22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 AımSTOS 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 ttJ -ABD seçimlerinde tj son durunu S f>wh 'tan keri, Kerry! Selctronifc posta: denizsoflrâc(OThuriyetcom.tr Te4:0.212512 05 06 Fate: 0.212.512 44 97 - MGK'de s/vil dönem başlıyormuş... "Manevi Gûvenlik Kurulu!" DeğerAhnetTuranYıldız: "Estfşehir'dehalk otodjsünde şoför 'Bu hüfametin önünü kaptmak istiyorlar 1 diyaek bir yolcu ile konşuyordu. Şoför 'Adanlar yatınm yapacaklar; mahkemeler iptafadiyor, kaynak yararyoriar ama anında engef konuyor 1 dedi. Yolcı kimi kastettiğini sordn. Şoför Cumiurbaşkanı'nı engel olara< gösterdi, 'Baştakan ormanlan satp ne gizel kaynak yarattı ama »nu bile engelledi' dedi. O an, ormanlan para olarat gören bu nhniyetin çevremizi tepeden tımağa sardığını fark ettim ve Cumrurbaşkanımızın değerini daha iyi anladım." 1 urıst rehberliğınde 25 yılını geride bırakan Cem Polatoğlu, deneyimlerine dayanarak I yurtdışı gezılere katılan yerli turistın profilini çı- 1 kanyor... llk sırayı Turgut Özal dönemi zen- ginleri alıyor: Dil bılmezler, tur için ödedikleri parayla oteli ve rehberı de satın aldıklarını düşünürler. Karıları konuşmaz, çocukları hiç susmaz. 100 dolarlık tomar- larını herkese gösterirler. Zengın dullar: Dil bilmezler, geziye en az üç-dört ka- dın arkadaş katılırlar. Otelin restoranında hep arka ma- salarda yer ararlar. Tüm eglence turiarına katılırlar. Şe- hirde kaybolabılirler, yardım da istemezler. Karı koca çaltşan genç çiftler: Yazın deniz, kum, gü- neş; kışın kayak veya kültürel turları seçerler. Henüz uzaklara güçleri yetmedığınden Avrupacıdırlar. Ücret- siz şehir turlannın en ılgilileri ve bilgilileridir. Tura gel- meden en az sızın anlatacağınız kadar derslerini çalış- mışlardır. Dil bilirler, ekstra turlara katılmazlar. Bazen as- tarı yüzünden pahalıya çıksa da her şeyi kendileri keş- Yerli turist fetmek isterler. Eğer şikâyet edecek bir şey buldular- sa dilekçeleri internet sitelerinde ve tüketici köşelerin- de yayımlanır. Kız kıza tatiller: llk soruları gece nerede eğlenecek- leridir. En popü/erbarverestoranlarnotedildikten son- ra bir daha kendilerini havaalanı dönüş transferinde gö- rürsünüz. Erkek erkeğe tatiller: Çok nadir de olsa grup turfan- na katılırlar. Gündüzleri değil ama geceleri rehbeıieri yanlanndan ayrılsın istemezler. Bayi, promosyon gruplan: Genellikle Anadolu'daki erkek bayilerdir. Şehir turunu dahı istemezler. Bir an ön- ce 'iş'lerine bakmak isterler. Gidilen ülkenin sadece oteli, lobisi, restoranı ve odası 'görülecek yerler' ara- sındadır. Yarı vaktiniz pazarlık ve 'aracı-buluculukla di- ğer yarısı 'anlaşmazlık'ların çözümü ile geçer. Emekliler: Çoğunluğu öğretmen veya asker emekli- sidir. Çocuklannı iyi yetiştirmişlerdir ve şimdi gezme za- manıdır. Rehberlerin gözdesidirler. Bıraz ilgi, biraz say- gı onları mutlu etmeye yeter. Zenginler kulübü: Ismı zor telaffuz edilen yerler ter- cihleridir. En gözde mekânlarda, en bildikleri yemek- leri yerler ama bilmediklerı en pahalı şarabı açtınrfar. Bazen şaraptan anlamasalar da geri göndermenin haz- zını yaşamak isterler. Üç günlük tura üç bavulla çıkar- lar. Dönüşte bavullarının içindekı ikız bavullardevrede- dir. Sanatçılar, siyasiler: Asla grup turiarına katılmazlar, beş yıldızlı otelleri tercih ederler. Bayram gibi dönem- lerde Türklerin yoğun olduğu bölgelere adım atmazlar. Sosyete grupları: Birkaç dilı birlıkte konuşabilirler, butik otelleri tercih ederler. Bildikleri şarapları ısmartar- lar. Turda hediyelik eşya dışında hiç alış-veriş yapmaz- lar. Alışveriş için ayrıca yurtdışına çıkarlar. Şahin Şadi Ayhan: "Ulaştırma Bakanı Binali Yıldınm'ın isttfasını istiyorlar. Istifa etse ne olur, etmese ne olur... 999 Ali geride kalırf" Mişçi Akif Kökçe: "Mişli geçmiş zaman ile mişli gelecek zaman arasında yaşayana politikacı denir." SESSÎZSEDASIZ(l) Üniversitedeki imam ve Türkçe yasağı Beş yıl kadar önce Güneydoğu Anadolu'daki birüniversitenin rektör- lüğü, Ege bölgesinde çok özel bir i- mam keşfeder. Imamın kadrosu üniversiteye nakle- dilir ve llahiyat Faküttesi'nde görevlendi- rilir. İmam, yeni görevindehızlı birgelişme gösterir ve kısa sürede yardımcı doçent yapılır; yardımcı doçent kadrosunu da alır ve llahiyat Fakültesi'ne dekan yar- dımcısı olur. 20 yıllık öğretim elemanlan, hatta do- çentler bile üniversitenin lojmanlarından yararlanamazken yardımcı doçent i- mam, lojmana yerleşir. Daha önce üç kez evlenen imam, loj- manda imam nikâhlı son eşi ile cumhu- riyet yasalanna meydan okuyarak mut- lu biryaşam sürerken şeriatçı yerel med- yada da televizyon programları yapar ve köşe yazıları yazar. Bu arada imamın, imam nikâhlı eşin- den nur topu bir kız çocuğu dünyaya gelir. İmam, rektörün eşinin adım kızı- na koyar. Imamın kızı 3.5 yaşına gelir; çocuk çok güzel Kürtçe konuşmasına rağmen tek kelime Türkçe bilmemektedir. Çünkü, yardımcı doçent imam, evde Türkçe konuşulmasını yasaklamıştır. İmam, her fırsatta çocuğunun Türkçe bil- memesiyle övünür. Imamın yetiştirdiği üniversite öğrenci- lerinin yarın nasıl bir dil kullanacağını ise zaman gösterecektir! Yüksek Yerilim Hattı Devlet kuşunu da altın kafese koydular... Böyle daha iyi pazarlanıyormuş! erdincutku << yahoo.com Eğitimde Toplıımsal Sorumhılıık İ.GÜRŞENKAFKAS En büyük zenginliğimiz olan genç, dinamik ve yenilığe açık insanımızın geleceğe güvenle bakabilmesi kalıcı bir eğitim sis- temiyle olacaktır. Cumhuriyetin kuruluşunun 81. yılında gençle- rimiz geleceğe güvenle baka- bilmeli, kendini kanıtlayabilme- lidir. Bilgi çağının baş döndürü- cü hızla ilerlediği, bilişimle ku- caklaştığı ve ürün olarak tekno- lojinin yaygınlaştığı küreselleşen ortamdan genç insanımız da yararlanmalıdır. Dünya, bilişim denen yeni bir çağı yaşıyor. Orta ve yeni çağda tanm ve sanayi devrimlerini ba- şarıyla aşmış ve "bilgi/bilişim" çağına ulaşmıştır. 1923'te bâşla- yan AtatünVün ilke ve devrimle- ri o günün Türkiye'sinde kendi Rönesansını yaratmıştır. Denile- bilir ki, eğitimde bölgesel boyut bu devrimlerle sağlanmıştır. Bu- gun yapılması gereken eğitimde evTensel boyutta yol almak, çağ- daş uluslann ulaştığı çizgiyi yaka- lamak ve hatta bu çizgiyi geçmek olmalıdır. Bilginin çok fazla oldu- fy bu süreçte, eğitim kurumlan- ,ıeda uygulanacak yeni eğitim sisteminde, bilgiyi gerektiğinde ednmek, teknolojiyi etkin şekilde kullanmak, bireyin yeteneğine, yapabılme gücüne, sevgiyleyak- laşacağı öğrenme biçimine ağır- lık verilmelidir. öğretimde "öğ- rencimerkezi" sistem öndetutul- malıdır. 21. yüzyılda eğitimde çağdaş biryaklaşım sürekli deği- şim geçiren dünyamızda genç- lerin başanlı olmalannı sağlaya- caktır. Bugünkü eğitim sistemi- mizA'dan Z'ye sorgulanmalıdır. • • • AB'ye katılım sürecinde eğitim sıstemimiz bilim ve teknolojik üretkenlikledonatılmalıdır. Eğitim düzeyimizin bu kadar düşük olu- şunun nedenler? sorgulanmalıdır. Cumhuriyetin kuruluşundan bu- güre kadar geçen süreçte top- lureal değerlerde birtakım önemli adımlar atıldı. Köyierin ve kıWünün aydınlanmasında "Köy ETîtitüleri" öğretmen yetiştiren kurjmlardan olan 'öğretmen oıc \an, yüksek öğretmen okul- lar'gibi... Politik açmazlarla bu ka^nımlar kapatılmayıp çağdaş ya>da düzenlenseydi bugün eğ0n sorunumuz bu boyuttaki genemde olmayacaktı. Milli Eği- tir Bakanlığı'nca zaman zaman retrm diye nitelenen "eğitimde y? 'ikler/iyileştirmeler" yapıldı. Yriik/iyileştiıme veya yeniden yaoanma denilen bu arayışlann saran alevi gibi gelip geçtiği ve sırdüğü görüldü. Örneğin: Kre- dli eğitim sistemi, liselerin dört yiEçıkanlması, yüzlü not sistemi ub gibi. Attyapısı ofmayan, eği- tir'ojrumlannın fiziki durumu ve /acsal gelişimi düşünülmeden jvşüanmaya konan bu çalışma- eyrçok gencin, eğitim denizi- nraçmazında boğulmasıyla so- iı»andı. Milli eğitimde, öncelik- e Jevlet politikası uygulanmalı- jr Eğitim toplumsal bir sorun ol- jjina göre geniş tabanlı bir jrsnma, inceleme, uygulama /(•onuca ulaşma çalışması ya- pılmalıdır. Üniversiteler, öğret- menler, öğretmen örgütleri, özel öğretim dernekleri, medya, sivil toplum örgütleri, okul aile birlik- lerinin görüşleri, düşünceleri, önerileri alınmalıdır. Konu şûra- larda enine boyuna irdelenmeli- dir. Milli Eğitim Bakanlığımızın kendi yapısı içinde alacağı karar- larsorgulanıp, tartışılıp sonuçlan- dınlmalıdır. Ortaöğretimde 65 bin sıfır pu- an alan öğrencinin okuduğu eği- tim sistemi her düzeydeki top- lumca sorgulanmalıdır. öğret- men eğitiminin yetersizliği, okul- lann diz boyu sorunlan, eğitim sistemi karmaşası, ders kitapla- n, müfredat, teknoloji yetersizliği, okulöncesi eğitim, özürlülerin eğitimi ve eğitim modelinde cid- di değişiklikler yapılmalıdır. • • • Eğitimde başanlı uluslann il- köğretim 4. sınıfta başlayan ala- na yönelme "dosyalama çalış- malan" bizde de uygulanabilir. Ancak bu sistemin uygulanma- sından önce öğretmen eğitimi, öğretmenin mesleki formasyon zenginliği, danışman rehber eği- timi vesınıföğretmenlerinin yetiş- tirilmeleri gereklidir. G. Jampbell, "Haklı ve özgür tartışma gerçe- ğin en büyük dostudur" der. Ba- kanlık yetkililerinin yenileşme, de- ğişim hatta reform diye niteledi- ği, topluma müjdeli haber olarak ulaştmlmak istenen duyunjmlar altyapısı ile umanm araştınlıp ge- liştirilmiştir. Eğitimde yenileşme diye gösterilen koridor sistemi, çok amaçlı liselerimizin yapısal özelliğini çağnştınyor. llköğretim- de sınavlann ve sınıfta kalmanın kalkacağı yeni yapıda, eğitimin geleceği tartışılmalıdır. Dosyalama sisteminde sınıf öğretmeni, psikolojik danışman ve yönetim üçlemesinin gerçek verilere dayanan bulgulan. araş- tırmaları ve yetenek belirleme kaynakçalan öğrencinin ortaöğ- retime yönelmesinde etken ol- malıdır. öğrenci yönlendirme dosyasında öğrencinin gösterdi- ği performansı, eğitimde uygula- nan başan anketleri, sanatsal iyi- leştirmeler ve okuduğu süreçte- ki değişim bulgulan işlenerek so- nuca ulaşılmalıdır. • • • llköğretımde 1997'de uygu- lanmaya başlanan sekiz yıllık eği- tim başanlı olmuştur. Öğrenciyi üst okullara hazırtamada ve ön- ceden değindiğim konularda ya- pılabilecek değişiklikler gelişimi sağlayacaktır. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkanlması, öğretmen eği- timinin kalıcı bir yapıya ulaştınl- ması ve eğitimin çağdaş, aydın- lıkçı, sorgulayıcı uygulamalarla donanımı özlemimiz olacaktır. Gençlerimizi yannlara hazıria- mak, kaliteli eğrtimle birikimli ka- zanmalannı sağlamak kalıcı, çağ- daş bir eğitim sistemyle olabile- cektir. Uygarlıklar beşiği ülkemi- zin, zengin tarihi ve görülmeye değer coğrafyasıyla insanımızın bilgi, kültür, sanat ve spor verile- rinde çağdaş ölçütlerde ilerleye- ceği, başanlara koşacağı bir eği- tim sistemi arayışı toplumsal bek- lentilerimizdir. KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak " turk.net HARBİ SEMİH POROY semihporoyCa yahoo.com \ HAYAT EPtK TtYATROSU MUSTAFA BİLGİN TIİRK REHrNgLERİN AtLELERİ r ç Î N ENDİSELİ SÜREÇ TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKA\ 5 Ağustos tcmc.mumtaz-arikan.com FL/İUBERT'/N Ö6RENCİS/.. , UfJCÛ SUY PE , YİB.MI ME KAYPETMİŞTr. BU ASAPA, EMİL£ ZOLA ' ÖUCÜLÜ/C ETTfĞt DO£ALClLIK(NAruie/IUZM~) AK/AIMI 8EM>MS£Y£N YA2AIZ, ÖYK-Ü VE <etO - gU TAezDA YAZMAYA KOYULMUŞ- B£KJ-£MM£D/e. BİR ç&ş O/V/4 ÜM I/E PAlSA TRABZON 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 2002/129 Davacı tsmail Katırcı vekili tarafindan Zehra Yazıcı ve ark. aleyhine açılan iştirak halındeki mülkiyetin müşterek mülkıyete çevnlme- sı da\asının yapılan duruşması sırasında verilen ara karan gereğince, Trabzon ili, 1 No'lu Çömiekçı Mahallesi'nde yer aian ve tapunun 337 ada, 4 parsel numaralı taşınmazda hissedar olan, adreslen meç- hul olan davalılar Sevim Bayraktar, Reyhan Dençel, Hüseyin Koç, Gülten Koç, Seviın Koç ve Ali Kemal Koç'a ılanen teblıgat yapılma- sına karar verilmiş olup, dunışma günü olan 08.09.2004 gûnü saat 09.30'da bu adreslen meçhul davalılann duruşmada hazır bulunmala- n, hazır bulunmadıklan takdırde duruşmanın HUMK'nun 509-510. maddeleri gereğince yokJuğmıda yapılıp bıtınleceğı ilanen teblig olunur. 01.06.2004 Basm: 26903 DÜZ ÇİZGl ÜMİTZtLELt Pislik! -Biz 80yıllıkpisliği temizliyoruz! AKP Miltetvekili Avukat Recep Özel, Isparta'nın mer- keze bağlı Çukur köyünde, köylülerin gözünün içine ba- ka baka bu sözleri söytemiş... Gördüğünüz gibi "takıy- ye" dikiş tutmuyor! Bir tarafını dikseniz, diğer yanından - °cırt" diye atıveriyor! AKP'li vekilin verdiği tarih tam da Osmanlı'nın tama- men tarihe gömüldüğü, TürkiyeCumhuriyeti'nin ilan edil- diği 29 Ekim 1923'ü işaret ediyor... Adam haklı tabii, o kafada olanlann kâbusu bir tarih; ne padişah bırakmış, ne hilafet, tekke vezaviye denilen ortaçağ kalıntılannı sil- miş süpürmüş, Arap-Fars kırması Osmanlıcayı ortadan kaldırmış, kıyafet kanunu ile gericiliğin beline hazmı zor bir tekme indirmiş, kadını "aşağılık bir köle" olmaktan kurtamnış, Türk insanının kul değil yurttaş otduğunu ilan etmiş... - Muhteremin "pislik" dediği ksaca buü! Yoksa, 1950'den sonrasıyla bir alıp veremediği yok! Menderes'ler, Demiref'ler, Özal'lardeğil o kafanın he- defi, onlar bugünlere ulaşmalannda en önemli kilomet- re taşlan! Amaç çok açık sıntıyor - Cumhuriyet'le hesaplaşmak! Cumhuriyet'le "bireysel" hesaplaşmalar! Bu zatın sözterini "bireysel" olarak nitelemek isteyen- lere de birkaç örnek vermek gerek; - Yerel seçimleröncesinde Niğde'nin Ulukışla ilçesin- de AKP'ye ait propaganda aracının üzerinde partinin amblemi ampul ve yanında da şu yazı yer alıyondu: "Ik- tktarla e/ ete 84 yıllık karanlığa son." Oradaki muh- teremler hızlannı alamamış, "pisliğin" başlangıç tarihini Kurtuluş Savaşı'nın başına, 1920'ye çekmişlerdi. Aslına bakılırsa doğrusu da buydu; ne de olsa Yunan ordusu- nu "halifenin ordusu", ulusal güçleri ise "hain" ilan eden Vahdettin'lerin, Şeyhülislam Dürrizade'lerin so- yundan geliyoriardı... - "Kamu Yönetimi Yasası"nın mucidi Başbakanlık Müsteşan Ömer Dinçer'in çok değil, 9 yıl önce Sıvasta- ki birsempozyumda yaptığı konuşmadan:"... Böylece, Türkiye Cumhuriyeti'nin baslangıçta ortaya koydu- ğu bûtün temelilkehrin;laiklik, Cumhuriyetve mil- liyetçilik gibibirçoktemeiHkeninyerinıdaha çokka- tılımcı, daha adem-i merkezi, daha çok Müslûman bir yapıya devretmesi zorunluluğu ve artık bunun zamanı geldiği dûşüncesini taşıyorum... Ancak ik- tidara gebnekyolun sonu değildir. Yeni birbaşian- gıçtır. ıktidara gelince de, tüm dünya Müslûman ol- sa da, düşmanlara karşı üstünlüksağlansa da, Müs- lümanın kavgası münkire fınkâredene), harama ve kötüye karşı devam eder." Ne kadar açık değil mı? Dinçer'in bu düşünceleri "Kamu YönetimiReformu" sa- yesinde hayata geçecekti ama Cumhuriyet'in nensdey- se son savunuculanndan biri, Ahmet Necdet Sezer şimdilik de ofea "dur" dedi... Yukandaki ömeklere benzer yüzlerce karanlık "birey- sel" çıkışın amacı açık: - 80yıllık Cumhuriyet "pisiiğini" temizfemek!!! Bu durumda tamamlanamamış Türk Devrimi'nin önündeki hedef de çok ama çok açık değil mi: - Yüzlerce yıllıkpisliği temotemek!!! Yalan ve utanç! Adam açık sözlü, üstelik hiç eğip bükmeden söylü- yor - Ezelden beri yaptsğımız gibi Türklere artık ya- lan söylemeyeBm. Onlarayerinegetiremeyeceğimiz sözler veriyoruz! Avrupa Birliği Anayasası'nı haz/rlayan konvansiyonun başkanı, eski Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard d'Estaing, Türkiye'nin her şeyi halletse bile nüfusu ve demografik yapısı nedenıyle asla birltğe giremeyeceği- ni vurgulayıp ekliyon - Türkiye gibiAvrupa dışından olan Fas, Ukrayna gibi ülkeler, birliğe alınmakyerine "imtiyaziı ortak- lık" statüsüne dahil edilmelidir. Malumçevrelerayaklanıp "adam saçmaladı" dedüer... Arşivimi açıp baktım; 19 Şubat 2004te "Hedefİmtiyaz- iı Ortaklık" başlıklı yazımda Alman Hıristiyan Demokrat Birlik IfderiAngela Merke/'in Tayyip Beyin gözünün içi- ne baka baka soytediği şu sözlere yer vermişim: - Tam ûyelik olmaz, imtiyaziı ortaklık verelim! Peki, mümtaz Türk medyası o zaman Alman lider için ne demiş dersiniz? - Kadın saçmaladı! Bazen kendimi bir sinema salonunda, çok utanç ve- rici birsahneyi parmaklanmın arastndan seyrediyormuş gibi hissediyorum... - Ya siz! E-posta: umitzileii@ttnetnettr B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLEANSAĞA: 1/ Bir çeşit tavla oyunu. 2/ "1 Evcil olmayan 2 hayvanları _ vurma ya da yakalama işi... 4 Bir erkeğin ni- kâhsız olarak aldığı cariye. 3/ Tatsız ve çok konuşan... Derviş selamı. 4/ "En sinsi bir — gibidir geçme- yen zaman "(Yahya 1 rrr Kemal)... Mersin'in '— 1 2 3 4 5 6 7 8 2 3 4 5 6 7 8 9 bir ilçesi. 5/ Lityum elementinin simgesi... Letonya'nın başkenti. 6/ Tuna Irmağı'nda kullanılan, altı düz bir 6 çeşit yolcu kayığı... Bir sayı. II Eski dilde 8 I su... Yemin. 8/Deriy- 9İ le kaplı bir çeşit Eski- mo kayığı... îspanyollann sevinç iinlemi. 9/Bir no- ta... Tahıl tanesini yabancı nesnelerden ayırmaya ya- rayan döner kalburlu araç. YUKARIDAN AŞAĞIY4: 1/ Geniş bir görüş açısı sağlamak için yüksek bir ye- re yapılan bahçe köşkü... "Sözün — ile düşür- gil"(Yunus Emre). 2/ Muşmulaya benzer bir yemiş... Lifleri dokumacılıkta kullanılan değerli bir bitki. 3/ Küçük yapılı bir kanguru cinsi. 4/ Açık toprakren- gi... Küçük mağara... "Doğar — midelerden nur to- pu ihtiJal!er"(F. N. Çamlıbel). 5/ "Dehri arasan bin- de bir — bulamazsın"(Ziya Paşa)... Güzel ötüşlü kü- çük bir kuş. 6/ Kumru. 7/ Bir renk... Boru sesi... Jo- keylerin giydiği kenarsız başlık 8/ Eskiden mürek- kebi kurutmakta kullanılan çok ince kum... Çin ve Japonya'dan tüm dünyaya yayılmış bir strateji oyu- nu... Bir nota. 9/ Açık kapı ve pencereler arasında , oluşan hava cereyanı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle