Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 MAYIS 2004 SALI 8 Istanbul HABERLERtN DEVAMI TURKİYE Edırne 19 Sınop Y 20 Adana B 27 PB 14 Samsurı Y 18 Kocaelı Y 21 Trabzon Y 19 Çanakkale Izmır PB 17 Giresun Y 18 B 24 Ankara Y 20 Manisa B 24 EskişeHir Y 19 B 23Aydın Denızlı B 26 Konya B 25 Sıvas Y 16 .Zonguldak Y 13 Antalya 8 27 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıırt Hakkân Van B Y B Y Y Y Y 25 26 16 25 23 18 18 Marmara'nın doğu- su.KuzeyEge'nınıçke- sımlen , Iç Anadolunun kuzeyı Karadenız Doğu Anadolu ıle Guneydoğu Anadolu'nun doğusu sağanak ve gokgurultu- lu sağarak yağışlı dığer yerter parçalı ve az bu- lutlu geçecek Yağışlar Orta ve Doğıu Karade- nız'de yer yer etkılı ola- cak Hava sıcakl'Jı tjm yurrta azalacak. DIS MERKEZLER Oslo B 17 Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn B B B B Y Y Y 19 14 19 13 17 20 21 Münıh Y 21 Zürih Berlın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya^ Roma Atina Y Y Y Y Y B B A 23 10 11 20 28 20 20 23 Moskova Y 17 Y 20 Şârn Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire A B B B Y Y A 35 25 25 28 18 16 30 B 30 Açık Pafi 'a '' Sıslı , Bulut L <, Çok bulutiu . Yagmuriı, Sulu kar , Gok guoıltülü P P C r U N C E L CİTIS EYT ARCAYÜREK ^M Baştarafı 1. Sayfada fıemen sorra ziyaret ettiği RTE'ye "Aman" demiş; "Türkiye'nin temel rotasına zarar verecek arayış- târa girmeyin"'. RTE'den aldığı yanıt, "Mesak etmeyin, hiç öyle bir şey yapmayız" olmuş. Ama, Baykal neler görmüş geçirmiş, kuşkulu olmakta haklı. "Böyle söylenir, bir süre sonra bu tavırdeğişır" diye karşılarrtı§ RTE'yi. Iki yıl sonra RTE, laik rejimi temelınden dinamit- leyecek olan İH'ler yasasını gündeme getirdi. RTE, sivil-asker geniş bıir cephenin tepkisiyle karşılaşan imam hatipçiklerini kurtaracak bir yol yöntem araştınyor. Baykal ise yine aynı tavsi- yelerde bulunuyor: "Türkiy&'nin temel doğrultu- sunu saptırmaya kalkışmayın!" RTE'nin omuz silkip bir köşeye atamayacağı tek bir kurum kaldı; asker! Yoksa üniversiteler ayaktay- mış, basından tepkiler alınıyormuş, toplumda hu- zursuzluk varmış, umurunda bile değil. Şimdilik, evet şimdilik karşısına almayı istemediği, tartışma- ya girmekten özenle kaçındığı tek kurum TSK. Şapkasından çıkaracağı tavşanın rengini, cin- sini düne kadar kestirmek olanaksızdı. Dünden bugüne düşüne taşına ya yeni bir tartışma orta- mı açması, ya tartışmalan kesecek bir geri adım atması veya İH'ler tasansını uyutmaya bırakma- sı olası mı? Olası. Ama kökü ta Milli Nizamlara, MSP'lere, RP'le- re, SP'lere dayanan bu davadan vazgeçmeyece- ği kesin. Uyutur uyandırır, vazgeçtim der, yine ta- zeler. Adamın ruhuna işlemiş; feyz aldığı, eğitimi- ni, kımliğini borçlu olduğu imam hatipleri koru- mak, kollamakve.. veamacı imamhatiplerledev- leti "o biçim" bir devlete cfönüştürmek! Eski diyanet işleri başka.nianndan, şimdilerde AKP'nin Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Tayyar AJtıkulaç ne diyor; İH'ler sorununu çözeceği- mizi genel seçimlerde de y&rel seçimlerde de hal- kımıza vaat ettik". Ya, sıyasete karışmaması öngörülen bürokrat sınıfından; elbette bu iktidann göreve getırdiği MEB Din öğrenimi Genel Müdürü Prof. Irfan Ay- can ne diyor: "...Dönem dönem bu okullarta ilgi- li tereddütler ve şüphelerortaya atıldığı da olmuş- tur. Bunlannsebebi..", bakımz neymiş bu beyfen- diye göre: "...İmam hatip liselerine olan ilgi ve mezunlannın sahip olduğu artı değerterdir". Tam tamına RTE kafası. RTE de zaman zaman başbakanlığa uzanmış bir imam hatipli olmanın gururunu taşıdığını demeçlerinde söylemiyor mu? Başı örtülü kızlarının Türkiye'deki "türban zulmü- ne dayanamayarak" Amerika'larda okumaya git- tiğini gözünün içi gülerek, ne ki güya içinin yan- dığını söyleyerek ifade buy urmuyor mu? Baş siyasetçı kafa ile o kafanın uzantısı bürokrat kafa arasında bir milimetrelik fark ara ki bulasın! •••*- Kuşkusuz aynı kafadaki bürokrat ile siyasetçi ay- nı gerekçeleri üretecek ve yutturmaya çalışacak. Nedir o yutturmaca? İH'lere gereksinim, halkın din eğitimine olan talebinden kaynaklanıyormuş. Genel müdür böyle buyuruyor. Pekâlâ; o halde anayasadakizorunlu din dersi hükmün kaldıralım. Ortaöğrenimezorunlu olmayan din dersleri koya- lım. Mademki halkımız din eğitimine önem veri- yor; çocuklannın bu dersleri almasını yeğleye- cek, demektir. Zoriamak, İH'lere ayrı bir önem ve özen göstermek neden? Halkımız -yine genel müdürün söylediğine gö- re- "Bu talebin devletin denetimi ve gözetimi al- tında gerçekleşmesini istiyor" isetercihli din ders- lerine de rağbet edecek demektir ve -Teziç'in önerdiği gibi- imam hatiple-ri kapatarak, din ala- nında ilim adamı niteliğinde eleman yetiştirecek yüksekokulla yetinmek laik Cumhuriyetin ana amacına hizmet olmayacak mı? Bunlar hem üzüm yemenin hem de bağcıyı dövmenin peşinde. Amaç laik Cumhuriyete hiz- met olmadıktan sonra.. imam hatip kafasına "ma- kulü çağnştıran" ne söylesen nafile. Sanyer'de operasyon • İstanbul Haber Servisi - Bir ıhban değerlen- dıren Asayiş Şube Müdürlüğü ekıplennin San- yer'de bir eve düzenledilderi operasyonda 22 adet sahte kimlik ve 23 adet sahte sürücü belgesiyle yakalanan Kurtuluş Ö. çıkarıldığı mahkeme tara- findan tutuklandı. Kurtuluş O.'nün sahte kimlik ve sürücü belgesiyle kiraladığı otomobilleri, düzenle- dıği sahte belgelerie sattığı ajılaşıldı. Bergama'da kaza: 4 öüi • BERGAMA (AA) - Izmir'in Bergama ilçesin- de meydana gelen trafik kazasında 3 kişi öldü, 1 kşi yaralandı. Ovacık köyünden Bergama'ya gi- den Bülent Konyar'ın kullan<hğı kamyon, karşı yonden gelen Rasim Gürsoy'un kullandığı araçla çarpıştı. Kazada, Gürsoy, Saüh Hüseyin Komili ve Saffet Sadıç ile bir yurttaş yaşamıru yitirdi. Boğazı kesflerek öldürüMü | KEMER (AA) - Ajıtalya'nın Kemer ilçesin- de, Yöne Mahallesi Dörtyol Caddesi'nin arkasuı- diki portakal bahçesinde, boğazı kesilmiş \e 13 vennden bıçaklanmış bir erkek cesedı bulundu. Cesedin Marmaris Grand Yazıcı Oteli'nde bula- şskçı olarak çalışan 2 çocuk babası 42 yaşındaki Küseyın Battal'a ait olduğu lîelirlendi. Battarın, SMayıs'ta Marmaris'ten aynlarak Kemer'e yeni b:r iş bulmak amacıyla geldiği öğrenıldi. Uçakta yaşamm yitfpfü | İSTANBUL (AA) - Türk Hava Yollan'ndan (7HY) yapılan açıklamaya göre, Istanbul'dan Ber- bTegel Havaalanı'na giden TK 1723 sefer sayılı THY uçağında bulunan doktor Tarek Dzinaj'a \-2), sefer sonuna yakJaşıldığı sırada rahatsızla- ımca yolcular arasında bulunan bir kadın doktor cüdahale etti. Dzinaj'ın durumunun ciddi olduğu- cin görülmesı üzerine, kaptajıpilot acil iniş izni ısedi. Dzinaj, havaalanında bekleyen sağlık ekibı- rnı müdahalesine rağmen kurtanlamadı. HükümettopuMecKs'e atü Py imam hatip düzenlemesinde geri adım atmadı Karan TBMM'nin vereceğini söyleyen Çiçek, 'Türkiye'nin demokratikgörüntüsünügölgeleyecektavuiardan herkes kaçınmalı'dedi I Baştarafı 1. Sayfada verirken ise AB'ye sığındı. AB'nin bir devlet politikası ol- duğunu söyleyen Çiçek, "Tür- kive'nin demokratik görün- tüsüne gölge düşürecek tavır ve davranışlardan hepinıizin kaçınması gerekir" dedi. AKP tasanyı yann Genel Ku- rul gündemine getirmek içın harekete geçti. Bakanlar Kurulu dün Başba- kan RecepTayyip Erdoğan ba§- kanlığında toplandı. Toplantının sonunda açıklama yapan Çiçek, YÖK Tasansı'nın gen çekilıp çe- kilmeyeceği sorusuna yanjt ve- rirken topu TBMM'ye attı. Cenelkurmay'a mesaj Çiçek, konuşması sırasında sık sık Türkiye 'nin demokratik bir ülke olduğuna vurgu yapa- rak tasanya karşı çıkan Genel- kurmay Başkanlığı na yönelik mesajlar verdi. Çiçek, "De- mokrasi bize göre mevsimlik bir durum değildir. Türk mil- letinin her türlü koşullara ve olumsuzluklara karşın tercih ettiği bir hayat tarzıdır" diye konuştu. Çiçek, tasannın TB- MM gündeminde olduğunu be- lirterek "Kararı verecek olan TBMM'dir. Meclis'in irade- ÇYDD Başkanı, imam hatiplere ayrıcalık tanıyan tasarıyı eleştirdi 'Inûkamyasası olmasıny Eğitim Servisi - ÇYDD Genel Başkanı ve YÖK üyesi Prof. Dr. Türkan SayJan. "Hükömetin sonduğu yeni YÖK Vasası'nda, meslek liselerinin puanlarıyla oynanarak, örtülü ama aslında açık bir şekilde imam hatiplilerin her dala girebilmeleri ödülünün verilmesini, Türkiye'nin geleceği açısından yanlış ve zararlı bir karar olarak görüyorum"dedi. Saylan, bunun bir "intikam yasası" olmaması gerektiğini vurgulayarak şunlan söyledi: "Sağduyu ile ve YOK, ÜAK ve MEBMn ortaklığında, saygı içinde, bilimsel ve çağa uyumlu bir değişme sağlanabilmelidir. Üniversitelerle hükümerin ve iigili kurumlann kavgası. ancak ülkemize, demokrasimize ve çağdaşlaşma yolundaki ilerlememize zarar getirir. Meslek liselerindeki eğitim düzeyi gene) olarak her dala girmeye >eterli değildir. Ancak kanımca, meslek lisesi mezunlarına kendi konularıyla iigili daha fazla dala girme şansı verilmeli, önleri açılmalıdır. İmam hatipler bir dönemde, siyasilerce yaratılmış ve birer 'arka bahçe' olarak kulİanılmış okullardır. Diğer meslek liselerinden ayrı tutularak 'genel alternatıf lıse'lere dönüştürülmüşlerdir." On binlerce genci bu alana sıkıştırmanın yanlış olduğunu vurgulayan Saylan, "ÖncelikJe kızlann imam hatipte okutulmalan ve tutucu yerişririlmeleri terk edilmeli, imam hatipler salt din görevlileri yeriştirmek özere ve erkekler için kısıtlı bir sayıya indirgenmelidirler" dedi. sine herkesin saygı duyması gerekir" dedi. Savaş açılması- na karar verenin, Cumhurbaş- kanı'nı seçenin, en hayati ko- nularda karar verenin TBMM olduğuna vurgu yapan Çiçek, "Çünkü milletin iradesini orası temsil ediyor" diye ko- nuştu. Çiçek, Avrupa Birliği sü- recinde 6-7 aylık bir dönem ol- duğunu. Türkiye'nin demokra- tik görüntüsüne gölge düşüre- cek davranışlardan kaçınılma- sı gerektiğini savundu. Sezer In veto slnyall Herkesin görüşlerini açjkla- masının normal olduğunu anla- tan Çemil Çiçek, Çumhurbaş- kanlığı tasarruflan, YAŞ karar- ÇİÇEK: MECLİS'tN İRADESÎNE SAYGI DUYLLSUN - Başbakan Tav>ip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurnlu'nda Genelkurmay Başkanlığı, YÖK, üniversiteler ve toplumun büyük kesimi- nin karşı çıktığı imam hatiplerin önünü açan katsayı değişikliği görüşül- dü.Toplantının ardından açıklama yapan Adaler Bakanı ve Hükümet Söz- cüsü Cemil Çiçek, tasannın TBMM gündeminde olduğunu belirterek "Meclis'in iradesine herkesin saygı duyması gerekir" dedi. AKP Merkez Yürûtme Kurulu toplantısından önce açıklama yapan AKP Grup Başkan- vekili Faruk Çelik, imam hatiplerin kapatılmasına dönük istemlere karşı "anayasada yazılı din eğitimi yükümlülüğüne"işaret etti. (Fotoğraflar: AA) lan, Hâkim ve SavcılarYüksek Kurulu kararlan dışında her şe- yin denetime tabi olduğuna dikkat çekti. Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Gemil Çi- çek, Gumhurbaşkanı'nın yasa- yı veto edeceği yönünde sin- yaller verdiğine yönelik sonı üzerine "Ben ipuçlanna göre değerlendirme yapmam. Ev- vela Meclis iradesini ortaya koysun" diye konuştu. AKP harekete geçtl AKP grup yönetimi bugün Meclis Danışma Kurulu'nu toplantıya çağırdı. Danışma Kurulu'nda, bu haftamn çalış- ma programı belirlenecek. AKP yöneticileri, ÇHP'ye YÖK Ta- sansı'nın yann genel kurul gündeminde ele alınması içın Danışma Kurulu'nda öneri gö- rürecek. CHP'nin bunu kabul etmemesi nedeniyle Danışma Kurulu'nda karar alınamaması ve AKP'nin bu gündemi grup önerisi olarak Genel Kurula getirmesi bekleniyor. Içtüzük gereği danışma kurulunda oy- birliğiyle karar alınabiliyor. AB'ye uyum yasaları Toplantıda, AB ile ilgili uyum yasalan çerçevesinde çıkanla- cak yasalar şöyle sıralandı: "Patent Enstitüsü Yasa Tasa- nsı, Entegre Devlet Topograf- yalarmın Korunmasına iliş- kin Yasa Tasarısı, Yolsuzlukla Mücadele Yasa Tasarısı, Te- rörden Doğa Zararlann Kar- şılanmasıyla İlgili Yasa Tasa- rısı,Tanmsal Üretici Birlikle- ri Yasa Tasarısı, Etik Kurul Yasa Tasarısı." Serdengeçti <den net mesajlar • JMF ile ilişkiler sürmeli. • Yüzde 6.5'lik faiz dışı fazla hedefı komnmalı. ı/ Cari açıktaki artış normal. • Talep ve üretim kapasitesini canlandıracakpolitikalar gerekli ANKAR\ (Cumhuriyet Bü- rosu) - Merkez Bankası Başka- nı Süreyya Serdengeçti. Bakan- lar Kurulu'na yaptığı sunumda net mesajlar verdi. IMF'yle iliş- kilerin yakın izleme \eya önlem sözleşmesiyle sürdürülmesi ge- rektiğini belirten Serdengeçti, yüzde 6.5'lik faiz dışı fazla (FDF) hedefinin korunması ge- rektiğini de vurguladı. Endişele- re neden olan cari açığın mart ve nisanda da artacağını belirten Serdengeçti, cari açıktaki artışın normal olduğunu kaydetri. Hiz- metler sektöründen kajnaklanan enflasyon riskinin yüksekliğine değinen Serdengeçti, talep ve üretim kapasitesini canlandır- mak üzere politikalar gerektiği- ni söyledi. Serdengeçti ekono- mide son dönemde yaşanan dal- galanmanın nedenleri arasında iç siyasi gelişmeler ve bankala- nn açık pozisyonunu da saydı. MB Başkanı Süreyya Serden- geçti 'nin sunumunda dikkat çe- ken başlıklar şöyle sıralanıyor: Yüzde 6.5'lik FDF: Maliye politikasının önceden belirlenen yüksek faiz dışı fazla hedefini izlemesi hayati öneme sahiptir. Kamu borç stokunun yüksek ol- duğu ekonomilerde, yüksek FDF ve sıkı maliye politikalan ekonomiyi canlandınr ve büyü- meyi arttınr. Tüketici kredileri: Nisan 2004 itibanyla tüketici kredileri yıllık bazda yüzde 264 artış gös- terdi. Tüketici kredilerinin hızlı artışı. bankalar, kredi kullanan- lar ve ekonomi politikası açısın- dan risk unsurlan taşıyor. Cüvenillrllk sağlar IMF'yle ilişkiler: IMF ve Dünya Bankası desteğiyle ulusal bir program uygulanıyor. AB'- den tarih ahnamazsa IMF'yle devam etmek, güvenilirlik açı- sından önemlidir. AB'den tarih alınırsa da katılım sürecinde IM- F'yle programı sürdürmek ve ta- mamlamak çok önemlidir. IM- F'yle ilişkiler, önlem sözleşme- si (gözden geçirme, performans kriterleri, ihtiyaç halinde kredi kullanımı) ve yakın izleme (Ek kredi ve performans kriteri yok, altı aylık gözden geçırmeler var) şeklinde düzenlenebilir. Programa devam edilsin Riskler: Bekleyışlen bozacak gelişmelere izin verilmemeli. Ekonomide iyileşme nedeniyle ortaya çıkan canlanma, kâr marj- larını arrtırmak için fırsat olarak görülmemeli. Gıda, tanm ve kıs- men enerji sektöründe olduğu gibi üretim süreçleri hava koşul- lanna bağlı kalemlerle petrol, enerji ve ana metal gibi fiyatla- n uluslararası piyasada belirle- nen kalemler tüm dünyada oldu- ğu gibi bizde de her zaman risk- tir. Dış dünyadaki ekonomik ve siyasi gelişmeler, yurtdışı faiz oranlan \ e AB süreci dış riskler- dir. Yerel yönetimlerin borçlan- masına dikkat edilmeli. Bu şok- lara karşı ekonomik program ka- rarlılıkla uygulanmalı. Bankalar baskıyı arttırdı Dalgalanmanın nedenleri: ABD faiz oranlan tüm dünyayı etkiledi. Cari dengede ortaya çıkan artış, iç ve dış siyasi kon- jonktür döviz kurunda hareket- lenmeye yol açtı. Tüm uyanla- ra karşın sınırh da olsa pozis- yon açma eğiliminde olan ban- kalar panik davranışla döviz kurunda yukan doğru baskıyı arttırdı. Merkez Bankası, döviz kurunun bir risk unsuru olduğu- nu her zaman söylemiştir. Bu- gün geçmişten farklı olarak spekülatif yükselişe hemen mü- dahale edilmedi ve risk alanlar zararlannı kendileri karşılamak zorunda kaldılar. TL'nln değerl sunl değll Cari açık: Cari açıkta artı- şın mart ve nisanda sürmesi ön- görülüyor. Büyüyen bir ekono- mide normal bir gelişmedir. Cari açıkta birtakım endişeler dile getiriliyor, ancak koşullar artık farkh. Bankacılıkta açık pozisyon daha az, Türk Lirası suni olarak değerli tutulmuyor ve kısa vadeli sermaye teşvik edilmiyor. GUNDEM MLSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada yana, Çeçenistan'daki gelişmelerte doğrudan il- gileniyor. Rusya'nın bütün kara kuvvetlerinin dört- te birini Çeçenistan'la ilişkili kullandığı dikkate alı- nırsa Moskova'nın bölgeye verdiği önem daha iyi anlaşılacaktır. 2- Çeçenistan'dan terör haberleri geldikçe Çe- çenlerin verdikleri mücadelenin, haklı gerekçele- re dayalı olduğunu anlatmaları zorlaşacak. Rus- ya'nın Çeçenistan politikası şu temele dayanıyor: Burada insan hakları ve demokrasi mücadele- si yok, terörist eylemler vardır. Bütün dünya be- nim arkamda durmalı, terörle mücadeleye destek vermelidir. 3- önceki gün bütün Rusya'da ve eski Sovyet- ler Birliği çatısı altındaki devletlerde hâlâ ortak kutlanan 'Zafer Bayramı' vardı: Alman ordusunun 59 yıl önce Sovyet ordusu ta- rafından yenilmesi. Kadirov da bu bayramda öldürüldü. Şimdi sırada Rusya'nın bütün Orta Asya ve Kaf- kas cumhuriyetleriyle birlikte "teröre" karşı vere- ceğı savaş var! 4- Moskova'nın Avrupa ve Amerika ile ilişkileri, Ikincı Dünya Savaşı öncesi ve savaş dönemi (1917-1945), savaş sonrası soğuk savaş dönemi (1945-1990), SovyetlerBirliğı'nindağılmasıve Or- ta Asya-Kafkaslar'da yeni devletlerin doğması sü- reci (1990-2000) olmak üzere bölümlenebilir. 21. yüzyılla birlikte henüz adını tam olarak koyamaya- cağımız yeni bir dönem başladı. Rusya, Putin'in iç- te.dışta attığı adımlarla bu dönemi usul usul şekil- lendiriyor. Temel yaklaşım şöyle özetlenebilir: "Uzağa kanşma, yakına karıştırma!" Çeçenistan bu bağlamda Rusya'nın "iççevresi"\ Eski bahçelerde yeni çitler 5- İç çevrenin devamında adım adım genişle- yen bir dış çevre var. Orta Asya cumhuriyetleri ve Kafkaslar'ı da yakın çevresi olarak tanımlayan Rusya, bu bölgede tutunmak için en azından şu aşamada Ortadoğu'dan vazgeçmiş görünüyor. Bu vazgeçmenin karşılığında da ÂBD'den ve AB'- den yakın çevresi için "anlayış" istiyor! 6- Büyük Ortadoğu Projesi'nin (BOP) coğrafi ala- nının yaklaşık üçte biri Rusya'nın "yakın çevrem" dediği saha. Bunun hemen etrafında, içinde Türki- ye'nin de bulunduğu ikinci halka başlıyor. Rusya, Türkiye ıle ekonomik ilişkilerini geliştinyor. Doğalga- zın da verdiği doğallıkla ekonomik potansiyel yılda 5 milyar dolara çıktı. Ancak Moskova, Türkiye'nin Kafkaslar'da ağırlık edinmesinden hoşnut değil. Hele Çeçenlere sıcak bakmasına çok soğuk... Çeçenistan'dan gelen terör haberleri Türkiye'yi de güç durumda bırakıyor. Kadirov suikastının ar- dından Rusya; bir grup Çeçen, Dışişleri Bakanlı- ğı'nın önünden geçse, "bu ne büyük destek" de- me arayışında! 7- Rusya, Ortadoğu'nun yanı sıra Doğu Avru- pa'daki iddiasını da ikinci plana itmiş durumda. Polonya, Macaristan, Çek Oumhuriyeti, Baltık cumhuriyetleri artık Rusya'nın değil, AB'nin arka bahçesi. Aynı bölgede ABD'nin ağırlığını da unut- mamak gerek. Rusya, NATO şemsiyesinin sivri ucuyla yüz yüze gelmektense arada ıslansa bile şemsıyeyle yan yana yürüme politikası izliyor. Bunun yanında AB'yle yürüttüğü ticari bağlar da Rusya ekonomisinin can damarını oluşturuyor. Tüm ihracatın yüzde 4O'ı, ithalatın da yüzde 38'i AB ülkeleriyle. 8- Çeçenistan'dan yola çıkıp, Rusya'nın etra- fında geniş birturattık. Görünüm, Rusya'nın için- deki ve dışındaki Kafkas bölgesini "iç güvenlik sahası" ilan ettiğini ortaya koyuyor. Kafkaslar "dillerdağı" diye de adlandırılan çok değişik etnik gruplann yaşadığı bir bolge. Hazar'la Karadeniz arasındaki 600 kilometrelik hatta 200'den fazla dil konuşuluyor. Bu bölgeye dil uzatan herkesin kulak vermesi gereken bir durum! ankcumâ cumhuriyetcom.tr Sevgi Bayrağı Tokafta • TOK\T (Cumhuriyet) - Ankara daki 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı törenle- ri sırasında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e sunulmak üzere Samsun'dan yola çıkanlan "Sevgi Bavrağı" dün Tokat'a ulaştı. Amasya-Tokat il sını- nnda düzenlenen törende, bayrağı Amasya Vali Vekili Erhan Özdemir'den alan Tokat Valisi Ayhan Nasuhbeyoğlu, "'Milli değerlerimize sahip çıkma- mız, bizim birinci derecede görevimizdir" dedi. Bayrak bugün Sıvaslı atletlere teslim edilecek. • LEFKOŞA (AA) - Türkiye'nin yardımlanyla baştan aşağı yerulenerek uluslararası standartlara ka\-uşturulan ve kapasitesi arttınlan Ercan Hava- alanı, yaklaşık 2 yıllık aradan sonra törenle yeni- den ulaşıma açıldı. Yenilenen Ercan Havaalanı, Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Ulaştır- ma Bakanı Binali Yıldınm. havaalanına ismini veren şehit Yüzbaşı Fehmi Ercan'ın eşi Yıldız Ercan'uı kurdeleyı kesmesiyle hizmete açıldı. YÖK Yasa Tasarısı'na protesto • fstanbul Haber Servisi - Ulusal Birlik Hare- keti ve STK Platformu, yeni YÖK Yasa Tasan- sı'na karşı 12 Mayıs Çarşamba günü saat 10.30'da Gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı yapa- cak. Ulusal Birlik Hareketı STK Platformu, Gaze- teciler Çemiyeti'ndeki toplantının ardından hazır- ladıklan bildıriyi kamuoyuna sunacak. Demir: DİE devletin hafızası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye fstatis- tık Günü ve DtE'nin 78'inci kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen konferans öncesinde konu- şan DÎE Başkanı Ömer Demir, kuruluşun çağdaş dünyanın ihtiyaç duyduğu istatistiklerin üretilme- sine yönelik çalışmalan olduğunu belirtri. Demir, DÎE'nin Türkiye'nin sayısal hafızasmı tutan, ista- tistikleri derleyen bir kuruluş olduğunu söyledi.