20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMH'JRİYET 26 TEMMUZ 2004 PAZART 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE tetaibji PB 31 Sinop Edrne PB 25 Adana A 36 Y 29 Samsun Y 26 Mersın Kocae PB 30 Trabzon __Y 24 Diyarbakır A Çanakole PB 31 Giresun Y 26 Şanlıurfa femır A 36 Ankara PB 30 Mardın Manısa A 36 Eskişehır PB 30 Sıırt ^yOın A 38 Konya Cenızlı A 35 Sıvas B 29 Hakkân PB 26 Van B ZongUdak PB 24 Antalya A 37 Kars PB 25 Yurdun kuzey ke- sımlerı parçalı bulutlu. Orta ve Dogu Karade- nızkıyılanıleEdımeve Kırklarelı çevrelen sa- ğanak vegokgurultu- \u sağanak yağışlı, dı- ğer yerier az bulutlu ve açık geçecek Ha- va sıcaklığında onem- lı bır değış/Mık olma- yacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y Y Y PB PB PB PB PB 1/ 23 21 25 24 25 26 28 Münih PB 29 Zürıh Berlin Budapeşte Madnd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına PB PB B Y PB Y PB A 2b 32 38 25 31 27 32 33 Y 24 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflıs Kahıre Y PB PB PB PB Y PB A 24 29 26 36 28 31 16 35 A 36 Parçalı öulutlıı Bulutlu ı Yağnunu Sulu Kar . Gok güru Lokantada patlama: 3 yaralı • İstanbul Haber Servisi - Bayrampaşa Terazidere MahaJJesi Esenler Caddesi ndeki "Güler Köfte'" isimli lokantada meydana gelen patlamada 3 kişi yaralandı. Hafta sonu olması nedeniyJe kapah olduğu kaydedilen lokantada polısin yaptığı incelemenin ardmdan, patlamaya LPG tüpünden sızan gazın yol açmış olabileceği bildirildi. Patlama sırasında lokantanın yakınında bulunan Cüneyt Öznalçın (22), Saffet Berber (34) ve Aii Yetişmiş (29) yaralandı Yaralılar Sağmalcılar Devlet Hastanesi'ne kaldınldı. Yaralrlann durumunun iyi olduğu bildirildi. 6 FMstinli olduruldu • KUDÜS (AA) - Batı Şeria'da tsrail askerleri ile Filistınli militanlar arasında çıkan çatışmada, 6 Filistinlinin öldüğü bildirildi. ısrail sınırpolisi, çatışmanın Batı Şeria ve Israil arasında yer alan Tulkarim kentinde olduğunu belirtti. tsrail askeri radyosu, ölenlerin, Filistin DevJet Başkanı Yaser Arafat'ın EI Fetih hareketıne bağlı El Aksa Şehitleri Tugayı'ndan olduğunu duyurdu. tsrail helikopterlerinin Gazze kentine düzenlediği füze saldınsında da 4 Filistinlinin yaralandığı belirtildi. Mnibüs sete kapıldı • SAFRANBOLU (AA) - Karabük'ün Safranbolu ilçesinde sağanak yağıştan dolayı oluşan sele kapılan minibüsteki 27 er hafif yaralandı. tlçede dün öğleden sonra başlayan ve yaklaşık yanm saat süren sağanak yağmur nedeniyle, Dede Deresi mevkiindeki Aygaz Dolum Tesisleri önündeki menfez taştı. Bu arada, 125. ErEğitim Alay Komutanlığı'ndan 27 acemi askerin çarşı izninden büiiğine dönmek üzere bindiği minibüs sele kapılarak şarampole yuvarlandı. Kazada 27 er hafif şekilde yaralandı. Danışman ölü bulundu • EREĞLt (AA) - AKP Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan'm Danışmanı Yaşar Serin, Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde büro olarak kullandığı evinde ölü bulundu. Polisler kendisinden haber alınamaması üzerine çilingir yardunıyla evine girdikleri Serin'i yatakta ölü halde buldular. Serin'in ölüm nedeninin otopsi sonucunda belirleneceği bildirildi. Milletvekili Fazlı Erdoğan'ın olayın kendisine bildirilmesi üzerine Zonguldak'taki programını yanda keserek Ereğli'ye I döndüğü öğrenildi. f' ATO'nunraporu:Son 5 yılda 744 bin boşanma davası açıldı, 30 yılda 40 bin kişi intihar etti Kıiz, aile parçalıyorAIVKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO) tara- findan hazırlanan "Tufunamayanlar Dosyası", Türkiye'de yaşanan eko- nomik knzlerin ınsanlann yaşamlan- na dönük yıkicı etkilerini de ortaya koydu. Rapora göre, son 5 yılda 744 bin boşanma davası açılırken son 30 yılda 40 bin kişi intihar ettı. 7 milyon kişinin sılah taşıdığı Türkiye'de, her 4 evden birinde silah bulunuyor. ATO, "Neler Oluyor Bize?" adlı dizi raporunun sonuncusunda boşan- ma, intihar ve silahlanma konularını işledi. "Tütunamayanlar" adını ta- şıyan raporda şu bilgılere yer venldi: • Ekonomık knz. enflasyon ve di- ğer olumsuz koşullar yurttaşlann günlük yaşanılannı etkiliyor. Olum- suzluklar. aileleri de bitiriyor. Buna göre, 1998 yıhnda ] 15 bin 265 boşan- ma davası açıldı. 1999 yılında bu ra- kam yüzde 6 artış göstererek 123 bin 27reyükseldi. • 2000'de bir önceki yıla göre vüz- de 7 artan boşanma davalan 131 bin 814'e, 2001 yılında da bır önceki yı- la göre yüzde 14artışla 150 bin 1 lÖ'a yükseldı. 2002 yılında bir önceki yı- la göre yüzde 2 artışla 153 bin 409'a yükselen boşanma davalannda, 2003 yılında adeta patlama yaşandı. Söz konusu vılda boşanma davalan bir ön- ceki yıla göre yüzde 21 arttı. İntlharlarda hızlı artış • En çok boşanma Istanbul, Anka- ra ve tzmir'de göriilürken boşanmala- nn yüzde 45'i evliliğin ilk 5 yılmda gerçekleşiyor. • Türkiye, Avrupa ülkelenne kıyas- la intihar vakalannda iyi durumda. Ancak Türkiye'de intiharolaylan Av- rupa ülkelenne göre daha hızlı artıyor. • Başbakanhk Aile Araştırma Ku- rumu uzmanlannca hazırlanan bir ra- pora göre, intiharlann en önemli ne- deni yüzde 36'lık bir oranla hastalık olarak gösteriliyor. Aile geçimsizliği ve geçım zorluğu ise ikinci ve üçün- cü sırada yer alıyor. • Son 30 yılda 40 bin kişiıun inti- har ettıği Türkiye'de sadece 2003 yı- lında 8 bin 432 intihar gınşimi, 1661 intihar olmak üzere toplam 10 bıni aş- kın intihar olayı yaşandı. • Geçen yıl en çok "intihara teşeb- biis edilen iller" sıralamasında 850 kışıyle Ankara bınnci, 585 kışiyle Bursa ikinci, 448 kişiyle Konya üçün- cü, 430 kişiyle îstanbul dördüncü, 294 kışıyle îçel beşincı, 286 kişiyle Izmır altıncı sırada yer aldı. DiinyagençleriKopodokya'da Uluslararası öğrenci organizasyonu AIESEC'in Anka- ra-Kapadokya turuna katılan 30 ülkeden gençler, Ka- padokya bölgesioi gezdi. AIESEC Ankara Şubesi Basın ve HalkJa îlişkiler Sorumlusu Murat Toz, organizasyo- nun amacının, dünya gençJerini bir arava getirerek Türk kültür ve tarihini yakından tanıfmak. ülkeJer arasında kültürel etkileşimi sağlamak oiduğunu söyJe- di. Organizasyon kapsammda Kapadokya bölgesini ge- zen 30 ülkeden 120"den fazla genç, Derinkuyu'daki ye- raltı kenti ve "iJkçağın gökdeleni" olarak da adlandın- lan 179 metre yükseklikteki tarihi Içhisar Kalesi'nden çok etkilendikİerini söylediler. Göreme Açıkhava Mü- zesi'ndeki kayadan oyma dini mekânları ziyaret eden gençler, Zelve örenyeri ile Avanos'taki çanak-çömlek atöhelerini de gezdiler. (SELAHATTtN ŞAHlN) Erdoğan: AB konusunda mangalda kül bırakmayanlarkendileriyle çelişiyor 'Demokrasi saltanatrejimi değil'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Ta>"yip Erdoğan, AB ko- nusunda "mangalda kül bırakma- yan bazı çevrelerin" sözleriyle yap- tıklannın bırbınyle çeliştiğini bildirdi. Erdoğan, AKP Gençlik Kollan ta- rafından çıkanlan "Genç Türkiye" adlı dergideki söyleşisınde, gençlik ve sıyaset ılişkisi üzerine değerlen- dirmelerde bulundu. "Demokrasi saltanat rejimi değildir" diyen Er- doğan. şu görüşlere yer verdi: "De- mokrasiyi bir saltanat rejimi gibi görmek isteyenler, onun gençleşme- sinden her zaman rahatsız olmuş- lardır. Bizde demokrasi ideal an- lamda işletilemiyor. Bence bunun en önemli sebeplerinden biri, genç- lik aklından korkulmasıdır. Ata- türk, Cumhuriyefi gençlere emanet ederken geleceğin ancak eleşrirel akılla yapılabileceğini biliyordu." Cesaretlerl yok' AB'ye de değinen Erdoğan, "AB meselesinde mangalda kül bırak- mayan bazı çevrelerin sözleriyle yaptıklan birbiriyle çelişiyor. Son bir vıllık süreçte, bu anlamda bir- çok olaya şahit oldum. Peki AB'yi içine sindiremeyenler neden man- galda kül btrakmıyor? Çünkü. ni- yetlerini açıkça söyleyebilecek cesa- retleri yoktur. Neden AB'yi istemi- yorlar? Çünkü o zaman demokra- siyi saltanat oiarak kullanamaya- caklar" değerlendirmesinde bulun- du. Adalet özlemi ve ahlaki kaygılar- dan kaynaklanan bir duygu sonucun- da siyasete girdiğinı söyleyen Erdo- ğan. "Gençlik heyecanlanm, beni sürekli bir bak arayışının peşine sü- rüklemiştir. Haksızlıklara göz yum- mak mizacımda yoktur. Çok haksız- lık gördüm. Daha da önemlisi, hak- sızlıklann ikiyüzlülük ile bir hak olarak nasıl pazarlandığına şahit ol- dum" dedı. Erdoğan, "hayatın da- yatması" ve kişiliğine uygun olması nedeniyle erken yaşlarda siyasetle "haşır neşir" olduğunu kaydetti. • Emniyet Genel Müdürlüğü'nün venlerine göre, 1995 yılından 2003 yılı sonuna kadar Gümüşhane'de sa- dece 4 intihar vakası yaşandı. Hepsi de 1997 yılında gerçeİdeşti. Her 4 evden 1'lnde silah var • Türkiye'de halen 7 milyon kişide ruhsath ya da ruhsatsız silah bulunu- yor. Buna göre Türkiye - de her 4 evden l 'inde silah var, her 10 kişiden l 'inın belınde veya evinde bir tabanca veya tüfek bulunuyor. Türkıye'de yılda yaklaşık 3 bin kişi bu silahlar yüzün- den yaşamını kaybediyor. • Devlet, ruhsath sılahlann taşuna ve bulundurma ruhsatlanndan yakla- şık 250 trilyon lira gelir elde edıyor. Si- lah sahıplen her yıl yenilenen taşıma ruhsatı içın l mil>ar, bulundurmaruh- satı için 250 milyon lira para ödüyor. Terör, enflasyon, işsizlik Türk ailesi tehdit altmda ANKARA (ANKA) - Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu. terör, >Tİk- sek enflasyon, işsizlik ve plansız kentleşmenin Türk aılesini gelenek- sel rol ve fonksiyonlardan uzaklaş- tırdığını ve sorun çözme kabiliyeti- ni azalttığını bildirdi. Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu, aileyle il- gili tespitlerin yapıldığı, "Aile Top- lunıun Temelidir" başhklı bir ki- tapçık hazırladı. Türk toplumunun sahip olduğu aile değerlerinin, milli birlik ve beraberliğin de güvencesi olduğunun altı çizilen kitapçıkta şöyle denıldi: "Yakın dönemlerde yaşanan terör, yüksek enflasyon, işsizlik ve plansız kentleşme gibi olumsuzluklar Türk ailesini gele- neksel rol ve fonksiyonlardan uzaklaştırmış ve sorun çözme ka- biliyetini azaltmıştır. Ekonomik sorunlarla birlikte hızh bir tırma- mş içine giren sosyal ve kültürel sorunlar ailede çözülmeler ve parçalanmalara yol açmıştır." Hizmetler sağlıksız işliyor Aile yoksulluğunun göç, parçalan- ma, sokakta kabna gibi vahim so- nuçlar doğurduğunun da altı çizilen kitapçıkta, "Sosyal hizmet alanın- da devletin yükünü arttıran temel durum aile yoksulluğudur \eya ailenin işlevlerini yerine getireme- mesidir. Aile yoksulluğıı aynı za- manda toplumsal destek hizmet- lerinin sağlıklı işlemediğini gös- termektedir" ifadelenne yer venl- di. Kitapçıkta. Türk ailesındeki çö- zülmenin, sosyal güvenlikte, sosyal hizmetlerde. çocuk ihmalinde, ka- dın istismannda. uyuşturucu ve dı- ğer suçlarda ve muhtaç bıreylenn bakımında toplumlara ağır ^kler getirdiği vurgulandı. Kitapçıkta, ai- le bağlannın Türk toplumunda hu- zur ve banşuı konmması, sevgi ve kardeşlık duygulannın gelışmesi ve bireyde arzu edilen "biz" bilincinin olgunlaşmasında önemli ölçüde be- lirleyicı olduğu ifade edildi. Ankara Ticaret Odası'na üye olan işadamlan, olumsuz yanıt alırlarsa tazminat davası açacaklar 'ye serbest dolaşım başvurusu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO), üyesi olan ışadamlannın AB ülkelerinde serbest dolaşmı yapabilmesi için hu- kuki süreç başlatarak, AB Komisyo- nu, AB Konseyi ve AB Parlamento- su'na baş\iırdu. ATO, baş\-uru dilek- çesinde, 1963'te imzalanan Katma Protokol'ün işgücününAB ülkelerin- de vizesiz serbest dolaşımnıa ilişkin temel haklar getirdiğini vurguladı. Anılan katma protokol uyannca 1986 yıh itibanyla işgücünün serbest dola- şımı haklanın }"ürürlüğe girmesi ge- rektiği anlatılan baş\uruda, "1963 tarihli Ankara Anlaşması'nm 7 ü- kiye ekonomisinin hızlandırılmış kalkınması ve Türk halkının çalış- tınlma seviyesinin yükseltilmesine ilişkin 2. maddesine karşın, bugün üye devletler,Türk vatandaşlarına verilen yasal haklann tanınmasını reddedivor" denildi. ATO Başkanı SinanAygün, malla- nn serbest dolaşımının bugün uygu- lanmasuıakarşın, 1986 yılında yürür- lüğe girmesi gereken işgücünün ser- best dolaşımı hakkının uygulanmadı- ğına dikkat çekti. Aygün, serbest do- laşım hakkının, Adalet Diyanı'nın ya- kın tarihli bir karanyla İngiltere'de fabrika kurduktan sonra çalışmaya başlayan Türk yurttaşı Abdulnasır Savaş davasından sonra sorgulanma- ya başladığım anlattı. Bu davanın "Mevcut haklar kötüleştirilemez" ilkesi ile Savaş lehine sonuçlandığını kaydeden Aygün. AB'nin yetkili or- ganlanna baş"vurduklannı söyledi. Adalet Divanı gündemde Aygün, ATO üyelerinin serbest do- laşım hakkının kabul edilmemesi ha- lindeAvrupa Adalet Divanı'nabaşvu- racaklannı belırterek, "Hakkımızı sonuna kadar arayacağız" dedi. Ay- gün, başNfurulann avukat Seüm San- ibrahimoğlu ve İngilız avukat John VV'alsh'ın imzasını taşıdığım bildirdi. Zararların tazmini Sanibrahimoğlu, başvurulanna olumsuz cevap verilmesi haünde, A- TO üyelerinin, zararlarının tazmini için tazminat davası açabileceklerini söyledi. Serbest dolaşun kuralının ka- nunlarla tanındığmı ve Adalet Diva- nı'nın özellikle Savaş davasında ale- nen ve hukuken onaylandığını anlatan Sanibrahimoğlu, "Emsal olan bu kararlara AB ve üye devletler tara- fından saygı duyulnıalı ve ber ülke tarafından farklı formüle edilme- melidir" dedi. Gümrük birliğuün, mallann ve iş- gücünün serbest dolaşımı, serbest re- kabet, ekonomik adalet ve eşit mu- amele prensiplerinde işleyen bir ortak pazar oluşturma amacıyla kurulduğu belirtilen başMiruda, "Ama asünda serbest dolaşım hakkı, tek taraflı olarakAB üye ülkeleri yaranna uy- gulanmaktadır. AB üyesi ülkelerin vatandaşlan serbest dolaşım hak- kını herhangi bir kısıtlama ya da engellemeyle karşılaşmadan kulla- nabilirken, Türkler. Ortaklık An- laşması'ndan ve Katma Proto- kol'den doğan haklarını kullana- mamaktadırlar" denildi. "Serbest dolaşım kâğıt ûzerinde mevcuttur" denilen başvuruda, şun- lar kaydedildi:"Serbest dolaşım, Or- taklık Anlaşması içerisinde vardır. Diğer konularda olduğu gibi anlaş- mada bu konuda da mevcut hakla- rı kötüleştirmeme prensibi geriril- miştir.Ayrıca,bu hakJarı kısıtlayan engeller zamanla kaldınlacak ve bu engellerin kaldırılması ile ilgili za- man, süre ve metodu Ortaklık Kon- seyi kararlaştıracaktır." • • G U N D E M MUSTAFA BALB4 • Baştarafı 1. Sayfada tamadığ/ dikkati çekiyordu. Kurultayın iradesiy ortaya çıkacak yeni genel başkana ilişkin isim ve memesi, delegelerle çok sağlam görüşülmüş o masından yanşın demokratik geçmesi arzusun kadar her şeye yorulabilir. Genel başkanlık yanşı anlamında DSP, CHP'leş ti; CHP, DSP'leşti dersek abartmış olmayız. Bay kal, karşısına yeni aday çıkmaması için her şe^ yapıyor. Ecevrtler de veda ederken gönüllerindeı geçen dışında genel başkan adayı olmaması içir büyük çaba harcamamış görünüyoriar. DSP'd< genel başkan adayı sayısı 6 idi. Tribünlerde kimin kazanacağı sorusuna ağırlık- lı olarak Zeki Sezer yanıtı veriliyordu. Konya'dar MustafaAğaoğlu, aitın dişleriyle usul usul gülüm- seyerek Sezer'in işaret edildiğini ve kazanacağı- nı söylüyordu. Etrafımızı kuşatanların ortaya koy- duğu tablo, Bülent Ecevit'in Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer'den sonra siyasete de yeni bir Sezer sunacağı yönündeydi. Ankara Yenimahalle'den Ahmet Ünal, "Şükrü Sina Hoca seçilse demokratik bakımdan da iyi olur" diyordu. Bir başka DSP'lıye göre Ecevit'in konuşması tam bir "Veda Hutbesi" şeklindeydi ve delege onun yaydığı havadan başka birşey so- lumak istemezdi. En azından bu aşamada! Neden bu aşamada? DSP kurultayının genel havası, bir başka açıdan şöyle de özetlenebilir: Delegeler bu kez de Ecevitler'i kırmayacak, a- ma bir yıl sonra yeni bir genel başkanlık yanşı ya- şanabilir... Doğrusu, bizim kokladığımız hava da bu yön- deydi. Sandığa gitmeyenler PSP'liydi DSP tabanı kapalı kutudur. Değişik bir siyaset kültürüne sahiptir. Ecevit'in konuşmasını ve kon- serleri izleyen partililerin birölçüde dilı çözülmüş- tü. Ege'den gelenlerin anlartıklarının özeti şöyley- di: - Gerek 2 Kasım 2002'de gerekse 28 Mart 2004'te sandığa gitmeyen seçmenlerin çoğu DSP'lidir. DSP'li, DSP'ye oy vermek istemedi, öte- ki partilere de güvenmedi, bu yüzden sandığa git- medi. - Bu partide hayat bitmez. Bazı örgüt sorunları vardı. Onümüzdeki dönem bunlar da çözülürse parti yükselişe geçer. - DSP'den CHP'ye kayma olmaz. Bakarsınız, CHP'den DSP'ye kayma olur. Temmuzun başın- da burada yapılan CHP kurultayıyla bizimkini kar- şılaştırın! Sabaha kadaryolculuk etmiş, gömleklerinde y- ol izi, bir grup Kahramanmaraşlı, tribünün kürsü- ye yakın yerinde yan durgun oturuyordu. Onlar da partili olmalarına karşın son iki seçimde sandığa gitmediklerini söylüyorlardı. Belki bundan sonra olabilirdi. Kurultay yeni bir umuttu. Orta Anadolu'dan gelenler, Zeki Sezer için şu- nu söylüyorlardı: "En büyükşansı, bilinmiyorolması. Bilinenlider- lerbelli. Bakarsınız fırtayıverir..." Çatıyla tribün aralarına asılmış bezlerde, deği- şik tezler vardı. Biri şöyleydi: "Gücünü halktan ve haktan alan tek parti, De- mokratik Sol Parti'dir." Bir başkası: "Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne biz taşıdık..." Afişlerde, DSP-MHP-ANAP iktidarında, son dö- nem krizinin gölgesinde kalan kimi icraat konula- rı da işleniyordu. Pamukova faciasına gönderme yapan afişlerden biri de AKP'yı derinden etkileye- cek nitelikteydi: "Bu kazaya kader diyen, Allah 7 inkâr eder." Ecevitler'in oturduğu, çevreyle mesafeli plat- formun arkasında ise şu yazılıydı: "Sessiz devrim sürecek, hakça düzengeiecek." Anlaşılan, 1970'lerinbangırbangırbağnlanslo- ganı, sessiz devrimin içine gömülmüş! DSP kurultayından çıkacak yeni kadronun siya- sete yeni bir sol-uk getirmesini diliyoruz! ankcum / cumhuriyet.com.tr ALİAĞA ÎCRA İFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ÖRNEK 49 ÖDEME EMRİNtV İLANEN TEBLİĞfDfR DosyaNo: 1999 1149E. Alacakh. T. Vakıflar Bankası TAO vekıli Av. Güven Deriş Borçlu. Raşit Yılmaz. Borç mıktan: 32.157.388.594.-TL. faiz ve masraflar hanç. Adınıza gönderilmiş örnek 49 nolu ödeme em- ri tebligat adresinizde bulunmadığuuzdan dolayı bila tebliğ iade edildiğı ve yapılan zabıta araştır- masmda da açık adresiniz tespit edılemediğin- den. 49 nolu ödeme emrinin ilanen tebliğıne ka- rar verilmiş olmakla; Ödeme emnnde belirtilen yasal sürelere 15 gün ilave edilerek. işbu ödeme emrioin ilanen tebliğinden ıtibaren borcu ve takıp masralanru yirmi iki gün içınde ödemeniz, "temınat verme- niz" borcun tamamına veya bir kısmırun veya alacaklının takibat icrası hakkına daır bır itirazı- nız varsa, senet altındaki imza size ait değilse yı- ne yirmi iki gün içinde aynca ve açıkça bildir- meniz, aksi halde icra takibinde bu senedın siz- den sadır olmuş sayılacağı, imzayı reddettiğinız takdirde mercıi önünde yapılacak duruşmada ha- zır bulunmanız, buna uymazsaıuz vakı itirazını- zın muvakkaten kaldınlacağı, senet veya borca ıtirazınızın yazılı veya sözlü olarak icra müdür- lügüne, yinnı iki gün içınde bıldırmediginiz tak- dirde aynı müddet ıçmde 74. madde gereğince mal beyanında bulunmanız aksı halde hapisle tazyik olunacağınız hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikaten aykın beyanda bulunursanız ha- pisle cezalandınlacağınız, borç ödenmez veya itiraz edilmezse cebri icraya devam edileceği. işbu ödeme emri tebligat yerine kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 22.6.2001 Basın:34318
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle