, sorgulama için, işkence edi- leceklerin, sorgulanacaklann uçaklaria ülkelerden ül- kelere taşınmalan, icraatın ülkeler kayıtlannda görül- memesi öngörülmüş. Seyyar sorgulama, ışkence yerlerinin, icraat alanla- nnın nereler olabileceği üzenne, uçaklann iniş kalkış- lanndan bir sonuç çıkanlmaya çalışıldığında zengin kuzey, uygar Batı dünyası bıraz dondu kaldı gibi. în- gittere'ye, en ınsan haklanndan yana geçinen Kuzey Avrupa ülkelerine, AB'nin merkez ülkelerine, tabii ABD'ye yakınlıklan ile bilınen çevre ülkelerine onlarca, yüzlerce uçağın ıniş kalkış kayıtlan ortada. Gerçi Av- rupa siyasileri ABD'ye hesap sormaktan söz açıyor- lar. Ama neyin hesabını soracaklar? Kimi AB medya- sında yeralan yorumlardadaaltı çizıldiğı üzere, adı ge- çen ülkelerin istihbarat örgütlennden habersiz bir uy- gulamanın olmuş olması söz konusu değil. Suç ortaklığı çok yaygın, aklanabılmek çok zor. Ha- ni Doğu Bloku'nun parçalanmasının ardından, ideolo- jilerin, tarihin sonunun geldiğini ilan etmişlerdi ya. Bir anlamda haklı çıktılar. Dünyada olup biten vahşetin su- çunu yoksul güney ülkelerine, hatta işin ideolojik, sö- mürü boyutunu saklamak üzere, kültüriere, dine ya- mamaya çalışıyoriardı da "kültürier, uygarlıklar, dinler çatışmasından" soz edip duruyorlardı ya.. aslında ger- çek insan haklan ihlaleri, vahşetin, çıkariann bencilli- ğinde uygarlığın merkezınde en kaypak, en acımasız boyutlannın saklandığında suçüstü vaziyetleri oldu. Hanı bazen büyük biryazar, sanatçı, sinemacı, bü- yük bir yaratıcılıkla insanlığın asıl burjuva adı verilen, en varsıl, en iyi eğitim görmüşler arasındaki çarklan- nın işleyişine zum yapar, maskeleri düşürür ya... Yok- sul ve yoksunlann acımasız yaşam koşullannda hep gözler önünde olan vahşetin maskeli, en acımasız bo- yutlannı görünce donup kalınz ya... Demokrasinin, hukuk düzeninin izin veremeyeceği boyutlar, ölçüler içinde sorgulama, işkence için, tut- saklan uçaklaria bir yerden bir başka yere taşımayı akıl etmek, en gizlenebilecek yerin en umulmadık yer ol- duğunu düşünerek, kimi uygariığın simgesi en zengin ülkelerin, kentlerin asken üslenni kullanmak, genellik- le de demokrasiye özenmeyecek ülkelerde karar kıl- mak... Şeytana papucunu ters giydirmek gibi bir şey. Yine de olmadı. Bir biçımde bir yerden ipliği paza- ra çıktı. Asıl bundan sonrasını merak ediyorum. Bun- dan sonrası daha önemli. Gerçek sınavı, gizli örgütfe- ri, siyasi iktidarlan suç ortaklığı yapmış ülkelerin halk- lan verecek. Asıl sınavdan demokrasiler, uygarlık, ABD, hele de AB parlamentolan, siyasileri geçecekler. Gör- memezlikten gelmeyı, hafife almayı, yok saymayı se- çerlerse, dünyaya, insanlığa demokrasi dersi verdik- leri, vermeye kalkıştıklan ülkelerin halklanna nasıl he- sap verecekler? Evet, insan haklan, evrensel hukuk, savaş suçlan, işkenceler konusunda hesap verme sı- rası uygariığın patentinin kendilerinde olduğunu öne süren zengin kuzey ülkelennin iktidarlan, tüm siyasi- leri ve halklannda... Bu büyük suçüstünün kaçışj yok... sonena cumhuriyet.com.tr Eski BOTAŞ yöneticilerine dova ANK\RA(CuınhııriyetBürosu)-Eski BOTAŞ Ge- nel Müdürü Gökhan Bildacı hakkında, Reşit Kemal Kıhç'ın Bakû-Tiflis-Ceyhan Proje Du-ektörlüğü Sa- vunma Sekreterliğı'ne atanmasında görevini körüye kullandığı ıddiasıyla dava açıldı. Ankara Cumhuriyet Savcısı Abdullah Ayhan Şan, Enerji Bakanlığı Tefhş Kurulu'nun suç duyurusu üzerine başlattığı sonıştur- mayı tamamlayarak Bildacı ve atamaya ilışkın belge- leri hazırlayan Naime Işık hakkında asliye ceza mah- kemesinde davaaçtı. Iddıanamede. Bakû-Tıflıs-Cey- han (BTC) petrol boru hattuun Türkiye bölümünün BOTAŞ tarafından yapılmasının kararlaştınhnası üze- nne BTC Proje Dırektörlüğü adı altında bir birim oluşturulduğu ve BTC Proje Dırektörlüğü Savunma Sekreterliğı kadrosunun da ihdas edildiği belirtildi. UZANLAR'IN SİLAHLARISATILDI Uzan, Bilgin ve Balkaner aileler inin ya- nı sıra şahıslardan haczedilen silahlar Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından açüan ihaleyle toplam 230.265 YTL'ye satıldı. TMSFKonferans Salonu 'ndaki ihalede yer alan silahlar arasında 12 bin YTL ile en yüksek mu- hammen bedele sahip olan tüfek Hakan Uzan üzerine kayıthydı. İhalede aynca 9438 adet 9 milimetrelik mermi de alıcı buldu. TÜRKÇE BUSINESSVVEEK BAYİLERDE BOATSHOVV'UNTEKNEGEZİSİ Dünvanın önde gelen ekonomi dergilerinden Bu- sinessWeek, artık Türkçe olarak da yayımlam- yor. Genel Yayın Yönetmeni Serdar Tııran imza- h sunusyazısında, BusinessWeek kendini hafta- lık bıryorum ve analiz haberciliği dergisi olarak tammlıyor. Dergide, lojistikten eğitıme, özeldos- yalardan sağhk, pazarlama, bilişim ve insan kay- naklarına, bılim ve teknolojiden fınansa kadar çok çeşitli konularda haber ve analizler yer alı- vor. Derginin vayımlanması dolavısıvla düzen- lenen geceye Business tVeek Uluslararası Yayın- lar Genel Direktörii Bob Dawking de katıldı. t f l NTSR Fuarcılık, "Uluslararası Istanbııl Boat- show 25. Yıl" etkinhkleri dahilinde "Tarihten Bu Yana Denizler Ülkesi Türkiye" projesini hayata geçiriyor Buproje kapsanunda 6 Aralık Salı giinü Türkiye nin denizcilik başanlannı anlatmak, vat, tekne ve gemi üretiminde Türkiye nin dünyada ikinci sıradayer almasını sağlayan tersane üreticilerini tanımak, tekne- den mega yatlara uzanan farklı hikâyeleri din- lemek üzere Tuzla Tersanesı ne bir hasın gezisi düzenlenecek. Gezi sırasmda denizcilik sek- töriindeki farklı üreticiler zıyaret edilecek.