Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 EVLÜL 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'AKP, karşılıksız
bono hükumeti'
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
DYP Genel Başkaıu
Mehmet Ağar,
hükümetin, karşılıksız
bono hükumeti olduğunu
savunarak "Karşılığı
olmayan sözler
vermişlerdir ve hiçbirini
tutamamaktadırlar" dedi.
Ağar. partısınin genel
merkezinde Anadolu
Kamu-Sen Başkaru
Ömer Mustafa Orhan ve
yönetim kurulu üyülerini
İcabul etti. Ağar, 57.
hükümetten bu yana
kamu çalışanlanna
yönelik cıddı
iyileştirmelenn
yapılmadığına değinerek
"insanlann hükümetin
gerekli önlemleri
almaması durumunda
sokağa döküleceklerini"
söyledi.
Büyükelçilik
önünde ppotesto
• ANKARA(AA)-
DEHAP Ankara kadm
kollanndan bır gnıp,
terör örgütü PKK üyesi
Nunye Kesbir'i
Türkiye'ye iade etme
karan alan Hollanda'yı
protesto etti. DEHAP
üyesi bir grup, iade
karanndan dolayı
Hollanda Büyükelçiliği
önünde basın açıklaması
yaptı, siyah çelenk
bıraktı. Grup adma
açıklama yapan ve
DEHAP kadın kollan
yöneticisi olduğunu
bildiren Zeynep Adaç,
iade karannın tamamen
sıyası olduğunu ileri
sürerek Hollanda'nın bu
karardan vazgeçmesinı
istediklerinı söyledi.
Adaç. iade karannın
uluslararası komplonun
uzantısı olduğunu
ilen sürdü.
Dışişlepi'nden
uyan
• ANKARA (ANKA) -
Dışışlen Bakanlığı
Konsolosluk ve Yasadışı
Göç Kontrolü Dairesi
Başkanı Attıla Sunay,
ABD"ye turisrik amaçla
giden milletvekillerinin
ülkeye girerken parmak
izlerinin alınacağını
bildırdi. Sunay, TBMM
Baskanhğı'na
gönderdiği yazıda,
AJD'ye gidecek resmi
he\etlere çeşitli
Koısolosluk ve Yasadışı
Gcç Kontrolü Dairesi
Bajkanı Attila Sunay,
"ABD'ye Seyahat
Eicek Resmi Heyetler
Ha«dcındaki" uyan
yaasını 31 Ağustos 2004
tarhinde TBMM
Başkanlığı'na gönderdi.
Mazbatalar alındı
• \NKARA
(Cımhuriyet Bürosu) -
Hâamler ve Savcüar
Yıksek Kurulu"nca
Vaptay ve Danıştay'a
seilen 29 üyeye
rnzbatalan. Adliye
Kıiıferans Salonu'nda
dizenlenen törenle
veildi. Adalet Bakanı
Cmil Çiçek, törenin
açlışında yaptığı
kauşmada, Türkiye'nin
scunlannın, sistemden,
lccû yönetimden,
scunlara bakış açısından
vıinsan yapısından
Itvnaklandığını
ltvdederek "Türkiye'de
smnlann kısa sürede
«jzülemeyişinin
«aaelinde, firsatçı,
lcstırmeci yol arayışımız
"fci sıkıntıya sokuyor. Bu
.aiamda Türkiye bir
,23iıyet karmaşası da
dedi.
Hükümetin çağırdığı yabancı uzmanlann hazırladığı raporlarda TCDD aklandı
Geçiştirmenin sırn çözüldüHaber Merkezi - Pamuko-
va'da 39 kişinin yaşamını yı-
tirdiği hızlandınlmış tren ka-
zasında, bilirkişi raporunda
TCDD'nin 8'de 4 oranında
kusurlu bulunması üzerine is-
tifa baskısına "yabancı heyet-
lerin hazııiayacağı raporlaruı
beklenmesi" yanıtını veren
Ulaştuma Bakanı Binaü Yıl-
dınm ın beklentisi karşılandı.
AKP hükümetinin kazanın
ardından inceleme için çağır-
dığı Almanya, Ispanya, Hol-
landa ve Güney Koreli uz-
manlarca hazırlanan raporda
TCDD kusurlu bulunmazken
makinisitler suçlandı.
Sakarya'nın Pamukova il-
çesınde 22 Temmuz'da mey-
dana gelen ve 39 kişinin ya-
İki makinist ve bir şef hakkında dava açıldı
Sakarya Cumhunyet Savcıhğı, Pamuko-
va'da 39 kişinin yaşamına mal olan hızlandı-
nlmış tren faciasına ilişkin bilirkişi raporun-
da 8'de 4 oranında kusurlu bulunan TCDD
yetkilileri için suç duyurusunda bulunurken
iki makinist ve şef için dava açtı.
Sakarya Cumhuriyet Savcıhğı hızlandınl-
mış Yakup Kadri Karaosmanoğlu treninin
şefı Köksal Coşkun. birinci makinist Fikret
Karabuhıt ve ikincı makinist Recep Sönmez
hakkmda ise 5'er yıla kadar hapis istemiyle
dava açtı. Davanın hangi mahkemede görü-
leceğinin bugün belli olacağı öğrenildi.
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, bi-
lirkişi raporunda 8 'de 4 oranında kusurlu bu-
lunan TCDD Genel Müdürlüğü yetkilileri
hakkındaki suç duyurusuna ilişkin davanın da
Sakarya'da görüleceği bildirildi.
şamım yitirdiği. yaklaşık 80
kişinin de yaralandığı hızlan-
dınlmış tren kazasıyla ilgili
olarak hükümetin çağırdığı
yabancı uzmanlann hazırla-
dığı raporda makinistler suç-
landı. Kazadan sonra savcılı-
ğm istemi üzerine Türk uz-
manlann hazırladığı bilirkişi
raporunda TCDD, hızlandı-
nlmış tren için gerekli altya-
pıyı hazırlamadığı gerekçe-
siyle 8'de 4, birinci makinist
8'de 3, ikinci makinist ise 8'de
1 kusurlu bulunmuşru.
NTV'nin haberine göre,
Türk uzmanlann hazırladığı
bilirkişi raporu üzerinde Sa-
karya Cumhuriyet Savcıh-
ğı'nın suç duyurusunda bulun-
duğu TCDD yetkilileri ken-
dilerini bütün suçu makinist-
lerde bulan yabancı uzmanla-
nn raporuyla savunacak.
TCDD Genel Müdürlüğü yet-
kililerinin önümüzdeki gün-
lerde başlanması beklenen da-
vaya sunacaklan yabancı uz-
manlann raporunda "kaza-
nın tek nedeni olarak hızın"
gösterildiği bildirildi.
Kazayı "birebiryaşatandi-
namik simülasyon teknolojisi
yardunıyia" inceleyen ve tren
hattında anormallik olmadı-
ğı sonucuna varan Hollanda-
lı uzmanlar, kazanın hızdan
kaynaklandığı görüşüne var-
dı. Ispanyol, Alman ve Güney
Koreli uzmanlar da raporla-
rında benzer görüşlere yer
verdiler.
Der Symmpathie Magazin
Çirkin
propaganda
• Almanya'da Türkiye'ye yolculuk
edecek turistlere gönderilen dergide
Güneydoğu, Kürdistan olarak gösteriliyor.
GURSU KUNT
ANTALYA-Alman-
ya'da. ekonomik işbırli-
ğini geliştirme ve aile,
yaşlı ve gençlerden so-
rumlu bakanlık tarafın-
dan desteklenen
DerSymmpathie Maga-
zin dergisinin, Türki-
ye'yi tanıtıcı kitapçığın-
da, ülke haritasının gü-
neydoğusu Kürdistan
olarak görülüyor. Türld-
ye'yi tanıtıcı bılgıler
içinde, "Enneni soykı-
nmT. "kanhgerginlik'',
"Kürtkrin özgürlük sa-
vaşı" gibi ifadelerin yer
aldığı dergi, uçak bile-
tiyle birükte, Türkiye'ye
yolculuk edecek turist-
lere postalanıyor. Der-
gıye ilan verdiği için
tepki çeken Vasco Tu-
rizm Genel Müdürü YU-
suf Örnek ise Türkiye
ile ilgili objeknfbir sem-
patı yarahlmaya çalışıl-
dığını savundu.
Almanca yayımlanan
DerSympathie Maga-
zin "Türkei Vesstehen"
adlı derginin şubat ayın-
da çıkan 11. sayısında
Türkiye ile ilgili çarpı-
cı ifadeler yer alıyor.
Türkiye'de fıkır özgür-
lüğü olmadığına dikkat
çekilen derginin 23. say-
fasında Alevilerle ilgi-
li bir yazının girişinde
"AJevÛer pistir" ifadesi
yer alıyor. 34'üncü say-
fada Türkiye aleyhine
kitaplann tanıtımı ya-
pılırken Atatürk döne-
minde hızlı bir ilerleme
kaydedildiği, 1950'ler-
den sonra siyasetteki uz-
laşmazlık yüzünden sık
sık askeri müdahalele-
rin yapıldığı, AKP ikti-
dannda AB'ye uyum
için reformlann gerçek-
leştirildiği anlahlıyor.
Namus kavramı ve tö-
re cinayetlerine yönelik
yazılann da yer aldığı
dergide Türkiye: asker,
modern bir kadın, Ata-
türk portresi ve cami gö-
rüntüsünün yer aldığı
bir fotoğrafla tanıtıhyor.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
OMLARMI ?..
OHLAR, BATAKI
GEMİKİİrJ MAU-ARI.l.
musakart@yahoo.com
Başkanlık Kurulu'nun 10 saat süren toplantısının ardından ön soruşturma karan çıktı
Ozkaya'ya ön soruşturma• Başkanvekili
Mater Kaban
başkanlığında
toplanan Yargıtay
Birinci Başkanlık
Kurulu, Yargıtay
Başkanı Eraslan
Özkaya hakkında
ön soruşturma
yapılması
karan aldı.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Yargıtay Birinci Başkanlık
Kurulu'nun toplantısının ardın-
dan Yargıtay Başkanı Eraslan
Ozkaya hakİanda "ön soruştur-
ma yapılması'' karan çıktı.
Yargıtay Birinci Başkanlık Ku-
rulu, Eraslan Özkaya 'nın mer-
kezinde yer aldığı MİT-Yargı ek-
senli iddialarla ilgili Istanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan
Yargıtay Başsavcılığı'na gönde-
rilen dosyayı görüşmek üzere dün
saat 09.00'datoplandı. 10 saat sü-
ren kurula. başkanvekili Mater
Kaban başkanlık etti.
Başkanlık Kurulu'nun toplan-
tısının ardından kısa bir basın
açıklaması yapıldı. Açıklamada,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı'nın 16 Ağustos 2004 tarihli
dosyasmdaki belge ve bilgılerin
incelendiği ve Özkaya hakkında
Yargıtay Yasası uyannca ön so-
ruşturma açılmasına oyçokluğuy-
la karar verildiği bildirildi. On
soruştunnayı yapmak üzere Öz-
kaya'nm kıdemine yakın bir da-
ire başkanı, muhakkik üye olarak
görevlendirildi.
Muhakkik, gerek görmesi du-
rumunda Özkaya'nın yazılı ifa-
desine baş\aırabilecek. Raporu-
nu hazırlayacak olan muhakkik,
bunu Birinci Başkanlık Kuru-
lu'na sunacak. Kurul, son soruş-
turmanın açılmasma gerek gö-
rürse, son soruşturmanın açılma-
sına karar verebileceği gibi dos-
yanın işlemden kaldınhnasını da
karar altına alabilecek. Kurulun
vereceği bu kararlar, kesin nite-
lik taşıyor ve itıraz hakkı bulun-
muyor.
Birinci Başkanlık Kurulu, son
soruşturmanın açılmasına gerek
görmeyip dosyayı işlemden kal-
dırabilecek. Bu karara da ıtiraz
hakkı bulunmuyor. Ancak kurul,
Özkaya hakkındaki iddialann di-
sipluı yönünden incelenmesıne
de karar verebilecek.
işkence iddiasıyla yargılanıyorlar
Savcı, 4polîse
ceza istediANKARA (Cumhu-
met Bürosu) - Cumhu-
riyet Savcısı Hüseyin
Yalçın. Atılım gazetesi
muhabiri Şenol Gür-
kan'a gözaltında "iş-
kence" yaptıklan iddi-
asıyla yargılanan 4 po-
lis memuruna "körü
muamele'' suçundan ce-
za verihnesini istedi.
Ankara 1. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görü-
len davamn dünkü du-
ruşmasına, bazı sanık-
lar, a\ııkatlan ile mü-
dahil avukatlan katıldı.
Duruşmada, Şenol Gür-
kan'ın aNukatı Elvan Ol-
kun esasa ilişkin
ma yaptı.
Savcı Yalçın, duruş-
mada. esas hakkındaki
görüşünübildirdi. Yal-
çın, sanıklar Gürah Ay-
han, Ahmet Horoz, Ata-
nur Arslan ve Tekin Taş-
bova'nın. hakkında ka-
mu davası açıldığını
anımsattı. Rapor süresi,
tanık anlahmlan ve dos-
ya içeriğine göre sanık-
lann mağdura yönelt-
tikleri eylemin bir bütün
olarak kötü muamele
suçunu oluşturduğunu
belirten Yalçuı, sanık-
lann TCY'nin "nıemur-
lann kötü muametesi"
suçunu düzenleyen 245.
maddesi uyannca ceza-
landınlmasını istedi.
Infazyasasına
protesto
Tutuklu ve Hükümlü Yakınlan Birliği
(TUYAB). yeni Ceza tnfaz Yasa Tasansı ile
cezae%1erinde hayata geçirilmek istenen
zorunlu çalıştırma ve tek tip elbise
u\ gulamalannı protesto etti. l nkapaıu'ndaki
Çalışma Bölge Müdürlüğü önünde toplanan
tutuklu ve hükümlü yakınlan. kartondan
hücre şeklinde yaptıklan kafesi yırttılar.
Grup, "Tecrit ve infaz yasasına izin
vermeyeceğiz". "Tek tip elbiseve havır"
sloganlan atü. Grup adma açıklama yapan
Ağca Kaplan. yıllardır cezaevlerinde
baskryla. hak gasplamla tek tip, suskun ve
bütün yaptınmlara Ixıy un eğen insan
yaratüinak istendiğini beUrtti. Tasaruun
baştan sona tutuklu ve hükümlü emeğini
sömüren, keyfiyete da> alı disipün cezalan
getiren maddekrle doİu olduğunu anlatan
Kaplan, "Zorunlu çahşürma, hapishanelerin
parnıaklıklı fabrikalara dönüşrürülmesidir.
Ücretsiz kölelik sisteminin cezaevierine
yerleştirilmesidir" dedi. Kaplan, tasaruun
"toplumu tek tipleştirme" saldınsının bir
parçası olduğunu vurguladı. Tutuklu ve
hükümlü yakınlan daha sonra sessizce
dağüdL(Fotoğraf: TAYLAN SIĞIRCI)
POLTrtKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
On Beş Yıl Önce...
Ibrahim Çelik, Şanlıurfa'nın eski belediye başkanı
ve RP Milletvekili. Birdönem çok ünlüydü. Hitler hay-
ranı, Milli Görüşçü Çelik, "Ben laik değilim" diyenler-
den. Belediye başkanıyken Şanlıurfa genelevini kapat-
tı. Bir kadın gazeteci Çelik'e "Neden genelevi kapattı-
nız?" diye sorunca şu yanıtı vermişti:
İlk sermaye siz olursanız yeniden açanm..."
Özcan Ercan on beş yıl önce Çelik'le görüşüp, Mil-
liyet'te yazdı...
Yazı güncelliğini koruyor; özetledim sizlere aktanyo-
njm:
• • •
Ercan: Biraz önce gençlik yıllarınızdan söz ederken
"İki evliyim" dediniz. Bu ne anlama geliyor?
Çelik: Türkiye'de herkes biliyor ki bız iki evliyiz...
Ercan: Yani iki eşiniz var?..
Çelik: Evet... Biri resmi nikâhlı eşim... Biri dini nikâh-
lı eşim...
Ercan: Ama bu laik Türkiye Cumhuriyeti'nde birsuç
oluşturmuyor mu?
Çelik: Suç unsuru şahsidir biliyorsunuz. Yani kişiye
bağlıdır. Kadın, yani benim büyük eşim, yani nikahlı
olan sizi şikâyet ederse suçtur... Şikâyet etmezse ya-
salanmıza göre suç değildir...
Ercan: Bu iki hanım birbirinden haberdarama şikâ-
yetçi değiller öyle mi?
Çelik: Haberdarlar tabii ama ayn oturuyorlar. Birin-
den yedi, diğerinden iki tane çocuğum var. Yani 9 ço-
cuk babasıyım.
Ercan: Allah bağışlasın. Daha da artırmayı düşünü-
yor musunuz?
Çelik: Yoo... Tamam dedik, burada durduk... Yapa-
bildiğin kadar değil, bakabildiğin kadar çocuk yapmak
lazım...
Ercan: HalilBey, bu pahalılıkta iki ev geçindirmek bir
hayli zor olmalı... Nasıl başanyorsunuz?
Çelik: Yoo o kadar da zor değil. Bir kazan bir kişi için
pişersebaşka...
Ercan: Ama sizin kazan bir değil, iki ayn ev tutuyor-
sunuz...
Çelik: Anti parantez söylüyorum, bu evler kiradır.
Ama masrafı olmuyor... Idare ediyoruz...
Ercan: Peki eşlerinizin sayısını günün birinde dörde
çıkarmanız olası mı?
Çelik: Neden olmasın...
Ercan: Diğer erkeklere de tavsiye ediyor musunuz?
Çelik: Maddi, manevi üstesinden gelebilirlerse tabii...
Ercan: İki evliyim diyorsunuz. Kadınlardan biri res-
mi nikâhlı, diğeri değil... Her ikisine de haksızlık edi-
yorsunuz. Her ikisini de zor duruma dûşürüyorsunuz.
Asıl onlar ikinci sınıf vatandaş oluyortar.
Çelik: Efendim şimdi kadını metres tutup, belli birye-
re hapsedip para karşılığında vergilendiriliyor diye ge-
nelevi açıp, erkekleri onlann üzerine salmak mı iyi, yok-
sa kadının kendi nzai şartlan ıçerisinde bütün ihtiyaç-
larını karşılayarak, çoluk çocuk sahibi yapmak mı da-
ha iyi?
Ercan: 0 hanım sizinle beraber oturmayı kabul et-
meseydi, ille de geneleve gidip çalışması mı gereki-
yordu?
Çelik: öyle demek istemedim ben... Evvela yaradı-
lışta poligami vardır. Kim ne derse desin, ABD'de, Av-
rupa'da, Asya'da, hatta demirperde ülkelerinde bile
kadına büyük haksızlık yapılır. Ozellikle sosyalist ülke-
lerde ağır işlerde hep kadın kullanılır. Oysa kadın evı-
nin sultanıdır. Ve aynı zamanda öğretmenlık yapar, hem-
şirelik yapar, kendi sahalarında en otoriter konumlara
gelebilir. Biz buna taraftanz...
Ercan: Sizin felsefenizde kadın yalnızca hemşirelik
ve öğretmenlik yapabilir. Başka mesleklere giremez...
Çelik: Sayın üstadım Necip Fazıl Kısakürek'in bir
mahkemesini anlatayım size. Bir kadın hâkim karşısın-
da bütün duygularını dile getirirken, hâkim ağlamaya
başlıyor. Bunun üzerine diyor ki Kısakürek: "Benimye-
rimde bir komünist olsaydı, aynı duyguya kapılır, va-
tana, devlete, bayrağa ihanet eden insanı affederdin."
Kadın şefkatlidir, kadın ince ruhludur, erkekten üstün
olan taraflan vardır... Bakın Hazreti Ayşe'ye, Peygam-
ber Efendimizin hanımı. Erkekler kendisinden hadis
dersleri almışlardır...
Ercan: Halil Bey, bir başka Refah Partili Belediye
Başkanı, Konya'da Halil Urün. Kadınlarla erkeklere
ayn otobüs uygulaması başlattı. Tepkiler üzerine dur-
duruldu. Sizin bu konudaki düşünceleriniz ne doğrul-
tuda?
Çelik: Yüzde yüz bu görüşe katılıyorum. Yeni Delhi
de Budisttir. Onlar bile fabrikalarda kadınları ayn oto-
büslere bindirerek servis yapıyorlar. Devlet güvenlik
mahkemesi savcısı da bu konudatakipsizlik karan ve-
riyor. Bu uygulamalann laiklıkle alakası yoktur.
Ercan: Nasıl olmaz? Laik cumhuriyette böyle bir uy-
gulama yok ki?
Çelik: Olmaz... Çünkü insanlar, düşünün bir otobüs
durağındasınız, yüz işçi aynı saatte işyerine gidecek-
siniz. 6O'ı erkek yüz işçi. Hangisi önden biner?
Ercan: Kadınlar önden biner...
Çelik: Nerede bizde o toplum. Erkekler daha önce
koşar. Biz burada kadına üstünlük tanıyoruz. Kadını
ağır işlerde çalıştırmayın diyoruz.
• • •
On beş yıl içinde değişen bir şey yok. Kafalar aynı
kafa!..
hikmet.cetinkaya(5 cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Ş İ D D E T HER Y E R D E . . !
DAHA GÜVENLI BİR TOPLUM HERKESIN HAKKOR!
BAR1Ş DÖNME2IN ANISINA. DOĞUM GUNÜNDE
BARIŞ DÖNME2 FOTOĞRAF SERGİSİNDE BULUŞALIM
03-15 EYLÖL 2004