Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 EYLÜL 2004 ÇARŞAMBA
HABERLER
AKP hükümetinin bankalardaki karadelikler konusunda yaptığı uygulamalan incelenecek
CHP'den 'hortum' komisyonu• 'AKP'nin Banka
Karadeliği' adıyla
kurulan komisyon,
banka hortumJamalan
nedeniyle halen tahsil
edilemeyen paralann
nerede ve kimlerin
üzerinde olduğunu,
yapılan protokollerde
hangi gruba ve
kimlere avantaj
sağlandığını da
araştıracak.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP, hortumlanan bankalar konusun-
da, AKP'nin "talan ve kayınnacıhğa
açık", kamu alacağının tahsilatında
gerekli özeni ortaya koymayan uygu-
lamalannı incelemek için "AKP'nin
Banka Karadeliği'' adlı bir araştırma
komisyonu oluşturdu. Komisyon, ha-
len tahsil edilemeyen paralann nere-
de ve kimlerin üzerinde olduğunu,
yapılan protokollerde hangi gruba ve
kimlere avantaj sağlandığını da araş-
tıracak.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur
Öymen, dün parti genel merkezinde
bazı partili yöneticilerle basın toplan-
tısı düzenleyerek önceki günkü
MYK'de ahnan kararlarla ilgıli bilgi
verdi. Öymen, batık bankalann dev-
lete maliyetinin 46 milyar dolar oldu-
ğunu, hükümetin bu paranın tahsili
için çaba göstereceğini söylemesine
karşın bugune kadarkı icraatın umut
verici olmadığıru kaydetti. Henüz yal-
nızca 1.8 milyar dolann tahsil edıle-
bildiğini anlatan Öymen, banka sa-
hipleri ile yapılan protokoller arasın-
da önemli farklar bulunduğunu, bunun
da kamu yaran ve eşıtlik ilkesıne ay-
kın düştüğünü söyledi.
TMSF Başkanı Ahmet Ertürkün
CHP Grubu'na bilgı verdiğıni anım-
satan Öymen, "37 milyar dolarhkdev-
let alacağııun tahsil edilme imkânmın
yokdenecekkadar az oMuğunu gördiik.
Anlaşdıyor ki hükümetin bu 46 milyar
dolardan tahsil etnıeyi ümit ettiği pa-
ra topu topu 9 milyar dolardır. Yani
37.6 milyar dolann üzerine su içilmesi
eğitimi içinde görünüyorlar. Biz buna
izin vermeyeceğiz" dedi.
Öymen, konuyu incelemek üzere
CHP genel sekreteryardımcılan Algan
Hacaloğlu, Oğuz Oyan, MYK üyeleri
Bihlun Tamayhgil ile Mustafa Ozyü-
rek ve Istanbul milletvekili KemaJKı-
hçdaroğlu'nun yer aldığı bir araştır-
ma komisyonu İcurulduğunu bildirdi.
Komisyonun bir rapor hazırlayarak
MYK'ye sunacağını, daha sonra ko-
nuyu Meclis'e taşıyacaklarını belirten
Oymen şöyle konuştu:
"Seçimlerden önce AKP yönetkile-
rinin bazı baök banka sahipleriyle gö-
riişmefer yapoğmıbitiyoruz. Son düzen-
leme acaba bu görüşmelerden mi esin-
lendi? Hortumlan kestik demek ko-
laydır. Ucuz pohtika sözkri söylenıek
kolaydır. Zor olan işi yapmaktir. tş de
bu borçlann tahsil edilmesidir. Hükü-
met şimdiye kadar bu konuda başan-
h bir sınav veremedi. Bu paranın tah-
süini sağlayacağız. Halkın parasuıı hiç
kimseye yedirmeyeceğiz."
CHPLİ MUHALEFET: KÜSTÜRME ANLAYIŞI
Sarıgül'e destekANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "İktidara
Yürüyüş Hareketi" sözcüsü. CHP îzmir
Milletvekili Hakkı Akabn, genel merkezin
Şişli Belediye Başkanı Mustafa SangüTle ilgili
karannı eleştirdi. Akalın. "Vaşamak için karşı
tarann yok olması gerektiğine inanan, nitelikh'
ve birikimli insanlan küstüren, kaçn-tmaya
çabşan, olmazsa ihraç eden bir anlayış, parti
örgütü \ e tabann la halkımızuı vkdanında asla
benimsenmeyeeektir" dedı. Akalın dün yaptığı
yazılı açıklamada, "3 mUlerveldlinm ihraç
edilmesinin ardından Sangül'ün de partiden
uzaklaştınlnıasına karar verüdiğuıi" vurguladı.
"Ihraçlarla korku salarak, sindirerek,
yıldırarak örgütün kısıriaşûnlmaya
çaaşıkuğuıT kaydeden Akalın, şu görüşleri dile
getirdi: "CHP'Kler ülkemizde her zaman
zorbahğa karşı sa\aş vermişlerdir. CHP'liler
kendi içkrinde kaygı ve üzüntüye yol açan
nygıılamalara nasü izin verebflirler?''
IĞNELl FIRÇA ZAFER TEMOÇtN
George W. Bush: "Ben tarih yazmam, tarihi yaratırım."
T/IÖHİ M
Y/K0THM
Müdure sorusturma
Gazeteciyi
tehdit etmişti
DENİZLİ (Cumhuriyet) - Denizli
VaJiliği'nin, AKP Denizli II
Teşkilatı'nın kuruluş yıldönümü
yemeğinde fotoğrafinı çeken
gazeteciJeri tehdit ettiği iddiasıyla
Denizli Çevre ve Orman Müdürü
Yıhnaz Kapian ile aynı yemeğe
katılan Denizli Sağlık Müdürü Dr.
Erdoğan Taş hakkında idari
sorusturma başlattığı bildirildi. AKP
Denizli tl Teşkilatı, partinin 3.
kuruluş yıldönümü dolayısıyla
Bahçelievler'deki Pekdemir Düğün
Salonu'nda yemek verdi. Yemeğe
AKP Denizli milletvekilleri
Mehmet SaKh Erdoğan, Osman
Nuri FîKz ve Mehmet Yüksektepe.
Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, il
başkanı Şahin Tin ile Sağlık
Müdürü Taş, Çevre ve Orman
Müdürü Kapian da kaüldı. Yemekte
gazetecilerin, fotoğrafinı çektiğini
gören Kapian'ın gazetecileri "Bu
fotoğraflar gazetelerde yer ahrsa bir
daha daireden içeriye adun
atamazsuuz" dedıği iddia edildi.
Konuyla ilgili olarak gazetecilerin
sorulannı yanıtlayan Vali Gaa
Şimşek, her 2 müdür hakkında idari
sorusturma başlatıldığını söyledi.
Devlet memurlannın siyasi
faaliyetlerde bulunmalannın yasak
olduğuna dikkati çeken Şimşek
şunlan kaydetti: "Beni, müdürlerin
toplannya kaolmalanndan daha
çok, tehdit cümlesi Ugilendiri\or.
Kimsenin künseyi içeriye alniama
gjbi bir lüksü olamaz."
Ahret sondarı kalacakDışişleri Bakanlığı 'nın sınavındayer alan inançlara ilişkin sorulan savunan Bakan
Gül, sorular arasında ilgisiz ve garip sorulann olmasını normal bulduğunu belirtti
Hazırlık ödeneği için eylem
Eğhim-Sen, eğftun-öğretim yıh hazırhk
ödeneğinin 800 mflyon liraya çıkanlmasııu
ve tüm eğitim çahşanlanna verilmesini talep
ettL Milli Eğitim Bakankğı önünde toplanan
bir grup sendika üyesi,"Yaşasın bitimsd,
demokratik eğitim mücadelemiz",
"Sürgünler, cezalar geri ahnsın", "Tüm
eğitim çahşanlanna eğitiın-öğretime hazırlık
ödeneği ödensin" ve "Eğitim-öğretime
hazuiık ödeneği bir maaş tutannda olsun"
yazıh pankartlar açn. Eğitim-Sen Genel
Başkanı Alaaddin Dinçer. burada yapüğı
açıklamada, Milli Eğitim ve MaKye
bürokratlannın öğretmenlere verilecek
hazırlık ödeneğinin ne kadar artnrüacağı
üzerinde çauşûgııu ifade ederek 25 mflyon
lira artiş istendiği yöniinde duyum
aidıklannı söyledL Eğitim-Sen ve Milli
Eğitim Bakanlığı arasında inızalanan
Kurum İdari Kurulu anlaşmasmda,
"ödeneğjn bir öğretmen maaşı kadar olması
gerektiğhün" karara bağlandığuıı ifade
eden Dinçer, "Bakanlığı, imzasına sahip
çıkmaya çağuıyorum" dedi Dinçer,
ödeneğin 1. derecenin 4. kademesindeld bir
öğretmen maaşı kadar (800 mUyon Hra)
ofanası ve tüm eğitim çahşanlanna
dağmhnası gerektiğini beİirterek talep
ettikleri ödeneğin, 2 dönem başında taksitk
verilebileceğini kaydetti. (Fotoğraf: AA)
„ _ ,.w. J
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Baka-
nı Abduflah Gül, bakanlığının hukuk müşavirliği
sınavının psıkoloji bölümünde adaylara yönelti-
len, inançlanna ilişkin sorulan da içeren testin
durdurulmayacağını ve sorulann değiştirilmeye-
ceğini açıkladı. Gül, CHP Denizli Milletvekili
Mustafa Gazala'nın Cumhuriyet'in haber yap-
masıyla ortaya çıkan psikoloji testine ilişkin soru-
lannı yanıtladı. Gazalcı, psikoloji testinde adayla-
ra "Ahrete inanır mısınız? Haftada kaç kez Kuran
okursunuz? Pey gamberin gökyüzüne çıknğuıa
inanır mısunz?" türünden sorulann laik devlet ya-
pısını zedeleyip zedelemediğini sormuştu. Gül
yanıtında, 1998 yılından bu yana psikolojik test
uygulandığını kaydetti. Yapılan değerlendirmenin
uzman bir klinikçe gerçekleştirildiğini anlatan
Gül, şu görüşleri iletti: "Testbütün topluma yö-
neUk, standart bir test olarak hazırlanmış olması
nedeniyle kişilerce; gereksiz. ilgisiz ve garip bulu-
nabflecek sorular da içermektedir. Bu durum,
adaylara, testin uygulanması sırasuıda bildirfl-
mektedir. Sorular tek başuıa eie alınmamakta ve
yamdaria tek tekflgflenilmemektedh*.Test soru
gruplannuı tophı olarak bir şaMon aracıhğı ile de-
ğerlendirilmesi suretiyie dde edOen Idsilik profüi
üzerinden, psikopati yönünde normalden sapma-
lann tespit edilnıesi amacıyla yorumlanmaktadır.
Evrensel kullanım amacıyla hazuianan ve ülkemiz
koşullanna uyarlanmış şekhyle Türkiye'nin gene-
Knde standart bir içerilde uygulanan söz konusu
testte yer alan sorular, içeriği kurum ve uygulayıcı
tarafindan hazuianmamakta, degerlendiribnesi de
uygulayıcı kurumlar tarafindan >apılmamaktadır.
Evrensel düzeyde uygulanan bu büimsel testin
durduruhnası veya suaüerin değiştiriünesi için
herhangi bir sebep ounadığı düşünülmektedir."
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Hükümetle ana muhalefet partisi
CHP arasında "zina" konusunun çö-
züldüğü haberferi geliyor. Daha ön-
ce yasalardan çıkanlan "zina"yı AKP
yeniden Ceza Yasası içine koymayı
amaçlıyordu. Iddialarına göre Ana-
dolu'da ailenin korunması için "zi-
na "nın cezalandınlması gerekiyor-
du. "Z/na"yıcezalandınyoruzdedik-
leri de kadını cezalandırmaktan baş-
ka bir şey değil.
Iş "zina" gibi önemli bir konu olun-
ca devreye ülkemizin siyaset büyük-
teri girdiler. CHP Genel Başkanı De-
niz Baykal da, bu tartışmayı çözmek
amacıyla harekete geçti. Gazetelerin
yazdığına göre Baykal, AKP'lileri kö-
şeye sıkıştırmtş. Merak ettim nasıl sı-
kıştırmış diye! Gazetelerin yazdığını
aktanyorum: "Toplantıda AKP, tasa-
nya 'zina'nın suç olmasını sağlayacak
yenibirhüküm eklenmesini istedi. Zi-
na konusu tartışılırken, Baykal'dan il-
ginç bir çıkış geldı... Baykal 'Biz ka-
dın-erkek eşitliği temelinde zinanın
suç olarak düzenlenmesine sıcak ba-
Savcılar Yatak Kontrolü Yapacak!
kabiliriz. Madem amaç aileyi koru-
mak. 0 zaman zina şikâyete bağlı suç
olmasın. Savcılar resen harekete ge-
çebilsin' dedi... Buna göre AKP, Bay-
kal'ın talebi doğrultusunda zinanın
resen suç sayılması teklifini değer-
lendirerek değişiklik metnini bugün
CHP'ye sunacak."
Kaş yapayım derken göz çıkar-
mak, beylik bir laf. Ancak Baykal'ın
yaptığmatam anlamıyla uyuyor. Bu-
rada her şey faul.
Birinci olarak; iki yetişkin insanın
birbirleriyle kurduklan ilişki devleti
ve yasayı neden ilgilendiriyor, anla-
mak mümkün değil. Bu tam anlamıy-
la ilkel bir düşünce tarzı. İki insanın
cinsel ilişkisi, ancak onların birlikte
olduğu kadını ya da erkeği ilgilendi-
rir. Burada da ancak taraflar böyle bir
ilişkiyi ayrılık için bir gerekçe olarak
öne sürebilirler.
Baykal, kadınla erkeği bu konuda
eşitleyeceğim derken, devleti tam
anlamıyla namus bekçisi haline ge-
timniş oluyor. Cumhuriyet savcılan-
na şimdi yeni bir iş çıkacak. Gece-
leri, ışıklan yanan evleri gözleyecek-
ler, kimin "zina"yapıp kimin yapma-
dığını saptayacaklar ve sonra şüp-
helendikieri evi basacaklar. Tam an-
lamıyla bir felaket ve ilkellik. Kimin
kimle beraber olduğu, devleti neden
ilgilendirsin ki!
Al başına bir dert daha. Savcı, ge-
ce kapınızı çalacak, "Kardeşim sizin
evde 'zina'dan şüpheleniyorum"
diyecek ve evinizi basacak. Sonra,
yatakların altında, dolapların içinde
'zina 'nın öteki failini aramaya başla-
yacak. Deniz Baykal, bu önerisiyle
AKP'yi falan değil, düpedüz yurtta-
şını köşeye sıkıştırmış olacak.
Zaten, AKP'liler köşeye falan sıkış-
mamışlar, bu fırsatı değerlendirerek
yeni bir öneri paketi hazırlamışlar.
Milletin yatakta kiminle olduğu bu
partilerin liderlerini neden ilgilendiri-
yor? Efendim halkımız istiyormuş!
Halkımız neyi istiyor? Memlekette, bir
sürü iki kanlı erkek var. Aynca, erkek-
ler için genelev var. Fahişeler var.
Buna rağmen, hâlâ "zina"y\ kadına
yönelik bir suç olarak korurnak isti-
yorlar. Baykal belki haklı bir nokta-
dan hareket ediyor, ama en yanlış
öneriyi yapıyor. Yatağa bu kez dev-
leti sokuyor. Akıl alır gibi değil. Biri-
lerinin bunlara dur demesi gereki-
yor.
Yapmayın, etmeyin, milleti yatağın-
da bari rahat bırakın...
• • •
Tarsus'un, Yenice beldesinde 1-2
Eylül günlerinde "Barış ve Kültür
Şenliği" yapılıyor. Çok sayıda yazar,
sanatçı arkadaşım, şenlikte bulun-
mak amacıyla Yenice'ye gidiyor. Ye-
nice, 17 bin nüfusu, çok değişik et-
nik ve mezhepsel yapısıyla tam bir
kültür mozaiği. Ikinci Dünya Sava-
şı'nın en kritik günlerinde Ingiliz Baş-
bakanı Churchrll'le, Cumhurbaşka-
nı Ismet Inönü, Yenice istasyonun-
da buluşmuşlar ve savaşın kaderi-
ne ilişkin kararlar vermişlerdi.
Yenice Belediye Başkanı Veli Se-
rin'in davetine ne yazık ki bu kez
karşılık veremedim ve şenlikte bulu-
namadım. Yenice'ye ilişkin çocukluk
anılanm, ilk gençlik anılanm var. Üni-
versite öğrenciliğim döneminde An-
kara'dan Tarsus'a trenle gidebilmek
için Yenice'de iner, tren değiştirir-
dim. 1968'li mücadele arkadaşım
Daniş Boroğlu, sağlık sorunlanyla
boğuşuyor ve hâlâ Yenice'de yaşı-
yor.
Yetişmemde, dünyayı kavramam-
da Yenice'nin ve Yenicelilerin de çok
katkısı bulunuyor. Orada bulunma-
yı çok istiyordum, olmadı. Gelecek
seneye diyorum...
Yenicelilere, buradan sevgilerimi
yolluyor, şenliğe başanlardiliyorum.
GLOBALPOLÎTIKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Necefien Sonra
Necef savaşı şimdilik bitti. Üç haftasüren çatış-
malarda tarihi kent harap oldu. Ama saldırganlar
(ABD/işbiriikçi hükümet güçleri) Hz. Ali'nin türbe-
sinegiremediler. Şimdi, çatışmalara son veren an-
laşmanın kısa ve uzun erimli sonuçlan yoğun bir
biçimdetartışılıyor. Çünkü Necef savaşının, ABD'nin
Irak'taki variığının ve hatta Imparatorluk' projesi-
nin geleceği açısından, simgesel anlamı büyük.
İki kesin sonuç ve görüntüyü
kurtarmak
Yorumlar çeşitli ama, uluslararası yorumcular
arasında iki konu üzerinde konsensüsün oluşma-:
ya başladığı söylenebilir. ABD, bütün askeri gücü-
ne rağmen amacına ulaşamadı. Allavi hükümeti-
nin, tüm yaygarasına karşın ABD güçlerine da-
yanmak zorunda kalması, çatışmalara son veren
anlaşmanın oluşmasürecinin dışında bırakılması,
iktidarsızlığını bir kez daha kanıtladj. (The Econo-
mist, Financial Times, The Guardian, Asia Ti-
mes, Christian Science Monitor)
Ancak, Batı medyası (örneğin yukanda değin-
diğim yaymlardaki yorumlan) kaçınılmaz olarak ka-
bul etmek zorunda kaldığı bu iki yorumu, ABD ve
Irak hükümetinin durumunu biraz olsun kurtaracak
bir biçimde sunmaya büyük dikkat gösteriyor: Bi-
rincisi, ABD, Sadr'ın güçlerine büyük zarar verdi.
Allavi lideıiik gücünü gösterdi. Ikincisi, "ılımlı" li-
der Sistani gücünü bir kez daha kanıtladı. Muk-
tada el Sadr aslında, aşın bir örnek ve azınlıkta.
Uzmanlar farklı düşünüyor
Prof. Juan Cole gibi Ortadoğu ve Irak Şiiliği
üzerine yaptığı yorumlarla bir otorite durumuna
yükselmiş yorumcular, Uluslararası ve Strate/ik
Araştırmalar Merkezi (CISS) Direktörü Antony H.
Cordesman gıbı analistler, BBC'nin Ortadoğu uz-
manı Roger Hardy, bu savaştan Muktada el Sadr'ın
kazançlı çıktığını, benim konuyla ilgili son yazım-
da değindiğim gibi, ABD'nin askeri zaferlerinin, si-
yasi açıdan yenilgilere dönüşmeye başladığını dü-
şünüyorlar. Üstelik bu kez ortada bir askeri zafer
bile yok.
Necef'te çatışmalara son veren "anlaşma", du-
rumu bütün çıplaklığıyla gözler önüne seriyor: 1)
Muktada, hakkında tutuklama kararı olmasına, Al-
lavi'nin tehditlerine rağmen ellerini kollannı salla-
yarak güvenlik içinde türbeyi terk etti, ortadan kay-
boldu. 2) Sadr ne ABD'ye ne de Allavi'ye boyun
eğdi. Yalnızca bir dini liderin sözünü dinledi; böy-
lece, bir kez daha iktidann, hükümet dışında ABD'de
veSistani'deyattığını kanıtladı, tabiisorumluluğun
da. 3) Muktada el Sadr seçimiere katılma hakkını
elde etti. 4) Sadr, Sistani'nin işgal güçleriyle "özel"
ve uzlaşmacı ilişkisinin altını bir kez daha çizmiş
oldu. 5) Muktada el Sadr ordusunu dağıtmadı. 6)
ABD'ye de Necef'teki tahribatın mali yükünü üst-
lenmek (bir anlamda tazminat ödemek) kaldı.
"IV. Kuşak Savaşlar" kuramının mimarı, Albay
VVilliam S. Lind gibi birçok askeri analist ise üç
noktanın altını çiziyor. Birincisi Irak'ta isyancı güç-
lerin geçen beş ay içinde üç kez ABD ile savaşa
tutuşup sonra ABD'yi bir uzlaşmaya zorlayarak
güvenli bir biçimde geri çekilmiş olmaları, onların
artık savaşı istedikleri yerde, zamanda seçebile-
cek, sonra da düşmanı uzlaşmaya zoriayacak bir
olgunluğa ulaştığını gösteriyor. Ikincisi, Muktada
el Sadr, Şii proletaryasının en genç ve dinamik, sa-
vaşkan kesiminin desteğini kesinlikle almıştır. Bel-
ki Şiilerin çoğunluğu hâlâ Sistani'yi destekliyor,
ama savaşçılann çoğunluğu Sadr'dan yana. Üs-
telik, Necef savaşı, adeta bir buzdağının suyun
üzerindeki ucu gibi. Diğer Şii kentlerinde de güç-
lü bir isyancı potansiyel yükselmeye devam edi-
yor. Üçüncüsü, ABD iki cepheli (hem Şiilerle hem
de Sünni üçgeninde) bir savaşa sürüklenmiş du-
rumda.
Sonuç olarak Muktada el Sadr, Şiilerin gözün-
de Hz. Ali'nin türbesini, bir avuç milisle ölümüne
korudu; ABD'yi, imparatorun ordularını içeri sok-
madı. Bu savaşçılann hikâyeleri hem Şiilerhem de
Sünniler arasında uzun yıllaranlatılacak. Aynı 77ıer-
moyplae boğazında birkaç yüz Ispartalının, Is-
parta'da yurttaşlanna gerekli hazıriıklan yapabilme-
İeri için gerekli zamanı kazanmak amacıyla ölecek-
lerini bilerek, Pers Imparatoru Kserkes'in on bin-
lerce kişilik ordusuna sonuna kadar dayanmalan
gibi. Ne ki, Sadr Ispartalıların komutanı Leoni-
des'den çok daha şanslı. Çünkü, ne canını kay-
betti ne de ordusunu. Şimdi sivil, siyasi sürece, se-
çimiere girmeye, gerektiğinde de yeni bir savaşa
hazırlanıyor.
Belediye işçisinin oturma eylemi
• GEBZE (AA) - Kocaeli'nin Gebze ilçesine
bağlı Dilovası Belediyesi'nde çalışan 159 işçi, 5
yıldu- ödenmeyen ikramiye ve sosyal haklar ile
2004 yılında ödenmeyen 4.5 aylık maaşlannın
ödenmesi istemiyle oturma eylemi yaptı. îşçiler,
kdşi başına ortalama 22 milyar lira alacaklan
olduğunu söyledi. Genel-Iş Sendikası Gebze
Şubesi Başkanı Öztürk Şamdan ile Izmit Şube
Başkam Gürol Güçlü'nün Belediye Başkanı
Musa Kahraman'la görüşmesi sonunda anlaşma
sağlanınca, işçiler eylemi bitirip işbaşı yaptı.
Işsizler Meciis gündeminde
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet
Bakanı Mehmet Ali Şahin, kamu iktisadi
teşekküllerinin özelleştirilmesiyle iş akitleri
feshedilen personelin istihdamına yönelik
düzenlemenin, olağanüstü toplanacak TBMM'de
yeniden ele alınması için giriştmlerde
bulunulduğunu bildirdi. Şahin yaptığı yazıh
açıklamada, yaklaşık'l 0 bin kişiyi ilgilendiren
düzenlemenin TBMM ve Cumhurbaşkanlığrnca
onay aldığı takdirde, istihdama yönelik işlemlere
ekim ayında başlanabileceğini belirtti.
'NATO tatbikatında İsnail yok'
• KOIVYA (Cumhuriyet) - Konya'da 4-16 Eylül
tarihleri arasında yapılacak NATO Tatbikatı'nda,
eğitim mühimmatlannın kullanılacağı belirtildi.
Konya Valisi Ahmet Kayhan, Konya 3'üncü Ana
Jet Us Komutanlığı'nın e\r
sahipliği yapacağı
tatbikata 16 ülkenın katılacağını ve üye olmayan
Letonya ve Estonya'nın gözlemci olarak yer
alacağını belirtti. Kayhan, NATO üyesi olmaması
nedeniyle Israil'in katılmayacağı tatbikatta gece
uçuşlan ve alçak uçuşun yapıhnayacağını ifade
etti. Kayhan, "Askeri üs bölgesinde hiçbir
personel konaklamayacak" dedi.