18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 KASIM 2005 PAZAR 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Y 19 Sinop PB 18 Adana B 22 Y 17 Samsun PB 20 Kocaelı Y 20 Trabzon PB 19 Çanakkale Y 19 Giresun PB 19 Izmir Y 21 Ankara PB 16 Manısa Y 22 Eskişehır Y 15 Aydın Y 22 Konya PB 15 PB 12Denizlı PB 20 Sıvas Zonguldak Y 18 Antalya PB 22 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıırt Hakkâri Van B B B B B B B 23 16 19 17 17 12 11 Yurdun kuzey ıç Je Datı keamlen parçalı \ie çok bulutlu. Marmara, kuzey ve kıyı Ege, Batı Karadenız ıle Eskışehır çevrelen yağmurlu, dığer yerier az bulutlu geçe- cek Yurdun doğukesım- lennde sabah saatlenn- de yer yer sıs goruiecek Yurdun batı kesımlennde lodos kuvvetlıce esecek Sıcaklıklartum yurtta art- maya devam edecek DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn K PB K Y PB K PB PB -1 5 2 6 3 2 5 2 Berlin PB 1 Moskova Budapeşte Y 11 Aşkabat B 13 Madrid PB 10 Astana PB -1 Vıyana Belgrad Taşkent B 11 PB 15 Bakû PB 12 Sofya Roma PB 9 Bışkek B 10 Y 13 Tiflis PB 14 Atina Y 19 Kahıre Y 26 Münıh K 0 Zürih PB 4 Şam B 24 QAçık Parçalı buluttu Sıslı Bjlutlu ^ Çok bulutlu . Yağmurtu 2i Kan SUu kar , Gok gurültülü GÜNCEL CÜNEYT ARCAYUREK M Baştarafı 1. Sayfada nak sorular yönelterek RTE'nin takdirini kaza- nan, bugünkü yerini patron kıçı yalayarak koru- yan faşistlikten dönme bir yazar veya solculuk- tan çeşit çeşit siyasal inançlara kadar dönekli- ğiyle ünlü kimileri gibi düşünmüyor olmalı. Baykal, bu gerçeklerin ışığında kimi soruları yanıtlamalı: AKP'liler hangi nedenle özkök'ü cumhurbaşkanı yapmayı düşündü? Iktidar öz- kök'e "tercihini kullanırken" orgeneralin askeriik bilgisinden, Brüksel'de 8 yıl demokrasi konusun- daki incelemelerinden, -Baykal'ın söylediğine göre- ahlakından, faziletinden yararlanmayı mı düşündü? Yoksa.. yoksa: Üç yıldır birlikte olduğu Genelkurmay Başka- nı'nın AKP icraatına uyum sağlamasından fena halde etkilenerek aynı uyumu Çankaya'da da göstereceğinden kuşku duymadığı için mi öz- kök'ü Cumhurbaşkanlığı'na uygun gören bir dü- şünceye kapıldı? Ikinci bir beş yıl daha AKP iktidarında bugün olduğu gibi Çankaya'dan sık sık taş koymaya- cağına inandığı için mi orgenerali Cumhurbaş- kanlığı'na layık gören tartışmalan başlattı ya da bu konudaki tartışmalarda sessiz kalmayı yeğ- ledi? • • • CHP'nin sahip olduğu istihbarat ağı; hükü- metin, AKP Genel Merkezi'ntn nefes alışlannı bi- le günü gününe zehir hafiye örneği yetenekli elemanlanyla saptayarak genel başkanına bu sorulann yanıtlannı çoktaaan vermiştir ve genel başkan da öyle böyle değil, iktidarın olası adım- lannı üniversite kariyerinden kaynaklanan sos- yolojik yöntem ve bilgilerle çoook önceden sap- tamıştır. Baykal, usta birsiyasetçi. Nasılsa AKP'nin Or- general özkök'ü Çankaya'ya çıkarmak isteyip istemediği sorununu çoktaaan kafasında çöz- müştür. ve de tabii ve de kuşkusuz; şimdi hem özkök'ü Çankaya'ya layıktır diye övmek, hem de bu iktidarın özkök'ü yukarıya çıkarmayaca- ğını bilmek... Baykal'a yakışıyor. Yani efendim, hem nalına hem mıhına muhalefet izleniyor. Bu politikayı CHP milletvekilleri de sindirmiş; işte örnek: Daha soruşturma başlamamış, yargı henüz araştırma aşamasına yeni yeni ısınıyor. Hakkâri olaylarının sorumlularını bir bir açıkla- yan CHP Milletvekili EsatCanan... -CHP'nin de katıldığı bir davranışla- devletin bütün güçleriy- le Danimarka'daki yayınlarını kesmeye çalıştığı PKK organı Roj TV'ye demeç veriyor. Böylece hem nalına hem de mıhına siyasette somut bir örnekle karşılaşıyoruz. Esat Canan (se- çim bölgesi Hakkâri) önce nalı gösteriyor: "So- nuçta Roj TVde Güneydoğu haikına hitap eden birtelevizyon" diyor. Sonra mıhı: "Orada benden önce de bazı milletvekili arkadaşlanmızın açıkla- maları, demeçleri yayımlanıyordu." Ama sonuçta Roj TV'ye demeçler vermek, böylece yaşamını, yayınlarını sineye çekmek, -Canan'a göre- "o televizyonu tasvip ettiğianla- mına gelmez"m\ş, amma: Esat Canan'ın devletin Roj TV ile mücadelesı ne umuruna... Onu bunu Baykal düşünsün! • • • Hakkâri olaylarından sonra Güvenlik Zirvesi bir zahmet toplanıyor. Yeni hiçbirşey içermeyen ka- rarlara küçük notlar eşliğinde göz atalım: Kanunsuz hiçbir eyleme izin yok (Sabah şerif- ler hayırlar olsun), PKK bölgeden tamamen sili- necek (Atma, din kardeşiyiz), terörün kaynağını kurutmak için bölgeye yatınm atağı başlatılacak (Binbir Gece Masallan'ndan bir sayfa). Uyuma bebeğim yumma kirpiklerini, diyor ya şair. Uyandırabilirsen uyandır bizimkileri. Nato mermer nato kafayı! AL GÖZÜM SEYREYLE IŞIL ÖZGENTÜRK Hukukun üstünlüğü mü, hodicanım sen de! • Baştarafı Arka Sayfada Bu Elmas anneyi yıldırmaz. bahçesinde oğlu- nun gözaltına alındığı gün kullandığı araba du- ran Gayrettepe'ye defalarca gidip gelir, çok za- man da azarlanır, tartaklanarak kapı dışan atı- ür. Siyasi şubenin kapısından defalarca kovulan Elmas anne ve Eren ailesinin fertleri ilk gözaltı süresi 45 günün dolmasını umutla beklerler. İlk kırk beş gün dolar, Hayrettin'den hiçbir haber alınmaz ve o ilk kırk beş günü diğer kırk beş gün- ler takip eder, Hayrettin'den hiçbir haber yoktur. Bu arada Hayrettin Eren'ie birlikte yakalanan- ların dosyası Devrimci Sol toplu dosyasından a- par topar aynlarak başka bir dava açılır. Bu da- vanın sanıklarından Ahmet Öztiirk. Hayrettin'in akıbetini öğrenmek için mahkemeye bıkmadan usanmadan defalarca dilekçe yazar. Her yazdığı dilekçede 'Hayrettin Eren'in gözaltına alındığının tanığıyım. Onu hem karakolda hem siyasi şubede gördüm," diye tanıklığını beürtir. Eren ailesi de İs- tanbul Sıkıyönetim Komutanlığı'na verdikleri di- lekçelere her defasında aynı yanıtı alır: •Hayret- tin Eren isimli şahıs yakalanmamıştır, hâlâ aranı- yor.' Evet, ne yazık ki 'Ben gözaltına alındığını gör- düm', diyen tanıklar. dosyalara girmiş belgeler; zulüm ülkesinin güneşi balçıkla sıvamadaki ma- haretini ve kabn gözlüklü bir genç adamın kayıp kente yolcu edilmesini önleyemeyecektir. Hayrettin Eren'in annesi Elmas Eren 25 yılda yoruldu. ama oğlunu aramaktan vazgeçmedi. O hâlâ kendisiyle yapılan bir söyleşide dile getirdi- ği gibi Çiçeklerle donatacağı bir mezar' arayışın- da." Işte hukukun üstünlüğünü bir kez daha yalanlayan bir gerçek hikâye. Bu ülkede insanın canı çok sıkı- lıyor. isilozgenturkfa superonline.com 254 fılmin gösterileceği Selanik Film Festivali'ndeki etkinlikler göz kamaştınyor Selanik'te fiJm rekoruASLI SELÇUK SELANtK - 46. Selanik Film Festivali'nin açılışında gösteri- len, 'No Man's Land'la (2001) en iyi yabancı film Oscar'ını ka- zanan Bosnalı Daniş Tanovic ın başrollerinde Emmanuelle Be- art, Marie Gillain. Karin Vı- ard'ın oynadığı 'L' Enfer'i (Ce- hennem), üç kızkardeşin sarsıcı öykülerini, bir aile trajedisinin kiırbanlaruıı getinyordu perdeye. Polonyalı usta Krzysztof Kies- hmski'nin 'Cennet- Araf - Ce- hennem' üçlemesinin son bölü- münde. Tanovic, Jean-Paul Sartre'ın dediği gibi 'Cehen- nem başkalandır' diyordu. Uluslararası Yanşma'daki on dört filme gelince: 'Backstage' (Emmanuelle Bercort ' Fransa- Almanya), 'Black Brush' (Ro- land Vranik ' Macaristan), Drif- ting States(Denis Cote / Kana- da), 'Falling in Love' (Wang Ming-Tai ' Tayvan), 'Grain in Ear' (Zhang Lu / Kore), 'Kinet- ta' (Yorgos Lanthimos' Yunanis- tan), 'Man Push Cent' (Ramin Bahram ABD), 'One Night' (Nıki Karimi > Iran), 'Play' (Ali- cia Scherson / Şili-Arjantin- Fransa), 'Sangre' (Amat Esca- lante / Meksika-Fransa), 'Some- one Else's Happiness' (Fien Troch/ Belçika-Hollanda), 'Swe- et Memory' (Kyriakos Katzo- urakis' Yunanistan), TheHours Go By'flnes de Oliveira Cezar ' Arjantin), 'Traveller Girl' (Per- ry Ogden ' Irlanda) Alön ve Gü- müş Iskender için yanşıyorlar. Jûri, ttalyan görüntü yönetmeni Vittorio Storaro başkanlığında, Natacha Regnier( oyuncu / Fran- sa), Ulrich Feisberg (yapım- d'AJmanya), Lodge Kerrigan (yönetmen • ABD), Sotigui Ko- uyate (oyuncu / Burkina Fasso- Fransa), Leonardo Garcia Tsao (sinema eleştirmeni ı Meksika). Antoinefta Angelidi'den (yönet- men / Yunanistan) oluşuyor. Festivalin bünyesinde düzenle- nen Balkan Fonu'na başta Türki- ye'yle beş Balkan ülkesi katılı- yor. Hazırlık aşamasındaki on i- ki projenin içinden beş kişilik jü- rinin seçtiği dört çalışmaya 10 bin 46. Selanik Film Festivali'nin Uluslararası Yanşma bölümün- de bu yıl 14 film yanşacak. Avro verilecek. Türkiye'den Se- mih Kaplanoğju, Step Rüzgâr- lan'ıyla, Asü Ozge'yse 'Boğul- ma' projeleriyle katıhyorlar. Jü- ride Sundance Fihn Enstitüsü' nün sanat yönetmeni Guyla Gaz- dag, Glasgow Film Fonu'nun yö- netmeni Leonard Crooks, Emir Kusturica nın ilk filmlerinın ya- pımcısı Maksa Catovic gibi önemli adlar var. Türkiye'den başka önemli bir etkinlikse, 'Bal- kanlar'a Bakış'ta yanşan. izle- yicılenn oylanyla seçilecek en iyi Balkan yapımının en güçlü ada- yı 'tstanbul Hatırası: Köprüyü Geçmek'in yönetmem Fatih Akın'la müzisyenlerinin 26 Ka- sım'da Selanik limanmda vere- cekleri konser. Akın'ın yanı sıra Pedro Almodavar ın filmlerin- de ('Sinir Krizi Eşiğindeki Ka- dınlar', 'Bağla Beni") izlediğimiz tspanyol oy r uncu Victoria Abril, yeni kaydı 'Pucheros'u' Selanik Konser Salonu' nda seslendiriyor. 254 fihn sayısıyla bu yıl bir re- kor bran etkinlik, sergileri, usta- lar sımflan, sempoz- yumlan, söyleşileri, yuvarlak masa toplan- tılanyla da göz kamaştınyor. 'Us- talar Sınıfı'na yeni katılan önemli adlarsa şunlar: Tommy Lee Jonesun 'The Three Buri- als of Melquiades Estrada' fil- minm senaryosuyla Cannes'da senaryo ödülünüalan, '21 Gram' ve 'ParamparçaAşklar Köpek- ler'in senaristi Meksikah Guil- lermo Arriaga, toplu gösterimi yapılan tngiliz belgeselci- uzun metrajcı Michael Winterbot- tom, Altın Iskender onur ödülü verilecek Tayvanlı usta Hou Hsi- ao Hsien. Hsien'in son çalışma- sı 'Cafe Lumiere', 25. Uluslara- rası tstanbul Film Festivali"nde 'Gilles'in Kansı' fılmiyle Altın Lale ödülünü paylaşmıştı. Ünlü oyuncu eğitmeni Cathle- en Leslie'nin vereceği üç aşama- lı Ustalar Sınıfı, hem genç hem profesyonel oyuncular hem de iz- leyiciler açısmdan ilginç geçece- ğe benzer. Tanınmış tiyatro yö- netmenleri Lee Strasberg, Peter Brook, Ariane Mnouchkine le çalışan, 'Actors Studio'ya yılla- nnı veren Leslie, Actors Stu- dio'nun kuruluşunu anlatacak, on beş oyuncunun katılımıyla bir okuma-gösteri yapacak, Metod oyunculuğunun temeli olan gev- şeme ve duygu tekniklenni öğre- tecek, gözetiminde de iki sahne- yi genç ve deneyimli oyunculara oynatacak. Sinema eleştirmeni Lefteris Adamidis'in düzenlediği 'Ba- ğımsızlık Günleri'nde dünyanın her köşesinden 40 bağımsız ya- pım var. 'Genç ve kışkırtıcı ye- teneklerin çalışmalarından oluşan bu seçkinin alt bölümü 'Genç Amerikalılar'da Ameri- kan Bağımsızlan'ndan 20 örnek yer alıyor. Asyalı Bağımsızlar'a da saygı- da bulunan festival, Koreli Kim Jee-Woon'laParkChanWook' un, Japon Seijun Suzuki'nın sı- ra dışı çalışmalannı da programı- na aldı. Üçlemesiyle ('Sympa- thy for Mr. Vengeance', 'Öld Boy', 'Sympathy for Lady Vengeance') yer alan Chan-Wook Bir deUstalar Sınıfi yapıyor. 2005 tarihli 20 ulusal uzun metraj ve belgesel 'Panorama da gösterimde. Altın Iskender verilecek Nikos Papatakis. Yunan sinemasının oncüle- rinden Grigoris Grigori- ou. Kostas Manousakis ve benzeri sinemacılann top- lu gösterimleri de var. 24-26 Kasım'da düzenle- necek 'Kavşaklar' adlı or- tak yapım toplantısına Türkiye de katıhyor. Balkanlar ve Akdeniz bölgesini kapsayan forum da Norveç, Portekiz, Füistin, Irlan- da, tsrail gibi 27 ülkeden gelen projelere maddi destek, yaratıcı katkı sağlamak, ortak yapımcı bulmak için düzenleniyor. 'Ago- ra' fihn pazan da her türlü film ahşverişini geliştirmek amacıyla kuruldu. Ulusal ve uluslararası yapımlann pazarlanmasını öngö- ren 'Agora'. sinema sektörünün satıcılannı, alıcılaruu, dağıtımcı- lannı bir araya getiriyor. Avrupa Film Promosyonu EFP ise geçen yıl Cannes'da başlattı- ğı uygulamayı bu yıl Selanik'te de sürdürerek Avrupa ülkelerin- den genç yapımcılann buluşma- sını sağlayarak onlara uluslarara- sı pazardaki satış-pazarlama tek- niklenni, fihn festivalleri- pazar- lanyla ilgili stratejileri öğretiyor. 27 Kasım' dakı kapanış filmiyse E. Kusturica, Ridley Scott, Spi- ke Lee, John Woo gibi yedi yö- netmenin ortak yapımı 'All the Invisible Chlldren' olacak. GUNDEM MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada celıkle petrol bölgelerine demokrasi gelmesi ge- rektiğini düşünen arkadaşlar bunu süslü proje adlarıyla da taçlandırıyorlar. Petrodolar sözcüğünden yararlanarak şöyle bir tanım da üretebilinz: Petrodemokrasi! ABD nerelerde demokrasinin kaçınılmaz hale geldiğini söylese, bir bakıyoruz orası ya petrol kaynaklarıyla dolu ya da petrolün geçiş yolu. Af- ganistan, Irak, Venezüella bunun güncel örnek- leri... • • • ABD bütün petrol gereksiniminin yüzde 14'ünü Venezüella'dan karşılıyor. Bu nedenle deABD'ye bu ülkede ille de demokrasi lazım. Yoksa bu ül- ke, lazımlık! Demokrasinin de ilk maddesi şu olmalı: Venezüella yönetimı ABD'yi çok sever ve temel işlevi ABD yönetiminin istemlerini yerıne getir- mektir! Uzaktan yakınımıza gelirsek, aynı şey halen in- şa edilmekte olan Irak'ta da geçerli. Irak anaya- sasının tartışmalı biçimde kabulünün ardından gözler yeni çıkacak yasalarda. Bu yasalann ba- şında da petrolle ilgili düzenlemeler geliyor. Za- manında yazmıştık ama, yeri geldi bir kez daha vurgulayalım: Bağdat'ın 9 Nisan 2003'te düşmesinin ardından kentte her yer yağmalandı. Binlerce yıllık eserle- ri bünyesinde barındıran Bağdat Müzesi bile mü- zelik hale geldi. Bir yer hariç; Petrol Bakanlığı! ABD'lı askerier burayı o kadar güzel korudular ki, camı bile kırılmadı. Bugünlerde çok güvenli olmasa da Bağdat'ın başlıca konuklan arasında uluslararası petrol şir- ketlerinin temsilcileri var. The Independent gaze- tesinin geçen hafta yayımladığı rapora göre, Ame- rıkan ve Ingiliz şirketlerinin önümüzdeki dönem- de Irak petrollerinden kazanmayı düşündüğü pa- ranın tavanı 200 milyarı buluyor! Ne güzel kazanç, affedersinız demokrasi! • • • Petrodemokrasi hedef seçtiği ülkelerde 5 temel konuşlanma sahası öngörüyor: - Parlamentoda alınacak kararlara hâkim olmak. - Kadın hareketlerini yönlendirmek. - Medyada etkin olmak. - Sivil toplum kuruluşlarının politikalarını belir- lemek. - Ekonomiyi kendisine açık hale getirmek. Bu hedefler, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında hazırladığı raporlarda da yer alıyor. Sızan haberlere göre ABD bu konuda ke- senın ağzını açtı. Eee, petrol gelecek yerden do- lar esirgenmez! ABD'nin 2004 yılında bölgemizde "demokrasi- yi geliştirmek" için bütçesinden ayırdığı para bir milyar dolar kadardı. Tabii bu kamuoyuna açıkla- nan rakam! Döngü şöyle de açıklanabilir: Ortadoğu veOrtaAsya'nın petrolü Batı'ya aka- cak. Karşılığında Batı'dan bölgeye demokrasi akacak. Demokrasi ayrılıkları arttırma temeline oturtulduğu için bölgede kan akacak. Kan, silah akışını getirecek... Bu "akıma" kapılanın vay haline... "Akım" derken neler demezler! ankcum(« cumhuriyet.com.tr Türkiye Bilişim VakfilO yaşında Ekonomi Servisi- "Bilgi toplumuna dönüşmüş bir Türkiye'* vizyonu ile 1995 yılında kurulan Tür- kiye Bilişim Vakfı 10. yılını önceki gece düzenlenen bir törenle kutladı. TBV olarak "Biz zihniyet mi- marlığı yapıyoruz" diyenTBVYönetim Kurulu Baş- kanı Faruk Eczacıbaşı, "Zihniyet mimarüğı bina mimarhğı gibi değildir. Bugün birinci katını. ya- rın ikinci katını yapıp bitiremezsiniz. Bu nedenle önümüzdeki dönemde de geçen 10 yıldaki gibi zor bir görev bizi bekliyor. Biz Türkiye'nin bilgi top- lumuna dönüşmesi için yapılması gerekenleri sıra- lamaya devam edeceğiz. Ülkemizinrefahınıarttır- mak için bilgi toplumuna giden yolda atılımlan al- kışlayacağız, duraldamaları eleştireceğiz." dedi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Doç. Dr. Abdüllatif Şener'in yanı sıra sektörün önde gelen temsilcilerinin katıldığı gecede Eczacıbaşı, yaptığı konuşmada lOyılöncesininpanoramasınıçizdi. Hü- kümetlere bü\"ük görev düştüğünü belirten Eczacıba- şı, "Bizim gibi bir vakfın elinde sihirli masal değ- neği yoktur. Bizim elimizin altında bürokratlar or- dusu, bize yardımcı olan yasalar. Millet Meclisi ve kocaman bir devlet aygıtı yok. Biz bir sivil toplum örgütüyüz. Biz ancak fikir beyan edebiliriz. Biz bu fikrin nasıl uygulanması gerektiğini anlatabiliriz. Biz fikrimizin ne kadar uygulandığına bakabiliriz. Biz bu amaçla devletten talepkâr olabiliriz. Biz uy- gulamayı devletten talep edebiliriz. Ötesini biz ya- pamayız" dedi. Sunuculuğunu Gazeteci-Yazar EceVahapoğlu'nun yaptığı törende Türkiye Bilişim Vakfi'na 10 yıl için- de sponsorluk yapıp projelerini gerçekleştirmesinde katkıda bulunan IBM. HP, Turkcell, Eczacıbaşı, Ce- bit, Cisco, KoçSistem. Microsoft, Borusan, Tekofaks, Arçehk, Vestel,Yapı Kredi, Encsson'a kurumsal spon- sorluklan için birer teşekkür plaketi verildi. VEFAT ELİF SAĞMANLI (ÖZTÜRK) 25.11.2005 tarihmde vefat etmiştir. Cenazesi 28.11.2005 Pazartesi günü öğlen namazını müteakip Teşvikiye Camii'nde kılınacak cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezariığı'ndatoprağa verilecektir. AİLESİ Nol BağıştabulunmakısteyenlerinTûrkıye KanserleSavaş Vakfı veyaT.E.V.nabağıştabulunmalan ncaolunur. İki yıllık banliyö çilesi VEFAT Rahmetli askeri doktor ismet Erdem ve rahmetli Lütfiye Erdem'in kızı, rahmetli Tarık ismet Erdem'in kardeşi, rahmetli izmir Senatörü Nazif Çağatay'ın eşi, Erol ve Yasemin Çağatay'ın babaanneleri, Kari Çağatay'ın kayınvalidesi, rahmetli ilgün Çağatay'ın ve Ergun Çağatay'ın annesi KÂMRAN ÇACATAY 24 Kasım 2005 gecesi Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 27 Kasım 2005 Pazar günü (bugün), öğle namazını takiben Teşvikiye Camii'nden kaldırılacaktır. Çelenk yollanmaması rica olunur, arzu edenler Türk Eğitim Vakfi'na rahmetli adına bağışta bulunabilir. AYKUT KÜÇÜKKAYA Ulaştırma Bakanlığı'nın "Asnn Projesi" olarak tanımladığı Marma- ray (Istanbul Demıryolu Tüp Geçişi ve Banliyö Hatlan) kapsamında "Haydarpaşa-Gebze ile Sirkeci- Halkalı banliyö hatlan" 14 Aralık 2007 tarihınde ulaşıma kapatılacak. Modern tren hattı inşaatının 24 ay sür- mesi planlanırken trafik çilesi bitme- yen Istanbulluyu 2010 yılına kadar sı- kıntılı "iki yıllık" bır süreç bekliyor. Bakanlık ise yann yapmayı planladı- ğı ihaleyi üçüncü kez erteleyerek 16 Ocak 2006"ya bıraktı Tamamlandığında saatte 70 bın yolcu taşıma kapasitesine sahip ola- cak "Marmaray" sistemi 3 etaptan oluşuyor. 1. etabı inşaan başlayan 1.3 kilometre uzunluğundaki tüp geçit ya- pımı; 2. etabı 70 kilometre uzunlu- ğundaki banliyö hatlannın iyileştiril- mesi; 3. etabı ise sistemde hizmet ve- recek olan jiiksek seyir hızına sahip demiryolu araçlannın alımı oluşturu- yor. Ulaştırma Bakanlığı. söz konusu çahşmalann tüp geçit projesi ile bir- likte eşzamanlı olarak tamamlanma- sını öngörürken açıklamalarda. ban- liyö hatlan ıçın devamlı "iyileştirile- ceği" bilgisine yer veriliyor. • Cumhuriyet'ın ulaştığı resmi bel- geye göre ise 70 kilometrelik banliyö hatlannın yapım süreci, her gün ban- liyö hattını kullanan onbinlerce tstan- bullu için bir hayli sıkıntılı geçeceğe benziyor. TCDD, Ulaştırma Bakanlı- ğı Demiryollan Limanlar ve Hava Meydanlan Inşaatı Genel Müdürlü- ğü'ne (DLH) yazı yazarak "Marma- ray Projesi kapsamında Haydarpa- şa-Gebze ile Sirkeci-Halkah banli- yö hatlannın işletmeye kapatüaca- ğı" tarihlerin bildirilmesini istedi. TCDD'ye gönderilen yanıt da Genel Müdür Yardımcısı Isa Apaydın tara- findan daire başkanlıklanna iletildı. Apaydın'ın yazısında şöyle denildi: "... Konuya ilişkin olarak DLH Genel Müdürlüğü'nden alınan ya- zıda; 'Gebze-Haydarpaşa ile Sirke- ci-Halkah banliyö hatlarımn' 14 Aralık 2007 tarihinde 24 ay sürey- le tren işletmeciliğine kapatılacağı ve bu tarihte fiilen inşaata başlana- cağı bildirilmektedir." Bakanlık, ikinci etap için "8 Ekim 2004"te ön yeterlilik duyurusu yaptı. Başvurular "24 Ocak 2005"te sona erdi ve bakanlığa 8 konsorsiyum baş- \iırdu. Bakanlık 5 konsorsiyumu be- lirledi; DLH Genel Müdürlüğü ban- liyö hatlannın "anahtar teslim" ya- pımına yönelik ihalede teklif ahna ta- rihini "4 Ekim 2005" olarak açıkla- dı. .\ncak fırmalardan gelen istekleri dikkate aldığını bildıren DLH Genel Müdürlüğü, ihaleyi ilk önce "7 Ka- sun"a, sonra "28 Kasım"a erteledı. Yann yapıhnası planlanan ihalede teklif ahna süresi bir kez daha ertele- nerek 2006"ya kaldı. DLH, yeni tari- hı ,"16 Ocak 2006" olarak belirledi Yetkililer, finansmanın Avrupa Yatı- nm Bankası kaynaklanndan karşılan- masının öngörüldüğünü belırterek banliyö hatlannın yapımında ızlene- cek süreci kısaca şöyle özetledi: • 2006 hş döneminde sözleşmenin imzalanması. • 2006 kış/ilkbahar döneminde >a- pım'üretim işlenne başlanması • 2009 sonbahannda ışlenn ta- mamlanması • 2009/2010 sonbahar/laş'ilkbahar döneminde bütünleştirilmiş testlerin yapılması ve deneme işletmesi. İhalenin ertelendiğini gazetemıze doğrulayan ve ihale sürecinde bir ge- cıkmenin yaşandığını behrten üst dü- zey bir yetkili, ancak bu gelişmenin projenin bitiş tarihinde herhangi bir aksamaya yol açacağını sanmadığını söyledi. Sistemin üçüncü ayağını ise banliyö hatlannı tamamlayan "de- miryolu araçlan imali" oluşturuyor. ilk etapta 440 adet olarak yaklaşık 1 milyar dolarlık bır yatınm gerektiren "demiryolu araçlarının moderni- zasyon çabşmalan"nda araç ihtıya- cının tamamına yakın bölümü dış kaynaklı kredilerden finanse edilecek DLH Genel Mudürluğü'nün 3. etap için ıhale çalışması da halen sürüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle