Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 OCAK 2005 PAZARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edırne Kocaelı Çanakkale Izmır Manisa Aydın Denizli Y Y Y Y Y Y Y Y 9 4 9 6 12 11 13 10 Zonguldak Y 9 Antalya Sınop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Y Y PB PB Y Y Y B 9 11 12 12 6 4 6 4 Y 12 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siırt Hakkârı Van Y Y B B PB PB S S 16 15 8 11 10 7 -1 -3 S -10 Açık Butun bolgelerımız parça- lı çok bulutlu, Marmara, Ege, Akdenız Iç Anado- lu'nun guney ve bJtısı, Batı ve Orta Karadenız, GuneydoğuAnadolu'nun batısı ıle Malatya çevrele- rı yağışlı geçecek Yagış- lar, Batı Akdenız kıyıların da etkılı olmak uzere. yag- mur ve sağanak, Trakya ıle Batı Karadenız'ın ıç ke- sımlerınde karla karışık yagmur şeklınde olacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y K PB Y Y PB K B 6 2 8 11 8 9 4 8 Münıh B 4 Zürıh Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına B PB B B B B B Y b 1 14 2 1 0 10 11 B 4 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahıre PB B K K PB K PB PB -1 5 -2 6 9 1 -4 17 Y 12 Parçalı bulutlu Sıslı , Bulutlu ^ Çok bulutlu ı Yağmurlu Karlı Sulu kar Rumlar: MİT sorumlu Gizperdesi aralanmıyor REŞATAKAR LEFKOŞA - Batık Everest Bank'ın sahibi, Kıbrıslı Türk işadamı Elmas Güzelyurt- lu'nun, Rum kesimin- deki Koşşi köyü yakın- larında eşi ve kızıyla birliktc vurulması, ada- nın her iki kesiminde büyük heyecan ve kor- kıı yaratırken Rum ba- sını MİT'i işaret etti. Fileleftheros gazete- si, "Türk ajanları, Kıbrıslı Türk aileyi kacırıp öldürdüler... MIT'in soğukkanlı tetikçileri" başlıklı ha- berinde MtT ajanları- nın, Güney Kıbrıs'ta yaşayan Kıbrıslı Türk aileyi ortadan kaldırdığını iddia etti. Ga- zete, Güzel- yurtlu, eşi Zerrin ve kızı Eylül'ün, ev- lerinden kaçı- rılarak araba- larına bindiril- diklerini ve Koşşi (Üçşe- hitler) bölgesi- ne götürül- düklerini yaz- dı. Burada katillerin El- mas Güzelyurtlu'yıı sorguladıklannı ve gözlcrinin önünde eşiy- le kızını öldürdüklerini belirten gazete şunları yazdı: "Katillerin 5 kişi oldukları ve işgal altındaki topraklar- dan (KKTC'yi ima ediyor), özgür bölge- lere Ay Demet barika- tından iki arabayla geçtikleri sanılıyor. Güzelyurtlu, failleri ya da bazılarını tanı- yordu. Failler, aileyi zorla araca bindirip Koşşi bölgesine götü- rerek öldürdüler. Ar- dından da Strovilya (Akyar) barikatından işgal altındaki bölge- lere geçtiler. Olaya MİT'in karışmış ol- Öldiirülcn Kıbrıslı Türk işadamı Güzelyurtlu. ması, cinayetin yönte- minden ve Elmas'ın işgal altındaki bölge- lerin (!) arananlar lis- tesinde bulunmasın- dan dolayı nıünıkün görülüyor." Gazete, adli tıp raporuna daya- narak eşi Zerrin ile kı- zı Eylül'ün Güzelyurt- lu'dan önce öldürüldü- ğünü belirtti. Haravgi de haberi "MİT vurdu" başlı ğıyla verdi. Gazete, ci- nayetin arkasında "MİT ajanlarının" ve "işgal altındaki top- raklardaki yeraltı dünyasının" bulundu- ğunıı iddia etti. Gazete, faillerin BMW marka araçla Güney'e geçip ardından KK- TC'ye dön- düklerini ileri sürdü. Politis ise "tki se- naryo var. Bi- ri Elmas'ın, Türk tarafın- daki mafya ile ekonomik an- laşmazlıkları- nın bulundu- ğu, diğeriyse Elmas vc aile- sinin bilinme- yen bir kişi tarafından yargılanmak amacıy- la KKTC'ye götürül- ınek istenmesiyle ilgi- li" dedi. Rum Adalet ve Ka- mu Düzeni Bakanı Do- rosTheodoru, Rumla- nn cinayete kanşmadı- ğını, cinayetin ekono- mik anlaşmazlıklardan dolayı işlendiğini söy- ledi. Hükümet Sözcüsü Kipros Hırisostomi- des de, cinayetin Rum kesimiyle bir ilgisinin bulunmadığını söyledi. Hırisostomides, saldı- nyı "iğrenç" bir cina- yet olarak nitelendire- rek cinayetin arkasında ekonomik nedenler ve görüş aynlıklarının bulunduğunun sanıl- dığını ifade etti. Hukukta 'Gülen'in Konumu... Ömer Faruk EMİINAĞAOĞLU Yarg. CumhurivetSav. • Baştarafı 2. Sayfada Devletin temellerini dinsel ılkelere dayandır- mak ya da bu nitelikteki eylemlere destek olmak, tarikat vcya dinsel olu- şumları yönetime taşı- mak, laikliği ortadan kal- dırınak, dinı istismar et- mek gibi eylemlerin "odağı" olmak, 2820 sayılı Siyasi PartilerYa- sası'nın 78, 86 ve 87. maddeleri yoluyla 101/b. maddesi gereğince, sıya- si partiler için kapatma nedenöi oluşturmakta- dır. Böyle bir yaptırını için cylenıin ınutlaka suç oluşturması gerek- mez. Bu durum örgüt- lenmeye ilişkin İHAS'ın 11. maddesi ile KSH- S'nin 22. maddesine de uyguııdur. InsaııIIakları Avrupa Mahkemesi RP- Türkıye karannda, kaldı- nlanTCY 163. maddesi kapsamında kalan ve la- ikliğe aykırı olan eylem- ler ıç hukukta suç sayıl- masa bile, parti kapatma konusunda bu eylemlere dayanılmasında aykırılık olmadığını belirtmiştir. Sonuç O halde laikliğe ay- kırı ve İslami bir dü- zcni hcdcflcyen Gülen örgütü, 3713 sayılı ya- sa kapsamın-dan çı- kartılsa bile, bıına des- tek sağlayan siyasi parti için, destek ııite- liğindeki eylcm 2820 sayılı yasanın belirti- len maddeleri kapsa- mında kalmaktadır. 677 sayılı yasayla ya- saklanan unvan ve ey- lemler hatırlandığında, kendisini yasada açıkça sayılmayan, cemaat ola- rak niteleyen bir grup ve lideri, kuşkusuz eylem- lerine bakıldığında, bu yasanın kapsamındadır. Bu nitelikteki eylemleri övmek de TCY 312/1 (29.9.2004 tanhve 5237 sayılı TCY'nin ise 215.) maddesi kapsamında değerlendırilmelidir. Temel yasalarda yapı- lan "hızlı değişiklik" sonrasında, 765 sayılı TCY'de olan bir hük- mün, yeni TCY'ye taşınmaması sonucun- da, özel maddesinde üst sınırı gösterilmeyen ha- pis cezalarının üst sını- rı beş yıldan yirmi yıla çıkmıştır. Bu bağlamda 677 sa- yılı yasadaki suç "ağır cezalık", yaptırımının üst sınırı ise yirmi yıl hapis olmuştur. İşte Gülen'in hukuk- sal yönden konumu böyle. Yorum okuyucu- nundur. Bakan Akşit: Üst düzey kademelerde görevli hiçbir kadm yönetici yok Kamuda erkek egemenANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kamuda çalışan kadın personel erkeklere göre azınlık- ta kalıyor. Devlet Bakanı Güldal Akşit, kamuda çalışan persone- lin yüzde 27.4'ünün kadın oldu- ğunu ve üst düzey kademelerde hiçbir kadın yönetici bulunmadı- ğını bildirdi. Kadınların işgücü- ne katılım oranının da yüzde 26.6 olduğuna dikkat çekildi. tstanbul bağımsız milletveki- li Enıin Şirin'in kamuda istih- dam edilen kadın personelin er- kek personele oranı konusunda- ki soru önergesini yanıtlayan Devlet Bakanı Akşit, şu bilgile- ri verdı: "2002 yılı hane halkı işgücü anketi, kanıudaki ka- dın personel oranının yüzde 27.4 olduğunu ortaya koydu. Bu rakanı, yöneticilik konıı- munda ise kadınlar aleyhine daha da olumsuz bir tablo oluşturuyor. Bakanlıklar ve bağlı kuruluşlardaki orta ve üst düzey yöneticilik konu- munda toplam 42 bin 837 per- sonel arasında 30 bin 305 erke- ğe karşılık sadece 12 bin 532 kadın yer alıyor. 2000 yılı veri- lerine göre, bakanlık müste- şarları arasında hiç kadın yok. Sadece 3 kadın müsteşar yar- dımcılığı, 14 kadın başkan, 14 kadın başkan yardımcısı, 12 kadın genel nıüdür, 58 kadın genel nıüdür yardımcısı, 172 kadın daire başkanı görevin- de bulunuyor. Kamuda 1606 kadın şube müdürlüğü, 10 bin 653 kadın ise şeflik yapıyor. İcracı 13 bakanlık ve bağlı kıırunı ve kuruluşla devlet ba- kanlıklarına bağlı 191 kurıı- luşta yapılan incelemeye göre müsteşar yardımcılarının yüz- de 96'sı, genel müdürlerin yüz- de 94'ü, genel nıüdür yardım- cılarının yüzde 89.4'ü, başkan- ların yüzde 82.5'i, başkan yar- dımcılarının yüzde 73.1'i, da- ire başkanlarının da yüzde 89'u erkeklerden oluşuyor. Ka- dınlar üst düzey görev üstlen- mezken, orta düzeyin de sade- ce yüzde 29'unda bulunuyor." AB'nin çok gerisinde Kadınların AB'ye üye ülkele- rin içınde yer aldığı 25 ülkede istihdama katılma oranları yüz- de 54.9'a ulaşıyor. Birlığe yeni üyelerın kabulünden önceki 15 ülkeye ilişkin veri, yüzde 56 ola- rak hesaplanıyor. Türkiye'de ka- dınların ışgücüne katılım oranı ise yüzde 26.6 düzeyinde. "Bir Şarkı Bin Hayata Umut Saçsın" konserine 130 sanatçı destek verdi. (FATİH ERDOĞDU) ABD'DE VE TÜRKİYE'DE TSUNAMİMAĞDURLARIİÇİNKONSERLER VERİLDİ Şarkılar Asya için söylendi İstanbul Haber Servisi - Güney Asya'daki felaketzedelere yardım amacıyla Mydonose Showland'de dün akşaın düzenlenen ve 130 sanatçının katıldığı konserde dünya rekoru kırıldı. "Bir Şarkı Bin Hayata Umut Saçsın" adıyla yapılan etkinlikte 130 sanatçı yaklaşık 12 saatlik konser verdi. Büyük çaplı bir yardım etkinliğinin ilk kez düzenlenmesi dolayısıyla konseri izleyen Guinness Rekorlar Kitabı Türkiye Temsilcisi Prof. Dr. Orhan Kural, katılımı Guiness Rekorlar Kitabı'na rapor etti. Mydonose Shovvland Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Özbey, konsere 3 binden fazla kişinin katıldığını belirterek önümüzdeki günlerde Marmara Bölgesi'nde olası bir depremde gerekli olan cihazların alımı için yeni organizasyonlar gerçekleştireceklerini söyledi. Konserde, aralarında Arto, Atilla Atasoy, Bora Gencer, Burcu Güneş, Coşkun Sabah, Çelik, Davut Güloğlu, Emel Müftüoğlu, tbrahim Tathses, llhan Şeşen, Işın Karaca, Harun Kolçak, Haluk Levent, Güllü, lzzet Altınmeşe, Mirkelam, Muazzez Ersoy, Nükhet Duru, Onur Akın, Pamela, Seda Üren, Seren Serengil, Şahsenem, Şükriye Tutkun, Yeşim Salkım ve Yavuz BingöFün de bulunduğu sanatçılar sahneye çıktı. Hollyvvood ve ABD müzik endüstrisinin yıldızları felaketzedeler için bir araya geldiler. ( AP) Çaresizlere umut ışığı Dış Haberler Servisi - Hollyvvood ve Amerı- kan müzik endüstrisinin yıldızları, Asya'daki tsunami felaketzedelerine yardımları arttırmak için bir konser verdiler. Madonna'nın "Imagine"ı söylediği, Norah Jones'un "Bu sefer hepimiz birlikteyiz"i ses- lendirdiği 2 saatlik konser "Tsunami yardımı: Bir umut konseri" olarak adlandırıldı. Gloria Estefan'ın da yer aldığı konserin yanı sıra aynı anda NewYork, Los Angeles ve Londra'dan can- lı olarak yayımlanan bir şov programı da gerçek- leştirildi. Hollywood yıldızları Halle Berry, Ro- bert de Niro, Clint Eastvvood, Meg Ryan, Morgan Freeman, Ben Affleck ve Nicholas Cage'in de yer aldığı organizasyon NBC televiz- yonu tarafından kablolu kanallarda yayımlandı. Stevie VVonder, Nelly, John Mayer, Elton John, Diana Ross ve Maroon 5 şov programın- da numaraları belirlerken Brad Pitt, George Clooney ve diğer film yıldızları telefonlara ce- vap vererek tsunami çaresizleri için bağış yapan izleyicilerlc konuştular. Bağışlar ABD Kızılha- çı Uluslararası Yardım Fonu'na gitti. Henüz sohbet programından ne kadar gelir el- de edildiği bilinmiyor. Ancak bağışların yapıla- bildiği bir diğer kanal olan Kızılhaç'ın internet sitesine, programın ilk bir saatinde 10 bin giriş yapıldığı belirtiliyor. BÜLENT ARTNÇ'TAN TÜRBAN MESAJI IMilli egemenliğe 'inanç' çerçevesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- TBMM Başkanı BülentArınç, hükümetin tür- ban konusunda ısrarlı olacağı mesajı vererek "Milletimizin inancından, yaşam tarzın- dan dolayı örselenmesine, haksız muameleye son vere- cek dinamikleri hayata geçi- receğiz" dedı. Ankara Sanayi Odası'nda- vergi mükellefleri için düzen- lenen ödül töreninde konuşan Arınç, Meclis'in açılışının yıl- dönümünde "milli egemen- lik" olgusuna ağırlık veren kutlamalar yapılacağını açık- ladı. Annç, "Milli iradeyi çerçeveleyen hatta ona mü- dahale etmeye yeltenen bir kısım güçlere karşı 'Hâkimi- yet kayıtsız şartsız ınilletindir' sözünün gerçek olduğunu göstermeliyiz" görüşlerini savundu. Annç, türban sınırla- malannı ima ederek "Milli egemenlik milletin üstünde, millete rağmen, millet ne is- tiyorsa onun tam aksine de- ğil, millctinin beklentilerine, düşüncelerinc, duygularına ve inançlarına çok daha di- ğer vermeliyiz" dedi. Sanayi veticaret Bakanı Ali Coşkun da "orman vasfını yitirmiş alanların satışı ve imara açılmasını" sağlayan 2-b yasasını veto eden Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i hedef aldı. Coşkun, orman niteliği kalmamış ara- ziler üzerinde şehirlerin kurul- duğunu, ancak hukuki soru- nun giderilemediğini savuna- rak, yasanın Sezer tarafından veto edildiğini anımsattı. ÖDÜLLÜ GAZETECİ HERSHİN tDDİASI: ABD, İran'da çahşma yapıyor NEW YORK/TAHRAN (AA) - ABD'de yayımlanan "The New Yorker" dergisı, ABD'nin tran'da örtülii bir operasyon yürüterek potansı- yel nükleer, kimyasal silahlar ve füze hedeflenni belirlemek için gizlı keşif çalışmalan yaptığını öne sürdü. Ebu Garip Cezaevi'nde Iraklı rutuklıılara yapılan ış- kenceyi ortaya çıkaran Pulit- zer ödüllü gazcteci Seymour Hersh'in imzasını taşıyan ha- berde, ABD Savunma Bakan- lığı ile yakın bağlan olan bir hükümet danışmanının "Pen- tagon'daki siviller İran'a girmeyi ve bu ülkede nıünı- kün olduğunca fazla sayıda- ki askeri altyapıyı imha et- meyi istiyor" dediği aktanldı. Haberde yüksek düzeyli eski bir istihbarat görevlisinin de "Bu, teröre karşı bir savaş ve Irak bu savaşın sadece bir cephesi. Bush yönetimi, bu- na büyük bir savaş alanı ola- rak bakmaktadır. Bir sonra- ki adımda, İran saldınsını göreceğiz" dediği kaydedıldı. Haberde, Güney Asya'da görev yapan bir ABD koman- do grubunun da Pakistan'dan edinilcn bilgilerın de yardı- mıyla, gizli nükleer silahtesis- lerini bulmak amacıyla lran'm doğusuna sızdığı belırtildı. Seymour Hersh, geçen yıl da tsrail'in, Kuzey Irak'taki Kürt peşmergelerine bilhassa da Irak Kürdistan Demokrat Partısi (1KDP) lideri Mesud Barzani'nin emrindeki peş- mergelere komando eğıtımi verdığini yazmıştı. • l l Gok guıırultulu GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada fi Annan'a yeni öneriler götürmeye hazırlanıyor. "Ne pahasına olursa olsun Kıbrıs engelinden kurtulma" siyaseti izleyen Erdoğan'ın Annan'a şu- nu önermesi bekleniyor: "Yeniden devreye girin. Planın adı önemli değil, içi önemli. Rumların da kabul edebileceği bir or~ tam yaratın. 3 Ekim'de AB ile müzakere masası- na oturana dek, çözüm yoluna girmiş olalım." Annan pek niyetli görünmüyor. Ancak başka uluslararası kurumlar ya da liderler devreye girer- se durum değişebilir. Kıbrıs konusunun bir sürü tarafı oldu. Taraflar konuyu olabildığince kendi raflarında görmemek için de her şeyi yapıyor. AB'den başlayaiım... 24 Nisan 2004'te Annan Planı adanın iki yakasında oylandı. İki yakanın bu plan üzerinde bir araya gelemeyeceği görüldü. Planın ruhunda, taraflardan biri reddederse plan ölmüş demektir, tümcesi vardı. AB, yeni duruma nasıl yaklaşacağını kestiremedi. Içine aldığı taraf, kendisince de benimsenen plana hayır diyor; dı- şında tuttuğu taraf, evet diyordu. Sonunda iki ha- vuç uzatıldı: 1 - AB, KKTC'ye doğrudan yardım yapacak. 2- AB, KKTC ile ticaretin önünü açıp kuzeyin izolasyonunu azaltacak. Bunların en geç 2004 Ekimi'nde gerçekleşme- si gerekiyordu. Ekimin üzerinden aylar geçti hâlâ ses yok. ınanmak gerekirse, şubata kadar bir şey- ler olabilirmiş. O da öyle sanıyoruz ki, KKTC seçimleri öncesinde AB'ye bel bağlayanları üzme- mek için bir umut belirtisi olabilir. Kaldı ki Rum ba- sınında yazılanlara göre iki madde de rafa kalktı. Hızlandırılmış planlar! ABD'nin tutumu da AB'ninkinden farklı değil. Beklenti şuydu: ABD Girne'ye bir gemi yanaştırsa... Ercan Ha- vaalanı'na da bir uçak indirse, Rumlar yelkenleri suya indirir. Telaşlanır, en azından Annan Planı'nın mevcut halinı kabule hazır hale gelir! ABD gerçi Rum liderlere fazla yüz vermiyor, VVashington ziyaretlerinde onları bekledikleri dü- zeyin altında kişilerle muhatap ediyor ama zorla- yıcı bir role de soyunmuyor. ABD'nin şu haberle- ri sızdırdığını duyuyoruz: - Hele bir AB, KKTC'ye izolasyonu kaldırsın, ben de bir şeyler yapacağım. Bir beklenti Ingiltere... "2005'in ikinciyarısında- kiAB dönem başkanlığı sırasında öyle adımlarata- cak ki" diye başlayan tümceler dolaşıyor. Adanın 200 kilometrekareye yakın bölümünü üs olarak elinde tutan Ingiltere, kendisine dokunmayan bir durum olduğu sürece niye zorlamaya girsin? Gö- receğiz... Rusya Devlet Başkanı Putin'in, Erdoğan'ın Moskova ziyareti sırasında söylediği KKTC'yi ok- şayan sözlerinin de içi dolu oimayan bir hediye pa- ketini andırdığını görüyoruz. Zira Rusya, Kıbrıs konusundaki geleneksel politikasını değiştirme- yeceği yönünde işaretler veriyor. Halen BM Gü- venlik Konseyi'nde Kıbrıs'la ilgili bir karar tasarı- sı bulunuyor. Içeriği KKTC'ye izolasyonun gevşe- tilmesi anlamına gelen bir metin. Ancak Rusya bu metnin oylanmasını istemiyor! Kıbrıs'ı AB'nin sınır ve sinir konusu haline geti- ren Rumlar, gelişmeleri dikkatle ve ödün vermek- sizin izliyorlar. Nereden Türkiye-KKTC lehine bir fısıltı alsalar, anında karşı naralara girişiyorlar. An- kara'nın, Rumların önümüzdeki dönem de aynı politikayı izleyeceklerini düşünerek hareket etme- si gerekiyor. AKP hükümeti Rumları tanıma yolunda attığı adımların tepki çekmemesi için en azından çözüm yoluna girilmiş havası vermek istiyor. Annan'a yal- varma derecesinde devreye girme çağrısı yapıl- masının nedeni bu. Eğer 3 Ekim'e kadar böyle bir başlangıç yapılabılirse, o gün Rumları tanıma an- lamına gelecek her türlü adıma karşılık Erdoğan şunu söyleyecek: - Kardeşim, bakın çözüm süreci başladı. Biz de bu ve benzeri adımlarla bunu hızlandırıyoruz! Bu "hızlandırılmış planlar" dileriz, tren projesin- dekine benzemez! ankcum v< cumhuriyet.com.tr Bayram hastaneye kaldırıldı • İZMİR (AA) - Van Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Şubesi'nden, oğlu Hamit Bay- ram'ın kaçırılmasıyla ilgili olarak tutuklanan ve bir süredir lzmir Kırıklar F Tipi Cezaevi'nde bulunan eski Van Milletvekili Mustafa Bayram, kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Askeri araçla Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne getirilen Bayram, Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü'nde tedavi altına alındı. Bay- ram'ın hastaneye yatırılmasının ardından jan- darmanın sıkı önlem aldığı bildirildi. 'Santrallar îçin pazarlık siirüyop' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, el konulaca- ğı iddia edilen doğalgaz çevrim santralları için "Şu anda el koyma söz konusu değil, pazarlıklar . sürüyor" dedi. Güler, ödül törenine katılmak için geldiği Ankara Sanayi Odası'nda, doğalgaz çevrim santrallarına el konulup konulmayacağına ilişkin bir soruya, "şu anda el koymanın söz konusu ol- madığı, pazarlıklann sürdüğü" yanıtını verdi. AKP gençlîk kolları kongresi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP An- kara ll Gençlik Kolları Başkanlığı'na Orhan Ye- gin seçildi. Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu'nda düzenlenen AKP Ankara ll Gençlik Kongresi'ne, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, programında olmasına karşın, Ankara Sanayi Odası 'ihracat ve vergi rekortmenleri ödül töreni'nin uzun sür- mesi nedeniyle katılamadı. Kongreye, devlet ba- kanları Beşir Atalay, Ali Babacan, Adalet Bakanı Cemıl Çiçek, milletvekilleri ve çok sayıda partilı katıldı. Yapılan seçimler sonucu kongre- ye tek aday olarak katılan Orhan Yegin, Ankara il gençlik kolları başkanlığına seçildi.