19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 ARALIK 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Kehanet TBMM'de Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi göoşülürken CHP'Iİ Abdülkadir Ateş sorusuna yanıt anyor: "Topkapı Sarayı Müzesi HeA/asofya Müzesi'nin işletmelehnin yabancı bir ş/rkete verileceği söylentileri etrafta dolaşıyor. Işletmeyi bir Ispanyol şirketinin alacağı söyleniyor, doğru mudur?" Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, karşıhk veriyor: "Sayn Ateş, Topkapı Sarayı Müzesi ve Ayasofya yabancılara verilecek diye bir şey yok.r Abdülkadir Ateş, üstelryor: "Işletmesi?" Atilla Koç yanıtlıyor: "Işletmesini ihale etmeyi düşünüyoruz, ama yabancılar mı alacak, yerliler mi alacak, benim hiç kehanet âdetim yoktur. önceden birilerine ihale verme âdetim de hiç olmadı benim." Görüşmelerden çıkan sonuç: Topkapı ve Ayasofya yabancılara verilecek diye bir şey yok, ama ışletmeleri ihale edilecek Topkapı ve Ayasofya'yı yabancılar mı alacak, yerliler mi alacak bellı değil. Doğrusu, bunca kanşık bir işe kâhinler bile kanşamaz... IŞIK KANSÜ karts«@currmurfy«{.com.1 Kıbrıs gidiyor Çorap söküğünün ucunu çeki- yorlar: Rumlann mallan geri veri- lecek, Maraş Rumlara bırakılacak, Türk askeri KKTC'den çekilecek... KKTC'nin birinci Cumhurbaş- kanı Rauf Denktaş, Anadolu'yu kanş karış dolaşıyor, Kıbns'ın el- den çıkanlışını anlatıyor, anlatıyor, anlatıyor... Ek protokolün kabul edilmesi- nin milli davanın tabutuna çakıla- cak son çivilerden birisi olacağı- nı söylüyor. Oniki adaya, bir on üçüncü adanın eklenmesi haJinde Girit ömeğinde olduğu gibi Kıbns'ın boşalacağını vurguluyor. Adayı yi- tiren bir hükümetin ayakta dura- mayacağını aktanyor. Denktaş durmuyor, çırpınıyor. Gün geliyor, Kıbns'a "merhame- ten" sahip çıkılması için yalvanyor. Gün geliyor, KKTC'yi ortadan kal- dıracak anlaşmalara evet deme- nin "şerefsizlik" olacağını haykı- nyor... Denktaş, olumsuz gidişe dur denmesi için kendisini adeta par- çalıyor. Aynı gidişe dur deme so- rumluluğundakilerin suratına ba- kıyorsunuz: Duvar! Yurt Kışlalı ailesi, Kilis Kültür Demeği'nin Ankara'daki binasının üstüne, yurt olmak üzere 3 kat inşa etmişti. Toplam 5 katlı binanın aşağıdaki iki katının da yurda dönüştürülmesi gerekiyordu. Binayı kiralayan ÇYDD'nin özverili üyeleri, gönüllü gençler binayı temiz pak ettiler. Çankaya Belediyesi de omuz verince binanın içi onanldı, pencereleri, kapılan takıldı. Elektrik, su, doğalgaz bağlandı. Yurt binası şıkır şıkır olmuştu. Geçen gün açılışı yapıldı. Onlarca insanın katkısı ve emeğiyle gerçekleşen bu güzel imeceye "ÇYDD Ankara Şubesi Kilisli öğretmen Lütfiye Kışlalı Kız Öğrenci Yurdu" adını koydular. Yurtseverfere yurt yapmak çok yakışmıştı... öykü, 19 Aralık'ta Antakya gazetesinde Sinan Sevfrttinoğlu imzasıyla yayımlandı: "1980 öncesi... Oyıllarda Hatay'da huzursuzluk çok yüksek boyutlardaydı. Gerek Alevi gerek Sünni cemaatinin önde gelenleri saldırıya uğruyor, dükkânlar kundaklanıyor, önemli yerterde bombalar patlıyordu. Gerginliğin bu kadar arttığı günlerde Ihsan Yetişen, dostum dediği Bereket Günay'/ telefonla aradı. Bereket Günay'a, Alevi cemaatinin önde gelenlerini toplamasını, aynı işi kendisinin de yapacağını, her iki tarafın kanaat önderleriyle özel bir değeriendirme toplantısı organize edeceğini söyledi. Yetişen, dönemin valisinden de Bir barış öyküsü aldığı izinle, şehir dışında bahçeli bir evde, Alevi, Sünni ve Hıristiyan cemaatinin önde gelenlerini topladı. Durum değeıiendirmesi yapıldı. Toplantı Yetişen'in deyimiyle 'herkesin adamına sahip çıkma' toplantısıydı. Karariar alındı. Kimse ortalık sakinleşip huzur hâkim oluncaya kadar işine gitmeyecek, olaylan çıkaran gençler bulunacak, aş, iş, para ve benzeri tüm sorunlanyla ilgilenilecek ve gençlere sahip çıkılacaktı. Bu grup, kendi içinde siyasal görüşü, dini veya mezhebi ne olursa olsun birbirterine sahip çıkacaklanna ve etkili olabilecekleri tüm kişi ve gnıplara da bu yönde telkin yapacaklan konusunda sözleşti. Bu, biranlamda 'Banş, kardeşlik yemıni veya sözü' idi. Toplantı çıkışında Bereket Günay, Ihsan Yetişen'i tutar, sanlır, teşekkür eder ve Yetişen'e 'Sevgili dostum ikimiz de buradan çıktıktan sonra serseri bir kurşunla ölebiliriz. Hangimiz diğerinden önce ölürse vasiyetimiz olsun. Diğeri ölenin mezanna biri kınmızı -ki Alevi cemaatini simgeleyecek-, biri beyaz -ki Sünni cemaatini simgeleyecek- iki gül, bir de doğanın içinden banşı ve kardeşliğimizi anlatan bir çam dalını demet yapıp toprağına bırakacak. Kınmızı-beyaz Türk bayrağının altında bu topraklarda biriikte kardeşçe yaşayacağımıza söz verelim' der ve aynlıriar. Herkes sözünü tutar, olaylar bir süre sonra kontrol altına alınır. Belki de bu sayede o dönemde çok büyük bir kardeş kavgasının önüne geçilmiş olur." Olayların üzerinden yıllar geçer. 6 Aralık 2005'te Bereket Günay'ın cenazesine gelenler, Ihsan Yetişen'in bir kırmızı, bir beyaz gül ve çam dalından oluşan buketi Günay'ın ailesine verdiğine tanık olurtar... öykü, istense bu topraklarda aynlıklann düşmanlığında değil, kardeşliğin barışında yaşanabileceğini kanıtlamıyor mu? ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YUMAZ ŞİPAL TC Emekli Sandığı'nda 4 FiiK Hizmet' ve 'Sigortalılık Süresi' SORl: 14 Kasun 2005 günlü CumhuriyeC'te çıkan "Kıbns Sosyal Güvenük Sözleşmesi" başhkh yaznuz, beni de yakmdan ilgüen- dirmektedir. 1980 yıtanda bir kamu kunununda, Emekli San- dığı'na tabi olarak çahşmaya başladun. Bu kamu kurumundan aynhp üniversıteye devam edip bitirdim. Bitirdiğinı ünhersite- de bu kez, "asıstan" kadrosunda ve yine Emekli Sandıgf na ta- bi olarak çahşmaya başladun. 1994 yıhnda daha iyi maddi ko- şullarta, ben de KKTC'de 6 yil bir üniversitede, 4 yıl asistan, 2 ydda yardınıcı doçent olarakgörevyapüm. Bu 6 yilhksüre,KKTC Sosyal Sigortalar Kurumu'na kayıthdır. KKTC'de geçen 6 yıl- hk çahşmamı Emekli Sandığı'na aktarmadım. Şu anda 25 yü- hksigortahhk süresini doldurduğum gibi,20 yıl 6 ay prim de öde- nr, Jurumdayım. Bu yıhn sonunda emekli olmak için başvura- cağım. Daıuşüğım ilgifiler,25 yılhksigortahhksüresi içinde 5.000 gön prim ödeyen erkek sigortablann yaş sınınna tabi tutulma- dan Emekh Sandıgı'ndan emekli olabildiğini söylediler. Mart 2005 tarihinde sigortahhk sürem 25 yıh dokhırmuş du- rumdadır. Yıl sonunda. 25 yıldan fazla sigortahhk sürem olacak ve bu süre içinde 20 yıl 9 ay prim ödenûş olacağım. TC Emekli Sandığı'ndan emekli ohnaya engel bir durumum olabihrmi? (H.A.) YANIT: Sosyal güvenlik sisteminde "süre kavraını" oldukça önem- lidir. Ozellikle de "sigortahhk süresi'' deyimi, çoğu kez yanlış anlamalara neden olmaktadır. Sigortalılık süresi, sosyal gü- venlik kurumlarmdan Sosyal Sigortalar Kurumu ile 506 sayı- h Sosyal Sigortalar Yasası'nın Geçici 20. maddesine göre ku- rulan, "Bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, Tlcaret Oda- bn, Sanayi Odalan, borsalar veya bunlann teşkil ettikkri bir- ükler, personeünin malullük, yaşhhk ve ölümlerinde yardım yapmak üzere(m), tesis veya dernek olarak kuruhnuş buhuıan sandıklar" için geçerlidir. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası'nın (2925 sayılı Tarun Iş- çileri Sosyal Sigortalar Yasası ayn bir yasadır) Yaşlılık Aylı- gından Yararlanma Şartlan "başhkh 60. maddesinde: 1 Ocak 70OO tarihinden sonra ilk kez sigortah olanlann: ' ''Yaşhhk ayhğmdan yaraıianabibnek için sigortahlann; •'b) Kaduı ise 58, erkek ise 60 yaşını doldurmuş ohnası, 25 yıl- dan beri sigortah bulunması ve en az 4500 gün, Malullük, yaşhhk ve ölüm sigortalan primi ödemiş ohnalan şartür." deniİmektedir. Burada 25 yıl (9.000 gün) "sigortahhksüresi''. 4.500 gün ise *prnn ödeme süresi" olarak tammlanmaktadır. 1 Ocak 2000 "den önceki uygulamada, erkek sigortalılara ay- lık bağlanabilmesi için, sigortalının 25 tam yıllık (9.000 gün) bir süre içinde 5.000 gün (13 yıl 10 ay 20 gün) prim ödemiş bulunması yaşlılık aylığı alması için yeterli koşullardı. 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Yasası'nın, "EmekliAyhğıBag- lanacakHalkr" başlıklı 39. maddesine göre (1 Ocak 2000'den sooraki uygulama) *b) 25 frih hizmet yıhnı dolduran iştirakçilerden kaduı ise 58, eıtek ise 60 yaşını dolduranlann istekleri üzerine" emekli ay- hğı bağlanmaktadır. (1 Ocak 2000'den önceki uygulamada yaş kcşulu yoktu) Burada da, "25 fiiB hizmet yıh" deyimi hem "sigortahhk sü- resi'' (9.000 gün) hem de "kesenek(prim) ödemesüresi''(9.000 gin) olarak tanımlanmıştır. Özet olarak, TC Emekli Sandığında geçerli süre ka\Tamı, "fi- iJhizmetsüresTdır Emekli Sandığında "sigortahhksüresi" kav- ramı geçersizdir. Emeklilik işlemlerinde, geçerli olan ise "fiiB prim ödeme süresi"dir. Işlemlerde bu süre göz önüne alınır. TC Enekli Sandığı uygulamasına göre 25 tam yıl (9.000 gün) ke- senek ödemeyen erkek iştirakçiye emekli aylığı bağlanmaz. [Cadın iştirakçilerden en az 20 tam yıl (7.200 gün) kesenek ödeyenlere aylık bağlanır. KİM KtME DUM DUMA BEHİÇAK behicakı yahoo.com.tr HAYAT EPtK TtYATROSU MLSTAFA hayatepik I mynet.com 301. MADDE TARTIŞMALARI SÜRERKEN, 1 0 - U YA5LARIN- KTZLARIMIZ KTÖRÜNIDE" CAN CEKÎŞtYOR!.. , ÇAUSKANLfA : KÜCÜKUEHİMİ KOfiüMAK.. BÜYÜKLERİMİ * x S/VYAR1M: ..18..19... 2O...21... OTOBÜSTEKÎLER KEMAL LRGENÇ k_urgenc(a yahoo.com p hir sq(dtn TARtHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKL\ 26Arahk tnctc.mıuntaz-arüian.com MAere VE LÛÂ/Ü CURRIELER RADYUM'U KEŞFEOİYOR.. 1838 'O£ ga<SÜA/, ÜA/LÜ F/Z/KÇ/ YE KİMy/ÎCt Ç'FT, MAK/e ÎLS Pte/e/ee, igo3'r£,^o8EL öoü- BA2/ B İ e AIÇTfVİTE BU SlKAM YENİ S//? ELEMENr OLAN "PO. LONYUM"U B , YUM'D/IN ÇOK ÛAHA BAPYOAtCTİFrt Y/HE DE TÜM ISADYOAKrfVrTEOEH ŞO&UM- LU OiMMAZ£>/. O ZAM4M, L İ ÇOK KÜÇUK O&4/VP4 BAŞKA 8ÜU/MPUĞUMU &V?K E7M/ŞLE/ZO/. SU >£"- <V/ ELBMEHTE " M ' E g f î İZMtR 11. İCRA DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TAŞEVMAZIN AÇTK AKTTIRMAİLAM Dosva\o 2OO5969OEsas SıotaMın kjnr vaüeıı tışmnuzn dnsi. nMJL knmrti »kdl «enılı âaffikfen: T^nam ti|» kavık: Izırar liı. Boım^? ılçesı luzımdmk Vlahalies'ı^ kam apuva 3^3 adı ı/^aı-^a.nkıiL^Uuedın^k^çatkauyıAı. bm>ıi^^ Sans b^ıaşııımzmbdıııiu^aB v ^ i » n m t Wo^yı|naluğla4j%aı1) ı4arak ır^eıllmjor Bnaasansödûdûr Vfcsiaı tfaoî 3 odı sakıo. nu&t bmyo wwc'dm itarel lup .:«±iMrıBhanıahşappaAek2pb<to [>rartanvrHiOTSn-<ibo^^ Meskm daıenm kapılaı [DoMva bpddır Pencaefcn akjmnvım düjramair Hdonk«su>ıımna«olîlnıncsl[aımvaldi^ık U6m2alaDİıolıkıgulıs(«ledıtol58r.Saış>ktı«ıo^n- ^Medıv..hL3Tx*nııdcnvîrart3nmatoo^.iJİa^M^dırAtl ^ 1662BBUK.6D-Ubnvadresrabk KnmaL San^komta^nımz l l 3 4 0 0 ( » m t e ^ ^ Jüû'dan !(J 15 ekadarlznur \dlı\e Saıa\ı tzmır 1] iaaMüduriüğüD*38kİ2aDio)^Ba>ıakb-t2nıradn]iıdeapkar1mmsuf^1e>^pılacaİElB' BuararnBhaİMnmakteaâeğcnı vûzdröO'nn vesaûşrnasaiîanpıgeı.'mesı şaın ıJe ibateoJuor Böyfebırbafc{ie^çıknB2aaı(dcaRınaDaafai^fa^iaJın^9iıaife09Q2J006PeQeıllbegû^ a& w )•&& jkmci anmmva çüonlacaknr Bu arttrmada ıserijçhaniıalacaklılarm aiacağmı \e tafaoun edüeo kı^iaeliD yâzde 40'nn ve saıış masa&eim gcçmea şsiıyla eo çak aittan âıale ohnur 2- Anmna)? ı^aıai edecekierm. ohnıo eâ&m degenn ywk 20'a onnmdı pey ûçca veya bu mku kadır bnka tanut "yttı^—ı vomlen haraJır Sas^ peşm pma ikdr, aha ^edığıade 10gümjgapIıeInekü^£KaB?\e^lebıl]r Teflalnçresmı.damga \zrgsL üpü harç vç masafen aİKiya attg Brian$ vtrgıla* sabş bedefandaı ödenr 3-Iportsaiıihdacaldılaılad^ılgılîlenD(*)bug3>imenkulüz£naddabaldarııiQzd^ h ü b İ d A i d b b k l k 4 S bdd h > venlen mûlilct ıçaide ödemeze laa ve lfias Kâum'naı 133 maddesıgeregmceihakfbdıedılır DaîhaferaaDcUafak&nveyrâde ınfa?dpnahn w irffinm nv^i u*iar& w }mtttriAm^harn lmhnwfan irmHflmııAiı ahni wtUt4rttf S-ŞânnameılantanhındenıdbaRnbeıkesın ıakT.abıomegıt™d^khb 6-Saoaısaral -daıieraısammi-.ıgönnüj wmünderaaBnIdbalesnşsr.7İacatiaruiaskaatılaimaltKr.aıfam^005 5690syılıdottanırarayferadüıtigıinıiata^mntânıianohnır 14 l2İOO5ı*llIgiUerBi>nKiıtıâklakkısahfilen<iedahiUıı Basm 60232 SAGNAK NİLGÜN CERRAHOCLÜ Cehennemlik İşler!' MİHR Vakfı'ndan Haberiniz Var mı? Medeniyet, Irfan, Hayır, Ref... sözcüklerinin başharf- lerinden oluşan MİHR Vakfı, Samsun Cumhuriyet Baş- savcılığı'ndan Ondokuzmayıs Ünıversitesi (OMÜ) hak- kında garip bir "soruşturma talebinde" bulunmuş. Soruşturma için ileri sürülenjgerekçeler, laik bir ülke ıçın skandal. Ondokuzmayıs Üniversrtesı llahiyat Fa- kültesı öğretım üyeleri için "memuriyet görevlerini kö- tüye kullanmalan nedeniyle TCK'nin ilgilihükümlerige- reğince(!) kamu davası açılmasını" talep edecek kadar ileri götürmüş işleri MİHR. 'Ulemanın"(!) talebi MlHR'e göre "Görevi kötüye kullanmaktan" kasıt "Kuran'ınhükümleri ve tatbikatınıgizlemek", "Insanla- n bu dünyada mutsuz etmek ve ahrette cehennemlik edecek uygulamalar içinde olmak..." Ondokuzmayıs Üniversitesı llahiyat Fakültesi öğretim görevlılerinin "Cehennemlik uygulamalar içinde o\- duklareiı" iddıa eden bir vakıf, savcılığı harekete geçi- riyor ve "Türkrye Cumhuriyeti kanunlan" uyannca llahiyat Fakültesi'ndekı tüm öğretim üyeleri için "kamu davası açılmasını" talep ediyor!.. Kendisini "Ulema" yerine koyan vakıf, fakültedeki "Islami öğretilerin mutlak doğrulanndan sapma 'oldu- ğu kanısına vanyor ve cehennemlik uygulamalar içinde gördüğü sapkınlariçin "dava açılmasını" istıyor. Laikyar- gıdan -engızisyon mahkemelen gıbı- "din dogmalan" adına müdahale bekliyor! Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı ne yapmış... der- seniz? Görevsizlik karan almış ve "öğretim görevlileri hakkındaki soruşturma yetkisi rektörlüğe aittir" diye dosyayı OMÜ Rektöriüğü'ne yollamış... Cadı avı mı, araştirma komisyonu mu? OMÜ'yü hedef seçen yalnız MİHR Vakfı değil... Bili- yorsunuzTBMM'de harekete geçirilen bir "araştirmako- misyonu" da Samsun OMÜ'yü yakın takibe almış du- rumda. Kamu kaynaklannın usulsüz kullanımı ve kad- rolaşma iddialannı araştıram komisyonun tarafsızlığına gölge düşüren bazı unsuıiar, komisyonun sıyasi hedef- ler doğruItusunda araçsallaştınlabileceğine ılişkın endi- şelere yol açıyor. Komisyonun başına Rektör Ferit Bemay'dan şikâ- yetçı olan birSamsunlu AKP milletvekılının -Cemaî Yıl- maz Demir'in- getirilmesi ve rektör hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan bir memurun da uzman ra- portör atanması, iddialan araştırmaktan çok bir "cadı avına çıkıldığı" ızlerami yaratryor. Komısyon Başkanı C. Yılmaz Demir, Refah Partisi dönemındeki laıklık karşıtı söylemlen ile tanınıyor. Ana- yasanın değiştirilemez laıklik maddesine cephe alan C. Yılmaz Demir, o dönemde şu görüşlerin sözcülüğünü yapmış: "Evvela... bu maddeyi değiştireceğiz. Anayasanın ilk maddesi şöyle olacak: Bu milletin kanunlan, anaya- sası, milletin örfüne... adaletine... inançlannaaykınola- maz!" Samsun'da çıkan "Halk" gazetesi, C. Yılmaz Demir'in Rektör Bemay'dan üniversitede istedikleri kadrolaşma- lara ızin vermediğı ıçın şıkâyetçi olduğunu söylüyor "(Demir) Kunılan komisyonun başına... geçti. İlk icra- atı yüz binlerce sayfa belgenin fotokopilerini istemek oldu..." (Necmi Hatipoğlu, 22 Aralık-Halk) "Bu iş araştırmadan çıktı, denetlemeye dönüştü" di- yen Rektör Bemay, son beş yıllık döneme ait tüm inşa- at ıhalelerinin, tüm alışveriş listelerinin, tüm atama, yük- seltme ve bılgi arşivlerinin kendilerinden tstendiğıni söy- lüyor. Rektör, "Dosyalara girer girmez bir yolsuzluk bula- caklannı zannettiler ama bulamadılar. Sınırtan, sıkıntı- lan bundan kaynaklanıyor" diyor. Başına yansıyan ko- misyondakı "küfûrteşmeler" işte bu asabiyetin göster- gesi. Akçeli işlerin her yıl Sayıştay denetçilennce takibe alındığına dikkat çeken Rektör "Hesaplarda bir şey bulamayınca büyük olasılıkla usulhatası arayacaklarve 'Akraba kadrolaşması, ideolojik kadrolaşma, keyfi yö- netim var!' diyeceklerdir..." diyor. 8 AKP, 4 CHP milletvekilınden oluşan komisyon, suç unsuruna rastlarsa, dosyayı savcılığa yollayacak. Sav- cılık da YÖK'e... YÖK iki ay öncezaten üniversitede kap- samlı bir araştirma yapmış. Ve iddialan destekleyen hiç- bir bulguya rastlamamış. Amacın "Üniversitelere gözdağı vermek" olduğunu vurgulayan Rektör, birdizi devlet üniversrtesinin "saldı- n hattında bulunduğuna" dikkat çekerken şu uyanyı da yapmaktan gen kalmıyor "Üniversiteleriteslimalmakıstiyortar. Cumhurbaşkan- lığı'nı e/e geçirdikleri an, üniversite rektöherinin hepsi- ni kendi görüşleri doğrultusunda değiştirecekleri" TÜSİAD hükümetle kendi banşını ilan etti. Peki saK dın hattındaki rektörier ne olacak? 1 2 BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLMNSAĞA: 1/ Evin çeşitli bölümlerini süslemek amacıyla ya- pılıp takılan dö\Tne demir. 2/Düşüncenin tasarlayabile- 6 ceğibütünüs- tün nitelikleri kendinde top- layan... Klav- yeli bir çalgı. 3/Eğik olmayan... Eski dilde bulut. 4/Kuran'da bir sure... Gizli görevli. 5/Yerkabuğunu oluş- turan katı yuvar. 6/ 5 Parola... Çok kulla- 6 ndmaktan yıpranmış, eskimiş olan. 7/Trab- Q zon'un Akçaabat il- 9 çesindebirgöl... Bir soru eki. 8/Ördek... TevHkFairet'ın, îstanbul'a lanetler yağdırdığı ünlü şiiri. 9/bir meyve... Yu- muşak deri. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Beethoven'in tek operası. 2/Sahip olma, kazan- ma... Bir gösterme sıfatı. 3/Namaz ibadetininbi- rimi... Doğu Anadolu'nun Irak sının yakınında yük- sek bir dağ. 4/Bir nota... Pedalh küçük motosik- let. 5/ Ispanyollann sevinç ünlemi... Amerika'da yaşayan ve yavrularuıı sırtında taşıyan keseli sı- çan. 6/ Samsun'un bir ilçesi. 7/ Bürümcük görü- nüşlübirtürkumaş... SuudiArabistan'ınplakaimi. 8/Rütbesizasker...ÜçSilahşorlar'danbın 9/"Her mihnet kabulüm, yeter ki/ — eksilmesin pence- remden" (C.S. Tarancı)... Bir öğretim kurumu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle