18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 E€İM 2005 PA2AR CUMHURİYET SAYFA A Ibüm adını,Can Vücel'in 'Dargm mryız' şürinden ahyor. Albümün kapağmda Michelangelo'nun "Âdem'in "iaradılişı" eserinden bir detay kııllanılmış- MUZIK 23. yılında 14. albümünü çıkaran Ezginin Günlüğü, bu kez K Darğınmıyız* diyor Aşk davar,aynlıkda HATİCE TUNCER "Dargm mıyız". sade, geleneksel. düşün- dürücu. huzunJü şarkılarla dolu, yanı Ezginin Günlüğü farkını hıssettıren bır albüm. Ezgı- nın Günlüğü, 23. yılına, kurulduğu dönemler- dekı "İstanbulKonserleri" kayıtlannı saymaz- sak 14 albümlen "Dargın 1111x17" ıle gırdı. Ezginin Günlüğü, kuruculanndan Nadir Göktürk, solıstler Hüsnü Arkan ve Eylem Atmaca. flut \ e saksofonda Fatih Saçh. bas- ta Erkan Gürer. gıtarda Sedat Yapıcı ve da- vulda Gökhan Tümkaya'dan oluşuyor. "23. yıL, 14. albüm" söyleşımızı, gruptan Nadır Göktürk, Hüsnü Arkan ve Gökhan Tümkaya ıle yaptık. URETKENUCIN SIRRI 1982'denbu yana Ezginin Günlüğü'nden bır- çok müzısyen gelıp geçse de grubun bu kadar uzun süre üretken ve bırükte nasıl yürüdüğü, sorulanmızdan bınydı. Nadır Göktürk, soru- nun gruba en çok yöneltılen sorulardan bın ol- duğunu söyleyıp de\ am ettı "Bu soruya çeşitii şekillerde cevap veriyoruz. Dünyaya bakışırnız benzhor, sizin de söyledi- ğinizgibi fazla hırsh insanlardan ohışmuyor. Bi- rinin üstüne basma, öne çıkma gibi bir duru- mumuz vok. Grubumuzda zaman zaman de- ğişik elenıanJar da oldu. Grup içinde insanlar birbirlerini çeşitii biçimkrde kazüdamava baş- ladıklan zaman hiç kimse aptal değü, yürüme- si zor olur." Hüsnü Arkan'ın dönemın alışkanlıklanııa ilış- kın katkılan var: "Dönemsel bir davramş bi- çimi de var herhakJe. 70'lerin sonunda, 80'le- rin başında kurulan gruplar genellikle dağıl- madılar. Birtikte bir şeyler kotarmak gibi bir gelenek var. Bulutsuzluk Özlemı, Yenı Türkü, bir yolunu bulup devam ettirdiler." Günümüzdekı müzık gruplannın durumu- nu Nadır Göktürk anlatıyor "Yeni kurulan gruplar, kendilerini hemen mü- zik endüstrisinin içinde buluyorlar ve orada şe- killenhorlar. Bazen televizyonda iztiyorum, 'Bızım şarkımız vardı ama bıze türkü söyle- yın dediler' diye anlatryoriar. Yani yapacalda- n şeyler de empoze edinyor. Bizzaten birtakım şeyleri üstlendiğimiz için kendi bileğtanizin gü- cüyle varhğımızı sürdürüyoruz. Jethro TuH'm bir röportajında okumuştum;' Bugün olsa ya- pamazdık' diyoıiar. Gruplar, 60'lar ve 70'ler- de farkh bir toplumsalriinamiğinürünü ola- rak ortaya çıkn." Halk müzığı \ e Türk sanat müzığı, Ezginin Günlüğü'nün müzığının ana kaynaklannı oluş- ruruyor. "Dargm mıyız"dakı sanat müzığıne daha yakın tınılarda Hüsnü Şenlendirici'nın klarnennın ve Yurdal Tokcan'ın udunun payı davar. "Dargınnııyız",HüsnüArkan'ıntanı- mıyla "dertö temah" bır albüm. Farkında ol- madan aşk ve aynlığı anlatan \ e kendı hoşla- nna gıden şarkılan bır araya getırmışler: "Kendimiz için yapıyoruz demek yanhş ola- bilir. Yapüğuıızuı dinkvicisi yoksa o müzikyok demektir. Müzik yapılmaya başlandığı anda, en azından günümüz koşullannda dinleyici faktörü hesaba katihyor. AJbüme rıızh parça da. yavaş parça da koyuyorsunuz. CD'Ierin,kaset- lerin ölçülerine göre zaman sınırlaması var. Yani bizim çanşmalanmız da popüler müzik içinde cereyan ediyor, munakkak dinleyiciyi düşünüvorsunuz. Ama müzigimizi kendimizin de sevebileceği, kendi duygu ve düşüncelerimi- ze zarar vermeden yapıyoruz. 'Kendimiz ıçın derken' yapügınıız işten kendimizin de muthı olabilmesinden söz edrvoruz." SANAT BİTTİ Albümün kapağında Michelangelo'nun "Âdem'in Yaradıhşı" esennden bır detay kul- lanılmış. Nadır Göktürk, tt seyira,okuyucu"nun hesaba katılarak yapılmasıyla sanatın bıttığı- nı düşünüyor. "Her şey bir endüstrihaUne gel- di ve bunun dışında kalan. hayat hakla bula- mı>or. Sanann birnıesinin. felsefenin de bitme- siyle baglanosı oiduğunu düşünüyorum. Sade- ce daha dürüst ürünler ortav-a koyabiüyorsak bu bence yeterince güzel bir şey." Sanat \ e felsefenin bıtmesı konusuna Hüs- nü Arkan da müzık sektörünü degerlendıre- rek gınyor: "Elimizden şarkı yapmak geliyor" diyen Ezginin Günlüğü, "Biz kompozitör değiliz, şarkı yazıyoruz. Herkesin kendine göre becerileri vardır. Bizim elimizden bu tip şeyler geliyor. Şarkılarla; insanlarla kendi başınayken, evinizde otururken, dağ başmdayken onu dinlediği zaman diyalog kurmuş, birtakım duygulan paylaşmış oluyorsunuz. Insanın düşünce yapısında bir zenginlik, duygu yarattığı için, belki biraz daha değerli olabilir" diye devam ediyor. (Soldan) Ezginin Günlüğü, Eylem Atmaca, Hüsnü Arkan, Nadir Göktürk, Sedat Yapıcı, Fatih Saçh, Erkan Gürer, Gökhan Tümkaya'dan oluşuyor. "Popüler müzikte de edebiyattan kopuş var. Saçma sapan. anlık gelnüş, düzeltme ihtiyacı duymamış sözlerle şarküaryapıbyor. Edebiyat- la bağmı koparmış şarlolar ancak böyie olur. Beslenme ka> naklannı kaybetmiş. popüler sektöre yönelik işler var. Biz biraz bunun dı- şında, kryısında köşesinde kahyormuşuz gibi- me geliyor. O anlamda bir farkhuğımız olabi- lir. Şiirle bir şe>' toparlamaj'a çabşıyonız, her albümde şiir muttâka oluyor. Dargın mıyız' albümü de aduu, Can Yücel'in şürinden ah- >w. Modern şürin en son ömckJerinden biriCan YüceL Bu açıdan benim için de çok değeriL" SANAT YAPMIYORUZ' Nadir Göktürk. şarkı yazmayı sanat katego- risı içinde görmüyor. Ancak "kazanılmış be- ceriler" nitelemesıni, yaptığı ışı küçümseme anlammdakullanmıyorkuşkusuz: "Biz kom- pozitör değiliz. şarkıyazıyoruz. Bumı degersiz- leştirme anlanunda sö\1emhorum. Herkesin kendine göre becerileri vardır. Bizim elimizden butipşeyler gebyor. Şarkı- larla; insanlarla kendi ba- şınayken, evinizde oturur- ken, dağ başmdayken onu dinlediği zaman dnalog kurmuş,birtaknn duygula- n pa>1aşnuş olu\ orsunuz. İnsanm düşünceyapısmda bir zenginlik, duygu jarat- üğ] için, belki biraz daha değerli olabitir." ŞİİR KİTABIÇIKTI Arkan'dan 'Hiçe Doğru' Geçen yıllarda "Ölü Kelebekler Dansı" ve "Menekşeler, Atlar, Oburlar" adlı iki romanı yayımlanan Hüsnü Arkan, "Hiçe Doğru" adlı bir şiir kitabı çıkardı. Arkan'ın "Sarhoş" şürinden: "... Geceye yaslanabilir misin sarhoş? Aşık yaslanır / bir de körler / Sonra onlar da çekiliverirler / Bütün bu gündüzler o yüzden." bir şey yapnıadık şimdrve kadar. Hiçbiryapnn şirketi de, saçma olacağuıı bildikleri için bizi biçimlendirmeye çanşmadı. Biz kendi müzigi- mizi. pi>asada geçeıüolanın dışında kendizev- kimize göre yapok." Ezginin Günlüğü'nün şarkılarının çoğunu Nadır Göktürk ve Hüsnü Arkan yazıyor. Göktürk ıçın şarkı yazmak günlük çalışmalar içinde zevk veren bır ış. Hatta röportaja gebneden önce sabah "bir şeyler karalamış". Zamanla bınken şar- kılar, bır araya gelınce yenıden değerlendın- lıyor, yardımlaşılıyor ve yenı bır albüm için repertu\ ar hazırlanıyor. Düzenlemelen önce- den yapmak yerıne stüdyoda kayıtlar sırasın- da müzığın doğaçlama gelişmesıni tercih edı- yorlar: "Bu işi vaparken elbette ki daha çok satüsm istiyoruz. Satılması. dinlenmesi \e bizim de varfağımızı sürdürebilmemiz için olanaklannu- n dahaiyi duruma getirme nrsaü veriyor. Ama saüşuıuz artsm diye <kendimize ters düşecek DOĞRU Ezginin Günlüğu'nun "toptamnnflerisinde" olmak gıbı bır ıddıası yok. Grubun müzık ta- nhıne \ e "Dargm mı\ız"a ılışkın son değer- lendırmelen Nadir Göktürk yapıyor:"Yapüğı- nuz müziği pa\ laşuğunız insanlar, belki toplu- mun daha Oerisinde duran bir kesim olabinr. Müziğimizle toplum arasında bir paralelBk de olabilir. Bizim müziğimizde de bireyseDeşme- ye denk düşen bir üslup olabilir. Sanat müziği diye degerlendirmeniz bundan kaynaklamyor olabilir. Daha sade, daha anlaşıhr ohnak, da- ha fazla da zoriamamak insanlan yaklaşırru- mız var. Hüsnü Hiçe Doğru' diye bir şiir ki- tabı çıkanh. Biz de öyle hiçe doğru gidebiliriz. Sadeleşmeyi insan ustalaşnkça becerebiliyoı:" Ezginin Günlüğü. Sey- han Müzık'ten çıkardıkla- n "Dargm mıyız" albümü- ne müzıkalıtede, enstrü- manlarda, düzenlemelerde her zamankı özenı göster- mış "MuÜu Son" şarkı- smda Nadır Göktürk'ü ilk kez solıst olarak dınlıyo- ruz Göktürk, "grup ele- manlannm haün kan" pro- \a kayıtlan sırasındakı oku- malann albümde yer alma- sını kabul etmış. Göktürk, Eylem Atma- ca'nın seslendinğı "Kan- to - Bana Bir Koca Lazım" şarkısını, Akşehır'de duyduğu bır tekerleme- den etkılenerek yapmış. "Bu Akşehir'de söy- lenen bir kadm manisi Acelesi olanlar için söy- lenryor, erkekler de kullanryor. 'Ateşe baca la- znn Kıtaba hoca lazım Bana bir koca lazım O da bu gece lazım'. Şarkı olunca insanlar koca lazım kısmrv la ilgüeniyorlaı^ 81 yıllık Odeon arşivinden Unutulmaz sesler, unutulmaz şarkılar Hamivet Yüceses \LNurettmSdçnk Müzeyyen Senar pürkiye müzik A pıyasasmın 81 yühk müzik yapına şirketi Odeon, Türk sanat müziği arşivinden hazırladığı "Evvd Zaman tçinde" adlı karma albümü piyasaya çıkardı. Albümde Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses, Zeki Müren, Mediha Demirkıran, Nesrin Sipahi,Alaeddin Yavaşça, Sabahat SaKm, Emel Saym, Şükran Özer, Yaşar OzeL Serap Mutiu Akbulut, Mustafa Sağyaşar, Semra Ersoylu, Sevim Çağlayaa Tahir Engin fçöz \ e Sevim Tuna gibi muhteşem seslerin yorumlanyla Türk sanat müziği hazınesının küçük bir bölümü dinleyiciye sunuluyor. Zeynettin Maraş'ın hazırladığı albümde, "Şarap Mahzende YıDanır", "Agora Meyhanesi", "Gönöl Penceresmden", "inleyenNağmeler", "Dönülmez Akşamm UfkundayTz" gibi unutulmaz şarkılar, ılk kayıt ve ıcra edildıklen hallenyle yer alıyor. Jak Grünberg'tn kurduğu Odeon, ailesi tarafmdan taş plaklardan bugünlere taşındı "Türk halk ve sanat müziğinin tarihi"nı banndıran şırket, 1925 yılrnda Hafiz Ahmet Bey ıle ilk kayıtlara başladı. 1930'lu yıllarda Kemanı Selanikü Mustafa, Adanalı Aziz Şenses gıbı birçok sanatçıyla çalışan Odeon, 45 'lık ve 33 'lük plaklarla müzık sektöründeki yerini konıdu. 60'lı yıllarda Türk pop müziğının önemlı yapımlarma da ımza atan Odeon Müzık Gnıbu, arşrvindekı 3000'den fazla esen, yemden yayımlamayı planlıyor. Odeon, geçen yıllarda "Bak Bn* Varmış, Bir Yokmuş" 1,2 ve 3 adlı projesiyle Türk popunun unutulmaz şarkılannı yayunlamıştı. KadirDemirel'in 2. albümü 7 yıl sonra 'Neylersin' Genç müzısyen Kadir Demirel, ikinci albümü "Neylersin"de Anadolu rock tarzında şarkılar söylüyor. Erzincan kökenlı bn aılerun çocuğu olan Demirel, eğitiminı Istanbul'da sürdürmüş. Ortaöğrenimi sırasında 1991 yılmda TÜBÎTAK'ın yanşmasuıda matematık dalmda birinci olan Demirel, uluslararası matematik olimpıyatlannda Türkiye'yı temsiletti. Boğaziçi Üniversitesı malone mühendisliği bölümünde bır süre okuyan Kadir Demirel'in müzikle ilgisı ıse ailesinin halk müziğiyle yakm bağmdan kaynaklamyor. Ozgün müziğin önemli isimlerinden ağabeyi yapımcı HasanHüseyin Demirel'm etkısı de Demirel'in müzik tercihinde etkilı olmuş. ArifSağ Müzik Merkezi'nde bir süre bağlama dersleri gören Demirel, Anadolu kültürünün derinliğıni fark edip kendince "keşif yokuluğuna" çıkmış. Demirel, 1996-1997 yıllannda besteler yapmaya başlamış. Yavuz Bingöl'ün okuduğu "Sevdadan Gelir", Edip Akbayram'ın söyledığı "Sevdalara Darguıun" gibi eserlennı birçok sanatçı albümlennde değerlendirmış. Ilk albümü u Yarata Bulut"u, 1999'da Prestij Müzik'ten çıkaran Demırel, "Matematik yapüarla uğraşır, müzikte de yapılar >ani armoniler vardır. Yapüann içine girmeve çahşıyorum" dıyor. Demirel, müzik şirketinin sorunlan nedemyle ikinci albümünü 7 yıl sonra çıkarabildı. Demo Müzik'ten çıkardığı "Neylersin" albümünü "Türkü formundaki bestelerimi Anadolu rock sound'uyla düzenledün" sözleriyle anlatan Demirel, tüm yöreterin müziğiyle ılgılenıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle