Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2ŞUBAT 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
GENÇ SES
kışlann uçma özelliklerinden kaynaklanan özel bir kuvvete sahip olduklan düşüncesi, toplumun mistik bir inanışıydı
Osmanhlkkuşköşkleri•Osmanlı dönemi hayvan
segisini günümüze taşıyan,
iran elinin ya da kedi, köpek
gıti hayvanlann
erçemeyecekleri yükseklikteki
enniyetli yerlere yapılan kuş
köikleri, serçe, saka ve kırlangıç
giti korunmaya muhtaç küçük
kuilar için yapılırdı.
fcTANBUL (tÜHA) - Korunmaya
mıntaç kuşlann bannmalan için ya-
pılaı kuş köşkleri, Osmanlı'nın kuş
sevgisini günümüze taşıyor. Osmanlı
mınarisinden başka hiçbir mimaride
eşı ve benzeri bulunmayan kuş köşk-
lernin ilk öraekleri 16. yüzyıla kadar
dayanıyor.
Kuşlann uçma özelliklerinden kay-
naklanan özel bir kuvvete sahip ol-
duklan düşüncesi, Osmanlı toplumu-
nur mistik bir inanışıydı. Osmanlı in-
sam, kuşlann, yaşanılan âlemden yük-
selerek çıktıklan, Gök Tann'ya rahat-
ça ulaştıklan ve yer ile gök arasında
serbestçe dolaştıklan inancını yüzyıl-
larca korumuşru. Istanbul Üniversite-
si Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bö-
lümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.
Ahmet Vefa Çobanoğlu, Osmanlı 'nın
kuşlara saygı ve sevgi duyduğunu be-
lirnrken, Osmanh'da kuşlan rahatsız
etmenin ve öldürmenin günah, kuşla-
ra yuva yapmanın ve kuşlann beslen-
melenne yardım etmenin ise sevap sa-
yüdığını söylüyor.
Korunmaya muhtaç kuslar
Çobanoglu'nun verdiği bilgiye gö-
re, eski Osmanlı şehir evlerinde, insan-
larla birlikte yaşayan leylek, güver-
cin, kumru, kırlangıç ve serçe gibi
kuşlar, eski düşünce ve inanışlar ne-
deniyle kutsal hayvan sayılırdı.
Kuş köşkleri, serçe, saka ve kırlan-
gıç gibi korunmaya muhtaç küçük kuş-
lar için yapılırdı. Kuş köşkleri, hayvan
sevgisinden doğmuş korunaklardı. Ço-
banoğlu, kuş köşklerine sanatsal de-
ğer taşıyan büyük binalann en çok gü-
neş alan cephelerinde rastlanıldığını be-
lırtıyor: "Bu küçük köşkler. insan eli-
nin ya da kedi, köpek gibi hayvanlann
erisemeyecekleri yükseklikteki emni-
yetiiyertere,>"ağmurvekardankorun-
malan için konsollann geniş saçak alt-
lanna. duvar köşderine ve taştan za-
rif e\ ciklere \ apüımşür."
Yrd. Doç. Dr. Çobanoğlu, Osman-
lı döneminde, köpeklere, kedilere ve
Osmanlı
mimarisinden
başka hiçbir
mimaride eşi ve
benzeri
bulunmayan kuş
köşkleri Lâleli'deki
Caminin
çevresinde, Nur-u
Osmaniye Camisi
ağırlık kulelerinde,
Büyük
Çekmece'deki
Koca Sinan
Köprüsü'nde,
Üsküdar Ayazma,
Setimiye, Cedit
Valde, Amasya
Sultan Beyazıt ve
Tokat Ulu
camilerinde,
Edirne'de
Merafonlu
Mustafa Paşa
Çeşmesi'nde
bulunuyor.
atlara karşı da büyük bir sevgi duyul-
duğunu söylüyor ve hayvanlann ko-
runması için tesisler oluşturan Osman-
lı'nın, süslü evler yapmış olduğunu
vurguluyor. Mimarlann zevklenne gö-
re işlenilen kuş köşklerine kuşlann gi-
rebilmeleri için kapılar, hava almala-
n için pencereler ve alt süsler yapıl-
mış. tstanbul yangınlannın, ahşap ev-
lere zarar vermesi nedeniyle bu sanat
eserleri kül olup tarihe kanşmış. Ge-
riye. sadece taş binalarda bulunan ba-
zı örnekleri kalmış. Hayal mahsulü
birer sanat eseri olan kuş köşklerinde
pencereler, saçaklar, kubbeler, balkon-
lar, cihannümalar, alemler, şehreşin-
ler, sütunlar gibi yapı unsurlan yer alı-
yor.
Kuş kösklerlnln ilk
yapıldığı yer: Hayır evlerl
Yrd. Doç. Dr. Çobanoğlu, Bursa'da-
ki hayır evlerini, ilk kuş köşklerinin ya-
pıldığı yer olarak gösteriyor. Bursa
Leylek Hastanesi'nin ve Csküdar Ke-
dıler Hastanesı'nin, dünyada eşi ve
benzerine rastlamak mümkün değil.
Istanbul'un Perşembe Pazan sem-
tındekı hanlarda pek çok kuş köşkü var.
Fermeneciler Yokuşu'nda, Sandalcı-
lar Sokağı'nda, Valde Hanı civannda
kuş köşkleri sıralanmış; fakat çoğu
köşk harap halde.
Laleli Camii çevresinde, Nur-u Os-
maniye Camisi ağırlık kulelerinde,
Büyük Çekmece'deki Koca Sinan Köp-
rüsü'nde, Üsküdar Ayazma, Selimiye,
Cedit Valde, Amasya Sultan Beyazıt
ve Tokat Ulu camilerinde, Edirne'de
Merzifonlu Mustafa Paşa Çeşmesi'nde
bırçok kuş köşkü bulunuyor.
Doğubeyazıt, Tokat, Amasya, Kay-
seri, Niğde, Antakya, tzmir, Bolu, Bur-
sa, Tekirdağ. Kırklarelı, Edirne, Fili-
be ve Tırnova gibi Anadolu ve Rume-
li'ııin, hiç umulmayan köşelerindeki
binalarda da kuş köşkleri karşımıza
çıkıyor. Minik kuşlar, insanı unutan 21.
yüzyılda bile 16. yüzyılın duyarlı yü-
reklerinden taşan hayvan sevgisiden na-
sipleniyor.
Bilinçsiz halk ve yetkililerin ihmaline
kurban giden Atiye Sultan Sarayı
Saray kalıntdarı
gecekonduya
dönüştürüldü
Istanbul (tÜHA) - Kiğıtha-
ne'de harabe olarak ayakta
durmaya çalışan Atiye Sultan
Sarayı, bugün Türkiye'de ta-
rihi eser olmanın bedelini ta-
lan edilerek ödüyor. Sadabad
mesirelerimn birparçası olan
Atiye Sultan Sarayı'nın süs-
lemelerinı ve tahtalanm "pa-
ra eder" beklentısıyle söken
halk, yapının ahşap kısımla-
nnı gecekondu yapımında kul-
landı. Tarihi saray, artık sade-
ce kalıntılan kalan yorgun be-
denini taşımaya çalışıyor.
Türkiye, tarihi eserlerin çok
fazla olmasına karşın, bir o
kadar da tarihi eserlere hak
Atiye Sultan Sarayı'nm bugünkü haü.
yıtiye Sultan Sarayı,
çatlak ve yıpranmış
duvarlannın arasında
bir de okul
banndınyor.
ettiğı değeri göstermeyen bir
ülke konumunda. Kâğıthane
semti de Istanbul'da tarihi ese-
lerin en fazla yağmalandığı
yerlerin başında yer alıyor.
Kâğıthane'de yer alan Sadabad
bahçe ve mesireleri, Osman-
lı toplumunun özelhklerini or-
taya koyan önemli örnekler-
dendi. Lale tarlalan, havuz-
lar, fıskiyeler ve renk renk gö-
rünen köşkler Kâğıthane'yi
tamamlayan unsurlann başın-
da gelıyordu. Eski Kâğıtha-
ne'den bugüne hemen hemen
hiçbir iz kalmadı. Sadabad
mesirelerinin de bir parçası
olan Atiye Sultan Sarayı (Kâ-
ğıthane Kasr-ı Hümayunu)
çatlamış, yan yatmış, param-
parça olmuş duvarlan ve ara-
zisı ile yaşadığı de\iin tarihi-
ne terk edilmiş durumda.
Sarayın bahçeslne
okul yaptırıldı
Atiye Sultan Sarayı, çatlak
ve yıpranmış duvarlannın ara-
sında bir de okul banndınyor.
Saray bahçesinde oynayan
Profılo Anadolu Teknik Li-
sesi öğrencilerini, yıkılmak
üzere olan binanın gölgesin-
de büyük bir tehlike bekliyor.
Çocuklardan biri sarayın yıkın-
tılanndan zarar görürse bu-
nun sorumluluğunu kım-
senin üstlenmeyeceğini
belirten Kâğıthane Bele-
diyesi yetkilileri, Türki-
ye'deki tarihi eserlere res-
torasyon yapılması için
bürokrasinin engel oldu-
ğunu söylüyor. Padişah
Ildnci Vİahmut un kızı
Atiye Sultan için Sultan
Abdülaziztarafından yap-
tınlan Atiye Sultan Sara-
yı, dönemin Batı üslubu
mimarisini taşıyor. Atiye
Sultan Sarayı'nda şehza-
deliğini geçiren tkind Ab-
dülhamiL tahta buradan
çıktı. Devrin önemli olay-
lanna tamklık eden saray,
altı ayn bina topluluğun-
dan oluşuyor. Sarayın ar-
kasında yer alan tay ahın
ve av köşkü zamana ve
insanlann bilinçsizliğine ye-
nilerek yok olurken, yanmda
bulunan astsubay lojmanlan da
hâlâ yıkılmamak için direni-
yor.
İkmciAbdülhamit Kâğıtha-
ne'de yaptırdığı tamiratlar sı-
rasında Atiye Sultan Sara-
yı'nın önüne Yeni Çeşme'yi
yaptırarak Ayazma Suyu'nu
buradan akıtmıştı. 1983 yılın-
da ıyi kötü restore edilen Ye-
nı Çeşme'nın sadece iki mer-
mer aynası orijinal kaldı. Ye-
ni Çeşme bugün ÎSKl bünye-
sinde faaliyet gösteriyor ve
Su Vakfı tarafından restoras-
yon ihalesıne çıkanlmış du-
rumda.
IstanbulÜniversitesiUetişimFakültesi,erkeklerdekişiselbakımkonulu biraraştırmayaptı
Kendine bakanerkelder• Bakımlı olmak bayanlar kadar
erkekJer için de gereklidir.
Bakımlı erkek daha karizmatiktir.
Sağlık ve bakım kavramlannın
erkekler açısmdan birbirleri ile ne
derece ilişkisi olduğunun
sorgulandığı araştırmada, her 100
erkeğin 65'i bakımın sağlık için
gerekli bir unsur olduğunu dile
getirdi.
tstanbul îletim -Istanbul Üniversitesi tle-
tişim Fakültesi Akademik Medya ve Ka-
muoyu Araştırmalan Grubu (Akademed-
ya), 'Erkeklerde Kişisel Bakım' başlıklı
araştırmasıyla. gündemdeki 'metroseksü-
eT erkek kavramına yeni bir bakış açısı
getirdi.
Erkeklerin bakım kavramına bakışı, ne-
leri ne sıklıkla yaptığı, kişisel bakımla il-
gili cümlelere katıhm derecesi, bir erke-
ği ve kadını bakımlı gösteren unsurlann
ne olduğu ve en bakımlı erkeklenn sorgu-
landığı araştırma, 25 ilçede toplam 663 er-
kek örneklem üzennde gerçekleştirildı.
Erkek İçin kozmetlk
demek parfüm demek!
Günümüzde vazgeçilmez unsur haline
gelen kozmetik ürünlen artık kadınlar ka-
dar erkeklere de hıtap ediyor. Yapılan araş-
tırmada, erkeklere kozmetik denince ilk
akla gelenlerin ne oldugu sorulduğunda.
sırasıyla yüzde 21.7'lik oranla parfüm.
yüzde 9.7 ile bakım, yüzde 8 ile makyaj
malzemesi yanıtlan alındı. "Bakımhotmak
bayanlarkadarerkekleriçin de gereklidir"
ve "Bakımlı erkek daha karizmatiktir"
cümlelerine denekler tarafından. yüzde
60 'ın üzerinde bir oranla "Katilryorum'"
yamtı verildi.
Sağlık ve bakım kavramlannın erkek-
ler açısından birbirleri ile ne derece iliş-
kisi olduğunun sorgulandığı araştırmada,
her 100 erkeğin 65'i bakımın sağlık için
gerekli bir unsur olduğunu dile getirdi.
Bu veri, erkekler için bakımın sadece gü-
zellik içermediğini ortaya koyuyor.
Erkekler kadınlar kadar bakımla ilgilen-
seler ve bakımlı olmanın avantajlannın far-
kında olsalar bile. kendi aralannda bu ko-
nuda pek konuşmuyorlar. Araştırmaya ka-
ülanlann yüzde 62 si '"Erkekarkadaşİarınız
arasmdaçeşitü bakım ürünlerrvieflgflikonu-
lar konuşup tavsiyeJerde bulunuyor musu-
nuzT" sorusuna hayır yanıtını verdi. Araş-
tırma sırasmda, '\Ietroseksüel' erkek kav-
rarmnın tartışıldığı şu günlerde, erkekle-
re son dönemlerde güzellik salonlanna
gitme sıklığı sonıldu. Güzellik salonlan-
nın artık sadece kadınlara değil erkekle-
re de hizmet vermesine rağmen, denekle-
rin yüzde 89.9'u güzellik salonlarına git-
mediğini, yüzde 10.1 'lik kesimi ise gitti-
ğini belirtti.
"ErkeklerdeKişisel Bakım1
' arastırmasın-
da, "Kişisd bakımınızla ügili ne>i yapma-
dan asla evden çıkmazsınız" sorusu sorul-
du. Erkeklenn vıizde 23 8'i asla saçım ta-
ramadane\dençıkmadığınıbelirtti Bunu
sırasıyla. yüzde 12.4 ile 'dişlerimi nrçala-
madan". yüzde 10.1 ile 'aynaya baknıa-
dan' ve \iizde 9.7 ile de 'jölesürmeden ev-
den çıkmanı' yanıtlan ızledi.
Araştırmada aynca, Türk erkeğinın kar-
şı cinste kişisel bakımla ilgili olarak en faz-
la temizlıkten etkilendiği belirlendi. Bu-
nu kıyafet, koku, makyaj, dışler, saç şek-
li ve eller tırnaklar izledi.
En bakımlı erkekler;
Tarkan, Beyaz, Erdoğan
Erkeklere son olarak "En bakımlı bul-
duğunuz erkekler kimlerdir?" sorusu yö-
neltildi. Birinci sırada yüzde 13.7'lik oran-
la Tarkan, ikinci sırada yüzde 4.5 'lik oran-
la Beyaz, üçüncü sırada ise yüzde 4.4'lük
oranla Recep Tayyip Erdoğan yer aldı.
Araştırmada sıralamaya giren dieer ünlü
isimler ise; Mehmet Ali Erbil, Ibrahim
Tatüses ve Kadir İnanır oldu.
Erkekler ne kadar bakımlı?
Bazen Sık sık Hiç
Erkeklenn saç tıraşı
olma sıklığı
Sakal tıraşı
olma sıklığı
Cilt bakımı
yaptırma
sıklığı
Solaryuma
girme sıklığı
Epilasyon
yaptırma sıklığı
Kaş aldırma sıklığı
Pasifjimnastiğe
gitme sıklığı
Manikür yaptırma
sıklığı
Pedikür yaptırma
sıklığı
0
/b45.2
%24.9
%14.6
%4.8
%0.9
%2.4
%5 9
%1.7
%0.6
o
/o43.4
%46.3
%81.8
%94.7
%99.1
%97.1
%93.1
%98
%98.9
Saç boyası
yaphrma sıklığı %3 %96.8
Türttlye'nln İlk ostreoarkeolojl müzesl I
Uç binyıOık
keıııilv sergisi
• Türkiye'de osteoarkeoloji bölümünün
yalnızca tÜ Veterinerlik Fakültesi'nde
bulunduğunu belirten Doç. Dr. Onar, "Bu
da Istanbul Üniversitesi'nin farklılığını
ortaya koyuyor" dedi.
tstanbul tletim - Türki-
ye'de ilk defa bir osteoarke-
oloji müzesi açıldı. Prof. Dr
Oktay Beffi ve Doç Dr Ve-
datOııar'ın 1997 yılından bu
yana Van'ın 9 km. güney
doğusundaki Yonca Tepe
Kalesi'nde sürdürdükleri ça-
lışmalar sonucu elde edilen
kaynak ve materyallere yer
verilen Osteoarkeoloji Mü-
zesi, Istanbul Cnıversitesi
(1Ü) Vetennerlik Fakülte-
sı'nde açıldı. 1Ü Rektörü
Prof. Dr KemalAlemdaroğ-
lu'nun açılışını yaptığı mü-
zede, 3 bin yıllık insan, kö-
pek, kovıın ıskeletleri ve fo-
sıller sergıleniyor.
1Ü Vetenner Fakültesi Öğ-
retım Üyesı Doç. Dr. Vedat
Onar,Türkiye'de ilk defa bir
Osteoarkeoloji Müzesi açıl-
dığını belirtti Bu müzeyı
kazılarda çıkan insan ve hay-
van kemiklennin incelen-
mesi. sergılenmesi ve saklan-
ması için 1997 yılından be-
ri sürdürdüklen multıdısıp-
linel çalışmalar sonunda kur-
duklannı ifade eden Doç
Dr Onar, müze için daha
fazla kaynağa ve materyale
ihtıyaç duyduklannı söyle-
di. Onar, burada bulunan ve
3 bin yıldır bozulmayan ke-
miklerin ve materyallerin
korunması için bir split kli-
maya gereksinim duyduk-
lannı. bunun için de Kültür
Bakanlığı "nın, medyanın ve
özellikle de sponsorlann des-
teğini istediklerini kaydettı.
Yeni kazı projelerl
Türkiye'de osteoarkeolo-
ji bölümünün yalnızca tÜ
Veterinerlik Fakültesı'nde
bulunduğunu belirten Doç
Dr Onar. "Bu da tstanbul
Üniversitesi'nin farkhhğını
ortaya koyıiTOr" dedı Doç
Dr Onar. "Projeler üretiyo-
nız ve bu projekrçerçevesin-
de bu yaz Van kentinde bu-
lunan Yukan Anzaf Kale-
sinde kazılar yapacağız" di-
ye konuştu.
Onar, müzeyle ılgıli bir
vveb sıtesı hazırlandığını be-
lırterek, müzenın hâfta içı
her gün açık olduğunu, ıste-
yen herkesın önceden rande-
vu alarak zıyaret edebilece-
ğinı söyledi.
Cörülme oranı yüzde 45
Stresle gelen
tehlike: REFLÜ
tstanbul îktim - Stresli kent
yaşamının getinniş oldu-
gu ve çoğu insan tarafından
bilinmeyen reflü hastalığı
yeterli önlem alınmadığı
takdirde kansere yol aça-
biliyor. Cerrahpaşa Tıp fa-
kültesi tç Hastalıklan Ana-
bilim Dalı. Gastroentrolo-
jı Bilım Dalı Öğretim Üye-
sı Prof. Dr. Kadir Bal,"Re£
lü, bizim toplumumuzda
pek sık değil. Avrupa top-
lumlannda yapılan çalış-
malar var; genelde yüzde
15-20 kişide bu hastalık gö-
rülüyor. tnsan herhangi bir
dönemde reOü'yk karşüa-
şabiHr" dedi.
Mide asidınin anormal
bir şekılde \oikan doğru çı-
karak yemek borusuna ve
boğaza gelmesı şeklinde ta-
nrmlanan reflü hastalığı, mi-
de ile yemek borusu arasın-
da bulunan kaslann ve asit
salgısının yukan kaçması-
na izin vermiyor. Bazı has-
talıklarda bu kaçışın olabi-
leceğini belirten Prof. Dr.
Kadir Bal, Reflü hastalığı-
nın sık görülmesini, bazen
hastalann çok üzerinde dur-
maması bazen de doktorla-
nn bu hastalığın teşhisini
koyamamalanna bağladı.
Yapılan araştırmalar so-
nunda reflünün görülme
oranının yüzde 45 olduğu-
nu anlatan Bal, "Bu hasta-
hk bazen kalpvedamarra-
hatsızlığryia kanştmlabin-
yor. Hastalar daha zhade
göğsüm ağnyor diye kalp
doktoruna gidhorlar. ora-
da muavene ohıyoriar; hat-
ta bazen anjrvotestibfle ya-
pıbyor. Yani kalp damar-
laruun görüntülenmesi so-
nucu,önceden herhangi bir
şey buhınmayan hastalann
yüzde 50'sinde mutlaka
Reflü hastahğmm başlangı-
cı tespit edüjyor" dıye ko-
nuştu.
Endoskopik muayenede
ağızdan gırılerek yemek
borusu ve mide muayene-
si yapılarak fazla asidin ver-
dıği zararlar araştınlır. Has-
taya ilaç ^Titturularak film
çekilır ve yemek borusu ya
da midedekı yapısal anor-
mallıkler (mide fıtığı gıbı)
tespit edılir. Teşhis için ge-
nellikle hastanın şikâyetle-
ri ve muayene ile yetinilir.
Laboratuvar teknikleri-
ne her zaman başvurulma-
dığını vurgulayan Kadir
Bal, hastalığın önlenmesi
için şu önerilerde bulundu:
"Tedavide bir defa basın-
a etkileven faktörlerin ve
beslenme koşullaruun dii-
zeltilmesi lazım. İkincisi.
Prof. Dr. Kadir BaL
stressiz ortamda yaşamak,
üçüncüsü dh et. sigara. al-
koL yağhlar. kuru yemişler,
baharatnlar ve gazh içecek
vi> eceklerinin yasaklanma-
sı lazım. Zayıflamak gere-
khor. bunun yanında has-
tanın aç yatması gerekiyor;
bu açlık süresinin iki saat-
tenazotanamaalazmL İkm-
ci aşamasuıda ilaç tedavisi
de var; bu hastanın şikâye-
tine göre tedaviler var gû-
nümüzde. oldukça etkin
ilaçlarla tedavi edilebilir.
Daçlan en az sekiz hafta
kuUanmak daha sonra has-
tanın şikâyetigeçth se azalt-
mak lazım. Aksi takdirde
hasta ömürboyu ilaç almak
zorunda kalabilir."
Bu Sayfa Istanbul Üniversitesi lletişim Fakültesi IÜHA ve İLETİM Gazetesi tarafından hazırlanmıştır. Süleyman Türkoğlu, Fatih Aydoğdu, Mu^at Kazancı, Mahir Ağar, Mine Özdemir, Mustafa Kızıl