Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 ŞUBAT 2004 CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
ARADABİR
Dr. BEŞtR DOSTER
Hüseyin Batuhan...
Tamamı tamamına elli beş yıl olmuş: Kars üsesi'nin
son sınıf öğrencileriy iz. Sosyal Bilimler ağırlıklı ders-
ler görüyoruz. Felsefe, bunlardan birı. Felsefe öğre-
nimi adına, Turancı, ırkçı bir fırtınanın ardından din-
gin. suskun bir bekleyişın ıçindeyiz. Kısa bır süre son-
ra bir felsefe öğretmerıinın geleceğini duyuyoruz. Ge-
liyorda... Yıl 1948. Mevsim kış. O yokluk ve zortu ko-
şullar içinde, düz renk takım elbisesı, uygun kravatı,
cıddi ve dingin (sakin) görünümüyle aradan yanm
yüzyıl geçmesine karşın öğretmenım hâlâ gözümün
önündedir.
Hüseyin Batuhan, ılkdersımizdesınıfagırdi, ders-
liğin tam ortasında durdu. Biraz tedirgin, biraz telaş-
lı, bır parça kararsız. Işe nereden ve nasıl başlayaca-
ğının tedirgınlıği vardı sanki! Ne de olsa bir 'taşra' l/-
sesı... Kısa sürdü o an... Sonra felsefeden ne anladı-
ğımızı sordu. Deyimin tam anlamıyla her kafadan ay-
n bir ses çıktı. ller tutar bir yanıt alamamanın üzüntü-
sünu yaşadı bu kez de genç felsefe öğretmenimiz.
Felsefenin ilgilendiğî -ternej konular, felsefenın kısa
tarihçesi ve büyük filozpîlantjzerine genel bir konuş-
ma yaparak ilk dersini tamamladı.
Hocamız, b/rsonrakı dersimıze, okul kıtaplığını ta-
ramış olacak ki, kucak dolusu bır kitap yığını ile girdi
ve "Şimdi hep beraberbu kitapçıklan okuyarak baş-
layacağız dersimıze" dedi. Getırdiğı kıtaplar Efla-
tun'un diyaloglan ıdi. O ders ve ondan sonraki ders-
lerde yüzümüz sırtıfa dönük bir sandalyeye oturarak
o ünlü diyaloglan okumaya başladık. Her ders bir dı-
yalog okuyor, yer yer tartışıyor ve doğal olarak bu der-
ya ööretmenımizin açıklamalannı dınl/yor ve ızlıyor-
duk. îon, Menon, Lysis böyle geçtı. Tabii Sokrates'in
savunması da. Dersın geri kalan süresinde felsefenin
tanımı ve konuları üzerindeki konuşmalannı, dilisürç-
meden, dikkatimizi dağıtmadan sürdürüyordu öğret-
menimiz. O karmaşık, o anlaşılmaz, o ulaşılmaz ko-
nulann örneklerle anlatılması keyiflendiriyordu sınrfı.
Felsefeyigökyüzünden yeryüzüne indirmenin rahat-
lığınıyaşıyorduk. Bir gün okuduklarımızın dışında ka-
lanları bize dağıtarak okumamızı ve özetinı çıkarma-
mızı ıstedi. Kriton'u almıştım, özetledım ve verdim.
Hocamın ödev kâğıdırnın üzenne yazdığı yüreklendi-
rici sözlerı unutamam. ödevimi bir uzmanlık diploma-
sı gibi, yakın zamana kadar sakladığımı söylemelıyim.
Cumhuriyet Gazetesi'nin Millı Eğitım Bakanlığı'nın
194O'lı yıllarda yayımladığı klasikleri, diyaloglan yeni-
den yayımlaması heyecanlandırmıştı beni. Kars Lıse-
si'nde kısa süren görevıne karşın unutamadığım de-
ğerlı öğretmenim Hüseyin Batuhan'ın üzerimdeki et-
kisinı düşündüm. Aklın, bilimin, önyargısız tartışma-
nın, sorgulamanın kışisel yaşamıma katkılannı, kazan-
dırdığı okuma alışkanlığını değerlendirdim. Heybeli-
ada'yatelefon ettım. Kars üsesi'ndekı derslerimızı uzun
uzun anlattım. "Elli beş ytl önce' Uğur'/ar felsefeyi böy-
le öğreniyoriardı" dedim. Çok şaşırdı ve mutlu oldu-
ğunu söyledı.
Hüseyin Batuhan'ın Kars Lisesi'nde öğrencisiol-
mayı, eğitimdeki fırsat eşitliğinin o yıllarda bize veri-
len ödülü olarak değerlendiriyorum. Onun Kars ü-
sesi'ndekı öğretmenliği ne kadar sürdü unuttum ama
unutamadığım, hocamın tüm kitaplannı okuyan, ya-
şamımın her döneminde onun ışıgı ile sürekli aydın-
lanan bır öğrencisi olduğum gerçeğıdır.
Senı en içten saygılarımla anjyorum sevgili öğret-
menim, ışıklar içinde yat...
Hukuk Devleti...
Yekta Güngör ÖZDEN Hukukçu
«TT;
ukuk Devleti nedir?" di-
ye, hâlâ sorulagelmekte.
Bu nedenle yeniden açık-
layalım. tlkel toplumlar-
. danuygartoplumlarauza-
nan gelişim çizgısınde en önemli aşamayı bir-
likte yaşamanın çatısı, ülkeyi \e ulusu kapsa-
yan bir üısan \r
e hukuk kurumu niteliğiyle dev-
let oluşturmuştur. "İktidar" adı verilen siyasal
gücün yönetimındeki donanhörgüt, soyut bir var-
hk olmasına karşın olanaklan ve yaptınmlany-
la dayandığı, temsil ettiği ve yönettiği toplum-
la özdeşleşmekte ve somutlaşmaktadır. Kuru-
cusu halka ılışkin egemenhğın kaynağı ve ya-
pısı yönlerinden değişik devlet biçimleri yanın-
da kJasik demokrasılerin doğrudan, temsüi, ya-
n doğrudan temsili biçimleri, demokrasilerde
de Meclis Hükümeti. Başkanlık. Pariamenterdiz-
gi (sistem) türleri ve yönetim (Hükümet) bi-
çimleri vardır.
Devletlerin adlan biçimlerini, biçimleri de
adlannı tam olarak yansıtmasa bile yapılanrun
dokusunu, özünü ve ırasını (karakterini), ger-
çekleştirmeyi amaçladığı ilkeleri, bir ulusal ya-
şam andı olarak iktidann siyasal ve hukuksal ko-
numunu belirleyip sınırlayan anayasasının içe-
riği açıklar, belirgin kılar. Bu durumda devle-
tin kimliğinin en gerçekçi kanıtı, değerini orta-
ya koyan niteliğidjr. Hukuk. kişisel ve kurum-
sal ilişkileri düzenleyen evrensel bir ölcüttür. Ka-
ba güçten. insan haklannı ve özgürlükJen gü-
venceye bağladığı ölçüde saygınlık kazanan,
demokratik devlet yapısına enşinceye değin in-
sanlık büyük acılar çekmiştir. Güçleri denetime
alan, toplumcu, katılımcı, kurallar ve kurumlar
düzeni demokrasilerde yönetimin niteliği dev-
letin sımgesıdir. Güçler aynhğına dayanan par-
lamenter dizgenin geçerli olduğu ülkemızde or-
ganlann varlığı ve birlikte çalışma düzeni sıya-
sal rejimin göstergesidir. Aslında "halk ege-
menHğT demek olan demokrasilerde. halk doğ-
rudan ya da temsilcileri eliyle denetim hakkını
kullanır. Bu kullanım. hukukun öngördüğü yön-
temleyapıhr. Hukuklayönetilen,hukukun yön-
kndirdigi, geçertiğhu saptadığu hukuku uygu-
layarak varhğını sürdüren devlet, hukuk devle-
tidir. Hukuk de\ letinde hukuk siyasallaşmaz, si-
yaset hukuksallaşır.
Bir devletin anayasasında "Hukuk devleti'' ni-
teliği yazması, o devletin gerçek bir hukuk dev-
leti olduğunu göstermez. Anayasada yazılı olan
bir öngörüdür, ulaşılmak istenen düzeydir ve
amaçtır. Hukuk devleti, her istediğini yapama-
yan, kendini hukukla bağh sayan devlettir. Bas-
kıya, zora, güce dayanan "poBs dev1eti"yle, bi-
çimsel düzenlemelerin uygulandığı "kanun dev-
leti" evrelerini gende bırakan, hukukun üstün-
lüğü ükesini yaşama geçirerek her işlem ve ey-
lemınin hukuka uygunluğu koşulunu gözeten dev-
let, gerçek hukuk devleti'dir. Çağımız, insan
haklan, bilgi ve uzay çağı olarak adlandınlmak-
tadır. İnsan haklan, adaletin kavnağKur, adaJet
de devletin, hatta dünyanm temetidir. Hukuk, in-
san haklaruıdan türetilir, yasalar da hukukla
üretüir. Hukuk devleti. hukukçu devleti ya dayar-
gıçlar devleti değfldir. Hiçbir kişı ve kurumun hu-
kukun dışında ve üstünde olmadığı, kurallan ya-
şam gerekleriyle gerçeklerine uygun, yaptınm-
lan çağdaş, yargı organlan bağımsız devletin hu-
kuksallığı tartışılamaz. Aykınlık, çelişki, sakın-
ca, bozukluk. kötülük, haksızlık, adaletsızlik
vd. tüm sorunlann hukukla çözümlendiği. son
sözii hukukun söylediği devlet, hukuk devletı-
dir. Hukuk devletinin birçok tanımı yapılmış, ya-
pılacaktır. Özetle hak aramanın, savunmanın
kutsallığını benimseyen deviettir hukuk devle-
ti Yönetenlerin hesap vermeyi çok doğal bul-
duğu, demokratik bir işlerliğin her dalda ve ko-
nuda yeğlendiği bir devlet hukuk devletidir. Ya-
saklar düzeni değüdir. Yönetim hukukla kota-
nlaca^dandkıdışıdır,dirıseJdeğiktir.laiktir. Bas-
kıcı değildır, demokrattır. Çağın toplumsal ge-
reksinimlerini doyurucu yanıyla da sosyaldir.
GihenceB ve adalefli
Yasalann üstünde yasakov'ucunun da uymak
zorunda bulunduğu e\Tensel ve üstün hukuk
kurallannı hiçbir zaman gözardı etmeyen, hu-
kuksal iUcelerden odün vermeyen, her organ
üzerinde hukukun mutlak egemenliğıni sağla-
yan, insan haklanna ve özgürlüklere saygılı,
bunlan koruyup güçlendirmeyi, yaygınlaştır-
mayı, hukukun üstünlüğü ilkesine özenle uya-
rak tüm işlem \ e eylemlerini hukuka uygun yü-
riitmeyi, böylece güvenceli ve adaletli bır dü-
zeni kurup gehştirmeyi başlıca erek ve görev edi-
nen. bağımsız yargının etkin denetimine açık,
çağdaş içerikli anayasası bulunan, hukuku yad-
sıdıkça ve hukuka karşı çıktıkça geçersiz kala-
cağını, bağlılığı oranında onur kazanacağım bi-
len, hiçbir ayrım gözetmeden tüm bireyleri eşit
kucaklayan, hiçbir sömürüye ve haksızhğa ola-
nak tanımayan, hukuksallıkta öncü ve örnek
olan devlet, hukuk devletidır. Böyle çağdaş bir
hukuk devletinin en sağlıklı güvencesi de ana-
\ asa yargısıdır. Hukuk devletinin dayanağı, eği-
timli yöneticiler, bilinçli yurttaşlardır. Sözle de-
ğil, sonuçlanyla kanıtlanır.
Umut Veren Gençler...
H . B a s r i AKGtRAY//MA-wA-fu, Eski Pariamenter
-_?*-Jkemızde, çoğunun beğenı göstermemektedir- bukarabasan içinde bunalan
I jadlannın başında ler.
Vrf/Prof.sanıfunvanılbu- Nevarki,budenliuzraan
lunan ünlü iktisatçılann, uğ-
raşısında (mesleğinde) ba-
şan sağlamış işadamlanıun
çokça yar olduğu bilinmek-
tedir. Üstelik, onlann ülke
sorunlan hakkında medya-
da hemen her gün çözüm
üretme çabasında olduklan
da bir gerçektir. Bu çözüm
arayışlan arasında kimi
önemli öneriler olsa da on-
lara da yeteneksiz ve bece-
ri yoksunu politikacüanmız,
kişisel ve partisel çıkarlan-
na ters düşmesi nedeniyle
çokhığuna karşın ülke eko-
nomisi ıstenilen düzeye ge-
tirilememektedir. Düşük ulu-
sal gelir, yetersiz üretim, ar-
tan işsizlik vb. sorunlar in-
sanlanmızı bunaltmaktadır.
Her seçim döneminde büyük
umutlarla beklenen iktidar-
lar, düş kınklığından başka
bir şey gerirmemektedirler.
Arrıa, bu düş kınklığı ve
umutsuzluğun yoğrulup
oluşturduğu karabasantn ya-
kın gelecekte son bulacağı
kanısındayım. Şundan ki..
f güven demektir
ipragaz Ist Şemsiyesi'
Isıtma kopasıtesı j 6 kW
LPCtuketımt osgkfr
Reflektor çapı. 75 cm
Isıtma alanı • 27 rrn
Yuksekbk . 210 cm
G02 Emnıyet Sıstemı
Sevgi, güven demektir.
Gözlerini kapattığında bile varlığmı hissetmektir.
Hep farklı olmaktır aslında, hep genç olmaktır...
Ve sevgi;
Ellerden akaryüreklere...
Tıpkı güven gibi....
İPRAGAZ
"emin ellerdesiniz"
•Sevgılıler G tny 02e! fıyatı 360 000.000 TL (KDV Dahıl) 14-28 Şubat tarıhlerı arasında geçerlıd'r
/ P R A H A T İPRAGAZ A.^. Genel Müdürlük: 19 Majns Cad Nova Baran Plaza No 4 KaJ-13-16 34360 Şışlı/ISTANBUL
ıoıtnw«J*ı> Te
1
(0212- ^ 3 2 04 00 ıPbxı - 219 74 00 ıPbx) - 315 76 00 (Pbx) Faks '02121 246 02 42
0800211 6011 w;vv/ loragaz com tr ıDranet@ıpragaz corn tr
gençlerimizın araştırarak,
sorup sorgulayarak, "ne-
den", "niçm" sorulanna ya-
nıt arayarak kendılennı ye-
tiştirdiklerini, coşkulu bır
hazırlık içinde olduklannı
görüyorum. Masamda bir
derginin her sa\ısı 150,200
sayfadan oluşan iki sayısı
duruyor; onlan okuyorum
ve sayfalan çevirdikçe coş-
kulanıyor ve umutlanıyo-
rum. Ulke yönetimine is-
tekli gençlerin ayak sesleri-
ni duyar gibi oluyorum.
Deigi, Boğaziçi Üniversi-
tesi Işletmeve Ekonomi Ku-
lübü tarafindan "EkDnonA"
adıyla üç ayda bir yayım-
lanmaktadır. Her sayının,
kulüp adına sahibi ve editö-
rü değişik ögrencilerden se-
çiliyor. Sanınm böyle deği-
şimli bir yöntemle siyasal
partilerimizin değişmez baş-
kanlannın kulaklanru çın-
latmak ve onlara bir demok-
rası dersı vermek ısriyorlar.
Genış bır yazı kurullan var,
yazarlanrun hemen hemen
tümü 2. ve 3. sınıf öğrencı-
lerinden oluşuyor, çok genç-
ler ve daha öğrenimlerinın
başında savılırlar, ama yazı-
lar ıncelendığinde, gerçeği,
ışığı görüp aydınlanmayı du-
voımsuyorsunuz.
Edıtörlüğünü Ceyhun El-
gin-Burak Uras'ın yaptıgı
ve "KüreseDeşme" konusu-
nu ıçeren Aralık 2003 savı-
sındakı yazı başlıklannın kı-
mılen şö>le sıralanmış:
Küreselleşme nereye ka-
dar? Hakan Bulat; Küresel-
leşme ve Ulus Devlet Huhı-
a Yüce; Kımin İçın Küresel-
leşme0
Burak Uras; Küre-
selleşme, Fakirlikve Eşıtsiz-
hkSalihFendoğhı.
Edıtörler ortak düzenle-
dikleri sunuş yazısında
"».Yazılanmızın içerikkri-
ne baktığınızda göreceğiniz
gibi konuv^ sadece ekono-
mi penceresinden v-aklaşma-
dık. Bunun tenıel nedeniv se
ekonomik küreseDeşmenin
ekonomi dinamikierinden
değil. küreseDeşmenin öbür
dinamiklerindeki (kiiltür, si-
y^aset terör ve tophım v^apı-
sı) geiişmelerden de etkikn-
meâ gerçeğrvdi'' sözleriyle
küreselleşme olgusunun bo-
yutlannı anlatıyorlar okur-
lanna. Bir başka öğrencı Ha-
kan Bulat "Küreselleşme
NereyeKadar?" başhklı ya-
zısında " „ Son hızla tek ve
büviik bir küresel ekonomi-
yedoğru mu giriyonız? Kü-
reseDeşmekaçnuhnazbir fe-
nomen ml yoksa bu olgu-
nun da önünde engeüer var
mı" diye soruyor ve var olan
engelleri açıklayıp irdele-
dikten sonra temel engelle-
rin "_ Kabaca ülkeler ara-
smdakiyapısal farkhhklar. sı-
mıiar ve fhat farkhhklan,
sermavenin serbest dolaşı-
nunm getirdiği sakmcalar ve
işgücünün serbest dolaşnnı-
nm ortaya çıkaracağı zor-
Juklarolaraksavabüiriz"' so-
nucuna vanyor. Öğrencı Hu-
lusı Yüce ise "KüreseDeş-
me ve Ulus-Devtet" başhklı
yazısında küreselleşme yan-
lılannın sa\ lannı sıraladık-
tan sonra onlan ders kıtap-
lanndan çıkma sov-ut mo-
delın serbest pıyasanın na-
sıl etkinlıkle ışledığını gös-
terirken çok önemli bır dızi
olguyu ve olayı dıkkate al-
madığını savunuyor. Yazar
küreselleşme ve ulus dev-
let konusunu aynntılı ve bı-
limsel biçimde ırdeledikten
sonra "Yeniekonomikdüze-
ne göre şekiDenen dünyada
kavramsa] çerçeve değişti-
rttmiştir. Rasvonel düşünce-
nin, avdınlanma çağınm ge-
tirilerinin ikinci piana itildi-
ği, farkh, akd kanşoran,ger-
çekBğe karşı çıkan bir felse-
fe akımının -postmoderniz-
min- etkisine giren ve 20.
>üzvil son çevTeğinde uhıs-
lararasılaşan zengin ülkeser-
mavesi. kazanunlan yeterü
görmeyip yoksullann son
kalekri olan uhıs-devieti vık-
mak istemektedir. Dünya-
nm geri kalanına kacmıbnaz
biro^u gibikabul ertirflme-
yeçataşdan bu istek kavram-
sal çerçeveyi degiştinniştir;
aroköncdikekonominin bü-
yümesi, gelir böHişümünün
düzelmesi, sanayileşme ve
tanmıgetiştirmegibialanlar-
da ya da insana odaklan-
maktan, özelleştirmeve, pi-
yasavı serbesöestirmeyç kay-
dınlmış ulus devlet tek kö-
tühık kâvnağı olarak öne çı-
kanhnışür'' sonucuna van-
yor. Derginin her sayısı bu
şekilde 10-15 kadar maka-
le, araştırma ve incelemeyi
içeriyor, aynca ülke sorun-
lanyla ilgili önemli konula-
n (IMF ve Türkiye, Kalkın-
ma, Avrupa Birliği, Kriz ve
Küreselleşme) işliyor, irde-
liyor, soru ve sorgulamalar-
la çözüm yollan anvor.
Yeni bir kuşak gelıyor,
gençler geliyor...
Ünlü ozanımızın dediği
gibi "Güzel günler görece-
ğiz çocuklar" umuduyla,
"HaydS gençler!" dıyorum
"Geİin, temizJeyin bu süp-
rüntüyü!"
PENCERE
Firdevs'in Ozlemleri...
Insanın içi sızlamaz mı!..
Popstar'ın ikincisi Firdevs Güneş'in ozlemleri,
her şeyi tüm gerçeklığiyle ortaya koyuyor..
Demiş ki Firdevs:
"- önce eğitim almak istiyorum. Dansöz deyin-
ce insanlarımız burun kıvınyor; ama, ben sadece
oryantal değilim. Her dansıyapmak ve Britney Spe-
ars gibi çok lokalli, danslı klipler çekmek istiyo-
rum. llkokul mezunuyum. Ama ortaokul ve liseyi
dışardan bitirip mutlaka üniversite okuyacağım. Kü-
çük bir evim olsun. Dört kardeşimin eğitimini de
karşılamayı istiyorum." (Milliyet 13 Şubat 2004)
•
Geçen gün bizim gazetede Popstaryanşması ko-
nuşuluyordu, ben desöze kanştım; çünkü olan bi-
tenleri izliyordum...
Lâf attılar:
- Maşallah meraklısın abii.
Nasıl olmam?..
Bizim toplumun dökümünü TV açıkoturumlan-
na katılan medyatik gazeteci ve profesörierimizden
öğrenecek değiliz ya; Popstar her şeyi ortaya se-
riyor...
Vaktiyle 'Süper Mürşit' Necip Fazıl polisin bir
kumarhane baskınında yakalanmıştı..
Sormuşlardı:
- Üstad, ayıp değil mi?..
Şairyanıtlamıştı:
- Cemiyetimizin sefih tarafını incelemek için bu-
rada bulunuyorum...
Biraz değişiklikle diyebiliriz ki Popstar'a herkes
hem burun kıvırdı, hem de yarışmayı izledi.
•
Çok lâfa gerek yok; ortalama eğitim süresi üç yıl
olan öğretımsiz bırtoplumda yaşıyoruz; 12 milyon
işsiz ortalıkta fink atıyor; çalışmadan zengin ve ün-
lü olmak güdüsü kitlelerin rüyalarını oluşturup top-
lumun alt katmanlarında gençleri güdülüyor...
Ne demek Popstar?..
Para..
Ve ün!..
Ne var ki Popstar'da en kazançlı çıkanlar yine
patronlardır; bu tür pazartamalarda malı götüren-
ler, dünyanın hertarafındaaçıkgözgirişimcilerdir...
Helâl olsun!..
•
önceki gün gazetelerde Brigttte Bardot'nun fo-
toğraflan yayımlandı..
Yaşlanmış..
Doğaldır ki herkes yaşlanacak; ama, gençliğe,
starlığa, tensel güzelliğe, seks ve ses kraliçeliğine
göre kurgulanmış sanal hayatlann gerçek dünya-
daki tiyatrosu tragedyaya dönüşüyor; sıradan in-
san vaktiyle yüceltip tapındığı popstannı yerden ye-
re vuruyor:
- Ne hale gelmiş..
- Felaket.
- Vah vah..
'Pop' sözcüğü artık difimize katıldı, 'halk' ile öz-
deşsayılıyor; 'star' ise 'yıldız'ı vurguluyon ama, halk
popstannı bir dönem kullanıp sonra bozuk para gi-
bi harcamaya hazırdır.
•
Firdevs kısa hayatında çok yaşamış gizil bir hü-
zün yumağı..
özJemlerinde gerçek değeriere derin hasretini di-
legetirmiş..
Toplumun ve devletin Firdevs'e ve milyonlarca-
sına borcu büyük..
Bu borcu ne zaman ödemeye başlarsak, o zaman
adam olmaya başlanz.
Eğitimde
Yüksek
Dershaneleri
Caferağa Mahallesi
Dr. Neşet Ömer Sokak
No. 9 Kadıköy-lstanbul
Tel:0216 414 52 24pbx
Kayıtlarımız
devam ediyor
www.eybdershaneleri.com