Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 HAZİRAN 2004 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Sakallı Celâl'leri İyi Tanımak... "Bır kıtap neden yazılır?" Elınıze aldığınız bır kıtabı okumadan once sor- manız gerekır Yazar, bu kıtabı neden yazdı? Yaz- ması gerektığını neden, nasıl duydu'? Orhan Karaveli, "Sakallı Celâl" (Pergamon Ya- yını) adlı yapıtı neden, nıçın, hangı amaçla yazdı, daha doğrusu ıkı yıl suren araştırmalannın sonu- cunda ortaya çıkan bu değerlı çalışmayı neden yaptı? "Evet nıçınyazmıyordum ? Oysa yazmalıydım Bır tek satıryazılı eser bırakmadığına ve hakkında bır tek kıtap bıle yazılmadığı halde, şöhretı neredey- se yuz yıldır sürup gıden, bu ılgınç ve ozgün kışı- lık, busbutun unutulmadan onu ozellıkle genç ku- şaklara tanıtmak ıçın bır rol üstlenmelıydım " 0 gunlerı anımsıyorum O kadar uzak değıl, ıkı yıl oncesıydı Karavelı'nın bu alanda çalışmasını des- tekleyenlerdenım Kolaybıruğraşdeğıldı Kaynak- lar o kadar azdı kı, tanıyanlar yok olmuştu, belge- ler nerdeydı, iyi kotu tanıyanlar' Karaveli sonun- da başardı Kutlarım Sakallı Celâl Bey bır "mefkûrea" oğretmendı Ya- nı, bır ıdealıst, bır ulkucu, bır devnmcı Çağdaş uy- garlığa açık, ozlemı de tum halkımızın, ozellıkle ye- nı kuşakların, Tevfik Fikret'ın ozledığı gıbı "fıkn hur, ırfanı hur, vıcdanı hur" çızgısınde yetıştırılme- sı, uygar bır anlayışla zengınleştınlen bır gençlığın doğması1 Vedat Nedim Tör ne demıştı onun ıçın "Bırak- salar Kemalıst ruhlu gençlık ordulan yetıştırecek- f/"dıyor Bırakmadılar1 O gunlerde de bugunler- de de bırakmıyorlar1 Yenı kuşakları daha ılk adım- da engellıyorlar, elını kolunu kınyorlar, dahası ka- falarını zıncırlıyorlar, uyanmasın, bılınçlenmesın, kor saplantılardan kendını kurtaramasın1 Sakallı Celâl Bey Ankara Suttanısı mudurudur Ha- nı Ahmet Haşim'le bıriıkte akşam saatlerınde bır- lıkte oldukları, o guzel okulunun muduru Amacı gençlerı en doğru, en sağlam, duşuncelerle yetış- tırmek Mıllı Eğıtım Bakanı Hamdullah Suphi Bey'dır Galatasaray'dan sıraarkadaşı, dostu 1 Hem de, Celâl Bey'ın degerını de bılen bın 1 Bır gun "gızlı ve aceledır" dıye bır zarf gelır ba- kanlıktan Açar okur 1 Meğer bakan, "Ankara'da yenı açılan adlıye hukukmektebı ve benzer kurum- lann gereksınmesı ıçın Sultanı'dekı son sınıf oğ- rencılenne kolaylıksağlanmasını, 'ıdareten' sınav- laryapılıp son sınıftakılenn mezun edılmesını" ıs- tıyormuş 1 Sakallı Celal Bey'ın, arkadaşı bakana ver- dığı yanıt, bugun bıle anlamlı ve duşundurucudur "Ankara Sultanısı 'boyacı kupu' olmadığı cıhet- le vekâletın talebı, kabılı tatbık gorulmemıştır Hem bendenız cumhunyetın ılanıyla bıriıkte mucıze dev- rının sona erdığını sanıyordum Demek kı yanılmı- şım Tednsatın hıtam bulmasına az bır sure kaldı- ğına gore, ıstıfamın derhal kabulunu veya vekâlet emnnealınmamı, emıhennıze arzedenm efendım " Rıcalar, ısrarlar, sınıf arkadaşı bakanın ozel baş- vuruları boşa gıder 1 Celal Bey'ın "ırfanı hur" genç- lık yetıştırme ulkusu en ınce yerınden kınlmıştır Başını alır gıder 1 Işçılık mı, amelehk mı, ustalık mı, koskoca bır yaşam surer gıder Gerıde kalan dost- ların yazıları, bır de ıkı atasozudur "Cehaletın bu kadarı ancak tahsıl ıle mumkundur" ve "Doğu'ya gıden bır gemıde Batı'ya doğru koşmaktayız " Orhan Karaveli'nın "Sakallı Celâl"\, oncelıkle tum eğıtımcılerın, aydınlanmacıların okumalan ge- reken bır kıtap OKTAY AKBAL Son Yılların Gerçek Yorumları ALKIM YAYINLARI Yenı Çıktı Danış Demokrasimizi Kuran ve Koruyan Ordumuz... Kurtuluş Savaşı başlannda Başkomutan Mustafa Kemal, Mareşal Fevzı Çakmak \e Ismet Inonü'yle bıriıkte Eskışehır-Kutahya muharebelennden sonra Sakarya gensme çekılmeye karar verdıklen zaman "Ben bunu Meclıs'e nasıl anlatırım 7 " dıyerek, bızzat kendısı tarafmdan kurulan TBMM'dekı sıvıl üyelere, bu gen çekılme harekâtının gereklılığını nasıl olup da anlatabıleceğını ve onlan nasıl olup da ıkna edebıleceğını belırtme gereğını du>muştu ArifÇAVDAR O rtaçağ donemınde salt bılek gucu ıle kullanılan kılıç. mızrak, ok, vav gurzvb gıbıılİcel savaş sılah \e araçlannı ıvı kullanan IM at bınen \e ınançları uğnına \aşa- mını vıtırmevı goze alabılen TurkJer. vığıt btr soydan geldıkJen ıçırı Islamın vayılması uğru- na cıhangırlıkte ustun ba^an gostermışlerdır Ancak. bılımsel ve teknolojık gelışmeler sonu- cu ustun Mİah gucu \ anmda bılım v e akıl on pla- na geçınce, y ığıtlığın savaşlardakı onenıı gıde- rek azalmıştır Sonuçta, ortaçağ koşullanndan kurtulamav an Osmanlı padışahlan çare\ı. mu- neccım, (bılıcı. > ıldızlardan okuma) aramada \e bu voldakı ıstemlennı Avrupa hukumdarla- nna kadar ıletmı> % e gulunç durumlara duşmuş- lerdır Hınstı>an \vrupa ulkelennde Avdınlanma donemı\ le bıriıkte hız kazanan bılımsel \e tek- nolojık buluşlar \ e Sanaı Dev nmı' nın kazanım- lan vetenekJı veavdın tnsan gucunun onemıru arttırmış ve nıtelıkh ınsan gucu. dev letlerın eko- nomık ve malı guçlennın de artmasına olanak vermıştır Bılımsel ve teknolojık bulumlar as- kerlık sanatına, savaş sılah, araç ve gereçlenne de yansımıştır Boylece. savaşlarda olmeden (uzâktan) oldurebılme olanakJan doğmuştur Ç ağdaş sav a:? sılah araç ve gereçlennı u Gâ- Miricadıdıristemezuk, şariat isteruk" \ ollu slo- ganlarla reddeden ve başkaldıran koktendıncı- ler vuzunden Osmanlı ordulan \ıvana onle- nnden Sakarva genlenne kadar "hilckakıla- su- rulmuş v e 19 Mayıs 1919 tanhınde tutsak olma- > an bır tek lslam toplumu kalmamiştı İşte bu nedenlerie geri kalnnşlığın actsını en ctkili biçim- de duyan askcrlcr, bilimsd \e teknolojik getişme- lerin en uvgun ortanunı hazırlavan laikliğin de değerini en iyi bilenler ohnuştur. Bınncı Dunv a Sav &>ı sonrasinda. anav atanla- nndan Orta \sva va Mirulme tehlıkesıne duşen Turkler, harp tanhının en buv^ık komutanı ve sı- v asal tanhın en buyuk adamının onderlığınde ka- zanılan Kurtuluş Savaşı'ndan sonra. çoğunluğu asker kokenlı av dınlanmızla bıriıkte buvıık Turk DevTimıru gerçekleştırerek temelınde \ uce Ata- türk'un fikırharcı bulunan *Laik,sosyaL,demok- ratikhukukdevleti. Turkhe Cumhumeti kurul- muştur. Turkıye Buyuk Mıllet Meclısı nın 11 done- mınden başlav arak, Buyuk Onder' ın ısterru doğ- rultusunda, asker sıv asetçıler unıformalanru çı- kararak. ordu ıle ıhşkılennı tumuvJe kesmışler v e bo> lece. asker kokenlı seçkın sıv aset v e dev- let adamlanmız. demokratık Turkıve Cumhu- nyetı'nın de kurucu kadrolanru oluşrurmuşlar- dı'r TBMM'nın 1 donemınde kabul edılen ana- >asaıle(20 01 1921) kuv\etler bırlığı "vah- det-i kuva" ılkesı temel alınmış ve "ulusalege- metüiL TB\IM dışuıda. hiçbir guç ya da kişi ile pa\!aşılmaz" temel ılkesıne davandınlmıştır <\tarurk un gosterdığı yolda yuruv en ılk donem TBMM. Tannsal ıradevı. Tann adına takat. ken- dı kev ıflen v e ıstemlen doğrultusunda kullanan Halife SultanJann ehnden almı^ v e v ervuzunde tescıl etmıştı Bovlece Halife Sultanlann \na- dolu ınsanınm kaden uzenne Tann adına koy- duğu ıpotek once saltanatın kaldmlması (0111 1922) ve sonra da hılafetın kaldınlması (3 Mart 1924) volu ıle hukuken de sona erdınl- mıştı Demokrat kafalı askerier._ Kurtuluş Sav aşı başlannda Başkomutan Mus- tafa KemaL Nlareşal Fe\7İ Çakmak v e İsmet İnci- nu'\ le bıriıkte Eskışehır-Kutahva muharebele- nnden sonra Sakar\a gensıne çekılmeve karar v erdıklen zaman "Ben bunu MecBs'e nasıl an- btmm?" dı>erek, bızzat kendısı tarafından ku- rulan TBMM"dekı sıvıl uyelere. bu gen çekıl- me harekâtının gereklılığını nasıl olup da anla- tabıleceğını ve onlan nasıl olup da ıkna edebı- leceğını belırtme gereğını duvmuştu Daha baş- ka bır dev ışle. askerlık tanhının en buvuk ko- mutanı Nlustafa Kemal. sıv asal tanhın en buvuk dev let adamı olarak. kendı kurduğu bu parlamen- to\a hesap vermenın vıcdanı sorumluluğunu her zaman duymuştur Ov sa 1950 yılından son- ra ıktıdara gelen »rvıl kokenlı, fakat, dıktator ruhlu bazı srvıl başbakan v e cumhurbaşkanla- nmız bu sonımluluğu zaman zaman hıç du\Tna- mış ve bunlardan bınsı "Ben \Bah'tan başka kvn- seye hesap vermem" dıyebılmıştı Ulkemızde çoğulcu ve katılımcı demokrası >o- lundagmşilen "TerakkıpenerCmuhumetFır- kası" (1924) ve "Serbest Cumhunvet FırkasT (1930) denemelen sırasinda, lngılızlenn kış- kırtmasıv la Nakşıbendı tankatuıdan Şev Sait v e muntlennın başlattığı kalkısma (1925). Laık Cumhunv et duşmanlannın gınşüğı Izmır Suıkas- tı (1925) ve Menemende. \ d Sb Oğretmen Kubilav v e v anındakılen bağ testeresıv le katle- den (1930) demokrası karşıtı Nakşıbendı şevh ve muntlennın. rejım vonunden varattığı tehlı- keler v e 1937 vılına kadar surdurulen Ingıltere desteklı bır dızı Gunevdoğu Isvanlan nedenıv- le çoğulcu demokrası gınşımlen zaman zaman kesıntıve uğramıştır Ikıncı Cumhurbaşkanı Is- met tnonu tarafından. 1945 vilında başlatılan çok partılı demokrası hareketının getırdığı yenı ko- şullarda. demokrat partı>i destekleyen tankat- lann başında ver alan Nakşıbendıler 1930 vı- lında Menemen"de gınşılen katılamın sorumlu- lan olan Nakşıbendı ^evh ve muntlennı vargı- layan ve mahkûm eden asken mahkemelenn başkanı Tuğgeneral Mustafa Muğiah >ı surek- lı ızlemışler v e Orgenerallığe terfı etmesınden hemen sonra komutasındakı sınır bırlıklennden bmsını, OzaJp ılçesı yakınında, bırgrup kaçak- çı ıle çatışması olayıru bahane ederek, 1950 se- çımlennde ıktıdara getırdıklen Demokrat Par- tı'vı kullanarak bu Orgeneralı \ argılatmışlar ve ıntıkamlannı almışlardı Sonralan. hem ABD tarafından desteklenen ve hem de aviu tankat mensubu cahıl ^eyhlenn dızı dıbınde. masal dınlerken aldıklan talımat, şer'ı ıcazet ve destekle TBNtM've seçılebılen "Nakşibendi tarikaü" muntlennın. Başbakan ve Cumhurbaşkanı olmasını sağlamışlar v e boy- lece, hem Turkıye Cumhunv etınden v e hem de, Cumhunyetın kurucusundan ıntıkamlannı al- mışlardır Nakşıbendılenn bır kesımı, \BD Is- tanbul Başkonsolosu'nun eşgudumunde ABD"nın dırektıflenyle hareket eden (Nakşı- lıkten muhavvel) Nurcularla ışbırlığı ıçınde bu- yuk başan kazanmışlardır Bu tur tankatlann geçmişinde, gen kalmışlığımızın en buvuk ne- denlen v er almış. Musluman Turk'lenn tanhın- de hep tutucu roller ovnamıştır 1945 v ılında başlatılan çok partılı demokra- sı ve ozgurluk ortamından v ararlanılarak Saıd- ı Kurdı'nın ehnın opulmesı v e bır otomobıhn ıçın- de gezdınlerek ulusumuzun du> arlı bulunduğu kutsal ınançlanrun somurulmesı donemı başla- mış ve bovlece, ustun nıtelıklı polıtıkacılann gen plana ıtılmesı ve esnek kışılıklı. valınkat. zav ıt. ahlak anlav ışında nıtelıksız. yoz v e vobaz kışılenn yonetıme geçmelen mumkun olmuş- tur Sivil kökcnJi diktatörtcr 14 Mayıs 1950 seçımlennden sonra ıktıdara gelen ve adı "Demokrat" olan bır sıyasal kuru- luşun sıv ıl kokenlı lıderlen. temel hak v e ozgur- luklen kısıtlamışlar ve ozgurluklenn guvence- sı olan 1924 <\nayasasfnı ıhlâl ettıklen ıçın, kendılenyle bıriıkte arkadaşlannı da felakete suruklemıslerdı Otevandan demokrat parlamen- terrejımımızuıkuruluşununöO vılında gerçek- leştınlen bır asken darbeden sonra. dış destek- lı telkınlerle ıktıdara getınlen ve arkasından. Atarurk'un makamına kadar tırmanmaM onle- nemev en AP desteklı Nakşıbendı mundı bır sı- yasetçı, parlamentonun denetım vetkısını hıçe saymış v e bo\ lece demokratık (') kafa v apısını dışavunnuştu Sıv ıl kokenlı v e halk adamı ızle- nımını v ermev e çalışan bu zat Bakanlar Kuru- lu uyelen tarafından. onceden ımzalanmış bu- hınan boş kâğıtlann ustunu bızzat doldurarak bun- lan kanun hukmunde karamaneler halıne ge- tınnış ve bu kere de, parlamentonun yasama vetkısını gasp etmıştır \ynı kışı, bır dızı butçe dı^ı fonlar ıhdas ederek, TBMM'nın vergı ko> - ma. butçe oylaması. butçe kesın hesaplannın Sa>ışta> aracılığı ıle ınceletılmesı volu ıle kul- landığı Meclıs denetımı vetkılennı ele geçırmış v e TBMM'vı adeta etkısız kılmış v e "Benim me- murum işini biür" slogaru ıle yolsuzluklan ah- val-ı adıveden sav dırmıştı \\T\I polıtıkacı. "Ana- yasa bir kere ihlâl edilse ne olur" gıbılennden te- kerlemelerle, Anav asa ıhlâlını olağan bu- eylem gıbı gosterebılmış v e adeta, hoşgoru ıle karşıla- nan ağır bır curum ıçın "emsal" oluşturmuştu Mustafa Kemal Ataturk"un. 23 04 1920 tan- hınde başlavan ve 10 Kaiim 1938 tanhıne ka- dar suren dev let v aşamında kendısıne Sakan'a Me>'dan Sa%-aşı başlannda TBMM tarafından tanınan kanun gucunde emır verme yetkiii, (5 \ğustos 1921 tanhlı, Başkomutanlık Yasasf ndan hemen sonra) 7-8 Ağustos 1921 tanhlı Tekalıf- ı Mıllıve emırlen) le sadece on kere kullanılmış ve Başkomutan "Yunan Ku\^etlerini Kırma İçin Millete Beyanname'" adlı v e 14 09 1921 ta- nhlı genelgesıv le. kendısıne v enlen v etkıler sa- >esınde, kesınleşen utkunun nasıl kazanıldığı- nı ulusuna anlatmış ve adeta hesap vermıştı Bu olağanusfu savaş koşullannda bıle Mus- tafa Kemal'e bır kere tanınan ve sadece on ke- re kullanılan kanun hukmunde emırname ya da karamame çıkarma yetkısıne, ,Ana>asal Cum- huny et donemınde, demokratık rejıme mey dan oku) an sıvıl kokenlı otonte meraklısı başbakan ve cumhurbaşkanlan sıklıkla başvurmuş ve eş- len, çocuklan. kardeşlen, yeğenlen, hısım ak- rabalan. ortaklan ve bunJar yetmedığı takdırde, ABD'den getırdıklen prenslenyle dev let soy- gunlannı muesseseleştıımışlerdır Işın ılgınç yanı, bu sıv ıl kokenlı dıktator ruh- lu başbakan ya da cumhurbaşkanlan, egemen- lığın gerçek sahıbı olan Turk ulusu yenne Nak- şıbendı şey hlennden ya da Said-i Kürdi'den ya da Saıd-ı Kurdı'nın (ABD'nınkontrolunde olan) muakkıbı "hocaefeııdi"n]n dızı dıbınde masal dın- leverek aldıklan talımat ya da şer-i kazetler'le ulkemızı karanlık ufuklara doğru perv asızca yo- neltmışlerdır Ferahlatan Kampanya Doğalgaza Abonelik 350 Milyon ayda milyon üstelik çekilişle 1001 aymak kombi hediye Kampanya 31 Mayıs -16 Ağustos 2004 tarihleri arasında geçerlidir. •Bu («Uıf IOOAŞ Ivıfındm M.İD Pıyango IdVt* O«wl Mt&mou nüı\ & 05 2004 Unh V» B 07 t MPI 0 ' 3 00 02 "J3-30 V uyıl :n, II* dai«n«niT«flı' 31 09 2001'« 012004 larmun ara»ıyu g^ujeıa Mnn* ottnUr '00! Baynn Buı Mâ.n 24 f. komt» c«ut(ma utnmıya >uk kııtr , frj çMHtln \mmK\ & 06 2004 antMid» —K tODO-da İ9DAŞ Otr* MbdOrttlOO K a * K*ntMk» CKJOM. No 4 AMwykay injnou; adrmnttt yıp lacak ç«W6«K l»M«i«aMı' IOOAŞ 9U<«anlxn u n ı y y. tnjyl* neart tfmaDtl V&i<w«*< f 11 y^.nctto kOçuk* Bu ç»kı«»» Ulılvnaz uıılm « «• « u ı n n ı nttâitt Oanl 3>'«n«y*l«f v«r l m « OTV v« KDV nsr( d40tr y H U yOkl)m<üK)kl«r laltttlıy* «ittlr Bu ff«k y« kttılan htrkt» Cu faftlan k«bul »\mış styılır ' IGDAS"Gökyüzüyle Arkadaş" PENCERE Oağlarca Aydınlığı... Geçen pazargunu evden çıkmadım, Fazıl Hüs- nü Dağlarca'nın kıtaplannı raftan çektım, gelışı- guzel karıştırarak okumaya başladım Okuyan bılır, bır sure sonra, Dağlarca, ınsanın bı- lıncı, aklı esrıklığı, duyguları, duyumlan, duyum- samalan, sezgılen arasında kurduğu salıncakta ko- lan vurmaya başlar Şıırlerı okumaya sarılır, benhğınızı şaşkınlıkla dı- zelere kaptırırsınız, ayaklannız yerden kesılır, Dağ- larca sızı alıp bır değışık uzaya goturur • Dağlarca'yı şıırınden bılırdım, kendısını 196O'lı yıl- ların başında tanıdım, demek kı bu buyuk dostlu- ğun kırk yılı aşkın bır kıdemı var Anadolu Aydınlanması nasıl ummetı Muhammet coğrafyasında tek ıse Dağlarca da dunyada bır ta- nedır Turk Aydınlanma Devrımı'nın şıırde en buyuk urunudur o Pekı, bu şaır çocukluğunda nasıl yetıştı'? Han- gı duygularia beslendı9 1972'de Ibrahim Kutluk'un evınde Cemal Sü- reya, Tahsin Saraç, Cengiz Bektaş ıle Dağlar- ca arasında sorulu yanıtlı bır konuşma uç gece su- rerken şaıre ılgınç bır soru yoneltılır "- Kurtuluş Savaşı 'nın başlaması sızın çocukluk yıllarınıza rastlıyor, o sıralarda çevrenızde, bu sa- vaş ıçın edındığınız ızlenımler ve onun sızın çocuk duşuncelennızde yerı ne olmuştur?" Dağlarca'nın yanıtı "- Bu savaşın bılıncını, halkımızın kurtuluşuna yö- nelık bulunduğunu, nedense, nasılsa lyıce sındır- mışlerdı bıze Ben ılkokul bınncı sınıfta, belkı de daha once- lerı bu savaşa katıldım " Nasıl katılmış Ulusal Kurtuluş Savaşı na kuçuk Fazıl Husnu? "- Konya 'nın en uzak semtınde, bır kaldınmın dı- bınde yere gırmış, toprağa gomulmuş, toprakla bır yuzeye gelmış bır haç vardı Ben her gun Konya'nın bırucundan oburucu- na gıderek bunu uç kez çığnerdım Böylece uzak- takı askertere yardım ettığımı sanırdım. Bu yaptı- ğım şeyın bıraz ayıp olduğunu sezerek belkı de, yalnız bende kalmasının daha etkılı olacağını du- şunerek, kımseye soylemek ıstemezdım Annem okuldan neden geç geldığımı sorardı Dıyemez- dım " 6-7 yaşında bır çocuğun ruhsal dırencı Ulusal Kur- tuluş Savaşı'nın nasıl bır mucıze olduğunu vurgu- luyor ama asıl çarpıcı olan emperyalızme karşı za- fenn ertesınde Mustafa Kemal ın başlattığı 1923 AydınlanmaDevnmfdır "duşman"\yenılgıyeuğrat- tıktan sonra "duşman"\n ınsanlık felsefesını be- nımsemenın mantığını çozemeyen hıç kımse Ata- turk'u algılayamaz • Fazıl Husnu, bu ınsanlık felsefesını şu dızelerıy- le şıırleştırıyor "Kardeş olduğumuzu, kardeş olduğumuzu, Buğday yeşerırken Hayvanlardan daha yalnız, Neden anlamamışız, Soylemış ağaçlar sabaha dek Kardeş olduğumuzu, kardeş olduğumuzu, Ilk karanlığından ben yeryuzunun Kadenmızken aynı yıldız, Nıye anlamamışız, Bakmışız bakmışız da göklere 1 ?" • Kım derdı kı 21 'ıncı yuzyılın başında, emperya- lızmın petrol kralları yenı bır Haçîı sefen açabıle- cek kadar kardeş olduğumuzu unutabılsınler' 7 İSTANBUL CUMHURİYET OKURLARI 2004 Yaz Buluşması... Konuşmacı sn. ilhan SELÇUK Konuklarımız gazetemiz yazarları "SEN CELMEZSEN BİR EKSİĞİZ" Tarıh 11 Hazıran 2004 Saat 20 00 Yer Istanbul Şehır Restoran Sahılyolu No 40/1 Cankurtaran/ISTANBUL Istanbul Tel: 0 532 302 99 22 - 0 542 652 15 00 - 0 532 550 89 37 Trakya Tel- 0 532 568 78 98 - 0 282 260 11 66 NOT: Bu ay geleneksel kahvaltımızın yenne yemek yapıyoruz. Lutfen rezervasyon yaptınnız. DAVETİYE SATIŞ NOKTALARI: Cumhunyet Krtap Kulubu - Taksım Bağdat Caddesı No: 251/3 Goztepe CUMOK'LAR "BUSH'A DA NATO'YA DA HAYIR" DİYOR P1YANO OĞRETMEN1 HYL PAMİR Başvuru ıçın (0216) 336 54 64 IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII İ S T A N B U L B Ü Y Ü K Ş E H İ R B E L E D İ Y E S İ GEBZE 1. İCRA MUDURLÜGÜ'NDEN TAVZİH K4RARI DosvaNo 200:22^4Tal Cumhun>et gazetesının 24 05 2004 tanh ve 28719 sa- vılı nushasında vavımlanan gavnmenkul satış ılanının gavrımenkulun kıvmetı lcra Tetkık Mercu Hakımlı- ğı nce 20 160 000 000 -TL değer takdır edılımştır. şek- lınde vavımlanması gerekırken sehven bıhrkışı tarafın- dan v enlen raporda 43 20 000 000 -TL değer takdtr edıl- mıştır ^eUınde vazılmış olup soz konusu ıbarenın tcra Tetkık \ıercıı Hakımlıgı nce 20 160 000 000-TL değer takdır edılmıştır şeklınde tavzıhan duzeltılerek vayınla- nıp ılanına karar venlmıştır 26 05 2004 Basuı 26246