28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 î9 TEMMUZ 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yarın toprağa veriliyor SÖZ ÇİZGİNİN Türhan Selçuk Kamuran Gürün yaşamını yitirdi İSTAN- BUL (AA) - Emekli Büyü- kelçi Kamu- ran Gürûn. (80) birsüre- dir teda\i gör- dü^ü Marma- ra Üniversıte- si Tıp Fakül- tesi Hastane- si'nde vefat etti.Gürün"ün cenazesı, ya- nnLeventCa- mii "nde öğleyın kıhnacak cenaze namazının ardın- dan Zıncirlikuyu Mezarlı- ğı'nda toprağa venlecek. Kamuran Gürün. 1924 yıhnda Çengelköy'de doğ- du. Gürün, Galatasaray Li- sesi ve Siyasal Bılgiler Okulu'nda eğıtimini ta- mamladıktan sonra 1948 yıhnda Dışışlen Bakanlı- ğı'nda çalışmaya başladı. 1980'de Dışişİeri Genel Kamuran Gürün Sekreteri olan Gürün, 1982 yüında Bonn'a büyükelçi ola- rak atanınca kendi arzusuy- la emekliye ay- rıldı. Gürün, 1984-1986 yıl- lan arasında TRT Yüksek Kurulu'nun ılk başkanlığını yaptı. 1983- 1995yıllann- da Ankara Cniversitesi ve Marmara Üniversıtesi'nde öğretirn görevlisi olarak çalışan Gürün, 1986-1994 yıllan arasında da önce Güneş, sonra da Hürriyet gazetelerinde dış politika köşe yazarlığı yaptı. Kamuran Gürün. 1967 yılından bu yana tiyarro yönetmeni ve eski millet- vekili Cencay Gürün ıle evliydi- - EKONOMİMİZİN TEK ÇIKAR YOLU, DEVLETİ DE ÖZELLEŞTİRMEKTİR. Belediye Başkanı Abdullah Paksoy, santralın yarattığı kirliliğin kanser vakalannı arttırdığını soyledi Elbistan'da termik 6 tehKke'• Elbistan Belediye Başkanı Paksoy, Afşin-Elbistan Termilc Santrah'nın yöre halkınm suyunu, havasını ve gıdasını kirlettiğini söyledi. Paksoy, santraldaki filtre sisteminin sağlıklı çalışmamasırun bölgeyi her açıdan olumsuz etkilediğini, Elbistan Ovası'nın zarar gördüğünü belirtti. GAZİANTEP (AA) -Elbistan Belediye Başkanı Abdullah Pak- soy, Afşin-Elbistan Termik Sant- ralı'nın filtre sisteminin sağlık- lı çalışmaması nedeniyle ciddi çevre kirliliğine yol açtığını sa- vundu. Paksoy. santralın yöre halkının suyunu. havasını ve gı- dasını kirlettiğini söyledi. Abdullah Paksoy, santralda- ki filtre sisteminin sağlıklı ça- hşmamasının bölgeyi her açı- dan olumsuz etkilediğini, yaşa- nan çevre kirliliği nedeniyle Tür- kiye"nin 4. büyük ovası olan El- bistan Ovası'nın büyük zarar gördüğünü belirtti. Kanser endlşesl Yöre halkının, santralın yol açtığı kirlilik nedeniyle kanse- re yakalanma endişesi taşıdığı- nı söyleyen Paksoy. "Çukurova Üniversitesrnin böÜgemizdeyap- üğı araştırmaya göre kanser va- kalannda büyük oranda artış var. Zaten etiniizde, böigemizde kanser vakalarmm arttjğuu göz- ler önüne seren Ankara Onko- k)ji Hastanesi'nce düzenlenmiş raporlar da var" diye konuştu. Elbistan Belediye Başkanı Paksoy, santralın yöre halkının suyunu. havasını ve gıdasını kir- lettiğini kaydederek santraldan kaynaklanan kirliliği ölçmeleri- ni sağlayacak bir cihazlannın bile olmadığını vurguladı. 'Su akmayacak' Paksoy, santralın (A) ünitesi- nin yol açtığı sorunlar çözüm- lenmeden (B) ünitesinin devre- ye sokulduğunu saMinarak, şöy- le konuştu: "(B)ünitesiiçinCey- han NehrTnden soğutma suyu ahnacak. Ikinci bent inşa edildi- ğinde nehirden su akmayacak." Kmlderili ateşi Boluda • BOLU (AA) - Bolu'da yaşayan "Oturan Bo- ğa" lakaplı Sebahattin Kalaycıoglu, 1600 met- re rakımlı Gölcük Gölü'nün kenanna kurduğu Kızılderili çadm ve Kızılderili kıyafetiyle ilgı çekiyor. Kalaycıoglu, "Doğaya, insana ve in- sanın kendisine saygısı"nı içeren Kızılderili felsefesine hayran kaldığını belirtiyor. 1*afik kazalan: 22 ötii, 30 yaralı • Yiırt Haberler Servisi - Yurt genelinde dün meydana gelen trafik kazalannda 22 kişi yaşa- mını yitirdi, 30 kişi de yaralandı. Trabzon'un Maçka ılçesinde Sümela Manastın Yolu'nda vırajı alamayarak dereye yuvarlanan özel bir minibüste bulunan 7 kişi yaşamını yitirdi. 9 ki- şi de yaralandı. Bolu'da Gerede-Karabük kara- yolunda meydana gelen zincirleme kazada ise bıri 10 yaşında kız çocuğu 3 kişi yaşamını yi- tirdi. Yurtta meydana gelen trafik kazalannda 12 kişi yaşamını yitirdi, 21 kişi de yaralandı. Çankırrda 4.3lük deprem • İstanbul Haber Servisi - Boğaziçi Üniversi- tesi Kandilli Rasathanesı ve Deprem Araştır- rra Enstitüsü'nden alınan bilgiye göre, dün sa- al 16.03"te, merkez üssü Çankın"nın Ilgaz il- çesı olan 4.3 büyüklüğünde bir deprem kayde- dıldı. Deprem, Ankara ve civannda hissedildi. Hava ısındı, havuzlardoldu Yağmurlu günlerin arduıdan hava SKakhklan mevsim normalkrine dönerken Istanbul'da dün sahil ve yüzme havuzlan dolup taşti. Halk sermlemek için sahil kesimlerini ve piknik alanlanm tercih ederken Parkorman. Moda Deniz Kulübü gibi parah yüzme havuzlan da sıcaktan bunalanların sığınağı okhı. Kimisi güneşin tadını çıkanrken kimisi de yüzmenin keyfine vardı. Meteoroloji yetkilileri, yağışb havanın bugünden itibaren yurdu terk edeceğini, sıcakhklann mevsim normaDermde seyredeceğini açıkladL Aspendos Uluslararası Opera ve Bale Festivali'ne sponsor olan gazetemize plaket verildi Festival 'rüya' gibi bitüGÜRSUKUNT AINTAOA-11. Aspendos Uluslararası Ope- ra ve Bale Festivali. dünyanın en saygın top- luluklanndan La Scala Balesi'nin sahneledi- ği "Bir Yaz Gecesi Rüyası" ile son buldu. 2 bin yıllık tarihi Aspendos Tiyatrosu'nun büyüleyici atmosferinde, 200 yıllık La Scala Balesi Tiyatrosu'nun sahnelediği yapıt, izle- yenlere gerçek bir yaz rüyası yaşattı. Mendels- sohn'un eseri, GeorgeBalanchine'ye ait orijı- nal koreografiyle sahnelendi. Sanatçılara An- kara Devlet Opera ve Balesi Orkestrası, An- talya Devlet Opera ve Balesi Kadın Korosu ile Ildzler Özel Bale Okulu öğrencileri eşlik etti. Biagio Tambone nın çalıştırdığı minikler ba- şanlanyla göz doldurdular. Tiyatronun sahnesi önünden geçen kuşlar de- koru oluşfurdu. La Scala Tiyatrosu Balesi Ge- nel Direktörü Carlo Fontana, eserle ilgıli ola- rak "Birinci bölümün görsefliği yoğun. ikinci bölüm ise bir bayram havasında, anıa teknik açıdan daha zor" değerlendırmesini yaptı. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rem- zi Buharalı. konuşmada festivalin dünya üze- rindeki yerini almaya başladığını vurguladı. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, dü- zenlediği kokteylde, basın sponsorlanna da birer plaket verdi. Gazetemiz adına plaketi Külrür Servisi Şefi Egemen Berköz aldı. VEFAT Osmanlı Donanması Asar-ı Tevfik Zırhlısının başçarkçısı mertıum Hurşit Efendi'nin kızı, Kurtuluş Savaşı gazilerinden mertıum E. Albay Tank Sencer'in, eşi, Erol Sencer, Prof. Dr. Ergin Sencer, Ecz. Bengi ötgen'in sevgili anneleri, Dr. Altay-Doç. Dr. Serra Sencer ve Mimar Biriz-Mimar Peter Olbert'in sevgili büyükanneleri, Melis Olbert ve Teoman Sencer'in büyük büyükanneleri, Kemal Akyel'in sevgili halası, Ümit-Nefise Genay'ın teyzeleri, merhum Savgat Sencer, Naciye Dilek Sencer, Erdinç Ötgen'in değerii kayınvalideleri İNAYET SENCERvefat etmiştir. Cenazesi 19 Temmuz 2004 Pazartesi günü (bugün) Levent Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından Merdivenköy Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. AİLESİ ACI BİR KAYIP Prof. Dr. Metin Yeldan'ın sevgili eşi, Haluk ve Ferzan'ın anneleri, Anıl'ın babaannesi MUALLA YELDAN'I 17 Temmuz 2004'te kaybettik. Cenazesi, 19 Temmuz 2004 Pazartesi (bugün), Kocatepe Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra toprağa verilecektir. Ailesi 1 't POLlS 10 KÎŞÎ TUTUKLANDI Kayseri ve Nevşehir'de çete operasyonu NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Kayseri ve Nevşehir'in Kozaklı ilçesinde jandarma ekiplennce düzenlenen operasyonda "çıkar amaçh suç örgütü" oluşturduklan iddiasıyla gözaltına alınan, aralarında bir polisin de bulunduğu 31 kişiden 10"u tutuklandı. Nevşehir Yozgat ve Kayseri'de bir süredır "adam öldürme, adam öldürmeye azmettirme. şiddet ve tehdit jx)luj1a senet imzalatnıa. çek ve senet tahsilatı yapma, ihalelere fesat kanşürma, şantaj yolu\1a para sızdırma, haksc çıkar sağlama, şantaj" olaylanna kanştıklan iddiasıyla jandarma ekiplerince gözaltına alınan zanlılar Kozaklı Cumhunyet SavcılığTndaki sorgularmın ardından nöbetçi mahkemeye sevk edildiler. Zanhlardan örgütün liderlığini yapan Kozaklı'daki Efsane adlı gazinonun işletmecisi Büknt Akka>^ ile Kozaklı Ilçe Emniyet Amirliği'nde görevli polis memuru Bavram Özsay, Metin Gümüş. Bektaş Tartar, Bahtrvar Çeük, Üyas Eren, Ydmaz Gürbüz, Özgül Özgül, Tekin Budak ve HaKl Canpolat tutukJandı. AYDINLANMA EMRE KONGAR İmam-Hatip Formasyonuyla Kamu Alanı Tanımı Her eğitim programının birfelsefesi vardır: Nasıl bir öğrenci yetıştireceksiniz, ona hangi "formasyonu" vereceksiniz? ömeğin her ülke temel eğitiminde, yanı üniver- site öncesi eğitımde genellikle iki ayrı formasyona yönelir: Genel eğitim ve meslek eğitimi. Genel eğitimdeki formasyon, bir yandan o ülke- nin vatandaşlık bilincine ve çağdaş bir dünya kavramına, öte yandan yükseköğrenım için ge- rekli olan sorgulayıcı ve araştırıcı bir yaklaşıma dayalıdır. Meslek eğitimindeki formasyon ise, o eğitim hangi mesleğe yönelikse, yukardaki amaçlara ila- ve olarak, o mesleğin temel ilkelerine ve uygula- malı becerilerine dayalı bir yaklaşımdır. Meslek eğitimi açısından ise. din eğitimi ayrı bir nıtelik taşır: Dine dayalı mesleklerin eğitiminde kaçınılmaz olarak öğrenciye "dini formasyon" verilir. Bu açıdan dini eğitim, sadece genel eğitimden değil, öteki meslek eğitimi programlarından da aynlır. Çünkü dini formasyon, dinlerin niteliklerı gereği, kaçınılmaz olarak dinı dogmalara (naslara) dayalı- dır. Yani bu eğitimi alan kişi, toplumu, dünyayı ve evreni, dinsel dogmalar açısından algılayacak bi- çimde yetiştirilir. Değışmeyen tek öğenın, bizzat değişme süreci- nin devamlılığı olduğu bir dünyada, değışmez dogmalara dayalı formasyon alan kişi, çevresi ile aldığı formasyon arasında genellikle pek çok çe- lişki yaşar. Semavi dınler, bu çelişkıyi, yani içinde yaşadık- lan gerçek dünyadaki değişmelere uyum sağlama sıkıntısını çok zor aşmışlar, bu uğurda pek çok kan ve gözyaşının dökülmesıne neden olmuşlar- dır. Ne yazık ki bugün bile, küreselleşen terörün bir bölümünün ardında da hâlâ bu dini dogmalar yat- maktadır. Türkiye'deki pek çok sorunun temelinde de, çocuklarımıza dinı formasyon veren imam-hatip okullarının, genel eğitimin yerine geçirılmesi isteği vardır. Bu istek, yargıçların, valilerin ve daha birçok meslek mensubunun dini formasyon almış genç- ler arasından yetiştinlmesine yönelik bir genel si- yasal programa dayalıdır. Sorun da tam bu noktada ortaya çıkmaktadır: Dini formasyon almış yani ömeğin, Islam Huku- ku'na göre yetiştirilmiş bir kişi, bu hukukla çatışan Medeni Hukuk'u veya Ceza Hukuku'nu nasıl be- nimseyecek, nasıl uygulayacaktır? Ya da her dinin kendi mensuplanna tanıdığı ay- ncalıklan ve inananlan için koyduğu genel kuralla- rı, çağdaş demokrasilerdeki "din, dil, ırk aynmı olmaksızın bütün vatandaşlar eşittir" ilkesı ile na- sıl bağdaştıracaktır? "Kamu Hukuku" bütün Hukuk Fakülteleri'nde ve Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde ayrı bir derstir. Bu dersi almış olan ve biraz hukuk formasyo- nundan haberdar olan herkes bilir ki, Kamu Hu- kuku, bırey ile devletin ilişkilerıni kapsar. Çağımızdaki devletin ana nıteliği, vatandaşa hizmet etmesi ve bu nedenle de vatandaşlar tara- fından denetlenebilir olmasıdır. Vatandaşlık ise artık, dini ve etnik bağlardan arındırılmış, siyasal nitelik kazanmış bir kavramdır. Işte devletle ilişkisinde vatandaş haline dönü- şen bireye hizmet etmekle yükümlü devletin tek bir dine dayalı olması vatandaşlar arasındaki eşit- lik ilkesini zedeleyeceği için, laiklik kavramı, de- mokrasinin olmazsa olmaz koşulu haline gelmiş- tir. Bunu bütün hukukçular ve siyaset bilimcıler bi- lir. Ama siz imam-hatip formasyonu almışsanız, bir türlü bu formasyonun biçimlendirdiği düşünce yapısından kurtulamaz ve bir yandan "Kamu Hu- kuku" ile hiçbir ilgisi olmayan, gazinolarda içki içilmesi konusunda, "kamu alanı" gerekçesine sı- ğınarak yasak getirir, öte yandan doğrudan kamu alanı olan Cumhurbaşkanlığının veya Başbakanlı- ğın resmi davetlerinde ve merasimlerinde, bir inancın ifadesi olduğu için kamuda yasaklanan türbanı serbest bırakmak istersiniz. Bu kadar cehalet, ancak cehalet konusunda özel eğitim görmekle olanaklı olur! ekongar@cumhuriyet.com. tr www.kongar.org Kuruma dilekçe verdiler THK'depüoûarın özlük hakkı isyanı Haber Merkezi-Türk Hava Kurumu'nda (THK)yaklaşık 5 yıl ön- ce göreve getirilen as- ker ağırlıklı yeni yöne- timin kurumun işleyişi- ni bozduğu ve kendile- rine ağır baskılar yaptı- ğını iddia eden 73 pilot, özlük haklannı geri ala- bilmek için kuruma di- lekçe verdi. Nokta dergisinin bu haftaki sayısında "THK Kendi Kanatiannı Kın- yor" başlığıyla yayım- lanan haberde, THK'nin personel ücretlerinde ayarlamaya gittiği ve pi- lot maaşlannın düşürül- düğü, yöneticilerin ya- kınJarından oluşan per- sonele ise pilotlardan da- ha fazla maaş bağlandı- ğı iddialanna yer veril- di. THK'nin asli görev- lerinden hızl?, uzaklaş- tığının savunulduğu ha- bere göre. yüzde 50'ye \aran ücret düşüklüğüy- le masa başında çalışan personelle aynı statüye getirilmeyi kabul etme- yen THK personeli 73 pilot isyan etti. Özlük haklannın geri verilme- sini isteyen pilotlar, ku- rum yönetimine dilekçe verdiler. THK Genel Başkanı Hava Pilot Tümgeneral Rasim Arslan, "Şikâj'et difckçekrini gerialan per- sonefindurumlannınde- ğeriendirfleceğinu alma- yanlann iseişten aülaca- ğnn" açıkladı. Bu açık- lamanın ardından 23 pi- lot, dilekçelenni geri çek- ti, geriye kalan 50 pilo- tun şikâyetlennde ısrar- cı olmalarının üzerine ış müfettişleri olayı araş- tırmaya basladı. •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle