22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
MACT200OUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishaba cumhuriyet.com.tr 11 Fnansa'da tepör sansürii • PARİS(A/.)-Fransız Içi şlen Bakarlığrrun, A ^ F öjgütümn derrunollan iğına saatli bombayerleşirdığiru ıleri sürerek haraçıstemesiyle ilgilı Dİarak. caha ömceden basının "ağzııı sıkı tutmasmf' iscdiği ortaya çıktı. Fransız VFP ajansına göre Dakardık. örgiitür öncdi gün kamuoyuna sKan tehdıdinden öice. salı günügazetelenn yazıişlerine gonderdiği mesajda, tehdde ilişkin haber yıpılmanasını istedi. lyişleri Bakanı Nicolas Sarkozry. haberi kamuoyuna duyuran ılk yerel gazeteyi "sorumsuzlukla" suçlamıştı. Annan açıklama istedi • NENVYORK(AA)- BM Genel Sekreteri Kofı Annan. İngiltere'nin BM Daimı Temsilcisi'nden, Irak savaşı öncesinde telefonunun dınlendiği yolundaki iddıalarla ilgili açıklama istedi. Annan ile İngiltere Temsilcisi John Perry dün bir araya gelirken BM sözcüsü, "Annan'ın İngiltere'den böyle olaylann tekrarlanmayacağı konusunda güvence ıstediğini" kaydetti. Israil Filistini ablukaya aldı KUDÜS (AA) - îsraıl ordusunun, hafta sonunda kutlanacak Purim bayramında saldın düzenlenebileceği endişesiyle, Filistin topraklannı ablukaya aldığı bildirildi. Israil devlet radyosu ve televizyonuna göre, abluka pazartesiyi salıya bağlayan gece sona erecek. Haberde, Israil güvenlık güçlerinin Filıstinlı sılahlı gruplann saldın düzenlemeyi plaıladığına dair ısthbarat alınmasının ardından alarma ge;irildığı belırtıldi.Israil heikopterlerinin dün Gtzze Şeridi'ndeld sadınsında 3 Hamas miitamnın öUürülmesinin ardından tsail ordusu. intikam eyemleri dizenlenmesindeıı endişe edyor. İsyancılar silah brakıyor •PORT-AU-PRINCE (A\)-Haiü'de. isancılann lideri Guy Pılıppe. kendisirte bağlı gçlerin silahlanru bakacağını ve başkent s«aklannda devriye gzmeyeceğini açıkladı. Pilıppe. uluslararas! gvenlık güçlennin, dvnk Devlet Başkam Juı-Bertrand Arisrıde yndaşlannı sıhsızlandırmak içın titı'ye hareket eTmesi \Enne bu karan aldığını s/ledi. B Troykası pliyor lANKARA(AlVKA)- "ırkiye ile AB Troykası asında 8 Mart'ta ttcanlar düzeyirtde olantı rçekleştirilecelc. şişleri Bakaru Gü ile pılacaktoplantıya AB 5nem Başkanı anda'nın Dışiş-len ıkanı, bir sonrakı nem başkanı Hollanda şışlen Bakanı, A3 jmisyonu ;nışlemeden Sorunlu /esi Verheagenı ve AB >nseyı'nı temssilen vier Solana da tılacak. Rum Planlama Dairesi'ne göre, yeni devlette bir kamu görevlisi yılda 40 bin dolar alacak AB standartlanndamaaşREŞATAKAR LEFKOŞA - Kıbns sorununun çö- zümü halinde ortaya çıkacak malı sı- kıntılan karşılayabilmek amacıyla ulus- lararası düzeyde bir toplantı düzen- lenmesi kararlaştınlırken Rum Plan- lama Dairesi'nin (RPD) hazırladığı yeni bir raporda yaklaşık 32 mılyar dolardan söz ediliyor. Kurucu Türk Devletı ve yerinden oynayacak Kıbnslı Türkler için 4.5 milyara yakın bir kaynak gerekeceği- nı tahmin eden RPD. geri göndenle- cek Türk vatandaşlan için ödenmesi öngörülen "aile başına" 10 bin Eu- ro'luk yardımın da bu hesaplamaya dahil olduğunu bildırdi. Dairenin ra- porunu değerlendiren Rum Maliye Ba- kanlığı, yalnızca kapalı Maraş bölge- sinin inşası için 2.4 milyar dolar. Rum- Kıbns sorununun çözümü halinde ortaya çıkacak mali sıkıntılar için 32 milyar dolarlık bir bütçe çıkaran Rum Planlama Dairesi'nin raporunda, geri gönderilecek Türk vatandaşlan için 'aile başma' 10 bin EurcTlıık yardım öngörülüyor. lara ıade edilecek konutlann onanmı için de bir milyar dolara yakın harca- ma gerekeceğini açıkladı. Yeni başkanhk sarayı Olası çözüm sonrasında ilk 30 ay- lık sürede Rum liden Tasos Papado- pulos un "DevletBaşkanT, KKTC lı- deri Rauf Denktaş'ın da "Başkan Yar- dımcısı" olarak görev yapacağı "Baş- kanhk Sarayı" inşası için 200 mılyon dolarlık bir projenin gündeme gelme- si. Rum Bilim Adamlan ve Teknis- yenler Odası (ETEK) Başkanı The- mos Dimitriu'nun sert tepkısine yol açtı. Çözümün toplam maliyeti konu- sunda 32 milyar dolarlık dev rakam- lardan söz edilmesinin gerçekçi olma- dığını söyleyen Dimitnu, 80 bin kişi- nin yeniden yerleşmesi, çalışma alan- lan ile onlara hizmet edecek altyapı- nın inşası için en fazla 3-4 milyar do- lara ihtiyaç duyulacağını söyledi. Dimitnu, "Kıbns sorununun çözü- münün maliyetini. bu mafiyetle hiç il- gisi olmayan hayalimizdeki golf saha- lan, marinalar \e diğer lüks tesisatlar- la yeniden inşa edilmiş bir Kıbns'a dö- nüşrürdük. Çözümden sonra bize ia- de edilecek bölgelerin yeniden inşası- nın bize ne kadara mal olacağı konu- sunun başka, rüyalann başka şey oldu- ğunu anlamamız gereJdr" dedi. Kamu görev lilerinin maaşları RPD'nin raporunda, merkezi devlet- te çalışacak kamu görevlileriyle ilgili kı- sım dikkat çekiyor. Rapora göre. 3 bin 500 Rum ve 2 bîn 500 Türk olmak üze- re toplam 6 bin kişı merkezi hükümet- te görev yapacak ve bir kamu görevlı- sinin yıllık ortalama maaşı 40 bin do- lar düzeyinde olacak. Kamu görev lilerinin maaş ve sosyal güvenlik katkıları için 240 milyon do- larlık bir bütçeye gereksınim olduğu- nu düşünen daire. Karpaz bölgesin- dekı 3 köye yerleşecek Rumlar ıçın yaklaşık 100 milyon dolarhk bir "re- habüitasyon projesine* gereksinim du- yulduğunu kaydetti. ABD yardımı Kıbns'a dolar gelecek ^ASHESGTON (AA) - ABD'de, eskı başkanlardan Ronald Reagan döneminde Xıbns için aynlan, ancak anlaşmaya vanlamadığı için •verilmeyen 250 milyon dolarlık yardımın yeniden <canlandınlması konusunda «çalışmalar başladı. Temsilciler Meclisi'nde. 1984'te Kıbnsa aynlan 250 mih/on dolarlık "banş ve yeniden yapüandırma" yardımının 2004"te aktanlması konusu ele alındı. CTumhuriyetçi Parti Illinois Milletvekili Mark Kirk, Temsilciler Meclisinde bu yardımın canlandınlması ve •dışişlen bakanlığının 2004 "bütçesinde yer verilmesi yönünde bir konuşma yaptı. ICırk. ABD'nin Kıbns'ta banş •çabalannı desteklediğini "belirterek şimdi Kıbnslılara, anlaşmayı uygulamada lcarşılaşacaklan zorluklarla toaşa çıkabilmeleri için yardım elini uzatması .gerektiğini söyledi. Kjbns'ta anlaşma durumunda, 10-15 Nisan arasında bir uluslararası bağış konferansı düzenlenmesi de öngörülüyor. A.BD yardımı ve konferanstan elde edilecek paranın büyük kısmının Kıbns'ın kuzeyine "verilmesi bekleniyor. Weston'la görüşmelerde çözüm olmaması durumu da ele almdı ABD'ye 1 Mayıs mesajı • Türk tarafının 1 Mayıs'a kadar çözüm istediğini, ancak Rumlann bu hedefi benimsemediklerini Weston'a ileten Ankara, " 1 Mayıs'ta çözüm olmazsa Kıbns Türk tarafına uygulanan ambargo ve baskılan kaldırmaya hazırlanın" mesajını verdi. SERKAN DEMİRTAŞ ANKARA - Kıbns'ta sü- ren müzakerelerde henüz bir gelışme olmaması ABD ve Birleşmiş Milletler'i hare- kete geçiriyor. ABD'nin Kıb- ns Özel Temsilcisi Tom Wes- ton'un ardından BM Özel Temsilcisi Alvaro de So- to'nun da bugün Ankara"da olması bekleniyor. Türkiye. 1 Mayıs'a kadar çözüm olmaması durumun- da ABD'nin Kıbns Türk hal- kına uygulanan ambargonun kaldırması gerektiği mesajı- nı da iletti. Weston. önceki gün geldı- ği Ankara'da Dışişlen Baka- nı Abduflah Gûl ve bakanlık yetkilileriyle bir araya gel- mişti. Görüşmelerde günde- me gelen konular şöyle: • Türk tarafı, müzakerele- m \t ^ A.BD'nin Kıbns Özel Temsilcisi Tom VVeston, Ankara'da temaslarda bulundu. -v (Fotoğraf a J^AAA) rin büyük bir ıyi nıyetle sür- dürüldüğünü Weston"a ilet- ti. Bu iyi niyetin müzakere- ler sırasında ve BM Genel Sekreteri Kofî Annan" ınpla- nın boşluklannı doldurması sürecinde mutlaka karşılık görmesi gerektiğini anlatan Türk tarafı, Rum tarafının tu- tumunu eleştirdi. Füze ka\ gısı iletildi Özellikle füze sistemlerinin menzillerini arttırmaya dö- nük gırişimlerin, ileride top- lumlann bir arada yaşayacak olmalan nedeniyle uygun ol- madığı Westona aktanldı. • VVeston da Türk tarafı- nın iyi niyeti ve yapıcı tutu- mundan duyduğu memnu- niyeti dile getirdi. Adada li- derlenn mümkün olduğun- ca çok konuda uzlaşmalan- nı isteyen VVeston, anavatan- lann katılacağı bölüme çok konu kalmamasımn önemi- ne dikkat çekti. • Türk tarafı VVeston'un bu düşüncelerine katıldığını bildırdi Planın iki liderce ta- mamlanmasının ileride iki toplumun barış ve istikrar içinde yaşamalan açısından önem taşıdığı kaydedildi. • Türk tarafı, 1 Mayıs ön- cesı çözüm konusundakı ka- rarlıhğını bir kez daha VVes- ton 'a aktardı. Ancak Rum ta- rafının, ışı 1 Mayıs sonrası- na bırakmak gibi bir politi- ka içinde olduğunu belirten Türk tarafı, bu sürecin sade- ce Türkiye'nın iyi niyetıyle tamamlanamayacağını bil- dırdi. Türk tarafının "evet" Rum tarafının "hayır'" demesı du- rumunda Güney Kıbns Rum kesimınin yine AB'ye gire- ceğıni ancak Türk tarafının eline bir şey geçmeyeceğı- ni anlatan Türkiye, ABD'ye "Böyle bir durumda Kıbns Türk tarafına uygulanan ambargo ve baskilann kal- dırümasma hazırianmanız gerek" mesajmı verdi. 'Siyasi Idşiükkr katılsın' Dışişleri Bakanlığı Sözcü- sü NamıkTan da dün düzen- lediği basın toplantısında bir soru üzerine 22 Mart sonra- sında düzenlenecek dörtlü toplantılarda "shasi kişilik- lerin" bulunmasının daha ya- rarlı olacağını kaydetti. Türkiye, siyasi kişilik tanı- mıyla, müzakereler sırasında karar alabilecek Başbakan ya da Dışişleri Bakanı'nı ta- nımlıvor. Denktaş: Görüşmede, 'Siz bunu yaparsanız bizim de alacağımız tedbir vardır' deyip sustum ' Arkamda bir Ecevit olsa...9 KKTC Cumhurbaşkani: Bizim 100 bine yakın insanımız göçmen olacak. Hangi toprağa yerleşebilecekleri konusunda hiçbir plan yok. Ama Annan Planı'nı imzala. 1 Mayıs'ta AB'ye gir. Ölme eşeğim. ölme... LEYLA TAVŞANOĞLU KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş'la birlikteyiz. Son derece rahat gö- rünüyor. Görüşme ve Ankara yolculuk- lan trafiği onu hiç etkilememiş gibi. Parmağını burnuma doğru sallayarak hırslı konuşurken kendimi rutamayıp gülüyorum. a Negüliryorsun?Benbiri- ne parnıagmıı saüarsam onun korkudan ödü paüar" diyor şaka yollu. Önce bir ısınma turu yapıyoruz. An- kara'nın gereğince destek vermemesin- den kaygılı olduğu belli. Rum tarafına da fena halde yükleniyor ve diyor ki: *-RumlarAnnan Ptanı'nda Türidere eşit- Bk, söz hakkı veren ne varsa gavet akıl- hca önerilerie ortadan kaldırmak için 'Daha basitolsun, daha keskinolsun" di- ye teklifler götürüyoriar. Referandum konusu konuşulurken Papadopulos di- yor ki:"Lahey'dede söyledım Boşyer- lere 104 tane yasa girecek. Merkezi hü- kümetin yasalannın yapılması lazım. Bu yasalar tamamlanmadan referandu- ma gitmem." O günden bugüne Brük- sel'de on \ asa daha geçirdiler. Ktti mi sa- nall4yasa.'Bu 114yasatamamlanma- dıkça ben referanduma gitmem' diyor. Biz de diyoruz ki: Genel Sekreter'in mektubunda görüşmelerin başlaması Denktaş. parmağını burnuma doğru sallavarak hırslı konuşurken kendimi tutamayıp gülüyorum. "Ne gülüyorsun? Ben birine parmağımı sallarsam onun korkudan ödü parJar" diyor şaka yollu. için 44 yasa incelemişler. Bunlar esas- ür. Bunlar acele yapılsın. Referandu- ma bunlar gitsin. Geriye kalanlan ya siz doldurursunuz ya da Genel Sekre- ter size danışarak doldurur, diye bir da- vet var. Biz bu davet üzerine geldik. Bu 44 yasayı yapmak için de komiteler ça- hşıyor. 30'unu bitirdik. Öbürleri de bit- mek üzere, di)t)ruz. O da dhor ki: Böy- le şey olmaz. 104'ünü de isterim." Neden, peki? "Gayet basit 1 \Ia>is geldiğinde iste- mediği Annan Planı'nı referanduma gö- rürmeden AB'ye tam üye olacak. Buna da gayet güzel bir sebep bulmuş. AB'yle Kıbns adı altında yapmış olduğu anlaş- ma kendisini Kıbns hükümeti drye ta- nınıış. Bizi de Türk cemaati olarak ta- nınılıvor. Belki biraz sıkıntı çekecek. Ama 'Kuzey işgal alhndadır' diyerek AB içinde çelik çomak oynayacak. Adam gayet güzel bir oyun oyuuyor." Pekı. buna karşılık Ankara ne diyor 9 "Bu oyunu oynarsan, bunu yapar- san, ben de bunu yapannı, diyebiüyor mu? Ben görüşmede, Siz bunu yapar- sanız bizim de alacağımız tedbir \ ar- dır' deyip sustum. Başka ne diyebilirinı? Güvensem, arkamda bir Ecevıt olsa söyieyeceğimi bilirim. Ama yok. Amerikaular, zamanında Mehmet Ali'jj (Talat) benim aleyhime okşar- ken her şe>' iyiydL O zaman, size para da vereceğiz, şunu da, bunu da verece- giz vaadinde bulundular. Ama bugün bakıyorsunuz, vereceği 300 mirvon do- lardan başka bir para değiL Onu da bir kereye mahsus olmak üzere verecek." Iyı de. Türkiye her yıl buna yakın bir parayt Kıbns'a göndenniyor mu? "Gönderiyor. 15 Mart'ta uluslara- rası fon toplamakiçin bir konferans dü- zenleniyor. Şimdrye kadar uluslarara- sı fonlardan hiçbir zaman vaat edUen miktar toplanmamışnr. Fon yok. para garanti edibnemiş. Rehabüitasyon prog- ramı yok. Bizim 100 bine yakın insanımız göç- men olacak. Hangi toprağa, nereye yer- leşebilecekleri konusunda hiçbir araş- nrma, hiçbir plan, program yok. Ama Annan Planı'nı imzala, 1 Mayıs'ta AB'ye gir. Ölme eşeğim, ölme..." İki Churchill hikâyesi Sonra bir kahkaha atıyor: "Dinle bak. Sana iki tane Churchill hi- kâyesi anlatayım. ChurchiD'e, Ölümü ve Allahına nasıl kavoışacağını hiç dü- şünüyormusun" diye sormuşlar. Churc- hill ce>ap vermiş: "Esas Allah beni nasıl karşılayacağını düşünüyor mu acaba?' İkinci hikâye de şöyle: îkinci Dünya Savaşı'nm en ateşli günieri. Churchill bamoda yıkanırken kapı>> a vıırmuşlan "Sa>ın Roosevehgeldı. Sızinle çok ace- le görüşmek istiyor.' Churchill anadan doğma çıplak banyodan telaşla fııia- nuş. Bir de bakmış karşısuıda Roosev^lt duruyor. Hiç istifini bozmadan,' Sayın Başkan, görüyor musunuz? ABD'den hiçbir gizlimiz saklımız yok'." BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye Modeli ABD, askeri güçleri ile işgal etmekte zorlandığı bolgelere "Danimarka'lan yerleştirerek" denetım altına almak istiyor. Buna "Türkiye modeli" de- mek daha doğru olur. Afganıstan ve Irak işgal modelleri bu işin yürü- meyeceğini gösterdi. ABD presty, ınsan ve para kay- bedıyor. ölen Amerikalıların sonu gelmiyor, içerde zorlanıyor. işte bu nedenle "Türkiye modelini'' dev- reye sokuyor. Ya tutarsa diye düşünüyor. Büyük Ortadoğu Projesi tamamen "Türkiye mo- deli" üzerine oturuyor. Şöyle bir düşünelım; 1) Demokrasi adı altında şu üç unsur öne çıka- nlacak; Amerikan (ve Batı) şirketlerinin ve serma- yesinin önü bu 25 ülkede açılacak. "Piyasa eko- nomisi ve demokrasi adına" Batı kapitalizminin şirketleri iç ticareti, tarımı. sanayii, ıletişimi. turiz- mi yavaş yavaş ellerine geçırecekler ve köşebaş- larını tutacaklar. Yerli gazete ve televizyonlar yavaş yavaş çoku- luslu şirketlerin ve Batı sermayesinin tekelıne gı- recek. Bunu, eğitim ve sağlık izleyecek. 3) Etnik ve dıni farklılıklar kullanılarak kontrollü (veya kontrolsüz) ıstikrarsızhklar yaratılacak. 4) İçerde, ABD'ye (ve Batı kapıtalizmine) bağlı bir "sermaye ve şirketler grubu" oluşturulacak. Ay- nen Türkıye'de olduğu gibi. Bu gayri milli serma- ye grubu ABD'nin (ve Batı kapitalizminin) biruzan- tısı gibi faaliyet gösterecek. Yani içerdeki Dani- marka oluşturulacak. 5) Ve bu ülkeler, içerdeki azınlıklar (Danımarka) aracılığı ile ABD (ve Batı) tarafından yönetilecek. Aynen bızde olduğu gibi. Bu proje de demokrasi için "Büyük Ortadoğu Pro- jesi" olarak sunulacak. Türkiye örneği; dün ve bugün Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk Türkıyesi 192O'lı ve 1930'lu yıllarda dünyaya örnek olmuştu. Em- peryalistler tarafından ezilen milletler, Atatürk Tür- kıyesi'nı örnek alıyorlardı. özgürlüğün ve bağım- sızlığın simgesi olmuştuk. Bugün ıse ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi ile esaretin ve örtülü işgalin örneği olma yolunda iler- liyoruz. Bir bakalım, bu işler nasıl oluşmuş, nasıl "örnek hale gelmişiz"! -1961 Anayasası ile toplumsal (ve topiumcu) de- mokrasının, bağımsızlığın yolu açılmış iken 12 Mart ve 12 Eylül darbeleri yaptırılarak "yerli sermayenin bir bölümü gayrı millı hale getirilmiş" ve içerdeki Da- nımarka kurulmuştur. Bunun paralelınde sağ-sol, laik-antı laık, Türk-Kürt çatışmaları planlı bir biçim- de desteklenmiş ve ulusal politikalar önlenmiştir. Ekonomi, büyük şirketler ve gayn mılli sermaye ile dışa bağlanırken biçimsel demokrasi bunlann yolunu açtı. Gerçek demokrasi olsaydı... Gerçek demokrasiler hiçbir zaman ithal edilemez, içerde üretilir. Dışardan dayatılan ise "emperyaliz- min işgalinin aityapısını hazırlayan" biçimsel de- mokrasıdir. Türkıye'de "açık piyasa ekonomisinin önderli- ğinde" geliştinlmek istenen demokrasi, yıllardır bu köşede yazdığım gibi; 1) İçerde, "gayri milli sermaye çevreleri" aracı- lığı ile Türkiye'yi Batı kapitalizmine bağlamıştır. İçerde, iplerini ABD ve AB'nin tuttuğu oligarşik bir düzen kurulmuştur. 2) Işçılerin ve köylünün örgütlenmelerinın önü "özellikle kesilmiştir". Oysa gerçek demokrasi an- cak bunlann sıyasal örgütlenmelerinin sonucu or- taya çıkabılir... Onlar sadece, Batı'ya bağlanacak büyük sermayeyi örgütlediler. 3) Ulusal iktısadi. siyasi ve kültürel politikaların önü, "içımizdeki Danimarka" ile bırlikte kesilmiştir. Bu model ABD içın ideal bir modeldir. ABD ve İngiltere "Irak'ta bu işin sadece güç kullanarak yürümeyeceğini görüyorlar". Sermayeyi ve şirketleri kullanarak içerde ticare- tı, tanmı. sanayii, medyayı denetim altına alarak "yer- li ortaklan, yani işbirlikçileri oluşturmak" en akıl- cısı. İçerdeki Danimarka'yı inşa ertikten sonra iş ar- tık kolaydır. - Siyaseti, sıyasal partileri denetim altına alabi- lirsıniz. - Bürokrasiyı büyük ölçüde kendinize bağlarsınız. - Gümrük Bırliği gibi, "kurumsallaştırılmış tek yanlı bağlaria" sıkıştırılarak istedığiniz ödünleri ala- bılirsiniz. Bu model ABD (ve Batı kapitalizmi) için "askeri işgal" modeline göre çok daha akılcıdır. Yeter ki ön- ce "şirketleri, sermayeyi ve zihniyeti sokacak ka- pılar aralansın"'. ABD'nin Büyük Ortadoğu Proje- si ışte bu kapıları aralama projesidir. Düşünün bir defa, Türkiye'de 12 Mart 1971 'den bu yana uyguladıkları polıtika Arap ülkelerinde, Iran'da ve Pakistan'da tutmuş olsa askere gerek mi kalırdı. Ne acı değil mi; mazlum milletlerin örnek aldığı Atatürk Türkiyesi'nden ABD'nin işgal içın örnek al- dığı bir ülkeye nasıl geldik acaba? www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Helenizmi korumuyoı" Papandreu 'ya broşürle hakaret ATCVA (AA) - Yuna- nistan'da genel seçim- lere 2 gün kala, iktidar partisi PASOK ile ana muhalefet Yeni Demok- rasi Partisi (YDP) ara- sındakı propaganda sa- vaşı kızıştı. PASOK'un, hazu"lanması \ e dağıtı- mından \T)P'yi sorum- lu tuttuğu. PASOK Ge- nel Başkanı Yorgo Pa- pandreu'ya yönelik ağır ıfadeler ıçeren bir bro- şür Atına'yı kanştırdı. Elden ve postane ara- cılığıyla dağıtılan u Mi- rasımızı konımak için vatandaş hareketi" im- zalı broşürler, Papand- reu'yoı "tanntanımaz- hk ve Türkiye ile itişki- lerde Helenizmin çıkar- lannı konımamakla" suçluyor. Broşürde. re- simler \s hakaret yük- lü ifadeler eşliğinde Pa- pandreu'nun, Anıtka- bir"e çelenk koyan ilk Yunanlı politikacı oldu- ğu Mirgulanıyor, aynca Papandreu'nun eski Dı- şişleri Bakanı İsmail Cem'le zeybek oynar- ken çekilmış resmi, "Türk paşalan ile zey- bek oynuyor" ifadele- nyle yer alıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle