Katalog

5 TEMMUZ 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çalışmalannı sürdürmeleri durumunda muhaliflere karşı ihraç mekanizması işletilecek CHPde yine yol ayrımıBAJİAR 1ÂNRISE\TR ANKARA-CHP'nin tel örgü- !er arasında, jandarma eşliğınde yap>arak tarihe geçtiğı kurultayı, muialiflerle yol ayrıını konu- sunda da bir dönüm noktası ola- cakı CHPyönetiminin, çalışma- laruu sürdürmelen durumunda muhalıflere yönelık ihraç meka- nizrnasını işletmeye kararb oldu- ğu belirtıldi CHP hden DenizBaykaL par- tısinde öncekı gün "iç hesaplaş- makuruftaynaşandığınr belır- terek "Arnk muhaüf-iktidar di- ye bir şej yok. Parti organlanyet- İdJcrini kullanacaklardır" dedi. Muhalıflennbırbölümünün, ls- tanbul Mılletvekilı KemaJ Der- viş'in çağnsına uyarak oylama- ya katılmamalan dikkat çekti. • Muhaliflerin. Istanbul Milletvekili Kemal Derviş'in çağnsına uyarak CHP lideri Deniz Baykal'a güven oylamasma katılmamalan dikkat çekti. Derviş'in. Baykal'ın muhaliflere yönelik sert konuşması için "kıncıydı" değerlendirmesini yaptığı öğrenildi. Önceki kurultayda 973 oyla yanıtlayan Baykal, bir iç hesap- grup milletvekıliyle yaptığı de- genel başkan seçilen Baykal, bu kez 781 oyla güven tazeleyebil- di. Toplam 1293 delegenin235'ı kurultaya gelmedi. Salondaki 1058 delegenin 262'si de oylama- ya katılmadı. 14 kişı ret oyu kul- İanırken 1 kişr de çekimser kal- dı. Baykal'ın genel başkanlığına onay vermeyen toplam delege sayısı 511 oldu. Ad okunarak ya- pılan oylamada yönetım, güven- sızlık oyu veren ya da oylamaya katılmayanlan tek tek not etti. Kurultaya yönelik eleştırileri laşma kurultayı yaşandığını be- lirterek, "CHP iç sorunu kendi aile meclisi içinde tarnşü" dedı. Baykal. "Muhalifleriçindisiplin süreci işletilecek mi" sorusuna "Parti organlan yetkilerini kul- lanaeaklardır" yanıtını verdi. Dervlş: Kıncıydı Derviş'in kurultaydan önce yaptığı, "oylamaya kaülmayııT çağnsının bazı milletvekillenn- ce kabul gördüğü de ortaya çık- tı. Derviş'in önceki akşam bir ğerlendirmede yaşananlardan üz- gün olduğunu ve Baykal'ın ko- nuşmasının "kıncı" olduğunu söylediğı öğrenildi. Deniş, "Kıı- rultayuı hiçbir otumlu katkısı ol- madı" dıye konuştu. Oyiamaya katılmayan 31 mil- letvekilinin isimleri şöyle: "Ke- mal Deniş, Memduh Hacıoglu, Zülfü UvaneİL FıkretÜnlü,Zey- nep Damla Gürel, Muharrem Estdyapan,NecdetBudak,Ahmet Güryüz Ketenci, Züheyir Am- ber. Sıdıka Sanbekir. Hakkı İ\- kii. Hakkı Akalın. Muharrem Toprak,MehmetKesimoğhı,Er- soy Bulut, Nurettin Sözen, Nejat Gencan, Turan Tüysüz, Sami Tandoğdu, Hasan Aydın, Hüse- yin Özcan. Mehmet Tomanbay, Berhan Şimşek,Atiüa BaşoŞu, Zi- ya Yergök, Mustafa Sayar,İsma- il Değerli Muzaffer KurTulnıu- şoğlu. Mustafa Gazalcı, Yakup Kepenek,VedatMetik." tktıdara Yüniyüş Hareketi'nın ilk deklarasyonuna imza attıkla- n halde milletvekilleri Muharrem Kdıç, Hasan Güyüldar. Muhar- rem İnce \ e Kemal Kıhçdaroğlu oylamada Baykal'a güvenoyu verdiler. İktıdara Yürüyüş Hare- keti'nden yalnızca Meviüt Asla- noghı. güvensizlık oyu verdi. Ha- san Fehmi Güneş ve Abdülkadir Ateş "ret" oyu kullandı. Muhalifler 'Ya sev ya terk et' çağnsı yapan Baykal'a 'Gitmesi gereken biz değiliz' dedi 'Seviyoruz terk etmeyiz'Haber Merkezi - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, güvenoyu kurultayında "Ya sev ya terk e f tehdidinde bulunduğu muhalifler, partınin gerçek sahipleri olduklannı belirterek gitme çağnsım Baykal'a geri yönlendirdi. Baykal'ın dün il başkanlanyla birlikte yaptığı Amtkabu" ziyaretine katılmayan CHP îzmir tl Başkanı Alaartin YükseL kurultayın baştan yazılan senaryo çerçevesinde gerçekleştinldiğini voırguladı. Baykal'ın "sokak çapulcuIarT nitelemesini de kullanarak ağır bir dılle eleştirdiği parti ıçi muhalifler, kendilerine yönelik disiplinle ılgili verilen önergenin Baykal tarafindan geri çekilmesıni, "geri adun" olarak değerlendirdiler. Muhalif milletvekilleri, bundan sonraki aşamada bir durum değerlendirmesi yaparak karar verecekkrini kaydettı. Eski CHP Genel Sekreteri Ertuğrul Günay, kurultayda CHP .ı açısından üzüntü verici ve siyaseten de "yüz lazaröcı" olaylar yaşandığını söyledi. Günay. "Halktan, öz tabanından kopmuş bir kuruhayı hayal bile edemezdün" diye konuştu. Günay, bundan sonra nasıl bir yol izleyecekleri konusunda ise sessiz kalmayı tercih etti. Baykal'ın perşembe gününden başlattığı ve ikı gün süren il başkanlan toplantısında örgütü baskı altmda tutmaya çalıştığını, sürekli genel merkez yanlısı isimlere konuşma yaptırarak muhalefetı ^ ~ ~ yıldırma yolunu seçtiğini belirten tzmir II Başkanı Yüksel, tek sesli bir kurultay gerçekleştinldiğini söyledi. tzmir bürosundan Hakan Dirik'in sorulannı yanıtlayan CHP tzmir tl Başkanı AlaattinYüksel, kurultayın "Ya BaykaTı sev, ya da partryi terk et" anlayışıyla yapıldığını \oirguladi. Yüksel, şunlan söyledi: "tld kadın birden bir çocuğun annesi olduğunu iddia edtvor. Sorunu çöznıek için ortaya tebeşüie bir daire çizüıvor ve çocuk ortasına konuyor. Anne olduklannı iddia edenlerden, iki ayn kohından tutarak çocuğu kendilerine çekmesi istenhor. Kadınlar çocuğun birer kolundan tutuyor. Ancak gerçek anne. çocuğa zarar vermemek için ısrarmdan vazgeçiyor. Biz de bu çocuğun, CHP'nin gerçek sahipleriyiz. Gitmesi gereken biz değiliz. Biz. kör dövüşiinün taran değüız. Biz partimizi seviyoruz, terk etmeyeceğiz." • Iktidara Yürüyüş Hareketi'nden bir milletvekili, Baykal'ın gözdağı vermesine karşın tavırlannda bir değişiklik olmayacağını savundu. CHP tel örgükr ardında, jandarma eşBğinde yaptığı kavgalı kıınıltayıyla tarihe geçti. (SERDAR OZSOY) Baykal hangi vekili suçladı? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP liderinin, "Washington'da bir lobi şirketiyle bağlantı kurarak, CIA'nın kendi aleyhinde hazırladığı düzmece bir belgeye ulaşnğmı" iddia ettiği CHP'li milletvekili de merak konusu oldu. Parti yönetimi bu mil- letvekilinin kim olduğu konusunda açıklama yapmadı. CHP lideri Baykal, önceki gece kurultay bitiminde gazetecileri açık- lama yapmak üzere otelin içine ça- ğırdı. Ancak tüm gün boyunca salo- na alınmayan ve tel örgülerin bulun- duğu yerde çalışan gazeteciler. Ge- nel Başkan'ın dışar da açıkJama yap- masını istediler. Baykal, gazetecile- rin bu istemine, "Ben oraya gitmeye- ceğiın, onlar buraya gelecek" bıçı- mınde tepki gösterince, gazeteciler Baykal'ı protesto ederek alandan ay- nlmaya başladı. Bu sırada CHP Ge- nel Sekreter Yardımcısı Algan Haca- loğlu'nun "Çağnknğııuz yere gele- ceksiniz" demesi tepkı topladı. Arlca kapıyı kullandı CHP hden Baykal, kurultaya ge- lişinde yaptığı gibi aynlırken de ar- ka kapı>ı kullandı. Makam arabası tel örgüler önünde bekleülen Baykal, burada görüntü vermemek için arka kapıdan başka bir arabayla gıttı. Dün parti yöneticıleriyle Anıtka- bir'i ziyaret eden CHP Genel Baş- kanı Baykal, Anıtkabir Özel Defte- ri'ne şöyle yazdı: "CHP'nin son ku- rultayında güven tazelemişgenel baş- kan olarak il başkanlan arkadaşla- nmla büükte bir kez daha sana olan bağhhğumzL ilkelerine olan inano mızı ifade etmek için huzurunuzda- yız. Türkiye'nin her yerinden CHP'B- İer olarak. kadın, erkek hepüniz av- dınlatDğuı yolda inançla yürüyoruz. Sana ve eserine sahip çıkrtoruz." Baykal ve berabenndekıler lsmet tnönünün kabrini de ziyaret etti. ATO, 80 yıllık Cumhuriyet tarihinde çıkanlan 100'ün üzerinde affi araştırdı 4 Tiirldye af bağnııhsı oldu'ANKARA (Cumhurhet Bü- rosu)-Türkiye'de 80 yıllık Cum- huriyet tarihi bovıınca 100'ü aş- kın af yasası çıkanldı. ancak ne genel af ne de öğrencı aflan bek- lenen sonucu verdi. Çeşitli neden- ierle okullanyla ilişkisi kesilen 185 bin öğrenciden 64 bin 500"ü aflarla ünıversiteye gen dönerken bunlann 40 bin 207'sı yeniden üniversitenaynldı. Ankara Tıcaret Odası'nın I ATO) "Aflar Tarihi" konulu son raporunda, Cumhunyet tarihi bo- \unca çıkanlan yasalar masaya yannldı. ATO Başkanı Sinan Ay- gün, "Bir defaya mahsus 100'ü aşkuı af çıkarmak, sadece bize âzgü bir adalet küMrü" dedi. Türkiye ilk genel af ile 7 Ocak 1922'de tanışırken bunu 1923 ve 1924 aflan izledi. 1933 yılında Cumhunyetin 10. Yılı, 1960 yı- ında 27 Mayıs thhlali ve 1974 /ılında Cumhunyetin 50. yılı ne- ieniyle yapılan aflarla birlikte am 10 genel af nıteliğinde af ve BATAKLIK'TA 23 CÖZALTI Haber Merkezi - Antalya'nın Kumluca ve Fi- nike ilçelerinde düzenlenen ve 'Bataknk' adı verilen operasyonlarda, çıkar amaçlı suç ör- gütü oluşturduklan iddiasıyla 23 kişi gözaltı- na alındı. Antalya tl Jandarma Komutanlı- ğı'ndan yapılan açıklamada, 30 Haziran 2004 tarihinde Finike ve Kumluca ilçelerindeki 25 ayn noktada eşzamanlı operasyon düzenledi- ği, "BatakhkOperas\t)nu" adı verilen bu operasyonlarda, toplam 23 kişinin yakalana- rak gözaltına alındığı belirtildi. Finike ve Kumluca'da Arif E. ve Mehmet M. liderliğin de iki ayn çıkar amaçlı suç örgütü oluşturul- duğu, iki örgütün işbirliği yaptığı ve çok sayı- da kişiye çek, senet imzalattığı öne sürüldü. Operasyonlarda çeşitli silahlar ile çok sayıda çek ve senet ele geçirildiği, sorgulan tamam- lanan sanıklann adliyeye sevkedildüderi bil- dirildi. SanıkJarın baskı ve şıddet uygulaya- rak huzur ve güvenliği bozmak, silahlı gasp, dolandıncılık, çek ve senet tahsilatı, ruhsatsız silah taşıma, meskûn mahalde ateş etme, darp gibi suçlardan yargılanacak. Mahkemeye çıkanlan sanıklardan 6'sı tutuklandı. 4 genel affa ek yasa çıkanldı. 2000 ve 2002 yıllannda çıkan- lan şartlı salıverme ve cezalann ertelenmesine dair yasalar da bu- na eklendiğinde, Türkiye'de ne- redeyse her "63yüdabir" genel afçıkanlmışoluyor. tstatıstıkler genel afla salıve- rilen suçlulann yüzde 23 'ünün, tekrar suç işleyerek cezaevine döndüğünü ortaya koyuyor. 22 Aralık 2000 tarihinde yürürlüğe giren Şartla Salıverme Yasa- sı'ndan sonra 68 binden 45 bine düşen cezaevınde tutuklulann sayısı, 2002 verilerine göre ye- niden 60 binin üzenne çıktı. Rapora göre öğrenci affi, Tür- kiye'nın gündemine ilk kez 1983'tegjrdi. Neredeyse her2 yıl- da bir öğrenci affinın yapıJdığı Türkiye, yeni bir öğrenci affına hazırlanıyor. Raporda, 1991 yı- lına kadar okullanyla ilişkisi ke- silen 185 bin öğrenciden 64 bin 500'ünün geri döndüğü, bunla- nn 40 bin 207'sinin yeniden üni- versiteden aynldığı ifade edildi. Raporda şu görüşlere yer veril- di: "TürkiycCumhurhettarihi boyunca 37 mali af çıkardı. Bu- na rağnıen vatandaşia deviet ara- sında kalıcı bir banşsağlanama- dı. Sistem sürekli olarak mağdur üretti, mağdurlar da af istedL" Yem aflann yolda olduğu da ifade edilen raporda bunlar şöy- le sıralandı: Mal beyanı suçuna af: Adalet Bakanlığı, mal beyanın- da bulunmadıklan gerekçesiyle cezaevine girme riski bulunan yaklaşık 1.5 milyon kişiye af ön- eören bir taslak hazırladı. " Kaçak konuta af: Gece- kondu affi ve kaçak konutlar için iki yasa tasansı hazırlanıyor. TürkTejekom'daözel- leştirme öncesi af: Kamu kurum ve kuruluşlan ile özel ki- şilerden olan 500 tnlyon lirahk alacaklanna kısmi af getiriyor. Kredi borcuna af TMSF \ e fon bünyesinde bulunan Ba- yındırbank'a devredılmiş ban- kalara borcu bulunan müşteri- lerden olan alacakJann tahsilatı hızlandınhyor. 30 Haziran'a ka- dar başMiran kredi borçlulan ile kefıllerine, indirim yapılacak. 'Yarım' hukukçu ne işe yarar? TBMM Adalet Komisyonu'nda, Türk Ceza Yasa Tasarısı'nın görüşmeleri renkli tartışmalara ve diyaloglara sahne oluyor. Tasan, 6 sıfır atılacak olan yenı Türk Lırası'na atıf yapılan ilk düzenleme oldu. Komisyon Başkanı Köksal Toptan, maddedeki "en az 20 Türk Lirası" ibaresi üzerine, bir yazım hatası olup olmadığını sordu. Komisyon üyelerinın, yeni Türk ürası'yla ılgili yasayı anımsatmalan üzerine Toptan, "Ha, bu 20 lira, o 20 lira mı?" dedi. Tasarının "kasten adam öldürme" maddesinde yer alan "ani kararla" ifadesı de uzun tartışmalara neden oldu. Tartışmalann uzaması üzerine Adalet Bakanı Cemil Çiçek, dayanamadı: "Arkadaşlar, madem tartışmalı birmadde.. o zaman biz de ani bir karar vermeyelim, yann tekrar durumu değeıiendirelim." Tasarının "cinsel suçian" düzenleyen maddesini, bazı milletvekilleri eksik buldu. Üvey anne ve çocuklara karşı işlenen cinsel suçların da madde metnine alınması önerildi. Bunun üzerine CHP'h Feridun Baloğlu. "Ya üvey babaya cinsel saldın olursa" deyince, Prof. Dr. Adem Sözüer, "Üvey baba güçlüdür" diye takıldı. CHP'li Orhan Eraslan da "Orası hiç belli olmaz" dedı. Görüşmeler sırasında Adalet Bakanı Cemil Çiçek de, toplantıyı izleyen gazetecılere takıldı: "Çocuklar, tasanyı izleye izleye siz de hukukçu olacaksınız, ama yanm hukukçu." Bir süre sonra da Çiçek'ten gazetecilere yazılı bir not geldi: "Yanm imam dinden, yanm doktor candan, yanm hukukçu hem candan hem maldan eder." 'Osman biraz da sen konuş' TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, vergi yasalannda değişiklikler yapılarak özel sektöre vergi istisnalan, af ve muafiyetler getiren tasannın görüşmeleri tartışmalı geçti. Günlerdir gece- gündüz yoğun mesai yapan komisyon üyesi milletvekilleri, karmaşık maddelerin ne getırdiğini bakana sorarak öğrenmeye çalıştılar. Bazı "teknik" maddelerde açıklama yapmakta zorlanan Unakrtan'a, Gelirler Genel Müdürü Osman Anoğlu, "suflöriük" yaptı. Bir ara Anoğlu'nun açıklamalan uzayınca Unakıtan isyan ederek Komisyon Başkanı Sart Açba'ya seslendi: "Sayın başkan, bu konular çok teknik, biraz da Osman anlatsın." Unakıtan, Arıoğlu'na da sitem etti: "Ya Osman, sen de kulağıma fısıldayıp durma, biraz da sen konuş..." Cezaevine girmek için 'gün almak'! Türkiye hemen hemen her konuda "sıra beklenen" bir ülke. TBMM Adalet Komisyonu'nda lcra Ifıas Yasası uyannca mal bildiriminde bulunmadığı için 10-20 gün hapis cezası alanlara af öngören düzenleme görüşülürken yeni bir "sıra bekleme" türü daha ortaya çıktı. Adalet Bakanlığı Kanunlar Kararlar Müdürü Niyazi Güney, bu affi niye ıstediklerini şu çarpıcı örnekle anlattı: "Mal bildiriminde bulunmama, 1 ayın altmda hapıs cezalannı içeriyor. Şu anda 1 milyon 400 bin kişi bu durumda. Vatandaş bize geliyor, cezamı yatıp çıkacağım, diye. Ama biz adama 3 yıl sonraya ancak gün verebiliyoruz. Çünkü cezaevlerinde yer yok..." TOBB'den vekillere 550 milyonluk jest... TBMM'nin geçen hafta kulislerdeki asıl gündemi, TOBB'den gelen pek değerli armağanlardı. Vekiller birbirierine bir kargo şirketinin getirdiği paketleri anlatıyordu. TOBB'den gelen paketlerden 550 milyon lira değerindeki kameralı Nokia 6220 model cep telefonuyla deri çantalar çıktı. Aynı armağan Çankaya Köşkü'ne de gitti. Beklenileceğı üzere, hemen geri gönderildı. Bazı milletvekilleri de armağanı kabul etmedi. CHP Şanlıurfa Milletvekili Vedat Melik, paketi geri gönderdi. Kulislerde, bu armağanın TOBB Yasası'nın çıkanlmasına "teşekkûr" için gönderildiği söylendi. TOBB'den ise "Mayıs ayında yaptığımız genel kurula davet edilen herkese gönderildı. Gelenekseldir" açıklaması yapıldı. TBMM'nin çıkardığı yasalardan "memnuniyet" armağanla gösterilecekse; sırada evrakta sahtecilik yapanlar, hayali ihracatçılar, naylon faturacılar var. Bakalım onlar ne armağan yollayacak? Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu! Hükümet, Türkiye Bilımsel ve Teknik Araştırmalar Kurumu'nun (TÜBİTAK) eski Bilim Kurulu'nu tasfiye ederken bir "yolsuzluk" savı ortaya atmıştı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin. üniversitelerinden göreylı gelen öğretim üyeleri ile TÜBİTAK Başkanı'na fazla ödeme yapıldığını savunurken "TÜBİTAKBaşkanı'na 4 yılda 136 milyar lira fazla ödeme yapılmış. Üstüne gitmeyelim mi? Bizden önceki hükümet göz yummuş, biz yummayız. Kör kuruşun hesabını soracağız. Bu süreç ilerlerse Deviet Bahçeli'ye kadar gider" demişti. Ancak yasa değiştinlip, Başbakan Tayyip Erdoğan tarafindan yeni Bilim Kurulu üyeleri ve yeni TÜBİTAK başkanı atandıktan sonra işin rengi değişti. TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda Bütçe Yasası ile ilgili değişiklik görüşülürken gelen bir önerge CHP mılletvekillerini şaşırttı. Önerge, TÜBlTAK'ta görev alacak öğretim üyelerinin ücretlerini düzenlıyordu. Düzenlemeye göre YÖK Yasası uyarınca TÜBlTAK'ta görevlendirilecek öğretim üyeleri, asli görevlerine ait aylık, ücret, ödenek, her türlü zam ve tazminatlan ile diğer mali ve sosyal haklannı almaya devam edecek. Aynca, başbakanlık müsteşannın maaşını geçmemek üzere bu öğretim üyelerinin maaşı başbakan tarafindan saptanacak. Oysa hükümet yetkilileri, TÜBlTAK'ta tasfiyeye direnen Bilim Kurulu üyelerini "maaş usulsüzlüğü" tartışmasıyla baskı altına almaya çalışırken "Bu ödeme olmadan öğretim üyeleri maaş kaybına uğruyor. Uzman öğretim üyeleri kurumda görevlendirilemiyor" sözlerine kulak tıkamıştı. Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan, Bülent Sarıoğlu tbmmcumattneLnettr