Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 ARALIK 2005 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edırne Kocaelı Çanakkale Izmir Manısa Ayclın Denızli PB PB PB B PB Y Y PB 8 7 8 12 10 8 10 8 Sınop PB 10 Adana PB 13 Samsun P B 8 Mersın PB 15 Trabzon PB 8 Dıyarbakır B Gıresun PB 8 Şanlıurfa B Ankara B 3 Mardın Eskışehir PB 2 Siırt Konya PB 0 Hakkârı Sıvas S -2 Van Zonguldak PB 6 Antalya PB 14 Kars K -2 Berlın Marmara, Ege Karade- n,z ve Doğu Anadolu bolgelen parçalı bulutlu, Ege kıyılan Batı Akde- nız ın batı kıyılan. Doğu Karadenızın doğusu ile StOCkholm K 0 Madnd Doğu Anadolu nun do- Lpndra Y_ gusu yağışlı geçecek Amsterdam Y~ Havasıc^lığıbatıbol- BrÜksel K~ gelenmızde bıraz arta- = rp- cak. dığer yerierde K a r l s [L onemlı br değışıklık ol- Bonn K_ mayacak MÜnih K 1 ZÜnh DIS MERKEZLER K 0 Moskova K -9 Budapeşte Madnd vlyana Belgrad Sofya Roma Atına K Y K K K Y Y 1 9 1 2 7 12 14 K 1 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre Y K K Y K PB B 20 3 15 5 12 -9 16 K 11 Paryal' "\ Buiullu ^ ÇOK bulutlu ı Yagmurtu C~\ Karl > Suiu kar ı Gok gurultulu Başbakan'ın Zorunluğu... • Baştarafı 1. Sayfada bu noktada patlak ver- miştir; yoksa ortada Sa- yın Başbakan Erdoğan'ın işadamlan ve sanayicile- re -deyim yerindeyse- sal- dırması ve savcıları eyle- me çağırması için bir ne- den yoktur. Başbakan Erdoğan ter- cihini TÜSİAD'dan değil, daha çok AKP'ye yakın kesimden oluşan MÜSt- AD'dan (Müstakil Sana- yiciler ve tşadamları Der- neği) yana koymaktadır. fki dernek arasında yan- sız kalabilmesi olanaksız gibidir. Gerçek böyleyken uzun lafa ne hacet... Cumhuriyet Kerkük-Hayfa boru hattına işlerlik kazandınlmasına yönelik çalışmalar hız kazandı Kürt petrolü IsraiPe akacak MAHMUT GL'RER ANKARA - tsrail ile Irak arasında doğrudan petrol alışverişinı saglayacak olan Kerkük-Hayfa petrol boru hattına işlerlik kazandınlmasına yönelik çahş- malann hız kazandığı öğrenildi. Ker- kûk-Yumurtalık petrol hattından yapı- lan sevkıyata önemli bir engel teşkil edecek olan hattın onanlan bölümlerin- den petrol aktarımına başlandığı dile getirildi. Edinilen bilgilere göre, Israil ile Irak arasında 56 yıldır kapalı bulunan Ker- kük-Hayfa petrol boru hattına yeniden işlerlik kazandınlması için çalışmalara başlandı. Diplomatik kaynaklar, petrol boru hattının tsrail ıçerisindeki bölü- münün zarar görmediğını, ancak Irak'- ta kalan bölümün çeşitli kısımlannda kınlmalar olduğunu belirtti. Bu kınk ve çatlak bölümlerin zamanla onanldı- ğını bildiren kaynaklar, kalan kısımlar üzerindeki çahşmanın sürdüğünü kay- dediyor. 1200 mil uzunluğundaki boru hattı 1936 yılında Hayfa Limanı'na u- laştınlmıştı. Ancak bu hat yaklaşık 56 yıldır Arap-Israil gerginliği nedeniyle kapalıydı. Bu nedenle Kerkük-Yumur- talık petrol boru hattı oluşturulmuştu. Kerkük-Yumurtalık boru hattı Irak'ın Kerkük ve diğer üretim sahalanndan elde edilen ham petrolü Ceyhan Lima- nı'na ulaştınyor. Hattın Türkiye'deki bölümü ıse yak- laşık 1 milyar dolara yapılmıştı. tlk Körfez Savaşı döneminde BM'nın I- rak'a uyguladığı ambargo nedeniyle 1990'da işletmeye kapatılan boru hat- tından, 1996'da sınırlı sevkıyat gerçek- leştirilmeye başlamıştı. Bu çerçevede 6'şar aylıîc dönemler itibanyla petrol sevkıyatı yapılıyordu. BM'nin Irak'a verdiği izinler doğrultusunda, Irak-Tür- kiye ham petrol boru hattından, 2000 yılında 285 milyon 715 bin varil, 2001 yılında 230 milyon 855 bin vanl ham petrol taşındı. 2005 yılında hattan 75- 80 milyon ton petrol sevkıyatı yapıldı. Türkiye'nin zaranna olacak Yabancı kaynaklardan edinilen bilgi- yegöre, Hayfa hattının geliştirilmesine yönelik bir proje söz konusu.Boru hat- tı şimdikı kapasıtesı olan yıllık 5 mil- yon metreküplük hacminde tutulmaya- cak ve 30 milyon metreküpe genışleti- lecek. Bu kapsamda Musul-Kerkük yö- resindeki yıîlık petrol üretiminin yüz- de 40'ının Havfa hattı ile Akdeniz'e ta- şınması öngörülüyor. Bu durumdaTür- kiye'nin, Akdeniz'dekı petrol pazann- da gerileyeceği ifade ediliyor. '1 Mart tezkeresine yanıt' Enerji uzmanı Necdet Pamir, Ker- kük-Hayfa boru hattının kapasitesinin 5 milyon ton olduğunu belirtirken Yu- murtahk hattından yılda 75 milyon ton petrol geçtiğini anımsattı. Pamir, bu ka- pasitedekı iki hattın ilk etapta karşılaş- tınlmasının yanlış olacağını, ancak hat- tın zamanla geliştirilmesi durumunda Türkiye için ekonomik açıdan bir teh- dıt oluşturabileceğini vurguladı. İsra- il'de, "1 Marttezkeresi"ninTBMM - den geçmemesı nedeniyle Türkıye'ye cephe alan gruplar bulunduğunu ifade eden Pamir, hattın yeniden çalışmasının da bununla ilgili olabileceğini söyledi. AÇI MUMTAZ SOYSAL Para Oyunları EKONOMİ yazarı Vahap Munyar, Kahraman- maraşlı bir girişimcinin serüvenini ve geleceğe dö- nük hesaplannı yazmış. Söz konusu işadamının 2003 başında birikmış 1 milyon dolariık fonu varmış. Arazi satıp kredi de al- mış ve 5 milyon dolara bir dokuma fabrikası kur- muş. Işleri iyi gitmiş, çalışıp çabalamış ve epey dış- satım yapmış ama, borç ödeme ve kur düşüklüğü yüzünden beklediği kârlıhğa erişememiş. Verimi ve kârını arttırmak için krediyle 5 milyon dolarlık yenı makine yatınmı yapmayı planlarken: "Ekyatınmye- rine fabrikayı satsam, acaba daha kârtı ne yapabili- rim?" diye şöyle bir düşünmüş. Sorup soruştur- muş, yepyeni fabrikanın şimdi ancak 4 milyon do- lar edeceğini öğrenmiş. Fabrikanın değeri artaca- ğına 1 milyon dolar azalmış. Geçen zaman ve üç yılda harcanan emek de cabası. Bunun üzerine, üşenmeyip birtakım hesaplar yapmış. Görmüş ki, eğer2003 başında 1 milyon do- larını o zamandan beri portföyde değerlendirsey- miş bugün eline 2.5 ile 5 milyon dolar arasında pa- ra geçmiş olacakmış. Şöyle: Mart 2003 başında, 1 milyon dolar 1 tril- yon 629 milyar 355 milyon lira ediyor. O tarihte Daşlayıp biriken paraları çeşitli tarihlerdeki faiz ve vadelere göre hep Hazine bonolarına yatırsa, bu- gün parası 3 trilyon 713 milyar 102 milyon TL'ye erişmiş olacakmış. Şımdiki kurla yeniden dolara çevrilince, 2003'teki 1 milyon dolar, bugün tam 2 milyon 731 bin 226 dolar! Borsaya girseymiş, 2003'teki para, her gün de- ğişen İMKB endekslerıne göre, bugünkü endeks hesabıyla 6 trilyon 846 milyar 878 milyon TL'ye yük- selmiş olacaktı, yani, 5 milyon 77 bin 403 dolar! Mart 2003'te, bu yollara hiç başvurmadan, yıllık yüzde 50 faizle bankaya yatırsa ve vade dolunca hiç bozmadan 2004'te yüzde 25 faizle yeniden va- deliye yatırıp aynı şeyi yüzde 17 faizle 2005'te ya- pınca, bugün eline 3 trilyon 468 milyar 24 milyon TL geçecek ve onu dolara çevirince 1 milyon do- ları tam 2 milyon 571 bin 764 dolara çıkmış ola- caktı. Toplumdakı çok küçük bir sınıfın kazanç ve ge- çim tarzı uzun yıllar boyunca bu oldu. Ama sız, yatırıma ve istihdam yaratmaya inandığınız için, Kahramanmaraş'taki gibi girişimcilere, bu hesap- lara aldırış etmeyip yine de yatırım yapmayı öğüt vereceksinizdir. Kaç kişiyi, ne kadar ikna edebilir- siniz? Ne yazık ki, Özal'dan sonra da uzun süre ayak- ta kalan "parayla ve kâğıtlarla oynama"ya dayalı sözde monetarist politikalarla, sıcak paraya, bor- sa oyunlarına güvenerek ve sanayide kazananların bile kazançlarının bir kısmını yine para oyunlarına yatırmalarına göz yumarak varılan nokta budur. Artık şaha kalktığı söylenen ekonomik gelişme- nin hâlâ çarşılara, küçük esnafa ve geniş halk yı- ğınlarına yansımamış olmasının temelindeki üretim- sizliğin nedeni de bu para oyunları değil mi? 'İnönü'nün yolunda ilerliyoruz' LozanAntlaşması'nın mimart tsmetînönü'nün ölümünün 32. yılındaAnıtkabir ve İnönü 'nün İzmir'de müzeye dönüştürülen evinde törenler gerçekleştirildi Haber Merkezi - Lozan Ant- laşması'nın miman, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. Cumhurbaş- kanı ve büyük önder Atatürk ün silah arkadaşı İsmet İnönü, ölü- münün 32. yılında düzenlenen tö- renlerle anıldı. İsmet inönü için Anıtkabir'de düzenlenen resmi törene, Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer'i temsilen Cumhurbaşkanlı- ğı Genel Sekreteri Kema! Neh- rozoğlu, Devlet Bakanı Ali Ba- bacan. Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Inö- nü'nün oğlu Prof. Dr. Erdal inö- nü ve kızı Özden Toker ile inö- nü'nün yakınlan katıldı. Tören, Nehrozoğlu ve beraberindeki he- yetin, AslanJı Yol 'dan yürüyüşüy- le başladı. Nehrozoğlu, "Cum- hurbaşkanı" yazılı çelengi, bü- yük öndenn mozolesine bıraktı, saygı duruşunda bulunuldu. He- yet, daha sonra ismet inönü'nün mezannın bulunduğu bölüme geçti. Cumhurbaşkanlığı adma Nehrozoğlu, Türk Silahlı Kuv- vetleri adına Orgeneral Koşaner, ailesi adına da Erdal tnönü ve Öz- den Toker'in, înönü'nün kabrine çelenk koymasının ardından say- gı duruşunda bulunuldu. Resmi tören, Prof. Dr. Erdal inönü ve Özden Toker'in taziyeleri kabul etmeleriyle sona erdi. Pembe Köşk'te de mevlit okutuldu. CHP Anıtkabir'de ~~ CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ın başkanlığındaki milletve- killeri ve parti yöneticılerinden oluşan heyet de Atatürk'ün ve is- met inönü'nün kabrine çelenk koyarak saygı duruşunda bulun- du. CHP tzmır il örgütü tarafın- dan ismet İnönü Müze Evi'nde düzenlenen törene ise CHP İzmir Millets ekilleri Türkan Miçoğul- ları. Bülent Baratab, Erdal Ka- rademir. Yılmaz Kaya, CHP Iz- mir II Başkanı Selçuk Ayhan. Konak Belediye Başkanı Muzaf- fer Tunçağ ve çok sayıda partili Anıtkabir'de düzenlenen törende İsmet İnönü'nün oğlu Erdal İnönü, babasının mezarına çelenk bıraktı. katıldı. Baratalı, burada yaptığı konuşmada, inönü'nün Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş senedi Lozan'ı imzalayan kişi olduğunu anımsatarak "Türkiye'ye çok partili siyaseti getiren bir kah- ramanın ölüm yıldönümünde beraberiz. Bütün gelenekçi de- ğerlere sahip olmasına karşın inönü, önemli bir demokrat, ilerici, devrimci, yenilikçi ve de- ğişimciydi. İsmet tnönü, çılgın Türklerin ikinci adamıdır" de- di. Muzaffer Tunçağ da, inö- nü'nün kültür ve sanata büyük önem verdiğini anımsatarak "İnönü her hafta Cumhurbaş- kanlığı Senfoni Orkestrası'nın konserine giderdi. Biz de kültür sanat yaşamına önem veriyo- ruz. GâMir İzmir nitelemeleri- nin arkasında kentin çağdaş yüzüne saldırılıyor" diye ko- nuştu. Selçuk Ayhan da, inö- nü'nün Türkiye'yi bılımin ege- men olduğu bir ülke halıne getir- mek için uğraş verdiğini söyledi. Adana'da CHP il ve ilçe yöne- tıcıleriyle ADD ve ÇYDD üyele- rinin de katıldığı Atatürk Par- kı'ndaki ilk törende konuşan ve büyük önder Atatürk gibi tnö- nü'nün de eksikliğinın kendinı hissettırdiğinı belirten CHP II Başkanı Serdar Seyhan. "Onun 'Bu ülkede namuslular en az na- mussuzlar kadar cesur olmalıdır' sözünü unutmadan Atatürk ve İnönü'nün yolunda ilerliyoruz. tnönü Lozan'a sahip çıkmanın Cumhuriyete sahip çıkmakla eşdeğer olduğunu o günlerde görmüştü" dedi. Malatya'da yoğun katılım Malatya'daki törenler inönü Anıtı'nda çelenk sunulmasıyla başladı. Saygı duruşu ve Istiklal Marşı'nın okunmasının ardından tören İl Genel Meclısi Salo- nu'nda devam ettı. Vali Osman Derya Kadıoğlu. 2. Ordu Komu- tanı Orgeneral Şükrü Sanışık. 2. Ordu Kurmay Başkanı \e Gar- nızon Komutanı Tümgeneral Tuncay Çakan. 7. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Mehmet Çetin, Cumhunyet Başsavcısı Mustafa Demirdağ. tnönü Üni- versitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Belediye Başkan Yar- dımcısı Sırrı Günaydın ile aske- ri ve mülkı erkân, CHP İl Başka- nı Niyazi Ergin Gökçe ve bazı srvil toplum örgütü temsilcileri- nin katıldığı törende Kurmay Al- bay Zafer Karataş, ismet inö- nü'nün askeri kişiliği konusunda bir konuşma yaptı. Rektör Yar- dımcısı Prof. Dr. Mustafa Kılıç. inönü'nün hayatı ve kişiliği baş- lıklı bir sunum gerçekleştirdi. Zonguldak'ta Gazipaşa Cadde- si ismet inönü Parkı'ndaki ismet inönü Anıtı önünde düzenlenen törende. Jandarma Öğretmen Binbaşı Hüseyin Keskin kısa bir konuşma yaptı. Törene, Zongul- dak Valısi Yavuz Erkmen, 3. Jandarma Tugay ve Garnizon Ko- mutanı Tuğgeneral Recep Onur, Belediye Başkanı Secaattin Gonca, Cumhuriyet Başsavcı Ve- kili Şemsettin Aksoy, İl Jandar- ma Komutanı Kıdemli Albay Ü- nal Ay>azoğlu, siyasi partı tem- silcileri ile öğrenciler katıldı. 'RÜŞVET ALMANIN iNCELÎKLERÎNt' ÖĞRETTÎLER ÎNTİHAR OLAYLARINDA ARTIŞ YAŞANIYOR Stajyerlere rüşvetdersi Ekonomik kriz öldürüyor Haber Merkezi - Edirne Emniyet Müdür- lüğü'nün gerçekleştirdiği ve 45'i gümrükçü, 19'u polis olmak üzere toplam 64 kişinin tu- tuklandığı operasyon sırasında 2 bin saat gö- rüntü kaydedildiği belirtildi. Görüntülerde, gümrükçülerin stajyer memurlara "rüşvet almanın inceliklerini" öğrettiklennin de tespit edildiği bildirildi. Emniyet Genel Mü- dürlüğü 3 başmüfettişi Edirne'ye gönderdi. Yetkıliler, Kapıkule Gümrük Kapısı'na memur takviyesinin sürdüğünü bildirdi. Edirne Cumhuriyet Savcılığı yetkilileri, Ka- pıkule Gümrük Kapısı'nda elektrikli ısıtıcı- lann içine konulan kameralarla elde edilen görüntülerin, yeniden izlenerek en küçük aynntılann bile değerlendirileceğini ifade ettiler. Görüntülerde, gümrükçülerin stajyer memurlara "rüşvet almanın inceliklerini" öğrettikJerinin de tespit edildiğini belirten yetkıliler, 12 günlük çekimle elde edilen gö- rüntülenn yaklaşık 10 günde deşifre edildi- ğini söylediler. Rüşvet amacıyla pasaport- lann arasma konulan paralara "conta" de- nildiğinin de ortaya çıkanldığı bildirildi. Bir polis yetkilısı, adliyeye sevk edilen gümrükçülerden birinin ifade vermek için sıra beklerken izin alarak tuvalete gittiğini, uzxın süre tuvaletten çıkmaması üzerine içe- ri giren polisin tuvaletin içme atılan parala- n gördüğünü anlattı. Bu paralan aldıklannı ve yapılan sayımda tuvalete 2 bin 150 Avro atıldığının belirlendiğini belirtti. Edirne Valiliği'nin günübirlikçilere pa- zartesi gününe kadar Kapıkule Gümrük Kapısı'na gelmemeleri yönünde yaptığı uyan üzerine, geçişler yanya düştü. Kapı- kule Gümrük Kapısı yetkililerinden edini- len bilgiye göre, bu uyannın Bulgar güm- rükçülere de bildirilmesiyle Kapıkule'den giriş çıkışlar azaldı. ANK\RA (ANKA) - Türkiye'de ıntihar sayılannın ve intihar edenlerin ülke nüfusu- na oranının giderek arttığı ve 2003 yılında on binde 3.9'la en yüksek noktaya çıktığı belirlendı. Özellıkle 1994 ve 2001 gibi kriz yıllannda, geçim zorluğu ve ticari başansız- lık gibi nedenlerle aile geçimsizliği yüzün- den yaşanan intiharlardaki ve toplam intihar- lardaki sıçramalar dikkat çekti. Türkiye Istatistik Kurumu, Cumhuriyetin kurulduğu 1923 yılından 2004 yılına kadar olan dönemin ekonomik ve sosyal gösterge- lerinden oluşturduğu Istatistiki Göstergeler 1923-2004 isimli yeni yaymda, Türkiye'de- ki intihar istatistiklerine de yer verdi. TÜ- iK'in 1974 yılından bu yana derlediği inti- har istatistiklerine göre, Türkiye'deki inti- harlarda özellikJe 1994 yılıyla birlikte önem- li bir sıçrama yaşandı. 2001 yılında da inti- har sayısında ve nüfusa oranında dikkat çe- kici bir sıçrama yaşandı. 2000 yılında 1802 olan intihar eden sayısı. 2001 yılında bır an- da 2 bin 584'e çıktı ve intihar edenlenn nü- rus içerisindeki oranı ise on binde 3.8 oldu. Yıllara göre intihar nedenleri, özellikle 1994 ve 2001 yıllannda intihar sayısında ve oranlannda gerçekleşen sıçramarun büyük ölçüde ekonomik nedenlerden kaynaklandı- ğma işaret ediyor. Özellikle 2001 kriziyle birlikte ışsızlik oranının yüzde 10'un altına inmediği son 3 yılda intihar oranının da on binde 3'ten aşağı düşmediği gözleniyor. 1993 yılında 179 olan geçim zorluğu ve ti- cari başansızhk nedeniyle intihar edenlerin sayısı kriz yılı olan 1994'te 251 'e yükseldi. 2000 yılında 407 olan yine geçim zorluğu yüzünden intihar edenlerin sayısı, 2001 yı- lında ise 673'e kadar çıktı. Aile geçimsizli- ği nedeniyle intiharlann da geçim zorluğuy- la paralel bir çizgi izlediği belirlendi. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada "Gerilim buzdolabına kondu." "TÜSİAD, AB için sustu." Bütün bu başlıklar iyi güzel de aklımıza şu soru takılıyor: "Peki, yargı ne olacak?" Başbakan, TÜSİAD yöneticilerine çıkışırken sa- dece koltuktan gelen gücünü kullanmadı, yargıy, da devreye soktu. Eline anayasa kitabını alıp ses- lendi: "Bu yaptıkları anayasal suçtur, harekete geçil- meli.." Aradan 24 saat geçmeden de yargı harekete geçti. Van 100. Yıl Universitesi Rektörü Prof. Aş- kın'a uygun görülen davranışı ve uzun tutukla- mayı onaylamadığını söyleyen Mustafa Koç hak- kında inceleme başlartı. Gelinen noktada TÜSİAD'la Erdoğan gerilimi buzdolabına koyduğuna göre, dolapta bir yer da- ha açmaları gerekecek; Koç hakkındaki incele- me! • • • Gazetelerdeki ortak bılgi, hükümet üyelerinin ve Başbakan'ın başdanışmanı Cüneyt Zapsu'nun, TÜSİAD yöneticileriyle yoğun telefon görüşmele- ri yapmış olması. TÜSİAD yönetiminin önceki günkü toplantısından dozu değişken bir açıklama çıkması bekleniyordu. Tele diplomasiyle bu durdurulmuş görünüyor. Acaba hükümet üyeleri TÜSlAD'a ne dediler? Akla yakın olan şu: "Yav, Başbakanımız bir başbakanlık etti işte! Ma- zurgörün. Çok da abartılacak bir şey yok. Başba- kan bu, döverde severde... Başbakan bir başba- kanlık etti diye bu kadar ciddiye almanın da gere- ği yok hani! Biz işimize bakalım... Bakın daha ya- pılacak bir sürü iş var. Satılacak bir sürü mal var. Onlarla uğraşalım..." TÜSİAD yönetimi de gerilimi tırmandırmama ka- rarı alırken yine gazete bilgilerıne göre şu yakla- şımla hareket etmış: "AB sürecine zarar vermeyelim." Ee doğru... Başbakan'ın olumsuzluklarını öne çıkarmak AB sürecini ciddi zarara uğratabilir! • • • Eskiden de hükümet-TÜSlAD gerginlikleri olur- du ama, gerilim iki kurumun arasında geçerdi. Bu kez yargı ciddi yara aldı. Yargı mensuplan tama- men kendi iradeleri ile hareket etmiş olsalar bile, kamuoyunun gözü önünde yaşanan olaylar, in- sanların farklı yorumlar yapmasına neden oldu. Başbakan yargıyı, adeta hükümet organların- dan biri gibi görüyor. Onlara nasıl davranıyorsa, yargıya da öyle davranmak istiyor. Ister mısıniz, önümüzdeki günlerde bağımsız yargı, Koç'u suçlu bulsun. Soruşturma kararı al- sın. Açsın davayı... Ister misiniz, Başbakan buna bozulsun. Açsın ağzını, yumsun gözünü: "Türkiye'de insanlar düşüncesini söyledi dye soruşturulmamalı. Hakkında dava açılmami. ... Yargı AB sürecine ayak uyduramadı!" Ama Başbakan uydurdu... O kadar güzel uydurdu ki... Etrafındakiler de cümbür cemaat ona ayak uy- durmaya çalışıyor. Uyduran uydurana... Bu kadar uydurma dostlar başına. Uyy durma, Başbakan'a ayak uydur... Oh tamam, uydu uydu... Herkes Başbakan'a uydu. O da şeytana, affedersiniz AB'ye uydu... Oldukmu uydu!.. ankcum ) cumhuriyet.com.tr SODEV'in ödülü Saylan'a verildi • İSTANBUL (AA) - Sosyal Demokrası Vak- fi'nın (SODEV) "Insan HakJan, Demokrasi, Banş ve Dayanışma Ödülü", Cağdaş Yaşamı Destekleme'Derneğı (CYDD) Genel Başkanı Türkan Saylan'a verildi. SODEV Onursal Baş- kanı Ercan Karakaş ve Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Cıngı, Taksim Hill Otel'de düzenlenen törende, Saylan'a ödülünü sundu. Saylan, ülke sorunlannın çözümünün Anadolu'da yattığını belirterek "O insanlann beklentilerini anlama- dan oturduğumuz yerden onlarca kitap da yaz- sak sorunlan çözemeyiz" dedi. Irak seçimi gaypîmeşpu' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Irak De- mokrat Türkmen Partisi Genel Başkanı Kasım Ömer, Irak'ta yapılan seçımlerin Irak'ı bölmeyi hedeflediğini ve işgal altında yapılan seçimlerin demokratik olamayacağını belirtti. Seçimlerden çıkan sonuçların "gayrimeşru" olduğunu söyle- yen Ömer. "Oluşturulacak parlamento ve bu parlamentodan çıkacak hükümet de gayrimeş- rudur" görüşünü kaydetti. Ömer. "Irak'ı bölme- yi hedefleyen sahte seçim sonuçlannı tanımıyo- ruz. Irak Iraklınındır. Bunu herkes aklında tut- malı ve adımlannı ona göre atmalıdır" dedi. Öcalan'ın yeğeni tutuklandı I ADANA (AA) - Adana'da, düzenlenen operas- yonla gözaltına alınan PKK lideri Abdullah Öcalan'ın 2 yeğeninden Mehmet A. tutuklandı. "Yurtdışına adam gönderme girişiminde bulun- duğu" iddia edilen Mehmet A. ile Safiye A, cuma günü gözaltına alındı. Mehmet A. ile bağ- lantı halindeki bir kişi de yurtdışına çıkmaya çalışırken Van'da yakalanarak tutuklandı.