19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZİRAN 2004 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA lliJvt^FiM \_JİVJJ. [email protected] 13 Geçinmek için 5 asgari ücret • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-Iş Araştırma Merkezi'nin hesaplamalanna göre 4 kişılik bır ailenin açlık sının 474 milyon lira, yoksulluk sının ise 1 milyar 442 milyon lira olarak belirlendi. Açıklamada, insanca yaşamak içın 5 asgari ücret gerektiğıne dikkat çekilerek günlük 48 milyon liralık yoksulluk sınınna karşın asgari iicretın günlük 20 milyon lirada kaldığı belirtildi. Yılda 76.6 bm • ANKARA (AA>- Türkiye'de 2003 yılında 76 bin 668 iş kazası ve 440 meslek hastalığı meydana geldi. 1596 sigortalı, iş kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli işgöremezlik durumuna düştü ve 811 sigortalı öldü. Türkiye'de iş kazası ve meslek hastalığı olaylannda bir önceki yıla göre yüzde 4, ölüm olaylannda ise yüzde 12 oranında azalma meydana geldi. Marketlere ambulans zorunluluğu • ANKARA (ANKA)- Türk Standartlan Enstitüsü (TSE) lıipennarketlere de standart getirdi. Buna göre TSE'li olmak isteyen hipermarketler ilkyardım dolaplan, ilkyardım eğitimi almış en az bir personel bulunduracak ve müşterilerin rahatsızlanmasına karşı özel ambulans hizmeti veren bir fırma ile sözleşme yapacak. Dünya Bankası'na göre Türkiye'de 10.3 milyon yoksuldan 4.5'i sigortasız i kişiden biri yoksulANKARA (AA) - Dünya Bankası'na göre. Türkiye'de 10 milyon 300 bin yoksul bu- lunurken bunlann 5.8 milyo- nu yeşil kartlı, 4.5 milyonu ise hem yoksul hem de sigor- tasız. Bu arada kuruluş, genel sağlık sigortası için yüzde 12.5 oranında prim kesilme- sini öneriyor. Dünya Bankası 'nca hazır- lanan "Türkiye'de Genel Sağhk Sigortasına Hazırhk" konulu raporda, ülkede bu alanda yaşanan gelişmeler ile alternatif çözüm önerileri or- taya konuldu. Türkiye'de si- gortalı olmayanlann sayısı- na dair tahmin kargaşası bu- lunduğu öne sürülen rapor- da, bu konuda 2 ile 22.2 mil- yon arasında rakamlar konu- şuldugu, SSK'li adedi için de 20 ile 30 milyon arasında tah- • Raporda genel sağhk sigortası için devletin, sadece yoksullar adına hane başına asgari ücretin yüzde 12.5'i kadar prim ödemesi önerildi. Halen sigortalı olanlardan ise sigortalanabilir gelirin yüzde 12.5'i oranında prim kesilmesi gerektiği ifade edildi. minler yapıldığı belirtildi. Halen geçerli olan yeşil kart sayısıyla ilgili olarak da 2 ile 11 milyon arasında de- ğişen rakamlar telaffiız edil- diği kaydedilen raporda, DPT ve Ulusal Sağlık Hesap- lan Araştırmasfndan alınan bilgiler ışığında şu değerlen- dirmeleryapıldı: • Türkiye'de 1992'denbe- ri 12 milyonu onaylanan top- lam 15 milyondan fazla yeşil kart başvurusu yapılmıştır. Yeşil kart, sadece 1 yıl için geçerlidir. Her yıl verilen ye- ni yeşil kart sayısı 1 ile 1.4 milyon arasında değişmekte- dir. Yeşil kart yenileme baş- vurulanyla ilgili veri ise bu- lunmamaktadır. • Sigortalı olmayanlann sayısı 20.9 milyon olarak tah- min edilmektedir. Bu rakam sağlık sigortası olmayan yok- sullan ve yoksul olmayanla- n kapsamaktadır. • Yoksul sayısınm 10.3 milyon olduğu tahmin edili- yor. 5.8 milyon yoksulun ye- şil kartı vardır. Kalan 4.5 mil- yon kişi ise yoksul ve sigor- tasızdır. t/ Mali sürdürülebilirlik tahmininde SSK sigortalıla- nnın sayısı 23.02 milyon, Bağ-Kur sigortalılannın 9.15 milyon, Emekli Sandığı si- gortalılannın 10.7 milyon, yeşil kart sahiplerinin 5.8 milyon, sigortası olmayanla- nn ise 20.9 milyon olarak alındı. Dünya Bankası raporunda, tüm kamu fonlarının (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı ve Yeşil Kart) Genel Sağlık Si- gortası Fonu altında toplan- ması teklif edildi. Onerfler Dünya Bankası raporun- da, genel sağlık sigortası ge- lir önerisi ile sistemin yıllar itibanyla ekonomik faturası da ortaya konuldu. Raporda, genel sağlık si- gortası primleri konusunda şu önerilerde bulunuldu: • Devlet, sadece yoksul- lar aduıa hane başına asgan ücretin yüzde 12.5'i kadar sağlık sigortası pnmi öde- yecek. • Yoksul olmayan sigor- tasızlar, hane başına sigorta- lanabilir gelirin yüzde 12.5'i kadar sağlık sigortası primi ödeyecek. • Halen sigortalı olanla- nn tamamı, hane başına si- gortalanabilir gelirin yüzde 12.5'i kadar sağlık sigortası primi ödeyecek. Rapora göre, mevcut du- rum devam ederse Türki- ye'de 2005 yılmda yaklaşık 20 katriryon, 2011 'de 20 kat- rilyonun biraz üzerinde, 2015'te de yaklaşık 40 kat- rilyon lira genel sağlık har- camasında bulunulacak. Bu rakam 2021 'de 60 katrilyo- na, 2025 'te ise 80 katrilyon liraya çıkacak. ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Grup kalkındırma hamlesinde yıl sonuna kadar 10 ilde 10 üretim noktası oluşturacak Dizayn'dan Anadolu'ya fabrikalar BAŞAKSEZEN MERStN - Dızayn Grup, "Ana- dolu Üretim NoktalarT projesi kapsamında yıl sonuna kadar 10 il- de 10 fabrika açacak. 1987 yılmda kurulanve 1992 yı- lından beri yerden ısıtma borulan ve bina içi temiz ısı borulan üreten Dizayn Grup, Anadolu'nun kalkın- masına model oluş- turmayı hedeflediğı projenin startını Mersin'de verdi. Açılışta yaptığı konuşmada, bir pro- jenin başanlı olabil- mesi için teknoloji, pazar ve marka gü- cü, kurumsal kültür ve özkaynağın ge- rekli olduğunu belir- • Anadolu'nun kalkınmasına model oluşturacak projede Mersin'deki fabrikayı Gaziantep ve Çorum'da üretim noktalan takip ten Dizayn Grup Yönetim Kurulu Başkaru Ibrahim Mirmahmutoğul- lan. "Şu ana kadar bu modetin be- nimsenmemesi Anadolu'daki po- tansiyeliıı kavranmamasından kay- naldamyor" dedi. Türkiye'nin tek- nolojisini geliştiren bir ülke olma- masının gelecek yıllarda ülkemizi dünya pazarlannın dışına iteceğini söyleyen Mirmahmutoğullan, "Biz teknoloji üreten ve ürettiği kn<m hovv'ıpazarlavan birfirmavız.Ana- dolıTda geliştirdiğiıniz en son tekno- lojiyi kullanacağız. Yani Anado- hı'ya teknolojimizi taşryoruz" diye konuştu. Bu projenin Anadolu'yu çok faz- la heyecanlandırdığını belirten Mirmahmutoğullan, "ÖrneğinEr- zurum'da da yaönm planlıyoruz. Orada bir tane bile fabrika yok. Teknok>jinin, kat- ma değeri yüksek ürün üreten bir fabri- ka açılacak olması halka moraJ veriyor" dedi. Türkiye'de denge- siz bir sanayi büyü- bulunduğunu Bi- edecek. — — — — — mesı belirten Mirmahmutoğullan, zini üretim yapüğunız ürünler ha- cünü olduğundan nakiiyesi çok ma- Byetlkiir. Bu nedenle pazann içinde. yani yerinde üretilniesi daha akılb- cadır. Bu proje Anadoiu'nun kai- kmmasına katkı sağlayacağı kadar Dizayn Grup'un da hıziı geüşimi için de çok büyük önem taşımakta- dır" dedi. Mersin'den sonra sırada Gazian- tep ve Çorum fabrikalannın bulun- duğunu söyleyen Mirmahmutoğul- lan, "Eyfül sonunda Mardin, ekim ayı içerisinde Srvas fabrikalan üre- time başlayacak. Yıl sonuna kadar sırasryla tzmir, Ordu, Van, AntaJya ve Erzurum fabrikalan devreye gi- recek" dedi. DÜNYA EKONOMÎSİNE BAKIŞ / ERGtN YILDIZOĞLU Irak'ın işgaliyle birlikte, Ortado- ğu jeopolitiği, üç farklı ama birbi- ri içine geçmiş projenin çarpışma- ya başlamasıyla oluşan bir bur- gaca takıldı. Tasanmcılanna "mü- kemmel bir duruma" ulaşmayı vaat ettiği için, bu özelliklerinde dolayı, bu projelere aslında "fan- tezi" demek daha doğru olur. "Büyük Ortadoğu Projesi", 100 yıllık egemenlik, hatta bir impara- torluk vaat ediyor. "Büyûk Israil Projesi", Filistin sorununu çöz- meden kalıcı güvenlik vaat ediyor. "Büyük Kürdistan Projesi" bü- yük bir ülke ve devlet vaat ediyor. Olanaksızlıklar yumağı "Büyük Ortadoğu Projesi", enerji kaynakları üzerinde deneti- mi, bölge ülkelerinin "piyasa eko- nomisine" açılarak tüketimin, ya- irımlann canlandırılması, ulusla- farası mali sermayenin değerlen- mesine uygun bir biçimde dönüş- türülmesini hedefliyor. Irak sava- şı bu sürecin ilk adımıydı ama bu- •ada, fantezi hızla müstehcenliğe dönüştü; ABD'nin de BOP'nin al- sndan tek başına kalkamayacağı nanıtlandı. Şimdi, Bush yönetimi, 3irleşmiş Milletler'i, Avrupa Birli- ği'ni ve NATO'yu devreye sokma- ,a çalışıyor. BM'in, AB'nin devre- ye girmesiyle, ister istemez Al- •nanya, Fransa gibi büyük devlet- erin ağırlığı artıyor, BOP giderek "ortak" bir projeye dönüşüyor. 'JATO devreye girmeye başlarsa ûu dönüşüm hızlanacak. Diğertaraftan, ABD'de, başlan- çıçta, BOP'yi sürdüren "neo- :on" ekibin siyasi gücü zayıflıyor. 5u ekip Filistin sorununu BOP'ye »atmıyor, Israil'in çıkarlarına/ gü- »enliğine, özellikle öncelik veri- »rdu. ABD dış politika çevrelerin- de Avrupa'yla işbirliği, Arap ka- nuoyunun duyarlıklannı dikkate 2ma, Filistin - Israil sorununda •dengeli davranma" eğilimi güç- ^nirken, muhafazakâr kesimde terail'e yönelik eleştiriler sertleşi- •pr. (J. Raimando, "The Stab in ve Back?" - Israil Kürt kartını oy- i-jyor. ABD iki ateş arasında kalı- pr, Antiwar, 24/06) Böylece, Israil-Filistin sorunu Oıtadoğu, Üç Fantezi ve Arap ülkelerinin yönetici sınıf- lannın tercihleri// etkileri BOP'nin kapsamına girmeye başlıyor. Su- riye ve Iran bağlamında bir rejim değişikliği olasılığı BOP'nin ufku- nun dışına çıkıyor. NATO ve AB aday üyeliğinden dolayı Türki- ye'nin "görevleri" ve jeostratejik önemi artıyor Doğal olarak, bu gelişmeler, Irak, Suriye, Iran gibi büyük dev- letlerin parçalanarak tehdit ol- maktan çıkanlması, boru hattı yo- luyla Musul petrolüne, Lübnan ve Irak'taki suya ulaşılmasına, Filis- tin sorununu "çözmeden" kalıcı bir güvenlik sağlanmasına ilişkin "Büyük Israil Projesi"yle çelişiyor. Üste- lik, Israil'in, Irak'ın bölün- mesi yönünde- ki çabaları, "BKP'ne (ör- neğin, J. Ariel -Editör-, S. Dror - Israil Savunma Ba- kanlığı Sözcüsü - "The Mirage of United Irak", Maariv, 25/06) ver- diği destek, onu, hem BOP'yi iz- leyen güçlerle (ABD ve AB) hem de bölgedeki en önemli ikinci stratejik müttefiki Türkiye ile çeliş- ki içine sokuyor. Üstelik, peşmer- gelerden, "IV. Kuşak Savaşlan" bağlamında kullanılabilecek güç- ler inşa ettiğine ilişkin haberler (Hersh, New Yorker), Israil'i, Su- riye, Iran'ın yanı sıra ABD'nin Irak'taki hesaplan ve Türkiye açı- sından da bir istikrarsızlık, hatta tehdit unsuru olarak algılanacağı, Kürtler aleyhine tercih yapmaya zorlanacağı bir noktaya itiyor. "Büyük Kürdistan Projesi" (öm: Ardişir Raşidi-Kalhur - Kur- dish American Education Society Başkanı- Kurdish Media, 24/04) ise Israil ve aslında bir bölge dev- leti olmayan ABD dışındaki tüm diğer bölge ülkelerinin varlıklany- la çelişen bir proje. Bu yüzden, BOP bölge düzeninde açmaya başladığı gedikten geçerek ilerle- meye çalışıyor. Ancak, BOP dö- nüştükçe bu gedik daralacak. BM karannın, Kürtlerin otonomi hak- kını içeren Irak Geçici Yönetim Yasası'nı tanımaması (yarattığı düş kırıklığı için: Nesrin Bervva- ri, - Wall Street Journal, 24/04), bu daralmanın başladığını göste- riyor. Dahası, bu projenin arkasın- da biıieşik bir liderlik yok. Bremer ve Brahimi bile KDP'yi ve KYB'ni Kürtlerin temsilcisi olarak değil, iki Iraklı grup olarak görüyor, bir Ge- çici Konsey üyesinin yardımcısı- nın dediği gibi (Bilal Ahmad, Kur- dish Media, 24/06), böylece bö- lünmeyi sürdürmeye dikkat edi- yor. Şimdi, "Büyük Kür- distan Proje- si" bir yana, ABD'nin Şiiler ve Sünnilerle uzlaşma çaba- ları, Irak Kürtle- rinin otonomi projesini bile tehlikeye atıyor. 50 Hazlran'dan sonra 30 Haziran'da, böyle birzemin- de gerçekleşecek "devri-teslim- den" sonra, Irak'ta yönetim 150.000'den fazla askerle ve dün- yadaki en büyük askeri üssüyle varlığını koruyacak olan ABD adı- na Büyükelçi John Negropon- te'de olacak. Emektar bir CIA aja- nı olan Alawi'nin, ABD'nin Irak'ta- ki varlığını savunmasından (New York Times, 04/06) BM görüş- meleri sırasında, ABD askeri ope- rasyonlannda yetkinin Irak yöne- timine verilmesine ilişkin öneriye karşı çıkması da zaten, başba- kanlığının bir "paravana" olaca- ğını göstermiyor mu? Devri-teslimden sonra Irak'ta yaşanabilecek gelişmelerin bazı ipuçları geçen hafta kendilerini gösterdiler: Hersh'in Israil'in Ku- zey Irak'taki varlığıyla ilgili yazısı, Irak'ta direnişçilerin geniş çaplı, eşgüdümlü ve kanlı saldınsı, Ala- vvi'nin sıkıyönetim ilan etme teh- didi, yeni Irak "kuklalarının" NA- TO'yu resmen davet etmeleri, ABD'nin Irak'taki askerlerinin sa- yısını daha da arttırmaya hazırian- dığına ilişkin haberler?.. Irak hal- kının (Kürt, Sünni ve Şii Arap, Türkmen) birbirinden kötü iki ola- sılık arasında sıkıştığını gösteri- yor. Birinci olasılık, "gevşekfede- rasyondan" iç savaşa, karşılıklı "etnik temizliğe" açılan Irak'ın parçalanması sürecine ilişkin. İkinci olasılıktaysa kanlı bir direni- şe ve gittikçe daha baskıcı yön- temlere başvuracak terörist bir yönetim var. Adaylar da hazır. Negroponte'nin uzmanlık alanı 1980'lerde Latin Amerika'da as- keri diktatörlüklere karşı akıl ho- calığı (ölüm tugaylan kurmak da dahil) (Washington Post 21/06). Alavvi de 1970'lerde Baas Parti- si'nin istihbarat örgütünün, özel- likle de Avrupa'daki muhalifierine yönelik "sert" tutumuyla, 1990'larda Irak içindeki terörist saldırılardaki rolüyle biliniyor. (WSWS, 17/04, Ignatius, Was- hington Post, 25/06) Irak'ın bütünlüğünün korun- ması, istikrarın sağlanabilmesi için "koalisyon" güçleriyle işbir- liği yapan Iraklıklann sayısınm gi- derek artması, bunun için de can güvenliği sorununun, Irak altya- pı hizmetlerinin hızla iyileşmesi gerekiyor, SSCB dış istihbarat ör- gütünü başkanı, Ortadoğu uz- manı, eski dışişleri bakanı Yev- geni Primakov'a göre bugün bu koşullar yok (The National Inte- rest, 23/04). Öyleyse geriye, güçlü, baskıcı bir yönetimden başka seçenek kalmıyor. Ne ki, bu arada, gittikçe artan sayıda Iraklı direnişe katılıyor; direniş, muhafazakâr Ingilizgazetesi Da- ity Telegraph'ın ("The sophisti- cated Baathist war game", 25/06), ABD Savunma Bakan Yardımcısı Aımrtage'ın dahi hay- ranlığını kazanacak bir beceri sergiliyor (Washington Post, 26/04), direnişi yöneten, eski Irak ordusu generalleri de kendilerin- de, yabancı gazetecilere rande- vu verip görüşme yapacak cesa- reti bulabiliyorlar. (A. L. Grange, Asia Times, 25/06) 10 bin kişiye iş 5 yıl içerisinde Anadolu'da her fabrika için 7-10 milyon Euro arası, toplamda 10 fabrika için ise 70-100 milyon Euro arası yaünnı öngörcn Dizayn Grup, bu proje kapsamında dolayfa olarak 10 bin Itişiye istihdam sağlavacak. Mersin fabrikasuıı Gaziantep ve Çorum fabrikalannın takip edeceği açıklandı. Anadolu projesi dışında, yurtdışı projelerine de devam eden Dizayn Grup, Azerba\can'da 3 yıl içinde tamamlamayı bedefkdiği 15 mihon dolartak \aünm kapsamuıda 400 kişiye istihdam sağlamayı planlı>or. Katılımsız Olmuyor! Bu ayın ortalannda yapılan Avrupa Birliği Parlamentosu-ABP seçimleri, yoğun bir biçimde demokrasi sorunu tartışmalanna yol açacak sonuçlar verdi. Sonuçlardan birincisi ve daha önemlisi, seçime katılma ora- nının olağanüstü düşüklüğüdür. Ikincisi de siyaset yelpazesinin iki ucunda yer alan partilerin ve özellikle bağımsızlann, merke- zin hemen solunda ve sağında yer alan büyük partilere göre, se- çimlerden güçlenerek çıkmış olmalandır. AB Pariamento seçimlerinde katılım oranı, 25 ülkenin ortala- ması olarak yüzde 45 dolayında kaldı. Avrupa seçmeni sandık başına gitmedi. Seçim sonuçlannın asıl kaygı verici ya da uya- ncı bulunan tarafı budur. Bu olgu başlı başına bir demokrasrye ne oluyor sorusunun sorulmasına ve de yoğun bir biçimde tar- tışılmasına neden oluyor. Seçime katılma oranının azlığı geneldir; bu bakımdan, AB'ye yeni katılan üye ülkelerle kendilerine eski demokrasi denilen ül- keler arasında büyük bir fark bulunmuyor. Bu nedenle de alınan sonuçlar, çağdaş demokrasinin beşiği olan Avrupa'da, seç- menin seçime, giderek siyasete sırt çevirmesi biçiminde yo- rumlanıyor. Seçmen, neyin öcünü alıyor sorusuna yanıt aranıyor. Ek olarak, AB seçimlerinde, bağımsızlann ve diğer uç partile- rin eskiye göre daha başanlı olmalan, demokrasinin nrteliği ko- nusunu gündeme getiriyor. Bu sonucun alınmasında, parlamen- tosu, kurullan ve bürokrasisiyle AB konusundaki olumsuzluklar sıralanıyor. özellikle de AB sürecinin, siyaseti seçmenden uzak- laştıracağı kanısı doğuyor. Ancak bunlarla da yetinilmiyor; de- mokrasi-seçmen ilişkisi sorununun çok daha derin nedenlerinin olabileceği üzerinde duruluyor özellikle, Almanya, Ingiltere, Fransa ve Italya gibi biriiğin bü- yük ülkelerinde, iktidar partilerinin büyük oranda oy kaybına uğ- ramış olmalan, yoğun bir biçimde tartışmaya açılıyor. Bu ülke- lerin siyasi partilerinin yönetimleri, partilerini ve siyaset yapma biçimlerini, günümüzün, öznel ve nesnel gelişmeleri çerçevesin- de mercek altına alıyor. Tüm AB ülkelerinde, siyasi partilerin, da- ha etkin işlemesi ve toplumun sorunlannın çözümüne daha doğ- ru yanıt vermesi için neler yapılması gerektiği siyaset gündemi- nin birinci sırasında yer alıyor. • • • Son yıllarda, gerek üretim yapısında yaşanan büyük dönüşüm- ler, gerekse düşünce düzeyindeki değişimlerin siyasi parti yapı- lan üzerindeki etkileri veri alınarak öznel çözümler üzerinde du- ruluyor. Üretim sürecine beyin gücüyle katılanların sayısınm art- mış olması; ışsizlik, yani üretıme katılamayanların durumu; sorunlanna tekil çözümler isteyenlerin sayılannın çokluğu vb. ye- ni siyasal açılımlan zoriuyor. Köklü değişimlere ayak uydurmak isteyen partiler, daha se- çimlerin sonuçlan kesinleşirken harekete geçmiş bulunuyor. Par- ti yönetimleri, soruna, hiçbir biçimde, bizim yaptığımız doğru- dur anlayışıyla yaklaşmıyor; öncelikle kendilerini sorguluyor. İlk olarak, parti içinde, egemen kılmış olduklan hoşgörü ve dostluk ortamının sağladığı olanağı sonuna kadar kullanıyor; tam bir kendine güvenle her konuda yeni önerileri özümseyecek de- mokratik iç işleyiş süreçlerini tam olarak çalıştınyor. Kurullann ve örgütlerin tam katılımı sağlanarak günlerce süren tartışma- laria, partiler, seçimler sırasında nerelerde, neden ve nasıl, ba- şanlı ya da başarısız olduklannı araştınyor; eksiklerini saptama- ya uğraşıyor; sonra da kendi iç dinamiklerini harekete geçirerek partilerini yeniden yapılandırma projeleri üzerinde zihin yoruyor; birlikte neler yapabiliriz sorusuna yanıt anyor. Bu aşamadan sonra da sıranın, ilgili toplum kesimlerinin gö- rüşlerinin düzenli olarak alınması ve yine, birlikte neler yapa- biliriz sorusuna somut yanıtlar bulunmasının yollannın araştınl- masına gelmesi gerektiği belirtiliyor. Avnjpa partileri, değişime öncülük etmelerinin, kendileri için ne kadar yaşamsal olduğunun bilinciyle, bugünlerde, büyük bir fırtına sonrasının toparianma çabalanyla çırpınıyor. Çözümü, ke- sinlikle siyasal katılımın daha da artınlmasına dayandınyor, bu- nun kaçınılmazlığını, deneyimleriyle biliyor. Bu amaçla, karşılık- lı görüş alışverişini egemen kılıyor; birbirini suçlama yerine hoş- görüyü ilke ediniyoriar. Eskisiyle, yenisiyle, AB üyesi ülkelerin partilileri, üyeleri, milletvekilleri ve yöneticileri, politika üretimine katılımı duyumsamanın ortak tadıyla davranıyor; partilerini iktkJara taşımanın karariılığıyla çalışıyor. Böyle olunca da par- tililer, Aziz Nesin'in bir öyküsünde konu ettiği gibi, "bir çuvala doldurulmuş kediler gibi birbirierini yemiyorlar." Sonuç olarak, demokrasinin, öncelikle, başta kendi üyeleri ol- mak üzere, insan onurunu, özgüriüğünü, eşitliğini ve de katılı- mını esas alarak güçlenecek siyasal partilerin eliyie sağlıklı bir gelişme göstereceğine kesin gözüyle bakılıyor. [email protected] İSTANBUL 10. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI Dosya No. 2003 74" Ortaklığın gıdenlmesıne ılışkın. aşağıda tapu kaydı. kıymeti. satış gün ve saatı önemli özellikleri ile satış şartlan behrtılen. Is- tanbul, Emmönü. Kazganısadi Mahallesi'nde Türkeli Caddesi'nde kâin 192 pafta. 1178 ada, 2" parsel sayıh 265 00 m2 mıktarlı taşınmazın tamamı. Istanbul 10 lcra Müdürlüğü'nde izalei şüyu \e açık arttırma suretiyle satılarak paraya çe\Tİlecektır. İİK. 127 M4 göre saüş ilanının tebliği: Adreslen tapuda kayıtlı olmayan alakadarlara. göndenlen tebligatlann tebliğ imkânsızlığı halınde ışbu satış ılanı tebliğ yerine kaim olmak üzere ılanen tebliğ olunur. Tapu kaydı: Eminönü Tapu Sıeıl Müdürlüğü'nün 16.12.2003 tarih ve B021TKG4344701 6371 yev. sayılı yazısına göre Emi- nönii ilçesi. Kazganısadi Mahallesı. Türkeli Caddesi'nde kâin 192 pafta, 1178 ada. 2 7 parsel sayılı, 265.00 mİ miktarlı arsa nite- liğindeki taşınmaz malın 8 16 hissesı Hediye Nevin Sezer. 8 16 hissesi Transal Motorlu .-\raçlar Sanayi \e Ticaret Anonim Şirketi adlanna kayıtlı olup kaydında 15.7.1993 tarih \e 2935 ye\Tniye ile Hediye Nevin Sezer"den Mustafa Ferdi Altuner'e intikal ede- cek hıssesıne işlenmış hacız şerhi mevcutrur ifadesı ver almaktadır. İmar durumu: Emmönü ılçesı Beledi>e Başkanlığı Imar Müdürlüğü Durum Bürosu'nun 3112 2003 tarih ve 59 sayılı yazısın- da Eminönü. Kazganısadi Mahallesı. 192 pafta, 1178 ada. 2" 1 parsel sayılı yenn bır kısmımn ıptal edılen 1 500 ölçeklı ımar plan- lannda çocuk bahçesinde kaldığı, koruma kurulu karan ile "tanhı ve kentsel SİT alanı" olarak ilan edıien bölgede olduğundan Istanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabıat Yarlıklannı Koruma Kurulu Karan ile geçiş dönemi yapılanma koşullan çerçevesinde l.A maddesi kapsamında beledıye tarafından değerlendirileceğı. koruma kurulundan karar alınmadan imar durumu tanzim edileme- yeceği belirtılmıştır Halihazır durumu: Satışa konu taşınmaz. Emmönü ılçesı, Nışanca Mahallesı, Türkeli Caddesf nde ver alan 125 kapı No'lu yerdır. Yapılan ıncelemede. taşınmazın giriş kat + 4 normal kat T çekme kat olmak üzere 6 katlı bıtışık nızamlı kâgır görünümlü bina olduğu, bıtışiğinde sol cephede otopark. sağ cephede otel bulunduğu, taşınmazın halihazırda boş olduğu. kat alanının çekme kat dışmda yaklaşık 105 m2. çekme kat da yaklaşık 60 m2 olup toplam ınşaat alanının yaklaşık 585 m2 oldu- ğu. binanın gıriş kapısının demir doğramalı, kat döşemelennin ahşap katlı, pencerelenn alûminyum doğramalı olduğu. arka kıs- mmda yaklaşık 160 m2 alanlı bahçesinin bulunduğu, binanın elektnk ve su tesisatının çalışmadığı, uzun süredir boş ve oldukça bakımsız durumda enkaz görünümünde olduğu gözlenmıştir. Muharamen kıymeti: Tamamına 150.000.000.000.-TL. kıvmet tak- dir edılmiştir. Saüşşartian: Yukandaaçık tapu kavdı. ımar ve halihazır durumu ve kıymeti behrtılen taşınmazın. 1. satışı 6 Ağus- tos 2004 Cuma günü saat 10.30'dan 10.45'e kadar Istanbul 10. lcra Müdürlüğü'nde açık arttırma suretiyle vapılacaktır. Bu arttır- mada tahmin edılen kjymetın yüzde 60'ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alaeaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ıhale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü bakı kalmak şartıv la, 2. satış 16 Ağustos 2004 Pazar- tesi günü aynı yer ve saatlerde ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttınna ilanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar kı arttırma bedelimn malın tahmin edılen kıymetınm yüzde 40'mı bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann top- lammdan fazla olması ve bundan başka paraya çevırme ve paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. a- .Arttırmaya ıştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetın ve alacağa mahsuben ıştirak edecekle- nn kendinden önceki sırada bulunan alacaklılann alacağının (muhammen bedelin yüzde 20'siyle sınırlı olarak) yüzde 20 si nispe- tınde pev akçesi (nakit memleket parası) veya bu miktar kadar mıllı bir bankanın "şartsız. kesin ve süresiz" teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Yabancı para kunında günlük değışımler olması ve 805 sayılı kanunun 1. maddesine göre "döviz" teminat olarak kabul edilmez. b- Satış, peşin para iledir, alıcı ıstedığinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebiiir. lhaleye itiraz vaki ol- ması halinde dahi (alacağına tekabül eden satış bedelını müşteri sıfatıyla ödemekte imtina suretiyle -alacağına- mahsuben ihale yapılmamış olması şartı hariç) satış bedeh nakden icra veznesıne yatınlır (md. 134 4). Tellaliye resmi. ihale pulu, tapu harç ve masraflan ile Katma Değer Vergisi f 150 m2'ye kadar olan net meskenlerde yüzde 1. mesken olmasına rağmen işyeri olarak kulla- nılmış dairelerde, metruk durumda olan binalarda, tarla, bina, han, otel v e arsalarda yüzde 18 olarak KDV müşteriden tahsıl edi- lır), tahJiye ve teslim giderleri öncelikle müşteri tarafından ödenir. Bınkmış emlak vergisi, cezalan ve ferileri ile tellaliye ve tapu satım harcı satış bedelinden müşteriye iade edılir. c- thaleye ıştirak edenlerin icra satış dosyası. tapu kaydı. şartname. ilan ve teb- ligatlan incelemek suretivle ıhaleye katıldığını kabul ettiği. satılacak taşınmazın tapu kavdında varsa taşınmazın bütünleyici par- çalannın (MK. md.684, 862), taşınmazın eklentilerinin (MY. Md.686, 862). hukuki semerelerinin (MK. md.879). taşınmazın bır- leştirilmesı durumunun (MK. md 859). 1IK. 128 md. göre taşınmaz mükellefiyetlennin (ıntifa hakkı MK. m.794. orurma hakkı MK. m.823, üst hakkı MK. m.834. kaynak hakkı MK. m.837. ırtifak haklan MK. m.838, kaydi hayatla ölünceye kadar bakma ak- dı BK. m.507| mükellefiyetleri nazara aldığı kabul edilir. d- Uygulamada rehin bedelinin ödenmesinde ve alacağa mahsuben sa- tışta ttK. 140, 151, 268. md. emredicı hükmüne rağmen sıra cetvelı düzenlenmemekte olduğundan. taşınmaz üzerinde hacız. ipo- tek. satış vaadi vesaır haklan olan ıleılılenn ihaleyi takip ederek satış tarihinden itibaren yedi gün içinde IİK. Md. 100. 151 ve 268. 4792 sayıh S.S. Kurumu K Md.21. 1479 sayılı Bağ-Kur K. Yasası md.17. 3065 sayıh'Katma D.V Kanunun 55. Amme Ala- cağının Tahsıh Hakkındakı Kanunu md.21. MK "766, 789, 777 2, 796 1 tfK. 83/C-2. 100. 142 1, 151. maddelerine göre sıra ve alacağm ashna yönelik şikâyet ve ıtıraz dava haklannı kullanmalan ve icra dosyasına dava açtıklanna daır derkenar ıbraz etmelen gerekır. e- Ipotek sahibı alacaklılarla diğer ılgililerın (*) bu gavnmenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan ıddialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içinde daıremize bıldırmelen lazımdır. Aksı takdırde haklan tapu sicili ile sabit ol- madıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. f- lhaleve katılıp daha sonra ihale bedelını yatırmamak suretiyle ihalenin feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefılleri. teklif ettıklen bedel ile son ıhale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca satış bedelını yatırması ıçın verilen 10. gün sonundan itibaren temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. Ihale farkı ve temer- rüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak. bu fark, varsa öncelikle teminat bedelınden alınacaktır. g- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daırede açık olup tebligat pul masrafı venldığı takdirde isteyen alıcı- ya bır örneği gönderilebilir. h- Satışa ıştirak edenlerin şartnamevı görmüş ve münderecatını kabul etmış sayılacakları. başkaca bılgi almak ibtevenlenn 2003 74" 1 esas sayılı dosya numarasıvla müdürlüğümüze başviırmalan ilan olunur. 07.05.2004 (*) tlgilıler tabırine inıfak hakkı sahıplen de dahıldır. Basın: 29353
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle