Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 2004 PAZARTESİ
HABERLER
Ünlü baklavacı Güllüoğlu'nun 13 erkek vârisi, Neşe Güllü'nün sektöre girmesini istemiyor
Tatlıyakanşan acıLEYLA TAVŞANOĞLU
~\ 7"eşeGüllü ilginç bir kadın. Kar-
1V şımda oturuyor. Onparmağın-
daonmarifet. KızMeslekLisesi'ni
bitirmiş. Müjdat Gezen'in tiyatro
okulunu bitirmiş. Senaryo yazıyor.
bunuyönetiyor ve kendi oynuyor. Te-
levizyonda Hülya Avşar Shovv 'da
bir Çingene kadını canlandırmış.
Ressam. Dört tane sergi açmış. Ne-
fis yemek yapıyor. Zaten kilosun-
dan da belli. Ama baklavasına diye-
cek yok. "Ben hamurla resim yapa-
nm" diyor, son derece alçakgönül-
lübıçimde. AılesıGazıantepli. Ün-
lü baklavacı Güllüoğlu. Yıllardır
babasıyla bırlikte baklavacılık yapı-
yor.
Ama ne var ki geçen yıl baba ölün-
ce ailenin bütün erkekleri üzerine çul-
lanmış. tt
Seneksiketeksin,kadınsın.
Ne anlarsın baklavacılıktan. İ steük
modist olarak yetiştirildin. Herkes
kendi mesleğine baksın. Hele de bir
kadının baklav a sektörüne girmesi-
ni kabui edemeyiz."
Ardından yıne ailenin erkekleri
bir lafortaya atıyorlar: u
Babası za-
ten onun baklavacüığı devam ettir-
mesiniistemiyordu. Ben öyle dama-
da ış yönettırecek adam değılım.' di-
yordu. Hatta vasiyet büe bırakü."
Ama bu savı ispat edecek vasiyet-
name bir türlü bulunup ortaya çıka-
niamamış. Geçen gün Neşe Ha-
nım beni zıyarete, gazeteye geldi.
Oturup uzun uzun bizimki benzeri
toplumlarda kadınlara uyguianan
baskılan, bastırmalan konuştuk. O
bana Güllüoğlu'nun tarihçesini ve
başından geçenleri anlattı. Kendisi-
ne kadın olduğu için baskı yapan ak-
rabalanndan söz ederken de "Aca-
ba Güllüoğlu işletmesinin öncetikle
bir kadın tarafından kunüduğunu
unutuyorlar mı?" dedi. Sonra da
kendısıne bunca baskılar uygula-
yan ınsanlara yasal yollardan cevap
verip dava açacağını söyledı:
Güllüoğlu isml
- Güllüoğlu ismi neraien gelivor?
- Dönem 18. yüzyıl. Gaziantep o
sıralarHalep'ebağlı.GüDüısimlibir
hanımla eşı Antep'ten kalkıyorlar,
Suriye'ye gidıyorlar. Eşi hastalanı-
yor. Bu arada da paralan bitiyor. Bi-
liyorsunuz Şam tatlılanyla ünlüdür.
Güllü Hanım da çok iyi hamur aç-
masını bılıyor. Para kazanmak için
bir tatlıcının yanına ginyor ve ora-
da baklavacıiığı öğreniyor. Sonra ye-
terince para binktirdiğinde Antep'e
Baklavalanyla tanınan Güllüoğlu ailesi içinde yıllardır bir kavga yaşanıyor. kavganın taraflanndan biri de Neşe Güllü.
geri dönüyorlar, ama eşi ölüyor. Pa-
ra yok. tki oğlu var. Güllü Hanım ne
yapsın. Önce evde baklava yapıp
evlere satmaya başhyor. Tepsileri
de oğlanlar götürüyor. Insanlar.
"Bunlarda krnı?" diye merak etme-
ye başhyor.
Derken. ağızdan ağıza, "Bunlar
Güllü'nün oğuflan," sözü yayılıyor.
Derken bir baklavacı dükkânı açı-
yor. Sonra işi ikinci kuşak devralı-
sonra bu Güllü aılesı, baklavacı iş-
letmesinin isım hakkını tescıl ettir-
me karan alıyor. Aralannda gaze-
tecilik yapan VasıfGüllü de var. Son-
ra o da baklavacılığa dönüyor. O
arada da kendi başına ısmi tescıi et-
tinnce amcam olaya müdahale edi-
yor. Bunun üzerine toplu bir tescil
yaptınyorlar.
- Tam olarak kimler var isim tes-
cilinde?
di ne olacak?
- Şımdi ben varım, ama o zaman
babayla çalışankız hıç yok. Olan kız-
lar da sustumluyorlar. Siz bakma-
yın böyle baş kaldırdığıma; herkes
benim kadar cesur olamaz. Bir de
şunu yaptım. oğlum ve kızımın so-
yadlannı mahkeme karanyla Gül-
İü'ye çevirttim. Ama önce eşimle ko-
nuşup onun onayını aldım. Kar-
şımda 13 tane benı ış âlemınde is-
• Ünlü tatlıcı Güllüoğlu'nun kızı
Neşe Güllü hem senaryo
yazıyor, hem aktristlik, hem
yönetmenlik hem de resim
yapıyor. Neşe Güllü,
ailesinden tatlı sektörüne
girmesini istemeyen 13 erkekle
mücadele ettiğini söylüyor. Neşe Güllü.
yor. Böylece ailenin üçüncü. sonra
da dördüncü kuşağı devreye gin-
yor. Işte bız o dördüncü kuşağın ço-
cuklanyız.
Tescllll isimler
- Dördüncü kuşakta kimler var?
- Halit Güllü benim babam. Mus-
tafa Güllü amcam, bir amcanın ço-
cuklan Cevat ve Cevdet Güllü kar-
deşler, öbür amcanın çocuğu ise Aüf
Güllü. Annem Celile Güllü bir baş-
ka kardeşin kızı. Yani amca çocuk-
ları birbiriyle evlenmiş. Yani biz
katmerlıGüllüoğluyuz. Bir zaman
- Babam Halit Güllü, amcam
Mustafa Güllü, bir amcanın iki oğ-
lu olan Cevat ve Cevdet Güllü kar-
deşler. öbür amcanın oğullan olan
Atıf ve Vasıf Güllü kardeşler. Bun-
lar tescili alıyorlar, ama ailenin kız-
lannı dışlıyorlar.
Bunu da neden yapariar bilmem.
Sonuçta erkeklen doğuran ve büyü-
ten yine kadınlar. Çok derthyim,
çok... Her neyse, bu altı kışı tescil
metnine bazı maddeler de ekliyor-
lar. Bir altıncı madde var kı şöyle:
"Babanın ölünıü halinde iş babayla
çalışan oğullara geçer."
- Eee, babayla çalışan kızvar. Şim-
temeyen ailenin erkekleri var. Üs-
telik günün birinde ben de ölüp gi-
deceğım. Çocuklanm sıkıntı çeke-
cek. Dolayısıyla onlann sıkıntı çek-
melennı engellemenin tek yolu so-
yadlannı değiştirmekti.
Erkelclerln korkusu
- Ailenin erkekleri sizin bu işten
çekümenizi istiyor. Oiavm özü bu, de-
ğilmi?
- Aynen öyle. Ama ben ürkek bir
kadın değilim. Bu hareketleri an-
cak ürkek kadınlara yapabılirler. Bir
kere Güllüoğlu ismini ailede her-
kesin kullanma hakkı var, yani is-
mi tescil ettirmiş olanlann vârisle-
nnın... Bu ismi tescil ettirenler de
demin söylediğim gibi o altı kişidir.
Bunlan soyağacı olarak aşağı doğ-
ru düşünürsek şimdi 13 kişidir. Bu
13 kişiden sonra bir de ortaya ben
çıktım. u
Bu ortaya çıkmasuı. On-
dan sonra öbür kadınlar da onu iz-
ler" diyorlar. Bütün korkulan bu.
Bunlar geçen yıl nisan ayında
başkaldırdılar. Zaten hep pusuda
yatmış beklerlerdi. Ben ilk dükkâ-
nı 2000 yılında açtım. Bir kere teh-
dit aldım.
- Sırasıyla hangi Güllüoğlu dük-
kânlaruu açtınız?
- Önce Kadıköy Kuşdili, sonra
Bostancı Alt Geçit, en son da Ata-
şehır'de. Ataşehir'i açınca bana
birtelefongeldi: "Senldmoluyor-
sun da üç ayda üç dükkân açıyor-
sun, Hem de bize sormadan.- Böy-
le bir şeye hakkın yok. Merkez Ka-
raköy seni basına verirse sen yok
olursun.""1
- Kimdi sizi tehdit eden?
- Fanık Güllü. Yani Mustafa Am-
camın oğlu. O Merter ve Şınnev-
ler"dekı dükkânlann sahıbı. Faruk
Güllü öbür kardeşi Nejat Güllü den
güç alıyor. Nejat Güllü de Kâğıtha-
ne'dekı dükkânın sahıbı.
Toplantıyı bekllyor
- Nisandaki toplanoyadönersek?
- O toplantımn bırkaç amacı var.
Birincisi, Kâğıthane'nin sahibinın
ABD ve Avrupa tescilini tek başı-
na alıp haksız kazanç sağlamak ıs-
temesi. Üdncisi, Karaköy'ünamb-
lemini değiştirmesi, üçüncüsü de
benmişim.
Beni çağırmak nezaketinde bile
bulunmadılar. Toplantıda aralaruı-
dan bınsıni sözcü seçiyorlar. O sı-
rada daha babam hayatta, ama has-
ta. Ama sözcü korkusundan bana
bunu anlatamadı, daha bir buçuk ay
önce öğrendim. Faruk Güllü bana te-
lefon etti. "NeşeAMa üzerimde çok
baskı var. Artık tabelanı indir. Aksi
hakle seni mahkemeye vereceğjz,"
dedı. Meğer sözcülen oymuş.
- Dava aşamasma geldiniz mi?
- Onlann bana dava açmalan la-
zım. Önümüzdeki ay tekrar toplan-
tı yapmalannı bekliyorum. Onlar
toplantı çağnsı yapmazlarsa, üste-
lik de bana dava açmazlarsa yasal
yollardan hakkımı arayıp dava aça-
cağım. Bu kadarbasit. Hiç kımse ba-
na işyerimı, dükkânlanmı kapattır-
tamaz.
17Ağustos depreminden sonra hazırlananprvjeîzmit
J
e bağlı Köseköyde uygulamaya konuldu
Kadınlaraı dayaıuştna noktası
• Köseköy'deki
çalışmalann içinde olan
Ayşe Yetmen, bilgisayar
ve büro malzemelerine
büyük ihtiyaç
duyduklannı söylüyor.
Yetmen, "Gündüz
çocuklara bakım
ünitesinde, oyuncaklara,
dolaplara ve çocuk
parkına ihtiyacımız var"
diye konuşuyor.
HÜSEYİN KTVANÇ
/
zmit'e bağlı Köseköy beldesinin
merkezine vardığınızda, üç katlı bi-
na hemen göze çarpıyor. Bakımlı bir
bina. Yeni yapılmış. Burası. Kadın-
larla Dayanışma Vakffna (KADAV)
ait bir bina. Her katta bölge kadınla-
rına ait çeşitli eğitim hizmetleri sunu-
luyor. \akıfta üç dört kişi profesyo-
nel olarak, diğer uzmanlar gönüllü
olarak çalışıyor.
Köseköy'deki KADAV çalışmalan-
nı Ayşe Yetmen'le konuştuk...
- Köseköy projesi nasıl doğdu?
AYŞE \İTMEN -17 Ağustos dep-
reminden sonra bir grup duyarlı ka-
dın, Gölcük'e giderek kadın çadırla-
n kuruyor. Erkekler, kendılerine da-
ha kolay alan yaratıyorlar. Kahveha-
helerde filan daha kolay sosyalleşi-
yorlar.
Kadın çadırlan kurulduğunda ka-
dınlara psikolojık destek de veriliyor.
Daha sonra prefabrıke bir merkeze
adınlaria Dayanışma Vakfi'nuı Köseköy'deki
binasmda dört kişi profesyonel olarak. diğer uzmanlar
gönüllü olarak çalışıyor.KADAVın binasmda kadın ve genç
kızmlardan oluşan 35 öğrenci eğirim görüyor.
kavuşulduğunda, kadınlara mum atöl-
yesı kuruluyor. Üretilen bu mumlar;
Migros'a, Beymen'epazarlanıyor. Bu
üretım daha sonra Fiskos adlı üretim
kooperatifine dönüştürülüyor. K.A.-
DAV. bu süreçte bir kadın köyü kur-
mak istıyor.
Köy projesi için gereken sponsor-
luk bulunamadığından, kadın mer-
kezı için Kocaeli bölgesinde arayışa
geçıliyor. Sonra Köseköy'de, beledi-
yenin de yardmııyla bir arsa alınıyor.
Hollanda fon kuruluşlan, Cordaid ve
Act Netherland'ın sponsorluğunda
üç katlı ınşaat başladı. 1600 m2 ka-
palı kullanım alanı, 2500 m2 açık
kullanım alanı var.
- Anneler sizden eğitim abrken ço-
cuklan ne yapıvor?
\"ETMEN - Çocuklar. gündüz ba-
kım ünitesinde oluyorlar. Anneler
ders görürken çocuklar da odalann-
da oyun oynuyorlar, resim yapıyor-
lar, yemek yıyorlar. Öyle kı anneler
derslere gelmediği günlerde. çocuk-
lar okulagelmek içinannelerine bas-
kı yapıyorlarmış.
- Bütün bu etkinüklerin maddi yö-
nü nasıl fînanse edüi\or?
YETMEN - Hollândah fon kuru-
luşlan ve Hollanda Başkonsolosluğu
bize destek verdi. Kadın bilinç yük-
seltme ve kapasite geliştirme semı-
nerleri düzenlıyoruz. Danışmanlan-
mız var. Bütün çalışmalanmız ücret-
siz yapılmaktadır ve gönüllülük teme-
linde sürmektedir.
Su anda en ihtiyaç duyduğumuz şey,
bilgisayar ve büro malzemeleridir.
Gündüz çocuklara bakım ünitesinde.
çocuklar için oyuncaklara, dolaplara
ve çocuk parkına ihtiyacımız var. Ku-
aförlük birimimizde genç kızlar. ku-
aförlük eğıtımi almaktadır.
Binamızın en üst katına 18 yatak
kapasiteli kadın konukevı yaptırma
projemiz vardı. Ancak ekonomık ne-
denlerden dolayı, buprojemizi bitire-
medik.
Bu konuda da sponsorlara ihtiyacı-
mız var. Bu anlamda dünyanın her ye-
rinden destek bekliyoruz.
(KADAV "ın Köseköy adresı: yeni-
adimsitesi(Şttnet. Tel: 0262 373 58 43)
Program
son hıda
sürüyor
Ayşe Yetmen,
Köseköy'deki eğitim
çahşmalannı şöyle
anlahyor: "11 Kasun
20O3'te, o zamanki Deviet
Bakanı Güldal .Akşıt'in de
kaühmıyla açıuş yapıldı.
Büro yönetûni, eğitiînl
Ingilizce. bilgisavar,
muhasebe ve ön büro
eğttünleri veriyoruz.
Kadınlardan ve genç
kızlardan oluşan 35
öğrencimiz var. Eğitinıimiz.
tünı Kocaeli bölgesindeki
kaduılan içernıektedir.
Adapazan'ndan,
Sapanca'dan gelen
öğrencilerimiz var.
Köseköy'dekigibibir
merkezin Sapanca'da da
yapdması doğrultusunda
öneri aldık. Önümüzdeki
eylül avmda
düşündüğümüz, perakende
saûş elemanu gıda hijyeni,
nıobilya kaplanıa ve perde
diküni, çocuk, hasta ve yaşh
bakınıı eğitim kurslan.
avnca erkek işi olarak kabul
edilen sıhhi tesisatçüık,
elekrrik tesisatçılığı ve boya
badana, seramik kaplanıa
kurslaruu da programımıza
alıvoruz."
Ekonomık ve Sosyal Konsey.
'3 eğitim/i
gençten biri
iş artyor'
ANKARA (AA) - Türkıye'de her 3 eğitimli
gençten 1 "inin işsiz olduğu bildirildi.
Ekonomik \e Sosyal Konsey'e bağlı İstihdam ve
Çalışma Hayatı Kurulu tarafından hazırlanan
"İstihdam Araşmı Engelleyen Faktörler ve
Çözüm Önerüeri" başlıklı raporda, Türkıye'de
istihdam artışının nüfus artışına yetişemediğı
belirtilerek ekonomik büyümeye karşın ışsizlikte
artış olduğu kaydedildi. Raporda, 2002 yılında
işsizlik oranının OECD'de ortalama yüzde 8.9,
Avrupa Birliğı'nde yüzde 7.8, ABD'de yüzde 5.9
iken Türkıye'de yüzde 10.8 olarak ölçüldüğü
vurgulanarak Türkiye'nin işsizlikte Ekonomık
îşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyesi
ülkeler içinde Polonya, Slovakya, Ispanya'mn
ardından dördüncü sırada bulunduğu belirtildi.
Avrupa Birligi ülkelerinde toplam istihdamın
yüzde 3. Ti tanm
sektöründe iken
Türkıye'de bu oranın
yüzde 41.4 olduğu
vurgulanan raporda.
Türkiye'nin ekonomik
kalkınmada kadın ışgücü
potansiyelini yeteri kadar
kullanamadığı ve her 3
kadından 2'sinin işgücü
dışında kaldığı bildirildi.
Raporda. Türkiye'de 25-
54 yaş grubundakı
kadınlann yüzde 67'sınin
işgücüne dahil olmadığı
ifade edilerek işgücüne
dahil olmayan kadınlann
oranının Ispanya'da
yüzde 40, Portekiz'de
yüzde 24 ve ABD'de ise
yüzde 22 düzeyinde
bulunduğu kaydedildi. Kurul tarafından
hazırlanan raporda, Türkiye'de lıse ve üniversite
mezunu gençlerin işsizlik oranının her geçen gün
arttığına dikkat çekilerek ülkede her 3 eğitimli
gençten 1 "inın ışsiz olduğu belirtildi. Son
yıllarda deneyimli ve nitelikli beyazyakalı
kesimde de işsizliğin arttığı vurgulanan raporda,
genelde işsizlerin büyük bölümünün eğitimsiz
kişılerden oluştuğu ifade edildı.
Genel işsizlerin yüzde 49'unu ilkokul ve
altında eğitim gören kışilerin oluşturduğuna
işaret edilen raporda, kadın işsizlik oranının
erkek işsizlik oranından 1.5 kat fazla olduğu
da bildirildi. ESK'ye bağlı İstihdam ve
Çalışma Hayatı Kurulu tarafından hazırlanan
raporda, Türkiye'de her 10 işçiden 4'ünün
kayıt dışı istihdam edildiği vurgulandı.
• 2002
yılında işsizlik
oranı Avrupa
Birliği'nde
yüzde 7.8,
ABD'de yüzde
5.9 iken
Türkiye'de
yüzde 10.8
olarak ölçüldü.
Türkiye'de her
3 kadından 2'si
işgücü dışında
kaldı.
Milli Eğitim Bakanlığı
'8yühkeğitim
vetüemiyor
9
FIRAT KOZOK
ANKARA - Eğitim süresini 12 yıla çıkarmayı
planlayan Milli Eğitim Bakanlığı. 8 yıllık
eğirimı bile sağlıklı veremiyor. MEB, 8 yıllık
kesintisiz eğitime geçildiğinde 3 yıl içinde
öğrencılerin 30 kişilik sınıflarda okutulması ve
ikili eğitime son verilmesi hedefini
gerçekleştıremedi. Millı Eğitim Bakanlığf nın
2003-2004 yıhna ait eğitim istatıstikleri, 12
yıllık kesintisiz eğitimi tartışan Türkiye'nın 8
yıllık eğitimi bile sağlıklı bir şekilde
veremediğini ortaya
koydu. İstatistiklere göre,
Türkiye genelindeki • Milli Eğitim
ohıllardan 17 bin Bakanlığı'nın
636 smda bırleştınlmış içtatktilderinp
sınıflarda eğitim ıstatıstıklenne
venlırken buralarda g°re
toplam 646 bin 41 o Türkiye 'deki
öğrenci okuyor okullardanl7
Bırleştınhruş sınırta , . c-)ri A
eğitimın ağırlıkla Doğu Oin b i ö Sinda
ve Güneydoğu Anadolu birleştirilmiş
böigelen ile sınıflarda
Karadeniz'de pöit'm
uygulandığı dıkkati e g m m
çekiyor. Uygulamada venliyor,
iller arasında ilk sırayı buralarda
ise Şanhurfa alıyor.
Şanlıurfada toplam 1024
okulda bırleştınlmış
smıflarda eğitim okuyor.
veriliyor ve bu okullarda
54 bin 565 öğrenci okuyor. Şanhurfa "yı 36 bin
658'le Van, 36 bin 619 öğrenciyle Diyarbakır,
29 bin 286 öğrenciyle Samsun. 26 bin 435
öğrenciyle Ağn, 26 bin 175 öğrenciyle de
Erzurum ızliyor. Türkiye genelinde, en şanslı
ilköğretim öğrencileri ise Yalova'da. Yalova'da
sadece 7 okulda birleştirilmiş sınıf uygulaması
yapıhyor. Yalova'yı 250 öğrenciyle
Tekirdağ. 296 öğrenciyle de Karabük izliyor.
Yalova ve Tekirdağ beş sınıf bir arada
uygulamasının ise hiç rastlanmadığı iller
arasında yer alıyor. Bu iki ilin yani sıra Edirne
ve Çanakkale'deki hiçbir okul beş sınıf bir
arada eğitim vermiyor.