Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 ARALIK 2005 CUMARTESİ
HABERLER
Devrim Şehidi Asteğmen Kubilay, bekçi Hasan ile Şevki, Menemen'de törenlerle aruldılar
'Şeriatageçityok'haykınşı• Kubilay'ın kritik
bir dönemde şehit
edildiğine dikkat
çeken Baykal,
"Artık Türkiye'nin
tümüyle bu olayı
aşmış, tarihin tozlu
sayfalan arasma
terk etmiş olmasını
dilerdik. Maalesef
bu olayı
unutmamıza bir
türlü fırsat
vermıyorlar" dedi.
HaberMerken -Menemen 'de Asteğ-
men Mustafa Fehmi Kubilay', bekçi Ha-
san ile Şevki'mn katJedilişıni lanetleyen
Curahuriyet savunucuları, hep bir ağız-
dan "Karannğa geçit yok" dıye haykır-
dı. CHP Genel Başkânı Deniz Baykal,
yobazlar tarafından katledilen Kubi-
lay'ın şehit edilişindeki koşullarla sü-
rekJi karşılaşıldığını belirterek "Türki-
ye'nin bu olayı aşmış olmasını, hiçbir
anJanı taşınıanıasını dilerdik. Maalesef
bu olayı unutmamıza bir türlüfirsatver-
nuyorlar" dedi.
Siyasi parti, sivil toplum ve demokra-
tik kıtle örgütleri, meslek odalan temsil-
cileri ve yurttaşlar Menemen Tren Gan
önûnde toplandı. Yurttaşlar ellerinde bay-
raklar, Mustafa KemaJ Atatürk ve Ku-
bilay'ın fotoğraflanyla Şehitler Arutı'na
kadar yürüyerek laik Cumhuriyete bir
kez daha bağlılık andında bulundular.
Gardan anıta yürüyüş
Menemen Belediye Bandosu'nun 10.
Yıl Marşı eşliğinde anıta doğru yürüyü-
şe geçen yaklaşık 5 bin kişilik kalabalık
grup Türkiye laiktirlaik kalacak","İna-
dına hepimiz Kubilav'K" sloganlan attı.
Bu sırada yurttaşlann açtığı "Arka
bahçedeyetişenler ülkeye hayır getirmi-
yor" yazılı pankart dikkat çekti. Yıl-
dıztepe'deki anıta çelenklerin konulma-
sının ardından de\Tİm şehitleri için say-
gı duruşunda bulunuldu.
Kubilay'ı anma törenleri için Izmir'e
gelen CHP lideri Baykal, Adnan Men-
deres HavaalanTnda partililer tarafın-
dan "Gâvur tzmir'e hoş gektiniz" pan-
kartıyla karşılandı.
Genel Başkan Yardımcısı MehmetSe-
vigen'e verdiği talımatla pankartı kal-
dırtan Baykal, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın iması nedeniyle son günler-
de yaşanan tartışmalan anımsatarak
"Kimsenin İznıir'e saygisıznk yapmak
haddi değildir"" dedi.
Kubilay'ın. laik demokratik Cumhu-
riyet anlayışının yerleşmeye başladığı
kritik bir dönemde şehit edildiğini kay-
deden Baykal, "Artık Türkiye'nin tü-
müyle bu olayı aşmış, tarihin tozlu sayfa-
izlenlmler
Zaman
tünelinde
yankılanan
sesler...
SERDARKIZIK
MENEMEN - Yıhn en soğuk
günlerinden birisi.
Menemen hareketli.
Alışılmış kalabalıklann tersine,
gençler ve bayanlar öne çıkıyor.
75 yıl önce, devrim şehitleri
Asteğmen Mustafa Fehmi Kubi-
lay ve gece bekçılen Hasan ile
Şevld Bey'lerin katledildıği bele-
diye meydanı, olağan akışında.
Gazez Camisi'ndeki Nakşi Der-
viş Mehmet ile Arapça yazılı ye-
şil bayrak açan Nahncı Hasan ın
sesleri, zaman tünelinden geçıp
bugûne yankılanıyor:
"Din elden gidKor, Müshıman
olan sancak-ı şerifin etrannda top-
lansın. Şeriat geliyor. Kâfiıiere
ölüm."
Devrim Şehitliği'nınbulundu-
ğu Yıldıztepe'yı tırmanıyorum.
Zaman tünelinden yankılanan
ses içimde büyüyor:
"Din elden gidiyor... Din elden
gidiyor.J'
Düşünüyorum.
Kubilay'ın şehit olmasıyla il-
gili, Cumhurbaşkanımız Ahmet
Necdet Sezer'in sözleri aklıma
geliyor: "Kubflay'ıaomasEca kat-
ledenlerin temsil ettikleri zihni-
yetin ve günümüzdeki uzannlan-
nın çok iyi değerlendirilmesi ge-
rekmektedir.''
Yddıztepe'nin yokuşu daha da
dikleşti.
Soluklarım sıklaştı.
tçimdeki ses tekrarlıyor:
"Günümüzdekitemsflcfleri, gü-
nümüzdekj temsilcilerL."
Sırada. Genellaarma} Başkanı
Orgeneral HilmiÖzkök'ün açık-
lamalan:
"Özeüikle son yıDarda irticai
faaJiyetlerde gözlenen hızfa arüş.
genç beyinlerin artan oranda ka-
rantak çevrelerce esir alınmasına
sebep olmaktadır."
Yine o ses:
"Sebep olmaktadır... Sebep ol-
maktadır..."
Öyleyse?..
Başbakan'ın sözlerinde sıra:
"—Kubilay'ın Cumhuriyet ta-
rihinde müstesna bir yeri\ardu-."
"Vardır... Vardjr™"
Belediye Bandosu, Harbıye
Marşı'nı çalıyor.
Yıldıztepe'ye vanyoruz.
Soluğum oturdu, içimdeki ses
sustu.
Ama aklımda bir soru: "Baş-
bakan bugün burada olsa ne dü-
şünür, ne hissederdi acaba?"
Az sonra törenler başlıyor. Me-
nemen Belediye Başkanı Tahir
Şahin konuşuyor:
"Ulkemin ılımh İslanı cumhu-
riyetine veya kolu kanadı kuık
AB sömürgesine dönüştürülme-
sine mi yanarsınız,8. sınıfİnkılap
TarüûveAtatürkçülükkitabmdan
10. Yıl Nutku'nun çıkanlmasına
nıı? Şe\1ı Sait ayaklanmasma, Do-
ğu ayaklanması denmesine mi?
Mevcuthükümenn. anayasanm42
ve 174'üncü maddelerini sık sık
çiğnemcsinemi? Türbankonusun-
da sözhakkmın ulemaya aitobna-
suıa nıı? Oysa Türk ulusunun çi-
mentosu din değil laikliktir. La-
ik Türldye Cumhuriyeti Devleti
için önemli olan, dindaşuk değil
yurttaşkktu-." Nasıl yanıt ama!
Menemen Gan'ndan Kubilay Şehitliği'ne yapılan kortej yüruyüşüne Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül
ve eşt Aylin Sangül de katklı. Yürüyüş sırastnda yurttaşlar Mustafa Sangül'e yoğun ilgi gösterdi. (OZAN YAYMAN)
SAMSUN 19 MAYIS ÜNİVERSİTESİ KOMİSYONU BAŞKANI
AKP'li Demir sabıkalı çıktı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - 19 Mayıs Üniversitesi'nde
keyfi kadrolaşma savlanru ince-
lemek üzere kurulan komisyonun
başkanı AKP Samsun Milletve-
kili CemalYılmazDemir'in, 1995
yılında "Anayasanın,laiklik mad-
desinin değiştirilmesi teklif dahi
edilemez, maddesini degişnrece-
ğfa" dediği için 6 ay hapis ceza-
sına çarptınldığı ortaya çıktı.
Cemal Yılmaz Demir, Refah
Partisi 'nin il yönetiminde görev-
li oldugu 11 Eylül 1994 tarihin-
de Samsun'da bir toplantıda yap-
tığı konuşmada "Hukukdevietin-
de 'Anayasa'nın laiklik maddesi-
nin değiştirilmesi dahi teklif edi-
lemez' maddesi. bir hukukdevle-
ti anayasasuıa yakışnıaz. Evvela
'bu maddenın değiştirilmesi tek-
lif dahi edilemez' maddesini de-
ğiştireceğiz. Anayasanm ilk mad-
desi şöyie olacak: Bu milleün ka-
nunlan. anayasasL, milletin örfii-
ne, âdetlerine, inançlanna aykın
oiamaz" dediği gerekçesiyle yar-
gılandı. Samsun 3. Asliye Ceza
Mahkemesi, Siyasi Partiler Yasa-
. sı'nın 86. maddesini ihlal suçun-
dan altı ay hapis cezası verdi, da-
ha sonra bu ceza paraya çevrildi.
TCY'nin 86. maddesinde "Siya-
si partiler Türkiye Cumhuriye-
ti'nin laik niteiiğinin değiştirUme-
si \e haüfeliğin yeniden kunıbna-
sı amacını güdemez ve bu amaca
y önelik faaliy etlerde bulunamaz"
düzenlemesi yer alıyor.
lan arasma terk etmiş olmasını dilerdik.
Tarihin içinde kalması, hepimizin zih-
ninden düşmesini temenni ederdik. Hiç-
bir anlam taşnnamasını dilerdik. Maale-
sef bu olayı unutmamıza bir türlü firsat
vermiyorİar" diye konuştu.
Menemen Belediye Başkanı TahirŞa-
hin de 1920 koşullannda olduğu gibi,
kim hain kim yurtsever arayışına dönül-
düğünü belirtti.
Kubilay, Adana'da da ADD'nin Atatürk
Parkı'nda düzenlediği etkinlikle anıl-
dı.Etkinliğe yoğun bir katılım oldu.Ulu-
dağ ve Akdeniz üniversitelerinde öğren-
ci ve öğretim üyelerinin katılımıyla Dev-
rim Şehidi Kubilay'ın şehitedilişinin 75.
yılı nedeniyle yürüyüş düzenlendi.
STK'LERDEN MESAJLAR
'Korkunçolay
ıııuıtıdmadı,
unutulmayacak'
ANKARA/tSTANBUL
(Cumhuriyet) Sivil toplum ve
demokratik kitle örgütleri,
Menemen'de Asteğmen Mustafa Fehmi
Kubilay, bekçi Hasan ile Şevki'nin
katledilişinin 75. yılı nedeniyle mesaj
yayımladılar.
Ulusal Eğıtım Derneği Genel
Başkanı Zeki Sanhan, Cumhuriyerin
Kubilay gibi birçok şehitle
kurulduğunu ve yükseldiğini belirterek
"Bağunsız Türk Cumhuriyeti'ni
korumak ve geiiştirmek, bugün de başta
gelen göroimizdir'' dedi.Cağdaş
Yaşamı Destekleme Derneği Genel
Başkanı Prof. Dr. Türkan Saytan, "75
yıl önce yaşanan bu korkunç olay asia
unutulmadı ve unutulmayacakar
n
diye
konuştu. Türk Gençlığıne Hizmet Vakfi
Başkanı Prof. Dr. Güngör Şabroğiu,
Kubilay'ın Batı tarafindan harekete
geçirilen irticaya canı pahasına karşı
çıktığını anımsatarak "Bugün de bu
ulus, ülkesinin bütünlüğüne karşı, Baü
ile açıkça işbiriiğine soy unanlara da
karşı çıkmasuu bilecektir" dedi.
Mustafa Kemal Demeği Genel
Başkanı Kamran Baran da şu çağnyı
yaph: "Üniter devtetinıizi, çağdaş,
demokratik CumhuriyedmizL milli
birük ve berabetüğimizi korumak ve
koUamak için arük uyanmaya ve
mücadeleye çağınyıoruz.'' îzmirBarosu
Başkanı Nev^at Erdemir de, "AKP
hükümeo'nin kilit noktalara getirdiği
bürokratiann Kemafizm ve laiklik
konusundaki açıkiamalan ortada" dedi.
ADD Beşıktaş Şube Başkanı Uğur
Seten, laiklik ve demokrasiye
saldınlann bugün de sürdüğünü belirtti.
Yeniden Kuvayı Milliye Hareketi
Demeği'nden yapılan açıklamada da,
"A\ dınhktan korkan yarasalardır. EObet
sabah olacak; gün ısjğı karanhğın
hesabını eibet soracak geceden" denlldi.
Kapıkule He/d kaçakçılıkve riişvet operasyonu kapsamında dün de 19polis tutuklandı
trizlı goz buyuyorHaberMerkea-EdirneKa-
pıkule Gümrüğü'nde soba ıçi-
ne yerleştirilen kameralarla
yapılan kayıtlar sonucu baş-
latılan "Gizli Göz" adlı ka-
çakçılık ve riişvet operasyo-
nu genişliyor. Gözaltına alı-
nan 82 kişiden, sorgusu ta-
mamlanan 44'ü önceki gün
tutuklandı. Dün bir gümrük
muayene memuru daha gö-
zaltına alınırken gözaltında-
ki 28 polisten 19'u tufuklan-
dı.Firar eden zanhlardan güm-
rük muhafaza memuru ET. ise
halen aranıyor. Emnıyet Ge-
nel Müdürü GökhanAydmer,
operasyonun Türkiye'de ender
rastlanılan ve tüm yönienyle
delillendirilen bir operasyon
oîduğunu söyledi.
Kapıkule Gümrük Muhafa-
za Müdürü MustafaHanü'nın
da aralannda bulunduğu 58
gümrük ve muhafaza memu-
ru ile 28 polis önceki gün gö-
zaltına alındı. Savcılığa sevk
edilen zanhlardan biri adli-
yeden kaçrı. 44 zanlı rutukla-
narak cezaevine gönderildi.
Hanlı ve 6 kişi, nöbetçi
mahkemece tutuksuz yargı-
lanmak üzere serbest bırakıl-
dı. 6 zanlı ise savcılık tara-
fından aranıyor. Hanlı'nın.
kendisi gibi Gümrük Muha-
faza Müdürü olan ağabeyi
Mehmet Hanlı da, 21 yıl ön-
ce yine Kapıkule'de gerçek-
leştirilen operasyon sonucu
tutuklanmıştı.
AVCL, düğmeye basö
Emniyet Genel Müdürlü-
ğü Kaçakçılık ve Organize
Suçlarla Mücadele Daire Baş-
kanhğı'ndan altı ay önce ge-
çici görevlendirmeyle Edir-
ne Emniyet Müdürlüğü'ne
atanan Hanefl Avcı, bir ihbar
üzerine Kapıkule'ye yönelik
riişvet iddialannı değerlen-
dirmeye aldı.Çalışmalar üç
ay önce teknik takiple başla-
dı. Savcıhğın talimanyla güm-
rük binalanndaki 27 elektrik
sobasına gizli kamera yerleş-
tirildi. Aynca telefon dinle-
meleri gerçekleştirildi.
5 Aralık'ta düzenlenen ve
"Avct-1" adı \enlen operas-
yonda gözaltına alman 44 ki-
şiden 35'i tutuklanırken, 9'u
serbest kaldı. Sürdürülen tek-
nik takip sonucu, rüşvet alan
memurlar da saptandı.
Delilleri toplayan ve hazır-
lıklarını tamamlayan polis
önceki gün saat 07.00 sırala-
nnda "Gızli Göz" operasyo-
nu ile yeniden harekete geç-
ti. tlk aşamada 53 gümrük
Ed i r n e
Kapıkule'
de operas-
yon nede-
niyle uzun
süre aksa-
yan giriş-çı-
kış işlemleri
ek persone-
lin göreve
başlamas/y-
la birlikte
n o rma le
döndü.
gorevlisi gözaltına alındı.
"Rüşvetalmak'', Irtikap''
ve "suç işlemek için örgüt
kurmak"la suçlanan zanlı-
lar altı sa\cı tarafindan sor-
guya alındı. Operasyon kap-
samında ismi belirlenen 28
polis memurundan 27'si de
önceki gün gözaltına alındı.
Yıllık izinde olduğu için ula-
şılamayan O.Ö. adlı polis
ise Edirne Adliyesi'ne ge-
lerek ifade verdi. 28 polis
memuru emniyetteki işlem-
lerin tamamlanmasının ar-
dından savcılığa sevk edildi.
19 polis tutuklamrken, 9'u
serbest bırakıldı.
Gümrük memurlannın ön-
ceki gün gerçekleştirilen sor-
gulamasında savcı tarafindan
sanık ve avukatlara da izlet-
tirilen görüntülerin birinde,
birgümrük muhafaza memu-
runun odadaki diğer görevli-
leri dışan çıkararak yabancı
uyruklu kadınla cinsel ilişki-
ye girişi tüm detaylanyla kay-
dedildi.
Rüş>et kasası
Gümrük memurlan ve po-
lislerin, yurtdışından gjriş ya-
panlardan aldıklan rüşvetle-
ri, evrakın arasına koyarak da-
ha sonra bir kasaya yerleştir-
meleri ve mesai bitiminde de
kasadan çıkararak bir masa-
nın ortasında paylaşmalan da
gizli kamera görüntülerinde
yer aldı.
Emniyet Genel Müdürü
Gökhan Aydıner, Edirne'de-
ki operasyonun Türkiye'de
ender rastlanılan ve tüm yön-
leriyle delillendirilen bir ope-
rasyon oîduğunu söyledi. Haf-
talık bilgilendirme toplanh-
sında, Emniyet Genel Mü-
dürlüğü Sözcüsü Ismail Ça-
hşkan da operasyonun bugü-
ne kadar gerçekleştirilen bü-
yük operasyonlardan biri oî-
duğunu belirtti.
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
Ne Kötii Giinler!
Bir başbakan düşünün, önce "ulema" diyor, son-
ra bu sözcükle "din bilginleri" değil "bilginler" de-
mek istediğini ileri sürerken çocuklan bile inandı-
ramayacak şeyler söylüyor...
Ardından dünya güzeli kentimiz izmir'e "gâvur"
iması yapıp daha sonra "solun kalesi" demek iste-
dimdi diyerek (aslında Izmir'ı onurlandıran) bir söz
söylemek zorunda kalıyor...
Aynı kişi "Türk alt kimliktir, üstkimlik TCyurttaş-
lığıdır" sözleriyle bir yığın gereksiz tartışmaya yol
açtıktan sonra önceki gün bir TV söyleşisinde "TC
yurttaşı demek Türk demektir" diyerek Türklüğü ay-
nı zamanda hem alt hem üst kimlik yapmrş oluyor..
TV görüntülerini izler ve bütün bunları üst üs-
te koyup düşünürken aklınızdan şu sözcükler
geçiyor:
Ne kötü günler!
Elinde anayasa kitapçığıylaTÜSlAD'ı, YÖK baş-
kanını (ve dolaylı olarak da Cumhurbaşkanı'nı) suç-
luyor. Yargı sürecine karışılmasmın (kendi mahkû-
miyeti söz konusu olduğunda böyle düşünmese de)
anayasal suç oluşturduğunu tehdit edici bir ton ve
tavırla dile getiriyor.
Bunu yaparken, belki de kendisinin bir anayasal
suç işlemekte oîduğunu aklına getirmiyor...
Çünkü bütün uygar anayasalarda, yargının da, yü-
rütmenin de, yasamanın da üstündeki en yüce de-
ğer, bireydir... (Bkz. T.C. Anayasası, "Kişinin doku-
nulmazlığı, maddi ve manevi varlığı" vb...)
Çünkü yargı bağımsızlığı yargının diktatörlüğü
demek değildir...
Diktatörleşen yargı, engizisyondur...
Ya da bunun tam tersine, yürütmenin buyruğu al-
tına girmiş olduğu kuşkusu uyandıran yargı da ar-
tık bağımsız yargı sayılamaz...
Van'daki (olağanüstü rejim koşullarını anımsa-
tan) tutuklama ve yargılama sürecinde yaşananlar,
en yüce değere,"kişinin dokunulmazlığına, maddi
ve manevi varlığma" saygı gösterilmediği gerçeği-
ni apaçık ortaya koyduğu için, (hukukun yüzeysel
değil doğru ve derinliğine bir yorumunun gereği
olarak) ilgili kurum ve kişilerin, herkesm, bu süreç
hakkında görüş bildirmeye, tavır koymaya anaya-
sal hakkı vardır...
Elinde anayasa kitapçığıyla tehditler savuran ki-
şinin sözleri ve görüntüsü, ne yazık ki, demokrasi
sevgisinden daha çok diktatörtük hevesini yansrtı-
yor...
Evet, ne kötü günler!
• * *
Ülke gündemini fazlasıyla meşgul eden bir baş-
ka dava hakkında, 3 Eylül 2005 tarıhinde (demek
ki iki buçuk ay önce) bu sütunda yayımlanan bir ya-
zıda şu satırlar yer almaktaydı:"...olacaklan tahmin
etmek pek güç değil ama, birlikte yine de kurgu-
lamaya çalışalım. Yurtdışında çeşitlı ajanslar, TVka-
nallan, Pamuk/a röportaj yapmak için birbirleriy-
le yanşacaklar. Bu röportajlarda, açık ya da üstü
örtülü olarak, Türklerin nasıl adam olmaz, nasıl
b.ktan bir millet olduğuna ilişkin suçlamalar, alay-
lar, küçültücü sözler, muhtemelen cezaevi görün-
tüleri ya da kara çarşaf. salvar vb. görüntüleriyle,
ülkemiz ve insanı hakkında zaten olumsuz önyar-
gı sahibimilyonlarca izleyiciye ulaştinlacak... (...) So-
nuçta, kaybeden, yine Türkiye ve bu ülkenin mil-
yonlarca masum, gerçekten yurtsever insanı ola-
cak. (...) Bu akıl dışı davanın, hukuksal biryönte. )i
varsa eğer, başlamadan sona erdirilmesini; böyle-
sine keyfi biryoruma olanak veren söz konusu an-
lamsız ve gereksizyasa maddesinin de, belki Mec-
lis 'te bir yasa değişikliği önerisiyle, büsbütün or-
tadan kaldınlmasını diliyorum."
Yapılabilecek olan şeyler yine ne yazık ki ve san-
ki kasıtlı olarak yapılmadı ve TV ekranlanna tahmin
edilebileceklerden de daha çırkin görüntüler yan-
sıdı.
"Kasıtlı olarak" sözü, Orhan Bursalı'nın 22 Ara-
lık tarihli köşe yazısındaki bir saptamayla örtüşü-
yor... Bursalı, "seçimsüreci" nedeniyle AKP iktida-
nnın, dinci söylemin yanı sıra "Türkçü-milliyetçi" çev-
relere de "göz kırpan" bir söylemi giderek arttıra-
cağını (bence de çok doğru olarak) saptıyor!
Bu arada, bu garip sürecin traji-komik başaktö-
rü yazar, kimi köşe yazarlannca (Dreyfus davasın-
da) Zola'ya ve (inançları nedeniyle yakılan) Gior-
dano Bruno'ya benzetilerek, "alaturka" ölçüsüz-
lüğün inanılmaz ömekleri veriliyor...
"Kırk dile çevrilmek" lafı, her türlü değerin, her
şeyi yapabilir olmaya hak kazanmanın tek ve biri-
cik ölçütü gibi ağızda sakız gibi çiğnenerek, bu ül-
kenin yaşayan ya da hayatta olmayan ve belki tek
bir dile çevrilmemiş birçok değerti yazannın, şairi-
nin, örneğin sadece tek bir kitabı tek bir dile çev-
rilmiş olan (burada adını anmak zorunda kaldığım
için beni 6ağışlamasını dilediğim) Vedat Türkar,
gibi büyük bir romanctrnızın, yine korkanm kırk di-
le çevrilmemiş birAdaletAğaoğlu'nun (adlannı sı-
ralayabileceğim daha birçok yazarımızın) incinebi-
leceği. Sait Faik'ten Sabahartin Ali'ye, Tanpı-
nar"dan Orhan Kemal'e, Behçet Necatigil'den Tur-
gut Uyar'a seçkin yazar ve şairlerimizin anısına
saygısızlık edileceği düşünülmüyor...
Düşünceleri uğruna hapıslerde çürüyen, işken-
ce gören, sürgünde ölen, öldürülen, yazar, şair, ga-
zeteci, bilim insanı, eylemci nice gerçek demokra-
si ve özgürlük kahramanımızın, şehidimizin kemik-
leri sızlatılıyor...
Böyle olunca da, ne idüğü belirsiz ve şu andaki
konumu sona erdiğinde ne olacağı daha da belir-
siz Lagendijk diye biri Türkiye hakkında kasıla ka-
sıla ahkâm kesebiliyor... Ne kötü günler, evet!
Ve köktendinci iktidar partısiyle "sosyal-demok-
rat" ana muhalefet partisinın seçim barajı konusun-
da görüş ve ağız birliği, bu ülkede yakın tarihte bir
aydınlık gelecek umudunun üzerine tonlarca zift
boca ediyor.
Kötü günler, evet...
Kötü ve alabildiğine sahte, niteliksiz, riyakârca,
düşük düzeyli!..
ataol b@ cumhuriyet.com.tr.
Faks:(0212)513 85 95
Independent, Pamuk'u
kahraman ilan etti
LONDRA (A\KA) - "Butopraldarda30 bin Kürt
ve 1 milyon Ermeni öldüriildü" dediği için hak-
kında açılan da\a ile tüm dünyada yankı yaratan
yazar Orhan Pamuk, Ingiliz The Independent ga-
zetesince "yıhn kahranıanı" ilan edildi.
Gazete, edebiyat ve yayıncılık dünyasında be-
lirledığı 7 kahraman arasma aldığı Pamuk'a açı-
lan dava için, "Türkiye'nin AB'ye katılma şansı-
na zarar verebihr" yorumunu yaptı.