Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 MAYIS 2004 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GÖRÜŞLER
AÇI
MÜMTAZ SOYSAL
Rusya'yla Türkiye
YAHUT, Türkıye'yle Rusya.
Hangi uçtan bakarsanız bakın, birlikte neler yapıl-
mazki.
Son yıllardaki Türk dış politıkasının kusurlanndan
biri, Rusya boyutuna gereken önemin verilmemiş ol-
masıdır. Daha doğrusu, Rusya'nın dış ilişkilerindekı
özellıkler ile Turkiye'nin dıştaki güçlükleri arasında ge-
reken bağlantılann kurulamayışı ve bağlantılardan
gerekli sonuçların çıkarılamayışı.
Bu, elbette, aynı konuda hiçbır şey yapılmadığı an-
lamına gelmez. Ama, yapılanlar ve yapılmaya çalışı-
lanlar yeterlı midır? llişkilere gölge düşüren bazı so-
runlar olsa da, bunlann aşılması için gereken çaba-
lar tam olarak gösterilse sorunlann aşılması kolayla-
şabılirdi; bu olmadı.
Rusya. Çeçenistan'da çektiği sıkıntılardan Türkı-
ye'yı de sorumlu tuttu. Yıllardır kendı ıçınde Çeçen
kokenli insanlar da barındıran Türkiye'de, gerek bu
nüfus arasından, gerekse ülkedeki köktendincı un-
surlar ıçınden Çeçenıstan'daki aynlıkçı mücadeleye
omuz verenler, hatta katılanlar çıkmıştı; Ankara bun-
ları önlemek konusunda gerekenı yaptığına Mosko-
vaVı tam inandıramadı.
Ote yandan, Moskova da, Balkan ve Kıbrıs sorun-
lannda ûrtodoks dunyasıyla arasındaki eski yakın-
lıklarının etkısıni aşıp Ankara'nın kendisinden bekle-
dıği dostça ya da en azından hakça tutumlan gös-
termekte başarılı olamadı.
Oysa, bu sorunlann dışına çıkarak dünyaya daha
geniş açılardan bakılsa, böylesine kuşkulan aşıp
yenı yakınlıklar için elverişli noktalar bulunabilirdi.
örneğın, Avrupa Birlığı Türkiye'yi dışlamaya çalı-
şıyordu da Rusya'yı çok büyük bir sıcaklıkla bağrına
mı basmaktaydı? Her ıkı ülke de, zaman zaman "Av-
rvpalt" sayılsalar bıle, çoğu zaman bazılan birbırıne
haylı benzeyen çeşıtlı nedenlerle, Avrupa'nın tam
içinde sayılmıyorlardı.
Ama, aralanndakı benzerliklere, yakınlıklara, ta-
mamlayıcılıklara biraz daha özenle eğilseler, daha sı-
kı ilışkıler ve ortaklıklar sayesinde, Avrupa'yla bece-
rebıleceklerınden çok daha verimli ve doğru sonuç-
lara varabılirierdı.
örneğin, Orta Asya'ya ve Kafkaslar'a "arka bah-
çem" gözuyle bakan Rusya ıle aynı bölgelere koken
ve dil yakınlığı duyan Turkıye arasında yanşma ve ne-
redeyse çatışma havası mı olmalıydı? Yoksa aynı
bölgelerde dayanışma, ortaklaşma içinde olmanın
hem kendilerıne ve bölge insanlarına sağlayacağı
buyük yararlar mı vardı?
Ozellikle, Batı Avrupa'nın veAmerika'nın aynı yön-
dekı çabalarına karşı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Türkiye
ziyaretı öncesinde Ankara'ya yolladığı bildırilen
mesaj. büyük komşuyla ilişkilerı yenıden ısıtma ba-
kımından umut vericı bir işaret taşıyor.
Bu ışareti hafife almamak ve AB saplantısından
kurtulup bıraz da kuzeye bakmak, yalnız ticaret ve
ekonomi alanında değil, çok boyutlu değişik bir dış
politika konusunda da yeni ufuklar açabilir.
Konuşmalar ve Gerçekler
Ülkemizde de 1961 Anayasası'nm yürürlüğe girmesiyle Anayasa
Mahkemesi'ne parlamentodan üye seçilmesi dönemi başlamış ve bu karma
sistemden. on bir yıl süren bir uygulamadan sonra vazgeçilmiştir.
Sabİh KANADOGLU Yargıtay Onursal Cumhunyet Başsa\cısı
)TANTİK CAFE & BAR
RESTAURANT
HER SALI
CZÇİNİhi QÜNLÜQÜ
VE HER AKŞAM
CANLI HALK MUZİGİ
İSTIKLALCAD. BALOSOK NO.l KATJ
BEYOGLL
*rww.oUntikbaı.a>m Rezervasyon: 0 212 293 (6 İS ,
\ info€)oUntiVbar com 0 212 245 11 97 /
A
nayasa Mahke-
mesi Başkanı, si-
yasallaşma eleş-
tirüenm yanıtla-
yacağım önce-
den açıkladığı beklenen ko-
nuşmasını 26 Nısan 2004 gü-
nü Anayasa Mahkemesi'nin
(AYM) 42. kuruluş yıldönü-
mü törenıni açışında yaptı.
Sayın Başkan"a göre:
"AYM'ce çahşmalar sonucu
önerilen anayasa değişikliği.
konunun yeterince incetenme-
nıesi nedcnivle kimilerince
yanlış değerlendirilmiş.
TBMSl'ye üye seçimi konu-
sunda tanınan yetki nedeniy-
le AYM'nin siyasallaşacağı
kaygısı ifade edilmiştir.
TBMM'ye l'i Yüksek Öğre-
tim Kurumu. 1 "i Türkiye Ba-
rolar BirtiğTnce gösterflen 3 'er
aday arasından, 2'si de doğru-
dan Sayıştay üyeleri arasın-
dan obnak üzere 4 üye seçme
imkânı sağlannuştır. Bu olu-
şumu itibamla AYM'nin si-
yasallaşûğını söylemekne dün-
yadaki örnekleriyle ne de ger-
çeklerie bağdaşmaktadır. Bu-
gün yürürlükte olan şekliyle
Cumhurbaşkanı, AYM'nin
15 üyesüıden 4'ünü doğru-
dan, geri kalan 11 üyeyi de
gösterilen adaylar arasından
seçtiğine göre, gelecekte bir si-
yasi parti genel başkanının
Cumhurbaşkanı seçilmesi ha-
linde, AYM'nin daha az siya-
sallaşacağı söylenemezT
Sayın Başkan. bu son sap-
tamasında haklıdır. Ülkemız
bu deneyimi de yaşamıştır.
Kadrolaşma çabası altında ya-
pılmış olan seçımlerin ısabe-
tı hâlâ tartışılmakta % e kötü-
ye örnek olarak göstenlmek-
tedır.
Bir kötünün seçeneği. bir
başka kötü olamaz. 39. kuru-
luş yıldönümünde a\TU sapta-
mayı yapan Sayın Başkan. ça-
reyi AYM üyelerinin doğru-
dan yüksek yargı organlannın
genel kurullannca seçilme-
sinde bulmuştu.
Sayın Başkan'ın bu doğru
görüşünü değiştirmesının ve
siyasal etkısıni göz ardı ede-
rek TBMM tarafından
AYM'ye üye seçilmesinı sa-
vunmaya başlamasının gerek-
çesi nedir? Bu gerekçe. konuş-
mada açıklanmamıştır.
Seçılecek üye sayısının, top-
lam üyelenn 1 '4'ünden az ve
4'ten ıbaret olması. siyasal et-
kinin de olmayacağuırn gös-
tergesı değildir. Siyasallaşma
kaygı ve kuşkusu, mahkeme
yapılanmasında siyası etki bu-
lunması olasılığı ile ölçülür.
Bu olasılığın gerçekleşme-
sı de gerekmez.
Bir siyasi partınin tercıh
ederek seçtiği üye olarak ni-
telendirilmek yeterlidir.
AYM'ye TBMM tarafından
üye seçilmesi halınde. mah-
kemenin sıyasallaştığı kanısı
toplumda yerleşmeye başlaya-
cak ve gıderek genelleşecek-
tir. Bu tür kurumlarda ve özel-
likle AYM'lerde siyasal görü-
şü belli ve yansız olmadığı
anlaşılan bir üyenin dahi ver-
diği tahribatın örnekleri or-
tadadır.
Doğrudur. Avrupa'da AYM
üyelennın tamamının veya bir
kısmının parlamento tarafın-
dan seçilmesi. genele yakın bir
uygulamadır. Ancak bir baş-
ka doğru da. bu ülkelerdeki se-
çım yöntemi nedeniyle,
AYM'lerin siyasallaştığı yo-
lundaki eleştirilerin giderek
artmasıdır.
Ülkemizde de 1961 Ana-
yasası'nın yürürlüğe girmesiy-
le AYM'ye parlamentodan
üye seçilmesi dönemi başla-
mış ve bu karma sistemden.
on bir yıl süren bir uygula-
madan sonra vazgeçilmiştir.
Karma yöntemin ıkı büyük
sakıncası \ardır.
1- Parlamentoda tek parti
çoğunluğu yoksa. üye seçimi
partiler arası uzlaşmaya bağ-
lıdır. Bu uzlaşmanın ne süre-
de sağlanacağı belh olmadı-
ğı gibı, uzlaşma sürecinde üye
adaylannın kışiliklerinin yıp-
ranması kaçınılmazdır. Bu se-
çım yönteminden vazgeçil-
mesının tek nedenı. deneyin
iyi sonuç vermemesıdir.
2- Tek parti ıktidarlannda
ise. Türk demokratik hayatı-
nın onulmaz hastalığı olan
kadrolaşma arzusu ortaya çık-
maktadır. Ehliyet. bilgi, kişı-
lik ve deneyim önemsenme-
mekte. tercihler "Bizden ya
da değil'" ölçütüne göre ya-
pılmaktadır. Böyle bir seçı-
min, AYM'nin siyasallaşma-
sı tehlikesi yanında, saygınh-
ğını da zedeleyeceği açıktır
Sayuı Başkan. denenen ve
başansız kalan bir yöntemi
yeniden önerirken bu sakın-
calara hıç değinmemiştir.
Konuşmada hiç değinilme-
yen bir başka konu da. özeni-
len ve model olarak ahndığı
belırtılen Federal Alman Ana-
yasa Mahkemesı ıle Avrupa
İnsan Haklan Mahkemesi'nin
oluşumudur
Her ikı mahkemenin üyele-
nnin tamamı hukukçudur (Fe-
deral Alman Anayasası md.
94/' 1; FAYM Kanunu md. 2- 3;
İnsan Haklannı ve Ana Hür-
riyetlennı Koruma Sözleşme-
sı'-İHAS-md. 21/5).
Zamanlaması ve ıçeriğiyle
dikkat çeken söz konusu tas-
lak ise modele uygunluk bir
tarafa. hukukçu olmayan üye
adedıru arttırmaktadır.
Yüce Dıvan görevının
AYM'de kalmasının sakınca-
lanna ve bu görevin ısrarla
korunması çabalanna yönel-
tilen eleştınler de yanıtsız kal-
mıştır Yınelersek. Avrupa
modeli AYM'lerin hiçbirisi-
ne. başbakan ve bakanlan yar-
gılamak üzere "Yüce Drvan"
görevı venlmemıştır. Böyle
bir örnek yoktur.
Ülkemizde ise Yüce Divan
göre\ınin, içinde hukukçu ol-
mayan üyelerin bulunduğu.
çok sınırlı sayıda olarak ceza
hukukunda uzman hâkımle-
rın yer aldığı AYM'ye \enl-
mesı. ÎHAS'ın adil yargıla-
ma hakkını düzenleyen 6, hâ-
kımlık için gerekli koşullan
belırleyen 21 '5. maddelenne
ve kararlannın kesın olması
nedeniyle adı geçen sözleş-
menin 7 numaralı ekinin 2/1.
maddesine aykırıdır.
Bu yapıdaki bu- mahkeme-
nin 3'ü büyük olasılıkla hu-
kuk eğitımi almamış 4 üyesi-
nin, parlamento tarafından se-
çılerek siyasi etkilere açık ha-
le getirilmesinin veya bu yön-
de bir inanç doğmasına yol
açılmasının sakınca ve sıkın-
tılan yanıtsız bırakılacak ni-
telıkte sorular ve sorunlar de-
ğıldır.
Sayuı Başkan'ın suskunlu-
ğuna karşın. hukukçu olma-
yan Başkanvekili'nin açıkla-
malan medyada yer aldı.
Adı geçen. Yüce Dıvan yar-
gılamalarının özelliği oldu-
ğunu ve hukukı boyutunun
yanında siyasal, sosyal ve eko-
nomıkyönlerinin de bulundu-
ğunu belirttikten sonra ıfti-
harlaekledr "Benim bu eleş-
tirilere tek yanıtım. CA. ve
S.G.'nin y^argüandıklan Yü-
ce Divan karandu". Yüce Di-
van'da benim gibi ceza yargı-
cı ohnayanlarm bulunduğu-
nu savunuyorlar. Bu karar300
sayfadır. Ö kararuı her satın-
nı ben yazdım. Bu eleştirilere
karşüık cevabım. bu karar-
dır."
Bu yanıt. eleştınlerin ne ka-
dar haklı olduğunun. en açık
\ e kesın kanıtıdır. Hukuk eğı-
tımı almamış. hukuk nosyo-
nundan yoksun kişiler; ver-
diklen kararların başansırn.
ulaştığı sayfa adedi ıle ölçe-
bılırler.
Hukuk anıtı sandıklan bu
karann tamamını satır satır
yazdıklanndan bahisle ö\üne-
bilirler.
Oysakı. ceza yargılamasının
amacı maddı gerçeği bulmak-
tu-. Maddı gerçek ise ceza ve
ceza usul hukukunun genel
ilke ve kurallan ile kavram-
lannı uzmanlık derecesınde
bilen deneyımlı ceza hâkım-
leri tarafından bulunabilır.
Bu nitelıklen taşunayan ki-
şilenn oluşturduğu mahke-
melerden adıl yargılama bek-
lenemez.
Kanıtlann toplanması. tar-
tışılıp irdelenmesi ve yargıla-
nanlann hukukı durumlan-
nın değerlendinlmesi ancak bu
bılgı bırıkımı ve deneyimle
olanaklıdır.
Hukukı her sorunun oldu-
ğu gibı, ceza yargılamasının
da sadece hukuki boyutu \ar-
dır. Suçun oluşumu. unsurla-
n ve tıpıkliği sadece ceza hu-
kuku ilkeleri içerisinde de-
ğerlendirilebilir.
Siyasal. sosyal ve ekono-
mik boyutlar. suçu ışlediği
saptananlar hakkuıda kişısel
hafifletıci neden olmaktan
öteye gıdemezler.
Bir hukuk de\ letinde ılk ya-
pılması gereken, ceza yargı-
lamasını hukuk eğitimı alma-
mış kişilerin elinden kurtar-
maktır. Bu nedenle. Yüce Di-
van görevi. yargılama işlevi-
nin asıl sahibi Yargıtay'a bir
an önce verilmelidir
50
Klimada tech çözüm!Ingılızce'de teknolojı anlamına gelen ^^J
kelırrenın k.saltrrıasıdır
• Sessızçalışma
• LCD gostergelı, kablosuz uzaktan kumanda
• Hem soğutma. hem ısıtma ozellığı
• Guçlü nem alma
Çok avantaj!
Şimdi,
DemirDöküm Klimalar
başlayan fiyatlarla.
KDV dahil Montaj dahil" Hemen teslim
i
ı
• Belııtılen fıyat
7
000 Btu."! kapasrtelı cıtıaz ıçın geçerlıdır
• 5 metre bak - boru ve montaj hızmetlen tıyata dahıldır
Beiırtıien fıyat!ar tiiketıcıye tavstve edılen fıyatlardtr Kampan>ami2 Sanayı ,e " caret Bakanlığı nm 25 Ma/ıs 1994 tarıhı .e 94*2-3 no lu
teblığıne uygundur Bu kampan/a 31 Mayıs2004tarıtıınekadar9eçerlıa • »lyatara KDVdamidır
Taksıtlı fıyatlanmız ıçın bayıtenmıajen bılgı aötılırsıne Kampanyamız stoklar Tiüa sımrlıdır
<§«©KOÇBAMK bonuscard
Anlaşrnalı bavılenmızde taksıt ve Koçfırans hızlı kredı ınkânı
• DMÜR BOrU SEHV1S 6ARUİTKI
• Tûfmrrt «ı« HER «ÖŞESIKOE suvts ü
â
www.demirdokum.com.tr
Koç
t* SAJ*T OCHCT9U
Müşieri llotişira Mefkeıj
0 800 21133 33 Q> DemirDöküm
CUMHURtYET^TEN
OKURLARA
tBRAHEVl YILDIZ
Sonuçlar Sevindirici
YÖK Yasası TBMM'de kabul edildi.
550 sandalyelı Meclis'te yasaya 'evet' oyu ve-
ren AKP'Iİ mılletvekili sayısı 254'tü. 376 milletve-
kiline sahip AKP'nın 112 milletvekılı oylamaya ka-
tılmadı...
Yasanın TBMM'de oylanma öncesı ve sonrasın-
da tepkıler sürdü. Yurt çapındaki eylemlerde öne
çıkan söylem, 'hükümetın eğitimı dınselleştirme gı-
nşimı' şeklındeydı.
Imam hatip okullanndan mezun olanların herfa-
külteye girebilmesinın önü açılırken AKP'nin asıl ni-
yetinin liselerde kapsamlı din eğıtimini yaygınlaş-
tırmak olması da işin gerçek yüzünü ortaya koyu-
yordu.
Tüm gelışmelerı Cumhuriyet gazetesi, ayrıntıla-
rıylayansıttı.
Her cuma rehberlik sayfası
Gazetemız eğıtim alanında yaşananları haberleş-
tirirken öğrencılere ve velılere rehberlik etmeyi de
görev bıldi.
ÖSS ve LGS sınavına gırecek olan öğrencılere
yönelık, pazartesi günlerı verdığımız Sınava Doğ-
ru kitapçıklan büyük ilgi gördü.
Geçen hafta başladığımız ve sınavlara dek her
cuma gunü yayımlayacağımız Rehberlik Sayfası bu
alandakı tüm soruları da yanıtlamış olacak.
• • •
Her geçen gün yoksullaşan ülkemizde. yükse-
kokul bıtırse bile ış bulamayan gençler, gelecek kay-
gısıyla karşı karşıya.
Pazar günü manşet yaptığımız bir araştırma. bu
konudakı somut durumu ortaya koyuyordu.
Bu araştırmaya göre, bir dönem büyük çoğun-
luğun düşunmediği öğretmenlik en geçeriı meslek
konumunda.
Devlet garantıli bir ış olarak görünen öğretmen-
lik, gençlenn en çok tercıh ettığı meslek sıralama-
sında birıncı sıraya yükseldi.
Her hafta bulmaca eki
Pazar günleri yayımladığımız Cumhuriyet Pazar
bundan böyle bulmaca eki de vermeye başlaya-
cak. Dört sayfalık bulmaca ekinin öteki bulmaca
eklennden farklı olduğunu, meraklılar görecekler.
Konulu, kare, şıfreli, heceli, sözcük avı, akrostış
ve armağanlı bulmaca her pazar bulmaca sever-
lerle buluşacak.
Yazı dizisi ilgi gördü
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin Inan,
7O'lı yıllara damgasını vuran gençlık önderlerıydi-
ler.
Turhan Feyizoğlu'nun yayına hazıriadığı ve 11
gün süren yazı dızisı o günleri bir kez daha yaşat-
tı.
Her yıl yaptığımız gibı, yinelediğimız bu yazı dı-
zisi büyük ilgi gördü.
Bugün yaşasalardı Infaz Yasası'ndan yararlanıp
özgür kalabılırlerdi.
Aceleye getırilen ve çok ağır biçımde cezalan-
dırılan Deniz ve arkadaşlarını unutturmak isteyen-
lere de bir yanıttı bu yazı dızımız.
• • •
Araştırma sonuçlan
13. Dönem BİAK (Basın Izleme Araştırma Kuru-
lu) Basın Okurluk Araştırması yayımlandı.
Anımsayacağınız gibı 12. dönem sonuçlan, Cum-
hunyet için olumlu göstergeler içerıyordu.
Son araştırmada da görüldü ki, Cumhunyet bir-
çok alanda önderlığıni sürdürüyor. Aralık ayında48
bin 178 olan ortalama satışımız, ortalama 60 bine
yükseldi.
Hafta sonları 65 binlere çıkan satış rakamlanmı-
zı daha da yukarılara çıkarmak için çalışmalanmız
sürüyor.
BİAK sonuçlannın rakamsal dökümünün yoru-
munu, konu başlıkları ıle sızlerle paylaşmak istiyo-
ruz.
Cumhunyet; eğıtımlı, kentlı ve sosyoekonomik
düzeyı daha yüksek bir okur ve tüketıci potansi-
yeline sahip.
Cumhuriyet okuriarı, gazetelerine daha uzun sü-
re ayırmaktadır.
Cumhuriyet okurlannın büyük çoğunluğu tatile
çıkmaktadır ve kendi aracını tercih etmektedir.
internet kullanımında Cumhuriyet okuru öncü-
dür.
Okurlanmızınaktifyaşgrubu18-44dılımindedir.
Cumhuriyet, metropoller. Marmara ve Ege böl-
gelerınde daha çok satılmaktadır.
Eğitimli serbest meslek sahibi okurlar daha yük-
sektir.
Okurlanmız sosyal ve kültürel etkinlikleri yakın-
dan izlemektedir.
Her üç okurundan biri kredi kartı sahibidir.
Kadın okur sayısı bir öncekı araştırmaya göre art-
mıştır.
Cumhuriyet okurunun yüzde 6O'ı evlı, kişisel alış-
veriş yapma oranı yüksektır.
Yeni reklam servisi
Satış rakamlarımızın her gün yükselmesine pa-
ralel olarak reklam gelirierımizi de arttırmak için
yenı bir organizasyona gırdık.
Kendi bünyemızde kurduğumuz reklam servisi-
miz görevine başladı.
Yeni reklam müdiremiz Özlem Ayden ve arka-
daşları artık Cumhuriyet aılesıne katıldılar. Kendi-
lerıne hoşgeldıniz diyor ve başanlar dıliyoruz.
• • •
önümüzdeki çarşamba günü Atatürk'ün Genç-
liğe Hıtabesi'ni poster olarak vereceğiz. Kuşe kâ-
ğıdına basılı fotoğraflı posterde Gençliğe Hıta-
be'ninorijınalinıveHıfzıVeldetVelidedeoğlu'nun
Türkçeleştırdiği metinlen birlikte yayımlayarak bir
ilki de gerçekleştirdik.
İyi haftalar.
»JGROUP
M
İ.
Çocuklarımız
. GİZEM BIÇAKÇI
ıle
DİNÇER AKALIN
evlendiler.
Mutluluklar dileriz.
Gönül - Mustafa Bıçakçı
16 05 2004, htanbul