18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 OCAK 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER İZGİNİSÖZÇİZGİNİN Turhan SelçukTRAKYA'DA KAR BEKLENIYOR Sis gidiyor, fırtına geliyor İstanbul Haber Servisi-İstanbul'da 3 gündür etkılı olan yoğıın sıs, deniz ve hava ulaşımını aksatmayı sürdiirüyor. Sis nedeniyle İstanbul Boğazı dün transit gemı geçişlerine ~< '"- kapatılırken bazı uçaklar da Atatürk *! •* Havalimanı'na inış yapamadı. Sisin bugünden ıtibaren etkisini yıtıreceğini belirten yetkililer, hafta sonıı Marmara'da şiddetli fırtına fğğ yaşanacağı uyarısında bulundu. Türkıye Denizcılık Işletmelcri (TDİ) Şehir Hatları lşletmesi yetkilileri, sisin göriiş mesafesini düşürmesi nedeniyle dün sabah saatlerinden itibarcn Üsküdar-Beşiktaş ve Üsküdar-Kabataş vapur seferleri yapılamadığını, diğer hatlardaki vapur seferlennin ise gecikmeli olarak gerçekleştinldiğıni belirtti. Hava ulaşımında da gecikmelere neden olan sis yüzünden bazı uçaklar Atatürk Havahmanı'nı "pas geçmek" zorunda kaldı. Meteorolojı İstanbul Bölge Müdürü Mustafa Yıldınnı, sisin etkisini bugünden ıtıbaren yitıreceğini söyledi. Mamıara Bölgesı'nde hafta sonu Orta Akdeniz ve Balkanlar'dan gelen yağışlı havanın etkili olacağını dıle getıren Yıldınm, "Trakya'da ve yüksek kesimlerde kar, Marnıara Bölgesi'nde yağmur bekliyoruz. Pazar ve pazartesi günleri yağış ve poyraz etkisini artnracak. Pazar günii şiddetli firtına bekliyoruz" dedi. Çınar ailesinin 7 ferdinin Hamza Karadeniz'in de aralannda olduğu 3 kişi tarafmdan öldürüldüğü belirlendi Katfiamııı ııedeııipara E.E. - GERDANLIĞI BOŞ VERİN CANIM, MOSKOVA MODELİ TESETTÜRÜM NASIL?. | Çambel'e 'Claus Ödülü' I • İstanbul Haber Servisi - Türkıye j Bilimler Akademısı Şeref Üyesı | Prof. Dr. Halet Çambel'e, | Türkıye'deki kültür mirasının korun- j masındakı katkılarından dolayı | "2004 Hollanda Prens Claus l Ödülü" verildı. Hollanda'nın İstan- bul Başkonsolosluğu'ndaki ödül j töreninde konuşan Hollanda'nın , Ankara Büyükelçisi Sjoerd I. H. Gosses, Prens Claus ödülünün ilk kez bır arkeoloğa verildığinı kayde- derek Çambel gibi insanlar olduğu s sürece, kültürel mirasın güven altında olacağını ifade etti. Çocuğa tecavüz • ÇORUM (Cumhuriyet) - Çorum'da 28 yaşındaki Murat Ö. arkadaşının 6 yaşındakı kızına tecavüz ettı. İddialara göre Çorum'da bır tavuk çiftlığinde ça- lışan Murat Ö, çıftlikte çalıştığı arka- daşı K. S.'nin 6 yaşındaki kızı R. S.'yi ıssız bir yere götürcrek tecavüz etti. Tecavüzün ardından kızını penşan bir halde bulan baba K. S., durumu jan- darmaya bıldırdı. Murat Ö., çıkarıldığı mahkemece küçük yaştaki kız çocuğu- na tecavüz etmek ve fiili lıvatada bu- lunmaktan tutuklandı. Savcı bıçaklandı • BURSA (AA) - Bursa'da Cumhuriyet Savcısı Mesut Turan ve arkadaşı, "yol vermeme" meselesi yüzünden tartıştıkları bir sürücü tarafından bıçaklanarak yaralandı. Kimlıği henüz belirlenemeyen 16 V 0055 plakalı otomobılin sürücüsü, Altıparmak Caddesı Stadyum Kavşağı'nda kendisine "yol verme- diği" gerekçesiyle Cem Erkan Gülbakan ile tartıştı. Sürücü, Gülbakan ile aynı otomobilde bulu- nan arkadaşı Cumhuriyet Savcısı Mesut Turan'ı bıçakladıktan sonra, otomobıliyle olay yerinden kaçtı. Savcı ve arkadaşı hastaneye kaldırılırken polis, olaydan sonra kaçan sürücüyü anyor. Otomobil dereye uçtu • KASTAMONU (AA) - Kastamonu'da meydana gelen kaza- da, Orhan Dalahmetoğlu'nun (43) kullandığı otomobilin üzerine karşı yönden gelen Emin Öztürk yönetı- mindekı kamyondan kayan tomruk- lar düştü. Otomobil daha sonra tom- ruk yüklü kamyonun arkasından gelen Yusuf Yavuz yönetimindeki kamyon ile çarpışarak dereye uçtu. Kazada, hurda haline gelen otomo- bilde sürücü Orhan Dalahmetoğlu ile Ncbıye Emirmustafaoğlu (27), Behiye Dalahmetoğlu (72) ve Emın Dalahmetoğlu (72) öldü. TARKAN TEMUR İstanbul Sanyer'de Çınar ailesin- den 7 kişinin öldürülmesiyle so- nuçlanan katliam aydınlanıyor. Ci- nayetlerin Silivri'de aracında ınti- har eden Hamza Karadeniz'in, borç senetlerıni almak için, otoparkçı Metin Tanış ve Mehmet SaÛh Er- dem'le bırlikte işlediği belirlendi. Metin Tanış'ın polısteki ifadesı- ne göre cinayetler şöyle gerçekleş- ti: Tanış ve Erdem, Hamza Karade- nız'e verilen borç karşılığı imzala- nan senetlerle ilgili 3 kardeşle ko- nuşmak istedi. Tanış ve Erdem, Çı- • Silivri'de aracında intihar eden Hamza Karadeniz'in borç senetlerini almak için cinayetleri planladığı ortaya çıktı. Tarabya'daki evdcn çalınan kasa cinayeti işleyenlerden Metin Tanış'a ait bir araçta bulundu. nar kardeşlerle Bakırköy'de yine Tanışa'aait otoparkta buluştu. Öz- can, Vılnıazve Muşar Çınar kardeş- ler, otoparkta susturucu takılan sı- lahlarla Tanış ve Erdem tarafından öldürüldü. Tanış ve Erdem daha sonra yanlanna Karadeniz' i alarak, Çınar ailesinin Tarabya'daki evine gitti. Karadeniz , Tanış ve Erdem, Tarabya'daki evde, Çınar ailesinin dığer 4 ferdini de öldürdü. 3 yaşın- daki Eren Yılanlıdağ'ın Hamza Ka- radeniz, diğer 3 kişinin de Metin Ta- nış tarafından öldürüldüğü belir- lendi. Evde bulunan kasada 1 trilyon lira bulacaklannı düşünerek cina- yeti organıze eden Karadeniz, ken- disine ait senetleri almakta da ba- şanlı olamadı. 65 milyar liralık se- net Çınar ailesinin evinde değil, 3 kardeşe ait ışyerinde bulundu. Çinayet günü evden çalınan çek ve senet dolu kasa ise Metin Ta- nış'a ait otoparktakı 34 P 7314 pla- kalı araçta bulundu. Cınayet silah- lannın da Adana'da gözaltına alın- dıktan sonra lstanbul'a getirilen Erdem tarafından temin edildiğı iddıa edıldi. Azerbaycan uyruklu zanhların da Erdem'e ve Tanış'a Bakırköy'deki otoparkta öldürülen 3 kardeşin kanlarını temizlemekte ve cesetleri otomobılin bagajına koymakta yardımcı oldukları öğ- renildi. Operasyon kapsamında gö- zaltına alınan 14 kişinin emniyet- teki sorgusuysa ise sürüyor Hemşire N. T'ye saldırmakla suçlanan A.K'nin gerçek fail olmadığı ortaya çıktı 'Tecavüz olayında' bilmece Çocuklar bayramda sevinsin Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK) bağlı yurtlarda kalan çocukların yüzde 90'ının ailesi olmasına karşın bayramda bile anne babalarınca ziyaret edilmiyor. Adana'da sorunun çözümü için valilik izniyle kampanya başlattıklarını söyleyen Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ll Müdürü Muzaffer Aygün, çocuğunu evde "misafir" edecek ailenin ulaşım giderlerinin SHÇEK tarafından karşılanacağını belirtti. (Fotoğraf: AA) AB'ye uygun kurban kesimi İstanbul Haber Servisi- Tür- kiye'nin, AB'ye giriş sürecin- de, kurban kesimi de kriterle- re uyduruldu. "Hayvan Refa- hı Yasası"na göre, kesilecek hayvanlara eziyet edilmemesi gerektiğine dikkat çekilirken, belirlenen yerler dışında kur- ban kesenlere para cezası ve- rilecek. Kurban derisi, bağır- sağı ve fıtre toplama yetkisi yalnızca Türk Hava Kuru- mu'nun (THK) yetkisinde bu- hınuyor. İstanbul Üniversitesi Veterıner Fakültesı Dekanı Prof. Dr. Özer Ergün yaptığı yazılı açıklamada, kurban kesimlerinde yapılan hatalar nedeniyle dünya medyasında olumsuz bir propaganda oluş- tuğunu belirtti. AB kriterlerine göre, kesile- cek hayvanların hiçbir şekilde eziyet edilmeden, acı çektiril- meden, strese sokulmadan ve hijyen kurallanna uygun ola- rak taşınmalan ve bannmala- n gerekliliğine değinen Prof. Ergün, "Kurbanhk havvan ke- simlerine örnek oluşturması için fakültemiz mezbahasında AB kriterlerine uygun çağdaş kesinı metotları uygulaması yapılacaktır" dedi. YETKİ THK'NİN Kurban derisi toplama yetki- si, bu yıl da THK'nın yetki- sinde bulunuyor. THK Genel Başkanı Emekli Tümgeneral Yusuf Güngör, yetkının ken- dilerınde olmasına karşın de- nlerin ancak yuzde 20'sinı top- lavabildiklenne dikkat çekti. • Şişli Cumhuriyet Başsavcıhğı, hemşire N.T'nin açıklamaları ve DNA örneklerinin birbirini tutmamasını dikkate alarak A.K'nin serbest bırakılması istemiyle mahkemeye başvurdu. A.K. mahkeme tarafından serbest bırakıldı. İstanbul HaberServisi-Okmeydanı'nda, hemşire N.T'ye gasp ve tecavüz gırişimi olayına ilışkin tutuklanan A.K, gerçek fa- il olmadığı anlaşıhnca serbest bırakıldı. Şişli Cumhuriyet Savcısı, hemşırenin basına yaptığı açıklamalarıyla Adli Tıp Kurumu'ndan gelen rapordaki DNA ör- neklerinin birbirini tutmamasını dikkate alarak N.T'nin ifadesıne başvurdu. Hem- şire N.T'nin ifadesınde, "kesin teşhis yap- madığını" söylediği öğrenildi. Bunun üzerine, savcılık, hemşirenın açıklama- lan ve kriminal polis laboratuvanndan ge- len yazıyı da göz önüne alarak "gasp ve ırza geçmeye teşebbüs" gerekçesiyle 8 Ocak'ta gözaltına almarak tutuklu olarak yargılanmaya başlanan A.K'nin serbest bırakılması ıçın nöbetçi mahkemeye baş- vurdu. A.K, nöbetçi mahkeme tarafın- dan serbest bırakıldı. YENİDEN ROBOT RESİM Bu arada N.T, dün akşam saatlerinde, yeniden teşhis için emnıyete geldi. Gay- rettepe'deki Asayiş Şube Müdürlüğü'ne gelen hemşireye, teşhis amacıyla fotoğ- raflar gösterildıği ve yeniden robot resim çizilmesi için bilgisıne başvurulduğu öğ- renildi. Hemşire N.T de, A.K'nin gerçek fail olmadığını ve polisteki ifadesinin kendisine zorla imzalatıldığını iddia et- mişti. ER: MACDUR TEŞHİS ETTİ Emniyet Genel Müdürlüğü sözcüsü Ra- mazan Er, düzenlediğı haftalık basın top- lantısında gazetecılerin sorularını yanıt- lamış, hemşirenın, "Ben teşhis yapma- dım" sözlerıne karşılık, "Gerek olay ye- rinde gerekse hastanede birçok kişinin içinde bizzat mağdur tarafından teşhis edilen kişi cezaevine konuldu" açıklama- sını vapmıstı ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Insanlık Sınavı Başta Endonezya ve Singapur olmak üzere; Uzakdoğu'nun kimi bölgelerini ve turistik özellik- leri gitgide duyulan kimi Pasifik adalarını altüst eden deprem ve bunun yarattığı dev dalgalar (tsunami), dünyanın zengin bölgelerinin devletleri ve halkları için tam bir sınav oldu. Ve bu devletler ve bu insanlar, bu sınavdan da sınıfta kaldılar. Geçen haftanın Leman Dergisi, çok anlamlı bir kapak karikatürü ile yayımlanmıştı. "ölen insanlar ve ınsanlık" söz konusu ediliyor ve bu büyük fe- laketin ardından, tatilini yarıda kesmeyen ve sa- hilde güneşlenmeyi sürdüren "turistler", karikatü- rize ediliyordu. Bu "fotoğraf"; benim için, yeni bir fotoğraf ya da görüntü değildi. Nice felaketler sırasında ve sonrasında, kimi "insanların"^), benzer bir tavır sergilediklerini görmüş ve "bana ne" demeleri- nin, şaşkınlığını yaşamıştım. ••• İlk kez Platon'un kaleminden okunabilinmiş ama, sanıyorum bir Sümer efsanesinden alınan bir görüşe göre; her türlü toplumsal birim, bir canlı organizmasına benzer. Bir canlının (isterse- niz insan diyelim), herhangi bir uzvu zarar gördü- ğü ya da yaralandığı zaman, bunun acısı diğer uzuvları da etkiler. Atalarımız, "Insanın neresi ağ- rıyorsa canı oradadır" demişler. Elbette doğru. Fakat salt bu kadar da değil. Insanın herhangi bir yeri ağrıdığı zaman, diğer uzuvlarını da doğrudan etkiler. Sümer efsanesinde nasıl dile getirildiğini bile- miyorum. Ama Platon, göreceli olarak, küçük bir topluluktan söz eder ve bir rahatsızlığın, tüm top- luluğu etkileyeceğini düşünür. lletişimin böylesine arttığı ve ulaşımın böylesine kolaylaştığı günü- müzde; tüm insanlığı, tek bir organizma olarak görmek ve değerlendirmek, sanıyorum pek yanlış olmaz. Ve bu durumda, dünyanın herhangi bir yöresindeki acının, tüm insanları etkilemesi ve tüm insanlara acı vermesi beklenir. Fakat, maale- sef böyle olmuyor. ••• Şu anda kesin rakam bilinmemekle birlikte, sa- nıyorum 200 binin üzerinde cana malolan ve sal- gın hastalıklar engellenemezse, daha yüz binler- ce ve yüz binlerce cana malolacak olan bu fela- kete karşı, uygar insanlar ve uygar insanlık ne ya- pıyor? Nerdeyse hiçbir şey... Şimdiye dek toplanan yardım, "devede kulak" denebilecek düzeyde. Hele ilk günlerin acısı geç- tikten sonra, daha ciddi yardımlar geleceğini de sanmıyorum. Ancak benim asıl aklımın ermediği, hatta beni isyan noktalarına getiren iki şey var. Bunlardan biri; bu acı felaketin üzerine, bölge- deki kimi eğlence yerlerinde, "Yılbaşı Balosu" ya- pılıp yapılmayacağının düşünülmesi ve kimi turis- tik tesislerde, "biraz buruk"§ da olsa, bu balola- rın yapılması. Bu ne biçim bir vicdandır ki; böylesi acıların üzerine, eğlence düşünülebilinmektedir? Ikincisi, ise; gazetelerden okuduğum kadarıyla Endonezya hükümetinin, gelen yardımları, Aceh gerillalarının denetiminde olan bölgelere gönder- memesi ve göndermek isteyenleri, engellemesi oluyor. Oralarda yaşayanlar, sanki kendi vatan- daşları değil; kendi kanlarından, canlarından de- ğil. Kaldı ki; kendilerine böylesine yakın olmasâlar bile, oralarda bu felakete uğrayanlar, insan değil mi? Ayrıca oralarda bir salgın hastalık başlarsa; kendileri, bundan yakalarını sıyırabilir mi? Benzer şeyler Sri Lanka'da da oluyormuş. Salgın hastalık tehlikesi, uygar geçinen dünya için de söz konusu. Eğer bölgede ciddi bir salgın söz konusu olursa, bu salgın her tarafı etkiler. •** Insanların, eğlenme "açlığını" ve "hevesini" an- layabilmek, mümkün değil. Bunu, gençliğimden beri anlayamıyorum. 1974 Temmuzu'nda; Hava Harp Okulu'nda, öğretim görevlisi asteğmen olarak askerliğimi ya- pıyordum. Silahlı Kuvvetlerimiz, "Anayasal düzeni geri getirmek amacıyla", garantörlük hakkını kul- landı ve "Barış harekâtı" adını verdiğimiz, müda- haleyi yaptı. (Şimdi kimileri; "şehit verdik" vb. ge- rekçelerle, "fütuhattan" söz ediyor ama, o gün- lerde böyle bir şey yoktu.) Neyse, bunları bir yana bırakalım. Çıkarmanın ilk günü; tahmin ettiğimiz üzere, oldukça zor geçmişti. 21 Temmuz'da, uçaklarımız yeniden havalanınca, sorunlar çözül- dü ama, epeyce şehit verdik. O gece, binlerce vatan evladı namlunun ucun- dayken, İstanbul'da eğlence yerleri, "Vur patla- sın, çal oynasın" gidiyormuş. (Bizler kıtamızday- dık.) Böyle bir eğlence yerine müdahale eden ve "Bu koşullar altında nasıl eğlenebilirsinlz", soru- sunu yönelten bir arkadaşıma; bir lokal sahibinin verdiği yanıt, çok ilginç olmuş. "Biz" demiş, "müstakbel zaferimizi kutluyoruz". Herhalde, deprem ve tsunami sonrasında eğ- lencelerine devam edenler, hayatta kalmalarını kutluyorlardı... 2 olayda da kullamlan silahlar aynı Trabzon'da üç tutuklama TRABZON (Cumhuriyet) - Trabzon'da Kara- deniz Teknik Üniversitesı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saadettüı Güner ve oğlunun katil zanhlan Is- met Meral ve Burak Reis ile bu kişilere yardım ve yataklık ettıği iddia edilen S.G isimli kadın çıkarıldıkları mahkeme tarafından tutuklan- dılar.Trabzon Valisi Hüseyin Yavuzdemir profe- sörün biryanlışlığa kurban gıttiğini savunurken, Güner'ın eşı MelekGüner, "Bu bir mafyaişidir" dıye isyan etti. Zanlılara yardım ve yataklık yaptığı gerekçe- siyle S. G. adlı kadının da gözaltına alındığını be- lirten Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Çobanoğ- lu şu bilgileri verdi:"Zanhlarla birlikte ele geçi- rilen4 tabanca SamsunEmniyetMüdürlüğü Kri- minal ve Balistik Şube Müdürlüğü'ne gönderil- di. Yapılan incelemede, 4 tabancanm da her iki cinayette kullanıldığı belirlendi." Vali Yavuzdemir de KTÜ Rektörü Prof. Dr. İb- rahim Özen ile birlikte Güner'in eşi Melek Gü- ner'i ziyaret etti. Zanlılann kısa süre içinde ya- kalandığını ifade eden Yavuzdemir, "Zanulann yakalanmasından sonra sizi ziyaret etmeyi uy- gun gördük" dive konustu. ,
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle