18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3AĞ4JSTOS2004SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Şans oyunlannda tahsil edilmeyen ikramiyelerve bankalarda unutulan paralaryüzde 100'e yakın arttı Trilyoıılıık unulkaıılıkIJEYIAÇEVİK Yurttaşlann unutkanhğı devlete ya- ramaya devam ediyor. "Ya çıkarsa" diyeret alınan ancak çıkhğı halde tah- sil editneyen ikramiyelerin tutannda 2003'te bir önceki yıla göre yüzde yüzeyakın artış yaşandı. Milli Piyan- go Idaresi'nce oynatılan şans oyun- lanndan 1 yıllık zamanaşunı nede- niyle alınmayan ikramiye tutan 2002 yılında 8 trilyon 594 milyar lirayken bu rakam 2003'te 17 trilyon 41 mil- yar liraya yükseldi. Idarece oynatılan şans oyunlannda • Gerek bankalarda unutulan mevduatlar gerekse tahsil edilmeyen ikramiye tutarlan nedeniyle yurttaşlar her yıl devlete trilyonlarca liralık kaynak yaratıyor. 2004 sonu itibanyla zamanaşımı nedeniyle Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devrolunan mevduat miktan 18.8 trilyon lirayı, Milli Piyango Idaresi'ne devrolan ikramiye tutan da 2003 sonu itibanyla 17 trilyon lirayı aştı. en yüksek unutkanlık miktan Milli Pi- yango biletlerinde yaşanıyor. 2002 'de 3 trilyon 471 milyar liralık ikramiye tahsil edilmezken 2003 'te bu rakam 6 trilyon 253 milyar liraya çıktı. En çok para unutulan ikinci şans oyunuysa Sayısal Loto oldu. 2002 yılında Sayı- sal Loto çekilişinden kazanılan ikra- miyelerin 3 trilyon 279 milyarlirası za- manaşımı nedeniyle tahsil edilmedi. 2003'teyse yurttaşlann unutkanlığı nedeniyle Sayısal Loto çekilişinden Idare'ye devrolan para 5 trilyon 566 milyar liraya çıktı. Milli Piyango fdaresi'nce oynatılan şans oyunlannın haftalık hasılat tuta- n 14, aylık hasılat tutanysa 56 trilyon lira civannda bulunuyor. Yurttaşlann bir kısmı kazandıklan ikramiyeleri tahsil etmezken bir kıs- mı da bankalarda unutuyor. Zamana- şımı nedeniyle daha önce Merkez Ban- kası'na devredilen mevduatlar 2001 yı- lından itibaren Tasarruf Mevduatı Si- Yknristan'ı depransareh • ATtVA(AA)- Yunanistan'da merkez üssü başkent Atina'nın 230 kilometre güneybatısı olan, Richter ölçeğine göre 4 büyüklüğünde 2 yer sarsıntısı kaydedildiği bildirildi. Atina Yerbilimleri Enstitüsü, saat 06.54 ile 06.58'de meydana gelen depremlerin can ve mal kaybına yol açmadığını duyurdu. DüsenM adamottrdu • ESKtŞEHÎR(AA)- Eskişehir'in Sivrihisar ilçesinde Mahmut Karadepe(31) yönetimindeki 26 HF 968 plakalı kamyonda bağh olan bir inek, zincirini kopartarak, hareket halindeki kamyondan yola atlayıp, hayvanlarını otlatmaktan dönen Hüseyin Uzun'un (65) üzerine düştü. Ağır yaralanan Hüseyin Uzun, hastaneye götürülürken yolda hayatını kaybetti. Devrek'in yüzgüzef • Zonguldak(AA)- Zonguldak'ın Devrek ilçesinde "20. Uluslararası Devrek Baston ve Kültür Festivali"ne kaülan Gürcistan, Bulgaristan, Sırbistan-Karadağ ve Makedonya halk danslan ekipleri kendi aralannda 'Yüz Güzeli" yanşması düzenledı. Jüri üyeleri 8 kdşi arasından 16 yaşındaki Demitza Antonova'yı birinci seçti. Birinciye kömür tozundan yapılrmş masa saatinin yanı sıra dünyaca ünlü Devrek bastonu hediye edildi. 4kişrye 26 milyar lira • ANKARA(AA)- OnNumara Oyunu'nunda kazanan numaralar "1,2, 17, 23,25,29,33,41,42, 45,48, 53, 54, 55, 56, 58, 62, 65, 70, 72, 74, 76" olarak belir- lenirken 10 bilen 4 kişi, 26 milyar 162 milyon 200 biner lira kazandı. Çeküişte 9 bilenler 1 milyar 103 milyon 850 biner, 8 bilenler 60 milyon 950 biner, 7 bilenler 6 milyon 800 biner, 6 bilenler 950 biner, hiçbir numarayı dogru tahmin ede- meyenler ise 550 biner lira ikramiye kazandı. "Bireysel Silah(sızlanma): YaşamaHak Tanıyın!" etidnüği kapsamında Beyoğhı Imam Adnan Sokak'ta kısa film ve animasvon gösterimi vapıkn.Etknüikte konuşan Beyoğhı Beledrye Başkanı AhrnetMisbah Demircan, silahlanmanın önünün kesilmesi gerektiğini söyledi. Ettintiğekatdanlar, gösterifen kısa filmi büyük ilgiyle iziedL (TAYLAN SIĞIRCI) gorta Fonu'na devredilip gelir kayde- dilmeye başlandı. Buna göre 2004 yı- lı itibanyla fona devredilen mevduat tutan 18 trilyon 855 milyar lira oldu. Bu rakamın 12 trilyon 201 milyar li- rası yabancı para mevduatlanndan, 6 trilyon 654 milyar lirasıysa Türk Lirası mevduatlanndan kaynaklandı. Hesap- ta beklediği zamanaşımı süresince değerini korumasınm da etkisiyle yabancı para tutannın her dönemde Türk Lirası'ndan fazla olduğu göz- lendi. Zamanaşımı nedeniyle en yük- sek tutarda devir 5 trilyon 994 milyar lirayla 2002 yılında gerçekleşti. 'Depremle Yasamak' Sttahsıdanma günleribaşladı İstanbul Haber Servisi - Umut Vak- fi tarafından düzenlenen "Bireysel Si- lah(sızlanma): Vaşama HakTanryın!" konulu kısa film ve animasyon sokak gösterileri başladı. Beyoğlu'ndayapı- lacak gösterilerle, bireysel silahlarla yaşanan "gizli terör"ün binlerce kişi- yi mağdur ettiği Türkiye'de, "bireysel $3ahsi2İanma n konusunda bilinç oluş- turulması amaçlanıyor. Yılda ortalama 3 bin kişinin, birey- sel silahlarla yaşamıru yitirdiği Türki- ye'de 1 milyon 800 bin kişide kuru sı- kı olmak üzere, toplam 7 milyon silah bulunuyor. Bireysel silahlanmanın hız- la arttıgı dünyada, savaşlarda yılda 300 bin kişi ölürken banş zamanlannda ci- nayet, intihar ve kazalar sonucu, yılda 200 bin kişi yaşamıru yitiriyor. Yaşamlar tehdft altında Türkiye'de silah ruhsatı bulundur- mak için yapılan başvurular arasında, evde bulunması, merak ve hobi nede- niyle başvurulann yüzde 40.3'ü bul- ması da yurttaşlann yaşamını tehdit ediyor. Umut Vakfı'nın, 2-6 Ağustos tarihleri arasında sürecek etkinlikle- rinde, her yıl geleneksel olarak düzen- lenen bireysel silahsızlanma yanşma- lan çerçevesinde, 2001'de gerçekleş- tirdiği "Gençtik ve Sfiah" konulu kısa metrajlı füm ile 2003 'te düzenlediği "Bireysel Silahsıdanma: Yaşanu Hak Tamymî" konulu çizgi film yanşma- lanna katılan eserler gösterilecek. Gösterimde yer alacak toplam 58 film, bireysel sılahJanma sorununa farklı bakış açılannı yansıtıyor. Işıkara: Hiç önlem alınmadı Istanbul Haber Servisi - Eski Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü, Afete Hazırhk ve Eğitim Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmef Mete Işıkara, Marmara depreminin üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen hiçbir önlem alınmadığını belirterek bu konuda yetkililerin ve halkın daha duyarlı olması gerektiğini vurguladı. Bahçelievler'de "tstanbuTda Depremle Yaşamak" adlı bir konferans veren Prof. Işıkara, "Zaman zaman küçük bir sarsınü olunca berkes büyük depremi taruşıyor, ama tedbirierden ses yok, Türkiye'de deprem gerçeğini kabu] ederek depreme hazıriıkh bir tophun haüne gefanek için korunma kültürünü mguılaşürmahyız'' dedi. Işıkara, Istanbullu yurttaşlann depremle yaşamaya ahşıp alışmadığım sorgulayarak muhtemel tehlikelere karşı alınması gereken önlemleri, yapısal bilinç, ev içi eşya düzeni, deprem sırasında doğru davTanma alışkanlığı ve sigorta olmak üzere 4 temel üzerinde yoğunlaşarak anlatu. Sanat sularaltındakaldıCahide Sonku KültürMerkezi'nikanalizasyon borusununpatlaması nedeniyle sıı bastu Kullanüamaz halegelen tiyatrodayaklaşık 150 milyar liralık hasar oluştuğu bildirildi tstanbul Haber Servisi - Eski Dormen Tiyatrosu olarak bilinen Cahide Sonku Kültür Merkezi, kanalizasyon borusunun patlaması nedeniyle sular altında kalarak kullanılamaz hale geldi. Tiyatroda yaklaşık 150 milyar liralık hasar meydana geldiği belirtildi. Şişli Ergenekon Caddesi, Havuzlubahçe Sokak'taki kanalizasyon borusunun patlaması ile tiyatroda yaklaşık 100 milyar liralık zarar meydana geldiğini belirten AlmuJa Merter, "Tîj atronun, tüm ışıklandırma sistemi, ses sistemi, dekorasyon malzemeleri zarar gördü. Eylül ayında başlayacak sezon öncesi tüm çahşmalarunız bü>ük oranda aksadı" dedi. Kültür merkezinde düzenlenen tiyatro kurslanna bir süre ara vereceklerini anlatan Merter şöyle devam etti: "En kısa zamanda trvatromuzu yine eski haüne getirerek cahşmalanmıza kaidığunız yerden devam etmek için Av ru sokakta daha önce bde üç kez kanalizasyon borusu patladL İSKİ ve sigorta şirkederinin yardmu ile maddi zaranmızı karşılavacağumzı umuyoruz." Cahide Sonku KültürMerkezi kulknıkmaz haJe gektL (Fotograf: TARKAN TEMUR) AB Bilim Komitesi, toksit madde içerdigi gerekçesiyle kına kullanımını yasaklamayı planlıyor Avnıpa Birüğî 4 knıa'yı yakacak • Bilim adamlan kmanın sağlığa etkisi konusunda ikiye aynhrken pek çok üniversite ve sağlık örgütü kansere yol açıp açmayacağı konusunda çalışma yürütüyor. Ekonomi Servisi - Avnıpa Bir- liği (AB) Bilim Komitesi'nin tok- sit madde içerdigi gerekçesiyle kınanın kullanımını yasaklamayı planlaması kınanın sağlığa etki- lerini yeniden gündeme gerirdi. 4 bin yıldan bu yana kullanılan kınanın cilde herhangi birzararve- rip vermediği vehatta kansere yol açıp açmayacağı konusunda pek çok üniversite ve sağlık örgütü yıllardır çeşitli çahşmalaryürütü- yor. Ancak bilim adamlannın kı- nanın etkileri konusunda ikiye ay- nldıklannı belirten Kozmetik ve Tuvalet Müstahzarlan Üretimi Derneği Genel Sekreteri Vurand Okyay, "DümacapındayayTmlan- mışçabşmalarEÂon Komitesi'nin dikkatine getirfliyor. O da gerek- ti görürse Avnıpa Komisyonu'na öniem afanası konusunda tavsiye- de buhtnuyor. Şu anda kınaya va- sakgetirUmişdeğUamabirtakun tiyor" diye konuştu. Pek çok kurum kınanın sağlı- ğa zararh olduğu yönünde açık- lamalar yapmıştı. Terapatik Ürün- ler Yönetimi, (TGA) geçici "ka- ra" kınanın alerjik etkilere neden olabileceği konusunda uyanda bulunmuştu. Bu ürünlerin, kırmı- zı kınaya, kınanın kurumasını hız- landırmak ve koyulaşörmak için eklenen PPD (dye phenylenedi- amine) adh birmaddeiçermesi ne- deniyle tahrişe yol açtığı belirtil- mişti. Avustrah/a'da, PPD'nin saç boyalannda çok düşük oranlarda cilt tahribatına yol açabileceği uyansıyla birlikte kullanılması- na izin veriliyor. Fakat, ellerde ve saçlarda, ciltte direkt olarak kul- lanılması yasak. Bilim Komite- si'nin, lanada bulunan "lawsone" maddesi nedeniyle kınayı yasak- laması halinde kina içeren kozme- tikürünlerinin deyasaklanması ge- rekecek. Lawsone'un böbrekler, kan dolaşımı ve mideye zarar ver- diği belirtiliyor. KLONLU ANADOLU SIĞIRI 2OO5TE ANKARA (ANKA) - TÜBlTAK Gen Mühendish'ği ve Biyoteknoloji Araştırma Enstitüsü, az ürerilen yer- h ırklan koruma altına almak amacıy- la Anadolu tipi sığır klonlayacak. Klonlanmış ilk Anadolu tipi sığınn 2005 sonunda doğması bekleniyor. TÜBÎTAK-Macar Bilimler Aka- demisi işbirliğiyle yürürülen proje uluslararası nitelik taşıyor. Gen Mü- hendisliği ve Biyoteknoloji Araştır- ma Enstitüsü Transgen veDeney Hay- vanlan Laboratuvan Sonımlusu Doç. Dr. Sezen Arat, projenin, teknoloji transferleriyle sığır embriyolannın laboratuvar ortamında elde edilmesi ve yerli ırk üretilmesi ohnak üzere iki aşamadan olustuğunu söyledi. Projeyle, ilk aşamada az üretilen yerli ırklarm klonlanarak koruma al- tına alınması amaçlanıyor. Klonla- manın ardından, yerli hayvanlann hücre bankasının da oluşturuhnası hedeflenen projeyle yerli ırklarklon- landıktan sonra bunlann sahaya ak- tanlması öngörülüyor. KIRIKHANDA SICAK' TEHLİKE SÜRÜYOR İSKENDERUN (Cumhuriyet) - Hatay'ın Kuıkhan ilçesinde İcoru- ma altına alınan 23 bin 660 kilog- ram TNT ile 600 tona yakm bom- bada açığa çıkarılmamış 95 ton TNT'nin yarathğı tehlike sürüyor. It- faiye ekipleri bugüne kadar 10 bom- bayı Karma Küçük Sanayi Sitesi'nde toprağa gömerek tehükeyi giderdik- lerini açıkladılar. TNT'lerin patlamaması için uy- gulanan ıslak koruma yönteminin yetersiz kaldığı belirtiJdi. llçede göl- gede 35 dereceyi bulan sıcaklar ne- deniyle TNT'lerin gömüldüğü yer- den dumanlann yükseldiği bildiril- di. Itfaiye ekipleri olası bir patla- maya müdahale etmek için hazır du- rumda bekliyor. Kınkhan Sulh Ceza Mahkemesi Hâkimi Şehsuvar Koçak. Suç Eşya- sı Yönetmeliği'nin 5. maddesi gere- ği TNT ile Irak'tan getirilen bomba- lann Kara Kuvvetleri Komutanlığı Ordont ve Mübimmat Birlik Depo- lan'na gönderilmesine karar verdi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ İslamiyet ve Ekonomik Kalkınma Yanlış, fakat yaygın bir anlayışa göre; Islamiyet, hem demokrasinin önünde ciddi bir engeldir hem de ekonomik kalkınmaya olanak vermez. Bunun, yanlış bir anlayış olduğunu söylüyorum ama, önü- müze bir dünya harrtası alıp incefediğimizde, halkı- nın çoğunluğunun Müslüman olduğu devletlerin hemen hiçbirinde, (çok şükür biz hariç); demokra- siye rastlamadığımız gibi, Batılı anlamda kallonmı- şını da göremeyiz. Petrol zengini Arap ülkelerinin yüksek ulusal gelirleri, güvenilmez rakamlardır. Za- ten, tek ürüne bağlı ekonomik kalkınma olmaz. (Bizdeki demokrasinin, ne denli demokrasi olduğu da tartışılabilir ama; kör topal da olsa, demokratik kurumlann önemli bir bölümü işlemektedir.) Evet, halkının çoğunluğunun Müslüman olduğu ülkelerde, demokrasi işleyememekte ve kalkınma sağlanamamaktadır. Fakat, bu durumlann nedeni Islamiyet değildir. Her ne kadar bu ülkelerin ço- ğunda bu diktatör yöneticiler, ortalıkta "din adamı" olarak dolaşan mollaların destekleriyle ayakta du- ruyortarsa da; bunun nedeni islamiyet değil, Isla- miyetin (çoğu kez), bilinçli olarak saptırılması ve sömürüye alet edilmesidir. * • • Şimdiye dek, defalarca ele aldığım bu konuya yeniden dönmemin nedeni; son dönemlerde, bu konuda yanlış mesajlar içeren birkaç yazı okumam oldu. Islamiyet ve demokrasi konusunu, bir başka yazımda ele almak üzere; bugün, "Islamiyet ve ekonomik kaikınma" konusunu ele almak istiyo- rum. Burada 2 nokta üzerinde durmak istiyorum. Bunlardan birincisi, "Müslûmanlığın insanlann tüm yaşamını kontrol etmek ve denetim altına almak istemesi" düşüncesinden yola çıkarak yapılan yo- rumlardır. Ikincisi de, Islamiyetin kalkınmaya engel olup olmadığının tartışılmasıdır. • • • önce birinci noktayı ele alalım. Evet; Islamiyet ya da (daha doğrusu) Islamiyet adına ortada do- laşma kimi mollalar, kendisini "Müslüman" olarak tanımlayan herkesin; "neyapması", "nasıl yapma- sı", "ne yapmaması" vb. konulannda, sürekli "ah- kâm keserler". Fakat, Islamiyet adına kimsenin böyle bir yetkisi olmadığı gibi, Islamın başta Kuran olmak üzere hiçbir kutsal kaynağında, böyle bir görev belirtilmemiştir. Aslında, dünya üzerindeki tüm dinler, kendi ce- maatlerinin yaşamlannı denetlemek ve biçimlendir- mek ister. Fakat toplumlann altyapısı, gelişme sü- recinde öyle bir noktaya gelir ki, artık "din insanla- nnın" etkileri, sınıriı bir halde kalır. Insanlar (genel- likle), kendi anlayışlan çerçevesinde dini vecibele- rini yerine getirirler. Bu "dunım", aynı dine sahip olsalar bile; toplumdan topluma farklılıklar göster- diği gibi, aynı toplum içinde farkJı kişilerin de farklı tutumlar takınabileceklerini gösterir. • • • Burada söz konusu olan ikinci noktanın açıkla- ması da, yukardaki açıklamaya çok bağlıdır. Eko- nomik kalkınmada be/irieyici olan şey; o toplumla- nn dinleri değil, "tahhsel birikimleri", "coğrafyala- n", "doğalkaynaklan" vb. gibi nesnel faktörierdir. Eğer "din kurumu", toplumlann ekonomik geliş- mişliklerini belirtemiş olsaydı; aynı dine bağlı top- lumların aynı ya da benzer ekonomik düzeyde ol- maları gerekirdi. Fakat bunun böyle olmadığının sayısız örneklerini bulabiliriz. Orneğin, Latin Amerika'nın ve Orta Amerika'nın tüm ülkeleri Hıristiyandır. Fakat çoğunun ekonomik yapısı, "hazin" denebilecek bir durumdadır. Buna karşılık Hıristiyan Avrupa devletleri, çok ileri eko- nomik düzeylere ulaşmış bulunmaktadır. Hatta bu Hıristiyan Avrupa devletleri, ekonomik kalkınmalan için gereken ilk sermayeyi; bir yandan Hıristiyan- laştırdıklan bu eski sömürgelerinden elde ettiler. Hıristiyan Ispanya, bir zamanlar Avrupa'nın en zengin ülkesi iken, daha sonra neredeyse en fuka- ra ülkesi haline gelmişti. Şimdi AB içinde, ekono- mik olarak nefes aldılar. ••• Yukarda anlattıklarımdan, toplumsal yapının oluşması ve ekonomik kalkınma konulannda, "din kurumunun" etkisi olmadığını düşündüğüm sanıl- mamalı. Fakat "belirleyici" olan, din kurumu değil- dir. Not: Pek âdetı'm olmadığı halde, kısa bir tatil yapmam gerekiyor. Bir hafta sonra buluşmak umu- duyla... Cörevsizlik kararı istendi Adliye bcıskım dovosında 6tahliye • îstanbul Adliyesi'nin bir koridorunu işgal eden gruptan 21 kişinin PKK/Kongra- Gel örgütüne üye olmak suçundan yargılandıklan davada 6 kişi tahliye edildi. Îstanbul Haber Servi- si - ''Toplumsal Banş İçin Gençlik Girişimi- adına Abdullah Öca- lan'ın Imralı Ceza- evi'nden çıkanlması için îstanbul Adh'yesi'nin bir koridorunu işgal eden gruptan 21 kişinin PKK/Kongra-Gel örgü- tüne üye ohnak suçun- dan yargılandıklan dava- da 6 kişi tahliye edildi. îstanbul 14. Ağır Ce- za Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmaya 4'ü 18 yaşından küçük 21 tutuklu sanık ve avukat- lan katıldı. Duruşmada söz alan avukat Suat Eren,DGM'lerinkaldı- nlmasına ilişkin 5190 sayılı yasanın sanıklann lehine yorumlanması ge- rektiğini, yapılan eyle- min de 2911 sayılı Top- lantı Gösteri ve Yürü- yüşleri Yasası'na muha- lefet suçunu oluşturdu- ğunu belirterek mahke- menin görevsizlik kara- n vermesini talep etti. Diğer sanık avukatla- n da müvekkilerinin tah- liyelerini istedi. Duruş- mada tanık olarak dinle- nen îstanbul 7. Icra Tet- kflc Mercii Yaznşleri Mü- dürü FTkrettinUral, olay günü sanıklann bulun- duklan odaya girmedik- Ierini, sadece slogan ses- leri duyduklannı söyle- di. Duruşmanın sonun- da mahkeme heyeti tu- tuklu samklardan Abu- beldr Perk, Enver Öna- lan ile 18 yaşından kü- çük S.K, D.Y, C.A., S.B.'nin tahliyesine ka- rar vererek duruşmayı erteledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle