21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 ŞUBAT 2004 CUMA 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul _S 7 Sinop B 8 Adana PB 14 Edırne 9 Samsun B Kocaelı 8 Trabzon PB 9 Çanakkaie S 11 Gıresun Izmır B ÎT Ankara PB 9 Manısa B Eskişehir Aydın B 13 Konya Denızlı 9 Sıvas Zonguldak B 7 Antalya B 16 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardtn Siirt Hakkâri Van PB K PB PB K K K 12 4 6 4 4 3 2 -5 Yurdun guneydoğu Kesmlen parçalı çok bu- lutlu, Doğu Anadolu'nun guneydoğusu ıle Gu- neydogu Anadolu'nun doğusu kar yağışlı ge- çecek Marmara ıle yur- dun ıç ve doğu kesımle- nnde yer yer sıs gorule- cek Hava sıcaklığı tum yurtta tnraz artacak, ruz- gâr guney ve batı yon- lerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn B PB PB PB B B PB PB 1 -8 3 7 5 4 6 7 Berlın PB 3 Moskova B -12 Budapeşte PB 4 Aşkabat PB 14 Madrıd PB 8 Astana K -5 Vıyana Y 3 Taşkent Belgrad PB 7 Bakû B 8 Sofya Roma _K 6 Bışkek PB -2 Y 12 Tıflıs B -2 Atına PB 13 Kahıre PB 17 Münih PB 4 Zürıh Y 3 Şam Y 10 i AÇIK bulutlu > Çok bulutlL ı Yagmurlij S u l u ı Gok gurultülü * m G U N C E L CÜINEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada konulara bakış açıları irdelendiğinde uzlaşmanın ne kadar olanaksız olduğu bir kez daha ortaya çık- tı. Dünlere kadar ağır hakaretlere, saldırılara hedef olan KKTC Cumhurbaşkanı öylesine övülüyor, övülüyor ki... Bu işin içinde iş var demekten insan kendini alıkoyamıyor. Dün sövenler bugün övüyor ama ne zamandan beri? Görüşmelere yeşil ışık yaktığından beri. An- nan'ın hakemlik namı altında planı istediği gibi doldurmasına Ankara'nın baskısıyla olanak sağ- landığından beri... Holdıng medyasına uygun adım attın mı alkış, bol bahşiş gibı. • • • Sırası ve yeri geldikçe masaya getirileceği söy- lenen belli başlı itirazlar, görüşmelerin başlamasın- dan bir gün önceki haberlere şöyle bir göz atarak saptanabilir. Genel olarak manzara iç açıcı değil. Denktaş, "Ciddikaygılanmız var" derken; Genel Sekreter'in özel temsilcisi Alvaro De Soto, "Neredeyse çö- züme ulaştık" diyor. Denktaş gıbi CHP de Kıbrıs'ı sürekli tartışma konusu yapmak istemiyor ama "plan değişim ge- çirmeden, Türkiye'nin -kuşkusuz KKTC'nin- haklı olduğu şikâyetler karşılanmadan, planın bugünkü şekliyle uygulamaya sokulmasından" kaygılanıyor. Türkiye ile KKTC; (Denktaş'a Ankara hükümeti- nin yazıyla bildirdiği söylenen kriptoya göre) Rum- larla anlaşmaya varabilmek için egemenliğin, iki toplum arasında eşitlığin garanti altına alınmasını ve iki kesimliliğin korunmasını birinci, hatta vazge- çilmesi olanaksız koşul olarak görüyor. De Soto, adaya ayak bastığı gün "en önemliso- runlardan biri olan egemenlik konusunun New Y- ork'ta çözüldüğünü" belirten bir demeç verdi. Demek ki adada görüşmeler başlamadan iki önemli ilkede anlaşmaya vanlmış. inanalım mı? Bu söylemlere Rum tarafından ne birtepki ne de önerı. Temel sorunlarda Rumlar, dönüşümlü baş- kanlığın Türkler ve Rumlar ıçin kaçar yıl olacağını, Başkanlık Konseyi'ndeki temsiliyetin süresini, el- bette Güney Kıbrıs'tan kuzeye geçecek Rumların sayısını nasıl arttıracaklannı, Türk göçmenlerin sı- nır dışı edilmesini tartışmaya açmayı planlıyoriar. Egemenlikmiş, iki toplum arasında eşitligin ga- ranti altına alınmasıymış, askerin adada kalmasıy- mış gibi bizim olmaz olmazlarımızı Annan Planı'yla kapanmış birer konu olarak görüyor ve gündem- lerine almaya niyetli olmadıklannı göstermeye ça- lışıyorlar. Taraflar bu görüntü ve izlenimlerle masaya otur- dular. • • • Holding baykuşları ise CHP'nin önceki gün he- men her açıdan olgun ve dolgun çıkışını, örneğin OnurÖymen'in Meclis kürsüsünden Dışişleri Ba- kanı Gül ve izlenen hükümet politikasını madara edişini sindiremediler. öymen'in konuşmasını izledilerse anlamamışlar ya da anlamak işlerine gelmemiş. CHP'ye ve söz- cüsüne koro halinde saldırıya geçtiler. Oysa konuşmasında öymen, iki kesimliliğin öneminden söz eden Bakan Gül'e Annan Planı'nın iki kesimliliği ortadan kaldırdığını söyleyerek yanıt- larken, hava cıva saptamalarda bulunmuyor; net, açık, somut rakamsal örnekler veriyor. Bakalım ne diyor: Bizim 30 yıldır savunduğumuz görüş şuydu: Kıb- rıs'ta iki kesimli iki toplumlu bir devletin kurulma- sı. Burada bütün meclisler, bütün hükümetlerşim- diye kadar bunu savundu. İki kesimlilik, iki toplum- luluk her toplum kendi kesiminde yaşıyor demek. Kofi Annan ne diyor? Planı incelerseniz, şunu söy- lüyor: "Güneyde bir Rum Devleti olacak; ama müteca- nis bir Rum Devleti olacak." Türklerin gidip de gü- neye yerleşme niyeti olmadığını herkes biliyor; a- ma, kuzeyde ne olacak? Kuzeyde bir Türk-Rum Devleti olacak. Mütecanis bir devlet olmayacak. Planın son üçüncü şeklinde, kuzeye, oradaki Türk nüfusunun yüzde 21'i kadar Rum geçecek, diyor. Bu, 42 bin Rumun dönüşü demek. Karpas bölgesinde evvelce yaşamış 12 bin kişi daha dö- necek. Bunların dışında 65 yaşı geçen en 20 bin kişi bir refakatçi ile kuzeye gelecek. O zaman or- taya çıkan tabloya göre yaklaşık 80 bin Rum da- raltılmış Türk kesimine yerleşecek demektir. Oldu da bitti maşallah diye bayram edenler, iş- te bu somut, ama olumsuz gerçeklerden söz edenlere tahammül edemiyor. Onlara kalsa An- nan Planı bu haliyle kabul görmeli, referandumda onaylanmalı. Çok Avrupalı, ama gerçekçi olmamak demek böyle. Büyükçekmece ve Cürpınar ANAP'lı iki boşkanagözdltı OKTAYAPAYDIN İstanbul 3. Bölge'de bulunan ANAP'h bele- diye başkanlanna yö- nelik operasyon dü- zenlendi. Operasyon kapsamında, Büyük- çekmece Belediye Başkanı ve Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Hasan Ak- gün ile Gürpınar Bel- de Belediye Başkanı Vellittin Küçük, yar- dımcısı Mustafa Bek- taş ile özel Kalem Mü- dürüBirgülAksoy be- ledıyedeki yolsuzluk iddialan nedeniyle gö- zaltına ahndı. Edinilen bilgiye göre dün ak- şam saatlerinde jan- darma tarafından dü- zenlenen operasyon kapsamında. Kıraç Belde Belediye Başka- nı Sonnur Yalnızoğlu ile Bahçeşehir Belde Belediye Başkanı Ke- mal Aydın'ın da gö- zaltına alınmak üzere arandığı bildirildi. Bü- yükçekmece Belediye Başkanı Hasan Ak- gün'le birlikte beledi- ye fen işleri müdürü ile 4 kişinin de gözaltına alındığı öğrenildi. Gö- zaltına alınan beledi- yelerin ANAP'h olma- sı dikkat çekti. CHP milletvekilleri, iktidarı 'Cumhuriyeti yok etme planı' hazırlamakla suçladı AKP'lileryumruk salladı• Baştarafı 1. Sayfada Cumhuriyetin başlangıcında- ki temel ilkelerin anlamını yi- tirdiğini söyleyen bir tek mil- lervekili var mı" diye sordu. AKP'li Zülfü Demirbağ, "var" karşıhğını verirken Kumkumoğ- lu sorusunu yineledi. Bunun üzerine AKP sıralanndan "so- ramazsın" itirazlan yükseldi. Kumkumoğlu, "Hayır, diyemi- yorsunuz, soramazsın, diyor- sunuz. Bu ifadeleri kullanan bir kişinin başbakanlık müs- teşarlığı görevini yapmasının anlamı nedir, görev yapabilir mi" deyince; AKP sıralanndan "bal gibi yapar" diye laf atıldı. AKP'lilenn protesto. CHP'lile- rin de destek alkışlan arasında sözlerini tamamlayan Kumku- moğlu, "cumhuriyetin tüm ya- pılarının tersyüz edilmesinin amaçlandığını" sözlehne ekle- di. Başbakan Yardımcısı Meh- met Ali Şahin, CHP'nin seçim beyannamesinde "merkezi yö- netim yalnızca koordinasyon ve denetim yapacak" denildiği- ni anımsatarak "Aynı düşünce- deyiz" dedi. Mlkrofonun sesl kesildi CHP'li Öktem kürsüye çıktı- gında gerilim yükseldi. Öktem, "Acil eylem planından söz ediyorsunuz. Bence yayımla- madığınız bir acil eylem pla- nı var. Onun adı, Türkiye Cumhuriyeti'nin yok edilme- siyle ilgili acil eylem planıdır" deyince AKP sıralanndan pro- testolar yükseldi. AKP'lller kürsüye yürüdü Birleşimi yöneten TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil mikrofonu keserken Öktem 'den sözlerini geri almasını istedi. Öktem, "Cumhuriyetin 4 te- mel ilkesi var. Bu yasalar cum- huriyetin bu temel ilkelerine dayanmıyorsa, cumhuriyeti hedef ahvor demektir" derken, genel kurul salonu kanştı. ÂKPliler "özür dile" diye ba- ğırarak kürsüye yürüdü. Öktem, "Burası dağ başı değil" diye- rek sözlerini sürdürmeye çalıştı, ancak başanlı olamadı. AKP'liler Öktem'in çevresinı kuşatırken AKP Kayseri Millet- vekili Mustafa Duru'nun Ök- tem'e yumruk salladığı görüldü. AKP ve CHP'liler birbirının üzerine yürüyüp itişirken Pakdil oturuma bir süre ara verdi. Ara- dan sonra yeniden kürsüye çıkan Öktem, "Kastetriğim bir parti değil, bir anlayış. Cumhuriye- tin 4 ana temel ilkesi var. Bu il- kelerin karşısındaki düzenle- meler cumhuriyet karşıtıdır" açıklamasım yaptı. Görüşmeler sırasında söz alan CHP'li Mehmet Kesimoğlu, "kamu hizmetlerinin yerine getirilnıesi ve bu hizmetlerden yararlandırmada ayrımcıhk yapılamayacağına" ilişkin maddenın gizli hedefinin türban olduğunu söyledi. CHP Gazian- tep Milletvekili Abdülkadir Ateş, tasannın "Anayasa Mah- kemesi ve Çankaya Köş- kü'nün duvarlanna çarparak geri döneceğini" kaydetti. Cumhuriyet kurumlarına klnllslnlz* Ateş, AKP sıralanna dönerek vekillere "Türkiye'nin anaya- sal kurumlarıyla sorununuz nedir? Eğer anayasayı değiş- tirmek isriyorsanız, çıkarsınız meydanlara söylersiniz. Cum- huriyetin kurumlarına karşı niye bu kadar kinlisiniz" diye seslendi.AKP'liler Ateş'ın söz- lerine tepki gösterdi. AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, "TBMM içtüzüğüne ve kendi- lerine saygısı olanlar, bunu yapmaz" dedi. AKP'li Hacı Bi- ner, "AKP'nin felsefesinde cumhuriyete ve laikliğe karşı tek bir şey yokrur. CHP'lilerin kafasının gerisinde ideoloji ya- tıyor" diye konuştu. KESK, KamuYönetimi Tasansı'na karşı '6 Mart'ta meydanlardayız' mesajı verdi Iktidara dev miting uyarısıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Memur ve sivil top- lum kuruluşlan, Kamu Yöneti- mi Yasa Tasansı'na tepkilerini giderek yükseltiyor. 114 sivil toplum örgütü üyesi tarafından oluşturulan Türk Dayanışma Konseyi üyeleri eski TBMM önünde yaptıklan basın açıkla- masında, tasannın Cumhuriye- tin geleceğini karartacağını vur- guladılar. KESK tarafından Kı- zılay Postanesi önünde düzenle- nen eylemde konuşan Genel Başkan Sami Evren ise artık masa başı sendikacılığının bit- tiğini, bundan sonra alanlarda olacaklannı söyledi. Atatürkçü Duşünce Derneği (ADD) de, ta- sannın ulusalcılığı reddederek federatif yapı öngördüğünü be- lirterek "Bu ise Sevr'in başa- ramadığı işi gündeme getir- mektir" uyansmda bulundu. Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasansı'nı engellemek için sen- dika ve sivil toplum örgütlerinin eylemleri devam ediyor. Türk Dayanışma Konseyi üyesi sivil toplum örgütü ve sendika temsil- cisi yaklaşık 200 kişilık grup, ta- sanyı protesto etmek üzere öğle saatlerinde eski TBMM önünde toplandı. EllerindeTürkbayrak- lannı taşıyan konsey üyeleri, dü- düklerle AKP hükümetine tepki gösterdi. "Bizim ilkemiz, önce ülkemiz". 'Memur sandıkta hesap soracak'. 'Kahrolsun ABD, işbirUkçi AKP', 'Hükü- met yasanı al başına çal" slo- ganlan atan grup, hep birlikte Atatürk'ün gençliğe hitabesini okudu. Daha sonra grup adına basın açıklaması yapan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bir- can Akyıldız şunlan söyledi: "Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin içeri- deki ve dışarıdaki her türlü Kamu Yönetimi Yasa Tasansı'na yönelik tepkiler giderek yükseliyor. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) düşmanınm desteklediği, bu ülkeyi, bu devleti ve Türk mil- letini seven ve geleceğine şüp- he duymadan bakmak isteyen herkesin de karşı çıktığı bu ka- nun tasarısının yasalaşrırılma- $ı, siyasi iradenin aymazlığı, vurdumduymazlığı ve kendini güçlü saymasından kaynak- lanmaktadır." Halk izin vermez' Tasanyla ilgili tespitlerinin hükümet tarafından göz ardı edıldiğinı belirten Akyıldız, "Türk milletinin geleceğine ihanet tohumlanmn ekilmesi- ne Türk milleri asla müsaade ermeyecektir" diye konuştu. KESK Ankara Şubeler Plat- formu üyeleri de Kızılay'daki PTT önünde toplanarak tepkile- nni dile getırdıler. KESK Başka- nı Sami Evren yaptığı açıklama- da, "Anlaşılıyor ki, siyasal ik- tidar demokratik kitle örgüt- lerini, sendikaları dışlayarak sayısal çoğunluğuna güvene- rek bu yasayı çıkarmak istiyor. Bu yasa, toplumdan geçmeye- cek ve 6 Mart'ta tüm Türkiye halkı yüz binlerle Ankara'da olacağız ve hükümete muhtı- rayi vereceğiz.Artık söz ve ma- sa başı sendikacıhğı bitti. Bun- dan sonra sokaklarda olaca- ğız" dedi. Grup daha sonra Kı- zılay'da tasanyla ilgili bildiri da- ğıtti. Kurtuluş ve kuruluş ruhuna aykırı' Atatürkçü Düşünce Derne- ği'nden yapılan açıklamada da, yasanın, "füccar-devlet" zihni- yetinin ürünü olduğu belirtilerek "Atatürkçü devlet yapısını si- yasal. sosyoekonomik ve kül- türel öğeleriyle kaldırıp atma- ya yönelik olduğu" kaydedildi. Açıklamada, "Bu tasarı, devle- timizin kurtuluş ve kuruluş ruhuna ve özüne aykırı bir dü- zenlemedir" denildi. Diyanet ile Adalet Vakfı kapsamdan kurtulmak için milletvekilleriyle görüşüyor Vakıf yasasını delme hazırhğı MUSTAFA ÇAKIR ANKARA - Kamudaki "vakıf saltanatına" sınırlama getiren yasanın ömrü kısa sürdü. Yasanın kapsamından çıkmak isteyen va- kıflar, kendi yasalannı hazırlama telaşına düştü. Polis Teşkilatını Güçlendirme Vakü'mn ardından TBMM Vakfi'nın da kapsamdan çıkanlması için bizzat Meclis Başkanı Bülent Annç yasa öne- risi verdi. Diyanet ile Adalet va- kıflannın. yasanın kapsamından kurtulmak için girişimde bulun- duklan öğrenildi. Nüfus Hizmet- lerini Güçlendirme Vakfı'nda ise yaklaşık 300 geçıci personele 6 Nisan günü sözleşmelerinin fes- hedileceği iletildi. AKP milletvekillennin ginşi- mi ıle hazırlanan "Dernek ve Yakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İUşkilerine Da- ir Yasa" 22 Ocak 2004 tarihın- deTBMM'de kabul edıldi. Ken- di yasalan bulunan "dernek ve vakıflan" kapsam dışında bıra- kan yasa, diğer dernek ve vakıf- lara ise yeni düzenlemeler getir- di. Yasa ile dernek ve vakıflann kamu kurum ve kuruluşlanmn adını almalan yasaklandı. Yasa. vakıf ve derneklerin bağlı bulun- duklan kurumlann hizmet bina- lan içinde faaliyet göstermeleri ve bu kuruluşlara ait araç \e ge- reci kullanmalanna da engel ge- tirdi. Yeni yasa, dernek ve vakıf- lann kamu kurum ve kuruluşla- nmn sunduklan hizmetlerle il- gili olarak gerçek ve tüzel kişi- lerden ücret, bağış. katkı payı gi- bi adlar altuıda herhangi bir kar- şılık ahnalannı da yasakladı. Kısıtlama getirilen bazı vakıf- lar ise yasanın kapsamından çık- mak için, kendi yasalannı hazır- ladılar. Bunlardan birisi olan Po- lis Teşkilatını Güçlendirme Vak- fi'nın kunıluşuna ilişkin yasa ta- sansı Içişleri Komisyonu'nda kabul edildi. Böylece yasa çıkar çıkmaz, delinmiş oldu. Ardından da Annç yasa önerisi hazırladı. Annç, TBMM'de kabul edilen yasanın Meclis Vakfi'nın da gö- rev lerini yerine getirmesine ola- nak vermediğine işaret etti. Önerinin yasalaşması ile Meclis Vakfı da yeni yasanın kapsamı dışında kalmış olacak \e çalış- malanna devam edecek. Yasa, Diyanet Vakfı ile Adalet Vakfı'nı kapsam dışında bırakıyordu. Bu iki vakfın da yasa hazırhğı için milletvekillen ıle görüşmeler yaptıklan öğrenildi. Yasanın yürürlüğe girmesiyle bazı vakıflarda çalışan geçici personelin ise sözleşmesi feshe- dildi. Ankara'da bulunan Nüfus Hizmetlerini Güçlendirme Vak- fı'nda çalışan yaklaşık 300 geçi- ci personele, sözleşmelerinin 6 Nisan tarihinde fesh edileceği- ne ilişkin tebliğ yapıldı. Çalışan- lar başka bır devlet kurumuna geçemeyecekleri için mağdur ol- duklannı belirttiler. GUNDEM Ml'STAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada ne, konuşmalarına ilişkin eleştiriler salt bir kişiye yönelik tutum olarak değerlendirilemez. Aynı za- manda bir bakış açısının da yansıması... Bu "daraçı"n\n özü şu: Muhalefete muhalefet etmek! Açmak gerekirse; iktidarı destekleyenler, her yaptığına doğru diyenler, bununla da yetinmiyor- lar, iktidara muhalefet edenlerin sesini kısmak is- tiyorlar. Basının gücü, kişilerin ifade özgürlüğünü kullanmaması için kullanılıyor! Ne kadar çarpık bir durum... lleride bu dönemi inceleyecek olan araştırma- cıları çok eğlendirecek bir örnek: İktidarı desteklemek için onu eleştirenlere den- sizce saldırıyorsunuz! Onur öymen'e yönelik soğuk bakış, geçen sa- lı günü TBMM'deki Kıbrıs için genel görüşme açıl- masına ilişkin önerge üzerine yaptığı konuşmadan sonra daha da arttı. öymen'in konuşmasını ben de dikkatle dinledim. Başta da vurguladığımız gi- bi, duygulardan çok bulgulara dayalı bir konuş- maydı. Hükümetin yalpalamalarını bir bir sıralayıp dozunu kaçırmadan eleştirdi. Papadopulos'a önerimiz... Başbakan Davos'ta Annan'a De Soto'yu de- ğiştirin demişti. öymen sordu: - Değiştirtebıldinız mi? Başbakan, Annan'a "Yenibirarabulucuatayın" demişti. öymen sordu: - Yaptırabildiniz mi? Başbakan, Annan'dan kısaltılmış bir plan iste- mınde bulunmuştu. öymen sordu: - Başarabildiniz mi? Bu soruların tümünün yanıtı hayır. Demokrasi- nin şapur şupur değil de tıkır tıkır işlediği bir ülke- de, medyasından muhalefet partisine kadar her kesim bu soruları sorar, iktidarı gerektiğinde kö- şeye sıkıştırır, işin rayınagirmesi için çaba harcar... Bizde bunları dile getiren muhalefete, medya- dan yaylım ateşi açılıyor. Ardından da nasıl mu- halefet etmesı gerektiğine ilişkin dersler veriliyor. Dünyanın kaç demokratik ülkesinde, iktidarı eleş- tirmek suçtur! Sürekli iktidar elbısesi giyenlerin, muhalefete siyaset terziliği yapmaya girişmesi, Aziz Nesin'lik bir komedi... Onur öymen'in bu denli eleştirilmesi, doğrula- rı çok net ve bilgiye dayalı olarak ortaya koyma- sından kaynaklanıyor. Diplomatlar genellikle de- neyimlerini kitaba, yazıya dökmeye soğuk bakar- lar. Bilal Şimşir, Gündüz Aktan gibi öymen de bu sınıfa girmeyenlerden. öymen'in, Remzi Kita- bevi'nden çıkan Geleceği Yakalamak, Silahsız Sa- vaş, Türkiye'nin Gücü başlıklı kitapları diplomat- lığın yanı sıra araştırmacı bir anlayışın ürünü. öy- men, Kıbns konusuna da tıpkı kitaplarındaki gibi araştırmacı ve sorgulayıcı bir kişilikle yaklaşıp hü- kümetin artığı adımların artılarını eksilerini ortaya koyuyor. 1 Mayıs'atarihlenen müzakereler dün başladı. Bu zorlu süreçte herkes her türlü kozu oynamak isteyecek. Annan, kendi başarısını kanıtlamak için iki tarafın da reddetmeyeceği bir yol izlemek du- rumunda... AB, içine bir sorun almamak için tar- tışmalı yönleri az bir metnin ortaya çıkmasını isti- yor... ABD, kafasındaki Büyük Ortadoğu Proje- si'ne (BOP) model olacak çözümler üretmek isti- yor... Rumlar, AB kapısından içeri girerken hiç ta- viz vermemenin yollarını arıyor... Yunanistan, uz- laşmaz, şımarık çocuk damgası yememeye çalı- şıyor... Böyle bir dönemde Türkiye'ye baktığımızda, hükümet devletin öteki organlarından bilgi saklı- yor. Müzakerelerin daha kazanımlı yapılması için öneri getiren muhalefete iktidardan çok medya saldırıyor. Papadopulos'a bir önerim var: Sayın Başkan, Denktaş'la görüşmelere gider- ken yanınıza Rum uzmanlar alacağınıza, Türkiye medyasından bir heyet yapın, onunla gidin... Daha çok kazanırsınız! ankcum(r' cumhuriyetcom.tr SÖYLEŞİ ATTİÛİLHAN \..Ve Kadınlar, Bizim Kadınlarımız!..' • Baştarafı Arka Sayfada Ulkenin bütünlüğü açıkça tehlikede iken, Türk ka- dınlannı böyle ikiye ayıracak sorunlan ele alıp, 'ge- rilimi' ayakta tutmak, acaba kimlerin ekmeğine te- reyağı sürer? Türk Kadını, -aynen Türk erkeği gibi- ülkenin özgüriüğü ve bağımsızlığı; ve tabii, aynı ıs- rar ve inatla 'toprak bütünlüğü' tehdit attında iken, sırasında ne hârikalar yaratmayı bilmiştin niye kim- se bunlan hatırtamıyor, ya da hatııiatmıyor? Işte, şimdi birlikte üzenne eğıleceğımiz, bu konu! Es- ki 'tulûat sahnemizin', temsillerinden bılinen o şirin ifâ- deyle, 'arzu-yu umûmîüzerine', o söyleşiyi ak üstünde kara, kâğıda geçıriyoruz; bundan önce, yaptıklanmız, bundan sonra -gerektikçe- yapacaklanmız gibi!.. Pekl, ya sehit kızlarımız?... • • Once, birçoğumuzu belkı deşaşırtacak, bir bilgi: Mil- lîSavunma Bakanlığı tarafından, yaptınlan bıraraş- tırmanın verdiği sonuçlara göre; Millî Mücâdele'de er- kekleriyle birlikte cephede vuruşan kadınlanmızdan. alt- mış ikisinın (62) 'şehit olduklannı' kim biliyor? Arşiv bel- gelerinden, aralanndan bırkaçının adları şöyle saptapa- bilmiştir. Çankın'lı, Yusuf kızı Emine; Amasya'lı, Âdil kızı Zeynep; Erzincan'lı, Osman kızı Emine; Adana'lı Ayşe, Gaziantep'li Güldâne! Bu yığit kızlanmızdan ba- zılan toplardan dağılan şarapnel isâbetleriyle, bazılan vurularak şehit edilmiş; bazılan, hastanelere yaralı ola- rak getirilmişlerse de, kurtulamayarak vefat etmişlerdir. Şarapnel isabetiyle ölmek, ne demek? Hiç düşündünüz mü? Nur içinde yatsınlar! O ana-baba günlerinde, başörtüsü davasında olanlar Ankara'ya başkaldırıyor; göbek açma sev- dalılanysa, Dersaadet'te Işgal zâbrtanı ile kınştınyor- du. Peki, ya şehit kızlanmız, onlar niye öldüler?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle