Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 TEMMUZ 2004 CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI MUMTAZ SOYSAL Bu Oyun Yııtulur mu? AVRUPA'NIN "paket"\ bellı oldu ABD'den ve Bır- leşmış Mılletler'den henuz ses yok. Onlarrnkı de or- taya çıkınca, oyun butunuyle bellı olacak Ama, şımdıden ıpuçlan bellıdır Zaten yutmaya hazır olanlar da yutkunmaya başladılar bıle Buyume "komısen" Verheugen'ın sozlennı du- yunca, oyunu sezmemek ıçın aptal ya da ha- ın olmak gerekır. AB, Ekım'dekı karar ıçın Kıbrıs kartını oynuyor. Oyun, KıbnsTurklennı "dışlanmaktan kurtarma" go- runtusu arkasında Rumlarla bırleşmeyı sağlaya- rak, alıştakı hukuksuzlugu, sonbahardan geçı yok, bır an once onarma oyunudur Henuz Komısyon onensı nıtelığı taşıyan ve sıya- sal organlarda daha da kırpılacak olan "pakef'e go- re, AB ıle tıcaretın yolu açılıyor Ama, yolu açılan, KKTC değıl, Kıbrıs Turk "topluluğu", yanı eskı de- yımıyle "cemaatı"d\r Dışa satılacak mallann "men- şe şahadetnamesı"n\ devlet yenne cemaatın tıca- ret odası verecek Yanı, neredeyse AB'nın Ku- zey'dekı uzantısı olan AJi Eren'in odası Ustelık, hepsı yıne AB'nın ılerıde saptayacağı kotalara ve kontenjanlara bağlı olarak Yanı ıçınde Yunanıstan'ın ve sozde "Kıbrıs Cumhunyetı'nın" bulunduğu organlann kararlanna gore Çunku, kendı paketını teşhır ederken Verhe- ugen'ın ıkı cumlede bır tekrarladığı gıbı, bu karar "asla ve katıyen tanıma anlamına gelmemelıdır", zıra AB'nıno koşesınde "bırkuçuk Turkdevletı"n\ kımse kabul edemez Yunanıstan'dan sonra "Bır kuçük Yunan devle- tı"n daha herkes bağnna basarken1 Paketın gensı de, Kıbns'ın butununu vetabıı Ku- zey'ını de AB'nın denetımıne alıp o yoldan bır- leşık katılımı sonuçlandırmak hedefıne yonelıktır Ekonomılerı guya "eşıtlemek" amacıyla uç yıl boyunca Kuzey'e venlecegı soylenen para, aslın- da, Turkıye'nın her yıl çeşıtlı yollardan sağladığı yardımın yansından bıle az. önemlı olan, yardım yo- luylaekonomınındenetımaltındatutulmasıdır Pa- kette sozu edılen "Yeşıl Hat'tınyönetımı" de oyle Ankara'dakı ıktıdann ve Lefkoşa'dakı Talatyo- netımının butun bunları "memnunıyetle" kar- şılamış olmalan doğaldır Oyun olduğunu bıle bıle Çunku, galıba, bu oyunun ıçınde onlar da var. Butun belırtıler, sonbahar yaklaşırken, Annan Planı'nı, hem de Papadopulos un "güvenlık" ve "7ur/cas/cen"konularındaıstedıklennıbuyukolçu- de yenne getırerek, yenıden gundeme sokma nı- yetıne ışaret edıyor Boylece, Ankara muzakere "tanh"ıne kavuşacak, Talat da vuslata enp Rum'la bırieşerek Turkıye'den kurtulmuş olacaktır Butun bunlara askenn ne dıyecegı henuz bellı de- ğıl Ama, Anadolu halkının ne dedığı ve dıyecegı çok bellı Başörtüsü, Kamusal Alan ve Otesi Prof. Dr. A. Ulkü AZRAK S on yıllarda Turkıye'nın gundemınde onemlı bır y er ışgal eden sorunlardan bın başortusu sonınu Bu sorun. bel- lı sıyasal çevTelerce abartılı bırbıçım- de demagojık bır propaganda konusu yapılması nedenıyle zamanla ıçmden çıkılamaz. çozulemez bır hale geldı Ozellıkle okullarda v e unı\ersıtelerde bazı kız oğrencılenn dını ınanç ozgurluğunu kullanma bahanesıvle başortusu kullanma eylemı ıçıne gırmesı ve bu eylemın hızla yaygınlaşması uzenne okul \ e unıversıte yo- netımlennın bunu yasaklamalan ve aykın dav- ranışta ısrar edenlen okula ve unıv ersıtey e alma- ma ve hatta bazı durumlarda dısıphn cezalan uy gulama gıbı bır davranışı benımsemelen, kız oğrencıler ve aılelen çe\Tesınde ve kamuoyun- da sert tartışmalara yol açtı Tartışma AKP ıktıdan donerrunde başbakan. bakanlaı ve nulletv ekıllennın eşlennın başortu- su ıle protokoler toplantı. toren ve benzen yer- lere gelmelen uzenne alevlendı ve Cumhurbaş- kanı'nın "kamusal alanlarda başortusu kullam- mına ian verilemeyeeegT y olundakı açıklama- sı. tartışmayı daha da \oğunlaştırdı Ozellıkle " kamusal alan" kavramının anlamı \ e bır sınır- lama olçutu olarak kullanılmay a elvenşlı olup ol- madığı hususlan tartışmanın odak noktası halı- ne geldı Bu nedenle sozu geçen kavrama açıklık getı- nlmesı gunumuzun kaçınılmaz bır gereğıdır Şu- nu hemen beiırtmek gerekır kı bu ka\ ramın an- lamsızlaştınlması maksadıvla kasten ve dema- gojık bır yaklaşımla, kavTamın sınırlannı kabul edıleme>ecek bıçımde genış gosterme gınşım- len ı>ı nıyetlı değıldır Kamusal alan kavramı tek başına ele alındığı takdırde, btr sınırlama olçutu olarak pek venm- lı olmadığı ve her durumda doğru sonuca gotur- me yeterhğı gostermedığı kendılığınden anlaşı- lır Bu nedenle bu kavramın hangı bağlamda ve hangı kavramlarla bırlıkte kullanıldığı takdırde doğru sonuçlara vanlması olanağınm bulundu- ğunu araştırmak gerekır Gerçekten burada her şey den once "kamu hiz- metndenyarartanma' kavTamı onemlı bır rol oy- namaktadu" Devlet v e otekı kamu kuruluşlann- ca kamu hızmetının halka sunulduğu mekânla- nn, başka hıçbır faktor goz onunde bulundurul- madan kıhk kı>afet bakımından kamusal alan sa- yılmasının bızı manüksız v e mantıksız olduğu ka- dar da adaletsız olan sonuçlara gotureceğınde kuşku yoktur Bo> lece, sozgelımı. bır vergı daıresıne başvur- mak ısteyen ya da venı doğmuş çocuğunun nu- fiıs ka> duıı > aptırmak ıstey en başortulu bınnın, bu hızmetlenn sunulduğu mekânlara sokulma- ması. v a da tedavı olmak uzere hastahaneye gı- den bınnın başortusu yuzunden kendısıne sağ- lık hızmetı sunulmaması, hem mantıksız hem de "kamu hizmetkrinin sunulnınsında eşittik ku- rah"na avkın olduğu ıçın hukuken kabul edıle- mez bır davranıştır Buna karşılık, eğıtım kuru- mu ıle oğrencılık gıbı sureklı bırhukukı ılışka ıçın- de olan kımselenn. o kurum ıçınde gostenlen oğ- retım faalıyetme aktıf olarak katılabılmelennın flalık kıyafet de dahıl) koşullarmı, kurum belır- lemek yetkısıne sahıptır Bu yetkı Alman huku- kunda "özel guç iüşkileri'' ya da daha guncel de- yımıyle "ozel statü"den doğan ustun yetkıler- den say ılmaktadır Nıtekım cezaevı yonetımının kılık kıyafet be- hrleme yetkısı de aynı "özd statü" kavram v e huk- munden kaynaklanmaktadır Bu konu, dınsel ınanç dolayısry la başortusu kul- lanma bağlamında ele alındığında daha da kn- tık sorunlar ortaya çıkmaktadır Hem Danıştav ve Anayasa Mahkemesı hem de tnsan Haklan Av - rupa Komısyonu ve Mahkemesı. çeşıtlı kararla- nnda bu soruna açıklık getırmıştır Başortusunun unıv ersıtede yasaklanmasından mağdur olduğu- nu ılen suren Ş. K. adlı kız oğrencının Turk Dev - letı alevhıne yaptığı başvuruyu ınceleyen A\TU- pa tnsan Haklan Korrusvonu nun 3 Mayıs 1993 tanhlı karanyla Ş K "nın başvunısu reddedılır- ken avnen şu gerekçeve davanılmıştır "Y ukse- koğrenimını laık bir universitede yapmayı tercıh eden bır oğrencL farkh inanç gruplanna mensup oğrencüeri bır arada, uyum içinde tutmayı sağ- iamak amacıvla. onlann (Avrupa İnsan Haklan Sozkşmesinin 9. maddesınde kabul edümış olan) dinselinançlarmıdışa vurma ozguriuğunever \e şekfl bakunından sınırlamalar geüren kurallan- na uymayı taahhut etmiştir... Laik iıniversiteler öğrencilerin knafetierine iüşkin kuraOan kov-ar- ken. bazı koktendinci dini hareketlerin unrversi- teferde kamu duzeninı bozmamasını ve dığer oğ- renciJerın inançlan uzeruıde dolaylı da olsa bas- kı yapıbnamasını sağlamakisterler." Komısv on. bu gerekçev le unıv ersıtelerde başortusu kullanı- mının v asaklanmasının msan hak v e ozgurluk- lenne av kın olmadığını kabul etmiştir msan Haklan Avrupa Mahkemesı de, 2003 tanhınde verdığı kararda ,\navasa Mahkeme- sı'nce kapatılan Refah Partısrnın başvurusunu ınceledıkten sonra, bu partuun okullarda ve unı- versıtelerde kız oğrencılenn başortusu kullanma- suıı teşvık ıçuı yaptığı propagandanın laıklık ıl- kesını ıhlal etmesı nedenıyle kapatma nedenle- nnden bınnı oluşturduğu gerekçesıv le başvunı- vaı reddetmıştır Şunun da ışaretlenmesı gerekır kı msan Hak- lan Avrupa Mahkemesı, bu bağlamda Alman Kamu Hukuku oğretısı ve ıçtıhatlannda "muca- detecidemokrasi" olarak geçen "nıiütandemok- rasi" kavramına da >er vermıştır Cumhurbaşkanı'nca kastedılen ve tnsan Hak- lan Avrupa Mahkemesf nın IV Daıresı'nın oy- bırhğıvle verdığı 29 Hazıran gunlu "başörtüsiı karan" ıle de kabul edılen anlamda kamusal ala- na gelınce, bu anlamda kamusal alana eğıtun kurumlan dahıl olduğu gıbı, dev let torenlennın, resmı kabullenn ve benzen faalıvetlenn vapıl- dığı mekânlara da başortusu ıle gınlmesının ana- vasanın 24 maddesınde ongorulmuş olan "dev- letin temel düzeninin kısmen de olsa din kuralla- nna davandınbnası _ ve din duvgularının istis- man ve kotuye kuUanılmasrnı yasaklayan huk- mune avkm olduğu sonucu çıkmaktadır kı. bu konuda getınlen sınırlama da hukuken doğru v e yenndedır Aksı kabul edıldığı takdırde Turk Devletfnın Islamı esaslara davalı bu" dev let ol- duğu ımajı ortava çıkar kı, bu, anayasanın temel hukumlenne avkın bır dunımdur Lakın ne >azık kı, başbakan ve bakanlar ya- bancı konuklan ağırlarlarken. >a da yabancı ul- kelere eşlenyle bu^lıkte gıttıklen dunımlarda bu hususu tamamen gozardı etmekte v e tum dunya kamuoyunda Turk devletının tslamı esaslara da- yalı bır devlet olduğu ıma|imn yaratılmasına ne- den olmaktadırlar • • • • Oğrenmeyi Babamdan Oğrendim... FİlİzKUZUGÜDENLIOĞLU Ege Umversıtesı Yabancı DıllerBolumu tngıhzce Okııtmanı TC GEREDE ASLİYEHUKUK HÂKtMLİĞİ'NDEN EsasNo 2004 15 Davacı Erkan Ahıskalıoğlu tarafından açılan ga- ıplık davasının venlen ara karan gereğınce, Davacı vekılı muvekkılı olan Erdoğan Ahıskalı- oğlu'nun 1978 vıluıda ortadan kaybolduğu butun aramalara rağmen bulunamadığı. bugune kadar kendısınden bır haber alınamadığı olmuş olması- nın muhtemel olduğu, bu nedenle Erdoğan Ahıs- kalı'vı tanı>an ve bılenlenn ışbu ılan tanhınden ıtıbaren 6 a> ıçensınde mahkememızın 2004/15 Esas sayılı dosvasına muracaatları MK 31 ve 32/2 maddelen gereğmce ılan olunur Basm 31254 B en bır oğretmenım Kendımı bıldım bılelı "'bir öğreönen" oldum Bana babam oğrettı oğrenmem v e oğretmem gerektığı- nı Oğrenmeden oğretmeye hakkım olmadığını Bugun 78 vaşında babam Halen oğrenmeve devam edıyor On- dan oğreneceğım daha o kadar çok şeyvarkı 1926yılındaFelahıye'de beş çocuğun dorduncusu olarak doğ- muş Ana adı Fmdık. baba adı Ka- dir, namı dığer Kadir Çavuş Kadır Çavuş, babam henuz 3 yaşındayken olmuş Okuma yazması olmayan Fuıdık Hanım, çocuklan uvey baba elıne kalmasın dıye bır daha hıç ev - lenmemış Ellen nasırlı. dudağı ya- lama. topuğu yankmış ama asla kmı- seye muhtaç olmamış ve kımseye muhtaç etmemış çocuİdannı Oku- malan gerektığını bılıyormuş buna- sıl bır hıkmetse Babamın aç kalıp, açıkkalıpasla boyuneğmedıklen, bır- bırlenne kenetlendıklen bu gunlen heranlatışında boğazıma bıryumruk duğumlenır Buyumruktaçokşeyvar Anadolu kadını \ar. mertlık, durust- luk var. onur var, kardeş sevgısı, bır- bınne kenetlenmenın gucune duyu- lan saygı var ve azım \ar her şeyden guçlusu Babam doktor oldu Felahıye'den çıkan ılk doktor Çocuk ıhhsasuıı bı- tırdıkten sonra o çarka asla uyum sağlayamayacağını anladığından unı- \ersıteden aynlıp bır kasaba dokto- nı olmayı tercıh ettı Henuz bız ço- cukkenbabamın hastalannın cuzda- nındakı paraya neden baktığını an- layamazdım, aklım erdığınde ılaç parasını, bannma v e yol parasını ayi- nnca doktora odeyecek paralan var mı, onu görmeye çalıştığını anladun Asla zengın olmadı anlayacağınız uzere Amahastalanndanhangısının sûnnet duğunune davet edılse ona en kıymetlı hedıyeyı goturecek ka- dar zengındı Kıtap Hayatı bılgı uzenne kumluydu Doğum gunu kutlamasuıı sevmez babam. ama kendımızı bıldık bılelı her doğum gunumuzde bıze bırer kı- tap hedıye ettı, uzenyazılı Bunlar- dan buı 'DâhikrdeÖğrencrydi* ıdı Oradan bırlıkte okuvup anlamaya çalıştığımız bır tumce bugun gıbı hatınmda "Bando mızıka eşliğinde uv gun adım \ uruyııp marşlar soy le- meleri için AUah bu insaniara neden bevin verdi şaşanın, yoksa sadece omurilikyeterdi."Einstein Bucüm- lenın, omunlığıy le hareket eden, bey- nını kullanmayan herkes ıçın geçer- lı olduğunu daha o gunlerde oğret- mıştı bana Bugun halen o kasaba- da doktorluk yapıyor Muayenehane- sınde bır sekreter hatta bır telesek- reter bıle yok O dort bır koşesı bu- yuk, pahalı yeşıl bıtkılerle donan- mış bır muayenehane değıl Hasta- lannın pınl pınl parlayan bır bekle- me salonlan ve gıderken muayene uc- retını odeyeceklen ayn bır bılgısa- yar makamı yok Onun yenne ken- dı elleny le doldurduğu hasta kartla- n dızılı Ancak o muayenehanede halen okuyan \e çalışan bır kafa var Halen hastasının muayene ucretını odeyıp odeyemeyeceğını hesapla- yan bır yurek, eksık bılgıyle uygu- lanmış yanlış tedavıden kurtardığı hasta hayatlan var, halen okunmak- ta v e okunacak olan kıtaplar dort bır yanı kaplamış durumda Halen ga- zeteler her yerde. yenı okunacak kı- taplar ısmarlanmakta ve halen bır bılım adamı oğrenıyor. oğretıyor Her hafta yerel bır gazetede yazıla- n çıkıyor \'e halen bu adam bır ko- şe yazannın yazısına eleştın getınr- ken 'Bu küçücük aklımla ben büe diyorum kL." dıye ıfade edıyor soy- lemek ıstedıklennı Ben bır tngıhz- ce oğretmenıyım Ama ondan once bır oğretmenım Ve babamın oğren- cısıyun Atatürk'un en başanlı oğ- rencılennden. onu en ıvı bılen \e en ıyı anlayanlardanbın olanadamın oğ- rencısıyım Ve bu kuçücûk aklımla yılmadan oğrenmek ve oğretmekle yukumluyum Teşekkur edenm, sız sağolunbabacığun Ve aydınlığa en ıhtıyacımız olan bu gunlerde sızın şahsınızda tum ışıklan bıze y ol gos- teren babalan kutluyor. ellennden opuyonım, saygıyla Çok yakında dıledığınız Ford a kavuşacaksınız Çunku şımdı bınek ve tıcarı araçlarda* %O faızlı, 12 aylık kredı olanağı var Ustelık 12 mılyar TL ye varan tutarlarda1 Neden bu şartlar varken sızın de bır Ford'unuz olmasın?! Ayrıntılı bılgı ıçın Ford Dırekt Hattı 0212 473 3673 ya da www ford com tr • Bu kampanyaya Ford Cargo kamyon ûahıl değıldır PENCERE Gülmece!.. 'Bılgı-Başan Yayınevı' adına Av Mehmet Tur- gut'tan bır mektup aldım Dıyor kr "Ustat Yusuf Çotuksöken'/n 'Bektaşı Fıkrala- n'nı derteyen kıtabından soz en*/n;z. Bızımkınden de soz eder mısınız?" Kıtabın adı "Anadolu'nun Aydınlık Yüzu Bekta- şı Fıkralan". Derteyen. Sabri Babacan. Pıyasada bu turden kaç kıtap var, bılmıyorum, halkımız Bektaşı fıkralarını Nasrettin Hoca ya da Incili Çavuş'unkıler gıbı toplumsal belleğıne aşı- lamıştır, ama, sozlu mızahın yazıyadokülmesınde bınbır yarar var Hele Bektaşı mızahının yeryuzunde eşıne menen- dıne rastlamak olanaksız . Neden"? • Çunku Alevı - Bektaşı mızahının tasavvufu 'Enel Hak' deyışının ozunden kaynaklanır; evrende 'Tan- n' ıle 'Insan'm bıriığını vurgulayan 'Vahdetı Vucut' felsefesı, 'Yaratan' ıle 'Yaratılan'\n teklığınde tum korkuları, urkulen, yobazhklan enten bır butunlu- ğun msan bılıncıne aşılanmasından doğan ozgur- luk ufkunayayılır... Mızahın kendıne özgu en temel ılkesı, zekâdan turemesıdır Mızah ne duygudan doğar.. Ne ınançtan Hele kor ınancı yaşamda kılavuz edınen murte- cı takımının mızahla alışvenşı yoktur Bektaşının unlu fıkralarından bın Baba Erenler'ın mızah felsefesıne donuk en çarpıcı açıklamayı ser- gılıyor, bır gun camıde ımam efendı vaaz venyor, Tann nın 'mekândan munezzeh' olduğunu anlat- mak ıçın lafı açtıkça ağzı kopuruyormuş - AUah neyerdedır, ne goktedır, ne sağdadır, ne soldadır, ne yukardadır, ne aşağıdadır Bektaşı dayanamamış. - Ulan, şuna yok dıyeceksın, ama, bır turlu dılın varmıyor • Nakşıbendı tankatından Saidi Nursi dalının Fet- hullahçı cemaatı, artık herkesın bıldığı uzre Ame- rıkan desteğıyle gelışıyor, sıyasal ıktıdara oynuyor, medyada gazete ve televızyonlanyla gencı polıtı- kasını yurutuyor. Fethullahçı gazete 'Zaman'da da bana yönelık bır suçlama çabası sayfalara yansıdı Dıyoriar kı - Hem tarıkatlara karşı duruyor, hem de Bekta- şı mızahından soz edıyor Hey gıdı Fethullahçılar 1 Nakşıbendı tankatının kulturunden tureyen bır mı- zah olsa ne guzel olurdu 1 . Ancak mızah zekâ ışıdır, kortaassupta boy ata- maz, ne Saıdı Nursı'de mızah vardır, ne de Fethul- lah Gülen'de mızah'ın m'sı bulunur • Fethullah Gulen ınsanlan ocuyle korkutur, vaaz- larında sureklı gozyaşı dokup zırıl zırıl ağlar Bektaşı'ye sormuşlar - Erenler, bu Fethullah neden her vaazında zırıl zınl ağlıyor?.. Bektaşı hemen yanıtlamış - Ne yapsın ? Gülûnecek halıne ağlıyor' ŞİŞLİ2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No 2004 2 Esas (Izaleı Şuyu) Satılmasuıa karar venlen gaynmenkulun cınsı, kıy- metı, adedı evsafı, Tapu kaydı: Kâğıthane ılçesı 60 pafta, 6533 ada, 28 parsel savılı 90 m2 mıktarlı arsanın tamamıdır Imar durumu: Kâğıthane Beledıve Başkanlığı nın 1 1000 olçekJı revızyon plarunda 6 50 m yukseklıkte konut sahasında kalmaktadır Taşınmazın ozellikleri: Parsel uzennde 32 50 m2 mıktarlı gecekondu tarzında basıt yığma buıa mev- cuttur Evuı uzen ahşap oturtma, çatı ustu kıremıt ıle kaplıdır Ev gınş holu. mutfak, WC ıle ıkı oda olarak bolumlendınlmış olup kapı ve pencerelen ahşap doğ- ramalıdır Evde elektnk ve su tesısatı mevcut olup fa- aldır Degeri: ] 9 600 000 000 - TUdır SaOşşartlan: 1-Satış 16 8 2004 gunu saat 10 00'dan 10 30'a ka- dar Şışlı 2 lcra Mudurluğû nde açık arttırma suretıy- le yapılacaktır Bu arttınnada tahmın edılen kıymetın yuzde 60 ını ve ruçhanlı alacaklılar varsa alacaklan toplamını \e satış masraflannı geçmek şartıyla ıhale olunur Boyle bır bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttı- ranrn taahhüdu bakı kalmak şartıyla 26 8 2004 gunu Şışlı 2 lcra Mudurluğu'nde aynı saatlerde ıkıncı art- tırmaya çıkanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar el- de edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taah- hudu saklı kalmak uzere arttırma ılanında gostenlen muddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektu- Şu kadar kı arttırma bedelının malın tahmın edılen kıy- metının yuzde 40'mı bulması ve satış ısteyenm alaca- ğına ruçhanı olan alacaklann toplamından fazla ol- ması ve bundan başka paraya çevırme ve paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır Boyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı duşecektır Katma Değer Vergısı. ıhale pulu. tapu harcı alıcıya aıttır 2- Arttır- maya ıştırak edeceklenn tahmın edılen kıymetın yuzde 20 sı nıspetmde pey akçesı veya bu mıktar ka- dar mıllı bır bankanın temınat mektiıbunu vermelen lazımdır Şatış, peşın para ıledır K\\c\ ıstedığınde 10 gunu geçmemek uzere mehıl venlebılır Tellalıye res- mı, ıhale pulu tapu harç ve masraflan alıcıya aıttır Buıkmış vergıler satış bedelmden odenır 3- Ipotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gaynmen- kul uzenndekı haklannı hususıyle faız ve masrafa da- ır olan ıddıalannı dayanağı belgelen ıle on beş gun ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ıle sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- thaleve katılıp daha sonra ıhale bedelını yatırmamak suretıyle ıhalenın feshıne sebep olan nlm ahcılar ve kefıllen, teklıf ettıklen be- del ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan v e dığer za- rarlardan ve aynca temerrut faızınden muteselsılen mesul olacaklardır Ihale farkı ve temerrut faızı aynca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak, bu farL varsa oncelıkle temınat bedelmden alınacak- tır 5- Şartname ılan tanhınden ıtıbaren herkesın gore- bılmesı ıçm daırede açık olup masrafı venldığı tak- dırde ısteyen alıcıya bır orneğı gondenlebılır 6- Satı- şa ıştırak edenlenn şartnameyı gormuş ve mundere- catını kabul etmış sayılacaklan, başkaca bılgı almak ısteyenlerın 2004 2 Esas sayılı dosya numarasıyla mudurluğıunuze başvurmalan ılan olunur 1 7 2004 (*) llgıhler tabınne trtıfak hakkı sahıplen de dahıl- dır Basm 31137